9 Eylül 1938 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 3

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DIŞ POLİTİKA Çekoslovak hükümelinin yeni teklifi Lort Runsiman, bir ay kadar evel, 1koslovakya’ya gittiği zaman, çek Ükümetiyle südet almanları ara- Mdaki ihtilâf şu vaziyetteydi : _Hemlayn bir kaç ay evel söylediği " nutukta südet almanlarının nok- nazarlarımı sekiz madde ile hü- “Sa etmişti. Bu sekiz maddenin de Ülâsası şudur ki, südetler, alman - Tda meskün olan mıntakalara nazi nde bir idare kurmalarını müm- kılacak derecede geniş muhta- sti, diğer ekalliyetlerle beraber ddet almanlarına geniş ekalliyet fakları temin eden bir kanun lâyi- Hası hazırlamış ve bu lâyihayı mec- tevdi etmek üzereydi, Bu proje * şu yolda hülâsa edilebilir : , Kanun üç kısımdan /ibaretti: Mil- 'etler kanunu, lisan kanunu ve ida- | reform kanunu, Milliyetler kanu- üyle Çekoslovakya'da yaşıyan bü- :uıı milletlere müsavi hak veriliyor- u, | Lisan kanunu, çekçenin resmi dil Olduğunu tasrih etmekle beraber, Yüzde yirmi nisbetinde başka bir hilletin bulunduğu mıntakalarda Pmillete ait lisanı da ikinci resmi dil dlarak kabul ediyordu. İdari reform kanunu, memleketi hemya, Moravya, Slovenya, Rü - ya olmak üzere dört mıntakaya Syırmakta, ve her mıntakada milli- Yet nisbetine göre temsil hakkı te- hin eden bir meclis kurmaktaydı. , Çekoslovakya hükü inin proje- İnde südet al ları — bak d lakatlık şundaydı ki, bazı mıntaka- hrda kahir ekseriyeti hattâ deni - *bilir ki nüfusun heyeti umumiyesi- N teşkil ettikleri halde hiç bir mec- e ekseriyeti temin — edemiyecek- i. Südet mımmtakasının tâbi olaca- 1 Bohemya meclisinde bile alman- he ekalliyette kalacaklardı. K Lort Runsiman çekoslovak proje- İnin almanları tatmin etmiyeceğini '?lidıimdın lâyihanın meclise tev- li edilmesine mâni oldu. Bundan nra da bir ay devam eden müzake- 'sler ve temaslar başladı. Bu bir ay isticesinde — nihayet — almanların, "*tu nazarını Çekoslovakya hükü- te, Söyle ki : Çekoslovakya, dört idari mıntaka 'erine bu defa kanton veya depar- adı il otuz kay Yrılmakta ve her mıntakaya — idari huhtariyet verilmektedir. Bu muh- Çinliler bir japon alayını imha ettiler Hankov, 8 a.a, — Yançe'nin şimalin- de Çin kıtaları perşembe günü hava ve topçu kuvetlerinin yardımiyle Anhvei garbinde Huangmei ve Susung arasın- da yarı yolda kâin Kuşuku ve Tuyou- anshan sırtlarını işgal eden bütün bir japon alayını imha etmişlerdir. Mü- him miktarda harp malzemesi iğtinam etmiş olan çinlileri, şimdi bu sırtlarda yerleşmiş bulunmaktadır. Japonlar Hoshan şehrini saptettiler Luan cephesinde Luan'ın cenubu garbisinde kâin Hoshan şehri 29 ağus- tosta kanlı sokak muharebelerini mü- teakip japonlar tarafından işgal edil- miştir, Çinliler “Pi,, nehrinin garp sahiline çekilerek yeni müdafaa hatları tesis etmişlerdir. 30 ağustosta japonlar yeniden zehir- li gazlar kullanarak “Pi” nehrinin garp sahilinde bulunan bir Çin bölü- ğünü imha etmişlerdir. Çinliler ağır fedakârlıklarda bulunarak nehrin garp sahilini ellerinde bulundurmak- tadırlar. Kiukiang - Nanşang demiryolu üze- rinde, Vukvuşen civarındaki Çin ku- vetleri 300 japon piyade askerini mu- hasara etmişlerdir. Şiddetli muhare- beden sonra yarı yarıya zayiat veren japonlar tayyarelerinin himayesinde geri çekilmişlerdir, Japonların garp istikametin- deki taarruzu akim kaldı Japonlar garp istikametindeki taar- ruzlarında muvaffakiyet göstereme- diklerinden Anking'den nehrin şimal sahiline takviye kıtaları gönderilmiş- tir. Bu kıtalar çinliler tarafından Tsi- enshan'ın şarkında Şichpasih'te tevkif edilmiştir. Bu mıntakada şimdi şid- detli muharebeler vuku bulmaktadır. Japonlar garp istikametinde şimdi yapmakta oldukları taarruz neticesin- de ağır zayiata uğramışlardır. Kinki- ang'tan Şanghay'a her gün binden üç bine kadar yaralı gönderildiği tahmin edilmektedir. Tlmllyvllml K konferansında Alınan muhtelif kararlar Londra, 8 aa. — Tredünyonlar ke , parlâ topl &r kantonlar, Prag'da içtima edecel lr federal meclisle birbirine bağ- Anmaktadırlar. Kantonların bazıla - sını istiyen beyannamesinde, x;ııi'n:ec:ı- viz devletler tarafından yapılan ku- e çei lerinin 4 galiba üçü, iyle almandır. 'azılarında almanlar ufak bir ekse- İyet teşkil ediyorlar. Diğerlerinde 'e ekalliyettedirler. Her kanton i- inde ekseriyet teşkil eden millet, lareye hâkim olacağından ekalliye- h haklarına riayet etmiye mecbur- Ur, Alman ekseriyetini teşkil eden antonlarda almanlar çek ekalliye- he ait haklara riayet etmiye mec- Ur oldukları gibi, çek ekseriyetini işkil eden kantonlarda çekler de ekalliyetinin haklarına hür- let edeceklerdir. Bu otuz kanton i- nde ekseriyeti çek ve alman olan üntonl t olduğu gibi, ekse- Yeti slovak ve hattâ macar — olan ântonlar da varlır. İşte kendisine mal etmemekle be- 'ber, Runsiman'ın hazırladığı pro- budur. Proje önce Henlayn'e ve enlayn vasıtasiyle de bu meselede 1 son sözü söyliyecek olan Hitler'e Vdi edilmiştir. Bir kaç gündenberi, itler'in bu teklife karşı vereceği ce- ip merak ve alâka ile beklenmek- ydi. Henlayn alman nazi şefini ihtesgaden'deki köşkünde ziyaret FD projeyi tevdi — ettikten sonra iHler nazi kongresinin açılışmda bu- hmak üzere Nuremberg'e hareket ti Aradan üçgün geçtiği halde kosl b bükümetli Run- han tarafmdan hazırlanan projeye Vap verilmedi. Nihayet evelki akşam ingiliz rad- su, teklifin südet almanları tara- idan kabul edilmediğini bildirmiş- "Bu arada çek hükümetiyle südet Manları arasındaki münasebetlerin iSbütün gerginleşmesine sebep o - & bir hâdise de çıkmıştır. Tafsilâtı inkü gazetelerde verilen bu hâdise hasında bir kaç südet mebusu çek lisleri tarafından — döğülmüştür. vet hü deniyet için bir tehlike teşkil ettiğini söylemekten, son yedi sene zarfında ingiliz hükümetini zaaf ve kararsızlık göstermiş olmakla ittiham eylemekte ve bütün bu vazi- yetten mezkür hükümeti mesul tut- maktadır. Gönüllüler meselesi Konferans, gönüllülerin İspanya'- dan geri alınması hakkındaki ingiliz plânınm Franko tarafından reddedil- mesi üzerine Pirene hudutlarının a- çılmasını istiyor. Konferans, Çekoslovakya — mesele- sinde sulhun taksim edilemez olduğu- nu ilân etmekte ve Çekoslovakya ü- zerinde devletin inhilâlini kabul için tazyikte bulunulmasına itiraz eyle- mektedir, Nihayet konferans, Almanya'yı tah- rikâtçılıkla ittiham etmekte ve eğer Çekoslovakya'ya tecavüz ederse, İn- giltere'nin Fransa ve Sovyet Rusya yanında bulunacağına dair Almanya'- ya hiç şüphe edemiyeceği ihtarlarda bulunulmasını istemektedir. mebuslarının döğülmelerine — sebep olan hâdisenin bütün alâkadarları tatmin eder bir şekilde halledildiği ve hü" Hİ AM ar a e İ müzakerelerin tekrar başladığı bildi- riliyor. Her halde vaziyet müphemdir. Gerçi çekoslovak hükümeti, ileri sür- düğü yeni teklifle südet almanları- nın istediklerini tamamiyle kabul et- miş olmuyor. Fakat kanaat şudur ki, © tarafa doğru ehemiyetli bir adım atılmıştır. Ve her halde teklif mü- zakereye zemin olabilir, Resmi mümessil olsun, gayri resmi t, hattâ hit olsun, det partisi de bu hâdiseyi bahane | giltere efkârı umumiyesi Lort Run - da ötedenberil : n arle dadır. Lort Runsi- trek ve aynı Ti sürdükleri noktai nazarı tatmin hediğini bildirerek müzakereleri Smiştir. Fakat Londra radyosu bu eri verdikten sonra gelen ajans 8rafları, südet partisi ile hükümet isındaki temasların halâ de- M ettiğini bildirmektedir. Bund. man da projenin arkasında olduğu- na göre, hiç kimse, ağır bir mesuliyet altına girmeyi göze almaksızın, Av- rupa sulhu için bu derece ciddi teh- like halini alan bir mesele üzerinde müzakereye bile girişmekten kaçı- Wwa verilen haberlerde de südet e l 'A, Ş. ESMER 4 DÜNYA HABERLERİ SÜDET MESELESİNDEN SONRA Macaristan, Alsas Loren Danimarka ve Romanya meseleleri mi çıkacak ? Paris, 8 aa. — Paris gazeteleri, dün, Çekoslovakya'da geçen hâdise - ler ve yapılan müzakerelerle meşgul olmaktadır. Epok şöyle yazıyor: “Nasıl Çekoslovakya meselesi A- vusturya'nın işgalinin ertesi günü ortaya çıktıysa, südet mıntakasının işgalinin ertesi günü de Macar mese- lesi, Danimarka meselesi, Romanya meselesi ve Alsas meselesi ortaya çı- kacaktır. Bütün fransızların bildiği işte budur. Mürettep hiç bir hâdise, hiç bir şiddet hareketi fransızlara so- ğgukkanlılıklarını kaybettirmiyeceği gibi, kararlarından da döndürmiye - cektir. Fransızlar, hâlâ bu saatte bir harbın önüne geçmek için imkânsıza bile tevessüle hazır bulunuyorlar. Fa- kat onlar harba mecbur edilirlerse vazifelerini son haddine kadar yap - makta tereddüt etmiyeceklerdir.., Almanya çıkmaza girdi Figaro diyor ki: “Südet meselesinin südet almanla- rıyla Prag hükümeti arasında bir me- sele olmaktan çıkarak Almanya ile Çekoslovakya arasında bir mesele ha line girdiği safhaya gelmiş bulunuyo- ruz. Çekoslovakya'nın yanında Avru- pa muvazenesinde alâkadar olan dev- letler de bulunmaktadır. İşte Runsi - man'ın faaliyeti, vaziyetin bu suret- le tavazzuhuna müncer olmuştur. Bir takım hâdiseler bu vaziyeti ka- rartamaz. Almanya böyle bir çıkma- za girmiştir. Almanya'nın bundan çıkmakta istical mi edeceği yoksa o- rada daha mı gecikeceği belli değil- | dir. Malüm ya enternasyonal siyaset- te de sinir imtihanrı vardır. Avrupa'nın mukadderatı Diğer taraftan, olan olmuştur. Fil- hakika totaliter devletlere karşı an- lıyabilecekleri yegâne lisan kullanıl- retlendiriliyorlar,. Şimdi öyle bir had- de gelmiş bulunuyoruz ki, ister is- temez demokratik devletler ya hare- kete geçeceklerdir, yahut da yeni bir şiddet darbesi karşısında teslim ola- caklardır.,, Popüler de şöyle diyor: “Fransa ve İngiltere imanla şunu söylemelilerdir ki, bugün bahis mev- zuu olan şey ne südet almanlarının vaziyeti hattâ ne de Çekoslovakya"- nın mukadderatıdır. Bahis meyvzuu olan şey, bütün Avrupa'nın mukad- deratıdır. Bunda İngiltere ve Fransa da dahil bulunuyor.,, B. Çemberlayn Londra'ya döndü Londra, 8 a.a. — İskoçya'da dostla- rının nezdinde bulunan Başvekil Çem- berlayn, dün akşam oradan hareket et- miş ve bu sabah Londra'ya gelerek doğruca başvekâlete gitmiştir. Nuremberg'de Alman malfbuat şefi nuluk verdi Nüremberg, 8 a.a, — Hitler'in mua- vini Hes, Farinaci'nin riyaseti altında Nüremberg kongresine iştirâk etmek- te olan italyan heyeti şerefine büyük bir kabul resmi yapmıştır. Bu gün irat etmiş olduğu bir nutuk- ta, alman matbuat şefi Ditrih, ecnebi gazetelerin yalancı havadislerinden bahsetmiştir. Mumaileyh, bu haberlerin bais ol- dukları fena neticeleri tebarüz ettir- miştir. Hatip demokrat hükümetlerin ve gazetecilerin alman ve italyan tek- liflerini iyi karşılamamış oldukların- dan dolayı şikâyet etmiştir. “Beynel- milel ahlâk monopolüne sahip olduk- larını iddia eden demokrasilerde bizim sulha davet eden, sulhu arar borumu- zun acaba tesiri ne olmuştur?” Sözüne devam eden B. Ditrih, anşlu- sün ne bir müdahale, ne de Almanya tarafından yapılmış ifratkârane bir hareket teşkil etmemekte olduğunu söylemiştir. Bay Ditrih sözüne devamla demiş- tir ki: “— Almanya'nın doymak bilmiyen pan-germanizm ihtirasları yoktur.,, Mühim kararlara doğru Belgrat, 8 aa. — Samuprava gaze- tesi harici siyasete bir nazar, başlığı altında yazmış olduğu makalede, bil- hassa bütün nazarların Nüremberg'e müteveccih bulunduğunu ve orada bu Tuna Kıyıları Falih Rıfktr ATAY En eski tarihi zamanlardan bugüne kadar Yugoslavya: Tarih - Seyahat mektupları - rakamlarla Yugoslavya. Yakında çıkıyor Denizaşırı muharriri : Falih Rıfkı ATAY Türk edebiyatınım başlıca seya- hat eseri olan bu kitabın ikinci ve nefis tabı Remzi Kitabevi ta- rafından basılmaktadır. Yakında çıkıyor 75 Kuruş. ) İ Şimal denizinde Alman deniz manevraları tatil edildi Berlin, 8 aa. — Birkaç gün evel şimal denizinde başlryan alman deniz manevraları efrada Nuremberg kon- gresine iştirâk etmek imkânını ver - mek için muvakat bir müddetle tâ- til edilmiştir. Manevralar 12 eylülde tekrar başlıyacaktır. Bir hafta müddetle donanma ma- nevralara iştirâk edecek olan ticaret filosunun himayesi talimlerinde bu- lunacaktır. Bu manevralara 60 harp gemisi iş- tirâk etmektedir. Manevraların 20 ey- lülde biteceği tahmin ediliyor. On - dan sonra ihtiyat deniz kuvetlerinin manevraları yapılacak ve bu manev- ralar, alman sahillerinin muhafazası- nı istihdaf edecektir. İngiliz - Romen ekonomi münasebatı Londrarı 8 a.a. — İngiliz diplomasi HLALA TÜRKİYE BASINI Hitler'in Nuremberg nutku B. Asım Us Kurun'da bu başlıkla yazdığı başyazısında diyor ki:; Hitler her tarafta büyük merak ve alâka ile beklenen Nüremberg nutku- nu söyledi. Fakat bu nutukta gene her tarafta aynı derecede merak ve alâka ile bekl Südet wlmanları 1 sine dair bir kelimeye bile tesaâdüf e- dilmedi. Sulh kelimesini telâffuz et- mediği gibi harp sözüne de hiç temas etmedi. Bana mukabil Alman'yanın iktısadi vaziyetinde korkulacak - bir şey olmadığını, alman mileti abloa- ka ile tehdit edilemiyeceğini, dört se« nelik ekonomi plânmın fevkalde iyi ne- ticeler verdiğini söyledi. Hitler'in Nüremberg kongresinde: — Almanya abloka ile tehdit edile- mez. Hariçten hiç bir madde almaksı- zın alman milleti uzun seneler yaşıya- bilir. Her türlü ihtiyaçlara tekabül e« den eşyalardan stoklar yapılmıştır.” Yolunda söylediği sözlerden anlaşı- lacak mâna budur. Bu mâna şu tarzda da ifade edilebilir: — Almanya icap ederse Südet al- manları için tedafüi bir harpten çekin- miyecektir. Südet almanlarına muhta- riyet vermek için Almanya'nın yapa- cağı askeri hareket birkaç günlük bir iştir. Bundan sonra Almanya her ta- rafta tedafül vaziyet alacaktır. Eğer Fransa ile müttefikleri üç buçuk mil- yondan ibaret olan Südet almanlarını mutlaka şu veya bu şekilde idari kon- trol altına almak için Almanya'ya kar- şı tecavüzi bir harbe girişmeği ve beş, on milyon insanın ölümünü göze al- mış bulunuyorlarsa alman milleti bu- na hazırdır. Almanya uzun seneler de- vam edecek tedafüi bir harpten kork- maz.” Bununla beraber işlerin böyle teh- likeli safhalara girmesi ihtimali son günlerde azalmıştır. Çekoslovakya hü- kümetinin Südet almanları için geniş bir muhtariyet vereceğine dair alâmet- ler vardır. Hattâ dünkü posta ile ge. len (Jurnal) gazetesinin haftalık si- üzü semalde —e SN bahsedilirken İskenderun meselesi gü- zel bir misal gibi gösterilmiştir. Eğer Çekoslovakya Südet almanlarına Ha- tay türklerine verilen istiklâle benzer geniş bir muhtariyet kabul ederlerse Orta Avrupa'daki bugünkü harp teh- ayın 12 sinde son derecede mühim ka- dll'.— HB bti ©aa Sidalsîı—ğında Franko kıfaları püskürlüldü Barselona, 8 a.a, — Milli müdafaa nezareti tebliğ ediyor: Evelisi gün düşman fevkalâde ve- saitle Sidals dağındaki cümhuriyetçi mevzilerine taarrız etmişse de biribi- ri ardından dört defa püskürtülmüş- tür. Düşmanın iki taburu imha edil- miştir, Dün düşman Korbera'nın şimalin- de iki mevzi işgal etmeğe muvaffak ol- muştur, Şark cephesinde Eltoro mıntakasın- da, düşman Kezarinlİzon'u ele geçir- miştir. Berut'tan gelen haberlere göre Filistin'deki gerginlik yatışmış olmak - tan çok ktır. Araplardı ürekkep bibr grup Besian civarında Amoz yahudi kolonisine hü tmiştir, Polis müt izlend. öldür - Resmimiz, Tulkerim'de polis karakoluna ve askeri garnizona çok yakın olduğu halde araplar tarafından tahrip edilmiş bir köprüyü gösteriyor. sında daha sıkı bir iktısadi mesai bir- liği imkânını tetkik etmek üzere res- mi bir ingiliz heyetinin yakında Bük- reş'e gideceğine dair olan haberi tek- zip etmektedir. Mamafih aynı mahafil İngiltere'nin sabık Mısır komiseri Loyd'in oyın sonunda hususi surette bir seyahat yapacağını kabul etmek- tedir. Fakat mumaileyhe diğer hiç bir kimsenin refakat etmiyeceğini tasrih olunmamaktadır. Froyd'e ameliyat yapıldı Londra, 8 a.a, — Froyd'a bugün öğ- leden sonra bir ameliyat yapılmıştır. Sıhi vaziyeti hiç bir endişeyi tevlit e- decek mahiyette değildir. İstanbul sinemalarında ucuz tarifeler İstanbul, 8 (Telefonla) — Beyoğlu kaymakamlığında bu gün bir toplantı yapılmış ve sinema biletlerine ait ucuz tarife tespit olunmuştur, Birinci sınıf sinemalar 50 ye, ikinciler 35 e, üçün- cüler de 17.50 kuruşa indirilmiştir. Çocuk seanslarında 10 kuruş alına- caktır. Toprak mahsulleri ofisi İstanbul şubesi açıldı İstanbul, 8 (Telefonla) — Toprak mahsulleri ofisi İstanbul şubesi bu- gün açılmış ve bugün resmen faa- liyete geçmiştir. Şube teşkilât kanu- nuna göre vazife görecektir. İzmir limanında batan gemiler araştırılıyor İzmir, 8 (Telefonla) — Çeşme ve Karaburun'da evelce batmış olan ge- milerdeki kıymetli eşyayı aramak için Mehmet Alanyalı'nın teşebbüsü üzeri- ne Maliye vekâleti araştırma müsaa- UYKU VE KİTAP CÜMHURİYET'te “Hâdiseler ara» sı” sütununda B. Peyami Sefa bu baş- lıkla yazdığı yazısında demektedir ki: “Birleşik Amerika radyo istasyon- larından birinde, okşayıcı bir sesle gü- zel masallar söyliyen bir kadın, her gece beş milyon çocuğu uyutuyormuş, B P | bafk, CA k bix Wor muharriri şöyle diyor: “Eğer bu ka- d:nııı söylediği masallar cidden güzel ydı ç uy g dört açarlardı; eğer sesi cidden okşa- ğıcı olsaydı, çocuklar yorulmazlar : iraz daha, biraz daha! diye bağırır. l.rdı_l’ y Güzel masallar dinliyerek uyuyan çocuklar var mıdır, bilmiyorum; fakat güzel kitaplar okuyarak uyuyan bü- yükler olduğunu biliyorum, Doktorlara sorarsanız, şaheserleri uyku ilâcı yerinde kullananların bu usulü hiç de fena değildir; onları kim« yevi bir sürü ilâçların zehirlerinden kurtarır, Fakat muharrirlere sorarsanız, şa- heserlerle uyumağa alışmanın büyük zararları vardır. Kitaplar, bilhassa gü- zel kitaplar, bunları okuyarak — esni- yenleri yalnız yatakta değil, ayakta da uyutmıya başlar. Çünkü yatakta şaheser okuyarak uyuyanlar hayatta da gaflet uykusuna dalarlar. İyi ki- tapların vazifesi uyanık şuurları u- yutmak değil, uykulu zekâları uyan- dırmaktır. Şaheserleri yelpaze gibi sal- İryarak şuurunun lâmbalarını söndü- ren insanların düşünceleri yalnız ya- takta değil, ayakta da karanlıkta ka- hr. Hattâ fena kitapların bile uyku ilâcı yerinde kullanılmasına yol ver. miyelim.” HER GÜN BİR GAZETE AKŞAM'da “Dikkatler” sütununda denilmektedir ki: “— Dahiliye ve Nafıa Vekâletle- rinin cidden mükemmel bir tedbir al- dığını öğrendik: Her köyün meşin ve- desi vermiştir. Müteahhidin tahmini- ne nazaran batmış olan gemilerde mü- him servet vardır. Acı bir kayıp Eski Konya mebusu B. Mehmet E- min refikası ve Konya sıtma mücadı ya bezd ül bir posta çantası o- lacakmış. Bu çanta köy muhtarının veya kâtibinin yanmımda kalacakmış. Nahiye müdürü veya kaymakamlar bu çantalar tedarik edildikten sonra haf- tada hiç olmazsa bir defa bütün köyle- re posta sevkiyatı yapacaklarmış. Bu suretle köylüler, mektup, gazete ve le tabiplerinden Dr. Nuri Gürol'la ar- kadaşımız Saffet Gürol'un valideleri Bayan Kırşah Gürol'un, evelki gün Konya'da vefat ettiğini büyük bir te- essürle haber aldık. Gürol ailesine başsağı diler, acıları- nı paylaşırız, köy ları vakit ve zamaniyle elde etmiş olacaklarmış. ğ Her köy, mevcut gazetelerden biri- — ni seçse ve bu sayede her köye yeni çantalarla hiç olmazsa bir gazete gir- se... Bu, iki taraf için — yani hem kö- — yün irfanı, hem matbuatın terakkisi için — ne büyük bir hizmet olur.”

Bu sayıdan diğer sayfalar: