| Na ne i (| | O 1 Künunuevvel 1932 ce de Kobra'nın Son Romanı: | Sfenks” | onuştu ! 39 Türkçeye çevifen: Fahamâttin Arvay Yüzbüşı Ferbanks ilâve etti: > Mihracenin av partisine ken dinizi davet ettirebilzeniz ne mü- l olur.. Mükellef bir misa erlik görürsünüz, İezzetli av etleri yersiniz. Orada Şahıcı- 2amanından kalma el yazısı r da göreceğinize emin 9 - iniz | — Aman.. Yüzbaşım, beni im tendirmiye başladın! — Racanın yanma davetli iki #rkadaşım var, arzu ederseniz on- lara birer mektup yazarım, size *mirber neferleri gibi hizmette etmezler. — Pek âlâ. İsimlerini not ede» * — Binbaşı Edvard o Robertele Yüzbaşı Nikolson. © Konsolosla konuşmıya dalan Midam dö Nogales birdenbire döndü: — Ne dediniz? — Robertsle Nikolson! Prens dö Zorren sordu. > — Onları tanıyor musunuz a - Mzem? — Hayır. Fakat dürünuzşN! son? Nikolson?.. Misirda ev - Yelce bir millâzım Nikolson tant - — Tamtüski Ayni Nikolsoridur | Onun mütemadiyen söylediği lâ- © Madam,, İngiliz ordusunda da ö- | kırdıları duyrnuyordu bile.. Otele teki ordularda olduğu gibi yüzba-|gelir gelmez; yorgün olduğundan | ti yokmuş!..., demişti. Bu mühim işi bitirdikten sonra iki arkadaş biribirinin elini sıktılar. Anlaşılı- yordu ki her halde pek kuvvetli ve samimi bir dostluğun temeli atılıyordu. Mutlak eski bir flört hatırasmı müttefiken karar vere- rek fikirlerinden silmişlerdi! Na- sıl oldukça dikkate değer bir hâ- dise değil mi, madam? ; Madam dö Nogales gülümse - di, fakat bu gülümsemedeki acı burkuluşun kimse farkına varma dı. » — Evet, hakikaten garip! de - iş Prens dö Zörren ilâve etti: — Zaten bence hislerin en ho- kikisi dostluktur!. Stevenson bahsi kapadı: — Hindistanın eski şairlerin - den biri şöyle demiş: Dostluk, bir kadın bakışından doğan yıldırım- dan başka, bütün bora ve fırtına Yara karsı koyan bir ağaçtır! pa» Yat klüpten sonra prens dö Zerren ile madam dö “Nögnales otele yaya olarak döridü- ler, Alba, arkadaşının yanmda hiç bir söz söylemeden (yürüyordu. | & olümdan mülâsım “olmak icap | bahsederek odasına çekilmek Tete , *der. O ve arkadaşı Hindistan | dirPrener kürış karış bilirler; sizegek Yer - anları , a dokunabilir; raya teri çin 1? > — Edvard Roberts.. Kahzaman | di iğ, a“ h Ni, ' genç; Viktorya nişanını al- mış bir zabittir. Efganistan hu - larinda uzun zaman çete mu - harebesi yaptılar. Çok hoş İnian- » Hem de biribirlerine o kadar iki arkadaştır kil, Madam dö Nogales bu mesele i ç»elisetimek İtiyorümi. Öbür gün | Bombaydan © hareket etiicniği | teklif ediyorum. Evvelâ Delhiye | — Düurunuz, sevgilim, size sa- Yahatimizin programından bir âz | sonra Ağraya, Taçmahala gider, orada eski Mogol kalelerini görü rüz; ondan sonra da Racpotana-* yı ziyaret ederiz. — Evet, bilhassa o beni çok a- lâkadar etti. o Arkadaşlarınızın Şok alâkadar oldu, fakat teces- | bahsettiği su çilek renkli şehri süsünü saklamıyn çalışarak svar etti; — Doğru mu? Hakikaten biri- â birlerine çok dost mudurlar? |» — Tarif edilemez derecede. lar... Şaşıyorsunuz değil mi am? >— Ben mi?.. Neden şaşayım? mülâzım Nikolsonu bir çok üye gördüm. Pek çekingendi: W öyle kimse ile dest olacak İnsana benzemiyordu!.. “ (Ferbanks) iskemlesini daha kente şterd, ve arkadaşlarına aları için işaret ederek: “m | Beni dinleyiniz... Madem ki ba bunların aralarındaki. (Yor, klan ne kadar garip bir se - nez Bi onlarla beraber ayni has- © Yaralı yatıyordum. bü İF gün onların yattıkları oda- Bum, sinin önünde, şezlon- dum Uzanmış, gramofon çalıyor- hararetli, o hararetli i uyorlardı, Şu sözleri işit - Me Azizim... Artık maziyi tema- Mata İra b kay, ımı Yavaşça uzattım. Ni- taka hen elinde hiç de resmi ev- tuğunu zemiyen bir mektup tut- m el biraz sonra bu mektu- Bane ge, çağının alevinde yaktı - ki bir » Roberts de elinde- resmini yaktıktan b. ği, Birbirimize ki m t : yapmak iste- ÖĞE ik kadar bile kıyme- ! | birlerine bir dakika ayrıl - dö Nogalesde bunları doğduğunu size anlatayım: | şehri görmeyi o kadar İstiyorum- ki... Siz ne dersiniz? (Devamı var) Fransanın Suriye komiseri Fransanın Suriye fevkalâde komiseri: M. Pönso 27 Teşrini- sani sabahı Napoli tarikile Ro- mava vasıl olmuştur. Öğle yemeğini Franaa sefare- tinde yemiş ve bilâhare Mösyö Musolini ve hariciye vekâleti müsteşarı tarafından kabul edil- miştir. Bunu müteakip Papayı da ziyaret etmiştir. Mumaileyh “şerefine o akşam Fransa sefaretinde ziyafet veril miştir, Ceneve ve Parise gitmek üzere hareket etmiştir. elen Bakırköy fırka kongresi : Cümhuriyet Halk fırkası Bakır köy kazası heyeti idare riyase- tinden: 212.932 cuma günü sabah saat onda kaza kongresi icrâ edileceğinden âzayı muhtereme- nin teşrifleri rica olunur, -——— Bir makine kazasi Tophanede İskele caddesinde kundura kalıp fabrikasında amele Artin makinelerin yanından ge çerken makineden kurtulan bir ka- hp başına İsabet ederek yarala- mıştır. Ârtin ba; bir hastahaneye aldanlemiezi afin i VAKIT Hitler . gelemiyor, fakat'onsuz kabine de toplanamiyor Berlin, 30 (A.A) — Berlindeki siyasi mahafiller, von Schleicher ile Hitler arasında yapılması beklenen mü'âkat bakkında s0- yalist milliyetçiler fırkasında hü- küm süren fikri bâlete göre hü- küm vererek Hitlerin bir Sehle- ieher kabinesi teşekkülüne karşı göz yummağa razı olmiyacağını iddia edebilecekleri o zannında bulunmaktadırlar. Bundan dolayı, bugün anlaşıl- ması lâzım gelen yegâne mesele, yeni kabinenin teşkili vazifesini reisi cümhutun Von Papene mi yoksa Von Sehleichere mi tevdi edeceğini tayinden ibaret bulun- maktadır. Perukâr salonu mu, bomba deposu mu? Saint Sebastien, 20 (A. A)— Bir perukâr salonunda fcra edi- len taharriyat neticesinde, haki- kt bir bomba fabrikası bulun- muştur. Polis, 49 boş el bombası, he- men kullanılabilecek 5 büyük bomba, 60 kilolok bir obüs, bir miktar barut ve 7 kilo dinamit bultnuştur. 5 kişi tevkif olun- muştur. mama Bir sinemada kıyamet, Badajoz, (Ispanya) 30 (A.A) — | sinema salonunun kalorifer kanalizasyonunun bozulması yü- | | İ | zünden seyirciler, bir yangın” çıkmış olduğu zannna düşerek dehşet içinde kalmışlardır. Bu sırada kadınlar, çocuklar ayak altında kalmışlardır. Bir çok yaralı vardır. mama Volkan indifalari Cava, 30(A.A.) — Karaka- toda dün 12 saat zarfında 323 volkan indifaı olmuştur. indifa- lardan biri, 720 metre yüksel- miştir, liğini! Ankarada zelzele Ankara, 30 (A. A.) — Bu sa- bah, Ankarada saat 9,30 da oldukça şiddetli bir zelzele ol- muştur. Zaylat yoktur, ————— Bir kayyum hakkında fena bir ihbar Evkaf idaresine İstanbulun bü- yük camilerinden birinin kayyu- mu hakkında bir ihbar yapıl mıştır. İhbara göre, bu kayyum, ca- mideki kiymetli halı ve seccade- lerden bir kısmını bir düğün merasiminde kullanılmak üzere evine götürmüş, sonra tekrar camie getirmiştir. Ancak bun- lardan bir kısmı, şimdi kenar- larından birer parça kesilmiş bu- lunmaktadır. Bundan başka, bu kayyumun cami sarnıçlarındaki suları para iile sakalara sattığı da haber verilmiştir. Evkaf idaresi, bunun üzerine | iddia edilen şeylerin doğru olup | olmadığı anlaşılmak üzere, tah- ikat yapmıya başlamıştır. k Sa fa 5. Almanyada İngilterenin karşısında 3 bir istifham işareti Amerikaya barcu::u verip onunla mı dost olmalı, yoksa Londra, 30 (A.A.) — İngiltere, tarihi saatler yaşamak Üzere bu- lunuyor. 1514 senesindenberi, lagiliz nazırlarının Üzerine bu kadar mükim bir mes'uliyet yü- kü çükmemiştir. 15 Kânunuevvelde tediyatta bulunmak lazım mı? Herkesle bir olmak mı, yoksa hususi bir muamele görmeği temine çalış- mak mu icabeder?. Ktibazı lâzım gelen tedbirler, alelâde mali muamelenin hudu- dunu fersah ferseh geçmektedir. Zira bu tedbirler, İngiliz siyase- tini uzun seneler için taabbüt altına alacaktır. Ingiltere, iki yol ağzında bu- lunuyor. Avrupa ve Amerikadan birini tercih etmek iztirarındadır. Amerikanın yakında yapılması lâzım'gelen tediyatın behemehal ifasını talep “etmesi, şu kıyasi mukassime yol açmaktadır. Avrupa İle bir blok yaparak Amerikanın memnuniyetsizliğini celbetmek. Bu, İngilterenin öte- denberi takip etmekte olduğu siyasete mugayirdir. Diğer bir şık ta Avrupadan ayrılarak ken disine has bir yol takip etmek. Bu da tamirata müteallik olan Lozan muahedenamesini tahrip eylemek olur. Böyle bir karar, iktisat kon. feransının * ve belki tahdidi: tes- libat konferansının: behemehal akamete uğraması neticesini tev- lit edecektir. Aynı zamanda hu» susi Alman borçlarının tecili gibi bir netice vermesi de muh: temeldir ki, bu da “City” ye in- dirilmiş mühim bir darbe olur. Vaşington bükümeti nezdinde bilâhare yapılacak teşebbüsüe istinat ettirileci (esaslar. aranı- lirken iki usulden ber hangi birinin intibabının tevlit edeceği neticeler tahmin ve hesap edil miştir. Her iki bal suretinin de büyük mabzurları vardır ve Vaşingtona gönderilmesi mutasavver olan teknik izahat, bütün mümkün ihtirazi kayitlare rağmen, takip edilecek yolu çizecek ve müstak- bel organizasiyonların © yolunu hazırlayacaklardır. Hülâsa, 15 kânunuevvelde ne yapılacağına şimdiden karar ver- mek icabeder. Bu tekvik pilânın siyasi pilana tahavvölü, dünkü günün en esaslı ve talibi dikkat, hadisesidir. Lord Tutellin dün alelâcele i Londrayı ziyaret etmeside Av- rupaya karşı bir ihtar telâkki edilmek icap eder. Birde M. Neville Çemberlaynin o evvelki gün ve M. Makdenaldın dün kralın nezdine gitmeleri, bu da» kikanın nekadar büyük bir | ehemmiyeti olduğunu göstermek- tedir. | Borcunu verecek! Londra, 30 (A.A) — Ameri- kaya verilecek olan ve muhte- viyatından .bütün nezırlara ma- | lümat verilmiş bulunan cevabi | notanın tapzimi için zannedildi- | ğinden fazla. facliyet sarfedi. | miştir. y Bu sabahki gazeteler, kabine- Avrupa ile mi? nin M. Baldvin'in mütaleasını kabul etmiş olduğunu, İngiltere- nin altın ihracatı yapmak sure- tile kânunuevvelde vadesi .hulül eden borcunu ödiyeceğini yaz- maktadır. Daily Herald, Vaşington hü- bümeti 15 kânunuevvelde tedi- yatın behemehal icrası talebinde bulunduğu takdirde hükümetin Amerikaya ( 30,000,000 İngiliz lirası kiymetinde altın külçesi ihraç etmiye karar vermiş oldu- ğunu yazmaktadır. Bu ihraç key- tiyeti bittabi zaruri olarak nakit tedavülünü müteessir etmiyecek- tir. Mamafih, bazı kanunlarla te- davülde bulunan © banknotlar mikdarının 275 milyondan 290 milyona çıkarılması muhtemeldir. Daily Mail gazetesi, merkezi bankanın altın mevcudunun A- merikaya ödenecek 4 taksitin tesviyesine kifayet etmiyeceğini yazmaktadır. Şayet bu altın Amerikaya naklediletek olursa İngiliz hira- sının müthiş surette sukut etme- sinden korkulmaktadır. IYenibahçe stadyomu Yeni bahçede yapılacak stad- yom için istimlâk bitmiş gibidir. Yalnız bir kısım kalmıştır ki bu yerin sahibi olan bir mübadilin 10 bin lira istemesi yüzünden uyuşmak kabil olamamıştır. Şim- di burasının bu mübadile verilip verilmediği ciheti tetkik olun- maktadır. ii Kaçak et Sulukulede oturan Karagöz Alinin kestiği kaçak inek etin. den 105 kilosunu arabacı Şevki Sirkeciye getirirken yakalanmış, et müsadere olunmuştur. pekala. İki tramvay çarpıştı! Üsküdarda Uncular caddesin- de 4l numaralı vatman Bakinin idaresindeki tramvay ile 145 numaralı vatman Alinin idaresin- deki tramvaylar çarpışmışlardır. Her iki tramvayın camları kırıl- mıştır. —p— Hallaç pamuğundan yangın Beşiktaşta Fırın sokağında lokantacı Mehmet efendinin evin- de dün hallaç pamuk atarken düşen bir cigaradan yangın çık- mış, pamuklar yanmış, daha fazla sirayetine meydan verilmeden söndürülmüştür. ğ Ingiliz lirası düşüyor Londra, 30 (A.A) — Ingiliz li- rası, dün hafifçe salâha yüz tut- muştu. Bugün bu salâhı muha- faza edememiş ve kapanışta 3,153 dolara düşmüştür ki, yeni bir sukut rekorudur. Bu sukut, som altının yüksel. mesini intaç eylemiş ve altını ons başına 129,3 şiline çıkmıştır. Şu hale nazaran dünkü piyasa” sından 11,5 pens yüksektir. Gümüş para da yükselmiştir. Peşin gümüş para 17 7-8 ve vadeli gümüş para da 17 15-16 de.