7x 6 —VAKIT 21 ŞUBAT 1932 Halk evleri neler yapacak ? Recep ve Reşit Galip Beylerin Ankarada açılma merasiminde söyledikleri mühim hitabeler Türkiyenin on dört yerinde hazırl.) lâkı üstün olan milletimiz bütün dü ğı bilen Halk evlerinin cuma günü An kara merkezinin saat iöteC.H.F, umumi kâtibi Recep beyin nutku ile açıldığını dün yazmıştık. Fırak umumi kâtibi, nutikuna fır. kanın geçen seneli kongresinde talip edeceği siyasi prensipleri program ha- dinde tesbit ederken memleketin kül. #ilr sahasında milli mehiyite teşkild! lanmasını temin işini de kendisine ve. sife edindiğini söylyerek başlamıştır. Recep bey bir milletin yetişip is - #kbale hazırlanması için klâsik vasıl ta ve milesseselerin mektepler olduğu- mu, fakat bu astrda o milletleşmek, milletle killceşmek isin mektep tahsi. lnin yanında ve ondan sonra mutla ka bir halk terbiyesi yapmak, halı Bir mitddet çalışmıya alıştırmak ld - sım olduğunu söylemiştir. Recep bey, memleketimizde büyü, Kümelere rehberlik edici insan uns» ru bulunmadığı yolunda sehet bir zih. niyet mevcut olduğunu işaret etmi: Du noktzi nazarın yorlışlığım ispet ederek: “Bizim eksikliğimiz cemiyetle Beraber, cemiyet İçin çalışmak lüzs munu zihinlerimze iyice yerleştirme. miş olmamızdır. demiştir. Fırka umum! kâtibi, tek tek İnsan Tarın çok yüksek olabileceklerini, fa- kat birleştikleri semen daha yüksel be milerrir olece'lerım k Miter | sonra Halk evlerinin bu birliği temine çalışacağını söylemiştir. Hatip, sözlerine şı: suretle devam etmiştir: “Arlx arkaadşlarım, o mederiretis! en büyük eseri cemirettir. en büyük! krwvet cemivettir. Türk milletten «e | #efli bir iar'he sah'u elan zeâsm, fi. > Mendi taha, fedekirlir ve st. yada yalnız resmi kuvvetleri ve resmi teşkilâtiyle tanınmaktan (o çıkmaldır. Türk milleti yalnız nüfusunun sayısı ye memleketinin genişlik ölçüsüyle de- &il yüksek vasıfları ve asil (kanıyla! lâyık oluğu (Obir mevcudiyet veda kendini Aleme ihsas etmelidir. Biz Halk evlerinin arkadaşlık ha- vasmn hararetiyle rsnan çatıları al- imda milletimizin tek tek olmaktan çıkarak sulplaşarak, katrlasarak, ve cemiyetleserek hacmi, irtifar ve cev- heriyle kendisini omahubetli (Obir| granit kitlesi halinde istikbale arze «| deceğine kaniiz. Hafif Oo görmiyerek fatat zorluklardan da yılmıyarak bu rin bu vazifeyi yapmıya besliyoruz! Metstlu, zamanlı, programlı ve ..) neleri dar görmiyen sabırlı bir zih- İ niyetle çalışacağız. Çalışırken kendi. mize güveneceğiz. Birbirimize İnana»| enfız. Birbirimizi sevecetiz. Birbiri! mize dayamacafız. Her tekimiz heni- miz İçin olacak. Birbirimiz; affede - ceğiz. Bn şartlar altında çalışırken İyi. Hik, do#relok, güzellik ve birlik As. kımız ebediyyen sönmiyecek, silinmi. yecek, ve muvafak olacak. Birbirimi- *i affedeceğiz., Reşit Galip beyin nutku Recep beyden sonra Aydın meb'u- “ doktor Reşit Galip şu kitabeyi irat Muhterem kardeşlerim; Memleketin en güzide fikir ve ir. fan rümresine mensup dinleyiciler| karsmerda mil kültür işlerinden hat! setmek vazifesi, benim içia b'r büyük kolaylık, bir dt ehemmi »erluk gösterirer. Kolarlık, deri. uilesse seleri hsricinde, halk kör vwrt'asi rı mesa'sinin kıymet ve (ehemmiyeti! hakkında, size karşı deliller ve vesi kalar iradına lüzum ve ihtiyaç olm: masmdan, zorluk da bu sahada ya » pılması düşünülen işleri sizlere be - gendirebilmek endişesinden geliyor. Engin saha Önümüzde, kapısi şimdi açılmakta olan mesaj sahası engindir. Devam- sız, millet olarak medeniyet yolun - da bir zamandan beri kaybettiğimiz mesafeyi en kısa zamanda kazanmak | ve medeniyet safında lâyık olduğu “ muz mertebeye, yani en İleriye var» maktır. Halk evlerinin gayesi, bü maksada bağlanacak © enerjileri ve izmet emellerini teşkilâtlandırmak - tar. Gazetelerde çıkan ve şimdi heplak ze hirer nüshasını sunduğumuz tali- matnamede Halk evlerinin kaç mesai! şubesine ayrılaenfı ve bunların hangi; maksatlara doğru nsl çalısacağı ayrı! ayrı fasıllar ve maddeler halinde yas| rılıdır. Bunları, bursda baştan ğı okuyarak tekrarlamaklığım için faydasız bir yorgunluk olur. Bu günkü konuşmada, bu talimatname.| nin kurulmasını istihdaf ettiği Halk| muhiğ mesalsiyle merkez| A8 nasıl kaynastır» lacafı, muhitin merkeze, merkezin muhit teşkilAtına ns yolda bağlana - cağı ve takip edilecek umum! gaye! hakkmda düşünülenleri arza çalışma». mı tercih buyura€ağınızı zanncdiyo- TUM. Halk evleri talimatnamesinde gö- rüldüğü gibi, $ mesi subesinden te rekküp eder, Bu gebelerin (o yalnız isimlerini saymak, ihtisas, istilat ve temarii'eri na etnren elerm bölün sizin | | bileceklerini göstermiye yeter. İ Histığı ve yürüttüğü mesal neticesir. münevverlerin Halk evlerinde kendi €- mellerine uygun bir iş meydanı bule- DIL, edebiyst, tarih Sırayla gitmiş olmak için evvelâ “Dil, edebiyat, tarih,, şubesinden bah- sedeyim. Dilimiz, edebiyatımız, ta- rihimiz. Yabancı unsurların tesir ve istilâsmdan en fazla masun bulun » mak lâzım gelirken, en sürekli taar- ruzlara uğramış ve en derin yaralar almış milli kültür (müesseseleridir. Dil ve edebiyat, milli duygu kaynal.| Tarımdan deva getiren krymetli münte-! siplerinin müşfik bakımıyla artık şi-| fa ve kurtuluş yoluna girmiş bulumu-| yor. Mili tarihe gelince, o da, büyük! reisin emsalsiz ve daimi İsabetiyle ça- de aydmlatıcı kuvveti günden güne artan hakikat ışıkları altında, ner. Tarca içinde yaşatıldığı, çürütücü k; ranlıklardan sıyrılıyor. Türk tarihi, muannit sisleri heybetinin fırtınasıya yırtan haşmetlü ve azametlâ dağlar #ibi berrak gölider ortasında her bir şahikalarmdan birini daha gösteri- yor. Mili benliği terkip eden, miTif ru- hu lendiren o ve kudretlendiren! kültür unsurları içinde — diğerleriniri ehemmiyeti istihfaf e eksizi, dil, edebiyat ve tarih, sıraya girer, Gidülecek mahsat Dil, edebiyat ve tarih şubesi, mem leketin uzak ve yakın bütün köşelerin. de bu sahalarda çalışanları birleştir. mek maksadını güdecektir. Bilhassa, İsin veni bedlamıs saylsbilasağı vel şüphesiz ilki günkü şartlar içinde dileilerin, ed€ biyatçıların ve tarihçilerin en seki çalışma birliği külmeleri (o elzemdi” Milli dilin, milli edebiyatın, milli 19“ rihin sağlam temeller üzerinde yük * selmesi için bu çalışma birliği ve oni temin edemek teşkilâtlanma şartıdı” Bizde, bu mesleklerin iki türlü müs tesipleri vardır. Birinci zümre yö“ sek ihtisas mertebesine ermiş, üsi3İ safına geçmiş olanlardır ki, dün neşriyatını kolaylıkla takip edebildi” lerj halde, her hangi bir mevzuu ke di memleketimizin şu veya bu köşe“ sinde, bizzat tetki kimtihanmı eks” riya elde edemezler, İstanbulda veyn Ankarada otura bir dil üstadı meselâ Orhan kitabel& ri bakkında ecnebi müelliflerin bütü eserlerini kolayca ele geçirelblir, f* kat Aydm, İçel, Urfa ve Erzurum yaylalarında yaşıyan yürükler arası da çalıştığı mevzuu için pek faydali olabilecek araştırmalar yapnıya “ belk; ekseriya maddi imkânsızlık zünden — muvaffak olamıyor. Bus mukabil muhitte Türk dili üzerind? çalıkmayı kendine zevk ve meşzale © dinmiş bir çok kıymetler ve istidatl” vardır ki, ya beynelmilel mesaiyi ** yeni nesriyatı takip edememek, yâ ilmi usuller dairesinde çalışama! yüzünden semereli neticelere zorlak* la varabilmektedirler. bir metüt 8“ nahtariyle açılacak istikamette fay * dalj ilim hazinelerine varabiecek m& *inin samimi ve Aşık bir gayrete bü? tün bir hayat vakfedilmiş olmasın? rağmen kör kuyularda tıkanıp kaldi* ğı hepimiz her yerde ve çok defi #örmüşüzdür. TDevamı varım? 00.2.2200 0000000000000 000000000 ekibe. am amam TARİH EL KİTABI omuzu $ wen Buraya kadar insanı fert olarak tetkik ettik. Halbuki insanı cemiyet halinde tanımak lâzımdır. Cemiyet halindeki insan hars iktisat hayatında, deniyet de budur. sa'ibi insandır. Hars, fikir hayatında, insanların yapabilecekleri şeylerin muhassalasıdır. Me Eski insanların hayatında hars fanliyetini anlryabil « mek için mazbut vesikalara ihtiyaç vardır. Bu vesikaları toplıyan, tetkik eden tarihtir. Tarihi tarif ; Tarih, insan cemiyetlerinin zaman ve mekânı gösterilerek ve sahih ola» rak hayatını, harsmı, tetkik ve nakleden bir ilimdir. Tarih sahih olabilmek için bütün ilimlerden istifade eder. Bilhassa coğrafyadan. Terih devirleri ı Tarih yazıyla başlar. Yazısız devri tarihten evvelki devirdir. Yazıdan sonraki devir tarih devridir. Yazısız devir, deni devridir. Irak » İnsanlar bir takım nevilere ayrılmıştır. Buna ırk denir, Fakat muba- geretler dolayısiyle ırklar birbirine karışarak talt ırklar d ©r. Bu suretle teşekkül eden ırk mensupları şunlardır: A) Bavkal gölü atrafından Altay-lara, Hazer denizine, Karadeniz hav» zasına, Ege denizine, Tuna boylarma hadar olan sahadaki beyaz renk» hı Türkler, B) Şarkt Asyadaki sarı derililer. 5 Afrikadeki siyahlar. b; Amerikanm kırmızı derilileri, ia vücuda gelmiş- yontma taş, silâlı taş, ma - « Jrkların farikası bilhassa kafa taslarmda görülür. İki türlü kafatası 1 —) Braki Sefal, 2 Türkler Brakisefaldirler. Lişsanlar : Arz üzerindeki konuşulan lisan zümreleri şunlardır: 1) Türkce (Türkçe orijinal baslr başına bir lisandır.) ve Ummena kadar olan sahadaki insanların larından, şimal buz denizine, i —) Dolikasefal. Brokisefal kafa tasları geniştir. Dolikosefal kafa tasları uzundur. ği gf a My aa aa “VAKIT,, ın Mektepli Karilerine Hediyesi Lise ve Orla mektep bakalorya sınıllarındaki gençler için Kadırgan dağ- konuşma vasıtasıdır. Şimdi bu lisan daha geniş sahalara yayılmıştır. 2) Avrupa milletlerinin konuştuğuHint — Avrupa dik. 3) Mongolist kavimlerin Heasları (Şarkı Asyada ve şarkı cenubide) komuşulur. Fitr'n doğuşu: İlk insan korkuyordu. Her şeyden korkuyordu. Korkudan mütevellit | dinler ilk fikirleri ve insanların felsefeyi yani kilnatm yaratılması bakkımdaki fikri