| 8 Mübadiller ihtiyaç içinde kıvrana dursunlar! Onların sırtından yoncular ellerine bir çok ve emlâk geçiriyorla geçinen komis- para Birçok mübadiTlerin beleş A k Bir hayli insan var ki, gençtiler yaş Adamlar haline girdiler. Saçlarına ki düştü, Bir türlü, vilâyet konağının Ihsan kıraathanesine uğ- "âmaktan © kurtulamadılar. Bunlar, “avla, iskambil, bilârdo meraklıları de- İllerdir. Bu adamlar Allahm günü araya uğrarlar. O halde bu adamlar Murada ne yaparlar diyeceksiniz. Bu “damlar iskân dairesinden iş çıkarma! Şalışırlar.. Bir gün bu kahveye uğ. mübadele (meselesinin ne i safhalara girdiğini oanlarsı- MX Ben, birkaç o mübadele ko Yaştan, biri şunları anlattı: l “ Elimde istihkak senetleri var, bir türlü bir bina alamıyorum.. “— Neden? “— Neden olacak... Memurlar di lar ki siz emvali metrukeyi bulun #ize verelim... , Birkaç senedir İstanbul kazan ben taradım bulamadım. Bir >. İşini beceren beceriyor. “EM çantalı bir adam vilâyet kona-| İğan, çıkıyordu. Onu gösterdi: “. İşte dedi, bu adamın eline biraz; yel sıkıştırdın mı, sana bina bulu- a — Kim bu adam dedim, memur| değnz Hayır efendim, hayır o memur ! komisyoncu, emlâki metrukenin Miede olduğunu biliyor. Sana haber r, bunun için peşin para istiyor. u yalnız bu adam mi bilir? Büyük bir Yeni futbo ç rip kararı etrafında m Şi aş Kaka bir hükümle Bnci kümeye “ "üst tarafı I inci sayfada) | y, larında neşriyatta bulunmuş ti © zaman futbol heyeti Miladi Emin Beyin nazarı Yaka mi celbetmeğe çalışmıştı. a, , Kararın tatbiki o vakit Mi Zamana ait olduğu için Hin yet bu nizamsizlık ergeç Li edileceği için Luna yalnız ——— *dilmekle geçilmişti. Ve “— Eh böyle otuz kırk kadar komis| yoncu var çalışıyorlar. Mal istiyene mal buluyorlar. “— Bizim paramız olsa karnımızı döyüracağız.. Çoluk çocuk evde aç, kızım hasta, her şey yüz üstü! İhtiyar bir mübadil atıldı: “— İstihkak senetlerini satsana.. “— Para etmiyor. Ben hayretle baktıkkça adamlar an- ladılar ve anlatmaya devam ettiler: “— Eğer istihkak senedi yüksek ise bir takım ticaret evleri var, Senetleri kırıyorlar. Meselâ bin sekiz yüz altın liralık bir senedin var. Ticarethane di- yor ki: Ben bunu alırım amma bir altın li rayı 140 kuruştan verirsen. Buna razı olan birçok insanlar var senetleri elle rinden çikiyor. İzmirde bu'iş daha faz- la oluyor. Bazan da istihkak senedini Meiipen, İaea > —İimemizanlar Val başka mübadil Yafa kârrşiz. verip almıyorlar... Efendi senin anlıya cağın eskiden tekaüt maaşları yetim maaşları kıran saraflar vardı. Şimdi de mübadil senedi kıran adamlar var. Bu adamlar zengin oluyorlar. Hükümet bir an evvel ya (o tevziat yapsa yahut in bonoları verse de ba- şımızın çaresine baksak. Mübadele işlerinden geçinen tufeyli leri ortadan kaldırmak için yegâne çal re bir an evvel tevziat işini bitirmek- tir. » .. haksızlık I heyetinin ii Polis Haberleri Kadın yüzünden bir cinayet daha oldu Evyelki gece Galatada Şeftali | sokağında bir cinayet olmuştur. Maçkada top- “www çu mektebi ha- demelerinden Malatyalı Be- kir ile Edirneli Fuat kafaları iyice tütsüledik- ten sonra uy- gunsuz oevler- den birine gir- mek üzere Şef- tali o sokağına gelmişler ve bir evin önünde du. YutMerden rüat rarak içindekiler.e konuşmağa başlamışlar. Bu esnada ayni eve onlardan evvel gelmiş olan tahmil ve tahliye amelesinden Ali Rıza ile arala- nnda bir münazaa çıkmış ve hemen bıçaklar çekilmiştir. Ne- ticede Ali Rıza muhtelif yerle- rinden bıçaklanmak 'suretile iki kafadar tarafından öldürülmüş- tür. Katiller derhal yakalanmış ve adliyeye teslim edilmiştir. Bunlardan Bekir istintak hâ- kimi tarafından serbest brakıl- mış, Fuat te Hâpisaneye göm derilmiştir. Fatihte bir facia Fatihte İskenderpaşa mahalle- sinde Tahtaminare caddesinde 35 numaralı evde oturan 48 ya- şında Emine H. dün mutfakta iş örürken elektrik lâmbası kor- İonile beraber yere düşmüş, ka- dımcağız lâmbayı kaldırmak is- terken ıslak olan kordonun ce- reyanına kapılmıştır. Bunun Üze- rine feryada başlayan Emine Hanımın imdadına gelini Nimet | işmi. in, valide- sini kurtarmağa çalışirken o da kendini cereyana kaptırmıştır. Nimet Hanım güç halle kendini kurtarabilmişse de Emine Hanım ölmüştür. Vilâyette ölen jandarma Evelki gün Vilâyette ansızın bir jandarma ölmüş ve ölümü şüpheli morga gönderilmiştir. Aldığımız malümata göre morg jandarmanın ölümünün sebebini (Menenjit) olarak tesbit etmiştir. Define peşinde bir maoera| Bundan 15 gün evvel Bulga- ristandan ogelen iki Bulgar ikinci şube memurlarından Hilmi Efendiye müracaat etmişler ve ar- zularını şu tarzda anlatmışlardır: “Biz Istrancâ ormanlarında bir e 3 9 0 0 00 ea 0 sr es 4008 SUNAN STAN ARTER A8 0MANE EE MEM KALAN ye verip ikinci kömeye geçe- cekler. Beykoz muvaffakiyetsiz maç- lardan sonra altıncı olmuştu. Nihayet onun ikinci kömenin birincisi ile yer değiştirmesi » Terfi müsabakası yapsın yap- masın « bir dereceye kadar ka- bul edilebilirdi. Fakat Istanbul spor dördüncü olan Vefa takımı gibi 16 puvana sahipti ve gene nizamname hilâfına olmakla be- raber - sırf yaptığı ve yediği sa- * yıların arasındaki nisbet aleyhine atılmak istenen (İstanbul sportakımı yeni futbol heyetinin herhalde bu karakuşi hükmü iptal edip nizamnameyi tatbik edeceği dü- şünülüyordu. Bu güzel düşüncelerle ortaya gelen futbol heyeti işine evviki akşam eski kararda ısrar etmek suretile herkesi şaşırttı ve futbolü sevenleri müteessir eden bir iş yapı. — İstanbulsporla (Beykoz yerini Anadolu ve Süleymaniye- olduğu için beşinci addedilmişti, İşte şimdi bu İstanbulspor takımı, bütün bundan sonra lik maçlarında bize hatve hatve inkişaf ettiğini gösteren, bu arada Vefa takımını bile yenen İstanbulspor takımı bir terfi müsabakasına bile müsaade edil- meden ikinci kümeye atılıyor! Bu kararın tatbikinden mak- sat nedir? Eğer futbolün tarakkisi görüldüğünden cesedi | 71 İmlâ ta tarah birinci sahılada Ben, ufak, tefek bazı tadillerden maada esasın olduğu gibi muhafazası Taha muvafık bir hareket olacağı ka- ıaatindeyim, SEMİH LÜTFİ BEYİN FİKİRLERİ Tabilerden (Sühulet) kitaphanesi sahibi Semih Lütfi B., bu bahisteki dü- şüncesini şöyle anlatıyor: — Imlâmızdaki teşevrüş hakkında bugünlerde başlıyan münakaşanın ben çok faideli bir netice vereceğine kani-| im. Filhakika, bugünkü şeklile imlâ- mız henüz çok noksan, çok anormal bir şekildedir. Tadilât yapılmasını pek ta bit görmekteyim. Bugünkü imlâme zın, kismen fonetik, tam * manasile ih-| İtiyacımızi tatmin ettiği söylenemez. Ancak, imlimızın yeni bir tadile uğ raması dolayısile tabilerin uğrıyacağı zarar düşünülmelidir. Elverir ki bun- dan sonra çıkacak kitaplar için tabiler| vaziyetlerinden emin olsunlar. Hulüsa indi değil, fakat ilmi bir siyin mahsu- lü olarak yapılacak tadile şiddetle ta- raftarım. Esasen bugün değilse yarın,| nihayet üç, beş sene sonra bu muhak kak yapılacaktır. Bugün ufak bir za| rar ile halledilebilecek olan bu mese- le, istikbalde telâfisi gayri kabil za- rarları husule getirebilir. Harf inke| lâbının bir an evvel muvaffakıyetle in kişafını temin için maddi bir hayli za rara göğüs geren tabiler, yeni bazı ta- dilâtın iras edeceği ehemmiyetsiz za- rarı, seve seve kabul ederler. YÜKSEK MUALLIM MEK- TEBİ MÜDÜRÜ HAMİT BEYİN FİKRİ Yüksek muallim mektebi Hâmit B. de şu mütaleadadır: Ikmal mahiyetinde yeni işaretler kabul etmek makul görünebilir. Şim- di atılmış bir adım vardır ve konmuş kajdeler vardır. Bu kaideler dahilinde iki senedenberi tedrisat yapılmakta. dır. Binaenaleyh bu kaideler taam- iü ime ape ye biliyoruz, Onu çıkarmağa geldik. Sen de bizim- le gelirsen defineyi aramızda taksim ederiz!,, “Polis Hilmi efendi; “pek'tabit olarak zengin olmak bülyasına kapılarak Bulgarlarla beraber defineyi aramağa gitmiş. 3 arkadaş; büyük bir hülya ve heyecan içinde: İstranca or- manlarında ellerindeki haritada gösterilen mevkii ararlarken hiç beklemedikleri bir vaziyet kar- $ısında kalmışlardır. Bu üç kişinin ormanda ve memnu mıntakada şezinişleri o civarda devriye gezen jandar- manın şüphesini davet etmiş ve bunları yakalıyarak mevkie tes- lim etmiştir. Defineciler; jandarma mevki kumandanlığına meseleyi olduğu gibi anlatmışlardır. Üç arkadaş mevcuden Istan- bula gönderilmişlerdir.'Polis tah- kikatını ikmal etmiştir. müdürü ise yapılan iş, bu esasla tazat teşkil ediyor, terakki yolunda herkesin takdirini (o celbederek ilerleyen bir takımı “sen dur geriye git, diye yolundan alıyoruz ve oraya omuvaffakiyetsisliğile birinci kümede tutunamıyarak ikin- ci kümeye düşmüş, ikinci kümede birinci bile olamamış birtakımı ge- çiyorlar'.Bunu yaparken “futbolun terek'isi için, dersek gülünç oluruz. Fudbul heyeti bu müracaat edilen mafevk beyet tashih et- meden bu işi kendisi düzeltme- lidir. Bunun için birinci gömeyi Istanbulsporla Beykozu indirme- den, Anadolu ve Süleymaniyeyi de alarak sekiz klüpten mürekkep yapmak gibi mutavassıt ve pek âlâ yapılabilecek bir çare de vardır. Yeni heyetin ikinci bir — VAKIT 9 Kânunevel dil edilmeli mi ? itir. 130 — müm eimiş sayılabilir. Şim esaslı bir tadile girişmek fikirleri ka- rıştırabilir. Ve bizi yeniden eski harf ler zamanındaki imlâ karasızlığına sü- rükliyebilir. Bu sebeple esaslı bir ta- dile taraftar olmak kabil değildir. Şu kadar ki mevcut kaideler ve bilhas- sa uzatma işareti bazı kelimeler ara- sındaki iltibasları kaldırmağa kâfi de kilse evelee konmuş olan kaideleri ik- mal ederek ynei kaideler konabilir. Yahut işaretler kabul olunabilir. KAZIM NAMİ BEYİN i FİKRİ j Kâzım Nami Bey de şu fikirdedir? — İmlâda yeniden tadilit yapılaca- ğından ve encümende münakaşalar ol. duğundan bahsolunuyor; ne dersiniz? — Bu habere pek inanmak istemi: yorum; sebebi pek basittir. Biliyorsunuz ki ben muharrir ve muallimim. Bu iki sıfatla imlâ mese lesine dair olan noktai nazarım bir- ir, Bir kere harf inlulâbile beraber, bir dil encümeni teşkil edildi, bu encü- men, kelimelerin yeni harflerle imlâ sında İstanbulun konuşma şivesini © sas tuttu. Aslı türkçe olmıyan kelime lerin çoğunda bu şive muhafaza edile memiş olsa bile, yavaş yavaş türkçe- nin asıl kuvvetine uyabilmelerini te- min edecek bir şekil ihtas olunmuştur. Hemen iki senedir, biz bu imlâya alış- tık; yeni baştan hepsinin değiştirilme sinde manâ göremiyorum. Dün yapı lan bir lügati bugün beğenmezsek, bu- gün yapacağımızı dâ yarın beğenmiye- biliriz. O vakit te yeni tadiller yapa- cağız? Bunun sonu nereye varır? Hem Efendim, artık imlâda ferdi içtihatlara kalkışan bazı zatlar da im- lâ lügutine uymalıdır. Öyle ferdi ta- sarruf, (lisani örfte) salâhiyet sahibi tanılan zatlara ait olur; her ününe ge len, her eli kalem tutan bu salâhiyete tesahüp edemez. Artık biz.. İmlâda da sözü aşağı dü- | şürmekten sakmmalıyız. İkide birde imlâ değişmesinden bahsetmek çocuk- luğunu bırakmalıyız. Dil Encümeni beynelmilel kelimeler ve istılahlar e kında ilmi bir tasarrufa riayet edebi. | lir. Çünkü bu kelimeler. ve ecnehi is mi haslar, lisanı aslına'ait değildir; Türkçe ile değil, beynelmileliyetle &- likaları daha ziyadedir. Encümen bu İişle uğraşsın ve bunlardaki yanlışlığı düzeltsin; fakat ana dilimize, ve ana dilimize malolan kelimelere dokunma» sın, : Lisanla oyun olmaz; hatarı varır, MİTAT SADULLAH BEYİN FİKİRLERİ, Ötedenberi imlâmızdaki itradın te- mini bence adeta kutsi bir oemeldi. | Türkçe muallimleri kongresinde söy- lediğim gibi yeni haflerin kabülünden sonra bu emelimin hemen tahakkuk edeceğini zannetmiştim. Aradan iki sene geçti, “dil eneümeni,, tarafından ismi (imlâ lügat) inin neşredilmiş bu. | lunmasına rağmen kitaplarda, güzete. lerde, resmi ve hususi müesseselerde ihmaleılık yüzünden hâlâ muttarit bir imlâ takip olunmaktadır. Bunu naza rı ehemmiyete alan talip ve terbiye da. iresi geçen gün bir sureti (Vakit) te münderiç bulunan temimi hazırlamış, | mekteplerde temiz türkçeye ve doğrü | imlâya son derece ehemmiyet verilmsi | lüzumunu bildirmiştir. dl Bu tami men çok sevinenlerden biri de benim. indi mülühazalarla. ber. | hangi bir kelimenin imlâsını değiştir. meğe kalkışanların artık bu tamimden | sonra böyle bir harekette bulunamıya ecaklarını zannediyerdüm. 5 Bugünkü (Vakit) te yazıldığı veçhi- le imlâmız pek âlâ takarür etmiş, her. | kes oldukça doğru yazmayı öğrenmiş» Arada sırada görülmüş itrataz- lıklar, ancak lügata bukmamaktan | İve ihmaleilikten tevlit etmektedir. Bence imlâmızda esaslı tadilâta ih. | tiyaç yoktur. Yalnız mürekekp kelime. | ler hakkında umumi bir kalde vasfı, eski yazılarda görülmekte olan Farisi terkiplerin yazılışlarmın tesbiti gibi bazı ufak tefek tadiller yapılabilir. Bunlar, hiç şüphesiz herkes tarafın. dan öğrenilmiş olan imlâmızda büyük tesir yapacak mahiyete değildir. Ben- ce en mühim keyfiyet herkesin, her mik kararla hiç olmazsa bu makul şekli kabul ve tatbik edeceğini görmek isteriz, €ssesenin resmi imlâ lügatma 8n kalmamasıdır. Ve Vekiletin tamim de denildiği gibi bunu imilli bir vazi addetmesidir.