Kapalı çar$şiyı nasıl kurtarmalı:6 m a m EMRE RE TE Çarşıyı öldüren bizzat çarşı esnafı mıdır ? Udüz olun diye kötü mal satmak. pazarlık illeti ve Mübalilik, tashihi elzem başlıca kusurlardır, deniyor —Kapalı çarşı niçin sönüyor? Buna dair: bugüne kadar bir çok şeyler yazdık. Bazıları “es- kiliğinden, tamir görmemesin- denl,, dediler, bazıları “kurunu vusta pazarlarını andırdığı içini, cevabını verdiler. Bir kısmı da şehremaneti ile olan ihtilâfları ileri sürdüler, Bugün izah edeceğimiz müta- lea bunlardan bambaşka ve bun- lardan daha fazla şayanı dik- kattir, Anketimize cevap veren Rah- mi ve Haldun beyler diyorlar ki: — Kapalı çarşıyı öldüren ge- ne kapalı çarşılılardır. — Niçin? Sualine karşı hazırlanan cevap şudur ; — Çünkü evvelâ pazarlık de- dilen köhnemiş, kötü usül en galiz şekli ile burada yerleş» miştir. Gerek İstanbullular, ge- rekse Anadoludan gelen halk Pararlıktan artık bıkmıştır. Pazarlık insanda bir malı ne- kadar (oucuz alırsa alsın da- ima aldandığı hissini uyandırır. Bundan başka kırk para için çene ağrıtmak, helecan geçir- mek, çırpınıp çarpınmak artık kimseye hoş gelmemektedir. Hele buna hiç alışmayan sey- yahlar kapalı çarşıdan bucak bucak kaçmaktadırlar Saniyen esnafın müşteriye kar i lâübalilik de çarşı- yı boşaltan sebepler e arasında- dır, Esnaf ticaret ve alış veriş kaidelerine külliyen mugayir'bir şekilde müşteriyi karşılamakta, onu dükkânma bağlamayı dü- şünmemehte, beğenmediği bir malı geri vermek gibi ufak te fek taleplerine kabalıkla muka- bele etmektedir. Müşterinin da- veti şekli hile çarşının bazı yer- lerinde hoş olmaktan (ziyade müstekcendir, Salisen kapalı çarşı esnafında kökleşen bir kanaat de bir ma- hn güzellik ve sağlamlığından fazla ucuzluğunun arandığıdır. Hayır müşteri malın yalnız ucuz olmasını değil © ayni zamanda sağlam olmasını ister ve bir dükkândan aldığı şey iki gün- ayak atmaz. Ankete cevap verenler bu hallerin önüne geçildikten son» ra tamir edilecek ve temiz tu- tulacak olursa “çarşının zamanla gene eski rağbete mazhar ola- cağını iddia etmektedirler, Amanullah han Çocuklarını sünnet ettirdi ) l | j Rahmetullah ve Hayrullah hanlar Sabık Afgan kralı Amanullah Han hazretlerinin ve biraderi İnayetullah hanın çocukları Rah- metullah ve Hayrullah hanlara birkaç gün evvel Şişlide Asım B. hastanesinde sünnet ameliyesi yapılmıştır. Amantıllah Han her gün oğlunu ziyaret etmektedir. BU KADIN. de parçalanınca bir daha oraya | KATİL DEĞİL. /1/ İZ. viii Naklerlen: Ömer Fehm gibi işin içine) Vans kapıya doğru yürüdü. Mi geri kam onu öfkeli öfkeli takip ekti, Ben de arkalarından gittim. Müddei umumi hem yürüyor, hem de söyleniyordu: Yazan : $. 5. Van Dam — Napolyon bizzat gireceğim. Sonrada g çekilerek neticeyi seyredeceğim. Bana. yardım edecek, icabeden teshilâtı gösterecek misiniz? — İyi ama, Vans cesedi mer geri dakika düşün-| çıldığını, evde her m ükten sonra: ne konduğunu bilmiyor musun? — Söz veriyorum! Dedi. — Nasıl bilmiyorum. Cesedi — Âlâf Evvelâ katilin boyunu|bana lüzumu yok ki. , . Sonra bilir. tayin ile işe (başlayacağım. Bu|sin intizamsızlığı da' hiç, ama hiç bap şi pm kjsevmem. #üphesiz sizin de işinize geletei Bir otomobile bindik. Hareket bir delil olacaktır. edeceğimiz sırada Markam: Müddei 'umumt hiç bir şey) | © Allahuâlem, meme gibi Vansın yüzüne e ini yordu. — Bunü nasıl yapacaksın. — Çok basit. Haydi kalk ma- halli vak'aya gidelim. Ne var nun evinde bilmem ki... İz mi bulaca- ğız. .. Her şey bozuldu ve silindi. — Çok yazık, tecaşüf ederim sa» m Başpapas i evleniyor | Fenerle Pepa Eftim Efendinin i birleştikleri yaçâne mesele nedir ? Eftim Ef.nin beyanatı Fener başpapazı “ Fotyos Ef. | evlenmeğe karar vermiş, metre- politlerin evlenmesi için de te- | şebbüste bulunmuştur. Dünkü sabah retiklerimizden birisi baş» papazın bu husustaki Memnu- iyetin ref'i zımnında aynarözda bütüh müâtekil kiliselerin içtima ile umumi bir Sinot toplamağa karar verdiğini yazıyordu, Bu kararı ve şekilde karşıladığını gi üzere bir mubarririmiz apa Eftim EF, il müştür, Papa Eftim diyer ş — Bende gazetelerde böyle bir şey okudum, Bu havadis şun- dan galat olsa gerek: Malüm olduğu üzre Episkopos psyesin- de olan rahipler. evvelce evle" nirlerdi: Bilâhare Kilise her ne sebeptente - incilde evli olmak kaydının sarahatine rağmen bu- nun menetti, Bu adamlar bu ana Ancak kadar evlenmiyorlardı. am — Papa Elim BEJ, 20 inci asırda cemaat içersinde vezaifi diniye ile mükellef bu bu gibi dini memurla- rn evlenmeleri lâzım geldiği | Meletyasun patrikliği zamanında münasip görülpü ve osırada Istanlabulda, Fenerde umum Ortodoks kilseleri murahhasla- rından mürekkep bir kongre toplanarak bu meseleyi de görüştü. Evleneceklere müsade edil- mesi karar altına alındı, Ancak tatbikata girişilmedi, Belki bu havadis bu defa Aynorozda te- şekkülü mutasavver olan 8 inci Sinotta tatbikat şeklinin görüşül- mesi ihtimalinden çıkmıtır. Bu karar hiç şüphesiz yerinde ve doğrudur:,, şeyden de bihabersin. Eğer dün- yada bir zerre olsun kaybolmuş ol- saydı arzın şimdi mevcut bulunma- ması lâzım gelirdi. Bizzat biz 2i- ruhlar hiç bir şeyi mahiv ve izale edemediğimiz için yaşıyor ve biz- den sonrakileri yaşatıyoruz. Markam cevap vermedi. Oto- mobilin bir köşesine çekilmiş, ci- Ken içerek dışarısını seyrediyor- u. —8— 15 haziran cumartesi akşam saat 5 Otomobil evin önünde durdu. iDemir parmaklığa dayanarak şe- kerleme yapan bir polis memuru isilkindi. Selâma durdu. Vans ile bana dikkatli dikkatli bakıyordu. i Bizim maznun olduğumuzdan ve isticvap için mahalli hadiseye ge- tirildiğimizden şüphelendi mi ne? Tahkikatın ilk günü cesedin ya- nıbaşında gördüğüm bir memur bi- budalaca bir iş| zi içeri götürdü. Markam bu ada-'nım, itiraf edinde geri -dönelim.|rek altı kadem altı pus uzakla . ma sordu: — Nasıl, her şey yolunda, değil! mi? | — Şüphesiz... Dadı kuzu gibi na Markam! Sen felsefe denen|bir kadın. İyi de yemek yapıyor... yam var. Söyliyebilir miyim? i VAKIT 3 Ağustos 1330 »— Seyyahlar için Emanet Galata kulesine | Gasansör koyduruyor Küle, üstünde yapılacak gazino ile Istanbulun Eyfeli Aldığımız malümata nazaran i Emanet Galata kulesine asansör koymak ve kulenin üzerinde bir gazino açmak. tasavvurundadır. Bu tasavvur emanet mahafilinde şayanı kabul görülmüştür, Çünkü bu tasavvuru tatbik etmek üzere pek az masraf yapılacak, buna mukabil emanet daimi bir vari- dat temin edecektir. Emanetin | alâkadar erkânından birisi bu hususta (şunları (o söylemekte- dir ; «Bir memlekete gelen bir sey- yah o memleketi nasıl gezerek iyice görmek isterse ayni şehri bir defa da en yüksek noktasın dan kuş bakışı seyretmeden gi demez. Bu arzu gibi mese Pariste Eyfel : kulesi bu ihtiyacı tatmine. tahsıs edilmiştir ve çok rağbet görmektedir. Istanbulda şehre hâkim en yüksek yer Ga- lata kulesidir. Yapılacak bir ga- 5000 lira lira hakkı süküt! Bir kaç gündenberi şehrimizin kibar mahafilinde tuhaf bir dedi kodu dolaşmaktadır. Anlatıldığına | göre şehrimizin maruf tüçcarla- rından H. L. isminde bir zatın zevcesi Adaya hareket eden va- purun lüks salonunda kocasını metresile yakalamış ve büyük bir hadiseye sebebiyet vermiştir. Kadın kocasını (o ötedenberi beraber bildiği metresile birlikte ce bağırarak yanlarına git- Me yüzüne tükürdük- ten sonra kadına saldırmıştır. Kadın o rakibesini (salondan çıkardıktan sonr kocasının yanına oturmuş ve yüksek sesle kav» gaya devam etmiştir. H. L. Bey bu ani rezalet karşısında şaşırmış karısını susturmak için her çare- ye baş vurmuş ve nihayet ceza- en karısına “5000, lira vermeyi vadetmek suretile kadını sustur- mıya muvaffak olmuştur. Hanımefendi tekerrürü halinde bu cezayı 10000 liraya çıkaraca- ğını söyliyerek şsüküta muvafa kat etmiştir. — Ha bana bak Sniffin, şimdi biraz yalnız kalmak istiyoruz. Sen eski yerine dön oğlum. Salonun kapısı kapanınca müd- dei umumi Vansa döndü: i — Haydi bakalım, dedi, bizi buraya kadar sürüklediniz, şimdi “acak zinoda seyyahlar istirahat ede- cekler ve şehri yüksekten temaşa evleyeceklerdir. Asansöre bin- meden evvel alınacak ufak bir ücret seyyah için yegâne mas- raf olacaktır. Liman emaneti Hamdi B. davet üzerine Ankaraya gitti Aldığımız malümata göre Is- tanbul limanının inkişafı için liman inhişarının kaldırılması te- karti etmiştir, Bunun için tetkikat yapan heyet mesaisini bitirerek Anka- raya dönmüştür. iğer taraftan Liman şirketi müdürü. Hamdi B, de. Maliye vekâleti tarafından vukubulan da- vet üzerine Ankaraya gitmiştir. Mu- maileyhin, orada 70000 liralık çşir- ket aksiyonlarımn vekâlet tara- fından nasıl satın alınacağı ve yeni teşkil olunacak liman ema- veti hakkında bazı talimat ala- yak “Pazartesi günü şehrimize düneceği söylenmektedir. Vilâyette; Türkiye - Fenlandiya ticaret muahedesi Türkiye - Fenlandiya © ticaret muaheddsi Vilâyete tebliğ edil- miş ve tatbik emir olunmuştur. Malüllere para Malüllere para dağıtacak olan komisyon bugün Vilayette top- lanacaktır . — Hay hay, bir şey mi istiye- ceksiniz? — Evet dadıdan bana bir ölçü şeridi ile bir yumak sicim alsın! — Vans, intihar etmek gibi fe“ na bir niyetin yoktur işallah! Vans, ona alaycı ve istihfafkâr ne yapacağız? bir tarzda baktı, Kapıya gitti. Snif- Markam dünyasından vazgeç-| finden istiyeceğini istedi aldı ve miş bir adama benziyordu. Bu me-| geri döndü, sele başlıyalı henüz pek az bir za) © Döşemeye eğildi. Kamış koltu- man olmasına rağmen ona usanç) ğun eski yerini tayin için bir müd- vermişti. Kim bilir belki muvaffa-| det meşgul oldu. Bununla çok vğ- kiyetli bir netice alınmaması bun-|raşmadı. Çünkü koltuğun tekerlek- da âmil olmuşutu. li ayakları halının üzerinde yer Salon eski vaziyette idi. Yalnız! yapmışlardı. Sonra sicimi kur- değişiklik olarak perdeler açılmış,|şunun koltukta açtığı (o delilgen ve bir kaç sandalyanin yeri değiş-| geçirerek bir ucunu bana uzattı ve tirilmişti. bunu pervazda görünen kurşun Vans oturduğu koltukta birlizinin hizasında tutmamı söyledi, müddet düşünceli kaldı. Onu sey-|Dediğini yaptım. O sicimin öteki reden Markam alaya başladı: İucunu eline aldı. Koltukta evvelce — Ne o? Aklınıza gelen parlak! Bensonün kafasını dayalı gör fikri kaçırdmız mı? Zarar yok ca-İmüz yerden itibaren metre ile ö Biz yabancı değiliz. ayıplamayız. Orada siçimin ayni yerine bir dü- sizi... güm yaptı. — Yalnız bir kâç dakika... Şey! (— Bu düğüm katil anında © Markam, sizin Sniffine bir angar- osman “durduğu yeri (Devamı vav)