u ö P tedir. $ ( 2/1/1840 OU [ DIŞ POLİTİKA Bir nutuk ve akisleri Amerika Cümhurreisi Ruzvelt tarafından geçen gün söylenilen nutkun şümul ve ehemiyeti ancak 1914 harbinin tarihi - hatırlandığı zamandır ki bütün vuzuhiyle anla- 4 îılıbîlîr. 1914 harbi göstermiştir ki ngiltere ile uzunca sürecek muha- rebeye girişen bir devlet, eninde sonunda Birleşik Amerika ile de karşılaşmayı göze almak mecburi- yetindedir. İngiltere ile Amerika arasında siyasi bir ittifak yoktur. A.ıııerikı_lılır Vaşington'un nasiha- (ıyle.ınyl olarak İngiltere dahi ol- sa, hiç bir Avrupa devletiyle ittifak münasebetlerine girişmezler. Fakat ittifak, misak gibi hukuk mefhum- lımıg ı_!ışuıdı bir Anglo-sakson ;—ınudu vardır ki bu, Amerika'yı kr mzılı_ı dominyonu gibi İngilte- ;e ye bağlamaktadır. Bunu hesaba atmıyan devlet, bu hesapsızlığın no:ceımı katlanmalıdır. du, niçin böyledir? Bu, yalnız POİI_Uİ“_ mülâhazalariyle, hıt’t'â ta- — ıle"ııılı edilir bir vaziyet değil- ir. Çünkü Birleşik Amerika, İngil- rne H den tere ile mücadele i / İngillere yeni yıla bir nikbinlik ve ilimaf havasiyle girdi Zaferlerine rağmen Almanyo asıl hedeflerini elde edememiştir Londra, 1 a.a. — Royter ajansının siya- &l muharriri yazıyor: 1940 senesi, ingilizler ve mütefikleri için bir itimat ve nikbinlik havası içinde nihayete ermiştir. Alman pro- pagandası 1941 in alman zafer senesi ola - cağını iddia ediyor. Alman ordularının ka - zandığı muvaffakiyetler inkâr edilemez. Bir kaç hafta içinde alman orduları Norveç'i, Danimarka'yı, Hollanda'yı, Belçika'yı ve Fransa'nın büyük bir kısımını işgal ettiler. Fakat şunu da unutmamak lâzımdır ki bu muvaffakiyetler, bu memleketlerde muka - vemeti zayıflatmak için beşinci kol vasıta - lariyle 1 Yeni sene dolayısiyle neşrettiği beyannamede Harbin uzamasından Hifler İngiltere'yi mesul fufuyor... «.ve harbin, mesullerin imhasına kadar süreceğini söyliyor Berlin, 1 aa. — B. Hitler'in yılbaşı mü- nasebetiyle neşrettiği beyannamenin ma- badı: Garp seferi bittiği zaman, haddi zatın- da mânası olmıyan bu harbe derhal niha- yet vermek ve Avrupa halkını böyle bir harbin acılarından korumak arzusunu iz- har ettim ve bu sefer İngiltere'ye müra- caat ettim. Aldığım cevap, bu cevahı ve- renlerin menfaatlerine tetabuk ediyordu. Bütün d in kapitalist harp müs- la kirletilmiştir. Her ne de olsa bu fütuhat bir devlettir. Doğduktan otuz sene sonra C_İ_l ingilizlerle bir hayat me- mat mücadelesine girişti. Amerika- ya gıdgı, yabancılar, amerikalıla - rın ingilizleri sevmediklerini gö- rürler. İngilizler de amerikalıları çunuık_çocu—k telâkki ederler. Fa- lıı_t İngiltere bir mMmücadeleye giriş- tiği zaman, ilk zamanlarda bu mü- cadeleyi kayıtsızlıkla karşılar gibi :lorugıeıı Amerika, sulh zamanların- j l_hlç görünmiyen bir takım kuvet- erin tazyıkı altında yavaş yavaş arekete geçer. Üniversite rektör- l:_l'l. profesörler, Şekspir'in prestiş- 'nrlın olan edebiyatçılar, müellif- er, gazeteciler, papaslar, Magna ı arta'yı ezberden bilen politikacı- ar, bankıçxlnr, endüstri adamları, h: senesine kadar müşterek olan nı o ıımam:lınberi de pek ayrı sa- .!l amıyan bir harsı kurtarmak için ltyılflırını arttırmıya başlarlar. b r_ı_lıı_n hükümet mekanizması lllm!th_ıç tazyikım tesiri altında IZI gittikçe artan bir tempo ile İn- İllîgrıı’,ye doğru temayül eder. A - Teflkı nm para maddi düşünce ile harekete geçtiğini iddia edenler "?'_l"'l.';;nt“m"âikl 1914 harbine e ydi, daha ara kazanırdı. Hele bugünkü ç?ır:ımı asla maddi düşünceye dayanma- :ık—tıdn-. Çünkü Amerika, donan- S bir 4 bedelsiz olarak hlı!lıre'yş vermiştir. Ve yarın be- dılııı: olıî Hıl;mı harp vasıtala- ,verecektir. Ruzvelt'in söyledi- ği söze dikkat edilsin: 4 — Biz yangın hortumunu İngil- tere'ye vereceğiz. İngiltere kullan- dıktan sonra ister bize geri versin, vermesin, diyor. Ruzvelt'in yangın hortumu dedi- ği de kıymeti milyarlara baliğ olan silâhtır. Bu, maddi düşünce ile ha- N_k._t'oden bir devletin yapacağı iş ir? Amerikan milleti, ingiliz- kiki Mücadelesi hakkındaki ha- i duy Cümhurreisinin se- ı'tıl';,yşlç.i’üzixle ıö;;l;lmiştir. ııîkt_ l n ö iği nutukta demiştir ki — ” t —— İngiltere demök Amerika de- ::lmı-. Biz İngiltere'nin mağlüp ol- sına muvafakat edemeyiz. hı!le geçen günkü nutkun en dik- B e lâyık olan noktası da budur. saşka devletler ne düşünürse dü- l'e'dun, Amerika kendisini İngilte- €n ayıramıyor. Kanada'nın, Â- Vustralya'nın kendilerini anava- tandan ayıramadıkları gibi. Ameri- ll__ll' tarafından mücadeleye kar- #i gösterilen alâkanın iç yüzü bu- ür. Ve amerikalılar da bunun far- ban qlmdıklın gibi, dâvanın 'undan _ıbuet olduğu kendilerine ı_-ğyi.ııım, olsa, belki de gücenirler. giltere de bunu bildiği için ame- bü lıları idare etmek noktasına H Yük ehemiyet atfeder. Amerika le İr.- l k ingiliz dipl Kd €en esaslr umdesidir. İngilte- İi Mima ' ve her ış;:__ehAnlı:rikı'nm . 8ini yapar. Fakat bu tâbiye iledir ki Amerika'yı kendi istediği Yola çevirir.. Bu, ancak İngiltere : ıl amerikalıları çok iyi bilen bir BrlSti muüvaffakiyetle tatbik ede- V. eceği bir diplomasi — tâbiyesidir. 'e 1914 harbinde tatbik ettiği gi- bi, bu mücadelede de tatbik etmel l bir vakıadır ve bugün Avrupa- nn en büyük kısmı alman hâkimiyeti altın- dadır. Maamafih reddedilmez bir vakıa da şu - dur ki, almanlar asıl hedeflerini elde ede - memişlerdir. Filhakika almanlar Büyük Bri- tanya'yı çökertmiye muvaffak olamamışlar: dır. Hattâ Fransa'daki ingiliz heyeti seferi- tefidleri, o zaman müthiş kızdılar. Kendi harp menfaatlerine bir nihayet verecek 0- lan milletler arasında bir anlaşma fikri, onları o derece kızdırdı ki en mühim ingi- liz hatipleri harbe nihayet vermek fikrini bu kinle ve bu kızgınlıkla reddettiler. Bu fikir, esasen maliyecilerin her zaman red- detmiş olduğu bir fikirdir. Çünkü bu fikir, onların bu dünyada malik — oldukları en yesini bile in İ Ki kaddes mala, yani sermayelerinin men- harbin tarihi yazıldığı vakit bu hâdisenin al- | faatlerine dokunmaktadır. Eğer bunlar, man muvaffakiyetleri için ilk fena dönüm | bugün, endişeye başlıyan milletlerine, noktası olduğu belki tesbit edilecektir. Bugün yeni senenin eşiğinde Almanya Büyük Britanya milletlerinin yenilmez sebat ve ruhu ile karşılaşmış bulunmaktadır. Bü- yük Britanya milletleri Şşimdi tarihlerinin herhangi bir devresinden daha iyi idman e- dilmiş, silâhlanmış ve kendilerinden, kuvet - lerinden daha emin bir vaziyettedir. İngiltere taarruza da başladı B. Çörçil'in de dediği gibi bugün bile he- nüz yarı bir halde silâhlanmış bulunuyoruz. Fakat harp malzememiz süratle artıyor ve Amerika'nın harp gayreti ve müzaharetiyle bu malzeme bundan bir sene eveli tasavvur edilebileceğinden daha süratle yığılmakta - dır. Müdafaanın bütün tesadüflerine sükü - netle karşı koyabilecek yaziyetteyiz. Bun -| dan başka kuvetli taarruz hareketlerinde de bulunuyoruz. Bu hareketlerimiz daha şimdi- den şimalft Afrikada italyan ihtiraslarını ez - mi$ş ve almanların ayaklar altına aldıkları ve tehdit ettikleri milletlerde yeni ümitler uyandırmıştır. B. Hitler yılbaşı münasebe - tiyle ord derdiği tek harpten sonra bir nevi halkçı cemaat kur- mağa ve sefil kütlelerinin âkibetini temin etmeğe mütemayil bulunduklarını vâdedi- yorlarsa, bu da bu harpçi demokrasilerin vicdan Üzünti mahrum ol anı isbat eder, Mazide bilmek istemediklerini istikbal için vâdediyorlar. Fakat — bunlar halden o derece nefret eylemektedirler ki bu sebeple Almanya'ya harp ilân etmişler- dir, Harp ne kadar devam edecek ? Demek oluyor ki harp, mesullerin imha- sına kadar devam edecektir. Alman ordu- sü kıymetifni göstermiştir. Fakat ben, al- man ordusunun önümüzdeki aylarda daha mükemmel — olmasını kararlaştırdım. Bu karar, durmadan ve tam surette yerine ge- tirilmiş olacaktır. 1941 senesi, alman ordu- sunu, bahriyesini ve hava kuvetlerini, his- sedilir derecede takviye edilmiş ve daha iyi teçhiz olunmuş bir halde görecektir. Alman ordularının darbeleri altında, harp- çıların son cümleleri de ortadan kalkacak ve bu suretle milletler arasında hakiki bir emriy bir adamın tehdidi altında bulunan ve cesa- retle biribirlerine yardım etmiye azmetmiş olan kimseleri tanrının terketmiyeceğini söy lüyor. Bunu yapmakla Hitler tanrıfa hakaret ediyor. Sonra bu emriyevmide Hitler'in te- eavüzl! değil tedafüt bir vaziyet almış olma- sı da çok mânalıdır. Hitler, zaferlerini tar- sin veya nüfuzu kırılan müttefiki İtalyanın vaziyetini düzeltmek için neler düşündüğü- mü de bildirmiyor. Hitler'in bugün düşündü- Kü dört nokta olabilir: 1 — İngiltere'nin istilâsı. 2 — İşgal altında bulunmıyan Fransız topraklarının da işgali. B 'da bir ileri 4 — İspanya yoliyle Afrika'da bir taar- ruz. Bu dört noktadan hiç biri kolayca göze alınacak bir şey değildir. Her birinin ciddi mahzurları vardır. —Fakat vakit geçiyor. Hitler'in yıpı.mıyıcı&ı yegâne şey — otu- rup hareketsiz durmaktır. Bir senelik bilânço Londra matbuatı, yeni sene münasebe- tiyle maziye bir nazar atfederek geçen se- nenin hâdiselerini tekrar hatırlatmakta ve bazı vakalar Üzerinde durmaktadır. Bu ga- zetelerin yazılarının heyeti umumiyesin- den çikan hulâsa şudur: Donanma Akdeniz'de tam bir hâkimiyet kurmüuş ve denizaltı tehlikesinin büyüme- sine mâni olmağa muvaffak olmuştur. Ye- ni ordu en modern bir şekilde teçhiz edil- miş olup bu sene harekete geçmeğe hazır bir hale gelecektir. İngiliz tayyareciliği Almanya'da, alman tayyarelerinin İngilte- re'de yaptıkları zarardan ziyade hasara se- bebiyet vermekle, alman tayyareciliğine üstün olduğunu isbat etmiştir. Avcılarımız tarafından 3.000 düşman tayyaresi tahrip edildiği gibi tayyare dafi bataryalarımız tarafından da 444 düşman tayyaresi düşü- rülmüştür. Ayrıca, balon barajlarımız da alman tayyareleri arasında zayiata sebep olmuştur. Gazeteler Bardla'nın sukutu yakın oldu- İngiltere'nin bu usta diplomasisi l karşısında mihver devlol;:rinin": cemice politikaları, giltere'nin vazifesini kolı.quhnuıktuı başka ğunu ve de teslim bayrağının çe- kilmesine intizar edildiğini de yazmakta- dırlar. İngiliz matbuatı, yangın söndürme işinin mecburi bir hale getirilmesinden do- Jayı memnuniyet izhar etmektedirler. Fa- kat bu mecburiyet almanların Londra şeh- için şartlar vÜcut bula- ticesini, alman milletinin gittikçe artan hid- det ve infialini ve bir gün bu tek taraflı harbe bir nihayet verecek mukabele bilmi - silin vukua geleceği Ümidini arttırmak teş- kil etmiştir. İngiltere, mayısta Friburg'a ih h la bu işe başl Ve İngiltere'de, Almanya'nın buna müşabih bir şey yapmaktan âciz olduğu istihfafla ve ay- larca müddet iddlia edildi. Halbuki Çörçil'in eaniyane hareketlerine İnsaniyet hissi ile müukabele etmediğimizi eylülden beri anla - mış bulunuyorlar. Artık, bu harbe, son ne - ticelerine kadar, yani mesul harpçilerin or - tadan kaldırılmasına kadar devam oluna - caktır. Hak için mücadele Atılan her bombaya on ve yahut lüzu - munda yüz bomba ile cevap vereceğimizi te- min ederken söylediğimiz söz, içi boş bir İngiliz gazetelerine göre Bardia'nın teslim olması yakın Iaanuıun_ İıış—ındanberi İngilizler 200 İtalyan tayyaresi düşürdüler (Başı 1 inci sayfada) garp çölündeki taarruzlarına yeniden ve Amerika İngiltere lehine diplomatik bir faarruz mu yapacak!? (Başı 1 inci sayfada) B. Vaddel'in Madrit'te İspanya'nın harp harici kalması şartiyle İspanya'ya — gıda maddeleri gönderilmesi için yapılmakta ol- duğu Yölerde ktedir. daha büyük bir azimle - lar. Bu hücumlar neticesinde hava mey - Bayan Cormik bu diplomatik hareketle- cümle değildir, bu en enerjik ifa> büyük 1 ve se- |ti B. Çörçil'in İtalya'ya hitaben söylediği desidir. ma, düşman tayyarelerinden «|nutukla alâkadı ve — yazısına Şimdiye kadar çok defa olduğu gibi, hiç | tir. şöyle devam eylemektedir: r olmazsa p da — gebepleri layısiyle, | — Üç hafta evel başlıyan büyük taarruz- “Bizim harbe iştirâkimiz şimdiye kadar muvakkaten bugün de “silâhların talihi don- dü” desinler. Fakat Şunu iyi bilsinler ki bir defa için galip gelecek olan şŞans değil fakat haktır ve hak tehdit altındaki mev - cudiyetleri için mücadele eden milletlerin tarafındadır. Bu mevcudiyet için mücadele ise, bır milletleri, dünya tarihinde misli gö- rülmemiş en muazzam gayretler yapmıya teşvik etmiştir. Demokrasilerde ise, istihsale hız yeren şey, bir kaç nadir fabrikatörün, bankerin ve politikacının cebine attığı kâr - dır. Nasyonal - sosyalist Almanya'da ve fa- Şist İtalya'da, hız veren Şey, milyonlarca iş- çinin, bu harpte kendileri aleyhine mücadele yapıldığını ve demökrasiler muzaffer olduk- ları takdirde, yegâne Allahı altun ol durmadan kâr temininden başka bir his tanımıyanların ve bu iştihaya tereddüt- süz bütün yüksek düşünceleri fedaya hazır bul ların muktedir 1 bütün kapi- talist gaddarlığı ile harekete — geçeceklerini bildirmeleridir. Harbin hedefi nedir ? Nasyonal - sosyalist Almanya, faşist İ- talya ve bünların müttefiki olan Japonya Şu- nu biliyorlar ki bu harbin hedefi, bir rejim meselesi ve yahut herhangi müstakbel — bir enternasyonal teşkilât değildir, bu harbin maksadı, yalnız, bu dünyanın bazılarına mah- sus ve bazıları için memnu olup olmadığı - nın tayinidir. Bir amerikalı politikacı, nükteli bir ifade ile, bugünkü mücadelenin nihayet varlığı ol- mıyanların bir şeyler alabilmek için yaptı- Zı bir teşebbüsü teşkil ettiğini söylemiştir. tabik Bütün Bu hususta tamamiyle danberi ingiliz hava kuvetlerinin elde etti- ği rekor dikkate değer bir mahiyettedir. Bu müddet zarfında en aşağı 200 düşman tayyaresi muhakkak surette düşürülmüş - tür. Bu, vasati olarak günde dokuz tayya- re demektir. Tayyare meydanlarında ve hangarlarda tahrip edilen veya hasara uğ- ratılan tayyareler bu rakamdan hariçtir. Yerde tahrip edilen tayyareler Bir subay pilot Reuter ajansı muhabiri- ne şunları anlatmıştır: “— Gündüzleri alçaktan uçarak yaptığı- mız hücumlarda yerde tahrip ettiğimiz tayyareler, havada tahrip ettiklerimizden fazladır. Bunların yekünunu tesbit etmek imkânsızdır.” İtalyanların bu tayyare zayiatına muka- bil ingilizlerin kaybettikleri tayyareler an- cak 20 ye baliğ olmaktadır. Bunların da pilotlarından birçoğu kurtulmıya — muvaf- fak olmuştur. Gündüzleri ingiliz hava kuvetleri Trab- lusgarp semalarında mütemadiyen devriye ler. Son lardı tarafından İskenderiyeye hava akını yapıl- mamiş olması italyan tayyareciliğinin fe- na bir vaziyette bulunduğunu vazıhan gös- termektedir. Keşif kollarının faaliyeti Kahire, 1 a.a. — Bardia mıntakasında, ingiliz ileri umumi karargâhı nezdindeki Reuter ajansı: muhabirinden: İngiliz devriyeleri, iki gündenberi Trab- lusgarp hududundan 110 kilometre içeriye kadar uzanan bir saha dahilinde hareket dünya, varlıksız insanların Şşahit — oldukları lâşey mesabesindeki bir kaç parça şeyi de ellerinden almıya hazırlanırken biz, her şeye malik oldukları halde doymıyan bu gibi in - sanlara karşı en küçük bir servetten bile mahrum olanları müdafaa için mücadeleye atıldık, Tabif nasyonal - sosyalizmden evel vaziyet bizde de aynı idi, Biz, işte bu bah - settiğim zavallıların beşeri haklarını müda - faa ediyor ve bu hak namına onların da ha- yatın zenginliklerinden — istifade — etmeleri için çalışıyorur. Bu dele, diğer milletlerin hukukuna caktır. Bizim bundan evelki l zin tarihini biliyorsunuz. Memleketimizde bir tecavüz değildir. Bu, ancak küçük bir ka- insanların işbirliğinin vücuda getir den evel, burada da bazı hiziplerin orta- dan kaldırılması icabetmişti. Maalesef, hariç için de aymı şey vakidir. Dünyayı u- zun senelerdenberi nihayeti gelmiyen buh- ranlara ve kargaşalıklara atan demokrat harpçıların imha edilmesi lâzımdır. Avru- pa sulhunun yeniden tesis olunması için bu işkenceyi icraya kati! surette azmetmiş bulunmaktayız. Bu hedefe varmak için Al- manya, her halde, bütün tedbirleri alacak- tır. Bü demokrasilerden doğan her kuvet bu tedbirlerle ölecektir. Almanya ve İtalya Eğer Çörçil ve onun enternasyonal cü- rüm şerikleri, bugün kendi — dünyalarını fi ve kendi bizim dünyamızın yanı başında yaşıyamı- yacağını söylüyorlarsa, bunu artık onlar düşünsün. Alman dünyası, İtalyan dünyası gibi, birkaç plütokrat kapitalistin menfa- atleri devrini mağlüp etmiş ve yerine halk devrini koymüştüur. Eğer B. Çörçil ve o- nun demokrat taraftarları şimdi böyle bir dünyada yaşıyamıyacaklarını biliyorlar- sa, alman dünyasını tahrip edemiyecekler, fakat ergeç, kendi milletlerine hüriyet ve- rerek kendi dünyalarını değiştirecekler- dir. l - l haklarına karşı plütokrat işııtiyuların mücadelesin- de, nasyonal - sosyalist milletin hakları galip kalacaktır. 1941 senesine bu imanla başlıyoruz. — / 1940 senesinin haziran bidayetindenberi, Faşist İtalya, yanımızda yer almış bulu- nuyor. İtalya da mahdut — düşünceli zi- mamdar bir demokrat sınıfının — İtalyan milletine başka bir tarzda — anlattığı bu harbe devama bizim kadar azmetmiş bu- lunmaktadır. İtalyan milletinin mücadele- et y rı Bi de bizim mücadelemizdir, ümitleri bi- zim Ümitlerimizdir. Harp müsebbipleri, ay- neticesini değiştirebileceklerini sanıyorlar- sa, bu çocukça bir ümittir. Hava hücumları B. Çörçil, şimdiye kadar, bilâhare mu - vaffakiyetsizlik olarak tecelli etmiş buna benzer bir çok sözde zaferler — kazanmıştır. bir netice temin etm, kt Ruzvelt tırıfndi;fğ;ünu gFŞ Berlin ve Roma'da uyandırdığı akisler bunun misalidir, Mihver devletleri, Japonya'yı ürelartik a. lşrık üçlü paktı imzalamakla Ame- Tika'yı idare bakımından en büyük hatayı işlemişlerdi. Bunu takip e- en neşriyat Amerika'yı * endişeye düşürmekten başka bir $eye yara- madı. İtalyan gazeteleri üçlü pakt alandıktan sonra artık Ameri- a'nın uslu durması İâzmmgelidi hi, uslu durduğu takdirde ingiliz rini yakmak için yaptıkları iki gün sonra kabul edilmiştir. ü hayı anl. dığını ve “nush ile yola gelmediği için köteği” hak ettiğini yazmaktadırlar. Bu, Ame- rika'yı ve amerikalıları hiç anla- mıyan ve anlamamakta da ısrar eden bir zihniyettir. İi Ruzvelt'in nutku 1939 harbinin en ehemiyetli siyasi hidiıoııdıı_'. Fransa'nın mücadeleden çekilmesi bile ehemiyet itibariyle arka plâna kilmektedir. Çünkü Amerika bu- İngiliz büyük sırrı olarak hudutsuz hava harbini icat eden B. Çörçil olmuştu. Bu cani, gece hücumları esnasında alman Şe- hirleri üzerine üç buçuk ay gelişi güzel bom- balar ve köyler üzerine yangın plâkaları at- tırmış ve hedef olarak bilhassa askeri hastas neleri göstermiştir. Buna, Berlin halkı şa - hittir. Alman kuvetlerinin üç buçuk ay ay- mı tarzda hareketle cevap vermemesi, bu a- damın kafasında nihayet Almanya'ya faik ol- duğu ve alman kuvetlerinin cevap veremi - yeceği usulü bulmuş olduğu fikrini takviye etti. Üç buçuk ay, bu adamların askerlik ba- kımından bir budalalık teşkil eden gaddar - mparatorluğunun taksimi: ken- isine de hisse verileceğini, fakat slu durmazsa, suçuna göre ceza eğini yazdılar. Şımd'ı de mih- ©et ;;ııotele;ı Aı:_ıe:ıln X: karşı ;ün dünyanın iktısadi ve siyasi mu- vaz>nesinde en büyük ağırlıktır. Ve bu ağırlık 1914 harbinin netice- züküeti T üt ol en H, İtalya'nın ve Japonya'nın faz- 1 A İleri gittiklerini. Amerika'nın bu İ Daki lığını hede ettim, fakat bir gün muka- bele bilmisil yapılacağını bildirerek ihtarda k hiç halt kalmad Fakat harp- çılar, yalnız, mutat handeleriyle cevap ver- ve bundan nası! yLEARU diler. Bu adamlar, içi açan çok güzel ve eğ- bugünkü mücadeleni g tâ- İJenceli bir harpten bal | yinde # derece mü lacaktır. | golayı herkesin tebrike ğuna Söy- * » C A.Ş.ESMER 'lüyorlardı. Fakat bu hücumların yegâne ni J hakkında yaptığı sahte valtlerin, mütte- Diğer taraftan, 24 ilkkânundanberi Bar- dia'dan Tobruk'a giden yol üzerinde de sa- hil boyunca devriye hareketleri yapılmıştır. Bardia'nın devam etmektedi. Kum fırtınası yeniden başlamış olup sı- cak artmıştır. Sahil mıntakası da ingilizlerin elinde Kahire, 1 a.a, — Bardia mıntakasındaki ingiliz karargâhı nezdinde bulunan Royter ajansının husust muhabiri bildiriyor: Bütün gece gürliyen ağır toplar, bu top- lardan çıkarak gök yüzünü aydınlatan şim devriye kolları arasındaki şiddetli hep bunlar Bardia muharebe- pitalist zü: küstahlı ve aç gözlü- | sekler, lüğüne karşı açılmış bir ledir. Bu ka- | Sâr listl. altunun dünyay 1 dev- rin geçmiş olduğunu ve milletlerin hayatın- da insanların yani fertlerin kati bir unsur teşkil edecekleri zamanın yaklaşmakta oldu- ğunu bir türlü görmek istemiyorlar. Geçen sene, nasyonal sosyalist ordularının hare - kâtını ilham eden Şşey bu hakikati görmüş olmaklığımızdır. Bu iman gelecek sene de bize zaferler temin edecektir. Biz, milletle- rin saadeti için harbederken Allahın lütuf ve inayetine müstahak olduğumuza da ka - niiz. Bugüne kadar Allah mücadelemizi tas- vip etti. Vazifemizi sadakat ve cesaretle yap- tığımız takdirde istikbalde de bizden ayfıl- mıyacaktır. Londra selâhiyetli mahfillerindeki tefsirler Londra, 1 a.a, — Londra'nın salâhiyet - tar mahfillerinde, Hitler'in yeni sene mü - na le ş K 5 fi daki tefsirler yapılmaktadır. — Bu beyanname, yeni Ssenenin eşiğinde söylenen 'nutuklarla neşredilen emriyevmi - lerin ihtiva ettiği esas maksada istinaden â ir. Çünkü bekl i yeni bir harp senesinin başında alman milletinin teş- ei edilmiye büyük bir ihtiyacı vardır. Zengin milletlere yapılan telmihlerin bir- leşik Amerika devletlerine mahsus — olduğu açık bir surette belli olmaktadır. Hitler'in lisanındaki şiddet kendisinin, Ruzvelt'in nut- kundan sonra, Amerika'yı yatıştırmak hu - susunda her ümidi kaybettiğini göstermek - tedir. Norveç, Hollanda, Belçika ve Fransa- daki ingiliz askeri harekâtına dair tekrar or- taya atılan eskli hikâyelere gelince: bunlar da, İşgal edilmiş arazideki ingiliz nüfuzunu kırmak için kurcalanmıştır. Hitler'in de do- layısiyle kabul ettiği gibi, bu nüfuz, mez- kür memleketlerde mütemadiyen artmakta - dır. Müttefiklerin harp gayelerinden bahse- derken, Hitler, içtimat hayatın yükselmesi fiklerin samimi terâkki siyasetleri ile kar- dan kor! şüphe yok- şılaştı tur. Hitler'in “aç gözlü kapitalistlerin reji- mi,, diye tavsif ettiği demokrasiye yapı- lan hücuma bakarak Almanya'nın, komşu- larının zararına zenginleşmekte bir mem- leket olduğuna hükmedilebilir. Hitler'in millet telâkkisine gelince, bu kelime ile alman milletini kasdettiği şüp- izdir. Bu mil Polon- ya'nın başına gelen âkıbetin de şahadet ettiği Üzere, Almanya'ya mukavemet ede- miyecek her milletin imhasına vebestedir. B. Çörçil de ”Harp düşmanı mağlüp ettiğimiz gün bitecektir,, diyor Londra; Tt. a.a. — Pazarı pazartesiye bağ- lıyan gece zarfında şiddetli bir hücuma maruz kalan City'yi ziyaretinde B. Çörçil, itfaiye efradından birine şunları söylemiş- tir : ü * Çocuklar, sıkı _d_ıyuuıuı. Düşmanı ta- mamen mağlüp edeceğiz. ,, - sinin günlük resmi tebliğlerdeki kısa cüm- leler okunuürken zannedildiğinden çok da- ha bir öbe old göste- ir. Bardia'da bulunan 20.000 italyan tama- miyle muhasara edilmiş bir haldedir. Çün- kü ileri kollarımız sahil mıntakasını tama- H imaline A- merikan harp makinasının tam randıman- la verime başlıyabilmesi için kıymetli za- manlar geçecektir. Eğer diplomatik hare- ketler alman kudretini önlemeğe muvaf « fak olursa, Fransa diriltilebilirse, İspanya- nın korldor vazifesini görerek Cebelütta « rık'a bir hücuma âlet olmasına mâni olu - nabilirse ve nihayet İtalya'nın mücadeleyi terki temin edilecek olursa, bütün bunlar vâsi mikyasta mühimmat imaline tekabül etmiş olur. İngiltere'nin Fransa üzerinde nüfuzu kalmamıştır. Fakat Birleşik Ame- rika'nın müdahalesi, almanlara yeni imti « yazlar verilmemesi hususunda Vichy hükü- metini çok takviye etmiş olabilir. Fransa Almanya'nın esareti altında bulunan dev- letlerin en mü Harbi yani Avrupa'yı Hitler sistemindeh kurtar- mağa hâdim olacak en büyük kuvet, işgal altında y ketlere « ğimiz sempatidir. İngiltere istilâ edilmemek şartiyle gelecek haftalar zarfında İtalya « daki vaziyetin inkişafı harbin neticesi üze« rinde Fransa'da, İspanya'da ve Balkanlar. da vuku bulabilecek h daha fazla müessir olacaktır.” Türk matbuatının neşriyalı ve İlalya Roma, 1 a.a. — Stefani ajansı bildiriyorr “Giornale d'İtalia” gazetesi, bu harbin ba - şındanberi Türkiye'nin Almanya'ya ve bil- hassa İtalya'ya karşı takip ettiği hasmane ve ekseriya teavüskârane hattı hareketi ehe « miyetle kaydederek diyor ki: Millt türk hareketine Almanya'nın yar « dıim etmiş olduğu ve galip devletler arasın- da, İngiltere Filistin'i Şeria'yı ve Irak'ı Fran sa Suriye ve Lübnan'ı aldıkları halde, İtal « yanın Türkiye'den hiç bir şey almıyan yegâ- ne devlet olduğu kasten unutuluyor. Türk - ingiliz askerti ittifakının akdinden ve bunu takibeden ingiliz istikrazından son- ra yarı resmi Ulus gazetesi birdenbire Tür- kiye'nin 12 ada üzerindeki haklarını hatır- Tadı. Sonraları da türk basını İngiltere'nin en faal dostları arasında yer aldı, İngiltere nin bütün manevralariyle, mihver devletle- ri aleyhindekl muttarit iftiralarına — iştirâk etti. Bir kaç haftadanberi ise türk basını - nın dili İtalya aleyhinde çok şiddetli bir ma- hiyet aldı. Acaba bu hareketin saiki İngiltere ile 0« lan ittifak dâ gütmek arzusu mudur, miyle ele y Bu Bardia'nın otuz kilometre kadar — şimali garbisinde Mersa - Luka civarında Tob- yoksa daha başka karanlık sebepler mi vars dır? Türkiye'nin bu vaziyeti İtalya'da dik « katle takip ol ktadı ruk istikametinde uzayıp ktedi İngiliz devriye kolları Tobruk'un cenup tadır. Bu yer Trablus topraklarında 120 ki- lometre kadar içerlerdedir. Şiddetli bombardımanlar Bardia şiddetle bombardıman edilmek- tedir. Ayrıca tayyarelerimiz ve harp gemi- Yeni Finlandiya Cümhrreis'nin bir nufku Helsinki, 1 a.a. — D.N.B. bildiriyor: Reisicümhur B. Ryti, bugün öğleyin lerimiz da | Bardia şehrine bugün toplarımız tamamiyle hâ- kim bulunmaktadır. İtalyanlar bizim ate- şimize mukabele için cenup müdafaa min- takasına 28 lik bir top yerleştirmişlerdir. Askerlerimiz kendi aralarında bu — topa “Bardla'nın gülü,, adını vermişlerdir. İleri ingiliz postalarının gördüğü işler hayret vericidir. Zırhlı devriyelerimizden biri noel gününü Tobruk cenubunda bir italyan tayyare meydanında geçirmiştir. Bümeydan evelce italyanların Mısırı bom- bardıman için kullandıkları başlıca tayya- re meydanı idi. İtalyanlar burada muntaza- man 50 tayyaresi ruyorlardı. En ileri hatlarda bulunan kıtaların iaşe- sini temin eden müfrezelerin faaliyeti de her türlü takdirin üstündedir. Yollarda uzun kamyon kafilelerini geçtik. « Şehre yardım göndermiye imkân yok İtalyanların kamyon ve top gibi terket- tikleri harp malzemesinin toplanması hâ- 18 devam ediyor. Öyle anlaşılıyor ki, Trab- lus'un ileride müdafaası için o kadar lü- zumlu olan bu yığınla malzeme esrarlı bir tarzda Graziani'nin elinden çıkmıştır. Ga- nimetlerin ancak küçük bir kısmının liste- sini tetkik edebildim. Bu listede 1000 kam- yon, 120 top, 70 tank 600 mitralyöz, var- dir, Grazlani'nin Bardia'ya her hangi bir yar bir nutuk irat ederek Finlandiya mil- leti için halen ehemiyeti haiz mesele- leri izah etmiştir. B. Ryti, 1940 da tarihi hâdiselerin cereyan ettiğini söy lemiş ve Finlandiya halkının ancak müstakil bir devlet halinde yaşıyabi- leceğini ilâve etmiştir. Amiral Leshy Vichy yolunda Madrid, 1 a.a. — Amerika'nın fransız hü- kümeti nezdindeki yeni büyük elçisi Amiral Leahy Vichy'ye gitmek üzere Madrid'e gel - miştir. Fransız - Alman görüşmeleri kesildi mi ? Lizbon, 1 aa, — Burada öğrenildiğine göre, Vichy hükümeti ile Almanya arasın- daki müzakereler kesilmiştir. Bu haber kaydı ihtiyatla verilmektedir. çok çetin vaziyetlere göğüs germişler, kon »Berve etler, âğaıu yemişler ve havala. rın a rağmen arab altında yatmışlardır, İngilizler mütemadiyen takviye kıtaları alıyorlar Hiç yolsuz böyle bir çölde yolunu bula- bilmek cidden müşkül bir iştir. Bizzat ken- dim geceleyin bir kum fırtınası esnasında yolumu kaybederek bir araba içinde kal- dım teşebbüsünde bulunmasına mâni ol-| dim. mak için icabeden bütün yapıl- | — Müt di gelen takviye kuvetleri mıştır. ileri müfrezelerimizi teşvik etmiştir. Mu- Zırhlı kuvetlerin başardığı işleri bütün şümulü iie anlı, için di vasala hatları uzadıkça Trablus'taki ileri hareketlerimiz devam etmekle beraber a- bekl Bardia şartları göz önüne getirmek İtal- yan ricatının süratli ve geniş bir mikyas- t oluşu tanklara ve diğer arabalara çok ağır bir vazife yüklemiştir. Bu arabaları ekseriya ateş altında tamir etmek veya temizlemek icabetmiştir. Son üç hafta içinde zırhlı kıtaların subayları ve erleri bi yıldırım muhasarası değildir. Hava sahasında, italyanların başlıca ha- va faaliyetlerinin hedefi olan Sollumun son bombardımanı büyük filolar tarafın- dan yapılmıştır. İtalyan tayyareleri ingi- liz gemilerinin buraya erzak çıkarmaları- yaklaşarak “ harbin ne zaman biteceğini ,, sormuştur. B. Çörçil, bu suale şu cevabı vermiştir : b liıııı.dliımım mağlüp ıtüğiıuı' iz zaman na mâni olmıya çal; İtalyan tay- yare filolarının bu kadar kalabalık oluşu, ingiliz tayyarelerinden ve tayyarecilerin- den ne kadar korktuklarına bir. delildir. Filhakika Sollum Üzerine gelen her ital. Bir sığınaktan çıkan bir kadın, başvekile | bitecektir. ,, TU yıı; hava filosu altı bomba ve 14 de av tayyaresinden mürekkeptir. ,