ULUS — 17-12 1937 Yazan; Yüzbaşı F. W. von Herber. Yedinci fasıl İkinci Plevne (30 temmuz ti ar e ioouyiz i, dostluk, pini ya 5 andan hiessitiri, Hi la bir EZ gi lanıvermiştir. Daha ilk ko- larında in “işte, bunlarla dost Fransız gençleriyle ses duymı siyle el Bm bağlanı küçücük pi we menfaat işle- rinde öyle bir bazalar ye bir De ri vardı lar İrem aş > aşa ktan tiksindirir. Bun- 1 Müdafaasında Dir İNGiLiz ZaBiri t e ARTAM 30 temmuzda, gözgözü görmiyen bir sis içinde mevzilere girdik Müthiş cinayetlerin yeni hikâyeleri Yeni ip uçları bulundu Vaydman hüngür hüngür ağlıyor gösterilen şefkate hayret ediyor BİR ii 8 — karşılaşmış ve itirazlarda, minen pey mukabeleye mecbur kalmak korkusunı öyle adi bir endişenin ihtilâcmı çerinikiz Ki böyle ahbapça hareketlere kal bin pişman ol- AKU DRİ ve bir ihtiyar şairi . ese bakkaldan Me kılan keyfiyetin mahiyetini bunda aramak | liyordu. Aşıkı olduğu garb yeri dair ilk defa olarak yaptığı bu müşahede, i, ti i, bu çeşid yarenlik ve çi, ona karşı teklifsizlik tezahürleri, or Hikmetin nazarın sevketmemekt. da yavaş yavaş üskülle beraber memleket- ruhunda bi te banaa lâzım pe alaturkalıklar arasma omağa başladığını duymaktan ken e başlamıştır. Dol e Hilemek kendi ken- ele, ö i ka basan e eda bir deri vermek, sek karşımız- industriel matah vücude gelmiş bulunması ini dakini kendimize minnettar kılmak manası var. Bir dostluk iz me bile olsa ferdin şahsi hürriyeti ve lan rencide oluyor. luyor.,, Bundan başk ae Tre misafir: cömertlik e zilleri ekonomik hayatın ba şartlarından doğma bi oldu; em anlamağa başlıyordu. Medeni li e bu şartlar o kadar zorlaşmış, o kampi ki, a- lmaz bi deta, içinden çıkıl almış- karı Deko Biikemecn” görü b Se ve mai- şete dokunan her şeyde insanların yüzüne bir artisti bir olarak veya Alphonse a a bir şefkat ve merha- met pey; eygamberinin bi etmiş Ml bütün yül daha doğrusu kendi kendini inkâr etmekle müsa- vi bir eti, Bu manevi ve fikri buhrana müptela olalı, dok- e 'eune Turc muhitleriyle sık sik ülfet ğe başlamıştı. Ahmed Rıza ve arkadaşlarını, batın üç dört günü, öğleden sonra Cafö Souf- da bulmak kabildi. Bunlar, ekinin daima RADYO ANKARA Yurddaş Eskiden buğdayı bile dr büyük ri daha / Ysal'r (Tatlı dil Ayıyı ininde okan) derler kerli şeyler y€ ki, dilin tarlılarisi ! Şa li en leri el “Abdülhamid ağır hasta imiş. Geçen 'uma namazını, ayakta duramıya- ey dir Bin olduğundan, iş ? E/ ii Gib ziyade gözün: mi? Yoksa bazı amana ie li a ile e ikam almak mı çeşid haberleri, çok e ye Nazım geti- siri Fehim paşanın bu medi mdan birine rae. ie bal a hâdisesi, o ci ri ira bir iilâben ie pü he- yecanla karşılandı Bazı Si Caf Soufflot'nun mutad toplantı şa zade zukça çoşkunlukl. ü nji to nuna hoş ve komik bir not ilâve ederdi. Bir gü” doktor içini ona açmak istedi. dü, bür tün garip ve hoppa hallerine rağmen Turd