-- VAKIT 14 Haziran 153077 EE es Yol arkadaşı Tren hareket etmek üzere idi. Banker Salamon efenedi nefes nefese Sirkeci istasyonunun bur- buna vardı ve trenin önünde son yolcuları bindirerek kapıları ka- payan memura dedi ki: — Birinci mevkide boş bir kompartiman var mı? Memur cevap verdi: — Şu kompartimana kimse girmedi. Bundan sonra da gelen yok.. Oraya atlayınız. Salamon efendi gösterilen kom- gi atladı, kapı kapandı. çöncü kampananın gürültüleri arasında lokomotifin tiz düdüğü işitildi. Yol yutucu ejderha kr ğılcmlar ve sular saçarak, fo- surdıyarak barekete geldi. Va- gönlar uykudan uyanırmış gibi esmek sadaları çıkararak sil kindiler. Salamon Efendi kompartime- na girerken içinde seri bir hisap yapmıştı; & — Tenha bir kompartıman.. Çok alâ.. Rahat rahat uyurum!. Fakat kapudan içeri girip gözlerini Okompartiman O içinde gezdirince kaşları çatıldı bir köşede yüzine doğru tuttuğu gazeteyi okuyan biri vardı. Salamon Efendi içinden dü- gündü; — Ne rezalet... Hani kom- partiman tenha idi. Şimdi bu herifin sebebine rahat bir uyku çekemiyeceğim. Ne olursa olsun.. Katlanmak- tan başka çare yoktu. Salamon Efendi elinde küçük valizini ağ üzerine yerleştidikten sonra yolcu- nun bulunduğu tarafın aksi kö- şesine geçti. Yolcu yeni geleni wühümsememişti. Salamon Efendi de bu bek- lenmeyen arkadaşına fazla ehem- miyet vermiyerek cebinden bir o çıkardı ve okumağa baş- Ye ninni tesi- tini yaptığından az sonra uyuk- lamağa başladı. Bangerin tatlı tatı şekerleme yaptığı bir sırada yolcunun ye- rinden kımıldaması gözlerini aç- masına oldu. Yel olan meçhul şa- his gazetesini bükerek cebine mn vi kalktı ve asabi dolanmağa başladı. Salamon Efendi vagonda bir yandan öteki yana sert adımlarla gidip gelmesini seyrediyordu. Bu adam fazlaca asabiye benziyordu. Gözleri pars İıyor; çenesi hiddete veya yese delâlet eder bir surette uzuyor- du. Üykusundan uyandırılan ban- kere bu yüz pek hayırsız gözük- tü. Yoleu vagonda beş dakika kadar dolaştı. Bu sırada bankere asla bakmıyordu. Nihayet sarrafın önüne var- dığı bir sırada durdu ve Sala- mon Efendinin omuzuna elini vararak dedi ki: — Arkadaş bana bak.. Salamon Efendi bu garip hi- tap karşımda şaşırdı. Korktu. Benzi attı, Yol arkadaşının bu hareketinden dolayı bir itiraz kekelemek istedi. Fakat kelime- leri dimağında bir türlü toplıya- mıyordu. Yolcu Salamon Efendinin bu halini aldırmıyarak devam etti: — Hayatın ne kadar değer- İ siz ve bekasız bir şey olduğunu bilirmisin?.. Acı acı göldü. Bu sefer Salamon Efendi sıfırı tüketti.. Mes'ele anlaşı- lıyordu. Karşısındaki müthiş bir haydut olmak lâzım geliyordu. Hayatın paradan çok kıymetli İ olduğunu bilen Salamon Efendi titreyen elini caketin iç cebine doğru götürerek cüzdanını çıkar- dı ve titrek bir sesle: — Aman rica ederim... Dedi. Yolcu Salamon efendi- nin bu yalvarma haline dikkat bile etmiyerek davam etti: — Evet hayata güven olmaz... Bugün varsın az sonra yok olur- sun... Sen şimdi bir adam hayata nasıl veda eder göreceksin... Ve elini pantolonunun cebine sokarak zarif bir tabanca çıkardı. Salamon Efendi yeisle inledi: — Rica ederim yapmayınız.. İşte size üzerimde ne varsa ve- riyorum... Sekiz yüz lira... Beriki acı acı güldü; hem kompartimanın içinde dolaşıyor, hem devam ediyordu: — Sekiz yüz liramı?... Ha ha hay... Bana sekiz yüz lira kâret- mez... Tam yirmi bin lira lâzım... Kumarda kaybettiğim yirmi bin lira... “Hem dolaşıyor hemde revol- ver bulunan elini asabiyetle sal- hıyordu. Salamon efendi bir gayret daha sarfederek kekeledi: — Çocuklarıma acıyınız... Bir çek imzalarım. Aynı zamanda göz ucu ile imdat çanımı gözlüyordu. Fakat yolcu çan ipi ile Salamon Efen- di arasında duruyordu. Sala- mon Efendide ise, yerinden fırla- yıp rakibinin kollarını tutacak kuvvet ve mecal yoktu. Yolcu güldü. Acı acı uzun uzun güldü. Ve sonra: — Çek hal... Çek imza edi- yor... Ha ha hay.. Ben öyle şey- be e pi en bügün hesabı kesm karar e iii Dedi tabancasını kaldırdı. Bu sırada imdat zilinin ipinden biraz uzaklaşmıştı. Salamon Efendi can havlile yerinden (o fırladı, zilin ipine asıldı, Hem Şekiyor, hem bağırıyordu: z — Yetişin! deli * varl.. Can mu? Kulağına yolcunun acı bir kahkası ve şu sözler çarptı: — Abdal... Ahmak herif. Aynizamanda bir tabanca patladı. Salomon Efendi yere yığıldı. » Ayıldığı zaman, Salomon Efen- dinin kulağına bir takım sesler geldi: Beyni patlamış, kafa tası dağılmış.. Kurşun sonradan ka- m Birçok kimselerin komparti- mana dolmuş olduğunu hayal meyal gördü. O vakit bağırdı: — Hayır.. hayır.. Ben deği- lim... Ben intihar etmediml... Ve bu sözleri söyler söylemez tekrar bayıldı. Ak “nan İskender de Aptinin parala- Adanada Otomatik telefon yapılacak “Yeni Adana,, yazıyor: Haber aldığımıza göre posta umum (müdürlüğü Adana ve Mersin gibi iki iktisadi minta- kanın telefon muhaberatındaki intizamsızlığı takdir (o ederek Adana merkezinde 500 numaralı bir otomatik telefon tesisatı yapılacağını ve bunun için muk- tedir bir fen müfettişi gönderi- leciğini Adana başmüdürlüğüne bildirmiştir. Yıldırımla ölüm ! Adanada geçen hafta yağan yağmur esnasında bir meraya yıldırim düşmüş, Habibe ile Ce- mile isminde iki kadını öldür- müştür. Bir babanın 26 çocuğu vari Adanada Bayramhacılı kö- yünde kırk dokuz yaşında ço- lak Kâmil isminde bir şahsında üç zevcesi, İ2 erkek, 14 kiz çocuğu olduğu haber verilmek- tedir. Küçük haberler Şin müslüman mezarlıklarına mu- avenet cemiyeti namı slunda bir teşekktl vücude getirilmişör. Cemiyet Şişli tramvay deposu ilerisindeki milli emvale sit araziden bedeli mukabilinde bir kısım alacak ve burada ücretle mun tâzâm aile mezarlıkları tesis olunacaktır Hr» piyasası son yünlerde. çok durgunlaşmıştır. İstanbul müddei urmumisi Kenan Beyin birkaç gündür rahatsız bu- londuğu haber alınmıştır. zmir belediye ve hususi muhasebe- sinin iştrakile daimi bir tiyatro beyeti teşkili için “Raşit Riza Beye “cek” if. vaki olduğu, diğer o traftani Raşit Rıza Beye rejisör maaşile Dariil- bedayie girmesi teklif edileceği söylen- mektedir. Br Amerika gurupu memleketimiz- deki msdenleri işletmek üzere Ikasar Vekâletile temas etmektedir. Bun- larin arasında krom, mangenez, bakır madenleri vardır. İkinci bir gurup hesabına maruf bir Para için.. Babasını öldürmek istiyen bir kız! Husus? Menemen mahabirimiz yazıyor Kazamızda halkın ekserisinin zürra olması hasebil& ticaret ve san'at hayatı hemen, hemez hiç mesabesindedir. Son parasızlik buhranı dolayısile ticaret erbabi epiey bir sarsıntı geçirdiler. Eğer kazamızdaki kooperatif bu zamanlarda tesis ve küşat edilmemiş olsaydı tüccarların k- redisizliği yüzünden bunalan zör- ram hali çok acıklı olacaktı. Ko- operatiften bütün zürra istifade etmiştir. Nahiyelerdeki koopera- tifler de fakir çiftçilerimizi hi- mayelerine alarak onlara ellerin- den geldiği kadar yardımda bu- lunuyorlar. Menemen kazasının ve Emralem nahiyesi koopera- tiflerinin reisleri bulunan Hoca zade Muhittin ve Okkalı zade Yusuf Ziya beylerin bu hususta- ki mesaileri şayanı takdirdir. Geçen senelere nisbeten bü sene afyon zeriyatı pek fazladır. Son yağan şiddetli yağmurlardan bağcıların yüzde otuzu zarar görmüştür... Menemenin Emralem nahiye- sinin Hatundere Karyesinde ge- çen acı ve ibrete değer bir ha- diseyi burada kaydetmeden ge- çemiyeceğim. Hatundere köyünde ikamet eden İsmail oğlu Apti köyce zengin biliniyordu. Orada bulu- nan bir kaç elebaşı Aptiyi bir kaç kere soymak için teşebbüs etmişler, fakat bu teşebbüsleri yapılan teyakküz ve tedabir sa- yesinde akim kalmıştı. Diğer taraftan akrabası bulu- rını ele geçirmek için tertibat almıya başlamış ve Aptinin kın Haticeyi elde etmiştir. İki ahlâk- siz bir gece Aptiyi ansızın dö- şeğinde bastırarak boğmak iste- miş, buna muvaffak olamayınca sopa ve bıçakla biçareyi ağır surette yaralıyarak ele geçirdiği 80 lirayı almış, kaçmıştır. İhti- yarın yalvarmalarına, Hatice ba- basının bir an evvel ölmesi için İskendere yardım etmekle mü- kabele etmiştir. İskender ve hain evlâdın muha- kemeleri yakında başlıyacaktır. Höca öğle: N. Cemal İnönünde at yarışları Hususi İnöhü muhabirimiz ya- zıyor: Hayli zamandır kasabamız ve mülhakatta devam eden ku- raklık yüzünden mebatat kuru- mıya başlamıştı. “ Nihayet sık | yağmurlar yağdı, her yüzde be- liren meyusiyet lekeleri silindi ve herkes sevindi. Kasabamızda son günlerde heyecanlı ve neşe- li hadiselerden birisini de mu- vaffakiyetle yapılan at yarışları teşkil etti, Bisiklet koşusu ile beraber yapılan bu yarışlar çok güzel oldu. İnegöl, Pazarcık ve Bursadan hayli seyirci gelmişti. Bisiklet yarışında Eskişehirli Haydar B. birinci, Topçu zade Mehmet Ali EF, ikinci, kereste- ci Mehmet Ef, üçüncü geldiler. At koşularında ise Kavalcalı Yusuf Efendinin, Nemli köyün- den Rıza Efendinin atları iki yarışın birinciliğini kazandılar. Bundan sonra pehlivan güreşleri de yapıldı. Nibayette başa ka- lan Bursalı İbrahim, Revlez kö- den Kirim livanlar be- Tele kaldılar, ba casa bulunmuştur. Eskişebirdeki lüle taşlarını işletmek için diğer bir gurupla da müzakere cereyan etmektedir. Metive Vektletinden defterdarlığa gelen bir emir üzetine defter- darlık mubesebe müdürü Ahmet, muha- #ebeden mümeyyiz Galip, Nevzat, Reşir Beylere işten el çektirilmiştir. Ahmet Beyin yerine sıhhiye muhasibi mesnld Şevki Bey tayin olunmuştur. İşten el çektirilmenin sebebinin usulsüz sarfiyat olduğu söyleniyor. Dr. Besim Ömer Pe ile Akil Mub- tar B. sular hakkında tetkikat yapmak üzere Avrapaya gitmişlerdir. 'ayini AM tasdike iktiran eden Şili maslahatgüzar Talât Kaya Alp Beyle Rişodöjeneyro elçimiz Ali Bev yakında vazifelerine hareket edeceklerdir. Evvelce 85 lira ile tekattlüğü icra edilen Niğde meb'asu Ata Ber bükümete müracaat ederek yeni tekaüt kanunu mucebince, Dahiliye Vekilliği etiği için maaşının (50 liraya çıkani- mesını istemiştir. Maliye vekâleti levazım müdürlüğünden: A Ankarada inşa edilmekte olan mahzeni evrak binası zemin kat- tan birinci kata ve birinci kat- tan ikinci kata çıkacak mermer merdivenler ve mermer lambiri- ler imali yirmi gün müddetle kapalı zarf usulile mevkii müna- kasaya vazedilmiştir. Taliplerin yüzde 7,5 teminatı muvakkatele- rile 22 haziran 1930 tarihine müsadif pazar günü saat 16 ya kadar maliye vekâleti emlâki milliye müdiriyetinde müteşekkil inşaat komisyonuna müracaatlari, Demirci Zade Ali Rıza jeolog da madenlerin tetkiki için müra-" o Bulmaca # g101 Dünkü bulmacamı5” a0), halledilmiş şekli 123456789 TR Soldan sağa ve yukardan #£. I — Mabet (4), Havvanın 7 2 — Bayağı (3), intihap et (9), YÖNE 3 — Nota (3), bon (3), dest GÜ 4 — Kese (5) - 5 — Malt kabiliyet (8), tefe'ii WE 6 Enternasyona! (11). 7 — Çalı çırpidan manla($h lıkça (3). a 8 — Gösterişli (8) . 9 — Nota (2), telefon (8), nots vii 10 — Kadın doktoru (3), ceset WE aydınlığı (3). v 11 — Duvarcı aleti (4), bir cenk ği Darülbedayi müdüriyetindet | Önümüzdeki kış temi iğ oğramı Yaj üzere utan mhekseseize Tel terceme eser Vi ye cumadan mada ber gün öğ“ sonra eserlerini Darülbeday'”; düriyetine göndermeleri ric# © nur. fi M. H. mâhkemeleri Türkiy€ 8 | Ajanlığından: | Türk - Yunan M. H. | kemesi 6 ağustos 1930 tg den 30 eylül 1930 tarihint & dar yaz taliline karar ver”. Bu müddet zarfında usuliyenin (otevdiine mü müddetler cereyan etmeye“ Mezkür mahkeme ri; iş'arı üzerine ilân olunur. 2 Pivanko müdürlüğü!” Nümunesi mevcut çift “gf ebadında 24 kiloluk 105Ö İp ikinci hamur kâğıt mübay?# leceğinden itaya talip op rın pey akçeleri ile bi gi 6-930 pazartesi saat 15 İt yango müdürlüğünde müt€f 4) mübayaat komisyonuna Bi” tları