14 Şubat 1939 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1

14 Şubat 1939 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SAI.I Ulus Basımevi ' 14 Çankırı Caddesi, Ankara BUGU N Telgraf: Ulus - Ankara ŞUBAT vEREROR Ev-hdlll'Mm 1939 İmtiyaz sahibi 1144 5 KURUŞ. | ykat d Yi ADIMIZ ANDIMİIİZDIİR sayfamız p aPt 4 dare 1064 MEBUS SEÇİMİ Seçim hakkına malik bütün yurddaşlar vazifelerini yapmaya hazırlanıyorlar Altıncı Büyük Millet Meclisi için mart ayı sonlarında yapılacak olan seçim hazırlıkları bütün memlekette hararetle devam etmek- tedir. Belediye seçimlerinde olduğu gibi, intihap hakkma malik o!_an vatandaşlar bu yurt vazifelerini ifada büyük bir hassasiyet göstermekte; isimlerini bulamıyanlar belediye dairelerinde mü - teşekkil bulunan teftiş heyetlerine istida ile müracaat ederek iti- razlarını bildirmektedir. Türk hâkimleri Mahmut Esat BOZKURT Birinci millet meclisinin ilk günle- rindeyiz, denebilir. Milletin hazinesin- de (3 1/2) lira, ya var, ya yok! Dev- letin bütün resmi kuveti, beş on jan- darma! Fakat, Ankara mahkemesi faaliyet - te. Karar verecek.. Beklenen- kararı verdi: Tarihin meşhur haini, (Vahdettin) in damadı ve sadrazamı, (Ferid) i ölüm cezasına mahküm etti! (1) Hükmün sebebi: (Ferid) in vatan ve millet düşmanı olmasıdır. Fakat hüküm, nasıl yerine getirile- cek? Onu zaman halledecekti. Nasiıl? Günü gelecek, milli dâva cihanşü - mul bir zaferle taclanacaktır. O gün, hainler yabancı memleketle- re kaçacaklardır. Ve (Ferit) ömrünün s<on oünlerini düşman topraklarında dilene, dilene bitirecektir Öyle oldu. Ve türk hâkiminin hükmünü, Tan - Tının öç alan eli, yerine getirdi!. .. y ” “Türk kanunu medeni” sinin, henüz tatbikata konduğu günlerdeyiz. İstan- bul Altıncı Hukuk Mahkemesinde, es- ki hak kültürümüzle taban tabana zıt bir dâva görülüyor. Dâvanın konusu bir çocuktur: Çocuğun babası müslü - man türk, anası hıristiyandır. Baba ölmüş, fakat babaanneş çocuğu hıristiyan ana elinde bırakmak iste- miyor. Velâyeti ve terbiyesi bana ait- tir; diyor, Mahkeme düşündükten sonra, şu ka- Tarı veriyor: — “Türk kanunu medenisi” muci - bince velâyet ve terbiye anaya aittir. Din ihtilâfr, bahse mevzu olamaz (2)! Müslüman babaanne, haksız çıkıyor! Yavrucak anasından ayrılmıyor.. O zamanlar, bu hâdiseyi, birçok A- merika gazeteleri türk hâkiminin bir şaheseri olarak yazmışlardı. Taassu- bun timsali sayılan türk hâkimini, in- sanlığın ve İlâikliğin sembolü diye göstermişler.. Türk inkılâbınm mu- Vaffakiyetlerini anmışlardı. © Türk ihtilâlinin yürüyüşünde, bü- Yük ve çetin rollerden biri de türk hâ- kiminin payına düştü. Tereddüdsüz denebilir ki o, ihtilâ- lin bütün verimlerini bilgi ile tatbik etti ve feragatle bekledi. Yeni kanunlarımızın, —Kamutayca kabulü ve tatbikata girişleri arasında, © kadar kısa zamanlar bırakıldı, ki bu müddetler, (göz açıp, yumuncıya ka- dar), deyimiyle ifade olunmasa bile; her halde hâkimlerimizin bir defa ol- Sun okumalarına müsait değildi. Hal- buki aynı kanunlar; İsviçre'de, İtalya- da, Almanya'da senelerce etüd edildik- ten sonra tatbikat alanına girebilmiş - lerdi. ,Gene, unutulmamalıdır ki, türk hâ - k_lrn!eri yepyeni, ve bize pek yabancı bir hak kültürüyle karşt karşıya gel - diler, Türk ihtilâlinin; kapılarını ka- , Padiği bir medeniyetten çıkarak, kapı- larını ardına kadar açtığı bir medeni- Yetin içine girmiş bulunuyorlardı.. €nüz girmiş bulunuyorlardı!. Ve d_e'hal— bu medeniyetin icaplarını ye - Tine getirmek ödeviyle mükellef idi - er. (Sonu 8 incic sayfada) (1) Reis Bay Nail idi. Şimdi temyiz â - di " » Millet üddei isi Bay Reşit idi, Şimdi Kayseri sayla - vıdır. Dün de yazdığımız gibi vilâyetler- den ilk gelen rakamlara göre altıncı Büyük Millet Meclisinde 422 millet vekilinin bulunacağı anlaşılmıştır. E- velki gün haber gelmemiş olan Erzin- can vilâyetinin bir kazasından da bu- gün beklenen malümat gelmiş bulun- maktadır. Bu suretle geçen devrede 4 mebus çıkarmış olan Erzincan vilâ- yetinin gene aynı sayıda mebus çı- karacağı anlaşılmıştır. 25 şubata kadar devam edecek olan isimleri bulunmıyanların itirazları ü- zerine verilecek kararlardan sonradır ki, kati ve nihaf olarak seçime iştirâk edecek ilk müntehip, bunların seçece- ği ikinci müntehip ve çıkarılacak me- bus sayısı taayyün edecektir. Altıncı Büyük Millet Meclisine kadar Kamutay'ın seçim devrelerin - deki millet vekillerinin sayısı şu sey- ri takip etmiştir: Birinci Büyük Mil- let Meclisinde 437; ikinci Büyük Mil. let Meclisinde 278; üçüncü Büyük Millet Meclisinde 316; dördüncü Bü- yük Millet Meclisinde 317; beşinci Büyük Millet Meclisinde 399. CEZAİR Minorka adasının vaziyetini gösterir harita Minorka adası Paris'in tasvibiyle işgal edildi Paris, 13 a.a. — İspanya vaziyetini tetkik eden Dominigue, “Republigue” gazetesinde diyor ki : “Fransa Minorkaadasının Franko tarafından işgali tarzinı evelden bil - miş ve tasvip etmiştir. Franko nezdi - ne büyük elçi tayini — hususunda da İngiltere ile aynı surette hareket ede- cektir. Keza harbe bir nihayet vermek imkânı mevcutsa, bu hususta da gene İngiltere ile tamamiyle mutabık ola - rak müzakerelerde bulunacaktır. İspanya'nın müstakbel rejimine ge- (Sonu 8 inci sayfada) Balkan Konseyinin toplanacağı Bükreş'ten bir manzara Balkan pakti konseyinde mühim işler görüşülecek PAKTIN MÜDDETİ UZATİLIYOR Bulgar tâdilciliğinin ortaya çıkardığı vaziyet de konuşulacak Bükreş, 13 a.a. — Havas ajansı bildiriyor: Balkan antantı kon- seyinin önümüzdeki toplantısı Bükreş'te 20 şubatta yapılacaktır. Toplantıya Romanya Hariciye Nazırı Gafenko riyaset edecektir. İçtimam hedefi Balkan antantına dahil bulunan devletlerin hareketleri- ni telif etmek ve bu memleketler ara - sındaki tesanüdü kuvetlendirmektir. İçtima programında şu meseleler vardır: 1 — Balkan antantı paktının müd - detinin arttırılması. , 2 — Balkan antantı devletlerinin komşulariyle ve bilhassa Macaristan'- la olan münasebetleri, 3 — Münih'tenberi Bulgaristan'da muahedelerin tadili propagandasının canlanması üzerine ortaya çıkan mese- leler, 4 — Enternasyonal vaziyetin tetkiki 5 — Balkanla müttefiklik mevzii birçok iktısadi meseleler, 6 — Silâhsızlanma siyaseti lehinde (2) Mahkemenin reisi Bay Kemal idi. Şimdi temyiz âzasındandır. ( Sonu 3 üncü sayfada ) B. Menemencioğlu İstanbul'a döndü İstanbul, 13 aa. — Almanya ile 150 milyon marklık mukaveleyi mak üzere Berlin'e gitmiş bulunan Hariciye Vekâleti umumi kâtibi B. Numan Menemencioğlu, bu sabah şeh- rimize dönmüştür. imzala - Gazetecilere beyanatında anlaş - manın iki devlet arasındaki ticaretin umumi hatlariyle kalkınmasına hiz - met edeceğini söyledi. Yarın sabah Ankara'ya hareket edecektir. LONDRA VE PARİS SALÂHİYETLİ MAHFİLLERİNİN KANAATI : İngilfere ve Fransa bugün resmen Gi. Franko'yu fanıyorlar Londra ve Paris kabineleri bu husustaki prensip kararını bugün verecekler Paris, 13 a.a. — Bütün nazırların yarın sabahki nazırlar mec- lisi içtimamında bulunmasını mümkün kılmak üzere, mebusan mec- lisi yarın sabah toplantı yapmamıya karar vermiştir. Yarın sabah- ki nazırlar meclisi, İspanya meselesini ve general Franko hükü- metinin hukukane ve yahut yalnız filen tanınıp tanınmaması işi- ni müzakere edecektir. Havas bildiri- yor: Yarın Reisi - cümhurun riyase- tinde — toplanacak olan nazırlar mec- lisinin — ruzname- — sindeki meseleler hakkında bu ak- şam — selâhiyettar menbalardan hiç bir haber tereşşüh etmemiştir. Fakat bu içtimada, nas- yonalist İspanya i- “e diplomatik mü- nasebetler — tesisi meselesinin tetkik edilmesi jeek müuh- temel ve hemen yarın bu hususta bir prensip kararı alınması pek müm- kündür. B. Berard tekrar Burgos'a gidiyor İyi menbalardan alman haberlere göre, B., Leon Berard'ın bir iki güne Fransız nazırları parlâ Sanafkârlarımıza sahne ! F. R. ATAY Tiyatro dâvasını, Türkiye'miz- de, kökünden halletmeğe Saffet Arıkan teşebbüs etti: mektep ve konservatuvar, bir müddettenbe- ri, Ankara'mızda kurulmuştur ve beynelmilel başlıca şöhretlerden birinin murakabesi altına kon- muştur. Bir iki sene içinde artık ilk meyveleri toplamağa başlıya- cağız. Acaba bu ilk mezunlar bi- ze, musikili veya musikisiz, Pa- ris sahnelerinin tadını vermeğe muvaffak olacaklar mıdır? Şüp- hesiz hayır! Fakat bazılarımız onları derhal ve hemen büyük olmadıkları için tenkit etmekte kusur etmiyeceğiz. Kadirşinas o- lanlar ise, daha birkaç seneler balkanlar içinde kalmamıza ra- zı olacaklardır. Eğer meşrutiyet sahnenin esa- sını böyle kurmuş olsaydı, fakat kurmuş olmak neye yarar, meş- rutiyetten beri gelen hükümet- ler, asla gevşemeksizin, aynı ese- ri devam ettirmek kararında se- bat etmiş olsalardı, şimdi kim bilir ne kadar ilerde olurduk? ” z 1— * elerini takip ediyorlar kadar. yeniden Burgos'a hareket ede- ceği gittikçe daha küvetli bir surette teeyyüt eylemektedir. B. Berard'a bu sefer resmi bir va- (Sonu 8. inci sayfada) Katalonya'da hâlâ çarpışmalar oluyor Alikantenin bombardımanı anında sivil halktan yüz kişi öldü P_erpînyan, 13 a.a. — Katalonya'da çarpışmalar devam etmek- tedir. Cümhuriyetçilerin 20.000 kişiden mürekkep olan iki fırka- sı hâlâ Camprodon'u ve bu mevkiden Fransa hududuna kadar im- tidat eden iki büyük vâdiyi ellerinde bulundurmaktadırlar. Bu fırkalar düşmanım ileri hareke - tini durdurmak ve mümkün — olduğu kadar fazla malzeme kurtarmak - için dümdar muharebesi yaparak Fransa hududuna doğru çekilmektedir. Bir torpido muhribi hasara uğradı Salamanka, 13 a.a. — Frankistlerin tayyareleri, Carthagene üzerinde yap- mış oldukları bir cevelân cümhuriyetçilerin bir torpido muhri - bini hasara uğratmışlardır. Frankist tayyareler faaliyette Alikante, 13 a.a. — Nasyonalist tay- |- yareler dün şehrin en kalabalık kısmı- nın üzerine, bir kaçı yangın bombası olmak üzere 50 bomba atmışlardır. Hep si sivil olmak üzere 5 ölü ve 12 yaralı sayılmıştır. Merkez hali ve belediye tiyatrosu ve diğer 20 bina harap ol - muştur. 100 kişi öldü Madrid, 13 aa. — Alikante ile Va - lensiya arasınd. bulunan Jativa'nın nasyonalist tayyareler — tarafından dün bombardımanında 100 kişi ölmüş- tür. Diğer taraftan Alikante'de üç mo - törlü 5 tayyarenin dün yaptığı bom - bardımanında da 20 kişi ölmüş ve 55 kişi yaralanmıştır., (Sonu 8. inci sayfada) Delil isterseniz, lütfen, belediye sadakaları ile düşe kalka geçi- nen Darülbedayi'i seyrediniz! Fakat gelecek sene ilk sanat- kârlarımızın işe başlıyacaklarını farzedelim. Kendilerini hangi sahneye sevkedeceğiz? Sporda saha ne ise, sahne sanatında bi- na belki daha fazlasiyle, odur. Bugünlük — milyonlatca liralık milli tiyatroyu bir tarafa bıra- kabiliriz: ancak Küçükasya'- nın ortasında garp medeniyeti- nin ileri bir nüvesini kuran cüm- huriyetimiz, Ankara'yı daha ne kadar zaman tiyatrosuz bıraka- bilir? Bu tiyatronun hizmeti, yalnız mektepte yetiştirmekte olduğu - muz sanatkârlarımızın, musikili ve musikisiz, sahne eserleri ver- mesine değil, belki o kadar ehe- miyetli olmak üzere, dışardan truplar celbederek, şehrin hakikit bir ihtiyacını tatmin etmekliği- mize ve sanatkârlarımızı tamam- lamağa yardım etmek olacaktır. Doğrusunu söylemek lâzımge- lirse, artık binaları, memurları ve bütün teşkilâtları ile burada yerleşen, yahut, hükümet ve mü- esseselerle temas etmek üzere gelip kısa veya uzun müddet şeh- rimizde oturan oldukça kalaba - Irk bir yabancı misafirler ve mü- tehassıslar muhitimiz de var. On- lara şimdilik yalnız Cümhurreis- liği orkestrasının konserlerini ikrn_m edebiliyoruz. Medeni şeh- rimizin, zevk ve fikir adamları- na bu ikramına, sahneyi de ilâve etmeliyiz. (Sonu 8 incic sayfada) esnasında | — Londra'da arap konferansının çalışmaları devam ederken Filistin'de tedhişçilik tekrar başlamıştır. Yukarda bu hareketlere iştirâk eden iki nasyonalist görülüyor. ( Yazısı 3 üncü sayfada )

Bu sayıdan diğer sayfalar: