Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
SAYFA 2 11 | 11 İLKTEŞRİN 1936 PAZAR | rHER | ŞEYDEN " İ BİRAZ,. Bugünkü otomobil kazası: Bir İstanbul gazetesinde şöyle bir başlık gördük : ; “BUGÜNKÜ OTOMOBİL KAZASI,, Bu terkibi “dil köşesi,, ne yazan arkadaş gibi tahlil edecek değiliz, Fakat bu “bugünkü otomobil kazası,, sizde bugünkü hava raporu, ”bu- günkü radyo programı,, v.s. gibi-her gün olması, yapılması muhakkak olan bir şey tesiri yapmayor mu ? ğ ' Bu başlığı koyan gazete, haniya, haksızda değildir. Saadete dair: — Ölümlerden ölüm beğenmek: BLze * Saad_ı—t, insanın tabii meylidir. — Lacordaıre * Bahtiyar olmak ferdin hakkı, aynı zamanda vazifesidir : cemiyetin faydası bunu emreder. — Finot _* Mesut olmak lâzımdır : insan bunu kendine borçludur, gurur dola- yısiyle olsa dahi... — Remy de Göourmont İki buçuk aylık tatilden sonra: — Öğlüm bana “hikmetin,, ne ol- duğunu — anlatır mısın? — Hikmet mr? Hikmet, hikmet... Şey.. Hikmet bi- zim — hizmetçinin oğludur, .ESki Yunanistanda ölüm cezasına çarpılacak bir mahkümun asılmakla zehir içmekten birini seçmek hakkı idi. Meşhur filozof Sokrat'ın bu iki türlü ölümden zehir içmeyi tercih ettiğini bilirsiniz. ç Son zamanlarda bu eski Yunan kaidesi Estonya'da canlanmıştır. Orada çıkarılan yeni bir kanuna göre ölüm tezasına mahküm olanlar, isterlerse asılacaklar, isterlerse zehir içeceklerdir. Bu iki cezadan birisini seçmek. teklifi Estoya'da ilk defa olarak 41 yaşlarında bir köylü olan Yulius Bi nnrt’a:yapılmıştır. Bu adam, yetmiş yaşındaki babası ile seksen yaşındaki annesini öldürdüğü için ölüm cezası giymiştir. r Berlîn olimpiyadlarının altı puv anıı “Berlin Olimpiyad Komitesi bütün hesaplarını bitirmiş ve oyunların Almanya'ya 1,000,000 mark kâr bıraktığı neticesine varmıştır.” N Bu haberi okuduktan sonra şöyle düşünebiliriz. : Almanların da, öteki milletlerin de kazandıkları puvanları bir tarafa bırakınız. Kazanılan (1) adedinin önüne konulan altı puvan daha mühim,. “urun ve kulak: İ'î en adamları, burun ve kulak gibi uzuvlarımızın vazifesini görehile- cek cihazlar yaptılar. * ; Bunlardaıf birisi “elektrik burun” dur. Amerikada yapılan bu burun avanın içerisinde kokusuz buharları koklar. Bu burunla havanın Vi 000 Üğer 00,000,000 kısmır içinde bulunan bir kısım civa buharını koklamak müm- kün oluyor. n tt îi.rşf:d bir fen lfllmı da Robot kulağı keşfetmiştir. Bu cihaz ufak, porta- Yo makinasını andırıyor. Bu kulak o suretle yapılmıştır ki in- san ğr İi Z mk::g;:l için fazla tiz ve fazla pes olan gürültü ve sesleri kabul etme- ga R m:::ı ;":IĞ"" yan sokaklarda oturanlarla pes gürültü içinde çalışma- anlara tavsiye etsek mi, ne dersiniz? 23 Receb ' 1355 $ 28 Eylül ? y 1352 |— Adana pamuk kongresi açıldı (925) Hiıdirellez 380 Hmmmteikek Gi ; şiddetli bir deprem oldu. 249 ev, otu- Güneşin doğması 6,07 | — Telamıyacak hale geldi (928) > » batması 17,37 | — Başbakan İsmet İnönü Peştede (931) GÜNLÜK TAKViİM ; 11 BİRİNCİ TEŞRİN 1936 PAZAR —..2, — Atatürk İzmiri şereflendirdi (925) 2 ... .. Ç HABE aa | RLEF ISTANBUL TELEFONLARI: El işleri sergisine gönderilen parçalar İstanbul, 10 — El işleri sergisine İstanbuldan dört bin parça eşya gönde- rilmiştir. Bunların arasında deri işleri başta olmak üzere çok kıymetlileri var- dır. Üniversite için Yeni yaptırılan binalar İstanbul, 10 — 1936 büdcesiyle üni- versiteye verilen bir milyon iki yüz bin liranın, elli bin lirasiyle Guraba hasta- nesinde kulak, burun, boğaz muayene ve tedavi yeri; elli bin lirasiyle kadın hastalıkları ve doğum yeri; elli bin li- rasiyle çocuk pavyonu; yetmiş bin lira- giyle dahiliye ve hariciye anfileri için ayrılmıştır. Cerrahpaşa hastanesine ye- niden yapılacak birinti hariciye pavyo- nu için üç yüz elli bin, göz pavyonu için yüz bin lira verilmiştir, Haseki has- tanesinde tedavi pavyonuna yüz bin li- ra; ayrıca üniversitede yapılacak diğer tesisatla yeni kimya enstitüsüne iki yüz elli, eczacı mektebinin inşasına altmış bin, hayvan ve nebat enstitüsüne otuz bir bin, teleskop aletine yirmi altı bin lira verilmiştir. Meşhud cürümler kanununun tatbikleri İstanbul, 10 — Meşhud cürüm ka- nununun tatbikindenberi müddeiumu- miye suçlu, davacı ve şahid olarak 1200 kişi verilmiş, bunlardan iki yüzü mah- kemeye sevkedilmiştir. Suçluların ço- ğgunu, askerlik, laf atma, ve hırsızlık teş- kil ediyor. Kanunun tatbikindenberi müddeiumumiye gelen adi suçların sa- yısı yüzde doksan beş azalmıştır. Bir ingiliz gemisi İstanbul, 10 — Akdenizdeki ingiliz donanmasıma ait bir karakol gemisi ya- rın İstanbula gelecektir. DİL KÖŞESİ: “Halbuki şehrimize pek az miktar- " da kömür gelmekte ve bunun da kilosu beş kuruşa satılmaktadır. Bu fiyat şehrimiz için azami bir fiyattır.,, Burada “azami,, kelimesiyle “faz- la yüksek,, manası kastedilmiştir. Hal- buki “azami,, kelimesi “en çok,, ma- nasını ifade eder, Muharrir “şehrimiz izin azami derecede yüksek bir fiyat- tır,, demek istemiş olsa gerek. *it Güneşin sıcaklığı artık yetmez ol- mağa başlamış, pardesüler ve palto- lar çıkmıştır. Fakat en mühim ihtiya- ormız odun ve kömüredir.,, Şu “fakat,, edatının vazifesi ne- dir? Bir evvelki cümlede daha az mü- him ihtiyaçlardan bahsedilmiş midir ki birdenbire, “fakat,, denerek daha mü- him ihtiyaçlardan bahsediliyor ? * ahi “Maden kömürü kullanmakla o- dundan istihsal edilecek — hararetten fazla hararet alınacağı gibi tasarrufta temin eder.,, "Kullanmaklı,, değil “kullanıl- “makla,, denlimek icab ederdi. “temin et- mek,, fiilinin faili nerededir ? “ma- den kömürü,, ise, cümlenin ilk kıs- mında faili olmayan bir ismin ikinci kısmında fail olması sentaks kaidele- rine muhaliftir. | ARTVİN HALKI İSMET İNÖNÜNE Sevinç ve minnetlerini bildirdiler Artvin, 10 (A.A.) — Artvinden tüc- car ve köy muhtarlarından bir çoklarıe nın imzasiyle başbakan İsmet İnönüne aşağıdaki telgraf gönderilmiştir: Doğu iller seyahatiniz Çoruh ilimi- zin kalkınma tarihinde her zaman fah- rile tekrarlanacak bir sayfadır. O gün- den bugüne kadar büyük şahsiyetinizin temsil ettiği cumuriyet hükümetinin sa- yılmaz nimetleriyle karşılaştık. Halk içinde ve özünde sakladığı ancak türke yakışır bir karakterle ileriye atıldı. Yük- sek teveccühünüze lâyik -olduğumuzu her ân için isbat edecek bir kudretle iş başındayız. Ve bundan gürur duyuyo- ruz. Çoruh halkı büyük seyahatinizden itibaren büyük devlet adamlarımı sık sık aralarında görmekle ve bu teftişlerden hayırlı sonuçlar almakla bahtiyar bulü- nuyor. Büyük mareşalın ve değerli me- sai arkadaşlarınız iktisad ve maliye ve- killerinin ilimize teşrifleri ve yaptıkları tetkikler halkın kalkınması yolunda çok ileri adımların atılacağını müjdeledir. İşl ye açılmış bul kuvarsahan bakır fabrikasından başka en zengin dün- ya madenlerinden biri olan murgul ba- kır madeninin de ihyası geniş bir hin- terlandın kapısı olan Hopa'da büyük ih- tiyacı karşılayacak iskelenin yapılması vilâyet dahilinde konserve fabrikası te- sisi suretiyle doğu illeri hayvanatından geniş mikyasta istifade edilmesi nefis meyveleriyle meşhur Çoruh vilâyeti mahsulâtının kıymetlendirilmesi vilâ- yet dahilinde ihracat birliği teşkili gi- bi yeniden kalkınma tedbirlerinin alın- makta bulunduğu müjdeleri karşısında halk sonsuz sevinç ve heyecan içindedir. Yüksek varlığınızla temsil edilmekte 0- lan cumuriyet hükümetine buü vesile ile de sonsuz minnet ve şükranlarımızı su- nar ve ellerinizden öperiz.” Murgul bakır madeni işletilecek Borçka, 10 (A.A.) — İktrsad ve Ma- liye Vekillerinin tetkikleri üzerine ka- zamızdaki Murgul bakır madeninin iş- letilmesine karar verilmesinden dolayı bütün halk sevinç içindedir, İnkrlâb ve dil dersleri imtihanları * İstanbul, 10 — Üniversitede 935-936 yılında inkılâb derslerine devam eden 698 talebeden haziran imtihanında 90 talebe muvaffak olamamıştır. Yabancı diller kurslarına devam eden 2849 tale- beden de 85 i muvaffak olamamıştır. Afyon halini B. Çetinkaya açlı Afyon, 10 (A.A.) — Belediyemizili bu yil yaptırmış olduğu büyük hal bi« nası nafıa bakanı ve Afyon saylavı Bi Ali Çetinkaya tarafından merasimle a* çılmıştır. Hal içinde 60 mağaza bulun duğu gibi cephesindeki üst katta ayrıcd 13 oda ve burlardan başka yögürt peyt — nir ve sebze için pazar yerleri vardirı Hal şehrimizde bütün gıda maddeleris nin sıhi şartlar içinde satılmasını temiti etmiştir. B. Ali Çetinkaya açma nutkur ka bu eseri başaranları tebrik etmiş, Af yonun coğrafi vaziyeti ve mühim bir şif mendüfer merkezi olmak dolayısiyle lâ* yik olduğu umrandan ve bu yoldaki çat lışmalardan bahsetmiştir. B. Çetinkaya Afyondan ayrıldt | Afyon, 10-(A.A.) — Bayındırlık bas, kanı B. Ali Çetinkaya dün saat 22 dd şehrimizden ayrılmıştır. Bakan gazlı göl kaplıcasında bir kaç saat kaldıktan sonra Eskişehire doğru yola devam edecektir. Cumuriyet bayramında gelecek izcilere yer hazırlandı Maarif vekâletinde Cumuriyet bay- ramıma hazırlık işleriyle uğraşmak üze- re seferberlik şubesi müdürü B. Kadri Yamanın reisliğinde kurulan komisyori son içtimaında hariçten gelecek izcile- rin iaşe ve ibateleriyle meşgul olmak ü“ zere bir komite seçmiştir. Orta tedrisat şube müdürlerinden B. Faik Doğan, yar* h direktör B. Alâeddin Dalayman, Gazi lisesi müdür B. Necati. Aksu, Musiki muallim mektebi müdürü B. Rouf ve erkek lisesi müdürü B. Cemalden mü« rekkeb olan bu komite bütün izcilerimi Gazi terbiye enstitüsünde misafir edil- melerine karâr vermiştir. İzciler için büyük bir bayrak sipariş editmiştir. İzcilerin olduğu gibi başlarmı da gelecek muallimlerin de kıyafetleri- nin yeknasak olması icin Tâzım gelen tedbirler alınmıştır. Ankara Hukuk Fakülte- sine girme imtihanı Her yıl yatılı olarak Ankara hukul& fakültesine lise tahsilini iyi ve pek iyi dot recede yapanlar alınıyordu. Bu yıl 60 talebe alımacak iken liseyi pek iyi ve iyi — derecede bitirmiş 200 kadar genç meke — tebe girmek üzere müracaatta buluns. muştur. Adliye vekâleti bunun üzerine . bir müsabaka imtihanı açmağa karar veri — miştir. İmtihan 15 ilk teşrin perşemb& günü saat dokuzda Ankarada fakülte binasında yapılacaktır. Kayıd ve kabul — | | 14 ilk teşrine kadâr uzatılmıştır. Düşünüşler SPOR TEMASLARI ' Biribirini takib eden Berlin ve Balkan olim- piyadları ile sporcuları- mızın Sovyet Rusya'da- ki temasları, türk spo- runa çok hareketli aylar geçirtmiştir. Neticeleri ne olursa olsun, bütün bu temasların, gerek hal- kımızın spora karsı alâ- kasını tahrik etmek ve gerekse, kabiliyetli spor- cularımızın yabancı mil- letlerle boy ölçüşmeleri yoluyla kendi sahaların- da bilgi ve görgülerini arttırmak gibi inkâr e- dilmez faydalar doğur- muş olduğu muhakkak - tır. Milletlerarası — spor sah daki her hezi timizi —memleketi bir spor otarşisine sürükle- mek propagandaları için fırsat bilen bazı münek- kidlere hatırlatmak lâ- zımdır ki, milletlerarası temasların — faydalarını ileri sürenler milli izzeti nefis hususunda kendi- lerinden daha az hassas değildirler. Ancak milli menfaatleri ölçerke—n Madem ki arasında düşüncel yerine, şuur mikyasını kullanmaktır ki bizi hü- kümlerimizde yanılmak- tan koruyabilir. ; 'Türk sporu icin mil- letlerarası temasları a- zaltmak değil, bunun tamtersine kabil olduğu kadar çoğaltmak lüzu- muna işaret ettikten son- ra pratik sahaya aid bir mülâhaza ileri sürmek istiyorum : “Balkan olimpiyadlas rı” gibi şümullü bir ad taşıyan — balkanlararası müsabakalar yalnız atle- tizm sahasına inhisar ediyor. Balkan güreş ve futbol müsabakaları ise bunlardan müstakil ola- rak yapılıyor. Bu, olsa olsa, ancak atletizmde kuvvetli olan bazı Bal- kan memleketlerinin işi- ne yarayan bir vaziyet- tir, ve öyle sanıyoruz ki sırf bu maksadla bu şekilde — organizasyonu ciheti onlarca iltizam' edilmiştir. İ olimpiyad oyunları ter« tib ediliyor, bunlar dak ha umum? olmak, güreşi ,eskrim, futbol, binicilik, ve denizcilik, yüzücül bisiklet ve sair spor sa« halarınır da ihtiva etmek gerektir. Dikkat ediniz ki bu saydığım sahala« rın hemen hepsinde türk gençlerinin Balkan şams piyonluklarını ellerin « den bırakmıyacakları he« men muhakkak gibidir. Şu halde atletizmde olan zâfımızı, diğer şu- - belerdeki muvaffakiyet- lerimizle kısmen olsurm telâfi edecek olan bit Balkani — ! | | nokta göz önünde tutuls — malr ve Balkan olimpi- yadlarına iştirakimiz içhl müsabakalara bu şubele- rin de ithali şart koşulkk malıdır. Bu kadar mantıki v€ haklı bir teklifin komşu memleketlerce kabul & di_hniyeceğini tahmin et miyoruz. YAŞAR NABİ