11 Nisan 1937 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 6

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hukuk İlmini Yayma Kurumunda B. Necibali Küçüka'nın değerli bir konferansı Hukuk ilmini yayma kurumunun bu kış için tertib ettiği seri konfe- ransların on sekizincisini B. Necibali Küçüka dün Ankara halkevinde seçkin bir dinleyici kalabalığı huzurunda vermiştir. B. Küçüka hukuk- çularımızın dünyadaki hukuki hareketleri ve hattâ temenni mahiye- tindeki ilmi münakaşaları takib etmelerinin bir inkılâb vazifesi oldu- ğunu, ve mevzuunu da bu maksadla seçtiğini söylemiştir. Evrensel âmme hukuku nedir sualine Brüksel üniversitesi huku- ku düvel hocası ve senatör profe- sör Lafontenin verdiği şu cevabı nakil ve tahlillerimi bunun üzerin- de devam ettirmişlerdir. “Cins, mezheb ve kültür farkı gözet- meksizin şahıs veya camianın hukuku- nu muhafaza etmek, tulhu korumak ve enternasyonal müşterek medeniyeti yük- seltmek maksadiyle ve milletlerarası bir organ vasıtasiyle vücuda getirilen hu- kuki mevzuaların hepsidir.” Konferansta profesörün — vu tarifle çerçevelediği nazariyenin gerçekleşip gerçekleşmiyeceği cihetleri uzun boylu tetkik edilmiştir. Bunun için bugünkü objektiviteler ve yeni ilim cereyanla- rt karşısında hukuku düvelin mahiyeti teşrih edilmiş ve hukuku düvel hakkın- daki iki büyük prensip üzerinde durul- muştur. Konferansçı, hukuku düvelin; devletler tarafından mevzu- hukuk ka- ideleri olmaktan ziyade insanların ru- hunda bulunan hakkaniyet fikrinin ne- silden nesile geçen bir tekâmülünün ifadesi olduğunu ve ta eski zamanlarda Homiros'un —timos — dediği — yüksek bir. — heyecanın ifadesi olduğunu belirtmiş ve bugünkü hukuku düvelin Solidarism fikrinin en geniş bir tatbik zemini olduğunu ve milletler arasında mevcud (interdepandans) ın bir mahsu- lü olduğunu izah edetek sözü enternas- yonal hukuk müesseseterine naklettiler, Burada (enternasyonal iş bürosu) nun bünyesini ve işleme şartlarını izah et- mişler ve (Lahey Adalet Divanı) üze- rine kısa bir temas yapmışlardır. B. Küçüka bundan sonra Milletler Cemiyetinin kuruluş ve işleyisini anlat- mışlardır. Milletler Cemiyeti fikrinin bugün bulunmuş bir fikir olmadığını, yunan, Roma devirlerinden beri iptidat bir şe- kilde bazı sahalarda münakaşa ve hat- tâ tatbik edildiğini, son asırlarda ise Abb&â de Sainte Piörre Amerigue de Cruğ ve bilhassa Kaat'ın çalışmasından bahseylemiştir. Bundan sonra Milletler Cemiyetinin ne suret.e teşekkül etmesi hakkında birçok milletlerin verdiği se« kiz projeyi izahtan sonra cemiyetin bu- günkü hukuk zihniyet? karşısında tam ve mükemmel bir orgatizma olmadığını ve bunun ancak enternasyonal âmme hukukunun tesiriyle gelişeceğini söyle- dikten sonra profesör Lafonten tarafın- dan hazırlan p ilim adamları arasında ve arsıulusal konferanslarda münakaşa mevzuu olan evrensel ânme — hukuku projesinin ana hatlarını vermiş ve bu- nun henüz realiteye uzak olduğunu ilâ- ve etmiştir. Bay Necibali Küçüka; so- nuna kadar alâka ile takib edilen kon- feransını şu sözlerle bitirmiş ve dinle- yiciler tarafından sürekli alkışlanmış- tır. Kemalizmin bir vasfı “Bu fikirler Avrupanın içtimal vic- danının bügün kabul ve telâkki etmek- ten çok uzakta bulunduğunu ve bütün dünyanın süratle kuvvetlenmeye doğru koştuğunu görmekteyiz. Her milletin buna göre hazırlanması bugünkü reali- tenin en isabetl bir hareketidir. Genç Türkiye cumhuriyeti yürüyüşünde re- alizmi rehber ittihaz etmiştir. Daima kuvvetli olmağı kendi hak ve menfaat- lerini kendi öz kudretiyle müdafaa et- meği bilmekle beraber dünyadaki yeni ilmi hareketlere de lâkayd kalamaz. Bilhassa iki asırdanberi bazen süratli, bazen bati adımlarla yürüyen, fakat sağlam esaslara dayanan hakseverlik aşk ve heyecanından doğan kuvvetli bir fikir cereyanından türk hukukçuların haberdar olmasını ve bunu onlara arzet- meyi münasib buldum. Bana bu hususta kuvvet bahşedne ilham membar Büyük Şefimizin İnönüne yazdığı telgraftaki “Türkiye cumhuriyeti haklı olduğuna kani bulunduğu davâsını büyük ve âdil hakem heyeti olmasını daima arzu etti-, ği ve bu sıfat ve salâhiyetin daha çok çetin meseleler hallinde en yüksek kud- ret ve kuvveti haiz olmasını temenni ettiği Cemiyeti Akvama bırakmakla insanlık namına isabetli bir harekette bulunmuştur. Bu suretle medeniyet na- mına yüksek bir vazifeyi ifa etmiş ol- makla sadece takdir ve tebrike şayan- dır.,, Büyük Başvekilin “Cemiyeti âk- vamın kuvvetlenmesine hizmet etmek bizim kanaat mahsulü siyasetimizdir. Bu siyaseti takdir buyurmanız memle- ketimizin aynı usulü takib etmesi için teşvik ve karar ifade eden yeni bir te- amninattır,, cümlelerinin delâlet ve ifade ettikleri yüksek fikirler ve derin manâ- lardır. Türkiye cumhuriyetinin karak- teristik hususiyetleri işte buralardadır. Kemalist rejimi insanlığın kültürel ve hukuki ilerl, inde başka İ ketlerde bir cereyan halinde doğan fi- kirleri takib etmekten bir an hâli kala- maz, Onun inkılâpçılık şiarı bunu âmir- dir.,, .....................rL.LA, RADYO : TIT AA LAi ANKARA: Öğle neşriyatı: 12.30-12.50 Muhtelif plâk neşriyatı. 12.50-13.15 Plâk: türk musikisi ve halk şarkıları. 13.13.30 Dohbili ve harici heberler, Akşam neşiiyatı: 18.30-18.35 Plâk neş- riyatı. 18.35-19.00 Çocuklara masal (Nu- rettin Artam). 19.00-19.30 Türk musiki- si ve halk şarkıları (Hikmet Rıza ve arkadasları). 19.30-19,45 Saat ayarı ve a- rapca neşriyat. 19.45-20.15 Türk musi- kisi ve halk şarkıları (Servet Adnan ve arkadaşları). 20.15-20.30 Musiki konuş- maları (Halil Bedi). 20.30-21.00 Flüt so- lo (Ahmet Haydar Andiçen) (piyanist Marsel Bi refakatiyle). 21.00-21.15 A- jans haberleri, 21.15-21.55 Stüdyo salon oörkestrası (1- Leopold: Souvenir d'At- henes. 2- Nölek: Boürree, 3- Gasty: Dans un pleur. 4- Fauchey: Arlanza. 5. Sehertzinger: Parade d'amour. 6- Mo- zart; La finta semplice). 21.55-22.00 Ya- rınki program ve istiklâl marşı. Yurdsever bir bayan hava kurumu- na 1200 lira verdi Ankara, 10 (A.A.) — Erzurumun “kemhan,, mahallesinde Bayan Sabriye türk hava kurumuna 1200 lira vermiş ve kendisine bir altın madalya veril. miştir. Bu iyi yürekli, uyanık türk ka- dınının türk havacılığına karşı göster. diği alâkayı hava kurumu şükrân ve tak- dirle karşılar. Finans bakanlığında tayinler Finans bakanlığı varidat umum direk- törlüğü şübe direktörlüğüne Trabzon defterdarı B. Yekta Aytekin, Yozgad defterdarlığına Eminönü malmüdürü B. Hasan Gürkan, Trabzon defterdar. lığına varidat umum direktörlüğü şübe direktörlerinden Reşat Taşer tayin o- lunmuşlardır. Şark demiryollarında tenzilâtlı tarife Devlet demiryolları umum direktör- lüğü şark demiryollarından satın alınan Sirkeci » Edirne ve Alpullu --Kırklar- eli hatlarında tatbik edilecek tenzilâtlr tarife etrafında tetkikler yapmaktadır, Doların kıymeti Vaşington, 10 (A.A.) — Cumhur re- isi Ruzvelt ile maliye bakanı Morgen- tav, mali vaziyet hakkında görüşmüş. lerdir, Cumhur reisi gazetecilere, dünya al. tın fiatını indirmek istiyen bir proje- den haberi olmadığını söylemiştir. Gazeteciler, mali mahfillerin altın fiatını çok yüksek addettiklerini bil- dirmeleri üzerine cumhur reisi, bu va- ziyeti değiştirebilecek bir proje mev- cud olmadığını bildirmiş ve doların kıy: metlendirileceği hakkındaki haberlerin yabancı memleketler tarafından ortaya atıldığı zannında bulunduğunu ilâve eylemiştir. * Si dinE Istanbulda: Ankarag ucu 2 -Güneş 1 —eve İzmirde: Doğanspor 2-Gençlerbirliği 0 Şehrimizde: İstanbuls İstanbul, 10 ÇA.A.) — Milli küme maçlarına bugün Taksim stadyomunda devam edildi. Ankara Güciyle Güneş ta- kımımı karşılaştıran bu maç günün cu- martesi olmasına rağmen üç dört bin kişilik bir kalabalık toplamıştı. Oyuna, oldukça sert bir rüzgâra kar- şı oynamak vaziyetinde kalan ankaralı- lar başladılar. Ankara Gücünün sol ce« nahdan yaptığı ilk hücum tecrübesi Gü- neşin muavin hattında kesildi. Güneş- liler, güzel bir anlaşma ile Ankara ka- lesini sardılar. Dördüncü dakikada: an- karalılar, kalelerini saran çemberi kır- makta gecikmediler. Semihin uzun bir pasını yakalıyan solaçık Hamdi, Faru- kun sıkt bir şarjını savuşturduktan son- ra topu ortaladı. Yaşarın bomba gibi bir şütünü Güneş kalecisinin elleri ara- sından kaydığını ve geri döndüğünü gö- rüyoruz. Ankaralıların ilk golü Bir dakika sonra ankaralılar güzel bir hücum daha yapıyorlar. Ve 20 metre- den Yaşarın çektiği güzel bir şütle ilk sayılarını kazanıyorlardı. Halkın, devamlı takdir ve teşvikleri arasında oynayan ankaralıların bu gü- zel golün verdiği enerji ile vaziyete hâ- kim oldukları görülüyor. Güneş müda- fisi sert bir müdafaa sistemiyle bu hü- cumları önlemek istedi. Fakat hakem tehlikeli olabilecek şarjları cezalandır- mak suretiyle oyunun çığrından çıkma- sına mani oldu. Ankara Gücü rüzgârın kuvvetli es- mesine rağmen, çok canlı ve güzel bir oyun çıkarıyor, Stoplardaki muvaffaki- yet ve iyi görerek verilmiş paslardaki isabetiyle rakibine muhakkak surette üstün. Güneşin golü 21 inci dakika: Ankara kalesinin 25 metre açığında bir kargaşalık. Salâhat- tin ,ayağındaki topu vermemek için i- ki ankaralı futbolcu ile mücadele edi- yor. Birdenbire bu karışık vaziyetin i- çinden bir sol şüt çekti. Osman, önün- deki kalabalıktan topun seyrini göreme- di. Plonjonu yaptığı zaman gecikmişti. Güneş bu suretle beraberlik golünü çı- kardı. İkinci devre Biraz sonra devre 1 -1 beraberlikle bitti. Güneş ikinci devrede rüzgârın al- tına düştü. Fakat birinci devrede çok e- por 3-Altınordu0 : Ankarada yapılan maç tan heyecanlı bir an nerji sarfeden Ankara Gücünün yoru. lacağı ve Güneşin birinci devredeki ha- talara düşmiyerek bu vaziyetten fayda- lanacağı tahmin olunuyordu. Devrenin başlangicı bu tahminlere hak veren bir şekilde idi. güneşliler, Ankara kalesini sıkı bir çember altına aldılar. Fakat bi- rinci devredeki vaziyet aynen tekrarla. nıyordu. Güneşliler tehlikeli bir vaziyete girmekle beraber hücum üstünlüğünü muhafaza ediyorlardı. Ankaralılar yo- rulmadan ve daima taze bir enerji ile oyuna devam ediyorlar. 20 inci dakikadan sonra oyun yeni. den denk bir şekle girdi. Ankaralılar güneş müdafisini şaşırtan bir süratle hemen tehlikeli bir vaziyete giriyorlar, 26 ıncı dakikada: Rebiden bir pas alan Necdet yıldırım gibi bir şüt çekti. Top golposta çarparak geri döndü. 31 inci dakika: Güneş kalesi önünde bir karagaşalık Sağ içten çekilen topu üç güneş oyun. cusu kesemedi. Sol açık Hamdi, demir gibi bir şütle takımına galiblik golünü kazandırdı. Oyunun bundan sonrası hemen ta- mamen güneş kalesi önünde geçti. Ankaralrlar galibiyet enerjisiyle oy- nıyorlar. Cihat üst üste tehlikeli vazi. yetler geçiriyor. Oyun bu şekilde bitti. Ankaralılar bugün galibiyeti hak e- den bir oyun oynadılar. Nefes, enerji Demirspor ve Anadolu güreşçileri güreştiler i Hakkı « Şinasi güreşin den heyacanlı bir an loda Anadoludan Malimud Demir Spor- Dün şehir stadında futbol maçların- dan evel Demir Spor ve Anadolu ku- lüblerine mensub güreşçiler arasında güreş müsabakaları yapılmış, halk tara- fından zevkle seyredilmiştir. Müsabaka- lar 14 de başlamış ve iki saat sürmüş- tür. Teknik neticeleri bildiriyoruz: 56 kiloda Demir Spordan Mehmed, Anadoludan Habibe sayı hesabile, 66 ki- dan Şinasiyi sayı hesabiyle, 72 kiloda Anadoludan İzzet Demir Spordan Mu- harreme tuşla, 79 kileda Demir Spor- dan ankaralı Hüseyin Rahmiye tuşla, 87 kiloda Anadoludan Adnan Demir Spordan Hüsnüye tuşla, ağırda, Demir Spordan Namık Anadoludan Ahmede sayı hesabiyle galib yelmişlerdir. topa hâkimlik ve beraberlik noktaların. dan, yani tamamen daha üstün bir var« lık gösterdiler, Gençler birliği, Doğanspora 2-0 yenildi İzmir, 10 (A.A.) — Gençler birliği * Doğanspor maçı bugün dört binden fazla bir seyirci önünde yapıldı. Oyuna ankaralılar başladılar. Bu devrede 'Gençler birliği güzel oynama- sına rağmen, oyun üzerinde tesirli ola- madı. Bilhassa takım halinde husule getirdikleri tesir güzeldi, Fakat kale ö- nünde topu çok ayaklarında tuttukla- rından bir türlü gol yapamadılar. Ve çok zaman ofsayd vaziyetine düştükle- rinden hakem sıksık akınları kesmek zorunda kalıyordu. Beşinci ve 15 inci dakikalarda Genç- ler birliği elde ettiği gol vaziyetlerin- den faydalanamadı. 34 üncü dakikada İzmirin sağdan in- kişaf eden bir hücumunda top Hakkıya geldi. Hakkı da yerden bir şütle İzmi- rin ilk goölünü kaydetti. Bu suretle devre 1-0 İzmirin lehine bitti. İkinci devrede: İzmir Fuadı sağ a- çık mevkiinde oynatıyordu. Gençler birliğinin bu devrede vaziyeti kurtara- cağı kanaati vardı. Ve oyunun gidişi de bu kanaati kuvvetlendiriyordu. Doğanspor bugün şanslı bir oyun oynuyor. Bilhassa kaleci Mahmud, mü- dafi Adnan, orta müdafi Nurullahın çok canlı oyunları Doğanspor kalesine bir sed çekiyordu. İzmirin ikinci golü Az sonra İzmir soldan bir akınla Gençler Birliği kalesine indi. Sabrinin ortaladığı topu Halid eliyle tuttu. Ha- kemin verdiği penaltı cezası Hakkı ta- rafından çekilen sıkı bir şutle ve ikin- ci defa olarak Gençler birliği kalesine sokuldu. Bundan sonar devrenin nihayetine kadar Ankara vaziyeti kurtarmak için pekçok çalıştı ise de sayı kaydedeme- di. Ve maç 2-0 Doğansporun galibiye- ti ile bitti. Yarın aynı saatte Gençler birliği i- le Üçok takımları karşılaşacaktır. İstanbulspor Altınorduyu 3-0 yendi Altınordu ve Demir Sporla iki maç yapmak üzere şehrimize gelmiş olan İs- tanbul Spor birinci futbol takımı dün şehir stadında ilk maçını Altınordu ile yaptı ve 3 - 0 galib geldi. Oyunun ilk dakikaları karşılıklı hü- cumlarla geçti, İlk devre İstanbul Spo- run 2 gol fırsatı kaçırmasiyle 0 , 0 be- rabere bitti. İkinci haftaym başladığı zaman rüz* gârı lehlerine alan İstanbul Sporlu'lar Altınordu nısıf sahasına yerleştiler. Altıncr dakikada sol iç Fahri güzel bif vuruşla ilk sayıyı, Orhan bir firikik v ruşiyle ikinci sayıyı yaptılar, Bocalamaya başlıyan Altınordu mü- dafaası topu bir gol önliyebilmek iSİP kornere gönderdi ve sol haf Orhan £ güzel bir vuruşla takımına üçüncü A yıyı kazandırdı. İstanbul Spor bugün Demir sporla karşılaşacaktır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: