2 Nisan 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

” zı tarafından masa başına ça © #üsunda © büyük makaml: — söz alatak mektepsizlik derdinden ya- © ma yakıla bahsetti. Şu mw © makların büküldü — hareketlerin gittikçe hızlanmasından » ve parmaklar mütemadiyen Yaporunun Medeni Rey © sini göstermedi, — zikrediliyor, İstanbulda bir dilsiz m © yazılıyordu. Bu esnada reis “ Sirri Bey söz aldı: © — Feryat ediyoruz, memleket" ne- » hayvanları gibi ifadei meram etmek - > tem aciz olarak mı yaşıyacağız, mek « © bu İşi bekliyoruz. dedi, daha doğrusu — İstiyorlardı. Mektep işinin müzakere- — si bir aralık pek hararetlendi, gürlltü ve şamats 4 — VAKIT ? Nisan 1937 Elli kişi bir kongre yaptılar Fakat salonda saatlerce tek bir ses İstanbuldaki Dilsizler, cemiyetleri) nın senelik kongresini dün saat 19 te ında Letafet aparlananın - İ reti yaptı ve bu iş bitti, Duymıyan ve eş “ tıkları ba toplanm. © mazaran haylr entere: retli münakaşaların cer rağmen bir tek çıt bi yor, el bükülü - Azalar birbirle- ştiyordu. 1 olmu yor; inip kalkıyor riyle bu suretle Sant on üçe gel , cemiyetin re- © âsi Süleyman Sırrı Bey oturduğu kö $eden kalktı, salonun ortasında bulu-! © man geniş masanın basına geçti, Bir eriyle mübahaseye dalmış an © bir kısım âza reisin bu hareketini g “ remediler. Bunları ikaz için reis aya ğını şiddetle yere vurd ma işaretiydi. Bazıları Bu toplan Kadasla erıldılar. Hittabi ses seda yok, herkes reisin fe timar açmasını bekliyordu. Süleyman Sırrı Bey ellerini havaya kaldırdı. Parmaklarının hareketi © larını açıp kapıyarak anl “İndi. Bu el ve parmak hareketleri o| “ kadar sür'atle yapılıyordu ki Bi kaç dakikada herkes reisin |, açlığını ve idare heyetinin yedi aylı tarafından o kunacağını anlam Süleyman Sırrı Bey meramını an.) e attığına emin olduktan sonra yerini) Medeni Beye verdi. Dilsizler mekte ei binde yedi sene tahsil görmü olan Medeni Bey bulund yeden kalktı, masa baş gösterilen teveccühe t evvelceyrzılmış olan idare cemiyeti - nin fanliyet raporunu okumtya bas - di. Fakat Medeni Bey raporu evvelâ kendisi okuyor,'sonra cümle, cümle İşaretle ve dudak hareketiyle âzalara| anlatıyordu. Bütün d ler can ku -| büt #ikkntiyle Medeni Bey takip ediyorlardı. İda porunda, Maarifin dilsizler« tarafından 12 d öğretildiği, ye saatı üzerine gece kursu açılaca; tehi açılmasına mü; e edilmesi hü- keyfiye- “tl arz için bir heyetin gi nderileceği| üleyman| “den biz; çahil bırakıyor, ebediyen yük tep açma işini ehem 5 mek lâzımdır. Yeni idare heyetinden © bu fikrini işaretle bildirdi. Gözlerin ve başların tasvipkâr işaretleriyle uvafık görüldü. Diğer Azaların da bu meseleye çok nin farkına” varılmadığını görünce,| yumruğunu masanın üzerine vurdu. Fakat bu varuşu da duyulmamış - ti. Bunun akkaktr ki, bütün dilsizler ve sağırlar yeni harf. Jeri tamamen öğrenmek için mektep fakat) — an eser yoktu. kalktı par - ö, görülüyor, bu Yalnız ellerin in müzakerenin hararetlendiği anlaşılı - “yordu. Bu esnada tesadüfen bir san - dalye yere düştü, oldukça gürültü lü bir ses çıkardı. Fokat bu ses m renin karareti arasında duyulma « ler yazıldı ve herkese beyaz rey vara. j zet | fazma doğru yukarıya çıkarttı, bu - ve kimse dönüp sandalyenin dev - görmedi bile... . hararetli duyulmadı! İdare heyetinin raporu tamamen) okunduktan sonra reye kondu. Her - kes parmaklariyle kabul kelimesi işa- i idare heyeti in- ahtaya bazı | Bundan son tahabatına geçild kaları dağıtıldı, Riyaset ve umumi kâ tiplik Için müteaddit namzetler yazıl. dığı için kime rey verileceği münaka- şa edilmiye başlandı. Namzetlerin taraftarları, Azalar nda dolaşa kendi namzetleris ne rey verilme" temine çalışmıya koyuldular. Fakat rey temini ii Biraz sonra ortaya © ufak kırmızı bir kutu getirildi, Reylerin toplanma sına başlanıldı. Herkes reyini kutuya ordu. Bu sırada genç bir dilsiz re- eyman Sırrı Beyin yanına vak - t. Okuyup yazma — bilmediği için rey puslasını yazmasını rica etti, Süleyman Sırrı Bey omamzetlerin arasında bulunduğu için bu işi diğer bir âzaya havale etti. Bu âza evvelâ! Süleyman sırrı Beyi, sonra diğer nam rr Beyi gösterdi. İki elinin par- maklarını aşağıya doğru açık tuttu ve sonra parmaklarını karnmdan bo- nunla “Canın iki namzetlen hangisi- ne rey vermek istiyor, demek istiyor» du, Genç âza, Süleyman Sırrı Beyi tereih ettiğini bildirdi ve bu isim Tey varakasma yazıldı. Bundan sonra rey- isnif edildi ve riyasete Süleyman mumi kâtipliğe Medeni, vex - ğı Feraci, muhasebeciliğe İb- dare müdürlüğüne Ahmet Beylerin seçildikleri anlaşıldı. Yeni İdare heyeti Azalarının seçil- akışlar la yapıldı. Ve 7, fakat haraket li kongre de bi Yökta Ragıp Edirnede Belediye işleri | Belediye reisi reisi ekrem) B. malümat veriyor Edirneye ait bazı işler hak- kında vekâletle temas etmek üzere Ankaraya giden Edire belediye reisi Ekrem bey dün Ankaradan dönmüştür. Ekrem bey bir mubarririmize şu malü- matı vermiştir : — Mfaiye teşkilâtımzı asri tensikle karar vermiş buluruyo- ruz. Şimdilik mevcuda ilâveten bir arazözle bir merdivenli oto- mobil alacağız. Bunların bedeli bütçeye konan parayla sigorta şirketlerinden alacağımız itfaiye hissesinden temin edilmiştir Sattıkları mevat sıhhi kontro- le tabi olan esnafı modern şart- lara uygun bir bal içinde top- lamak da Edirnenin ileri gelen ibtiyaçlarından birisidir. Bunun için de bedestenle civarın mu- vafık bulmaktayız. Mesele üzerinde işlenmiş ol- duğundan bedestenle civarında- ki dükkânların, Istanbul Evkâf heyeti yeti fenniye müdürü Fikri gm GLOR Bu akşamdan itibaren: GÜLMEK Takvim Cumartesi Pazar 2 nisan 3 nisan 25 Zilkade 26 Zilkade Gün doğuşu 542 540 > baş < 1886 Sabah namazı 44 Öğe , 12,18 Ikindi 1553 Akşam 1838 Yatsı 2008 Imsak 459 Yılın geçen günleri 92 20009 357 93 94 arat Tİ, dere: hava bulutlu olacak ve « lodostan esecektir. | Radyo | Istanbul © dan 7 e kadat gramofon, 7,30 dan 830 akadar Darüt talim maosiki heyeti beş sarafını asgari O İ gir muteğil şür'atte dan 9 a kadar Selim Sır ke dan 10 a kadar Derütenlim musiki heyeti 10'dan 1030 a ka Viyana — 1200 1433 konser ser — 1840 kor konseri örkesira bönsrr 1410 1640 kon- 9033 orkestra konser e e Jimnastik ve — 18 könser « Operası Roma — 13 plak 1890 ses ve musiki konseri — 21,45 operadan nakil, Budapeşte > 10.15 Konser 1305 konser — İ8S 40 pirano konseri — igan musikisi Oslo — 1730 konser — millt musiki — 21 kötser — Kii 5 dans. Moskova — 9 dir Değriyat, Varşova — 1345 pi Konser — 23,10 konser — Paris — 7.55 jimnastik musiki — 9 haber - 1430 orkestra ve aDerleri — 2145 am. havadis. gan musikisi 0 hperet— 19.15 23.15 şar- 21 kadar Darülbedayi #on temsili son defa olarak Cumartesi, pazar. pa“ fyynhul Melediyesi Zarresi akşamları “Sa ŞehirTiy aİrosu çi yn om -puray b NT VU 30 di ui Şarkılı tee vedi 3 Pe plinmemi ikilinin Beyin bir rağ erman me einküadeei sonra belediyeye devri kabil olacaktır. Edirnede ikinci nevi ekmek meselesi hayati bir münakaşa zemini teşkil etmiştir. Fakat be- lediye heyeti ikinci nevi ekme- ğin çıkarılmaması hakkında bir karar vermiş değildir. Bu karar bir sene evvel vi'âyet sıhhiye meclisi tarafından © verilmiştir. Bu defa Ankarada bu meseley- lede meşgul oldum, sıhbıye ve- kâletiyle temasta bulundum. Bu meselenin yakın bir zamanda möüstahseller lehine halledilece- ğinden ümit varım. Su meselesi imar projemizin birinci maddesini teşkil etmekte- dir. Bu hayati meseleyi hallettik- ten sonra kanalazisyon inşaatma başlayacağız. Su meselesi halle- dilmek üzeredir. Evvelce elekti- rik şirketine yaptırdığımız proje barı fenni noksanlarından dolayı Nafia vekâleti tarfından iade edilmişti. Bu nöksanları şirket ikmal etmek üzeredir. Y A'da HAFTASI Büyük Paris'i fantezist 5 A CcC H BAHRiYE EĞLENiYOR (La marine s'amuse) akenkdar şarkıları olan bu şen filmi severek göreceksiniz. Itâveten: Sesli varyeteler ile bir canlı resim. i aksülâmeller Elenanm beyazlığı kaybolmuştu. Şimdi yüzüne kan hücum etmişti: — Katil mi yakalandı? Katil mi yakalandı? Ne diyorsunuz? Sonya, suğuk kanlılığını kar- deşinden fazla muhafaza ediyor- | du. Söze karışarak: — Hakikaten şayanı dikkat.. | M. Franoy, anlatınız. — Gayet basit, azizim Madam. dedi, rica ederim Sonra ani bir hareketle genç kıza elini uzatarak: — Allaha ısmarladık matma- zel. Dedi, çıktı. TESHİR EDİLEN ADAM Bir saat sonra Elena, Marki d'Oviyak ın karşısına oturmuştu. Oda, yarı karanlıktı. Uzaklarda İ pencereden, ufuklara günbatısı- Alelâsul bir taharriyat yapıldı, | ve Larşe, vekilharç Patris'in odasında, henüz kanı üzerinde bir hançer ve bir de ihtiyar ka- dını öldüren iğneyi buldu, Katil de derhal tevkif edildi. nın biraktığı mor ve penbe çizgi görünüyordu. Kır ve çiçek ko- kuları duyuluyordu. Elena, ihtiyar Markiye ; — Tabii anlıyorsunuz, değilmi, diyordu. Patrisin hapishanede İ astırap çekmemesi lâzım. Evet, Elena ayağa kalkmış, salonda İ bir aşağı bir yukarı dolaşıyordu. — Patris mi? diyordu, fakat bu adamlar çıldırmışlar? Nasıl olur da onu tevkif edebilirler? Hangi de'ile istinaden? Franoy kemali sükünetle sor- du: — Niçin buna hayret ediyor- sunuz madam? Mademki aleti ka- tlil odasında bulundu, daha ne delile luzum var? Elena bir tedbirsizlik ettiğini anlamıştı : «- Evet, dedi, hakkınız var. Bu adama karşı muhabbetim vardıda.. onun için inanmak iste- miyorum. — Olabilir. Hem kendisi Rus- tu. Sizin milletinizden... neyse, şimdi hapistedir, ve iki güne etsin, zarar yok.. kalmaz, şeriki cürümlerini ögre- | Biriz. —... Ve yahut söyletirler, de- ğilmi? Itirafatın ne, şekilde elde | edi siniz, Elena vu sözleri boğuk bir sese söylüyordu, Her zamanki iğini zannederim siz de bilir- soğukkanlılığını kaybetmişti. Fra- | noy susuyordu, Şimdi, sözlerinin tetkik ediyordu. Sonya başını önüne eğmişti. Göz- lerini göstermiye korkuyordu. Şeriki cürümlerinin tevkifini du- yan bu iki kardeş, herhalde ce- zanın başladığını daha şimdiden hissediyorlardı. Elena düşünüyor- du. Franoy, onun susuşunda bir tehdit b'ssediyordu, Yo'.sa kem dini müdafaaya mı karar vermiş- | 6? Nihayet, hiddetle söylendi: — Bu Larşe delil, Ve kardeşine dönerek: — Sonya, derhal şatoya git- meliyim, ve, Markiyle konuşma- hıyım, dedi. Franoy müdahale etti; — Ne yapabilirsiniz madam? Marki ne yapabilir? Katil he- men hemen cfürmü meşhut ba- linde yakalandı. En irisi, bira- kınız adalet seyrini takip etsin.. Ve mücrim, şeriklerini (ele versin.. Elena omuzlarını s'ikti ve ce- vap vermeden dışın çıktı, Iki arkadaş Sonyanın karşı sında (kaldılar. Biraz dişardan bir molör sesi duyuldu, ve Elena'nın otomobili yıldırım gibi geçti, gilti. Franoy, mühen- dise dönerek: — Ben, dedi, eve dönüyorum, sizi de burada bırakıyorum. — Peki. Teşekkür ederim, Biraz Matmazelle görüşmek is- tiyorum. Franoy dostunun (gözlerine baktı ve; — İyi edersiniz. dedi, sizin yerinizde ben de olsam böşle || yapardım. sonra | hapiste geçireceği her gün için bin frank münasip olur. Kabul edecektir, emin olunuz. İtiraf Fakat kat'iyen bir isim söyliyeyim demesin, mahvolur. Oviyak mırıldanıyordu : — Üç ölü... Üç cinayet... Lâ- net... — Bana itimadınız yok mu?.. Zavallı alil, taabbüt eder gibi bir sesle : — Nasıl size itimadım olmaz.. Siz benim nurumsunuz... dedi. —O halde olan oldu.. Bun- ları düşünmeyiniz. Hem elden ne gelir ki... Şimdi, derbal size söylediklerimi yapınız.. — Peki, yarın hallederim. — Size söylediğim gibi yapı- nız, Patris'e sözlerimi aynen tek» tar ediniz. — Siz merak etmeyiniz. Her dediğinizi aynen yapacağım. Marki güldü: — Uslu değil miyim Elena; bakınız, sözle.iize itir bile etmiyorum. — Pek lâtifsiniz.. Katil kadın gene galebe çal» mıştı, Bir kere daha vaziyeti is- | tediği gibi düzeltmişti. Ve hınzır kadın o derece şeytaneti ileri sürüyordu ki, konuşurken sadece şesinin âhengini değiştirmiyor, kör ihtiyarın karşısında sanki kendini görüyormuş gibi, yüzü- nün manasını da değiştiriyordu. ! Bir müddet sonra: — Yarın ben gelir, sizi oto- mobille alır, götürürüm, dedi. (Bitmedi) ipekli üzerine Boyâlı çiçek Bursada çıkan “Gazi Yolu,, refikimizde ookunduğuna göre Bursada dişçi Amber Bey is- minde bir san'atkâr ipekli men- sucat üzerine yaptığı sabit bo- yalı çiçek resimlerinden bir ser- gi meydana getirmiştir. ——mzzzz.. Iş bankasının iskenderiyede &çacağı şube Iş bankası umum müdürü Mah- mut Ce'âl bey Iskenderiyedeki iş bankası şubes'ni açmak üzere kegünlerde şehrimize gelecek ve Salı günü Ege vapurile Iskende- riyeye gicektir. İskenderiye şube- si müdürü Sait bey İskenderiye- de bulunmaktadır. Mersin - Malatya treni her gün işliyecek Şimdi haftada iki defa sefer yapan Mersinle Malatya arasın- daki trenlerin her gün sefer yap- maları hakkında Devlet demir yolları idaresince yapılan tetki- kat bitirilmiştir. Haber verildiği- ne göre trenlerin Mersin ve Ma- latyadan her gün hareket etme» leri kararlaştırılmıştır.