Göçmenlerle beraber... ” Vatan vapuruyla Vatana kavuştuk ,, Duyuşları, düşünüşleri ve giyinişlerile |. Türk Şişi vatandaşlar anlatıyorlar (Sincanköy'e yerleşen muz ırkdaşlarımı mile n- daki ilk mız bir fa RES ikinc: kânun ari sayı da çıkmıştı.| on evinin kapısı nihayet bun. dan bir ay evel takılm e bata en lan bi yunu, kuzusiy şınmışlar. Bunları va Mahmut egri or. yi mu dinliyoruz: etimizin gönderdiği ko- İpe diyen bizim köyümüze gel- diydi. Biz Bu ağızda vatana siz dönecek- niz, dedi, Müjdeyi köye ben ver - ne lim. Aman ne sevindiler, ne sevin - diler. Sanki bayram vardı. Görüle - i o... Hemen yolculuk ha- zırlıklarına başladık. Tasfiye mua - melelerimiz görüldü; Köstence'ye vardı vapurumuz geldi. Nemiz var, nemiz yok bizi aldığı süz Köyü armin Paya İM but, gülen gözlerle çi - mize Gelar yordu. O dak in yad si çalıştı; gı e çok Teyeti saydığı bir sual 8« z, de ii m mu bizi di Mahmut bu sefer, yerinde söyle bir kıpırdandı. Meğ e Bu iş garpmtısını EN Watan vapuriyle. Biz Türe ye Vatan ml kava e 30,35 yalın yabancı artı tik ie yorduk anal Gülstü v in. 0 yilsi e a pi yakar; yard bakın İstan- nü; apurun ma, çok dinle miş, bul © Sri bir kuş kanat gır- Ep Yazan... Kemal Zeki GENCOSMAN İçimiz: pıyordu. zin o süzün ss ir Jaşmış Mev Gümrük muame - a ilan e bir. sis vi or- li. Bi 8 purun ucundan bir benle koptu. Baktık, Günüme ni- — gi ne uğramış o ğu, belli ki, şu LZ we yazsa asilini, yürek çarpmtır i ğ — dB a gk nın ar Di bize göstermemeğe çalı - Ji mendiliyle kuruladı. in — Ya beyim, dedi, bizi vatana, Va- tan vapuru ulaştır ırdı. — Boğaza een ne hissettiniz, diye sordum. Mahmut bir kere melişir. His- tamadılar, biraz sonra da bütün va- halk; ur halkr... çı imdi k köyü dolaşıyoruz. Tüğ Ş Ja taşıyanlar ara a bir biraktılar. Bi hudutlar zili iş ne ni memlri nde ni kapı tün” yor, konuşuyor! Bizim Si gün göçmenler daha bir - hafta evel gel- miştiler ve evler kendilerine sip Bir e a neler Dai bi- liyor a e ii er dedik, içeri gir de ni Li eN dudaklarını yak, Gia söylemesine bir kaldır- ş dedi, şuna da bak, bu soğu- ğa Gülelim nine soğuk mu dermi Sen ni ae onu öylece söylesi e dura bizi erinin isli çağırdı. Tahtalar tertemiz: ır gıcır gıcır, ı çekli bir kapaklı sandık duruyordu. anında leğen ibrik, relerin de bir petrol lâmbası, yarım fincan, bir tepsi ve bir kaç ie iki küle pamuk duru- inenin yanında, yirmi beş otuz yaşlarında bir da nl vardı. Onun kim olduğı ettiğimizi lar — Emine'mi, dedi, benim geli - nra Gülsüm nine ile gelini MELİ otufduk — Siz kusura ka maz deği - ler, biz işimize bakalım. Ve başladı- lar Errel ei ei çevirip, pa - muklarını eğirmeğe... Cafer Çapas: — Bize de buyuracaksınız, dedi, iynsaya ler gelmişken bir kahve de bizde içi Yeni Sincan köyünün uzaktan görünüşü A 1 1 İstanbul uf » ae a 2 et dâvası * 3 yı ti 4 " me Alınan tedbirlerle < le| . Me Vİ ze fiyatlar yükselmiyd. & t Ziraat İşletmeleri Kuruf mira e satışlariyle > eli ığını ve et fiyatlarının yükf i için piyasada müessir olü vazesini > e evelce y mıştık, Alı settiği gibi, spekülârör zitniyeti Bi kaç mutavassıtın mi olmadi. iht 1 laşrlan eğ ri ahiepe a Yüzünün bütün hatlariyle a ize müessir olmuş ve : bizden olan Cafer lari Şüklülmemesine çok hieğl ed tnt. Biribirimize öyle çabuk ısındık Köse İstanbul'da harekete geği si ki... Onlar bize bütün içlerini açı - |ği birinci mii ortalarında > 4 yor, biz onları can kulağiyle dinle- | van borsasında ve mezbahada €V& mp Hepsi te - w r teker evlerinden memnun ol - | 50 k Gi daki söylüyorlar. günkü m miktarı & Ne oli 2 aklarımız mükemmel ve 400 sen emi tel Bul Karr, diyorlar. Yalnız bir |, çiz lere Goğrudan doğrul! ai eyyam olsa da güzlük tohumlarını. | halkın ve müstahsilin menfaatini d saint. “Yağışlar çok sürer mi bu. | ŞÜnen kurum, bu sene vazifesine g EE aşlamış olmakla beraber piyasadal “ç tesiri müspet olmuş, ve İstanbul hâ Beli olmaz. e ai cevap verdik, İkınm kış aylarında normalden yük Ki kadar güzel İsek ve fahi Fiyatlarla et yememele güneşli günler elli Bazan çok in edil A Elini, ai rengi kuzu derisin - hi boyunlu pi ilerideki evini işaret e imkân dahilinde Kurum Genis rim — Viş soğuk da yeri dediler. vet almakla b Biz ona ii alışkın Doğrusu da Bi e filân Kr“ Meze sehatli yili r rl şıl Cafer: Fehime ile iki kız goğuğu e ladı bi arım, dedi, iş var. Evlerin içindeki eşyalar biribiri- e pek benziyor. İki sandık, sandık- v0) nir yataklar, örtüler, iki ei öteki evlerden farklı eş- y Ir bir dikiş makinesi gözümüze iliş- ti, racım, dedi. Gayet sağ- ler e ve gayet TölerLe: ta evel 1 atana a ii m z yal A , dedi, bizim Sülman'ın 2 R günlük p viro oğla Tuzla da. sö rülmemekte ve bu suretleskış ay) yi “ — Adımı ne iepelelir ında İstanbul halkının âzami sürett A e İ şam göreerzi ilmin si te imi Köylüler» Belete, biç Ağam: | akal Kurum önümüzdeki müsai. ke; lu Kemal koyduk, dediler. Zaten progr ip Baysar ie biz de tam küşük Kemalin evinin |altında alacağı bu yeni tedbirlerle önünde konuşuyormuşuz. a idi Hivarialkökünderi ile Zalimin ei bangır bir çocuk sesi gel ie - ze silin bu tedbirlerin neticelerinden d4 s imei Bir kere e yin önünde bir ucuza mal ederim. makine benim ağlıyor. O ağlıya dur- — öz a yor. O ağlıy: En sevinçli Ee Ki dirim si var eek ze ekmeğimi getirir. min yapı Hüseyin Çeker in ara- Yün biz ddbyON ç p na yerleştik. rla- e ki dei Dem le — Ne Meli a diye sorduk, Gayet glam atkılı ayakkabılar.. li sonra çamurlu er dal - | da bulunan Kürkçüler'de de bir ista A o hal. "i Başta Ja , dediler, Ne gül e ine göre 250 kuruşadamal (dık. Sincanlılar arka amızdı | yon açılmıştır. Kürkçüler ietasyorl â ee > EE ediyormu: i ii A ii evlerimizi görü Her gittiğimiz evde, türk dikka- O mayın diye a tir. 3 emilen İİ Mahmut parmağiyle pencereden o Sonra her evin arkasında ahır i- tine his bir âdet görüyoruz: misa ü bir evi gösterdi: dıvar ap çekmişler, . m larını Ke Ke ve ler. z — De; Ki hanah, dedi, şu eve d ir Ni di ee kio, rlakın bizfen yes bu- ların vu Eval e etmek için fırsat e duyduk, e sana m dedi Mah Samimile- a > irak uk diye de- am etti, vardı. Fa- gö- verteye döki ii İşimizde İstanbul'u tanıyanlar yok değildi ama, romanyalı olarak gelmiş, bir kal ya kalı tunudür. Hem ben Ki seni vardı- ririm on! Delegat, Tuzla'ya indikle- rini, nasıl igili e bir an evel kavuşmak için nasıl çır - pındıklarını e ii — Tuzla'da, bir memur bü- ri bir kitap e ye birer de soy a verdi, Bizim git ei n de bahçe yapılmak üzere verilen arsa- Yin sintine İnen daralan geviri- yorlardı. ilmini ninehin evine gittik. 8 odasının dıvarına çivi galiya iki kat, kapıya Bizi iz rünce, çık a — Hoj geldiniz, ded — He b yl dedik, iyisin mem- nunsi tirdi bize.. Dar, alçak kenarir, süslü bir teneke tepsinin içinde kaz dan kendi- Bin anlıyacağın doya doya göreme- miş bile. sine mahnz bir tadı olan kahveleri- mizi iğti N Sincanköy'de göçmen evleri mi verdiler bize dilmeğ Eriyik n, dedik, gelirken vapur hal- e ama. e m Se de ik, ai biraz evel ii Bsk e evler üç odalı si yil. yam Biri hay birimde da var. Mutfak olarak kulla - üncüsü ia odası, rahat ve kul- Sa yuvalar evimli, buda çite km yelekli, sea | götürüyor. Çağırdık, Yanımıza gel- di. Evelâ biraz li Fakat çe - kinmedi. Sorduklarımıza, kendile Ç ıktık. Tekrar ape içir iz. ii ja gn en ihtiyar ED iş ba - mandi pe zavallılaşmış ei N özler, ik ve kıyafetlerini sap eğince gıkıyor ama, tat- ir bir konuşması, insana hoş gelen bir sesi var. cı enelerini seli zaman yüz“ çok küçülüyo: Ee asvündekini kapıyor in buruşukları daha derinleşiyor. e Isüm nine böyle bir Gülsüm ni- nedir ni a de çok garip ve münasebetsiz bül: —Ne içme zi isi etti be ev- lât dedi, ben a kimler 2” ei Bizim. Taras ii ta- inledim. Onu: ve meğe gelince kend di bitineden, a epi pa ava biraz serince idi. Gülsi ninenin, siyah urbasının içinde ele rediği belliydi. bestçe cevaplar veriyordu. Ökü: Neden böyle | e bunlar? Gözlerin biribirini tutmi kadar tabii bir balm lili pi limizi anlamadı — Hangileri, hş saten ilemi ze baktı. — Gözler, dedik, neye böyle te- keş. Köylüler izah ettiler Hep böyledir bizim malar, de- diler, gözleri başka başka Tek gözlü kedileriyle meşhur lan Ankara'nın otuz lari Si: 'di yndi tek e su Sincan'da da özlü inekler ve öküzler va İ Kerklk 2 Ürperme ja Vücudünüz bir tehlikenin yaklaştığını haber veriyor : - Grip! ; | Hemen ASPİRİN; grip, soğukalgınlığı ve ağrıların emniyetli ilâcı ASPİRİN alınız! Aspirin'in iyi tesirini pek az sonra göreceksiniz. Israrla ni 20 ve 2 tabletlik şekillerde bulunur. imi Her şeklin üstündeki markası hakiki olduğunun ve iyi tesirinin garantisi # aldığınız malın idir,