—5— VAKTT 17 Künunevel —— Asmalımesçit: Bakkala vekazie 1930 44 Galatanın yan sokakları ve köprü başında pilâvcılar Jorjet mumara yaparken Saat M te Jorjetle Gardenbardan çıktık. Tramvayla Galataya indik. Cadde de, kapılarında önlüklü, yüzleri boya- ii kızlar duran ve “bar, ismi verilen meyhanelerden birine girdik. İçeri girişimiz mühim bir alâka w yandırdı, Çünkü Jorjeti orada kimse tanımıyordu. Yabancı bir kadmın © muhite gelişi, hemen heme nilk defa vâki oluyordu. Bu barlara, gündüzleri Galatanın yan sokaklarındaki dükküna © benzer! odacıklarda çalışan zavallı kızlarla on-| ları istismar eden ve gündüz kazandık. larmı ellerinden alan dostları gelirdi. Bu sefil adamlar Galatanın külhanbey- leridir. Fakat hiç birisi eski külhan- beyliğin o iptidal ve mert hareket lerini yapamazlar. Çünkü korkaktır- lar. Bütün yapabildikleri cesur hare ket, avuçları içine aldıkları zavallı kadınlara ustura çekmekten ibaret ka hır. Yalnız, geçim vasıtaları olan kadmla ra bir yan bakan olursa © zaman kül han kesilirler. İşte, girdiğimiz yerin, müşterileri-! ni bu kadınlarla dostları teşkil ediyor-| du. Bir kız gelerek ne içeceğimizi sordu. | — Ne var dedim. İ Bizi yağlı müşteri telâkki ettiği için ve orada kibar içki olarak bulunduru.! lan yegâne içki olan mente getireceğini! söyledi. | Razı olduk. Yeşil ve kokulu bir su getirdi. İçtik. Bizden biraz sonra içeriye, yüzünü kapamıya çalışarak birisi girmişti. Jorjeti göstererek: — Yabu... Canım sıkıldı: — Sana ne — Hiç, yalnız, peşiniz sira bir me- mur geldi, içerden sizi gözetliyor da. — E, ne yapayım? — Belki bizdensinizdir de... Malüm ya haberiniz olsun, Bu kim olabilirdi. Polis? Ne mü- /masebet, Yoksa bizi, gece yarısı bura- da yabancı görüp te takip eden bir kar manyolacı mı? Daha fazla orada durmağı muvafık bulmadım. Jojete bir şey sölemeden kaldırdım. — Hepsi bu mu, dedi, daha görelim. — Görürüz, dedim. Rıhtıma çıktık. Orada gece olup her taraf kapandıktan sonra seyyar bir takım kahveler teessüs eder, sokak lara sandalyalar atılır, ve bir kisim Ga lata sükkânı buraya gelip hava alırlar, ve esrar içerlerdi. Arkalıksız sandalyalara oturduk. Gözüm etrafta idi, Henüz oturmuş'uk. ki, geldiğimiz taraftan bir gölge be- lirdi. Bütütn dikkatime rağmen kim ol- duğunu seçemedim. Gittikkçe sinirle- niyordum. Çayları yarım ; bırakarak kalktık. Köprü başından bir otomobile /binmek üzere yürüdük, Ayni. adam, bizi uzaktan takip ediyordu. Köprü başında Jörjet: —A, dedi, bu ne. Seyyar bir pilavcyr gösteriyordu. Bu plavclar, hakikaten şayanı dik- kattir, Bunlar Galata ve Unkapanı köprü- lerinin iki taraflarında gece sabaha ka- İ | Doğru tezgâha giderek daha içerde bir)dar pilav satmak hakkını, belediyeden yerde de kaybolmuştu. Onun bü har» (müzayede ile alırlar. Büyük karanlar- keti üzerine tezgâh basında duran pasla pişirdikleri pilavı, geniş tepsilere Ta biyiklı,ve konuşmasından cem ol.|dökerek, küçük taslar içinde, tabağı duğu anlaşılan birisi bize manalı bakış beş kuruşa satarlar. Bu inhisarı alan larla aşina çıkmağa çalışıyordu. Son-lar bir hayli para kazanırlarmış, Jor- Ta yanımıza geldi, masamıza serbestçe; jele bunları anlattım. oturdu. Bana; — Birer tabak yiyelim, dedi. — Hangi millettensin? dedi ns * — Türküm, dedim. sun diye, kimbilir belki de şimdiye ka-İ ... “Vakır.. ın Tefrkası : 35 Kadınsız Memleket «zan: Peter &'lo Parker bundan sonra karısına da|arkasını bıraktı. Ona karşı besle-'laştı: bir telgraf çekti. Sadece (Gözlerin|diği kin her gün biraz daha artıyor den öperim) diyordu. du. Borçlar meselesi | Ust tarafı birinci sayıfamızda ) Alman hâmilleri bazı' şerait ile müzakereye devama hazır ol- duklarımı bildirmişlerdir. Diğer taraftan Italyan hamil- leri de bazı müsait tekliflerde bulunmaktadırlar. lagiltere henüz bir teklifte | bulunmuş olmamakla beraber, Alman hamillerinin tekliflerine mütemayil görünmektedir. Bu vaziyete nazaran, bu gün- kü şekilde yalniz Fransız ha- miller münferit kalmışlardır. Bu ayrı anlaşmanın hedefi Paris mukavelesinin tadili, sene- lik taksit ve faizlerin tenzilidir. Diğer taraftan İngiliz sefiri ah'ren hükümet erkânile vuku bulan temaslarında düyunu umu- miye meclisi ile çikan ibtilâfın hallinde İngiltere hükümetinin tavassut edebileceğini bildirmiş- Tayyarecil (iki polisi öldürmüşler ve sonra mobil ispanya Rendaye, 15 (A.A.) — Saat 6 da bir çok müfritler, Saint Sebastien hükü- met binasını istilâ ederek tabanca !le! ları kirip parçalamışlârdır. Bundan onra ayni zamanda muhtelif şehirler de bip takım taarruzlar ve nümayişler olmuştur. Madrit, 15 (A.A.) — Nim resmi bir membadan bildirildiğine göre, Saint Sebastien, Sandander ve Seville iğti- şaşlarile Madritteki “dört Rüzgâr,, tay! | j İyare karargâhındaki fesat hareketi sür/relere yükletikleri tahakkuk atle bastırılmıştır. “Dört Rüzgür,, daki hareketi idare eden tayyareci Franco ile diğer Üç tayyareciarkadaşlarmı bi. rakmışlar ve 4 tayyareye binerek müh telif bir semte müteveccihen kaçmışlar-| dır. Umumi intiba, ihtilâl hareketi.) ni nakamete uğradığı merkezindedir. Madrit, 15 (A.A.) — Hükümet mem leketin her tarafında örfi idare ilân et tir, Bu mesele hakkındaki noktai nazarmız bildirilmiş ve düyunu umumiye meclisi ile olan muha- berat bir muhtıra halinde ken- disine tevdi edilmiştir. Sis adam öldü- rür mü? Möz vadisindeki esrarengiz ölüm hadiseleri için döktor- larımız ne diyorlar ? Avrupa güzeteleri Belçikada Möz nehri vadisinde sis yüzün- den bazı insanların öldüğünü ve bu esrarengiz hadise hakkında tetkikat yapıldığını yazmaktadır- Ter, Yürden fazla kimsenin ölu- müne sebep olan bu sisin zehirli bazı gazları ihtiva ettiği tahmin edilmektedir. Dün hadise hak- kında tıp cephesinden mütalâx- sını öğrenmek için Sıhhat mü- dürü Ali Rıza B. e sorduk. — Bu hadise ya yer altından bir gazın fışkırıp havaya ve sise karışmasile yahut o civarda bu- lunan bir imalâthaneden zehirli bir gazın herhangi bir surette intişarile olmuştur zannediyorum. Sadece sisin ölümü mucip olma: | sı görülmüş birşey değildir. dedi. | dar su yüzü görmemiş olan tabakları- nı komşusu salepçiden aldığı sıcak su. ile yıkadı. O aralık bizi takip eden adam yanı. mıza doğru yaklaşmıştı. Ne olur ne ol. maz diye Jorjetin önüne geçerek vazi- yet aldım. Fakat: — Beycağızın, kaç gündür nereler- Ismarladık. Pilavcı, bize hürmet ol. desin diye Mail Bey sokulmasın mı? (Bitmedi) ....5555 55.5.5555 5555 lanılan kalasa bir türlü basmak is- temedi. Besbelli vagonu beğenme nişti. Parker hayvanın yularından sekiyor, Cimmi de arkasından sopa ile vuruyordu. Fakat deve yine bil ,diğini okuyordu. ston, Parker ile Cimmiye yak-| — Bu böyle olmaz diye bağır- Halbuki kabahati var mı idi,ldr. Hayvanı kabil değil içeri soka Yeni zenginlerin ilk öğrendikle|bu adamın? Olup bitenden haberi|mazsınız. Bana bir kova su ge- ri şey telgraf çekmekti. yoktu ki kabahati olsun. Astonltirin, size nasıl yapılacağını öğre-| Bir iki gün içinde Sim Aston|bunu biliyor, buna rağmen yinelteyim. | mükemmel bir polis hafiyesi olup > Parkerin peşini bırakmıyor, in boş zamanlarını onu takip et mekle geçiriyordu. Evvelâ barda|yet bu karşılaştılar. zaif, kara, kuru bir alertesi sal dam olan Parker tezgâh başında a-İgara doğru giderlerken yakaladı haksızlığa em kendini me- Aston sırf onlar ile konuşabil-| mek için böyle bir müdahalede bu-' Cimmi Parte geldiği gün vazi-|lunmuştur. Yoksa hakikatte deve. merkezde idi. Aston onları|nin nasıl vagona sokulacağını o da bah, yanlarında bir deve, bilmiyordu. Parker ve Cimmi, Astanun ba- yakta durmuş, bira içiyordu. As-Jdaha evel gara koşarak deveninİşında şimendifer memurlarınınki ton o akşam Parkeri oteline kadar) yerleştirileceği vagon önünde yer| gibi bir kasket görünce bir yaban- götürdü. Otel kâbitinden hareketlaldı. leri, münasebetleri hakkında malü- mat aldı. cının işlerine karışmasma kızmadı Deve huysuz bir hayvandı. Va-ilar. Bilakis memnuniyetle karşı" Ve ancak ondan sonra|gona girmek için köprü yerine kul-İladılar. Parker sordu: idedi. miştir. Telefon muhaberatı kesilmis. tir. ———--——— M, Puankara Paris, 15 (A.A.) — Saat 4 e doğra âyan meclisinden çikan M. Poincare' birdenbire bir rahatsızlık ve sikinti his setmiştir. Mumaileyhin hali hazırda! bir ciğeri hafif surette tıkanmıştır. Ol. İspanya yabancı as- ker mi getiriyor? Cebettarik, 16 (A.A.) — Dün akşam, Ceutadan Algesirasa ecnebi lejyonuna mensup bir tabur gelmiştir. Bu tabur efradma iki misli maaş vadedildiği ha ber alınmıştır. Ecnebi lejyonu efradı- nm İspanyaya geldiği hakkındaki ha- ber muntazam kuvvetlerin hoşnutsuz Tuğunu mucip olmuştur. Bunlar hü- kümetin sadakatlerinden şüphe ettiğini iddia etmektedirler. Hükümetin beyan- namesi Madrit, 15 (A.A.) — Hükümet memleketin her tarafında asayiş hü- küm siltmekte olduğunu beyân etmek- tedir... Yalnız Saint Sebastiende elli kadar komünist hükümet binasını ele geçermeğe teşebbüs etmişlerdir. Tay- yare karargâhı isyana dair olân $on tafsilât, asilerin münakılâtı katederek telsiz telgraf istasyonunu zaptetmişi ve hemen bütün dünyaya cümhuriyetin Nân edildiğini haber vermiş oldukları- nı bildirmektedir. Madritte isyan hare kötinin bidayetinde jandarma kuvvetle ri umumi binaları işgal etmiştir. Mısır kredi fonsiyesi Kahire, 15 (A.A.) — Yüzde üç faiz- Vi ve ikramiyeli Mısır kredi fonsiye tah vilâtının bugünkü çekilişinde: 1888 senesinde çıkarılan tahviller.) den 243,781 numaralı tahvil 50.000, 1907 senesinde çıkarılan tahvillerden 610.142 nümaralı tahvil 50.000 1911 senesinde çıkarılan tahvillerden 200.196 numaral tahvil 50.000 — Su mu İstiyorsunuz? Alâ şim di getiririm. Parker uzaklaştı. Cimmi, As- ton ve deve vagonun yanında yal- nız kaldılar. Aston: — Bağlayın şu hayvani vagona" İpi öyle elinizde dolaştırıp durmayın. Nereye gidiyorsunuz? — Çok uzaklara Hattın ta ucu- na, çöle gideceğiz. — Her ne ise Nereye giderse- niz gidin. Su gelince hayvana gös terin arkanız sıra gelir. Evvelâ siz. girersiniz. O da sonra gelir. Cimmi ile Aston daha bir müd- det görüştüler. Aston soracakları- nı sordu. İstediklerini öğrendikten sonra: — Ben gidiyorum, Allah ısmar ladık! dedi. — Uğurlar olsun. ğrenmek istediklerini artık - amm ELİ | HARICİ HABERLER için ihtilâli er şehir üzerinde dolağıp halk isyana teşv ik ediyorlar Madrit, 15 (A.A.) — Tayyarelef bahleyin şehrin üzerinde uçarak h* isyana teşvik eden bir takım bezini meler atmışlar ve ihtilâl hareketl bombardımanı edecekleri tehdidin” bulunmuşlardır. (Dört Rüzgâr) ef re karârgühnâ mensup birçok kims” le bir takım zabitanın jeneral Delisi nun kumandası altında isyana işti ettikleri baruthane muhafızlarımı? Jârhlamı aldıkları, kamyonlara balar doldurarak bu kamyonları iy” Hükümete sadık olan kuvvetler 1897” re karargâhmı bombardıman etmiş ve asiler yarım saat sonra teslim muşlardır. Atılmış olan 100 kadar top neticesi” de kaç kişinin telef olduğu meçhaldi Athenee kapatılmış ve Madrit ei kasında hali harp ilân edilmiştir. P” kümete sadık süvari kıtaatı firari” takip ediyor. Sivil muhafız kıtaati rargâhı işgal etmektedir. i hastalandı dukça kuvvetli bir tazyik hissetmek” dir. Fakat, fiyevri yoktur, Doli” lar kendisine mutlak bir istirahat #” siye etmiştir. Paris, 16 A.A.) — Polncarenin si vaziyeti endişeyi mucip olmaktadi” OTOMOBİLLİ EŞKİYO Benton (İllincis), 16 A.A.) — BİFİE, fış otomobiline binmiş birkaç lediye dairesinin damlarını ve duva” rını tabanca ve mitralyöz ku delik deşik etmişlerdir. Nüfusça gi at yoktur. Memurlar ve civarda nan polisler kendilerini güç halile tarabilmişlerdir. KAPANAN BANKALAR New York, 16. (A.A.) — Bugün P ghamplon ve Weayerymlede yemi bankanın yüz bin dolardan fazla # metle kapandığı haber alinmiştır. pi leyte bir banka müdürünün ve hierde de bir banka veznedarının. har ettikleri haber alınmıştır. DAHİLİYE KOMİSERLERİ Moskova, 16 (A.A.) — Sovyet #erleri heyeti ve merkezi icra Sovyet Rusyaya dahil bulunan m <ümhariyetlerde dahiliye komiseri, rinin ilgası ile mezkür cümhuri; gi komiserler heyetine merbüt birer 1 kezi iktısat ve emniyeti ai releri ihdasına karar vermiştir. haneler adliye komiserliğine rap' miştir. Pasaport muamelâtının ded de mezkür cümhuriyetlerin. me icra komitesine tevdi olunmuştur. OTOMOBİLLİ EŞKİYA Benton (İllincis), 16 (A.A) ye Bir yarış otomobiline bie kaç şaki belediye dairesinin © , larmı ve duvarlarını mitralyöz kurşunlarile delik etmişlerdir. Nüfusça zayiat tur. Memurlar ve civarda bal polisler kendilerini güç hal il tarabilmişlerdir. .* .... ...... “pir” istemişti? p zili idi? Bir yola giderler # kat rs eg nereye varacağ! tiremezler, öğrenmek te Bu kör olası macera nerede başına gelmişti. Niçin hâlâ peşinde idi? Budalalık yapmak” artık vazgeçemiyecek mi idi? - — Ki Elini eli içinde du. Nabzını yoklamış, elini çekmeği unutmuştu. buna lüzum görmemişti. pri zını saymıyor. Kendinden ti. Evelin de elini çekmiy' yi dei Şe e EE a — larını önlerine almışlar, sessiz, sedasız duruyorlardı" rikalı birden bu beyaz kadın zerine eğildi, onu uzun öptü, kokladı. Ateşli yi İbütün yüzünü o ele sürdü. ) biliyordu. Bunları niçin öğrenmek (Bit >