18 Temmuz 1937 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 3

HS LA AM bi Eclk Ağte * LAŞA AA A e İ * ÇAS P | ULUS e0 VW4 7 - 1937 Diş Politika Almanya ve Avusturya V iyana'daki alman elçisi Bay von Papen'in geçen hafta sonu! Avusturya basınına gönderdiği ve An- sehluss fikrini reddederek avusturyalı- ları bütün cermen — millteleri arasında cari olması lâzımgelen milli tesanüde davet eden tebliğ, fransız gmuleflll' den çoğu tarafından türlü türlü - tefsir edilmektedir. Bu g lere göre Al yanın "ıl- panya yarım adasiyle alâkadar görün- mesi politik bir manevradan ibarettir; zira karadan ve - Baltık yoliyle, şimali Ispanyanın deniz kıyıları hariç - hiç bir muvasalası olmıyan İspanya; Al- manya için politik faaliyetinin başlıca sahası olamaz; hattâ bunu Berlin - Rl* ma mihveri politikasının icabları İIİG tabit gösteremez. Muhal bir faraziye olarak Almanya İspanyada muvakkat surette yerleşmeği düşünecek olıı"lıı- na Fransanın da, İngilterenin de ı_ı_'ıumı— Muhakkak ki Almı:'lvl böyle düşünmekte, fakat şarka doğru politikasının ilk esi olan Avus- turyayı ele geçirmek için yabancı mem- leketler ve hususiyle alman genişleme- sine muarız olan memleketler kamoyu- nu ve şansellerini bu suretle oyalıyarak Avusturyayı içinden fethetmek_ maksa- diyle Anschluss'dan çok daha ınof yer ni bir politika takib etmektedir. Şimdi- ye kadar açıkça takib edilmiş olan Anschluss, Avusturyada Dollfuss ve Sehuschnigg gibi devlet adamlarının mukavemeti ile karşılaşmıştır. Bu _dev- let adamları memleketlerinde kendi pO* litikalarına taraftar vatandaşlar bul- muşlardır. Cermen milli tesanüdü fikri, .yıvıı yavaş bütün Avusturyalılara telk_lif _Nş' lebilecek olursa Avusturya istiklâli için uğraşan bu gibi devlet adamları dl ni- hayet yalnız kalır ve üç buçuk milyon avusturyalı ile Avusturya arazisi .keu- diliğinden Almanyaya iltihak etmiş © lur. Çekoslovakya aleyhine olan alman politik temayüllerini de, bütün bu se- beblerden dolayı, henüz ciddi sayma - mak iktiza eder. Çünkü Avusturya daha Zayıf bir mükavemete —malik iken AF manyanın onu ihmal ederek iyice silâh- lt olan Çekoslovakyada bir maceraya aâ- tılması akla getirilemez. Bay von Papen'in Avusturya bası- nıma gönderdiği tebliğ, fransız gazete- lerinden bazılarında işte bu akisleri u- sule getirmiştir. Dünya yüzünde bütün politikaların çarpışmakta olduğu şu sıralarda Frın- sa, Almanya ve orta ÂAvrupa politikala- rına aid kısımlar hakkında fransız ba- Sanlam nelir imskvrur tüklerini bu' v retle hulâsa etmek istedik. si lâzımgelir. ** P ei Bolu'da ve Gerede'dP Atatürk günü kutlandı Bolu, 17 (A.A.) — Bugün Bolunun ve Geredenin Atatürk gününün üçüncü yıldönümü bayramı münasebetİY_ıe bü. tün şehir baştan aşağı bayraklar ıle_be- zZenmiştir. Büyük caddeleere parti ve belediye meydanlarına taklar kurulm.u! ve gece bu taklar elektrikle süslenmiş- tir. Büyük Öndeerin vecizelerini ta- $ıyan levhalar her tarafta asılmıştır. Tören saat 10 da parti önünde baş- lamış ve iki saat devam eden bu teZâ- hürata bütün Bolu şehir halkı ve ı:.iv.ır k_öyı"den gelenler ile on bin kişi iş- tirak etmiştir. Belediye ve parti önüde kurulan 'ha'“i kürsülerinden bir çok hatibler bugünün hatıralarını heyecanla anlatarak halkın Büyük Şefe olan saygı ve şükran duy- gularına tercüman olmuşlardır. Bundan sonra bütün teşekküller Ve esnaf çemeiyetleri mektebliler, asker ve sporculardan mürekkeb alay bir ge- Çid yapmıştır. Parti önünden hareket edilerek belediye önüne gidilmiş ve 0 radan büyük caddeleri dolaşarak yine parti önüne dönülmüştür. Bu tezahürata Bolu mebusları da HUA e eC ADK A NKA : f >veşmal Çin elçileri fransız, sovyet ve amerika tuler dışbakanlarile görü Tokyo, vaziyet hakkında eskisi kadar endişeli değil Fakat Amerika'nın mesele ile alâkadar olmasını da hoş görmiyorlar Moskova, 17 (A.A.) — Tas ajansı bildiriyor: Çin büyük elçisi B. T.sıang > Ting - Fu dün B. Litvinof'u ziyaret e- derek kendisine Şimali Çindeki vaziyet hakkında Çin dış bakadlığınm bir tebliğini tevdi eylemiştir. Bu tebliğ, Liukoodziak'a ansızın yapılan tecavüzün ve Şimali Çine mühim mikdarda japon askeri kuvvetlerinin duhulünün Çinin mülki tamamlığını bariz bir surette bozmak demek olduğunu bildirmekte ve bu hareketlerin, gerek dokuz devlet anlaşması, gerek Paris paktı ve gerekse Milletler cemiyeti paktı ile tezad halinde bulunduğunu teba- rüz ettirmektedir. Bu tebliğ, aynı zamanda Çinin Japonya ile olan an- laşmazlıklarını herhangi bir sulhçu vasıta ile halletmeye hazır bulun- duğunu da bildirmektedir. Çin büyük elçisi, aynı tebliğin, Vaşington paktını imzalayan öte- ki dokuz devlete yapılmış - oldu- ğundan da B. Litvinof'u haberdar etmiştir. Çinin Amerikaya muhtırası Vaşington, 17 (A.A.) — Çin büyük elçisi Vang, Dış işler bakanı Hull'u zi. yaret ederek şimali Çin vaziyeti hak- kında hükümetinin görüşünü bildiren ve öteki devletlerin yardımını istiyen bir muhtıra vermiştir. Diğer taraftan japon işgüderi Su- ma da B. Hull'u ziyaret etmiştir. Suma dış işler bakanı ile konuştuktan sonra gazetecilere beyanatta bulunarak şima. 18 Çinde Japonyanın azimle hareket e- deceğini söylemiştir. Bir suale verdiği cevabta da Japon- yanın Çinde yeni topraklar ele geçir. mek istemediği hakkında B. Hull'a ga- ranti verdiğini söylemiştir. B. Delbos Çin büyük elçisi ile görüştü Paris, 17 (A.A.) — Dış bakanı Del- bos, Çin büyük elçisini kabul ederek kendisi ile şimali Çin hâdiseleri hak. kında görüşmüştür. Bu konuşmadan sonra Çin büyük elçisi havas ajansına şunları söylemiş- tir. “— Çin hükümeti büyük devletlere bildirmiştir ki, japonların şimali Çin makamlarına zorla kabul ettirecekleri hiç bir anlaşmayı tasvib etmiyecektir. Çin hükümeti, japonların Çin hukuk hükümranisine ve mülki tamamlığına karşı her vasıta ile mukavemete karar vermiştir.,, B. Hull Çin ve japon büyük elçileri ile konuştu Vaşington, 17 (A,A.) — B. Huli, dış bakanlığında Çin büyük elçisi B. Vang ve japon büyük elçiliği müsteşa- rı B. Suma ile konuştuktan sonra bil- hassa uzak şarkta sulhun korunması lü- zumunda ısrar etmiştir. Politik mahfiller, sulh veya harb ih- timallerinden hangisinin galip olduğun- da tereddüd mevcud olduğu mütaleasın- da bulunmakta ve “kargaşalık çıkmış bölgeler” e müteallik mukavelenameler hükümlerine riayet edilmesi lüzumunu ileri sürmeğe veya şürmemeğe karar iştirak etmiştir. 'Tezahürat esnasında “yaşa varol bü- yük Atatürk, sana canımızdan can ver. meğe yoluna her zaman canımızı fedaya hazırız, daima sana ğığlıyıı.,. Sesleri birbirini takib ederek devamlı alkışlar. la karşılanmış ve halkın Ulu Öndere olan bağlılığı bir kere daha teyid e- dilmiştir. Gece muazzam bir fener alayı ya- pilmiş Cumhuriyet meydanında, aske- rin de iştirakiyle, millt oyunlar oynan. mıştır. Partide yüz kişilik bir şölen veril- miştir. vermeden önce vaziyetin inkişafını bek- lemek lâzım gelmekte olduğu kanaatini beslemektedir. Zelilâne bir tesviye tarzı kabul edilirse.. Pekin, 17 (A.A.) — Çin politik mah filleri japon devlet adamlarının Kva. ntungdaki japon ordusunun kabule şa- yan olmıyacak bir takım istekler ileri sürmesine engel olabileceğinden şüphe etmektedir. Umumi intiba, 29 uncu çin ordusu- nun, Zelilâne bir tesviye sureti kabul etmeleri takdirinde şimali çin liderle. rini deveirmeğe hazır olduğu merkezin. dedir. Fransa tebaasının himayesini istedi Paris, 17 (A.A.) — Pekinden ge. len bir habere göre, fransız işgüderi ja- pon elçiliğine müracaat ederek şehirde karışıklıklar çıkması ihtimaline binaen fransız tebaasının japon kıtaları tarafın. dan himayeesini istemiştir. Japon başkumandanına verilen talimat 'Tokio, 17 (A.A.) — Öğrenildiğine göre, şimalt çindeki japon başkuman- danı Hopei ve Çohar eyaletleri siyasi meclisi reisi Sung - Chen - Yuan ile hemen görüşmek ve çin hükümet kuvvet lerinin şimale doğru gönderilmesini Nankin hükümeti nezdinde protesto etmek için talimat almıştır. Tokyoya göre vaziyet 'Tokyo, 17 (A-A.) — Burada şimali Çinin vaziyeti dolayısiyle hissedilmek- te olan kaygılar, bir parça azalmıştır. Japon devlet adamları, muhasemat çık- ması takdirinde bu muhasematın şimali Çine hasredilmesinin kolay olacağı mü- taleasında bulunmaktadırlar, Dostane bir hal sureti elde etmek için ciddi çalışmalar yapılmakta oldu- ğu sanılmaktadır. Bu babta yeni tali- mat hazırlanmıştır. Kanton, Tsingtav, Hankov'dan bil- dirildiğine göre buralarda japonlar a- leyhinde harba temayülün şiddeti git- tikçe artmaktadır. Japonyanın yeni bir protestosu Nankin, 1_7.(A-A-) — Japon ataşe- militer muavini, bugün, gerek şifahen gerek tahriren, Çin harb bakanlığı nez- dinde, Çin hükümeti kıtalarının Hopei eyaletine girmesini protesto etmiştir. Japonya AÂmerikanın mesele ile alâkalanmasını istemiyor Vaşington, 17 (ALA,) — Japonya büyük elçisi, son Çin - japon anlaşmaz- lığının mahalli mahiyeti üzerinde ısrar ederek bunun pasifik muahedesi ile alâ- kadar bir mesele olmadığını söylemiş ve amerikan hükümetini bu işle alâ- kadar olmamaya davet eylemiştir. Çin mahfillerinde heyecan Peiping, 17 (ALA.) — Tokyonun görüşmeleri çabuklaştırmak hakkındaki kararı üzerine burada yeniden heyecan Şimali Çindeki vaziyet hakkında Çin ve japon elçileriyle görüşen Amerikan Dış işler bakanı B. Hull .3==ı | BASIN İCMALI | Şehircilik ve temizlik AKŞAM'da şu fıkrayı okuyoruz: “Belediye, — talimatnamenin — bazı maddelerini gazetelerde iri herflerle halka hatırlatıyor. Bu maddeler temiz- liğe aiddir. Her vatandaş, kanunu bil- mekle mükelleftir, belediye zabıtası ta- limatnamesi de yeni bir şey değildir. Belediyenin, bu basit temizlik mecburi- yetini İstanbul halkına hatırlatmıya kü- zum görmesi için ciddi bir sebeb lâzım: İstanbul halkı izliğe riayet etmiy Yediyöz bin nüfustan yediyüz bini de daima belediyeden şikâyetçi olan İs- tanbul gibi medeni bir şehir halkınm böyle basit bir temizlik dersine müsta- hak olması ayıptır. “Biz kirletelim, Belediye - temizle- sin!” değil, belediyeye yardım edelim, şehrimiz temiz dursun! demeliyiz. yal- nız belediye halkı değil, halk kendini ve birbini temizlikte kontrol etmelidir.:' Ayni mevzu üzerinde TAN gazete- sinde Ahmet Emin Yalman diyor ki: “Istanbul halkının şehirlilik mesele- indeki alâl lığı, inti lığı - cid- den korkunç bir derecededir. Fakat bu- nun mesuliyeti şehri idare edenlere, ga- zetecilere, aklı eren her vatandaşa aid- dir. Ne zaman şuurlu bir surette halkı terbiyeye çalışılmıştır ki, şehirlilik ter- biyesindeki noksanlardan dolayı halkı Filistin ve Italyanlar Bir italyan gazetesi italyanların da hakkı olduğunu ileri sürüyor Roma, 17 (A.A.) — “Aksiyon Kolo. nial,, , Filistinin taksiminden bahsede- rek diyor ki:; “Bu mühim meselede İtalya da nok- tainazarını bildirecektir. Hususiyle ki, bu toprak Milletler cemiyetine mensub bütün devletlerin hükümranlık huku- ku altındadır. Filistinin taksim edil. mekle İtalyanın askeri ve stratejik mü- nakalât menfaatlerine yakından temas eden meseleler ortaya çıkabilir.,, Bu gazete, eeski Napoli kırallarına aid olup şimdi İtalya kırallığına geçen hakları hatırlattıktan sonra Filistin islâhatının bütün Akdeniz devletlerini yakından alâkadar ettiğini ve katolik İtalyanın da bu babta söyliyecek sözü bulunduğunu ehemiyetle kaydetmekte. dir. Filistin meselesi ve Mısır Kahire, 17 (A.A.) —"“Milli Mısır,, fırkası denilen muhalefet fırkası, önü- müzdeki salr günü umumi bir nümayiş yapmağa davet edilmiştir. Bu nümayiş- te hatibler, Filistin meselesinden bah- sedeceklerdir. Amerikada iki benzin deposu patladı Atlantik - Sity, 17 (A.A.) — İçinde 38 bin litre benzin bulunan iki depo “Pureoil co,,ya aid arazi içinde patlamış tır. Benzinler civar yerlere hücum et- ğinden bu eylerde oturanlar kaçmaya mecbur olmuşlardır. İtfaiye yangını söndürmek için uğraşıyor. Hararetin fazlalığından başka bir çok depolarda patlamıştır. Üçü itfaiyeci olmak üzere on kişi ağır surette yaralanmıştır. baş göstermiştir. Tientsin'deki kanaat, bu kararın bir oltimatum demek oldu- ğu merkezindedir. Japonya Çine harb malzemesi göndermeğe devam ediyor Şankhay, 17 (A.A.) — Çin askerle- rinin Paoöntingfu'ya girdikleri hakkın- daki haber, çin makamları tarafından teyid edilmemektedir. Yarı resmi “Contral News” ajansı Japonyanım, Çine sevkedilmek üzere 400 bin kişiyi silâh altına almış bulun- duğunu bildirmektedir. Aynı ajansın haber verdiğine göre, Tientsin'e mü- him mikdarda harb levazımı çıkarılmış ve 400 japon tayyaresi de Formoz'a in- miştir. 1 tutmayı caiz görelim? Bazen bir belediye reisi, belediye kanunlarını tatbik etmeyi hatırlıyor. “Tükürenlerden ceza alınsın,, diye bir emir veriyor. Halk bunu kaba bir şaka diye telâkki ediyor. Emirde eski usul yasaklar gibi iki günde unutulup gidi- yor. Çünkü orada da takib hissi yoktur. İşe halkın terbiye ve ikaziyle değil, ku- ru ceza tehdidi ile başlanmıştır. İstanbulun bugünkü intizamsızlık ei v i el cek bir haldedir. Bir sokağın hepimize aid olduğu, burasını pislemenin, bura- ya tükürmenin kendi evimizi pislemek, kendi odamızın ortasına tükürmekle bir olduğu gibi düşünceler halkın şuurun- da yer tutmamıştır. Bir şehir halkınım müşterek bağlarla biribirine bağlı oldu- ğunu, şehrin en uzak yerindeki pisliğim uy 1 VĞ | :: İ' A, h”i_. zarar göreceğini kavrayanlar azdır., SURİYE GENÇLİĞİNDEKİ TÜRK DÜŞMANLIĞI Cumhuriyetin Suriyeye göndermiş olduğu muhabiri Kandemir, oradan ga- zetesine yazdığı bir mektubta diyor ki: “Lügatinden herhangi bir millete karşı olursa olsun, husumet ve kin ke- limelerini silip atmış, yerine sonsuz sew gi ve saygı koymuş bir milletin ferdi e- larak, tertemiz ve apaçık bir kalble gel- diğim bu toprakta bana: — Suriye gençlerine türk düşmanlı- ğı duyguları aşılanıyor. Yeni nesil böy- le zehirlenmiş bir halde yetişiyor. Dedikleri zaman, ne yalan söyliye- yim, evvelâ bir durakladım. Sonra bu gençlere acıdım. Onları böyle yetiştir- mekte bir fayda umanlara acıdım,'niha- yet yarın bu delikanlıların eline geçe- cek bütün Suriyeye acıdım, ve en so- nunda da bize, bu komşu ülkeyi bu ka- dar ihmal eden bize, kendi kendimize acıdım. Dedikleri doğru mudur, diye araştır maya, soruşturmaya, sağı solu kollama- ya başladım. Doğru... Meğer hakikaten öyle imiş Türkiye * Suriye dostluğunun kurul ması, inkişafı mevzuubahs olurken, bu dostluğa sed çekmeğe uğraşanları orta- ya çıkarmak, böylece hain emellerine nihayet verecek çareler aramak muhak- kak ki her iki tarafın da hayrine hiz- met etmek olacaktir.,, Afgan hariciye veziri İran Şahin- şahına vedâ etti , Tahran, 17 (A.A.) — Pars ajansı bildiriyor: Afganistan hariciye veziri Serdar Fayz Mohammed han dün Saa- dabâd kasrında Majeste Şahinşah tara- fından kabul edilmiştir. Afgan harici- ye veziri Majeste Şahinşaha arzı vedâ eylemiş ve öğleden sonra da Meşhed ta- rikiyle Kâbile dönmek üzere Tahran'"- dan hareket etmiştir. A B l R A S [ Mevsimin Serinletici İckisidir.