Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
S —e , '« İ Ki BİMÜMESE SA S eet aeti L aat tit Bd e Bf eei LA ĞB BZ V L İA AA A İ M eei " LA z ada T0 5 KT e e L A Ş A7 P A SO ŞA KP Te sdlen e dB a ÖÜ LA V nn —e ĞK Y Veit ai B N Ça Çd ULUS 24 .11- 1938 ' [ HAYAT VE SIHAT Futbolcunun beyni İngiltere'de tasarruf tedbirleri alınıyor Londra, 23 a.a. — Maliye nazırı Sir John Simon, dün akşam radyoda bir nutuk söyliyerek, evelsi gün avam ka- marasında alınacağını bildirdiği ted « DAAH AY RADY R ( Pa BAA B RAL AY E RADYO DİFÜZYON POSTALARİ TÜRKİYE ANKAR Radyosu Radyosu Boks sporu yapmak için beyni iş- letmiye lüzum bulunmadığı sabit ol- muşsa da futbol takımla Oynanır, rabıtalr bir oyun olduğundan onda düşünmeye ihtiyaç olduğu şüphesiz- Oyunda fikirlerini işletmiye alı- şan futbolcuların bazı zamanlarda, beyin mahfazası olan başlarını da kullandıkları olur: karşı taraftan gelen top kendi kalelerinin içine düşmesin diye ona başla vururlar. Kıymetli bir uzvu saklıyan başla meşin top arasında bu müsademe zaten hoşa gidecek bir şey olmadık- tan başka bir topu geri çevirmek i - çin iki arkadaş birden hücüm edip de başlariyle tos yaparlarsa neticesi tehlikeli olur. Vakıa, futbol maçlarında başlar biribirine vurduğu vakit kafa kemi- ğinin kırılması pek nadirdir. Fakat kafa tasının içindeki beyni tahta tirler: yumurta sandığı bir zora gel- diği vakit tahta kırılmadığı halde i- çindeki yumurtalar kırılır. Onun gi- bi kafa tasının içindeki beyin de... Beynin kırılması küçük damar- larımdan birinin açılması demektir. o damarm bulunduğu ve çı- kan kanın yayıldığı yere göre bir ta- versin ki futbol maçlarında böyle | felç ile neticelenen kazalar pek az görülür. En çoğu sarsılma derece- sinde kalır: tos yapan futbolcuya cutlarımın bir tarafında duygusuzlu- ğa tutulanlar da vardır. Zalen sinir- li olanlardan bazıları — futbol oy- narken zorlu bir tostan sonra — İs- teri hastalığına tutulurlar. Beyin i-| çinde bir damar koepmasının en qğırl neticesi de beyin ve beyin zarı ilti- | habıdır. Sekiz, on gün pek acıklı a- sandık içindeki yumurtalara benze-| lâmetlerden sonra... tabii — futbol maçlarından vazge- çiniz, denilemez. Spor herkese lü - zumludur, faydalılarından biridir... Şu kadar ki, futbol oynarken tes yapmamağa çok dikkat etmek lâzımdır. futbol her safhasında daima dikka- rafta felç meydana çıkar. Bereket| te lüzum gösterir, en büyük fazilet- beyni kadar çok dikkat ederse oyun o ka- dar çok istifadeli olur. baygınlık gelir, kulakları çınlamıya başlar, adaleleri birdenbire gevşer. Kendini büsbütün kaybeden pek az- dır. Bunlar da birkaç dakikada, niha- yet birkaç saat sonra geçer. Biraz sersemlik kalır, bir de baş ağrısı... Futbol oynarken tos yapmanın neticesi çok defa hafif olmakla be - raber, nâdir görülen ağır neticeleri de hatırdan çıkarmamak lâzımdır. ISııfı tasında kırık olursa türlü tür- lü ve hepsi ağır marifetler yapar... Hiç kırık olmadan, yalnız sarsılma- dan dolayı aylarca felce yahut vü- t Bunlara maruz kalmamak için —| $; futbol da sporların en Zaten erinden biri de budur. Futbolcunun kendisini muhafaza için ne G. A, Macarlar Almanya'ya un yollıyamıyorlar Budapeş 23 aa. — Al ya'ya ihraç edilecek macar unlarının mev- cut mukaveleler mucibince Tuna yolu ile sevki muktazi olduğundan bu sev- kiyatın romorkör fıkdanı dolayısiyle ti Si ikinciteşrin ayında tatil zarureti hasıl söylemiştir. olmuştur. Daha pahalıya mal olan de- miryolu ile sevkiyat imkânlarını tet-| yahudilerle meskün olan barikatlar vücuda getirilmiş ve bu kıs- min yahudi mahallesi haline getiril- miş olduğunu ilâve etmiştir. kik etmek üzere macarlarla almanlar da yakında müzakerelere başla- nacaktır. — İngiltere'nin Romanya'ya Londra. 23 a.a. — Hava nezareti, son birkaç hafta içinde büyük Britan- 'ya hava yolu ile Romanya'ya 36 Blein- heim bombardıman tayyaresi teslim e- dilmiş olduğunun artık'ifşa edilebile- çeğini söylemiştir. si diyor ki: düşüncelerinin tercümanı olan Ftan- sa'nın Temps ve Türkiye'nin Ulus gazetesi, italyan - yunan işbirliğin - D den bahsederken, her ikisi de sempa- Bu tayyarelerin tepsi de Bükreş'e varmıştır. Bunda ntakriben bir ay evel yüksek rütbeli bir rümen zabiti ile 12 pilot, ilk tayyareleri tesellüm etmek üzere İngiltere'ye gelmişlerdir. Müte akiben diğer pilotlar da gelmişler ve diğer tayyareleri Romanya'ya götür- | 1 müşlerdir. Bu tayyarelerle üç hava fi- losu vücude getirilecektir. t sından : dilmiş olan beyanatında bir alman dok bu mahalleye girmeleri menedilmiş- tir. Doktor, ağız,varalı bin kadarkâ.._ İonyalının Varşova yakınıtnda “kâin Jablona'da hastahanede tedavi edil - bee mekte olduklarını söylemiştir. Bu po- göndefdlğl 'İWİ[Ğ'E' lonyalıların hepsi de harp esiridir. Doktorların ifadesine göre birçok li- a seler, hastahane haline getirilmiştir. | g5 bizi çak memnun etmiştir. Akdeniz'- de birer büyük medeniyet kurmuş bu- denizde sulh ve işbirliği içinde yaşa- mak istemektedirler.” m gi ta Varsoya'da tifo salgını var Alman cephesi, 23 a.a. — Havas ajan Alman radyoları tarafından neşre - oru, Varşova'da tifonun ürette hüküm sürmekte salgın bir m olduğunu Doktor, bu sebepten dolayı şehrin kısmında Diğer mahallelerde sakin olanların Yunanistan ve İtalya Atina'da çıkan Katimerini gazete- “Memleketlerin resmi ilerini izhar etmektedir. Bu “nokta | te unan yünan ve italyan milletleri bu HREZTGR AEPOAEKSEZ XERELT NMNT MA ETT GAO DA TTT AT AY GİT ECTNMLDRCN | URETALTARDART iktısadiyatı üÜzerinde tesiri bi faaliyetlerden azami istifade edilebilecek surette tanzilm maksadiy- le bir komite ihdasına müteallik olan bir kararname isdar edecektir. kamdi taça?Zaidün, ArüL4lk Bgretm kulu könser salonunda 25-11-1939 cu- martesi günü saat 16 da. birlerin mânâ ve ehemiyetini doğru- dan doğruya millete hitaben anlatmış- ır. Bu tedbirler, şunlardır: Hükümet, Fransada bir kömite teşkil olunacak Paris, 23 a.a. — Resmi ceride, harp bulunan ütün nezaretlerin faaliyetlerini bu temin Komite, B. Daladiye'nin riyaseti al- nda bulunacak ve maliye, ziraat, ia- şe, nafıa, münakalât, bahriye, hava, ti- caret, teslihat, ticareti harbiye ve ab- luka nazırları ile milli iktısat âli ko- miserinden müteşekkil olacaktır. dabıburg hanodanın iadesi ve İngillere Londra, 23 a.a. — Avam kamarasın- da bir suale cevap veren B. Butler, in- liz hükümetinin, Habsbourg'ların hta iadesi projesi üzerinde fransız hükümetiyle her hangi bir müzakere- de bulunmadığını bildirmiştir. Polonya hükümet erkânı Angerse geldi Angers, 23 aa. — Başında başvekil Sikarski olduğu halde Polonya hükü eti âzası dün öğleden sonra, Polon- ya'ya muzafferane dönüşe kadar Po- lonya hükümetinin daimi teşkil edecek olan buraya . gelmiş, fransız makamları ve halk tarafından hararetli tezahürlerle karşılanmıştır. merkezini Dördüncü halk konseri mik. orkes- R:yasetıc_j.'ımhur Fl DAĞİ Şef: Hasan Ferid Alnar 1 — F. Mendelssohn Bartholdy 809-1847): Ruy. Blas uvertürü op. 2. — Max Bruch (1838-1920) : Birinci keman konsertosu op. 26 Sol minör, a) Prelüd, b) Adagio, c) Final, al- legro energico Solist: A, B. Winkler, — 10 dakika dinlenme. a 3 — Johannes Brahms (1833-1897): ördüncü senfoni. Mi minör op. 98. a) Allegro non troppo, b) Andan: moderato, c) Allegro giocoso, ç) Allegro energico e passionata (Pas- sacaglia). Son Gelecek halk konseri 2-12-1939 cu- artesi günü saat 16 dadır. tasarruf vesikaları ve milli müdafaa bonoları ihraç edecek- tir. Bunlar vasıtasiyle halk, milli mü- dafaaya yeni yardımlar yapacak ve masrafların halkın bizzat kendi arzu- su ile kısılması suretiyle hayat paha- hlığının önüne geçecektir. ! almaktadır : Bu hafta ctmartesi ve pazar günleri ya- Ppılacak futbol müsabakalariyle lik maçla- rının sekizinci haftasına gelmiş bulunüyo: Tuz, Geçen yedi hafta zarfında A ve B. ta- kunları arasından hangisinin bu yıl birin- ciliğe doğru gittiği aşağı yukarı b*”i o - muştur. B. takımlarından As. Fa, Gücü ve Muhafızgücü iyi vaziyettedirler. A takımlarına gelince: Sahada alınan fi- İ neticelere göre, Gençlerbirliği 17 pu - vanla en baştadır. Birliksporla berabere kaldık sonra, Muhafızgücü bir puvan kaybederek ikinci vaziyete düşmüştür. çen sene Milli Kümeye giren As, Fa. ile Demirspor ise puvan itibariyle bu İki takıma birinci devrede yetişemiyecek du- rumdadırlar. Harbiye İdman Yurdu ile B_ırlıkspor orta bir vaziyet taşıyorlar; ge- ri kalan kulübler se adetâ sonunculuk için çarpışıyorlar, Fakat bugün futbol ajanlığından aldığı « mız teblige göre, puvan vaziyeti değiş - Kür ünkü, Gal AY “kulükü bu haftaya kadar, gayri nizami vaziyet ta- şıdıiği halde, sırf spor faaliyetinden geri kalmaması için maclara kabul edildiği an- laşılmaktadır. Bu takdirde, diğer kulüple- rin Galatasarayla yaptığı ve Yapacağı bü - tün maçları hükümsüz sayarak puvan cet- velini Ona göre yapınak icap edecektir. Bu suretle puvan - cetvelimiz şu şekli Maç,. Ga. Be. Ma. At, Ye, Pu, D 32 Gençlerbirliği.. 6 5 1 17 Muhafızgücü 5 3 EWÜL'18 7 E Demirspor 672 2 2 131412 As. Fa, Gücür 6 2 2 2 1116 12 Birlikspor 6 2422 912 12 Harbiye 5470 3 HM * Maskespor DÜON ee Te G L M Güneş - LARN, OD B MK e : M Bundan başka ajanlığın tebliğinin son maddesi gayri nizami vaziyette diğer bir besetri a ğf ni daağl Si tedir. ( Bu olması h ldi bi Va FY '|Like bu yıl giren Maskespor takimır, Gâla- tasaray gibi, nizamsız tanıltrsa puvan cet- velinin şu suretle değiştirilmesi lâzım ge- lecektir ; Haftanın maçları En mühim maç Gençlerbirliği Muhafızgücü arasında olacak |lukları dolduramıyacak vaziyette olmaları- | toplamakdansa, | 1g 25 |genç unsurları yetiştirmenin faydasını an- Hi [ dır. Yetişmiş elemanları İladığımız gün kulüplerimize hakiki istik |bal yolunu açmış bulunacağız. Bu nokta- dan heyetin kararını bir ceza değil, ikaz saymak lâzımdır. Teblig şudur : Bölge Futbol Ajanlığından : 1 — Lik maçlarma bu hafta 19 Mayıs ve Muhafızgücü sahalarında devam edilecek- tir. Maçların bu iki saha arasında taksimi dolayısiyle evelce fikstürde tesbit edilmiş olan tarihlerde bazı değişiklikler yapılma- isına lüzüm hasıl olmuştur. 2 — Bu bafta yapılacak lik maçlarının Pprogramı aşağıya yazılmıştır : 25-11-1939 cumartesi Muhafızgücü - Gençlerbirliği A takım - ları saât; 14.30, Hakem: Ziya Ozan, Yan- hakemleri: Kemal Kuray, Muzaffer Ertuğ. Bu maç 19 Mayıs stadyomunda yapıla - caktır. 26-11-1939 pazar As. Fa. Gücü - Genclerbirliği B takım - ları saat: 10.15 Hakem: Bedri Erdener. Yan hakemleri: Şuayip Kıraç, Ali Kapdan. Mubafızgücü - Harp Okulu İdman Yur- du B. takımları saat: 11.30 Hakem Ali Kap dan. Yan hakemleri : Şuayip Kıraç, Kemal Kuray. Güneş - Harp Okulu İdman Yurdu A ta- kımları saat : 1245 Hakem: İhsan Tü - remen, Yan hakemleri: Muzaffer Artuğ, Kemal Kuray. As. Fa. Gücü - Maskespor A takımları, Saat : 14.30 Hakem: Necdet Özgüç. Yan hakemleri; Bedri Erdener, Ziya Ozan, Bu maçlar Muhafızgücü sahasında ya » pılacaktır. | 8 — B takımları maçları, gecen hafta olduğu gibi, bu hafta da yarımışar saatlik iki devre üzerine yapılacaktır. 4 — Demirspor kulübü iki defa B takı: mını sahaya çıkarmadığı için birinci ve ikinci devre lik maçlariyle, B takımları arasında yapılması mukarrer kupa maçın - dan B takımı ihraç edilmiştir; Bu külübün B takımını sahaya göndermediği günlere ait maç hasılâtından hissesi lik heyetine mukarreratına tevfikan — verilmiyecek Ve diğer kulüpler arasında taksim edilecek « tir, 5 — Esasen gayri nizaâmi bir kâadto ile Maç, Ga, Be. Ma, At. Ye; Pu. Gençlerbirliği. 5 . 4 1 0. 238 2 14 Mühafızgücü 9 ”i Demirspör $ '8nı 259109870 di As. Fa. Gücü 6 3):8)) 21 2 -18.14 12 Birlikspor Hi Ai G WİR *$ Harbiye - . “E Tokiğea gögesğ i Güneş 4; ÇÖRTÜN. d0 Sı25 raS Okuyucula: 'b== koydüğ iki ) y%c =ıı 4 oygvgq:uux iki netitelere göre evelce yazdığımız puvan- cak Müuhafızgücu Pize göre yarın yapıla: Ankara bölgesinin futbol birinei u€92civle rincisi artık taayyün etmiş olacaktır. Bu sebeple yarın 19. Mayıs Stadyomun- da yapılacak maç, alâkalrları arasında bü- | yük bir ehemiyet taşımaktadır. Filhakika bu mü l fi *hemiyet yerin- dedir! Çünkü her âki kulüp mevsim başm - danberi yaptıkları biribirinden güzel maç- larla fütboldaki kuvet ve iklerini" gös- termiş bulunmaktadırları Son karşılaşma. ları ile bu sahadaki kabiliyetlerini bir ke- re daha tebarüz ettirmek fırsatını bulmuş olacaklardır. Ajanlığın tepliği Aşağıya koyduğumuz tebliğ beden terbi- yesi bölge başkanlığının disiplin bakımın- dan verdiği çok güzel kararları ihtiva et - birincisi muk ta. kım mMmüsabakalarına dâvet edildiği halde gelmiyen bir sporcuya aittir. Küvetle tah- min ederiz ki bu arkadaş bundan böyle tem sili vazifelerini ihmal etmiyecektir. İkinci t da, B takımını müsabakalara göndermiyen bir kulüp hakkındadır. Bazı kulüplerimizin geçen ve bu likte uğradıkla- Lâg..r:ıhlfayenden sonra, vaziyeti daha iyi 'devre lik maçlarının müteb: rı muvaffakiyetsizliklerin başlıca sebeple - rinden birisi A takımlarında hasıl olan boş- | müsabakalara iştirak ettirilen ve tescil mu- amelesinin ikmal ettirilememiş olmasın - dan dolayı bir yıl müattal kâlması düşünül- len. Galatasaray takrımının geçen hafta ya- prlan müsabakada hakemin bütün tavsiye- ierine rağmen batalı bir)oyün sistemi ta - ları | kip etmesi ve bu yüzden maçın tatil edilme sine sebebiyet vermesi hııı.çâi_);l: ;:irincı: sine iştira ettirilmemesine karar verilmiştir. 6 — Muhtelit takrm müsabakasına iİşti - | zeretine,binaen bu dâvete icabet etmiyen ve fakat bunü bizzat veya bilvasıta ajan - lığa bildirmediği için muhtelit — takımın Boksan bir yedek kadro ile müsabakaya girmesine sebep olan As. Fa. Gücünden Abdül Küçüktaşkımer'in bu defalık bir ih- tarla tecziyesi tekarrür etmiştir, 7 — Sicil talimatına tevfikan kadroların- daki sportuların tescilini yaptırmıyan ve şimdiye kadar lik maçlarına iştirak etmiş bulunan külüplerin likteki dereceleri ayrı- ca tesbit ve ilân olunacaktır, Gemlik'te zeytin fiatı yükseliyor 1648 m, 182 Kes./120 Kw 81.70 m. 9465 Kecs./ 20 Kw, TA.) A N KA RA CUMA: 24.11.039 Program, ve memleket saat oyarı. Ajans ve meteoroloji haberleri, Türk müiziği (PL). -14,00Müzik (karışık hafif müzik P..). 12.30 12.35 12,50 13.30 /18.00 Pis.o5 Program. Memleket saat ayarı, aizns ve me teoroloji haberleri. Türk müziği (fası! heyeti), Konuşma (spor servisi). Türk müziği Çalanlar: Vecihe, Cev det Çağla, Refik Fersan, — Fahir Fersan. I — Okuyan: Necmi Rıza Ahıskan 1 — Şerif İçli - karcığar şarkı (Mest oldu gönül), 2 — Asaf - karcığar şarkı: (Bazar dalarım o güzel çehreye). 3 — Şevki bey - uşşak şarkı: (Bi melek sima peri gördüm). 4 — .... - uşşâk müstezat: (Hasret le bu şeb). 5S — Halk türküsü: (Yıldız). H — Oküyan: Mefharet Sağnak, 1 — Tanburi Cemil - kürdilihicazkâr şarkı: (Defi naleş eylerim), - kürdilihicazkâr şarkı: (Cismin gibi) 3 — ... e. — kürdilihicazkâr şarkı! (Artık ne siyah). 4 — Salâhâttin Pınar - kürdilihicaz. kâr şarkı: (Akşam gene gölgende), $ — Rahmi' bey - kürdilihicçazkâr şarkı: (Yetmez mi sana). Temsil. Müzik (radyo orkestrası - şef: Dr, E, Praetorius). 1 — D. F. E. Auber: Era Diavolo (Uvertür). | 1910 19.25 2010 2110 2 — G. Rossini: La Scala di Seta (Uvertür), 3 — Lars Erik Larsson! Divetti . mento, Çp. 15 4)— E, Lalo: Namouna (Balet sui- ti). Memleket saat ayarı, ajans hâherle- Tİ; ziraat, esham - tahvilât, kambiyo - nukut borsası (fiyat). 22.20' Müzik (solistler - P1). 2245 Müzik (cazbarnd - PL), 23,25-23.30 Yarımnki program, ve kapanış, 23.25-23.30 Yarınki Program kapanış 22.00 Bugün Ulus Sinemasında UÇAN KALPLER “Courrier Sud” Artistler: PİERRE RİCHARD. WİLM JANY HOLT CHARLES VANEL Mesnt olmtvan evli bir kaAmın * aşk arasında mücadele eden bir PİLOT'un romanı... Aynı programda renkli MİKİ ve JURNAL Seanslar: 14,30 - 16,30 - 18,30 - ve 21 de aa 12,15 ucuz matinesinde ÇILGIN BAKİRE Telefon: 2193 DÜ N A Gemlik (Hususi) — Hük imi - zin zeytinyağı ihracını serbest bırak- ması ve taleplerinin artması üzerine yağlık zeytinin kilosu sekiz kuruş 10 para ve 8 buçuğa kadar artması ihti- mali de yardır. Bu vaziyet köylüyü son derece sevindirmiştir. ULUS POLO ŞAMPİYONU ile beraber Bir.sürpriz hazırlıyor ŞN HULÂSA Tonio Kıröger paydostan sonra sınıf arkadaşı Hans Hansen'le şehrin surları boyunca gezimiye gidiyorlar. 'Tonio Hans'ı seviyor. Ve bü ana kadar bu sevginin verdiği istiraptan şü neticeyi çıkarıyor: “En fazla se- ven, en çok zayıftır, ve istirap çeker.,, su fıskiyesi, ihtiyar ceviz, kemanı, ve uzaktaki deniz, tatilde yaz rüyalarını gözetlediği Baltık de- nizi; bütün bunlar onun sevdiği, varlığını çevreli- yen ve deruni hayatının mecrasını teşkil eden şey- lerdi... Adları şiirlerde hoş bir tesir bırakan ve To- nio Kröger'in bazan kaleme aldığı şiirlerde daima çınlıyan şeyler... Yazılı bir şiir defterinin bulunduğu kendi ha- tast yüzünden ctrafındakilere belli olmuştu. Bu o- na, arkadşları arasında ve hocaları yanında, çok zarar veriyordu. Kondul Kröger'in oğlu bu işi böy- le büyütmeyi manasız ve bayağı buluyor. Ve bu- nun için arkadaşlarından olduğu kadar hocala- rından da nefret ediyor, onların fena tavırlarından tiksiniyor, ve nâdir bir göz keskinliği ile zayıf ta- raflarına nüfuz ediyordu. Fakat bununla beraber, şiir yazmayı kendi de garip ve uygunsuz bullmıyor değildi, ve bu meşgaleyi acaip bulanlara bir dere- ceye kadar hak vermek mecburiyetinde kalıyordu. Lâkin ne de olsa, bu onu gene şiir yazmaktan vaz- geçiremiyordu. Evde vaktini boş yere kaybettiği için, sınıfta pek yavaş ve dalgındı, hocalarının gözünde değil- di, gözleri düşünceli, düğme deliğinde bir kır çiçeği takılı, düzgün — kıyafetli, uzunca boy- lu bir zat olan babsı, oğlunun eve getirdiği acına- cak karnelerin kar da çok hiddetli ve endişeli YAZA Thomas le;'q”” No: 2 yen siyah saçlı, güzel annesi ise karnelere karşı tam bir alâkasızlık gösteriyordu... Tonio bu harikulâde piyano ve mandolin çalan sıcak kanlı ve mağmum anneyi seviyordu, ve onun insanlar arsında işgal ettiği bu şüpheli vaziyete al- dırış etmemesine seviniyordu. Bununla beraber, babasının gösterdiği hiddeti kendile lâyık ve daha yerinde buluyor, tekdirlerine rağmen ona tamamen hak veriyor ve sakin kay lığını biraz hafif görüyordu. Bazan içinden şuna yakın bir şey söyleniyordu: bu yaşama tarzıma bir nihayet vermeliyim; böyle dikkatsiz, itaatsiz, kimsenin aklına gelmiyen, ve benim de ne değiştirebileceğim ve ne de değiştir- mek istediğim şeylerle meşgul olmak... Bu yeter artık. Beni öpücük ve ninnilerle avutacak yerde, hiç olmazsa kusurlarımı göstermek ve adam akıllı cezalandırmak daha yerinde olacaktır. Ne de olsa biz yeşil araba üstünde köy köy dolaşan çing ler değiliz ya! Bilâkis Kondul Kröger, Kröger ai- lesine mensup ciddi kimseleriz... Ekseriya şöyle dü- şünüyordu: “Niçin böyle acaibim? Niçin herkesle ücadele halindeyim? Niçin hocalarımla aram a- görünüyordu. Özel adı C olan, bab waktiyle hartanın altımdaki diyardan getirdiği ve bunun için şehrin diğer hanımlarına benzemi- çık ve diğer çocukların yanında yabancıyım? Bir de şu iyi ve alelâde vaziyetlerini sağlamca muha- ÇEVİREN Mehmet KARASAN faza eden orta talebelre bakımnız, bunlar hocaları gülünç bulmuyor, şiir yazmıyorlar, sadece herke - sin düşündüğü ve yüksek sesle söylediği şeylerigdü- şünüyor ve söylüyorlar.... Bunlar ne kadar müste- rih ve herkesle arası iyi olarak yaşamaktadırlar! Bu iyi bir şey olsa gerek... Fakat neyim var be- nim? Ve sonu ne olacak bunun?,, Kendini ve hayatla olan münasebetlerini tetkik ediş tarzı, Tonio'nun Hans ve Hansen'e karşı bes- lediği aşkta mühim bir rol oynuyordu. Bir defa o- nu seviyordu, çünkü güzeldi, ve her noktada kendi- nin zıddı idi, Hans Hansen mükemmel bir talebe, neşeli bir yoldaştı, ata biniyor, zimnastik yapıyor, bir şampiyon gibi yüzüyor ve herkese kendini sev- diriyordu. Hacalarının ona karşı şefkate yakıin bir muhabbetleri vardı; Onu özel adiyle çağırıyor ve her cihetçe teşvik ediyorlardı. Hanımlar ve beyler onuü yolda durduruyor, Danimarka beresinin altın- dan fışkıran keten sarısı saçlarının perçemini ya- kalıyor ve “Günaydım, güzel perçemli Hans Han: sen” diyorlardı, “Gene her zaman birinci misin? Annene, babana selâm, güzel küçük delikanlım...” Hans Hansen işte böyle idi. Tonio Kröger, göğ- sünün üstünde, Hans'ı tanıdığındanberi, onu gö- arzu, acı bir arzu duyuyordu. Kim böyle senin gi« bi mavi gözleri olmayı, bütün kâinatla anlaşarak bahtiyar yaşamayı ârzu etmez ki! Sen, daima mâ- kul ve herkesin takdirini kazanan şeylerle meşgul- sün, vazifelerini bitirince, binicilik dersleir alıyor veya desterenle çalışıyorsun, ve tatilde bile, vakti- ni denizde kürek çekmek, yelken kullanmak veya yüzmekle geçiriyorsun; bense haylaz ve dalgın kum üstüne yatıp d üzünde esrarengiz bir şekilde değişerek kayan fizyonomi oyunlarını sey- rediyorum; bunun için gözlerin pek parlak ve a- çık... Ah! Senin gibi olmak,.. | Hans Hansen gibi'olmayı da pek denemiyore du, ve belki bu temennisinde hiç de ciddi değildi. Fakat onun kendini bu halinde sevmesini ıstırapla arzu ediyordu; ve onun aşkının kendi tarzında, ya- vaş ve derin, feragat, ıstırap, melânkoli ile dolu bir tarzda, İ dıştan görünüşüne bakıp da bekle- diği coşkun ihtirastan daha yakıcı ve daha kemiri- ci bir melânkoli ile dolu bir tarzda olmasmı isti« yordu. Arzusu hiç de beyhude değildi, zira, Tonio'da bir üstünlük, güç şeyleri ifade etmesine yardım e- den bir söz kolaylığı bulan Hans kendine gösteri- len muhabbetin nâdir bir kuvet ve incelikte oldu- ğunu pek iyi anlıyarak minnettarlığını izhar edi- yordu. Bu sevgiye karşılık verme tarziyle Tonio'yu sevinç içinde bıraktığı gibi, kıskançlık, hayal inki« sarı ve, aralrında bir ruh birliği kurmak maksa- diyle yaprlan gayretlerin faydasızılığından doğan, azaplar içinde de kıvrandrıyordu. Zira, şayanıhay- rettir ki Hans'ın yaşayış tarzına gıpta eden Tonio onu kendi hayat tarzına alıştırmağa çalışıyordu, fakat bunâa ancak bir an için hayalinde muvaffak l d L (Sonu var) rünce bir yanık his!,x.. d ğ hasetle karışık bî'