27 Aralık 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 7

Moda Paristen çıkıyor, fakat ... iler yerden evvel Amerikada tatbik ediliyor ; Bunun sebebi ne > Moda işlerile meşgul olanlar dikkat etmişlerdir. Paris her yer- den evvel modeli ibda ediyor, mdrada bir çok modalar çıkı- Yor, fakat bu modalardan en Şok istifade eden, hatta o mo- dayı ber kesten evvel kullanan nuhit, Amerika muhitidir. Bunun sebebi ne? Londrada ve Pariste €n çok merak biri budur. edilen işlerden Londranın moda âleminde en- Meşhur simalarından biri olan arman Hil bunu şu şekilde İzah ediyor: “Amarika kadınları, yeni mo- dalara çok bheveslidirler. Ingiliz yeni omodalardau adeta ürkerler, onun için Ame- rika kadınları modayı derhal alı- Yorlar, Paristen yarım saatte A- Merikaya giden moda, derhal 9rada kopya ediliyor. Modacı- ar da bu suretle yığın yığın para kazanmaktadırlar. Modalara A- merikada sür'atle taammüm etti- Bi için kadının O giyinmesini abenktar olmakta ve her moda tevaç bulmaktadır. İngilterede modaya bu şekilde adınlarıysa ehemmiyet verilmemesi, modaya rağbet gösterilmemesi, çok Şşa- | yanı telehhüftür. İngiliz kadın- ları her yeni şeyden korkuyor ve ona karşı son derece ihtiyatlı davranıyorlar. Ancak moda köh- neleştikten sonra ona rağbet gösteriyorlar. Fakat İngiltere kadınları vazı- yetten şikâyet etmemektedirler. Halbuki Amerikanın vaziyeti aksinedir. Her büyük Amerika- lı müessesenin Avrupada ajan- ları vardır. Bu çalışkan ajanlar her yeniliği satın almakta tered- düt etmezler. Hatta bu ajanlar arasında rekabet vardır. Bunlar her yeni şeyi daha evvel satın almak için birbirlerile müsabaka ederler, ve ilk alıcı olmak ister- ler. Amerikalı kadınların çok şık ve zarif giyinmelerinin sebebi budur. Fakat mesele banunla bitmi- yor, çünkü Amerikalılar moda- nın yalnız bir çeşidile değil, ber çeşidile alakadar olmakta ve el- biselerden başka şapka, manto, çorap, ayakkabı, mücevherat, Çocnk elbiseleri modelleri Eskiden kız çocuklarının elbiseleri o kadar ağır ve külfetli | Yapılırdı ki, adeta taşınmaz bir baldeydi denilebilir. Son zaman- #da bu tarz bırakılmıştır. Yeni çocuk elbiseleri büyüklerin gi- “e tarzma da hafif bir benzerlik göstermektedir. Çocuklar da | “öğı yukalı bizim gibi giyinmeye başladığı bir mevsimdeyiz. Meselâ palto kumaşları ekseriyetle kaba ve bizimkilere çok ben- “yen geniş desenlilerden intihap ediliyor. Şapkalarda da bu lesiri görmek mümkündür. Küçük, li ve hafifçe sağ kaşın “tüne iğilmiş şapkaların son modaya tab'an giyinmesi çocuklar- da kesretle görülmektedir. Bundan başka palto omuzlarına bazan çük birer pelerin ilâve ediliyor. Bunlar biraz büyükler içindir. in Beş altı yaşındaki çocukların elbiselerinde de küçük değişik- #ier var. Meselâ bir çocuk toplanmasına gidecek olan küçüğün “tanı -yaşı altıyı geçmedikçe- beyaz ipekten yapılır. Etekleri Xehe aynı ipekten kıvrımlı beline gene aynı renkten olmak şar- Ne €nsiz bir ipek kurdele geçiriliyor. Kısa kollar az çok tercih İknlerdir.. Altıdan yukarı kız çocuklarının fistanları taftadan ıliyor. Çocuklara alelâde günlerde muslin giydirilmektedir, köş | saç taramak ve manikür moda- | larına ehemmiyet overmektedir- | ler. Londra ve Paris modalarının her yerden evvel Nevyorkta gö- rünmesinin (başlıca (sebepleri bunlardır. Her bangi moda Amerikaya varır varmaz, harikulade bir süratle kopye edilmekte ve çok geçmeden Amerika mağazaları, her kesin alabileceği bir şekilde pir aya dökmektedir. Fransa, ngiltere ve sair memleketler kadınlarıysa, ancak Amerikanın eskittiği modalara tabi oluyorlar. Amerikalıların yeniliklere ehemmiyet vererek (paralarını esirgememeleri yüzünden Ame- rika kadınları modanın birincili- ğini kazandıkları için Amerika tuvaletleri faikiyetle tanınmıştır. Avrupa kadınları eski moda- ları sakladıkları ve onları sak- lamıya itina bile ettikleri halde Amerika kadınları eski modala- rı katıyen saklamaz. Onun gar- dirobunda köhne modalara yer yoktur. Amerika kadınlarının ek- serisi, apartmanlarda ve oteller- de ikamet ettikleri için koca ko- imkân bulmazlar ve yeni bir mo- da çıkınca eskileri saklamazlar, Amerikalı kadınin giyinişinde- ki faikıyetin bir sebebi de onun modayı hislerine takdim ve ter- cih etmesidir. Amerika kadının türlü türlü köhne modalarla dolu bir gar- drobu bulunmadığından kendisi yeni modalara hemen uyar ve her elbisesini yeni modaya uydurur. Fransız kadını bunu vapamaz. Çünkü Fransız kadını, yeni mo- modaya uyup uymamak için u- zon uzadıya düşünmek mecbu- riyetindedir. İngiliz kadınlarına gelince hal- lerinden pek memnun göründükleri için yeniliğe heves etmezler ve onu rağbetle karşılamazlar, Son- ra İngiliz kadınları yeni bir şey seçmek istedikleri zaman onu sür'atle seçerler ve Sonra onu düzeltmekle ve son moda stil- lerine uydurmakla meşgul olur- lar. Bunun neticesi olarak umulan ve aranan şıklık ve Zarafet bo- zuluyor. Onun için Amerika Kadınmın İngiltere ve Fransa kadınından daha çok iyi giyindiğinde zerre kadar şüphe yoktur. Hatta bun- lar aynı modadan olan elbiseleri İ giydikleri zaman bile Amerika kadınının giyinişi ötekilerine fa- iktir. Çünkü Amerikalı kadının hem elbisesi, hem şapkası, hem ayakkabısı , hem eldiveni aynı modaya uyar. İngiliz veya Fran- sız kadın, o elbiseyi (o giyerse ayakkabıyı, veya şapkayı ihmal eder. Onun için Amerika kadınının mükemmel giyinmesine mukabil ötekiler eksik ve kusurlu geyi- niyorlar. Yalnız Ingiliz kadınını Ameri- kalı kadına tercih eden onun vaktini daha dolğun geçirmesi, Spor, iş, oyun, ev hayalı gibi mütenevvi işlerle meşgul olma- sından dolayı elbise ve teferrüat- la fazla meşgul olmıya vakit bulamamasıdır. ca elbise dolapları bulundurmıya | Beysz kadifeden yapılan pelerin yakut renkli kurdeleli enmiştir Siyah kadifeden elbisenin Estü, tentenedendir. dir. kü batları son derece sadedir. Resimde gördüğünüz elbiseler hem çok şık, hem çok sade- Soldaki tuvalet beyaz kreptendir. renkli kurdelâ aşağı yukarı eteğe kadar sarkmaktadır. hatları son derece sade olan bu tuvalet, er giyinen banımlar tarafından giyilebilir. Resimde oturmuş görünen hanımın tuvaleti de sadelik ve gü- zelliği toplamıştır. Bu hanımın etekliği siyah kedifedendir. Onun üstündeki üstüveter kalın tentenedendir. Görünüş çok güzel olan bu elbise de kolaylıkla yapılabilir. Çün- Seli ibata eden yakut Bütün ve en itina ile Londranın en kibar kadınları bu çeşit elbiselere rağbet etmekte ve en mükellef ziyafetlere bun- larla gitmektedirler, Mis 1932 sen esi olimpi yat © yunları Ame - rikada oyna - na cak ” vebü- tün dünya milletleri akın akın Amerika ya giderek bu oyunlara iştirak edecektir. Amerikanın olimpiyat müsabakalarına hazırladığı ve kendisinden bir çok imu- yetler beklediği oyunculardan biri darülfünunu t sinden Mis Marşon Zitting'dir. Henüz on sekiz ya- şında genç bir kız olan Mis Maryon at lama müsabakalarının bir çoğuna kazan- mş bulunuyor. Onun olimpiyat müsaba- kalrındada büyük muvaffakiyetler kazan- ması da bekleniyor. | o Yukardaki resim, Mis Maryonu vebir | İ maniayı atlarken gösteriyor. Yüksek ökçe Nevyorkta yapılan sihhi bir kongre İ de, doktor Mason Beğman modayıkas İ dmlara yüksek ayakkabı giydirerek sinir hastalıkları tevlit etmekle #ham etmiştir. Doktor demiştir ki: — Bence yüksek ökçe modası, düm yanm en gülünç modasıdır. “Yüksek ökçe giyip azap çeken genç kızlara bakmak kâfidir. ODizlerin vaziyeti gayrı tabiidir, ve bütün vücudün mer- kezi sıkleti bozuktur. Bundan baş ağ- rıları ve sinir hastalıkları doğar. Bütün vücut ağırlığı baş parmağa yüklendiği için, kadınlar, daima çi kıl taşları üstünde yürüyormuş ve ta» İ banlarında pamuktan bir topaç vars mış gibi hisler duyarlar. Bu hakikat- te bir galatı his olduğuna nazaran â- sap bozukluğu demektir., Fakat doktor Beemanın bu nazari yesini, bir ingiliz mütehassısı tekzip etmektedir. Bu doktorun ismi Roth dur ve Londra, tıp cemiyeti kongresin de, kadınlarm yüksek ökçe giymeles rinin hiçbir tıbbi mahzuru olmadığı- nı söylemiştir. İngilterenin sıhhi cemiyet reis; dok» tor Arbizont Lane, da bu mesele hak. kında şu sözleri söylemiştir: “Uzun topuklar kadınlar için lâ » zımdır. Ayakların iki çeşit vaziyeti vardır. Birisi gikletin parmaklara dw yandığı vazıyet, ikincisi apağı düm- düz bastığı zamanki rahat vazıyet. Ka dımlar ayakta çok dururlar. Uzun topuk olmasaydı kadmların ekserisi (Lütfen sayfayı çeviriniz)