Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
SAYFA 2 HER —ei SEYDEN * | BİRAZ Fransada beden terbiyesi davası b Fransa, Berlin olimpiyadlarında iyice bir derece almıştı; umumî tas- nifte onuncudan aşağı değildi. Fakat o yakın tarihten beri müt HABERLER“ Atatürkle Meksika Cumur Reisi arasında Ankara, 23 (A.A.) — Meksika istiklâlinin yıldönümü mü- rın devamlı tetkikleri şu neticeyi vermiştir: genç fransızlar için beden terbi- yesini mecburi kılmak lâzımdır ve genç fransızların da toplu halde bulun- dukları yerler mekteblerdir. Fransa beden terbiyesi müsteşarı Dezarnaulds, mebuslar meclisi açılır açılmaz bu hususta bir kanun teklif edecektir. Haftada beş gün, ve günde bir saat, mekteblerde beden terbiyesi ve açık hava oyunları... Beden terbiyesi umumi terbiyenin içindedir; ve Fransa, emin olalım ki, etrafındaki milletlere nisbetle çok geri kaldığı bu işte, bu asul sayesinde, ötekiler derecesine erişecektir. İyi bir misal değil mi? * 236 sene önce çıkan bir kanun! 1700 senesinde ingiliz parlamentosunun kabul etmiş olduğu bir kanun- da şöyle deniliyordu: “İster evli, ister bâkir, ister dul olsunlar, her yaştan, her meslek ve ta- bakadan kadınların bu kanunun neşri tarihinden itibaren koku, boya, koz- metik, düzgün, podra kullanmaları, ispanyol yünü giymeleri, takma diş ve saç takmaları yasaktır. Bu kanun hilâfında hareket edenler bu günkü günde meri olan ahlâk bozma ve fena davranma kanunundaki ceazlarla ce- zalandırılacaklar ve nikâhları hükümden düşecektir.,, 1700 - 1936... İki yüz otuz altı sene içinde, örf ve âdetin, ananeci İn- gilterede dahi, oldukça değişmiş olduğunu düşünebiliriz. Gürültü ile mücadele: Köyü, nakil vasıtalarının sıkıca geçtikleri bir noktada bulunan bir “köylü yazıyor: “Otomobillerin mo- tor, klakson ve korne gürültüleri gece yarısından sonraya kadar dur- muyor. Şikâyetlerimize “yollar, ü- zerlerinden geçilmek için yapılmış- tır.,, deniliyor. Evet, fakat geceler “de uyunmak için yaratılmıştır.” Acaba? Şakayı bırakalım; ntak herkesin hakkıdır. Ancak şehir- geceleri uyu- Jerde önüne geçilemiyen — gürültü köylerde de kesilmek Jursa bunu teyid edecek kuvvet ne olabilir? Gürültü edenlerden gürültü et- memelerini rica etmek! istenecek o- Otomobil kazalarının faydası: Kadın ve moda — Başında bu kirazlarla dışarı çıkmıyacağını umarım! — Bilirsin ki ben kirazı severim.. — Ben de kavunu severim ama şapkamın üstüne kavun yerleştire- rek gezmiyorum. Gülmeyiniz, otomobil kazalarının da bazen faydalısı oluyor: postaha- neden bir milyon beş yüz bin frank çalmakla zan altına alınmışken delil yokluğundan dolayı beraet etmiş olan bir fransız, geçenlerde, otomobili ile bir ihtiyarı çiğnedi ve tutulup üzeri arandığı zaman beş yüz bin frank- lık bir banka makbuzunu bir türlü gizleyemedi. Birkaç gün evel, gene Pariste iki otomobil çarpıştı. Bunlardan birin- den inip kaçmağa kalkışan bir adam yakalandığı vakit üzerinde, İspanya için bir mitralyöz sipariş mektubu çıkınca silâh kaçakçısı olduğu anlaşıl- dı. Hâdiseler bunlardır. Ancak otomobil kazalarının faydasına inanmıya- lım. Kazalar fena, ve tesadüfler polis için iyidir. GÜNLÜK TAKVİM to ... oo*qx 5 24 EYLÜL 1936 PERŞEMBE 6 Receb 1355 | — Abi Mesudda yapılan nümüune köyü inşaatı bit- 11 Eylöl tdaz ç CB ) — Parlamentolar arası birliği senelik konferansı Hiıdirellez 142 İstanbulda Yıldız sarayında açıldı (934) ) Giünesn döğ e P A Ü Balıkesirde Düğüncüler köyü yandı (935) — Yunanistan ve Romanya ile ticaret anlaşması 1 » — batması 18,06 imzalandı (935) Kanf İ betiyle Meksika cumurreisi ile Ata- türk arasında karşılıklı tebrik ve teşek- kür telgrafları teati edilmiştir. — —e g İSTANBUL TELEFONLARI: Tanacak ölân dil Bâyramı Suriye delegesi İstanbulda İstanbul, 23 — Fransada fransız hü- kümetiyle Suriye arasındaki muahede- yi imzalayan Suriye delegasyonu bugün şehrimize geldi. Heyet şehrimizde bir gün kalacak ve fransız elçiliği şerefle. rine bir öğle ziyafeti verecektir. Muamele vergisi kanunu -İstanbul, 23 — Muamele vergisi ka- nununda yapılacak tadil hakkında alâ. kadarlarin noktainazarlarını tesbit eden komisyon bugün değirmencileri dinle- di. Bu toplantıda Anadolu değirmenci- lerinin tediye ettikleri vergi mikdarı ile İstanbul değirmencilerinin ödedik- leri vergi arasındaki fark görüşüldü. Ticaret müzesi Ankaraya geliyor İstanbul, 23 — Ticaret müzesinin bugün Ankaraya nakline başlandı. Ya- rın Ankaraya hareket edecek olan Har- biye mektebi için parlak bir teşyi ya- pılacaktır. Halkevinde Dil bayramı hazırlıkları 26 eylülde memleket mikyasında kut- için Ankara halkevinde de hazırlıklar ilerlemektedir. Halkevimizin dil tarih ve edebiyat şu- besinden bu iş için bir komite ayrılmış- tır. Komite zengin bir proğram yapmış« tır. Üçüncü dil kurultayında alınan bü- yük neticeler dolayısiyle bu sene dil bay- ramının daha geniş ölçüde kutlanması için gerekn tedbirler şimdiden alın- mış bulunmaktadır. DİL KÖŞESİ : “Yarını nasıl koruyalım derseniz, ben de size “köy kooperatifi kurunuz,, derim.” “Yarın” dan kastedilen her halde is- tikbaldir. Fakat bu söz “istikbal” mef- humunun bütün şümulüne sahib değil- dir. Sonra “istikbal” henüz mevcud bu- lünmıyan bir şey olduğuna göre nasıl korunabilir? İstikbal ancak temin edi- lir. Yoksa korunmaz. AA “Buzlu cümudiyeler lâvlar saçan yanar dağların ağzını taçlandırıyor.” Cümud' e büyük buz kütlelerine ve- rilen ad olduğuna göre bu kelimeyi va- sıflandırmak için “buzlu” sıfatının kul- lanılması doğru değildir. Sonra ancak başlar taçlandığına göre, dağın ağzına giydirilen taç, yapılmış olan imajın ta- dını kaçırıyor. *H “.*Benim' beyaz saçlarımın altında çarpan kalbimi durduramayor.,, Biz saçların altında olsa olsa bir be- yin bulunabileceğini sanırdık, meğer saçlarının altında, yani kafalarının içinde kalblerini taşryanlar da varmış' Yazısız hikâye: Profesör Nimbus'ün maceraları: « Profesör kaçakçılık mı ediyor? (Le Journal'den) Doğu vilayetleri İmar işleri büyük bir hızla ! Üçüncü umumi müfettiş B. Tahsin U faaliyetini | Erzurum, 23 (A. A.) — Üçüncü u- mumi müfettişlik doğu bölgesinde yap- tığı geziden dönen "Tahsin Uzer, bu bölgede gördüğü kalkınma faaliyetini anlatırken Kağızmanda yerleştirilen muhacirlerle yerlilere verilen arazi ta- pularının tevzii töreninde bulunduğunu ve bu işin bir vilâyet işi değil, bir dev- let ve hükümet mevzuu olarak halledil- diğini söylemiş ve bu arada ilk olarak Erzuruma da teşmil edileceğini bildir- miştir. Kars, Iğdır içme suları Nafıa Vekâ. letince tasdik edilen proje dahilinde arttırmıya konmuştur. Doğu illerinde 11 şehir ve kasabanın elektrik tesisatı mukaveleleri imzalan- mıştır. Karsın haritası ve imar plânı bitmiş- tir. Erzurumunki de bitmek üzeredir. anlati Yeni ErZ“ dıldıgınden n Mimar B. Ne getirmiştir. Bu kışa hazırlana' re sokaklar aç? Erzurumun leti ve belediyt yapılacaktır. Pasinler suyu landökenden g” Tahsin Uzeli bitirmiştir: — — «— Doğuda # dır. Sebebi de M? cumuriyet pren duygulariyle in' karışması lâzım & sonra masal ollîîı Hukuk Fakültesinde imtihanlar ve kayıtlar Ankara Hukuk Fakültesinde ikmal imtihanlarına 12 birinci teşrin pazarte- si günü başlanılacak ve cumuriyet bay- ramından evel bitirilecektir. Fakülteye kayıt ve kabul muamelesi ay başında başlıyacak ve bir ay süre- cektir. Bu yıl da liseyi pek iyi derece ile bitirenler arasından parasız leyli ta- lebe almacaktır. Birinci umumi müfettiş- lik yenı maliye muşavırı ancı umumî mufettışhk maliye mü- şavirliği açık bulunmakta idi, Maliye vekâleti Antalya defterdarı B. Rüşdü'- nün bu vazifeye atanmasını tensib et- miş ve bu husustaki karat tasdikten geç- miştir. Suriye Tüccarlar, satın â Memleketimiz mak üzere, son * Filistin tüccarları ' racaat ederek Türkofis, memnt” lere derhal cevab istenilen madt firmaların adresl mektedir. , —— 'Tel - aviv VE $ ra artan bu taleblef, ticari sahadaki ” kuvvetlendii Talebler en $ de toplanmik“d“" meyve, süt tozl, ketenden Ankara ve gençlik Ötedenberi Ankarada bulunanlar, Ankarya sonradan gelmiş olanlar, An- karaya yerleşenler, gidenler, gelenler.. ona uzaktan, yakımdan bağlı bulunan- lar; (Ankaralı) adı altında, her hangi bir şehre değil, inkilâba, yeni türkiye. ye bağlı olanlardır. Eski Ankara: yıkık dökük bir ev yı ğginiyle, tarihte geçmiş bir döğüşü an- dıran dişleri dökük surların etekleri- ne yaslanmış, etrafı alabildiğine tarla.. kıraç bir toprak.. bozkmn bir nümune şehri... Eskiden, (Ankaralı); bir Sivaslı- dan, bir Adanalıdan, bir İzmirliden, bir İstanbulludan ayrı bir şehirliyi ifade edebilirdi. Fakat bu gün (Ankaralı), inkilâb kuruluşu içinde bir şehirliyi değil, tür- kiyedeki yeni ruha, yeni hayate, yeni ideale, yeni nesle bağlılığı, yeni nesle katılmış oluşu gösteren bir isim, bir- sembol olarak kullanılmaktadır. Biz Ankarada çalışan gençler: dü- nün gerek ideolojik bakımdan, gerek se bünye ve içtimaf kurulüş bakımından bugünle ölçülemiyecek kadar geri, kö- tü ve öldürücü olduğuna inanmış bulu- nuyoruz, Yarına gelince: Bu memleketin içtimaf bünyesinin alabildiğine ileriye, iyiye, güzele ve doğruya koşabilecek isidatta olduğunu gösteren bu inkilâba bağlı kalarak en i- leri düşünenlerin bile havsalasına sığma- yacak kadar, içtimat ve ekonomik alari- da, kalkınmış bulunacağız. (Ankaralı) adı altında toplananlar, memleketin her hangi tarafından olursa olsun, yeni türkiyenin davasına bağla- narak Ankarada çalışanlar olduğu gibi, ayni davaya bağlı olarak Ankaranın dı- şında çalışanlar da (Ankaralı)dır. - Bir çok şehirlerin adı altında topla- nanı gören yayar evvel (Ank'"n taplantılarının deki mahalli 2€ biyat ile göster lâbcr rollerini dahâ lu bir biçimde bir gençlik d€ bir gençlik V“ gençliğinin lılığından 9üpîw 1 Gençlik, yalnız, " değerleri m'“"“' yüzden i ka inemiyor. lup gidiyor: olsa bile, ara nu açığa vÜrrr Memleki yıllarca ileri liği her yıl bir leri mıyal bir mıntakadâ Gençliğin ul lrm, Her yıl leri, yapı delim. En büyük gençlik & dlâm YÖ ebil y