— Aero kulüp yaz için be açıyor iki ş fayyarelerden paraşütle atla ma tecrübeleri Aero kulüp yaz mevsimi için Yeşilköy ve Kalamışta iki şube açmak maksadiyle bu iki semlte bulunan otellerle müzakereye gi- rişmiştir. Bu otellerin üst katları kulübe tahsis edilecektir. ——— Emsali görülmemiş bir boks maçı Dün Cemal pehlivanla Fransız boksörü nasıl Dün, İstanbulda, daha doğrusu Beyoğlunda, Darülbedayi ei dünya Spor tarihinde görülmemiş bir spor hadisesi,, oldu. Buna spor hadi- sesi demek, bilemeyiz ne dereceye ka- dar doğru olur, fakat bu hadise spor gerçivesi içinde cereyan ettiği için! spor hadisesi,, diyoruz. Bu hadise, Fransız hafif siklet boksörlerinden Franki Marten ile Türk pehlivanların) dan Cemal pehlivan arasında yapılan ks maçıydi. Cemal pehlivan, boksta, Franki halle, Fransız boksörü de, boksün tekaiye ktan ve kuvvetten ziyade! e Mü, istinat eden bir spor olduğus Yolun sinir aralarındaki otuz ki- ii Ge Kremi Cemal peh : in idda etmişti. İşte nihayet dün bu maç yapıldı, ve ne ticede, Cemal Bekiiyan galip oldu. Fa. kat nasıl! İşte; Maç sekiz TAYunt, dan, Fakat hiç kime, lik yapmak İstemiyor. i nin bir boğusmeya müneez nete dan korkarak çekiniyozgu,, Niha rekl hükemlik işinde memlekette imssla.| olan spor muharrirlerimizden ç.. boks federasyonunun eski rejsj Esref Şe fik Bey, halkm İsrarı Üzerine ortayı SN ve maçı idare etmeyi kahuj ME di, u. İkişer dakika- bu maça hâkem- Cemal pehlivan iri vücudüyle yi Yük bir tesir yapıyordu. resmi Fransız boksörü onun yanımda, gok küçük kalıyor ve manzara, kediyle fa. e döğüş manzarasını gösteriyor - u. Daha ilk ravuntta Franki Marten, Cemal pehlivanı dövmiye yani - yum -| rTuklamıya başladı. Fakat yumruklar Cemal pehlivanı (tesir edemiyordu. Aradaki kilo farkı ve Cemal pehliva » Bn kapalı bir vaziyette duruşu, Fran- Sizm Yumruklarımdan beklenilen neti- <eYİ göstermiyordu. Fransiz, vuru - Yor, kaeryor, pehlivanın yumruklarını kendisine dokundurmuyor, tekrar Yu- Tüyor, tekrar kaçryordu. NE G8 ig / Kulübün bu yeni şubeleri açıldıktan sonra Yeşilköyde kara uçuşları ve Kalamışta da deniz tayyaresile uçuşlar tertip edile- rek sivil tayyarecilik dersleri alan gençlerin tatbikat görme- leri temin edilecektir. Kulübün henüz tayyaresi olmadığı içinders verilmek üzere kullanılacak tay- yareler şirketlerden kirayla te- darik edilecektir. Nazari tayyarecilik (odersleri bundan sonra Galatada Koto hanında eski tayyarecilerden Sa- lâhattin beyin makinist mekte- binde, ameli dersler de Kalamış- ta Vecihi beyin hangarında Ve- cihi beyin tayyaresi üzerinde ve- rilecektir. Kulübün Beyoğlundaki mer- kezi yaz mevsimi münasebetiyle pazartesinden itibaren muvakka- ten tatil edilecektir. Merkez bi- aasının kapah bulunduğu müddet içinde otel kısmiyle dershanele- rin hazırlanması ve tayyare mal- zemesi tedarikiyle meşgul oluna- caktır, Idare heyeti mutat toplantıla- rını kulübün merkezinde yapa- caktır. döğüştüler ? İkinci ravuntta Cemal pehlivan bir yumruk vurdu. Franki yere düştü, kalktı ve birinci ravunttaki vazıyeti tekerrür etti, Üçüncü, dördüncü ve beşine; Ta - vuntlar hep aynı vaziyette geçti. Fa - kat beşinci ravuntta bir aralık iki has sım kucaklaştılar. Pehlivan, eski bir İ- tiyatla boksöre bir çelme takarak ye- re yuvarladı. Fransız kalktı. Gene vü- cut viücude girdiler, Bu sefer pehl; - van, boksörü kolundan tutup savur- du, ayrıldılar, yalnız bu ayrılışm a - kabinde, o Franki pehlivana dehsetli bir yumruk vurdu, fakat o kadar kuv- vetli vurdu ki sağ kolu omuz başın - dan çıktı ve maça devam edemiyece - gini bildirdi, bu suretle de hükmen mağlüp addedildi. Sonra, salonda doktor arandı, bu- Tunamadı. Boksör de tedavi edilmek üzere götürüldü. İşte, Cemal pehlivan © böylece beş ravunt yumruk yedikten sonra maçı kazanmış bulunuyordu. Bu hadisenin spordan ziyade meraklı bir döğüş gi bi telâkki olunması neticesinde de, bir kısım halk: Aşkolsun pehlirana, boksörün ko - lunu kırdı, diyerek Cemal pehlivanı omuzladı ve sokağa çıkararak alkısin- dı. Bu maçtan evvel bir takım maçlar daha yapıldı. Galatasaraylı Enver, Artur isminde bir boksörü, İlk ravunt ta iki defa nakavt ettikten sonra »akavt ederek galip geldi. Yorgos ile Selâmi de ikiser dakik dan altı ravunt döğüşeceklerdi. Dör - düncü ravunta kadar Yorgos, ihtiyar ve artık bitmiş olan Selâmiyi epeyce| hırpaladı. Fakat hir aralık, Selâminin eldive ni çözüldü. Hâkem., ikj boksöre: “Du- runuz, eldiyen bağlansın, dediği bir) anda Yorgos, Selâmiye bir yukruk vu- rüp nakavt etti. o Yalnız, bu yamrak.| hâkemin “dur. emrinden sonra vurul duğu icin, minakasa oldu. Maç neli- cesiz ilân edildi. -sP89 5 — VAKIT 2 Nisan 1932 — Futbol işlerini tanzim için bir kaç yol vardır Beşer kulüpten mürekkep iki srup yapmalı ve lik maçlarına rumlarla italyanlar da iştirâk ettirilmeli Zeki Eşref Olimpiyat likinin, mıntaka ve fe- derasyonunun Pera - Kurtuluş kulüp- lerinin “müsadeli, ünvanını geri al - mast yüzünden inhilâl (o ettiğini dün yazmış ve bu husustaki düşünceleri -| mizi bügün için yazacağımızı da İşa- ret etmiştik. Bu hadise, dün gördük Ki haylı vel. yeleli âkisler bırakmış, hattâ birbiri- ne pek merbut olan iki gazeteyi biri lehte diğeri aleyhte olmak üzere iki yazı yazmıya sevketmiş bulunuyor! İstanbulda futbol işlerinin bü se ne, derecesi çok farla bir teşev -| Biz bunu vüş gçirdiği muhakkaktır. gayrı tabil bulmuyoruz. Çünkü mukak kak olan diğer bir şey de, ortada ha- l kikaten halledilecek, halledilmesi; 14-| zum meseleler bulunduğudur. Bu iti- barla ne, kulüplerin mıntakadan çe kilme hareketini Türksporuna vurul- muş bir darbe.. telâkki edenlerle be- raberiz, ne de Olimpiyat liki karşısm- da mıntakanın ve federasyonun aldı- ğı kararları isabetsiz ve gülünç bu - lanlarla... Her şeyden evvel, dinlenmesi lâzım gelen haklar ve sesler bulunduğunu ve halledilecek meseleler karşısında kaldığımızı düşünüyoruz. Evvelâ Fenerbahçe, Galatasaray ve nihayet Beşiktaşın ortaya bir hası- lât meselesi çıkarmaları hayret ve te essüfle karşılanacak kadar garip bir şey değildir. Herkes bilir ki bu üç kulüp diğer kulüplerle mukayese edi- lemiyecek derecede büyük masrafları karşılama vaziyetindedirler, Binaen - aleyh diğer kulüplerle (aynı hakka malik bulunmaları min edici bir formül bulunması lâz'm dır. Sonra hasilâtm artmasmı te - min edecek tetbirlere ihtiyaç vardır. Bunun için şu noktalar düşünülebi - lir A — Lik maçlarma iştirik edecek! takrmları tahdit etmek, B — Seyirci adedini arttırmak # çin maçlara Rum Ye İtalyan takım - larmı da almak, Kulüpleri tahdit Biz kulüpleri tahdit etmek lüzu - munu yerinde buluyoruz. İstanbulda sadece bir levhadan ve beş on gençten mürekkep nice spor teşekkülleri vardır ki bunların kendi. lerini saran maddİ, manevi setler $ - çinde bulundukları yerden bir adım ilerlemelerine imkân yoktur. Parala. rı olmadığı için büyüyemezler, büyük takımlarla temas imkânı olmadığı i- çin inkişaf edemez, kabiliyetlerini gösteremezler ve bü suretle çorak bir sahada beyhude yere (akıp giderler. Halbuki bunları civarlarımdaki daha kuvvetli, daha büyük kulüplere ilhak etmek imkânr elde edilirse, netice ve randman derhal değişir. Bir çok gençler büyük kulüplerin aletlerinden, sahalarından istifade &- derler. Gösterecekleri cevher ve kabi-! liyet bir inkişaf sahası bulur, Ara ra oyuncu buhranıma (1) tutulan büs; âdilâne bir şey| olamaz. Evvelâ bu nokta üzerinde tat| takım eçilen mamzetlerden Hakkı Malik yük kulüplerin ise bu ilhakı memnu-! niyetle karşılıyacaklarına hiç şüphe yoktur. Meselâ biz şöyle bir şekil düşünü-; yoruz: | 1 — İstanbul — (1) Vefa - Kun. kapı (2) İstanbulspor (3) Süleymanis ye kulüpleri kalırlar ve diğer kulüp-! ler bu üç kulüple mütenasip surette birleştirilirler. İstanbulsporla Süley - maniyeyi birleştirmek suretiyle daha kuvvetli bir teşekkül vücude getirmek tasavvuru doğru olmaz. o Çünkü “İs-| tanbulspor,, kulübü Galatasaray gibi| bir hususiyete maliktir, İstanbul lise sine istinat eder. Az zamanda çok İler- liyen bu kulübün bu hususiyetinj mu- hafaza etmek istemesine mâni olmak doğru olamaz. 2 — Beyoğlunda — Galatasaray ve Beşiktaş kulüpleri kâfidir. Diğer te-| şekküller bu kulüplerle birleşirler. Ga Jatasaray istemezse Beşiktaşın bu tes| şekkülleri tamamiyle içine alması ve icabında yukarı sahillerde ayrı bir şu- be kurması çok mümkündür. 3 — Anadolu semtinde — Fener-| bahçeyle Beykoz kulüplerinin bu kıs») mm ihtiyaçlarına tamamiyle tekabül! edebileceği düşünülebilir. Anadoluyla Beylerbeyi; Beykozla (iki şube halin-| de) Hil ile Altınordu Fenerbahçeye! le mükemmelen birleşebilirler. Mevkileri itibariyle birleştirilme - leri mümkün olmuyan ve mevetidiyet-| lerinin muhafazasında fayda görülen diğer kulüplerden mürekkep bir üçün cü küme yapılır. Rum takımları İkinci kısma gelince; oyalnız iki Rum kulübünün federe nddedilmezse bile müsaadeli kulüp olarak lik maç- larma iştirâk ettirilmelerinde büyük) — Mit için EN e ği iy Güreş milli takım seçme | | kaları dün Beşiktaş (kulübünde pek çok meraklıların huzurunda yapılmış tır. Müsabakaya Vefa - Kumkapıdan 10, Haliçten 4, Anadoludan2, Kuleli - den 3 güreşçi iştirâk etmiştir. Netice berveçhi atid Filiz siklette: Biri Hikmet (A- nadolu); ikinci, Süreyya (Kuleli); | Salâhattin Sami mahzurlar göremiyoruz. Bu iştirâki; hasılât işinde olduğu kadar, ciddi hk! kemlerin idaresi altında olmak şar tiyle, bizzat spor noktasından da mi | fit olacağına kaniiz. Bu taktirde adedi onu bulacak ta kımları beşer kulüplük iki guruba i yırmak lâzımdır: A gurubu (Galatasaray, Fene Beşiktaş, İstanbulspor ve aralarındı bir müsabaka yaparak elde edecekle ri neticeye göre ya Pera, yahut kur tuluş), B — Gurubu (Süleymaniye, Bey koz, Vefa, Pera veya Kurtuluş, İtal yanlar). Her sene başmda A gurubu sonu! cusu İle B gurubu birincisi mü kasız olarak yer değiştirmeli. Üçünei küme birincisi de, B gurubu sonuncu su ile müsabaka yapmak ve kazanmak şartiyle bu guruba girebilmek hakkı na malik bulunmalıdır. Şild maçlarına gelince: Bu maçla: ra A ve B gurubuna mensup bütü! kulüpler müsavi haklarla iştirâk etti rilmelidirler. Hasılât meselesine gelince A ve Bİ guruplarınm maçlar hasrlâtı altıy taksim edilmeli bunun dört kısmı 4 gurubu kulüplerine iki kısmı B guru: bu kulüplerine verilmelidir, İki gu rup bu suretle elde edecekleri hasilâ tı lik maçları sonunda kulüplerin ala. cağı dereceler nisbetinde daha ince vel ikinci bir taksim şekline de tabi tuta bilirler, Bu taksime esas bir mevsim evvelki neticeler de olabilir. İşte bizim yeni şekil üzerinde dü şüncelerimiz ilk safha da bunlarda! ibarettir. A. Sırı Dünkü müsabakalar! çüncü Rıza (Vefa « Kumkapı). En hafif siklette: (o Brinci, Şeref (ITaliç); ikinei Yaşar (Vefa Kumka pi): üçüncü Tarık (Kuleli). Hafif siklette: Birinci, İsmail (Ve. fa); ikinci Bedri (Vefa-Kumkapı) ; güncü Veli (Vefa « Kumkapı). Yarım orta siklette Birinci, Saim (âtfen sayfayı çeviriniz)