—- VAKIT 3 e — Görüşler: Kanunları ve mahkemeleri unutmıyalım 10 Eylül Halk Fırkasıma karşı ya müstakil çamı altımda, yahut açıktan açığa mu- © halif vaziyet alan bazı gazetelerin neş-| riyatında bir şey çok nazarı dikkati: mizi celbediyor: İzmirde “kargaşalık çıkaranlara karşı inzibat muhafaza tedbirleri alan polis ve jandarmaların hareketleri bu gazetelerde alabildiğine! #enkit edildiği, matbaası basılan ve iahrihata uğrıyan Anadolu gazetesinin neşriyatı takbih olunduğu, nihayet Halk Fırkasma mensup bir zatin her- © hangi bir sözünden dolayı hücumlar © yapıldığı halde jandarmalara hâkaret © eden, tâş ile taarruz ederek bazı polis- lerin tehlikeli surette başlarını yaran, ; yahut denize yuyarlıyan mütecavizle- rin hareketleri adeta mazur görülüyor. ; Halk Fırkası binasında taş ile tahri- bat yapan ayak takımlarının tecavüz. > eri bir nevi müdafaai meşrua hali gi , bi gösteriliyor, Anadolu matbaasına hücum edenlerin taşkınlıkları burada çıkan gazetenin neşriyatma karşı bir ©» mevi haklı cevap gibi tasvir ediliyor! Acaba bu gazeteler cümhuriyet mah-i “Kemeleri ile cümhuriyet kanunlarını “ne cabuk unuttular? Vazgeçsinler... Izmirde birtakım nümayisçiler yaka. Jarma Gazi ile Fethi Beyin resimlerini yanyana asmışlar. Bununla Fethi Bey © forkasının asıl başta Gazi olduğunu göstermek istemişler. Bu propaganda burada da kalmamış, açıktan açığa “(Gazi Fethi ile beraberdir) cümlesi her tarafa yayılmış, Fethi Bey vasıta ile Gaziye tazimatlarımı arzeden kim- lerin ayni zamanda Gazinin kendi e- olan Halk Fırkası binasına hücum ettikleri nazarı dikkate alınırsa bu pro çandaların ne dereceye kadar mem- tte halk arasında revaç bulduğu ci anlaşılır. Onun için (Anadolu > tarafından relsicümhur hazret n yeni fırka ile beraber olduğu iindeki ifade ve işaaları ret ve tek- zip li dünkü-tebliğ çok yerinde ol! © muştur. Hem devlet reisi, hem de mil- let reisi olan Gazinin yüksek nammı politika mücadelelerinde muvaffakıyet kazanmak için vasıta olarak kullan- — mak istiyenlerin bu oyundan vazgeç- meleri lâzımdır. Demagoji yetişir? Şimdi Serbest fırka lideri Fethi Be- e yaptığı gibi halka boş've de ümitler vererek el şakırtıları toplamak kolaydır. Fakat bir gün bu ümitlerin tahakkuk etmesi ihtimali" ol “meyan “Kâyalât nevinden olduğunu miz Başan halkin aldanmız olmaktan müte Kahraman askerlerimiz dağ toplarını! “İmuşlardır. Bu mıntakada dağ techizat) yük zayiat verdirilmiş olup maktuller , üzere büyük Ağrı karlarına tırmanmış) dır. Zayiatımız dört yaralıdan ibaret 1930 * k YAKIT ın TELGRAFV.TE LEFOK Ağrıda tenkil harekâtı sırtlıyarak düşmanı önlemek için en sarp mıntakalara çıkmışlardır. ANKARA: 9 (A.A) —89.930 günü)patılmıştı. Ağrı dağı tenkil harekâtma şu suretleİ Bugün sabahtan itibaren bu dağı" devam edilmiştir: şimalinden şarka giden yollar da tu- Büyük Ağrınm cenüp yamaçlarında:| tulmuştur. Bu suretle şarka firara mu ki en çetin bir mıntakadan ilerliyen| vaffak olamıyan eşkıya kuvvetleri tay- kuvvetlerimiz. eşkıyayı perişan bir su-İyare ve topçu ateşlerimiz altında şaş rette firara mecbur ederek iki Ağrı a-İkın ve perişan bir hale gelmişlerdi. rasındaki boyun noktasına hâkim oi) Bugünkü muharebelerde âşkıyaya bü- nı havi kıt'alarımız eşkiyayı önlemek! meyanında bazı rücsa da bulunmakta- lardır, Küçük Ağrı cenubundan geçen) tir. Eşkıyadan ağır makineli tüfek ve asilerin firar istikametleri evvelce ka-|bir hayli tüfek te alınmıştır. Pire limanında facia Limana dökülen benzin ateş alarak “on beş yelkenli yandı 20 kişi öldü, 20 milyon zarar var Atina, 9 ( Apo) — Begün Pi. re limanında halkı teessür ve heyecana düşüren büyük bir yan- gın çıkmıştır. Bir İngiliz vapu- rundan Standart Oil depolarına boşaltılmakta olan benzin hissedik- meksisin denize akmış ve iştial etmiştir. Bu suretle Pire limanı ansızın ateşler arasında kalmıştır. Biraz sonra ateş o civarda bulunan yel- kenlilere sirayet etmiş ve bun- lar da tutuşmuştur. Yanan yelkenliler on beşten fazladır. Bu yangında ölenlerin miktarı 25 kişiden fazladır. Bazı vapurlar ateşten kurtulmak için denize açılmağa mecbur kalmış- lardır. Hasarat 20 milyondan fazladır. 10 milyon | Mis Avrupa Hükümet avans alıyor Bu para döviz işlerinde kullanılacak Ankara, 9 (Telefon) — Bura- ,daki fevkalâde komisyonun iç- “timalarında © bankalarla ypılan müzakereler neticesinde konsor- siyoma dahil bankaların hükü- mele avans olarak mühim mik- tarda para vermeleri takarrir &llit hiddet” galeyanını tutmak çok zor etmiştir. İr. Basiretli bir politikacı olmak için zi erçel 7 kadar,kabili. tatbik gey nu, eyice . düşünmeli, bugün Aalkışlıyan, ağızların yarın ars ii Nk Lea, görmek! iste): $ mez, jcereyanma'bir an ev- ve iye vermelidir. Ni YAKIT in tefrikasıs"79 i Bey bugün söylediği! sözlerin yaz i Mecmuu 10 milyon Türk lirası, iyani bir milyon İngiliz lirası ka- idar tutan bu avansların beş piyon lirasını Ziraat, 1 milyo- “nunu Emlâk bankaları verecek- lerdir. Bu para ihracat mevsimi şolmak itibarile paramızı, istikrar- Beynelmilel ilel müsakada ikinci oldu Atina, 9 (Apo) — Breziliyada yapılan dünya güzellik müsaba- , kasında ikinciliği oMis Avrupa İ Karanmeştr Adliye Vekili Sefirliği varit ,görü ilmüyor Ankara, 9 (Telefon) — Adliye vekilinin Yarşöraya büyük elçi olacağı hakkındaki naşriyat bu- .rada varit görülmemektedir. 'da tutmak için şimdi döviz mii- İ bayaasına tahsis olunacak, bu suretle itbalât mevsimine istok döviz hazırlanacaktır. | Fakat Rüştünün kendi odasma | * taşınması endişesile derhal ilâve *İ etti: reçete er vetile- İl tiğını zannediyordu. Rüştü deni- “ora İnt gönteil en ilâç yyapıl-? imei edecekti. Ecssciler, biri gişe "içine kuyu suyu 5 wadur, terkos suyu'mudur, ne — olduğu'Belli olmıyan'bir su ko-' o yap bir miktar boya karıştırıyor- i lar, onu cemi derde deva, bin, illete şifa bir ilâç diye hastaya sunuyorlarlardı. Hasta eyi olursa ne âlâ,-olmazsa nalları havaya © dikiyordu. Eczanhane camekân- larını dolduran o sürü sürü ka- vanozlar , hep göz boyamak, para çekmek içindi, Kendisi — buna inanırım idi? Hastahaneye nakil darbesinin kendisine Yunustan gelmesine rağmen Numan Ağa, bu işin Rüştünün başım aftmdan kalk- len, bu adam olur fena adam-. 'lardan değildi. Kendisine oka- “dar da yalvarmıştı. O gün bir arabaya yükletile- rek hastahaneye giderken: — Bunu senden ummazdım, Rüştü... Diyordu. Bu itham, Rüşşüyü fena halde müteessir itmişti. Arkadaşı hakkında en küçük bir sui zan beslemdiği halde onun kendi hakkında böyle bir mü- lâhazada bulunması insafsızlıktı. Numanın hareketinden sonra İ Yunus geniş bir nefes aldı. Rüştüye : — Nihayet gitti teres.. dedi.. Benim işim başımdan aşgın. Üs- telik birde ona bak... — Zaten bizim oda daracık, kutu gibi bir yer.. Iki yatak zor i sığıyor.. Hiç olmazsa beşon gün * şöyle rahat rahat uyurum... Ve sonra Rüştüye sordu: — Sen odandan memnunsuu değil mi arkadaş?... Rüştü, elbette memnundu. Ni- ye memnun olmasındı?.. Bu va- siyette olan bir insanın dünyada De emeli olabilir, nede gözü bu- lunabilirdi?... Mahalleye alışmıştı. Gözlerinin önünde sürü sürü imtidat eden şu evlerin hepsinin içini biliyor- "du. Burada her nevi insanlar vardı, Bu mahallede yüksek ta- baka, orta sınıf ve halk tabaka- #ı, tıpkı birbirlerile memzuç ve mahlât olduğu halde mahallenin muhtelif semtlerine atılmışlardı. Yüksek tabaka ile mutavassıt tabaka yanyana yaşıyordu. Bir de! Recep B. İzmir hadiseleri hak- kında ne diyor Balıkesir, 9 (Vakıt) — Muhte- rem Nafia vekili Recep Beyi dün teşriflerinden bir saat sonra ziyaret ederek kendisile gazete- miz namına bir mülâkat yaptım. Vatanın umran yolunda ilerle- mek için ne kadar büyük emek- lere ve yorulmak bilmez mesa- iye mühtaç olduğunu takdir et- miyen hiçbir Balıkesirli yoktur. Bunu takdir eden Recep Bey benimle vaki olan mülâkatında | şu beyanatta bulunmuştur: “ Demiryolu inşaatı hakkında ortaya atılan tenkitlere Başve- kilimiz umumi esaslar üzerinde kâfi derecede sarih - cevaplar vermiş bulunuyorlar. Ben, Na- fia vekili sfatile mecliste ve her icap ettikçe esas ve tefer- runta ait her türlü izahatı ver- meğe amadeyim. İzmir hadisesi hakkındaki su- alinize gelince, yollarda gazete okuyamadım. Ağızdan alabildi- ğim Müteferrik haberlere göre İzmirde feci tecavüzler olmuştur. İzmir büyük felâket günlerinde ismi etrafında bütün vatan ev- IMtlarının titrediği aziz bir mem- leket parçasıdır. Eğer işittiklerim doğru ise, yeni fırkanın muhtelif ağızlarda bahsedilmiş olan fikirleri fev- kinde fesat tahrikâtı “yapılmış ve bazi Izmirlilerin şuuru teşviş ve izlâl edilmiş “olacaktir.” Ben, bundan, büyük kurtuluş mücadelesinde büyük şerefler kazanan Bahkesirlilere bir ibret neticesi çıkarır ve tabrikâta karşı i teyakkuz tavsiye ederim., Bu i kıymetli o beyanatından dolayı «muhterem Nafia vekiline teşek- kürle ayrıldım. Vekil Bey bu sabah, maiye- tinde demiryolları idaresi inşaat reisi İzzet ve umumi müfettiş $Nuri Beyler olduğu halde oto- mobillerle Balya ve Çanakkaleye azimet etmiştir. Kanas Incir ve üzüm İzmir, 9. (AA) — Bugün 24 kuruş ile elli kuruş arasında 1743 çuval üzüm ve 12 kuruştan 35 kuruşa kadar 3416 çuval incir sarılmıştır. Fıkra: Affedersiniz | Fethi Bey, gazetemizde çımıyan bir İhaberi (Vakıt)ın ismini anarak tekzip Jetariş ve sesi nezleli olmasına rağmen lbu tekzip münasebelile de epeyce söz söylemiş. Ertesi gün, kendisini gören muhabir rimize muhalefet lideri: — Affedersiniz, demiş, o sözleri söy” lediğim zaman gazetenizi okumamığ" tem. Şimdi sizde öyle bir haber çıkmur dığını öğrendim. Sözüm size değil “Mü liyet” e aittir, Kocaman bir fırka teşkilâtını, büyük bir hükümet faaliyetini tenkide azmet- miş bir muhalif için ne acınacak bir dalgınlık... Fethi Beyefendiye yarın? — Şimendifer hakkında söylediğiniz sözler raktımı ve hakikati Wade etmi- yor! İ —İnhisarlara dair ileri sürdüğünüz mütalea varit değildir. — Liberalism iddiasındasınız, fakat hareketleriniz ve sözleriniz bu meşhur siyasi mesleğe uymuyor. —Iktısaden buhrana çare olmak üz“ re ne düşündüğünüzü vuzuhla söyle miyorsunuz! Şeklinde karşısına çıkacak olan Iti- razlara da ayni şekilde mi cevap vere cek, —Okumamıştım, tetkik elmemiştiri, görmemiştim affedersiniz! mi diyecek” .. Adliyede Yeni tayinler yapıldı Ankara, 9 (Telefon) — Ankara ağır ceza reisliğine Ankara ti- caret reisi Şefkati, Akşehir as- liye reisliğine Bitlis müddeiumu- misi Aziz, yerine Bitlis sabık azalarından Muharrem Lâtfi, Tarsus reisliğine sabık reis Meb- met Mesut, Aydın azalığına Mar- din azasından Yusuf Ziya, Sam- sun azalığına Kovil hâkimi Rüştü, .İ yerine Anamor hâkimi Ahmet , zühtü, Kozan reisliğine” müddi- umumi Ali Rıza İzmir reişliğine Şarki karahisar müddiumumisi Asım Beyler tayin olunmuşlardır. Kayseri gençleri Valinin de iştirakile Sivası ziyaret edecekler Kayseri, 9 (Vakıt) — Kayseri muallim ve gençlerinden mürek- kep bir heyet demir yolunun işletmeye açılması münasebetile bir kaç güne kadar Sivasa bir ziyaret yapacaklar, Sivaslıları tebrik edecekler. Kafileye vali Fuat Beyde iş- tirak edecektir. anana EAA AA Telgraf haberlerimizin de- vamı üçüncü sayıfamızda Calibe Hanım ender sokağa kenar bir semti vardı ki orayı bir katlı teneke evler teşkil edi- yordu, Her üç smıfın da kendilerine mahsus berbat tarafları vardı. Bunlar arasnda en fena sınıf orta tabaka idi. Çünkü bu ta- baka ne kendinden evvelki sını- fa benziyebilmiş mede halka inebilmişti. Aile geçimsizlikleri hepsin de mevcuttu, Sonra bunlar içinde Rüştü ( öylelerini (o biliyordu ki mahallede zahiri simalarının te- mizliğine Fr: n hayatlarının iç yüzleri berbat ve mülevvesti, Meselâ bütün bu semtin en te- miz ailesi olarak tanıdığı Üzeyir B. ailesi bunlardandı. Bütün mahalle Üzeyir Beyin kızı Cali- be Hanımın bir melek kadar temiz ve afif olduğuna kanidi. gm başka kimse işmezlerdi. Pencereleri kefe , perdeleri aşağıya kadar inikti, çıkar, sokağa çıktığı zaman da her defasında sımsıkı kapalı bulunurdu. Halbuki Rüştü, akra“ balarından bir delikanlının kaç kereler gecenin geç saatlerinde oraya bir günahkâr gibi korkar adımlarla geldiğini ve bir saat sonra ayni korkak adımlarla çıktığını görmüştü. Bütün ev hal- kının. uyuduğu “bu saatlerde bu genç delikanlının burada işine idi?.. Buraya alelâde bir ziyaret için geldiği farz olunsa bile eve bu ihtiyatlı adımlarla giriş ve bir saat sonra bu korkak hat“ velerle çıkış niçindi?.. sonra mahallede bir Ibrahim paşa ailesi vardı ki paşa, kud- retli tabiyesile orduları idare ettiği halde evde karısını idare edemiyordu. Sonra gene mahallede Sadık Efendi isminde birisini tanıyordu ki içtiği vakit körkütü k sarhoş , (Bitmedi)