15 Mayıs 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
teker gelecek sen: Şak şeker fabrikasında esaslı A,” Sahak yapılmış ve fabrikanın ma: Ay , /*U bundan evvelki senelere naza- büvük bir fark göstermiştir. Ny Yeni vaziyet k mor istiheslân 9000 ton iken ii bu sene 93000 tona beliğ Mem » Elde edilen şeker miktar 235 Kü, *r. Bu yektin geçen üç senelik pat Muadildir. gn dahilindeki sarfiyata gelince « tenskus vardır. Evvelce zayi yay ker miktarı yüzde beş, altıyi ri, M8 iken bu sene viizde dört zayi- Yiedilmiştr. Fabrikada ecnebi mü- Yk, SAP Kirikçe azalılmakta, yerlerine ileri konmaktadır. Bir kilo 37 kuruşa are şekerin kilosu tahminen 37 mal olmuştur. Geçen senelerin Şeker LAFA İSİNE çoğalıyor Uşak şeker fabrikasında yapılan yenilikler sene 235 vagon miktarında istihsal edilen “70 vagona çıkarılacak er saire de fiann bu rakamı | da müessirdir. Yapılan hesaplara bunlar olmasa şekeri 95 kuruşa imkânı hasıl olacaktr. | €cnebi şekerleri Istanbula 15 Mal olmaktadır. Aradaki büyük ik edenler pancarın pahalı alın *enebi o mütehassıslıra o verilen etlerin, imal İşlerinde henüz tekilde ihtisas peyda edilmeme- & | Uşak şeker fabrikası sinin bunda müessir olduğunu anlamış lardır, Fabrika elyerm bu mahzroların izalesi için tedbir almakla meşguldür. Yeni sene hazırlığı Önümüzdeki sene için zirmat hazırlığı 0 bin dönüm kadardır. Geçen senc 23 bin dönüm zerlyat yapıldığını göre bu miktar iki misli demektir. Havalar mü- sait gittiği takdirde 50000 dönüm arazi- den $00 vagon şeker elde edilecektir. Pebrikayı idare edenler pancar ziradti- ne rağbet gösterilmesini temine çalışırlar» ken diğer tara'tan pancarlardaki şeker miktarının İazlalıştırılması için de tedbir almaktadırlar. i Yarın ,, gazetesinin mu- hakemesi başladı - Müddej umumilik, Arif Oruç B.in üç, Şem- ettin B.in iki davadan tecziyesini talep etti «bes.davadan beraet istiyor. 54. Karar, cumartesi günü bildirilecek Yarın, gazetesi aleyhinde iç anlarda açılan ve ikinci ama Hakkı B. tarafından İakem kikat neticesinde mu- m tarile İstanbul ağır Mühtelif g, “esine intikal eden ” davalar, amli m rü'yetine dün e eğ bu ik . çukta İstanbul e. mahkemesinde başlan- Kekeme salonu, localar ta- | Nu dolmuştu. o Gazetenin İ müdürü, sahibi ve baş- Ki T Arif Oruç B. le mu- ; Ke den Şemsettin Ertuğrul evkuf olarak mahkeme Mahi, getirildiler. ti, eme heyeti, Hasan Lütfi | Ain, Tiyasetinde Nusrat © ve Mi : lerle © teşekkül etmişti. Li umumiliği i Ni rdu liği Cemil B. tem: Yeki Ve Şemsettin Beylerin Yi, uri B. vekâletnamesini KN Arif Oruç Beyin hüviyeti 2 #dildi. Otuz altı yaşında ağı okalı, evli, iki çocuklu ol- lg Edime idadisini bitirip 4 EEE Zi Üç sene #, — veye girdiğini, fakat mek- Müge etmediğini, on yedi NX Ta beri gazetecilik ettiği- Pm Tasvirde çalıştı- tirtiği Vütarekede Anadoluya alaj İzmirde e iş ça a Yy romanlar yazdıktan Kaanlar şıkardığını, ecne- ” an biraz Fransızca Söyledi. Şemsettin Er- * Yirmi beş yaşındayım. doğdum, bekâ- vey, sülmualliminden çıktım. ukta okudum, mek- A Turan | tebi dedi. bitiremedim, gazeteciyim Makaleler l Muhakeme kararnamesi okun- | i du. Müheyyiç ve asılsız neşriyat, B. M. Meclisinin ve hükümetin manevi şahsiyetini tahkir dava- Flibba odasi Mutat içtimalarından birini aktetmiş! Etibba odası dünkü mutat içtiması- NE gazetemizin 28 nisan 0ğ0 tarih VE 4420 numarılı nüshasına doktorların aldığı ücretler hakkında bevanatta bulu- nam Doktor Naim ve Nuri Beylerinde iştirak etmelerini ricx ve ilin etmişsede gelmemişlerdir. Dün Fubbs odası reisi Tevfik Salim P, kendisini gören bir muharririmize şunlan söylemiştir : — Biz Naim ve Nuri Beylerden gsze- tenizdeki beyanatlar, hakkında izahat almak üzere gelmelerini rica etmişuk, gelmediler. Oda mutat içtimai ektet- miştir. Ne sihirdir ne keramet! Marpuççularda akıllara hayret veren bir vak'a oldu Arifeden bir gün evvel Mar- puççularda 45 numaralı Bostan- ciyan, Odabaşıyan ye şürekâsı bir zatın anlatuğına göre hadise söyle geçmiştir: O gün saat bir buçuk radde- lerinde siyah elbise ye şapkalı esmer bir adam mağazaya © liyor, külliyetlice mal alacağını söyliyor. Elinde bir paket var- dır. Alacağını aliyor ve mağa- zada hazırlanan sandığı meraklı olduğunu söyliyerek kendi elile yerleştirmek İstiyor, (o hariçten elinde getirdiği paketi de sam dığın en altına koyuyor. ları vardı, Reis Hasan Lütfi B. birer birer davaların mevzula- rına işaret ederek, evvelâ Arif uruç B. e ne diyeceğini sordu. Arif Oruç B. “asayiş yok mu?,, serlâvhalı yazı için şunları söy- ledi, ” — “Akşam,, gazetesi, Şark vilâyetlerinde (o tatbik edilmek üzere şekavet, fesat çıkaranlara mahsus bir kanun lâyıhası ha- zırlandığından bahsetti, Bu haber tekzip edilmedi. Edilmeyince, böyle birşeyin önü- ne geçilmesi lâzımgeldiği kana- atinde bulunduğum için o yazıyı yazdım. Bu, memlekette adliye müessesesini alâkadar edecek bir kanun idi. Bu kanan muci- bince verilecek kararlar te den müstağni olacaktı. Böyle bir kanun, devletin düsturları arası- na girerse, tabiidir ki adliye mü- teessir olurdu. Yeni ceza kanu- nunun mevcudiyetine işaret ede- rek, bu şayianın aslı olmıyaca- ğını mülâhaza ve kaydettim. Müteakıp makaleler hakkında sualler tevcih olundu: — Bir makalenizde yeni ve kuvvetli unsurlardan teşekkül edecek kabine lâzım olduğundan bahisle uzun müddet mevkii ik- tidarda duran bir kabinenin Siyah şapkabı garip &dam elindeki paketi yerleştirirken Mağaza sahibinin sualine ceva- ben bu müşteri isminin Ahmet olduğunu ve malı Afyon için al- dığını söyliyor. Bir müddet sonra geleceğini Söyliyen bu meçhul Ahmet efendi 10 Jira da kaparo vererek gidiyor. Bir bu- çuk saat sonra inhisar memur- ları gelip mağazayı arıyacakla- rnı söyliyorlar. Öteberi aranı- yor. Ve nihayet yağlı müşteri Ahmet efendinin bıraktığı paket içerisinde 361 tane çakmak taşı bulunuyor. Memurlar zabıt vara- kası tutuyorlar. Mağaza sahibi bu hadise üze- rine vilâyete, Polise, Ticaret odasına müracaatta bulunmuş- tur, tahkikat başlamıştır. ———————— — lin ni yazıyorsunuz. Bunu nereden istidlâl ettiniz ? — Bu, ilmi ve umumi bir na- zariyedir. — Kabine erkânından bazıları zaman zaman değişmiş olursa, bundan menafii umumiye nasıl muhtel olur ? — Bir vekil, durup dururken tebdil edilmez. Bu, arada bir hayat kuvvetlerini kaybedeceği- anlaşamamarlık olduğunu göste- mağazasında garip bir vak'a | geçmiştir. Mağaza sahiplerinden kava İ Köprüden Rurelikarağına 3— Kİ Cuma günlerini nasıl geçirmeli: 15 Mayıs 1939 » Yenimahalle ve Rumeli ğında eğlence yerleri Rumelikavağının ( Otuz bir su , Yeni- mahallenin ( Fırıldak bahçesi re ne masrafla gidilir ? Yenimahalleden bir manzara Rumelikavağı Altınkamun büyük garinosından çı- kanlar iki tarafi sıra çınarlarla süslü bir yolla karşılaşırlar. Bu yol on dakika kadar uzadıktan sonra ( Rumelikavağın- da ) biter. Rumeliksvağı (o Köprüden 132 mil 24,5 kilometre mesafede olup vapurla bir saat Jurk beş dakika sürer. Şirket hayriyenin yeni tarifesi mucibince gidip gelme birinci mevki 46,5 ikinci mevki de 41,5 kuruştur. Ve bu iskeleye uğra cak vapurlar şu tarife mucibince hareket ederler : Rumelikavağından Köprüye 8 900 9,5 11,50 10,5 14,15 19 1640 1430 1740 1530 1840 1940 20,40 Kavağın eğlence yerleri vapur iske- lesi başındaki (büvük gazino) ile Liman caddesi güzergâhındeki (otuz bir suyu) mesiresidir. Deniz kenarında etrafını ye- şil çınarların kapladığı büyük gazino rir. Biri geliyor, öbürünün yap- tıklarını değiştiriyor. Bu yazıda sade ikaz mahiyeti vardır. — Sonra Obir makalemizde milleti aç ve çıplak gösteriyor- sunuz ? — Bu makalede e teheyyücü mucip bir mahiyet var mi Teheyyüç ne suretle vaki ol- muştur. Hani delili ? Telefon hayadisi — Bir telefon havadisi çık- mış. Mecliste teklif edilen ka- nun lâyihasının reddedileceğini yazıyor, bu arada "Şiddet ka- nunu, tabirini kullanıyorsunuz. Bunu Ankara muhabirimiz olan Şemsettin B. bildirdi. Ha- ber olarak kaydettik. — “Bugünlerde Meclis fev- kalâde vak'alara sahne olacak,, ia diyorsunuz. Bu, müheyyiç gil midir? xp Bundan maksat, baston bastona, tabanca tabancaya ge- ecek değildir. Vak'adan mak- sat hareketli müzakerattır. — İzmirde tüccardan Apti B., muzayaka (tesirile intihar etmiş diye bir yazı ve etrafında bazı mütaleat var. — Efendim, bu zat karısına yazdığı mektupta «Beni intihara sevkeden amil, &iktısadiyattaki fenalıktır. Beni affet karıcığım» diyor. Bundan mülhem oldum. — 20,000 memur açığa çıka- günün her saatinde gülen, eğlenen ke- sif bir halkla kaplı, ortadaki dans yeri carbandın nağmeleri arasında dönen çiftlerle doludur. Büyük gazino ucuz. dur. Yemeğini, içkisini evinden geriren. ler 25 kuruşm bir kahve, 50 kuruşa bir bira içerek akşama kadar otururlar. Otuz bir suyunda bu kalabalığa rast gelinmez, buraya gelenler dansın, kalaba- hğın, çalgının kendilerine veremediği zevki, temiz suda ve temiz havada bu- lurlar. Yenimahalle ve fırıldak bahçesi Rümelikavağına on beş dakika mesa- fedeki Yenimahalle şehrin mamur aksa- mundan biridir. Koprüden 125 mil w- zaklıkta olan bu verin vapur ücretleri Kavakla birdir eğlencesini de sahildeki tek rik gazinolar ve (Fırıldak bahçesi) teşkil eder. İki yazina cuma günleri çal: gı getirir meşrubat on kuruştur. Müski- rat da ehvendir. En güzel mesiresi olar (Fınldak bahçesi) nde bira 50 kahve 25 kuruştur. Kavak - Yenimahalle volu üze- rinde bulunan bu bahçe küçük bir kora içinde mini mini bir cennettir. Halâk Cemat nlacak şeklindeki habere ne di- yeceksiniz? — Bunda mürettip sehvi var- dır. 2,000 olacak. Maamafih, müheyyiç mabiyet mevcut de- ğildir. 100,000 lira meselesi — “Herman kepazeliği. Bir meb'usa 100,000 lira mı vermiş- ler?,, Yazısına me diyeceksiniz? — Almıştır, vermiştir, demi- yoruz. Araştırmak istiyor, bir sözü kaydediyoruz, “Spirer, if- tira ediyor,, diyoruz. Bunda Mec- lise Ohakâret yoktur. Kasdı hakaret yok, bilâkis hakareti ret vardır. Arif Oruç B., diğer süaller karşısında da izahat verdi, “Ne tebyiç, ne tahkir vardır, hep tenkit, ilmi mütalea, mülahazz dır,, dedi. Muharrir Şemsettin Ertuğrul B. den “Bizi menedemezsiniz!,, yazısı hakkında istizahta bulu- nuldu: — Memleketin benliğinin istis- mar eden zümre, sandalyelerin- den ayrılmak istemiyenler.. Zu- lüm, şiddet,, bu kelime ve cüm- lelerle hükümetin manevi şah- siyetini tahkir ettiğiniz nokta sından dava var! (Devamı 5 inci sayfamızda) 2
