G K Ş . for7 ha'a habeşıstan Ht günler içinde yine gazeteleri meşgul etmeğe başladı: Evvelâ Italya veliahdinin bir erkek ço- cuğu dünyaya gelmesi münasebetiyle ya- pılan merasimde bazı habeş milliyet- perverleri tarafından atılan bombalar i- le bir çok yüksek İtalya memurları ya- ralandı. Bu arada umumi vali mareşal Graziani de az kaldı bu suikasde kur- ban gitsin. Habeşistanın mağlubiyetin- bu memleketin ne dereceye ka- ilâsı altında surette İtalyanın i: bulunduğu münakaşa edilmekte olan bir mesele idi: İtalyanlar memleketin her tarafını fili işgalleri altına aldıklarını, yalnız köşede bucakta bazı “âsiler” kal- dığını ve bunların ternkili de bir zaman meselesi olduğunu söylüyorlardı. Habe- pastanı yakından tanıyan bir çok fran- sız. ve ingilizler ise, Habeşistandaki İ- talya idaresinin bazı kalabalık merkez- lere inhisar ettiğini ve geniş habeş mem- leketinin henüz İtalya istilâsına uğra- madığını iddia ediyorlardı. Belki her i- ki tarafın iddiasında mübalaga vardır. Fa'cat Graziani'ye karşı yapılan suikasd teşebbüsü göstermiştir ki filen İtalya istilâsına uğrayan mıntakalarda organi- ze bir habeş istiklâl hareketi vardır. Her halde Habeşistanın her tarar İtalya- nn istilâsına uğramış olmaktan çok uzaktır. Fransızlar Fas'ta yerleşmek i- Çin senelerce uğraştılar. İtalyanlar 1911 senesinde garb Trablusunu işgal ettiler. 1912 senesinde Ouchi muahedesiyle il- hakını osmanlı imparatorluğuna tanıt- tılar. Fakat filen 1925 senesine kadar memleketi istilâları altına geçiremedi- ler. Halbuki Habeşistan İtalyaya Trab- lustan daha uzak ve nüfusu da on beş milyona baliğ olan bir memlekettir. E- sasen Habeşistan fatihi Badoglio bir vesile ile demiş ki: — Habeş hükümetini altı ayda mağ- lub edebiliriz. Fakat Habeşistanın isti- lâsı için altı sene lâzımdır. İtalyanın Habeşistanda kurduğu fili idarenin çürüklüğü hakkındaki kana- atlerin suikasd hâdisesiyle teyid edil- miş olmasıdır ki bunun arkasından ge- len Ras Desta'nın mağlubiyeti haberi italyanları sevindirdi. Ölünceye kadar italyanlara karşı mücadelede devam e- den bu cesur Ras, imparatorun damadı idi. Ras Desta'nın idamı ile artık Habe- şistanda son Rasın da göçti ü ital- yanlar bildirmektedirler. Fakat Ras Se- yum dehalet ettiği zaman da ayni şey Anlaşılıyor ki Habeşista- nın şurasında burasında İtalyaya karşı mücadeleyi devam ettiren Ras'lar ek- sik değildir. Fakat habeş meselesini gazete say- söylenmişti. falarına aksettiren daba ehemiyetli bir hâdise, Ingiltere hükümetinin habeş im- paratorunu altıncı Corcun taç giyme merasimine davet etmesiyle meydana gelmiştir. Bu davet Italyada çok elim bir intiba husule getirmiş ve gazeteler tekrar İngiltere aleyhine neşriyata baş- lamışlardır. Gerçi ingiliz hükümeti, bu daveti tevil etmektedir: resmi ağızların izahatına göre, habeş devleti henüz hükmen mevcud olduğuna ve bu dev- letin İngiltere nezdinde bir sefiri bulun- duğuna göre, İngiltere hükümetinin bu devleti davet etmemesi mümkün değildi. Bu sözlerde âdeta habeş impavratorunun daveti İikabul etmemesi gibi bir temenni sezilmekte ise de imparator, fırsatı ka- çırmak istemediğinden oğlunu taç giy- me merasimine göndermeğe karar ver- r. İmparatorun bu kararı İngilte- reyi müşkil bir vaziyette bırakmaktadır. Çückü habeş imparatoru - temsil edile- cek olursa, İtalya, taç giyme merasimi- Taç giyme merasiminin yapılacağı on iki ne mümessil göndermiyecektir. mayıs gününe İcadar bu çıkmazdan bir kurtuluş çaresi bulunmazsa, merasimde İtalya ve Habeşistan mümessillerinden biri ve bugünkü manzaraya göre, İtalya Bu mesele belki o tarihe kadar halledilir. Fakat hâdise Akdeniz paktının imza- mümessili hazır. bulunmıyacaktır. #snıdan beri haylı salâh bulmuş olan İn- giltere - İtalya münasebetlerinde hafif bir gerginlik husule getirmiştir. A. $. ESMER ( DIŞ HABERLER wD7TÜ Hükümet çilerin toledoya girdikleri bildirili Fakat haber henüz teeyyü d etmedi Madrid, 4 (A.A.) — Klerikal gaze- tesi, hükümet kuvvetlerinin Toledoya girmiş olduklarını haber vermektedir. Bu kuvvetler daha şimdiden A!ka- zar yakınındaki mahalleyi almışlardır, Bu hareketlerin gayesi, Toledo garni- zonunun tamamiyle çevrilmiş olan Ta- laveranın yardımına koşmasına mani olmaktır. 23 saatlik harb Madrid, 4 (A.A.) — Havas ajansı muhabirinden: Hükümet kuvvetleri Ta- lavera ile Toledo arasında Tage neliri- ni geçmişlerdir. Bu kuvvetler, bu geç- meye 23 saatlik kanlı bir harbdan son« ra muvaffak olmuşlardır. Bu hurba 30.000 milis girmiştir. Harba topçu ve tayyare kuvvetleri de iştirâk etmiştir. Hükümetçilerin Toledoya girdikle- rini Havas ajansı muhabiri de vermiş- tir. Yeni alman elçisi Salamanka, 4 (A.A.) — Yeni alman sefiri general fon Faupel, güven mek- tubunu General Frankoya takdim et- miştir. Bu tören, ispanyol - alman dostluğu- nun tezahürüne vesile teşkil etmiştir. Bu törene şehrin ve yakınının bütün e- halisi iştirâk etmiştir. Hükümetçiler ilerliyor Madrid, 4 (A.A.) — General Miaja, hükümet kuvvetlerinin Toledoya gir- miş olduklarına dair olan haberi, teyid edemiyeceğini söylemiştir. Husüsi bir takım kaynaklardan ge- len haberlerde âsilerin Alkazarın geri- sinde tahkimat yapmış olduklarını ve fakat ilk muhasarada olduğu gibi ora- jya sığınmamış bulundukları tasrih edil- mektedir. Birçok cephelerde, ve en faz- la Madridde Üniversite mrntakasında çarpışmalar olmuştur. Hükümet kuvvetleri, Motrik takasındaki ileri hareketlerine etmektedirler. mini- devam Fas hudualarında fransızlar Salamanka, 4 (A.A.) — Franko hü- kümeti Elcezire anlaşmalarını imza e- den devletlere bir nota vererek İspan- yanın Fastaki hududlarında fransızla- rın bir takım tahriklerde bulundukları- nı ve bundan da maksad ispanyol mın- takasını almak için orada karışıklıklar çıkarmak ve bunu fırsat bilmek oldu- ğunu bildirmiştir. Franko hükümeti, aynı zamanda Fas hududlarında fran- sız kıtalarının tahşidler yapmakta ol- duğunu bildirerek 30 mart ve 27 ikinci terşrin 1912 tarihli anlaşmaların ruh ve hükümlerinin Fransa tarafından a çık bir bozulması olan bu hâdiseleri tesbit için derhal bir komisyonun top- lanmasını istemektedir. Notada, Lon- dra karışmazlık komitesinin de gere ken tedbirleri alması istenilmektedir. Elen kıralı Giride gidiyor Atina, 4 (A.A.) — Atina Ajansı bildiriyor: Kıral ikinci Jorj'la Başve- kil B. Metaksas cumartesi günü Girit adasına hareket edecekler ve başlıca şehirleri ziyaret ederek bir hafta ka. dar kalacaklardır. Gazeteler, giritlilerin hararetli da- vetleri üzerine yapılacak olan bu yol- culuğun hususi kaydet- mektedirler, ehemiyetini Amerixan senatosu, tarafsızlık kanununu kabul etti. Vaşington, 4 (A.A.) — Senato, on reye karşı altmış iki reyle, Amerika Birleşik Devletlerinin her türlü silahlı anlaşmazlıklar karşısında tarafsızlığı hakkındaki kanun projesini tasvib ey- lemiştir, Kanun projesi, şimdi, parlamentoda görüşülecektir. İ yor General Fran- konun idare- sindeki âsi top: çular hükü- metçilerin mev- zilerini bom- bardıman — et- meğe hazır- lanıyorlar İngilterenin sön sistem botmbar drman tayyarelerinden biri Ingiliz harbiye büdcesi 63.120.000 sterlingdir Londra, 4 (AH) — 1937 senesi harbiye büdcesi tahminleri, 63.120.000 ingiliz lirasına baliğ olmaktadır. Şu hal- de 1936 senesi büdcesine göre, munzem krediler de dahil olduğu halde 7.239.000 ingiliz lirası mikdarında bir fazlalık vardır. Bu tahminlerdeki masraflar fazlalı- , askeri hazırlıklar programının ge- nişletilmesi ve tacil edilmesi neticesinde meydana gelmiştir. Hindistan hariç olmak üzere ordu mensublarının yekünu 168.900 kişiye baliğ olmaktadır. 1936 senesinde 156.400 kişi idi. artması tanklar ve ekipleri ile hava ta- Ordu mensubları mikdarının arruzlarına karşı vücude getirilen cü- zütam'ar hariç olmak üzere, iki piyade taburu vücude getirilmesi, kıyıların ve bazı limanların müdafaasına aid terti- batın ve seferberlik sırasında orduya a- id bazı ihtiyaçların tatıwin edilmesi için alınan tedbirlerin neticesidir. İngiliz deniz büdcesine aid rakamlar Londra, 4 (A.A.) — Deyli Teleg- raf gazetesi, deniz büdcesindeki rakam- lar hakkında tefsirlerde bulunarak, ha- len 148 harb gemisinin ingiliz tezgâh- larında inşa edilmekte olduğunu bi'di- riyor: 5 zırhlı, 21 kruvazör, 5 tayyare gemisi, 49 torpido muhribi ile 19 deniz- altı gemisi, 3 depo gemisi, 24 şalupe, 2 sahil muhafaza gemisi, 3 topçeker ve 17 avizo. Büdce ile derpiş edilen 7 devriye denizaltı gemisi 1100 tonluk olacak ve bunlarla birlikte İngilterenin hizmette 70 denizaltı gemisi bulunacaktır. İtalya'daki yeni tayyare meydanları Roma, 4 (A.A.) — 20.000 işçi, ye- ni tayyare meydanları yapmak veya- hud ötedenberi italyada bulunan tay- yare meydanlarını modern bir şekle sokmak ile uğraşmaktadır. Yunanistanın hava kuvvetleri Atina, 4 (A.A.) — Hava kuvvetle- rinin takviyesi için hava bakanlığına yeni veritler gelmektedir. d'in Ped. iade bölgesi öğretmenleri aylıkların- dan 50.000 drahmi toplayarak gön- dermişlerdir. BLRLTAŞTDAN N ERERETAEEEA Mısır Montrö Konferansına Hazırlanıyor Kahire, 4 (A.A.) — Mahmud Paşanın liberal partisi, kapi- Muhammed tülasyonların kaldırılması ile yakında Montrö'de uğraşacak olan konferans dolayısiyle aşağıdaki 4 noktayı tesbit etmiştir : 1. — Yabancıların ekonomik bırakığ- larının derhal kaldırılması, 2. — Çok mahdud bir intikal devre. si kabulü. 3. — Bu devrenin bitmesinde bir gö- rüşmede bulunulmaksızın mutlak adli hakimiyetin kurulması, 4. — Umumi vaziyetin yeniden tetki- ki ve konferanstan sonraki direktifle. rin tesbiti.. — 3 —- Bir motör fabrikasına ihtiyac vardır CUMHURİYET'te Abidin Daver, kısa zamanda bin tayyare ve on beş bin tayyareci elde edecek surette çalışmala- ra girişilmekte olduğu hakındaki habe ri mütalea ederek daha iki yıl önce baş bakanımızın, 500 - tayyareye olan ihti- yacımızdan bahsetmiş olduğunu ha- tırlatıyor ve bu kadar kısa bir zaman zarfında gayenin bin tayyareye doğ- ru teveccüh etmiş olması keyfiyetinin memleketemizide havacılığa verilen ehemiyetin ve bu oyldaki çalışmala- rın süratle ilerlediğine parlak bir de- lil oldluğunu söyliyor. Muharrir, her hangi bir harb ihti- malinde, Türkiyenin kendini hava ta« arruzlarına karşı ancak kendi tayya- releriyle kurtarabileceğini işaret et- tikten sonra, tayyarelerin harblerde ne kadar fazla zayiat verdiklerinin unutulmaması icabettiğini söyliyor ve bu zayiatın telâfisi için dost ve müt tefik devletlere güvenmenin ne kadar mahzurlu olduğunu misallerle anlata« rak, tayyare endüstrimizi, bir motör fabrikası da kurarak, herşeyi mem- leket içinde yapılacak şekilde ilerlet. memizin büyük lüzumuna işaret edi- yor ve Karabükte kurulmakta olan demir fabrikasından sonra sıra büyük bir motör fabrikasına gelmiş olduğu- nu, bu fabrikanın yalnız tayyareler için değil, memlekette mikdarı gün- den güne artan her türlü nakil vası« taları için motör yaparak çok faydalı bir şekilde çalışabileceğini hatırlatı- yor. * PROPAGANDA VASITALARINA İHTİYACIMIZ TANDA Ahmet Emin Yalman, ye- ni büdçeden bahsederek, burada pro« paganda vasıtalarının çoğalması için munzam tahsisat görülmediğini kay- dediyor. Bilhassa Hatay davasından sonra sesimizi dünyaya işittirmek lü- zumu bu kadar mübrem bir ihtiyaç halinde kendini hissettirmişken, pro- paganda vasıtalarına daha büyük bir ehemiyet vermenin ihmal edilmiye- ceğini söyliyen muharrir, yeni bir pros paganda ve basın vekâleti kurulması in, Kamutayın büdçe haricinde tah- sisat ayıracağı ümidini muhafaza e- diyor. . * LİSELERİMİZ ETRAFINDA KURUNDA Asım U, Liselerimiz- de yapılması gereken ıslahat etrafın- da son zamanlarda yapılmış olan neş- riyatı hülâsa ederek, en mühim der- din sınıflardaki talebe fazlalığı oldu- ğunu söyliyor. Muharrir, bu talebe fazlalığı i- çinde kalitesiz talebe nisbetinin yük- sekliğine işaret ederek, liseye girme- nin imtihana tabi tutulmasını, imti- handa muvaffak olamayanların iste- dikleri takdirde paralı olarak tahsil- lerine devam etmeleri imkânının ken- dilerine verilmesini teklif ediyor, bir de inzibati nizamnamelerin kifayet- sizliğini kaydederek talebeyi displine icbar etmek için cezai müeyyideler konulması lüzumunu belirtiyor. Niha- yet hususi liseler meselesini ele alarak muharrir, devletçi bir memlekette kültür işinde hususi teşebbüslerin rol oynamasından şikâyet edenlerin mu- talealarını tesbit ederek, bu mesele- nin tetkik edilmesi ve lüzum görülür- se, bütün tahsil müesseselerinin dev- letleştirilmesi muvafık olacağını ileri sürüyor. * ŞEHİRCİLİK SON POSTADA Burhan Cahit, bizde şimdiye kadar şehircilik ayrı bir ihtisas ve mesleke olarak telâkki edil- miş olması yüzünden şehirlerimizin bozuk düzen bir şekilde ve kendi ken dine teşekkül ve inkişaf etmiş olduk- larını hatırlatarak, bilhassa Alman- yada şehircileğe bir ihtisas olarak ve rilen ehemiyet dolayısiyle şehirlerin güzel ve medeni olduğunu söyliyor, bu münasebetle İç işler bakanlığma profesör Yansen'in imar müşaviri o- larak getirileceği haberinden memnu- niyet izhar ediyor.