o —6 —VAKTT 26 Teşrinevel 1930. i .... .la 101 kişi ile mülâkat ELA Ma She EA VIZ g (ust tarafı 3 üncü sayfamızda) — tebşir etti. Ayağına kapandım. Bütün saadetimi ona borçluyum. O olmasay- “ dı kimbilir ben bu dakikada ne olur- dum? Rahmetli hanım öldü, lâkin ba- na rizkimi, nafakamı da bıraktı. Haya- o tumda her dakika iç güveyliğinin fey- . yaz tesirini gördüm. Hey geçmiş zaman — lar! şimdiki gençlere gerçekten acıyo- rum. İyi ki erken doğmuşum. Şimdi! © çalış, çabala, yorul üzül. Karı sana de gil, — ne garip — sen karıya bak. Si- i nirlilik hep buradan tevellüt ediyor. Vah bu neslin gençlerine! Biz ne mes'- o uttuk. İşte, beyfendi siz bunu unuttu- nuz. Bir çok yeni meslekler, memuriyet — ler açıldı, lâkin bunların içinde da- matlık kadar tatlısı ballısı var mı? Di Je benden ne dilersin. Her şey hazır. © Kış gelir, odunu, kömürü; yaz gelir osayfiyeyi düşünmezsin. — Yorgunluk “yok. Kulunuzun edebiyata bir nebze — intisabım var. Bu ne sayede oldu? İç - güveyliğinin temin ettiği refah, bolluk sayesinde. (Köleniz — Yanılmıyor- sam budala değildim. Hiç © huysuzluk etmedim. Paşa merhum ma günde beş vakit hulüs çıkardım. > Her sözüne keramet derdim. Elini de gil daima eteğini öperdim. Merhum, ke 'rimesinden ziyade kemterinizi severdi. - Kaim valideye karşı €> ayni politika yı kullandım. Bu sayededir ki balâ rüt- besine iki birinci nişana, altın madalya olar ve (...) gibi memuriyetlere nail ol- dum? Pünlara neile nail oldum? Kafam ile mi? Hâşâ! © Kafama büyük bir meziyet atfedecek derecede kafasız olmadığımı sanıyorüm. Biçare — şimdiki gençler... Böyle bir sile himaye si yok. Çalışbabam, çalış... Ne güç ha: yat! Ben olsam bu yaşayışa dayana» Rençper gibi çalış. İşçi gibi yo! , terle. Biz ise? Hiç çalışmaz, gece de uk gibi bir hanımın koynunda ys- k. O hayat değil, cennette bir rü- “Yeni gençleri görüyorum. Yirmi beş-| evvel tahsillerini; stajlarını sonuna; miyorlar, Sonra iş bulmak için ti kapı dolaşıyorlar, canları törpüle- 'niyor! Tam gençlik çağında evlenemi- - yorlür. Evlenseler bile azıcık azıklarını — taksime mecburdurlar. Yeni hanımlar ise eskilere hiç benzemez: bunlar pek ir. Bizimkiler öyle miydi, ya? Eski hanımlar ucuzdu. ik .—Hasip Bey böyle bir saat söyledi. Yanı başımızdaki Cermanyadan yeni gelme iktısat doktoru Muhsin Bey bu li hiç anlamadı. Biz ise yalnız gül- Şapur şupur güldük. Sahne üze- de biribirini velyeden çıplak, kızlar- cambazlardan, perendebazlardan,! çolardan, köçeklerden hiçbiri bu üveysi eskisinden enteresan olâmaz- Ce'âl Nuri Artiköller adasına seyahat Andre Moruva Yazan: MERE Ti ERE EYER Gİ 6 temmuz. “Apologia pro vita mea, r ömür sürmedim, yaşamıyorum, ya- nıyacağım... 7 temmuz. Hakikaten betbahtım. $ temmuz. Gayri ihtiyari, ve kendimi şiş -zımda bir şiir yazıyorum: © “Kayık yine dalganın nıyor, Yunan başvekili EZ A AR ML e ML (Gat tarafı birinci sahifemizde) | Mübsdele kom syonu erkânı Kruvazör (yarın) bugün Haydar.! paşaya yanaşarak Yunan ricalı karaya çıkacaklar ve emirlerine amade bulundurulacak olan hu- | susi trene râkiben Ankaraya azimet (edeceklerdir. £ Ankara | istasyonunda M. Vebizelosla M. | Mibalakopulos, Ismet Pş. ile Hariciye vekili Tevfik Rüştü B. tarafından istikbal edilecekler- dir. M. Venizelos ile M. Miha- lakopulos o Ankaradan avdette Rum patriğini ziyaretle hürmet- lerini arzedeceklerdir. Yunan O hariciye nazın M. Mıbalakopulos, Ankaraya hare- keti münasebetile, gazetecilere beyanatta bulunmuş ve beş asır sürmüş olan Türkiye ile Yuna- nistan arasındaki ibtilâfların niha- yet bulduğunu, ve iki komşu cümbüriyet arasındaki dostane | teşriki mesainin Şarkıkaripte iki milletin refah ve saadetini temin &den bir hakikat olduğunu beyan eylemiştir. Türkiye Sefiri Enis B., dün | Atinadan Ankaraya baret et- miştir. Bugün geliyorlar M. Venizelos .dün;, - öğleden sonra “Elli, kruvazörile ve re- fakatinde zevcesi ile Hariciye nazırı M: Mihalakopulos olduğu halde “Falero,, dan Haydarpaşaya mötevyecchen hareket etmiştir. “Elli,, bu akşam saat 16-17 raddelerinde Haydarpaşa açık: | larına gelecek, limandan selâm- lanacaktır. . Hariciye kalemi mahsus mü- dürü Kemal. Aziz, şube müdür lerinden Nizamettin B. ler, kro- vazörü ada açıklarında bir mo- İ törle karşı'ayacaklardır. Haydarpaşa istasyonunda Vali, Merkez kumandanı ve askeri, polis müfrezeleri M. Venizelosu istikbal edecektir. M. Venizelos hususi bir trenle saat 17,55 da doğruca Ankaraya hareket edecektir. Atine elçimiz Atina sefirimiz Enis Bey, bu sabah Hidiviyenin “Raşit, va- puru ile İstanbula gelecektir. Çeviren: Memet Reha kalarının eserlerini dinlerken, bundan, kendilerinin bir eser o çıkarabilmeleri imkânını dalma düşünür ve bu cihetle alâkadar olurlar. i edildikten 10 temmuz. Ruçko model olur diye meyline tar-jsatırı kalmış: zirvede, dağ yamacındaki bir tren)halde senin için ölüyorum; seni görünce boğazım kurur ve göze) ğildir. gibi duruyor. Dalga tepeciklerinin çok dar aralık-İlerim ağırmağa başlar. n O kadar yalancı ağzın, bir, göze gö-| geldikçe, Sneyk'ın esiri bir mahlük ol-İkahkahslar atarak: , birer yalağa benziyor... düşünüyorum: allahım, acaba... Batacağımıza eminim... rünen cennetti; hatırlanan kokun, İnsanı hali ihtiza- Ölmeden evvel ondan, tuzla deniz'ra düşürür... suyu çeşnili bir buse isteyim. Bundan sonra ölüme can atabilirim; © me olsa, bugün veya yarın ölmemiz)bunları çok evvel mi yazdığını sordum. “Hayır, dedi, geçen hafta... Ruçko git-beşer için kullanıldığı zaman, tamami.llil ve tetkik bataklığına saplanıp kal. tikten sonra göl kenarında uzun birjle kelime manasına saplanıp kalınma-|dığımı hissediyor, ve beni yavaş yavaş gezintiye çıktım. Bu ceviz ağaçlarım- malı, Maddi aşka dair onunla geçen mu)|zehirliyen, en mutaassıp Artiköl'ler gi- muhakkak... Muhakkak çıldırıyorum. Benim İ- Mayana, yaşanacak bir yer değil. © Piyer Şambrlan, kendine gel!.. 9 temmuz. Yazdığım şiirin başlangı-İgüneşten artık usanç geldi! Tabintin|kında gösterdiği etraflı malâmat, daha|kuruntu içinde geçtiğini görüyordum.|lerini kapamış ve bütün dikkatini Ruçko'ya gösterip fikrini sorma-len güzel manzaralarından bile çabuk) pek genç olduğu için, beni hayrete dü-| Anna da böyle idi; seyahatımız esnâsın| nız, her saniye biraz daha çürüyen Güzel olduğu aşikâr, fakat onu benliçin, tehlikeli olamaz. Sneyk, insandan|şaf.. Enstitü parkındaki çiçeklerin della tasvir ediliyordu. Bu tasvirini de yazabilirdim. Ruçko'ya, oSneyk'ım M. Venizelosun Ankarayı zi- yareti münasebetile Muhtelit mü- badele komisyonu Türk ve Yu- nan beyeti murahbasa azaları İ- le bitaraf reisler Ankaraya da- vet edilmişlerdir. Dün akşam Tevfik Kâmil bey- le M. Fokas Ankaraya hareket etmişlerdir. Diğer heyet azaları ve M. Holştat ile M. Anderson bu ak- şam hareket ediyorlar. M. Rivas ancak ayın 28'inde Ankaraya hareket edecektir. M. Venizelosun terciimeihali Yunan Başvekili M. Venizelos Giritte Hanyada doğmuştur! 65 Yaşındadır. Yunanistanda hukuk tahsil etmiş, Giritte avukatlıkla meşgul olmuştur. M. Venizelos 1898 senesinde, Girit Kandiyede vuku bulan katliamı müteakip, Osmanlı askerleri adadan teb'it ve prens Jorj âli komiser sıfatile geldikten son- ra faal hayatı Siyasiyeye atılmış | prens Jorjun teşkil ettiği kabi- nede Adliye nezaretini deruhte etmiş, fakat biraz sonra prens sorma aaa sess Be 300400 00 0 AN Jorj ile arası açılarak istifa et- miş ve muhalefet fırkasının ba- şına geçmiştir. Prens Jorjun müstebidane bir Surette, idarei umura kalkışması Venizelosun, ona karşı tamamen aleyhtar bir vaziyet almasını in- | taç etmiş ve en nihayet Venize- los, Eriso'da isyan bayrağını kal- dırarak prensin Giritten tebit edilmesine ve bugün Yunan rei- sicümhuru olan M, Zaimisin âli komiser sıfatile, Giride getiril- mesine muvaffak olmuştur. Yunanistanda, dabili işler, te- zebzübe uğradığı ve siyasi fır- kalar arasındaki münaferet ve znddiyet memleket işlerini bir çıkmaza soktuğu zaman Yunan- hlar, 1908 senesinde Gozi'de askeri bir isyan tertip etmişler, kabineyi devirmişlerdir. Mösyö Venizelosu, anarşi için- de yüzen memleketi ıslah ve tensik oetmek, daha doğrusu, | beliren oteceddüt (o cereyanının | başına geçmek iiçin Giritten muşaklığına, ve ahalinin cazibesine rağ», men, evet, Mayana'da betbahtım. Buna en büyük âmil de Jermen Marten'in be ni üzmekten garip bir zevk duyuyor i hinde cephe almakla ettiği siyasi hatayı anlamış ve || görünmesi idi. Her iki günde bir beni ziyarete gelirdi; Sneyk'ın, tarafından Kadın birliğin dansh çayi Kadınlar o birliği U tarafından yakında bir tedansan yapılacak- tır. Birlik reisi ve şehir mecli- sinin yeni kadın azalarından Latife Bekir H. dün vali beyi ziyaretle bir müddet görüşmüştür. Nişanlanma Başvekil (O İsmst Paşa Hz. nin hemşirezadesi, Abdürrezzak Bİ. nin kerimesi Hatice Hf. ile Naip zade operalör Münür Ahnet Beyin nişanlanma mera; İİ simi o Abdürrezzaak Bİ. nin Kadıköyündeki hanelerinde icra . edilmiştir. Saadet tem erni ederiz. Atinaya çağırmışlar, ver geçirmişlerdir. Mösyö Venizelos hakikaten büyük bir azim ve faaliyet ile, Yunanistanın, bozuk dahili işlerini düzeltti, fırkacıla- | rın elinde biç tanınmayan devlet otoritesini iade etti. l Mösyö Venizelosun o Yunanis- tanı, Balkan ittifakına ve sonra- dan harbi umumiye nasıl sürük- lediğinden, (oOkıral (o Kostantini nasıl iskat ettiğinden, Anadolu seferi (oOyüzünden, o intihabatta vahim bir hezimete uğrayarak Yunanistanı © nasıl terketmeğe mecbur kaldığından ve en nihayet Dumlupınar hezimeti akibinde Yunan hanedanı kıralisi iskat edilerek tekrar makamı iktidara nasıl avdet ettiğinden bahsedecek değiliz. Her halde şurası muhakkaktır ki, M. Veni- zelos, mazide Türkiye aley- irtikâp Türkiye ile mukarenet ve dots- lak siyasetine i vermiştir. Şurasını da kayıt ve itiraf et- mek lâzımdır ki, Yunanistanda miğayö Venizelodtin başka her hangi bir recül bulunsaydı, ma- zinin yığdığı bunca müşkülâtı bertaraf ederek Türkiye ile son itilâfları bukadar kolay- lıkla akte ve tatbike muvaffak olamazdı. Yunan başvekilinin Yunan (o milleti arasındaki şöbreti, büyük nüfuzu, Yna- nistanın hakiki menfaatini idrak hususundaki derin nüfuzunazarı Türk-Yunan mukarenetini tetviç etmiş ve iki millet arasında asır- ların oyığdığı zddiyetleri izale etmiştir. yoktur; yeter ki, bunu bir Artiköl iste- Sin. — Ne? Anlıyamadım. Anna'yı rıza sı olma” ( asıl verirsiniz? Bunu an- cak vahşiler yapar. — Azizim! Yarın ölebilecek fani bir Dahilde * aylığı Kuruş 150 j 400 7sm Hariçte 80» 450 2704 8vw gecek! Ay N Koz kavuran fırtınası Güneş doğuşu — 0,23 — bakyp | Ayım doğuşu 1201 — Datşı Namaz vakitleri © 12,14 | Dün azami hararer 93derece olmuş- | ter. Buzün mutavasır şiddetle Doyraz bulurlu olacaktır Sam “ekizden ona kadar alarırka | fasıl Sinemalar : | Alkazar — Gece ekspresi A'emdar — Üç nikâh Asri — Milyonlar yanşı Ekler — Canbazane kiğı Elhamra — Aşk resmi geçidi Opera: - Yıldırım Beşiktaş Hilâl — Tarzan Etuval - Mahpusun şarkısı Fransız — Kartiye Laten Majik — Hacı Murat Melek — Aşk resmi geçidi Şık — Polis hafiyesi Süreyya Kadıköy » Venüs Hale — ( Üsküdar Çilgin > dansöz | Gelenler, gidenler | Beyrrselaim ü... AMUdUrU omume lah B. idareye ait ; ütçe İşlerini takip etmek Üzere dün akşam Ankaraya git- miştir. İzmir meb'usu Vasıf B. dün Anka- raya gitmiştir. Halk Fırkası Trabzon mıntakası mü fettişi Gümüşane meb'usu Şevket Bey şehrimize gelmiştir. Sabık Diyarbekir meb'usu Zülfi B. Diyarbekire gitmiştir. “VAKIT, e abo- ne olunuz kıyordum. Bir Beo marangoz yeni ka” laslar yerleştiriyor ve ufak yelken di- reğini yapmakla meşgul görünüyordu. Çabuk bitip bitmiyeceğini sorduğum #4 man hayret etti ve “efendilerin, bunu ima eder bir emir vermediklerini sö)“ kıskanılmasına karar vermiş görünüyor)kadının, sırf inad. ile, bir şaheseriniledi. du. Anna'yı sevmediğime o da bir türlü|yaratılmasına mâni olabileceğine rıza-| o Zavallı arkadaşım Ruçko, ancak gü$ inanamıyordü. Bir gün yavaş ve güzel|mızı siz de tahmin etmezsiniz... Bir in-İlükle nefes alabiliyor, yatıp uyumaği sesile, bana: tizar devresinin olması gayet tabiidir; çalıştığı zaamn, tıkanır gibi oluyordur — Genç arkadaşım Sneyk için biraz)derin heyecan ve hislerin doğmasına) Doktorlar bunun bir hafta, nihayet 09 endişe ediyorum, dedi. Güzel komşunü-| bundan münbit bir zemin olamaz. Fa) günden fazla devam edemiyeceğini söy “çok basit bir adam bulmama rağmen,|mi, yoksa beni bilvasta tenkit için milzu pek sık görüyor. Dün akşam banalkat, pek haklı olar. <, bu devrenin teh-İlüyordu. İhtizarmı bütün Mayana hür Sneyk'ın tarzını takliden, serbest na-İnedense, Sneyk'ın “Livido,, sundan birlondan, hiç hoşuma gitmiyen bir tarzdallikeli olacak kadar uzamasına müsaa-|metle takip ediyordu. Bu hakikate" parça getirdi. Akirmda yalnız şu dört|bahsetti, Şimdi eskisinden hem azı hem)de edemeyiz... Buna verdiğim cevabı tamamile ha-| kendisi yazmağa muktedir olmadığı” “Aşk için hiç çılgınlık etmediğim|ki şiiri hem behimi, hem de Mayana'nm)|tırlamıyorum, fakat her halde, bir aşıdan, son saatlerini hastalığına ait not de fena yazıyor. Bana gösterdiği son İ- Sneyk gibi bir şairine lâyık şeyler de- — Mösyö Marten, bana her sırası duğunu söylersiniz. Binaenaleyh, An- na'nın etrafında dönüp dolaşması pek tabildir. Bu ne onun için, ne de Anna| Güneş çok parlak, deniz mavi bir çar-|lecek bir fikir açıklığı ve emin bir | ziyade bir ruhtur... kın İnsicamsız yalvarmaları idi. kahramanane bir manzara idi. Artik larla geçiriyordu. Bunlara “Ruçk” Sükünetle beni '-:kik ettikten sonra, nun Ölümü,, ismi verilmişti. Ziyareti& bir şeytan gülüşünü — Ço.k.. enteresan!.. demişti, ie andıran acı âcı|rimde bunun bir İki parçasmı işitmi tim, ve zannederim hayatımda bu K* dar güzel bir şeye tesadüf etmemişif” dir. Her ıstırap veren krir, hayret €df işitti i mükemmel olmasına r#men, Mayana ar| ğimdenberi ölüm, benim için garip — Evet, fakat, “esiri, kelimesi bir/tik nefret edilecek bir yer olmjıştu, Tah! anlaşılamıyacak bir hadise geklindi kurtulmuştur. Hayalime, aşk veyâ fırtına mefhumları kadar yakın olm tur. Arkadaşımız, bütün kuvvetini dan, bu parıldıyan balıklardan, ve bu)sahabelerimizi hatrı iryorum. Mevzu hak|bi, hayatımın daimi bir tefekkkür vel son eserine hasretmek etme e ve elimde değildi. Pek alâkadar olur|bakılıyor! Ya tam bir sükün, yahutİşürmüştü. Maamafih, bu vaziyet sizildaki Gözel câdgiai Kaybötmiş; Habıren) özüinin döteni tecellilerine. veri nmedi, İşin / aası, bu hislerimilta daimi hareket lâzım. Bir Artiköl mü oluyo) encide Hatıralarımın bazı kısimlarını kop-|tur. Endişe yalnız sizin içindi. Yoksa,nünde solup gidiyordu. Kaçmamız İâ- ta mukabil, uzun bir müddet,İye ederken, o zamanlar nekadar yeis i-Sneyk istiyecek olsa, Mayana kanunla»| zrmdr. memnun ediyorsa diyecek bir şey yok-'varmış gibi görünüyor, insanm gözü ö-|Bütün büyük Artiköllerin, t sessiz ve bir halka halinde durd! vE odasma, ayağının ucuna basarak &.. li tabirile, “aydınlığa çıkaran ta-İçinde olduğumu hatırlardım. Dekorunirt arkadaşımızı ona ihsan eder. Ecnebi ile meşgul oldu. Artiköl'ler, baş-|fevkalâde güzel olmasına, iklimin yu- e ayi Hemen her sabah limana gidiyor, ge-' nek, çok heyecan verici bir şeydi. bir kadının bir Beo'dan hiç bir farkılmimiz için çalışılıp çalışılmadığına ba-| Bitmedil İl