21 Haziran 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

Macar çeyi (2-1) mağlüp etti Ma k güzel Kemal Halim B. bir tecavüze Dünkü maçtan Macar gençler Likinin temsili takımı dün ilk maçını Fener- bahçe karşısında 2-İ galibiyetle bitirdi, 2-1 dünkü oyunda iki tarafın Bösterdiği oyun kabiliyetini, ha kimiyet derecesini gösteren netice değildir. Çünkü birinci devrede güzel ve faik bir oyun oynayan mis&” fitler ikinci devrede bu faikiyeti ve bu faikiyetin verdiği say! farkını kaybedecek bir galibiyet altında çalışmak mecburiyetinde kalmış, Fenerbahçe 45 dakika | mütemadiyen rakip nısıf saha- ' sında oynadığı halde, bir pen- alt attığı halde, hatta bir defa- . A a halde neticeyi değiştirmeğe mu- vaffak olamamıştır. Futbolda bu kaçırılan fırsat çok defa bir daha geri gelmemek Üzere kaçar. Peşinden yüzdez yüz sayı diye titrediğimiz bir şüt yedi metre 22 santimetre enile 2 metre 44 santim yüksekliğile kaleyi görmez de gider on san- tim enindeki direğin dışına çar- Par. Futbol bu. İşte dün Fenerbahçe ikinci | derecede bu çeşit sekiz on fırsat sonra bu bir türlü değişmiyen (2-1)le muğlüp oldu. Stadyum hayli kalabalıktı. Balkonda Macar sefiri ve refi- kan ile sefaret erkânıda yer al- Mişlardı. Macar gençler Likinin temsili Muhteliti alkışlar arasında saha- . çıktı, Ve güzel bir jestle hal- selamladı. Zaten Macar taki- in nezaket ve kadirşinaslığı Ür m evvelde güzel bir tezah- Yapmış ve Taksim abidesine k € bir merasimle bir çelenk “ymuşlardı. Bir iki dakika sonra İstanbul iyonu da alkışlar arasında aya çıktı. Mutat merasimden maça başlandı. Fenerbah- Ga ildiğimiz yere Yalnız din yerinde Şekip oynuyor. Riza Füruzan Sadi Reşat Alâ Zeki Muzaffer Fikret Hakem Kemal Halim B. by zn daha ilk dakikalarında | başlay" heyecanı içine girerek | Fa “di. Üçüncü dakikada bu | Üile hücumu Müzafferin aya- | N vE Sayısını kaydediyor. Ve: ta — iki dakika geçmeden Ma- Kadri Siz Şekip Ne Ze bil sayıyı yapıyorlar. idare eden hakem maalesef pek çirkin ğramıstır |. bir onstaniıane kikada bu sayı ateşi içine di. tü, Bu sayı Macarları iyi bir oyun yoluna koydu. Çok yük- sek bir oyuncu olan merkez mu- avini Şaroşinin kıymetli paslarla yürüttüğü hücum battı kalemizi tehdit ediyordu. gi Bu ara Fener müdafaası iyi- cene bocalamakta idi. takımı F enerbah- Tevali eden Macar akınları bu | zayif mukabele karşısında daha kolay inkişaf ediyor. Bu suretle Macar forları sağiçin ayağile ikinci galibiyet yolunu kaydedi- | e ee | ve Mödhopulas'Diritrüli “afan> Em bundan sonra mukabil hücumlarla geçti ve bitü. İkinci devrede Istarbul şam- a e Gif faik nü $ İ ; ner hücum ediyor. ki ti i karışık ve aceleci bir vii Ve tabii sayı kaçırdılar. Biraz sonra akınların oyüna hâ- i na kanaat getirince pine Sudi başladılar. Fakat bu defa da kör bir tali- sizlik Fenerin ayaklarına takı- hyo:, O kadar ki yukarıda kay- dettiğim gibi bir penaltı kaçır- dılar. Topu kaleye soktukları halde ofsayt vaziyeti golü boşa çıkar- dı. Bu suretle Fener bir türlü sayı yapamadı. Ve 2-1 yenildi. Yazıyı, maalesef hakem Kemal Halim Beyin uğradığı çok çirkin iki tecavüzü kaydederek bitiri- yörum. Maçı çok muvaffakiyetle ve tam bir dürüstlükle idare eden hakem ter içinde ve yor- gun argın sahadan çıkarken te- | şekkür yerine; kendini bilmez ve spora çok uzak bazı adam- ların tahkirine ve hücumuna maruz kaldı. Hiddetini — yenemiyen | bir kısım da statiyomun dış kapı” sında küfrederek hakeme saldır- mak için çıkmasını bekliyorlardı. Ve zavalli hakem bu adamların elinden kurtarılıp güç halle bir otomobile konarak evine götü- dü. Hadiseyi olduğu gibi yazdık, İ Ademi tekerrürü için alâkadar- ların (o şiddetli tedabir alması lâzımdır. Yoksa bu gidişle ortı- ya çıkıp ta maç idare edecek haken bulamıyacağız!.. ve) Haydar Rifat B. bugün k çıkıyor Avukat Haydar Rifat B. 20 &k hapis cezasını bugün günl ider ikmal etmektedir. Kendisi bugün tahliye edilecektir. İl rilmemiş hükmünde iclikki ederek İ barosu azasından Gazeteyi tati Beyanname hilâfına ha- rekefin cezasıdır ve kanunidir “ Kğadise, adile iki üç hafta ev- vel çıkarılmıya başlanan haftalık bir gazetenin viliyetçe kapar: uldığı yazılmıstı. Dünkü gazetelerden biri bu tatilin “kanunsuz, olduğunu yazıp şikâyet ediyor. Matbuat kanununa göre neşri İs- tenen Dir gazete için hükümete bir beyarihame verilir, Bir gazetenin #iya “t olup olmadığı da bu heyanbamede yazılır çünkü siyasi olanlar ayni 24 manda bir teminat akçesi de verirler. Kanunun Zinci maddesi der ki: “Beyannamede muhyörer mevadda tebeddülat vukuunda kerfiyet mercii- ne bildirilmek Mzimgelir bü şerait icra olunmadan neşriyat devâm ederse 4 üncü maddenin ahkam era olunur... 4 ünçü madde ise beyanname, -hi- lafına bir hareketi bir beyanname ve oha göre müsmele aşını emreder bü muamelede, bu maddenin ilk tık rasında okunur yani oigazete “derhal (olumu. 25 lira para Gezası da tatilden başkadır. Gazetenin sahibi yeni bir. beyan- name ve !eminat akçesi vermektir yitabi serbestir. Ancak bir gazete tarilinin matba alara tebliğinin de lüzumsuz bir ha reket olduğunu söylemeliyiz? Şafak kulübü ( Üstarafı (inci sayıfamızda | Leshının yani şafak külübünün beş kâtibi o azadan Partanaki Iskarbatioti, ve azadan Kaludi Laskaridi ve Valyas Simonaki | diler mütareke devrinde Yunan olduklarına dair o vakitki Yunan konsolatosu -ssami-listesinin - bir” foloğrafisi rapten takdim edilmiştir. Şimdi- lik bu kadarla iktifa ediyorum. Bundan sonra da Size göndere- ceğim mektuplarla Rumca gaze- teleri ebkem bırakacak ifşaatta bulunacağım. Rumca gazetelerin bir kahve içmek merkezi addettikleri kulü- | sinde nadide bir çiçek bün bu vaziyetine ne buyrulur? o — e Suadiyede Tren bir ihtiyarın aya- ını kesti Dün 13,20 Pendikten geçen posta treni Suadiye köprüsünden geçerken tren yoluna pek yakın yürüyen 70 yaşlarında Rumeli muharcirlerinden Arif oğlu Da- vuda çarparak sag ayağını kes- miştir. Yaralı baygın bir halde Tıp fakültesine kaldırılmıştır. Polis tahkikat yapmaktadır. GE İhrecet istasyonları yapılacak Tağşiş kanununun tatbikatı için İktisat vekâleti hazırlıklara başlamıştır. Kanunun hemen her maddesi için hususi formülleri havi bir talimatname hazırlan- maktadır. Istanbul, İzmir, Mersin Samsun ve Trabzun gibi mühim ihracat merkezlerinde ihraç edi- lecek emtianın umumi ve hususi şerait dahilinde kantrolü için istasyon tesisatı yapılacaktır. Ankara at yarışları! * Ankara, 20 ( Vakıt ) — Bugün Gazi koşusu yapıldı. Koşuya Başvekilimizin ( Olga ) sı kazan- dı ve Başvekilimizi herkes teb- rik etti, Veda koşusunda ( Zafer ) şan koşusunda ( “unleyht ) demiryol koşuşunda (Rüçhan ). son koşuda -— 3 — VAKIT 21 Haziran 1930 sem Anadolu kavağına dair Kavakta bir lek kavak ağacı var — Annesi tavuk olan ördekler, babası çakal olan kö- pek - Kavak yeli nasıl eser ? — Kavakta Anadalukavağının yanı ba- şındaki Sütlücede dört gün kal- dım ve bu müddet zarfında zih- nimi hep şu sual ile yordum: Buraya neden Kavak demiş- ler ? Mübalâğasız yirmi kilo- metre kadar yol yürüdüm; bu yürüyüşte bir tek kavağa rast geldim. O da karantine bahçe- fidesi, yahut nadir bir yemiş fidanı gibi büyütülmüştü. Eğer Boğa- ziçinin bu en son köyüne ağaç- .tan bir isim vermek lâzım gel- < zaman bana sorsalardı, “Çınar koyun veyahut, Katır- tırnağı diyin |,, derdim. Çünkü her mejdanda asırlar görmüş birkaç çınar, ve dağ tepelerile denize kadar inen yamaçlarda bu isminden başka her şeyi gü- zel olan bu sarı çiçekler var. » Kavakta gözüme çarpan râbet bu kadarcık değildir Köyün daracık (sokaklarında kuluçka bir tavuk gördüm ki civcivlerinden bir kısmı tavuk, bir kısmı da paytak paytak yürüyen ördek yavrulariydi. Anne tavuk şurada burada yem buldukça gıdaklıyor ve öi8 £/rii dnsü mezhep bütün yavrularını çağırı- yordu. Bir arkadaşım : — İşte bir tavuk ki, dedi. Cemiyeti akvamdan çok fazla medeni ve insaniyetperver| Arkadaşını da istikbal endişesi sarmıştı. Diyordu ki: — Bir gün bu ördekler bü- yüyüp denize atılıverecekler. O zaman, kim bilir, ana tavuk bu hoyrat ve asi çocuklarının arka- sından neler düşünecek? Daha ileride sivri burunlu bir köpeğe tesadüf ettik. Yerlilerden birisi bu mahlükun tercümei ha- lini bir tek çümle ile anlattı: — Bu köpeğin babası çakaldır! * Kavak yeli nasıl esermiş, bu- rada öğrendim. Anadolu ve Ru- meli fenerleri arassında dalga- lanan Kara leniz, iki erkek kolu arasında hırçınlaşan koyu yeşil gözlü bir kadından daha ziyade | mansızdır. Bir akşam üzeri poyraz öyle bir esiş esti ki altında yattığım çadırın kazıkları yerindn çıktı. Çadırın o saçakları Okaryolamın ağ bir hayli tokatladı, Sa- bahlıyın hava dinmişti. Kendi "kendime : — Kavak yeli ne müthiş imiş dedim; Bereket versin ki başım- da değil, ayağımda esti! Maamafi, başında kavak yeli * balığa çıkış. — Ki — esenler de buraya gelmiyor de- gilmiş. Anllattılar: Bir gece, sahilde devriye (oOgezen . jandarmalar, — kenarındaki kayanın üze. rinde oturup ağlıyan bi kıza rastlamışlar. dei — Kızım, burada ne işin var? rn necisin? iye sormuşlar. Kızcağız hıç- kıra hıçkıra ağlamağa devam etmiş, Sonradan anlamışlar ki ' İ kız iki erkek arkadaşla ber gelmişler. ” Gelen ve dalgali $a'. * visalini onlara (o bağışla;” sonra terkedilen bir biça”. * — Neden burada ötürü or- sun? Sualine kızın verd'ği cevap tohaf: — Den'ze atılıp intihar ede- ceğim, Fakat korkuyorum. Hakikaten ; o günlerde hava soğukça ve onun bulunduğu yer de tamamile ıssızmış. Öyle bir vaziyette asri intihara imkân olmadığını takdir ettim, * Kavağın üzerinde çok eski zamanlardan kalma bir kale var. Bunu tarihinden Ahmet Refik Bey bahsetsin. Ben, orada esmiş bir başka Kavak yelini size hikâye edeyim: Geçenlerde biri erkek, biri kadın iki genç Alman bu kaleye çıkmışlar. Manzara o kadar gü- zel, Karadeniz ufukları ekil cazip imiş ki bunlar galiba bu tesir altında ne yapacaklarını ( Lüvlen sayfayı çeviriniz | İşaretlör : lenin istifa... Tr fakültesi müderrisler meet's reisinin istifasından bahseden bir çazığ:: «dün birdeniğre istifa sının kabul edildiği bildirilmiştir. irade milliye ile tâyin ölunmaş bir Jakülte reisinin istifası radei mil biye ile tastık olunmadan muamele yapıda ştır. » diyor / « İstifa » , «tayin » değildir «azil » değildir. istifanın iabulü bile iözim gelmez. Pek pek is'ifa- nın geri alması Pier edilebilir, yerin: birisi ogetirilinceye kadar ve. kil sıfatile olsun kalınız denebilir. Hiç bir şey tazyik ve ikrah wa: sırası olmamalıdır : hatta. islifa bite ,.. istifasını yazip verenler veya söyleyip çeklenler bunu bir *naz» ve «eda» gibi kullanamazlar, Kabul edilmeyen bir istifa baş- ha bir ötifa davet etetilir : kabui etmeyenin istifasını İÇ — ii