v1 tığmı ve VAKIN lar. Sonra, yakındu bir devlete harp ilân edecekmişiz.» Paşa kahkaha ile güldü ve © tânccüple: «ilâm harbi fırka mi yapıyor?» Refik B. (gülerek) “Bilmiyorum Paşam yalnız bir harpfen bahsediyorlar... Bu mükâlemeden sonra Baş- vekilimiz, Hariciye vekili ile birlikte otomobil ile köşklerine gittiler. Sonra köşkte, Umum Erkâmı “harhiye “ reisimizin de iştirakile 3 sâat devam eden bir Heyeti vekile içtimai (oldu. Hey'eti vekile akşam üzeri de Başvekâlette (toplandı. Vekiller heyetinde Ankara, 10 (Telefon) — Heyeti vekilenin akşamki içtima: iki “buçuk saat devam etti. Bu müzakerelerde cevabi İran notası, Şark işleri ve yeni fırka- 'nın teşekkülü mesaili görüşüldü. Nota hakkında tafsilât verilmi- s7 — yeni or. Haber aldığıma göre İran hü- kümeti cevabi notasında elin- den gelebilen yardımları yap- kendi. aşiretleri de dahil olduğu halde bütün aşiret- leri hudutten 50 kilometre içe- riye, almakta olduğunu bildir. mektedir. Yardım teklifi Ankara, 10 (Telefon) — Öğ- rendiğime göre cevabi notada İran hükümeti müşterek tenkile amade olduğunu ve yardım ede- bileceğini bildirmekte, fakat kü- çök Ağrının bize terkini kabul etmemektedir. Ankara, 10 (A.A) — Mevsuk istihbarata göre Bedirhani Süreyya | Suriye bududu haricine çıkarıl- miş ve âli komiserlikçe Haconun o mecburi ikamet şartile Şama nakli takarrür etmiştir. Bu haber © bunada İyi tesirler bırakmıştır. Z Pş. zadeler Fransız Ankâta, 10 (Telefon) — Su- riyeye firâr eden Haco ve Cemil hükümeti tarafından Suriyede tevkif edil- mişlerdir. Fransız dostluğunun bu tecellisi burada memnuniyetle karşılanmıştır. Van, 10 (A.A) Iraktan gelip | Oramar mıntakasında tecavüz eden Barzan şakileri geldikleri yere çekilmişlerdir. Mardin, 10 (A.A) — Birkaç gün evvel bududu tecavüzle Ha- vah mıntakasına giren Haço ve İzzet çeteleri halkı isyana teşvik . ederek bu yolda bir çok propa- gandalar yapmışlarsa da abaliden i bunlara yüz vermemiş ve müfrezelerimizin tazyiki ve köy- lülerin o mukavemetleri Üzerine kaçıp tekrar Suriye hududuna geçmişlerdir. Dahilde Ilyas tepe- sine bidayette müzaheret ede- ceği işae edilen Hado, Berik kazasına gelerek hükümete arzı bizmet etmiştir. Tel, ie 1i Ağustos 1930 ——— Fethi Beyin beyanatı | Iktidar mevkiine geçmek ar- zusundayım , bulâzımdır İntihabata kadar hazırlanacağım, teşkilât yapacağım Fethi bey teşkil etmekte oi- duğu yeni fırka münasebetile gazetecilerin muhtelif suallerine karşı şu beyanatta bulunmuştur: — Fırkamız Halk fırkasının sol cenahında, liberal, lâik, cüm- huriyetçi bir fırka olacaktır. Sol cenaha temayülün dere- cesi, milletin seviye ve temayü- lü, ve efkârı umumiyenin gün den güne tenevvürü ile ölçüle- cektir. Bu prensipler aleyhinde te- şekkül edecek bir fırkanın, ta- biatile hasmı canı olurum. Eğer teşekkül edecek olursa böyle mürteci fırkalara karşi cümhu- riyet ve lâiklik prensiplerini mü- dafaa noktai nazarından Halk fırkasile ederim. Neşredeceğim program şimdi- ye kadar emsali çok söylenen, fakat hep temenniyat sahasında kalıp ta maalesef tatbikat saha- sına girmiyen uzun vaitler ve nazariyelerle dolu değildir. Bu gün milletin en çok ıstırap çek- tiği sıkıntılara çare bulmak fik- rimce neye mütevakkıf ise onları ihtiva edecektir. Her şeyden evvel iktisadi ve mali buhranı bugünkü müzmin halden kurta- rarak ve memleket dahilinde iktisadi faaliyetlere “yol* açmak için düşündüğüm tedabiri efkârı umumiyeye arzedeceğim. Bittabi kalem ve fikir hürriyetleri prog- ramımızda dahildir. Hükümet işlerinde hata oldu- ğunu zannettiğim cihetleri B. M. Meclisinde (oaçıkça tenkit edeceğim. Bu muhalefet fikriyat sahasında kalacak ve şahsi hu- sumetlere münkalip olmıyacak- tır. Binaenaleyh medeni şekilde cereyan edecektir. e Matbuatın hürriyetlerini nezih surette isti- mal edeceklerini ve meşrutiye- tin ilânından beri geçen 22 se“ nelik müddet zarfında muhalefet yüzünden zuhur eden müessif hadiselere aslâ meydan vermi- yeceklerini kat'iyen Ümit ve temenni ederim. Herkesin O&meli zengin ve güzel memleketimizin yükselmesi daha müreffeh olmasıdır. Bu gayeye vüsul için Cumhuriyetin bahşettiği - hürriyetten- istifade İ ederek o mütaler beyaı m MUHARRIRI: SELA HATTIN ENİS bittabi teşriki mesai | ve umumi işlerde: görülen yol- suzlukları ileri sürmek tabil bir hak ve vazifedir. Bu hakka şahsiyatı karıştır- mak, itiraf olunâmıyacak emel- lerin busulü için tahrik ve ifsa- da çâlişmak istiyenleri iskât et- mek için matbuatın bize yardım | edeceğinden şüphe etmiyorum. ,, | Programımızın, muhtasar um- deler halinde üç güne kadar meşredileceğini zannediyorum. Memleketin cumhuriyetperver maâtbuatından çok rica ederim, ben ifade etmeden bana izafe- ten programlar, fikirler, mütalâ- alar serdetmesinler. O zaman benim ciddi teşebbüslüm sui tef- sirlere uğrayabilir. Müstakil siyasi firka teşkiline | kalmamalı, karar verince resmi memuriye- timden istifa etmek tabii idi. Bunu yaptım. Ben programımı, noktai nazarımı meşreder ve memlekette halk ile temasa ge- lerek . siyasi çalışmama devam ederim, fırkamın teşkilâlını ya- parım. Önümüzdeki intihabatta namzetlerimi millet indinde ka- zandırmak tedbirlerini düöşünü- rüm. Kendime gelince şayet bu müddet zarfında her hangi bir münhal vukubulursa derhal ora- ya şahsen namzetliğimi koyarım. O yerin halkı benim programımı hüsnü telâkki etmiş ise beni in- evvel tek başıma meclise gire- rim. Muvaffak olmazsam ümitsiz- liğe düşecek değilim, Teşebbü- sümü mütemadiyen ilânihaye tekrar ederim. Elbette bir gün muvaffakiyet benim: tarafımda kalır. Yeni intibabata yeni intihap kanunile girileceğini, yani bir dereceli intihap usulünün tatbik olunacağını kuvvetle ümit edi. yorum. Bu sene Türk ocağında verilen konferanslar, teati edilen fikirler, bu esnada en büyük ricalimizin orada bulunup bunları hüsnü te- lâkki etmiş görünmeleri bana bu itminanı veriyor. Zaten böyle olmasaydı bunu: ben teklif ede- cektim, Fethi B. “fırkaya bugünkü mısinız?,, Yolunda bir sual mü- nasebetile şunları söylemiştir: Maalmemnuniye a lar gi Bir gün Rüştüye sordu! — Komşu... tihap eder ve bu suretle daha | meçlisten meb'us âza alacak- | i müsait, — olmaları tiği halde e hâlâ kendisine'lar yapana te belen çlmbziönlei maaş bağlanamamıştı, esasen bağ-tı, fakat bazan sokağa çıkması lâ- lansa da kâç para bağliyacaklardı? zım geliyordu. şa Fikirlerimi kendi fikirlerine mu- (Haydar B,, Yeni firka tabık görenlerin ve proğramımı- zın tatbikini arzu eden bilcümle arkadaşların bana iltihakı benim için temenniye şayandır. Benimle hemfikir olan zevatı fırkanın tabii oâzası telakki ederim. Mamafih, bu temayül his halinde mir olsun. — Mecliste ekseriyet kazana” cağımı ümit ediyorum. Siyasetin ne olduğun bilenlerce:malümdur ki böyle bir ümit beslemiyenler ciddi bir teşebbüste bulunmazlar. Çünkü, aksi nazari ve hayali olur. Mamafih &kseriyet teşkiline mu- vaffak olamazsâm bile aslâ nev- mit olmam, Gene en küçük akal- liyetle cumhuriyete büyük fayda temin edeceğime kaniim. Elbette . Iktidar - mevkiine geçmek arzusundayım. Başka türlü, noktai nazarla- tırın tatbikine imkân varmı? -— Gazi hazretleri, Halk fır- kasının reisi bulunuyotlar. Ayni zamanda Reisicümhurdurlar. Sizin fırkanıza karşı acaba nasıl bir i vaziyet alacaklar? — Bu suale cavap vermekte mâzurüm, Çünkü Gazi hazretle- rine takdim ettiğim mektuba he- nüz kehdileri cevap vermediler Fakat ümit 'ederim ki, cumhuri- yetin banisi olan Gazi Hazretleri teşkil edeceğim fırkamı hüsnü telâkki edeceklerdir. — Devlet reisi olan Gazi baz- retlerinin, muhalifi bulunduğu- nuz fırkanın lideri olmaları sizin fırkayı şimdiden zayıf düşürmü- yormu? -— Vaziyet bizi şüphesiz ze- yıf düşürebilir. Fakat ben ve benimle teşriki o mesai edecek arkadaşlar, büyük Reisin, söz verdiği takdirde bitarafane ve âdilâne bareket edeceğine ve bir defa işaret ettikten sonra bunun - değişmiyeceğine (tam itimadımız vardır. Zaten, büyük reisin esas. tuttuğu lâik cümhu- riyet perensipi üzerinde çalışmak arzusundayız. —Dövlet umumi bizmetlerinin radikal tetkik, ten- kit ve münakaşasından geçetek ve en sâlim haddeden süzülerek filiyat sahasına intikal ettirilmesi şüphesiz kendilerinin esas arzu larından biridir. Ben Gazinin” eski > arkâdaşı olduğum için, ve onun. bütün karakterlerini bildiğim içindir ki bu cürete malik (bulunuyorum. Bilirim ki Gazi Hazretleri, bil. İ bassa devlet işlerinin münakaşa ve tenkit olunmasını ve ancak bu suretle salim naticelere iktiran edeceğini . kabul eden, . yalnız kabul eden değil, hatta telkin eden ve bundan haz duyan bir dehadır. Kadim ve gençlik ar- kadaşlığımız esnasında kendile- rinin en çok nefret ettikleri ve muzır (gördükleri nokta meşrutiyet o ricalinin. buna na- sezi gayri müsait Rüştü ile Veysi çavuş görüştü- İdiğ filen fırkamıza inti- | İ sap etmelidirler ki faaliyet müs- | kanaatlerine uvgun gel- den telgrafla Fethi Beye muracaat etti Ben ötedenver. memlekette hür bir idarenin teessüsüne ta- raftarım. Bu defa Fethi Beyin yapmış olduğu fırka behim çok- tanberi beklediğim ve arzu etti- İ gim bir teşekküldür. Çünkü bu fırka teşkil edilir edilmez cümhuriyet esaslarına ve memleket - menafiine - daha uygun, daba şuurlu bir veçhe verecektir. C, H, Fırkasının pro- ğramının takip ettiği esaslara, fikirlerine, kanaatlerinie de hür- metkârım. Lâkin yeni fırkanın takip etmek istediği hattı hareket kanaatlerime daha uygun geldi. Buhun içindir ki bende yöhi fırkaya âza (o kaydedilmekliğim hakkında Fethi Beye “telgraf çektim. Yeni firkanın takip ede- ceği esaslar hemen hemen anla» şılmış gibidir. Ağaoğlanun sözleri Fethi Beyin yeni bir fırka teşkil ettiğini ilk defa haber ir Kr Ke A u Ahmet Beyin bu fırkaya d iri fikrinde olduğunu da yazmıştık. Ahmet Bey, bu meseleye dair vaki olan beyana» © tında henüz fırka teşekkül — programı hazırlamadığı 0 olarak girip girmiyeceği da bir şey söyliye lr fakat böyle bir Teki en» beri tareltak bulundi u söy“ lemiştir. Filhakika bundanbir sene kadar evvel Ağaoğlu Ahmet B. Başvekil İsmet Paşaya takdim ettiği bir raporda Cümhuriyet rejiminde tek fırka ile bükümeti kontrol etmek kabil olamıyaca- ğını bildirmiştir. Haydar Rüştü B. Cümhuriyet Halk fırkası meb'- onla Üre yar ve fars aya ceklerini yazan - yete EN "Denizli sek toü Haydar Rüştü Beyin de ismini kaydetmişti, yeni fırkaya ceğinin doğru olup olmadığın soran bir gazeteciye Haydar Rüştü Bey şu cevabı vermiştir: Bet ne yaptım ki “firkâm beni çıkanp atsın?... Ankarada ne diyorlar? Ankara, 10 (Telefon) -—- Yeni fırkanın teşkili etrafında balk fırkasına mensup mümtaz zevatla yâptiğim temaslarda fikirler umu- miyetle şu noktalarda töplan« maktadir : Yeni bir fırkanın. teşekkülü meclis ve hükümet noktalarından Cumhuriyet Halk Fırkası aley- hinde değildir. Hatta samimi olmak şartile lehindedir. Halk fırkası bu itibarla yeni fırkayı memnuniyetle < karşılamaktadır. Ancak “bir temenniyi de kayıt etmek lâzımdır. Buda yeti fırkâ- a vilâyetlerde, kazalarda; köy- lela intisap edecekler Cumbu- riyet Halk fırkası mensupları arâsında şahsi büsumetlerin fir- kacilik şeklinde tebarüz ettiril- memesi: noktasıdır. Umumi harbin, iffet ve ahlâkı ifsat eden günlerinde, Neyir Ha» nım, bir kaç kereler sukut imkânı» nm ayaklarının ucuna kadar gel- Mektepler ne za-İler, konuştular, nihayet omutabik| mesine rağmen tertemiz kaldı. Ça» iman açılıyor acaba biliyor musun?)|kaldılar: maşır yıkadı, tahta sildi, dikiş dik- Rüştü, derhal karşısındaki ada-| © Çocuk bu sene mahallede mek-İti, tile Rek, MİRA u ş mın kalbini yakan ıstırap ve endi-|tebe yazdırılacaktı. Çavuşun soka) bir zerre fedakârlık etmedi. Onun o züm alil olarak gelseydim, Turha-| Veysi çavuşla Rüştü kadar alâka-|şesini anlamakta zahmet çekimedi.| ğa çıkması icap ederse Rüştü ilelnoktai nazarına göre, bütün hayat nı kendime hasretmez, değneğimi|dar olmuyordu. Veysi çavuş elile| | — Bilmiyorum, fakât öğreniriz,| beraber çıkacaklardı. bir lokma ekmek içindi, bunu bul- mi sermek sürerek gide. haa ri sesini işitti-!diye cevap verdi. Veysi Efendi: r duktan sonra eğer ona bi baş s0- im yere yürürdüm.... ği adamın bir de yüzünü gör: (Ve sonra ilâve etti: — Zaten, dedi..; Benim gibi| Tİ in İ n Feyziye bu imkânı vermek!seydi çok sevinecek ve günel | — Ben bir şey düşünüyorum,|bir adamın her gün sokakta işi ne? hemi yeşlirlr Ürap > üzere vakti müsait olduğu zaman-| olacaktı. İçocuğun mektep zamanı geldi.!Biraz hava almaksa arada sıradalj, ei > rel k leri Ba lar Veysi çavuşun kapısına gider:| (o Küçük Feyzi tahsil yaşına gir: Hatta geçiyor. Onu mektebe yaz- kahveye çıkarım, bizim artık gez- tahta silmeği ittiği kibar kimi m , — Komşu. .. derdi... Eğer bu-|mişti. Mektebe gitmesi icap ediyor- dırıversek fena olmaz Veysi Efen- mek zamanımız geçti. ein evlekirede yediğiiŞendeli ii ' gün bir yere gideceksen, bana ha-|du. Veysi çavuş çocuğumu mektebe di. ... || Rüştü, Veyai Efendinin karısı kendisine bir hatıradan başka ne ber ver de beraber gidelim... göndermek istiyordu, lâkin oğlul © Veysi çavuş göğüs geçirdi: İNeyir Hanımın çamaşıra, tahtaya kalı 9 El ir di ke ala |, O vakit kör adamın yüzüne anilonun müttekâsı idi, ve elindeki) (Evet çocuğun tahsil çağı geçi- gittiği günler, eli düştükçe, Veysi e a ela tü ke ağ bir tebessüm dolar, dudaklarının)değneği vaziyetindeydi. | Zavallı) yordu. Onu mektebe vermek muva- Efendiyi yoklar, bir şeye ihtiyacı bağ ile bakı a dı. ve - etrafında ince bir hat hasıl olurdu.!karısı da boş ve işsiz bir insan de-/fıktı, fakat o almazsa kendisi bulolup olmadığını sorardı. Neyir H., Mİ z VAS » Bunu görünce Rüştü anlardı ki, bulğildi ki.... Komşu evlerinde ar|kör gözlerile nasıl görür, bu do-Jiyi kalpli, temiz yürekli bir kadın.) 1&i Kapı aşırı komşusu kundura: “ babanın kücük oğlunu kendisine maşır yıkıyarak, tahta silerek beşilambaçir sokakların köşe bucakla-'dı. Da Hüseyin Efendinin karısı sanki © hasrettiği için çok mütsezzi ve mü-|on para kazanıyor ve bu kazançlarından nasil geçerdi? ... Yüzüne bakılmaz bir kadın de; ipek manto giymiş te yesi artmıştı teessirdi. İsrde üç boğaz besliyordu. Zira öl Filhakika elinde olsa; belki ay-iğildi. (Devamı var) ,, Eğer, diyordu... Bir gün ben) o Koca mahallede bu kadar eski de harpten Veysi çavuş gibi iki gö-|komşuları olduğu halde hiç kimse