No. 24 | Hikâye Köşesi | Küçük Ali Yazan: H.B. Koyu elâ gözlerinin etrafınaki siya çizgilerden © çok sefalet çekti; belli idi. Başında yırtık bir kasket a kasında yamalı bir ceketi, ayakların. / da burunları kopmuş bir sandal # | yakkeabı ile. mektebe gidiyordu. Eli | de bir gazeteye sarılmış kitapları / Mun en sevgili arkadaşı idi. Gillüyor. du, şendi. O bu halinden kat'iyye işkâyet etmiyordu. Zaten şikâyet etse| kim: “dinliyecekti. Bir o annesindi başka kimsesi yoktu. Babası harptı şehit olmuştu. Şimdi o bir (o annesili Yalnz kalmıştı, Geçinecek bir iratları yoktu. Annesi çamaşır yıkar tahin si ler aldığı beş on kuruşla geğinirler di.; Ali daha küçüktü, annesine da- ha yardım edemezdi, o daha hen ilk mektebin . üçüncü (o sinılındaydı yegâne. emeli annesiydi o öyle tal min ediyordu ki, büyüyecek annesi: mi bu sefalet hayatımdan kurtara tı. Alinin bu o düşüncelerile kendisi ni teselli ediyordu. O Arkadaşları nun bu haline acıyorlardı. Fakat a crmiyanlada yok değildi. Bahçede on kan ter içinde (o kovalıyanlar yüzüne) toprak atanlar ağızlarına sü doldu. rarak üzerine püskürenler de pek çoktu. O bunlara karşı yalvarır © ve titriyen sesile: — Yapmayın ben size ne yaptım dişe oyalvarırdı. Fakat onlar bu ce vaptan müteessir olmak değil bilâki kahkahalarla gülerlerdi. Küçük Ali, bunların — ellerinden güç kurtulur, si luğu Omektepte alırdı. O'gün bir d4) ha dışarı çıkmazdı. * Ali bugün (mektebe geç gel Sordukları zaman annesinin hasta ol duğunu söyledi. Evvelâ buna ini madılar fakat Alinin gözleri içinej baktıkları zaman yaşlı gördüler. .. İ . * », Ali © iki'gün mektebe © gelmedi. Üçüncü günü geldiği zaman niçin gelmediğini soranlara annesinin çok hasta olduğunu söyledi doktor getir) diğini (fakat ilâçları #lmak için pa- rası olmadığımı anlattı. Bunları söy lerken ağlıyordu. Arkadaşları bunun haline âdıdılar ona | yardım etmek İk çin arflarında para ( toplıyarak © Bun İlâçlarmı almaya karar o verdi ler. Ogün toplanan para ilâçları al maya kâfi gelmiş ve Aliye de ayrica mühim bir miktarda para ( #rtmişir. Ali o akşam evine dönerken (Yakıtın çocuk sayılu tefr kası : $ Bülbül Yazan: Hasan Bedrettin Lala — Nasıl susayım Hüsnü Bey Bâsıl susayım zavallı Nurettin Bey o Zaten Selim için yaşıyordu. Fakat Se Yata gözlerini kapadı. (Ağlamağa de- ülratık kimsesiz kalmıstı. 1 son bir kere daha görmeden ha-| VAR MIYDI — Nasrettin hoca hikâyesi Merâk bu ya! Bir giin hoca Kurt avına gideyim diye Düşünmüytü kendi kendine; Öyle amma cesareti yok; Biliyordu elbette pek çok Tehlike var böyle bir işte, Düşünerek: — Ha, dedi, işte Buldum, İmat yanımda durur, Ben vurmazsam, kurdu o vurur. Imat dediği Çömezi idi. Gitti onu evinden aldı, Sonra yakm ormana daldı, Adımı adımına İmatla yan yana, Biri öne, biri arkaya Mecburdular sık sık bakmıya. Silâh kolda, eller tetikte, Gözleri her kara delikte; Bir tıkırtı, Bir patirtı Duydular mı davranırlardı. Hoc& birden dürttü İmadı; Bir çalının az ötesinden Fırlamıştı bir gölge; derken Molla koştu. Hoca koştu.. Molla Imat hocadan çevik, Bir tavşan yeyâhut'bir geyik! Neden sonra yetişti hoca, Şaşıp kaldı, hakkı vardı ya! Çömezi onun Hem yüzü koyun Uzanmıştı bir kovuğun dar Deliğine beline kadar. Hoca biraz bekledi durdu, Tutacaktır diyerek kurdu. Fakat oğlanda Ne, ses, me seda! Bacağından çekti nihayet; İşte bunda asıl garabet! —'Aana, başı yok, bu masıl işi © Yeksn-İmat-başsız ser imiş” - © Düşündü olmadı, Aklı dolmadı... Köye koştu anasına Dedi ki: — Ayol, baksana bana Gördün mü, sen, sabah İmağı, Çıkıyorken başı var mıydı? A. Ismet Tüyordu neşeli idi. . .. Eve geldiği zaman yavaş» ça kapıyı açtı annesi uyuyordu uyân- dırmamak için bekledi böylece saatler geçiyor Alinin önnesi el'an uyuyamı- yordu. Küçük: Ali yavaşça yerinden kalk tı. Annesinin başı ucuna gitti yorga- nı kaldırdı. Fakat heyhat Alinin an- nesi çoktan ölmüştü. Ali hınçkıra hınçkıra ağladı. Aji Şimdi Selimi seh teselli edeceksin (VAKIT)ın Çocuk Sayıfası Monolog Eserim efendim, benim eserini bil. miyor musunuz? itip tükenmiyen denizde yürüdüğünü — trenlerin karada muhakkak ray üzerinde git- tiğimi o sonra efendim rın gitmesi için baların gibi fenni irlerim gil gayet ref, fil, Bey, 7 — Ali Bey, 8 bu âsırda geçmediğini anlaşılmıyan Geçen haftaki bilmecemiz: Nilüfer, Nü, Ja kazananların isimteri atidedir. 1 — İlk mektepten Necdet H, 2 — Sultanahmekte Sevim hanim, .3 — Ga latasaraydan 1156 Aydın Ramiz. Bey, 4 — Göztepede Hnsan Daniş Bey, 6 —| Fatih At pazarında Mustafa Bey, 6 — Göztepe hat boyu Yazdığım ilk eser Yazan: Hasan Bedrettin okumadınız mi? o halde çok Ya“ zık, “Siz büyük bir zevkten mah rum , kalmışsınız. Güneşin ,pırıltıla - rı, ayın akisle - ri hakkmda en doğru (o malâmatı benim eserimde © -! kuyücaktımız da - ha meler, Neler anlatmakla bi» harikalar, Vapurla otomobillerin goför lâzımgeldiğini ara bel şeyleri hep benim eserim- ide bulacaksınız. “Daha neler neler hangi o birini söyliyeyim ya benimi şi- yım. Sizler benim o eski şairler gibi bir sürü|mıyorsunuz ki bir parça anlatayım de- kelimelerle dolu de basit Nem türkce vezin ve kur'a çek kafiye hep benim. Şiirlerimdedir. Muhakkak sizi derhal cezbeder mese Mi son yazdığım bir şiiri size oku- yayım bakın nasıl beğeneceksiniz. (Ce binden (bir kâğıt çıkararak ve onla. ra dönerek) dinliyorsunuz ya (o efen- okuyorum en mühim tabiat hak- kında bir parça: Ey bahçeler bahçeler Sizde yetişir fasulya kabak muhak (kak. Nasıl güzel değil mi? Vezin ka» fiye hepsi bende. Ne gülüyorsunuz gülerseniz gülün bana ne ben biri- ne kızdığım zaman yazdığım şiirler»! den birini daima söylerim. İşte okuyo- j Fasulya kabak fasulya kabak Yediğin halta bak Nasıl güzel değil mi? Hem de şa- heser. Siz yine gülüyorsunuz. Gülün fakat ben gülmüyoruym ya ne yapa- eserimden anla-! dim. Gülüyorsunuz fakat aörl ben size güleceğim. (Kahkaha ile güler.) Geçen Haftaki bilmecemiz : Bilenler ecek olanlar Ren, “lüfer, fer, firen idi, numara 13 Husan âmeli hayat mektebiziden — Hâyriye lisesinden Meh met Bey, 9 — Kızıltoprak numara 7 Lütfi Efraz Hanım, 10 — İstanbul / Erkek muallimden Lâtfi “ Bey, 11 — Cümhuriyet kız ortadan 'Nüzhet Ha- Maltepede sen de böyle ağlarsan. Tala — Onu teselli dedin ya ni, nım, İZ —. Hacer Hanım, 13 — Sultanahmettellesinde Makbule Nebahat Hanım, 14 — Bursa kiz mu-| allim mektebinden “77 Huriye Hanim,|42 — Yeniçarşı caddesinde. Hürriyetİsıi olmuş bir nevi mahlük olsa ge 15 — Reşadiye otelinde İsmet Bey, 16) Hanım, 43 — Eyüp orta mektebinden| rek. /I— Emirginda “Netmettin Bey, 17 —syat Böy, 44 — Kartal birinci mek- Kandilli (Kiz Tisesinden Fehime Hanım, I8 — Ka. diköy” Acibadem Şaziye Refik Ha. nım, 19 — Cerrahpaşada Orhan Eedi Bey, 20 rü Beyin öğlü fbrahim Bey, 21 — Yük sek ticaretten Aksaray küpçü sokâk numara 10 Ke: mâl Bey, 23 — Amerikan kız kolejin. den Nasip Şevki Hanım, 24 — 17 inçi|lerinden Nuri Beyin mahdumu İhsan)binden Ekmel Bey, 59 — Sirkeci Mer. ilk mektepten Hafi Bey, 25 Taş|Bey, 50 — Tophanede Manav Musta:isin nakliyat evinde Edip Bey, 60 — kasâp çsme sokak numara 25 İemanifa Bey. 5i — Taşkasapta Hüsniye Ha! Kadıköy orta mektepten İbrahim Bey. Je bana tapkı bal les “Elini başıma koy babam gibi. Be|rum. Bülbül ne nim saçlarımı okşa. Of yanlarımTala.liçin bir kere daha öt. dur baba, dari Hüsnü Bey Hüsnü Bey (kahkaha ile Beylerbeyinde Hafız Şük- 934 AKİF Bey, 29 —| im dediği gibi söy- (Hanım, 26 — Haydarpaşa çayır sokak Mesrüte hanım, 27 — Yeşilköy Neclâ Ferit hanrm, 28 — 39 uncu ilk mek. tepten Orhan Rey, 29 — Bakırköy Bilenler arzında kur'a çemek hek Neclâ Necmettin Hanım, 30 — Sirke- ci Mersin nakliyat ambarında Nazmi Olursa bu Bey, 31 — 27 inci ilk mektepten Mü- ceddet hanım, 32 »— 37 inci ilk mek- Galatamraydan Fethi Kemal Bey, 35 nım, 36 — Eyüp orta mektebinden Cahit Bey, 40 — Hacıkadın mahal! hanım, 41 — Gelen) bevi orta mektebinden A. Halim Bey, im tepten Şükran Hanım, 45 — Aksaray Mehmet İzzet Bey, 46 — Kız muallim mektebinden numara 17-Şadan hanım, 47 Beyapt — altmcr mektepten 27 andan Fevzi Hanım, 48 — Bostan cı birinci mektepten Mustafa Şekip Bey, 49 — İstanbul tcaret mümeyyiz ötüyo: « Selimin ter 7 — VAKIT 9 Ağustos 1931 — — Aksaray Cerrahpaşada Hayriye Ha-| başladı: 9 Ağustos Çalışkan yavrularımız Zekâ bir fıtri mevbibedir. Her- keste bulunmadığı gibi bulundu- ğu kimselerin yüzlerinden ken- dini belli ettirir, Resmini gördü- günüz mini mini ve sevimli yav- runun duruşun- © dan zekâveti an- laşılmıyor mu ?. Samsunun genç belediye reisi Sami beyin oğlu olup “ismet,, ismini taşıyan bu mini mini, ayni za akranı arasında en gürbüz, en yetişken sıhhati en yerinde bir minimini» dir. Böyle sağlam bünyeli ve zeki bir çocuğu olduğundan do- layı Sami beyi tebrik ederken mini miniye de parlak bir istik- bal temenni eyleriz. Gülünç Fıkralar Yirmi kalır. Muallim — Oğlum elinde yirmi ce vizin var bunun beşini küçük kardeşine versen kaç cevizin kalır? Çocuk — Yirmil.. Muallim — Nasıl yirmi canım dik kat etsene, Çocuk — Yirmi kalır çünkü karde. şime vermem de. , kadar olur Mübaliğaci bir zat bir mecliste ga- rip bir hilkat eseti olatak çi kt ikeçiden bahsedildiğini duydu. Ve-mi- baliğa “illeti de kendisini. böyle bir vak'a icadına mecbur etti. Ve derhal A iki kafalı keçi ehemmiyeti Hasün Bey, 37 — Hubyar taş mektep) yaiz mi? Ben ufak bir manda yavru sokak numara li Semiha Hanım, 38— sunun çınar agacma çıkarak yuva Gazi Osman paşadan Osman Halil B,| yaptığını" ve'yumurtladığını gözlerim. 39 — Fenerbahçe hacı evliya köşkü Sale gördüm. 4 Nükteci birisi derhal atildi: — Her halde bu manda yavrusu tavukla mandanın birleşmesinden ha nım, 52 — 1 inci mektepten Nuri Kaya Bey, 58 — Üsküdar Açık türbe. İde Sicit Bey, 54 — Üsküdar yirmin. ci ilk mektepten Vamık Şinasi Bey, 55 — Senlül mektebinden Ali Erdoğan bey, 56 — 31 inci mektepten İbrahim Sıtkı Bey, 57 — Fen fakültesinden Sa bih Gani Bey, 'S — Vefa orta mekte. Hüsnü — Lalaya ne yapiyorsun.. Lala — (Aklını kaybetmeğe başlar) kim teselli edecek ya benim kalbimin|yanıyorum. Ben artık öleceğim * Yala..janne bende geliyorum Tala bir kere da güler.) Bülbülün sesini Selim işitiyor feryatlarını kim dinliyecek göz yaşları-| mı kim silecek ben artık yaşamak iste miyorum Nurettin Beyden (sonra Se- lmden sonra yaşamak benim için ne tahammülsüz bir işkence Hüsnü Bey. SÜKUT Hasta — Lala. lala. Yâm eder.) Hasta — Lala lala. niye ağlıyor. Sun? Lala — Yok Selim Bey bir şey de- BL öksürük geldi de. Masta — Ben de ağlıyorsun zan- tettim Jala babam daha gelmedi mi? Lala — (İçini çekerek) hayır yav İ telir sen yat. (Hasta yatar.) Lala — Gördün mü Hüsnü #Ördün mii şimdi Selimin he Hüsnü — Öyle ama Jala. İL nm e İP Pi İsimleri yazılı olanların pazartesi saat 13den 18 e kadar gelip hediyelerini almaları. ; Yum daha gelmedi şimdi nerede ise Beyİdefa daha görmiyecek miyim?. Onun'ne olur... Lala,. Jala.. bak babam geli-|sadan bir şey alarak dışarıya atar.) |tutar fakat o mütemadiyen kapıya doğ r.İbana Selim yavram dediğini bir daha|yor değil mi? Annem de Beraber. İki.|Sus ne yapa-|duymıyacak mıyım lala.. Lala sen söy/si Bana doğru geliyorlar. Lala bülbül/der.) ..55 5.5...» Ni ne olur. Lala — Buyur Selim Bey. Hasta — Lala. bir parça su. Lala — (Hastanın ağzıma suyu gö türür fakat hasta içemez.) Hasta — Lala içemiyorum.. suyu İ- rum lala. Of bana bir şeyler çemiyo Boğazım yanıyor lala.. La oluyor Jala. a hani babam hani babam.. Rabam|Hani bülbül Tala.. bülbül. ha elini başımda gezdir bana Selim Se lim de (düşer ölür.) Lala — Selim, Selim yavrum er. adım ses versene lalan çağırıyor yav rum alan of artık Selim de ses vermez Hüsnü Bey oda artik ses vermez. Hüsnü Bey (Pencereden bir (o bülyül sesi gelmiye başlar. Ve hafif bir kesi man,) Sus. bülbül, sus.. artık sen öt- me, Selim seni son bir defa daha din- lemek istedi seni işitmek sen, sen ötmedin artık ötme yal varırım sana bülbül ötme seni işit. mek için o can verdi. Artık sus bura- değil mi o duyuyor değil mi Hüsnü Bey (Güler). Bak bak Hüsnü Bey Nu. rettin bey de geldi işte (o yavrum bu- rada oturuyor o Değil mi Hüsnü Bey (Büsbütün çıldırmıştır.) Hüsnü — Lala. lala ne yapıyor. sün? Lala — Nürettin Bey Selimin ya- nında bak ne güzel oturuyor ikisi be- raber ne yüzel konuşuyor a bak ben onun yanma gittikçe Na; a bak bak Hüsnü ve ne Kai mi kucağına almış gidiyor dur dur Nu bülbül nellardan uzaklaş sen uç başka yerlerelrettin ben de geliyorum (Kapıya doğ- ! & gelmiyecek mi lala,. yoksa onu son bir)olur seni bir defâcık (daha işiteyim git eh...Git diyorum...git diyorum (ma|ru koşarken Hüsnü Bey onu kolundan m İ (bülbül ve keman sesi devam e- ......0... 0... rü gitmek isterken perde kapanır.) — Biti —