Bugün Kamutayda görüşülecek | Kısa Dış Haberler * Londra, — Avam Kamarsında bir. olan kanun projeleri (Başı 2. inci sayfada) kında Türkiye hükümetine evelden ha ber vereceklerdir. Umumi hükümler: Mukavele mucibince Boğazlar ko- Misyonunun v tleri türk hükümetine Hüküme- timiz bu mukavelenin icab ettirdiği ma- lümat ve istatistikleri hazırlıyacak ve bunları alâkadarlara bildirecektir. Nihai hükümler Türkiyenin / tasdiknamesi dahil ol duğu halde altı tasdiknamenin Fransa bükümeti hazinci evrakmna tevdünde bir 'tevdi zabitnamesi yapılacaktır. Muka. vele bu zabitname tarihinden itibaren meriyet mevküne girecektir. Mukavele meriyete girdikten sonra 24 temmuz 1923 tarihli Lozan sulh mu- ahedesini imza eden bütün devletlerin iltihakına açıktır. Mukavele meriyete girdiği tarihten itibaren yirmi sene müddetle caridir. Bununla beraber mukavelenin bi ci maddesinde zikredilen geçiş ve sey- Tisefain serbestisi prensibi ebec Yirmi senenin hitamından iki sene evel âkitlerden Lirisi Fransa hükürce. tine fesih ihbarnamesi vermediği tak- dirde mukavelename iki sene geçince- ye kadar meri kulacaktır. Feshedilince âkitler yeni bir konfe- rans toplamayı teahhüd etmişlerdir. Mukavelenin meriyete girmesinden itibaren her beş senelik bir devre hita- amında âkitlerden her biri mukavele hü- kümlerinin tadi'i teklifinde bulunbi- lir. Bu teklif Boğazlarda t.ansit halin- de bulunacak gemilerin me muu tonilâ tosu ile Karadeniz sahildarı olmayan devletlerin bu denizde malik olat cekleri tonilâto yekünu hakkmmda (ya- ni 14 ve 18 inci maddeler hakkında) tadilâtı mucib ise diğer bir âkit tara- fından takziye edilmesi lâzımdır. Baş. ka maddelerin tadili mevzuubahs tekli- #in diğer iki âkit tarafından takviyesi İktiza eder. Bu teklifler diplomasi tari-, kile neticelenmezse - toplanılacak - bir konferansta müzakere edilecektir. Bu konferansta tağil talebi 1 inci maddelerin gayrisine aitse ittifakı âra ile ittihaz olunacaktır. Fa- kat tadil talebi 14 ve 18 inci madde- dere aitse konferansta karar Ski Görtte üçü ekseriyetile verilecek bu ek seriyet hesabına Türkiye herhalde da- bil bulunmak üzere Kars karar leniz sahildar: devletlerin dörtte üçü girecektir. Bu üretle bu iki maddenin yani — yukar. da zikredilen iki nevi tonajın — tadili meselesinde Türkiyenin veto hakkı te- min edilmiş bulunmaktadır. Mukavelenin Japonlar tarafından olmadığı cihetle enin muhtelif —maddele- rinde zikredilen — Milletler Cemiyeti paktı ile bu pakt çerçevesi içinde akte- dilen mütekabil müzaharet muahedele- vi hakkında takdir serbestisini muha. faza ettiklerini hükümetleri namına be- yan e mek süretile mukaveleyi imzara- amışlardır. Protokol: Mükavelenamenin Türkiye dahil ci- mak üzere altı devlet tarafından tasdi. bi keyfiyetinin bir müddet uzumas ha Sebile makavele hükümlerinin hemen Tanbik edilmemesi ihtimali de — ayrı Görgip edllül. Türkiye arazlalnin tenaı Satln masasiyeti için elsem olan em tertibatınin hükümetimiz tarafın: dan vakit geçmeksirin alınması için Brotokola ahıkâım konuldu. Bu ahkâma tevfikan: 1 Boğazlar mantakası işbu mukave denin imzaaeni müteekib yeniden asker. deştirebilecektir. Bu hükme göre Tür kiye cumuriyetinin kara, deniz ve hava kavvetleri 21 temmuz. 1936 tarihinde ni sasbümmnı süBü İşgü ai ’z - 15 ağustos 1936 tarihinden itiba- zen Türkiye hükümeti mukavelename: e yazılı Boğazlar rejimini muvakkaten tatbik edecektir Bu süretle mezkür ta Fihten itibaren yeni mukavele hüküm. leri cari olacaktır. Lâhikalar: birinci lâhikas-: Tica- İkinci lâhikası: Gemilerin mai mah- reç esasının ne süretle hesab edilecej ni göstermektedir. Kezalik harb gemi lerinin, tayyare ana gemilerinin, su üs- tü hafif gemilerinin, deniz altı gemile- rinin, küçük harb gemilerinin, muavin gemilerin yaşını doldurmuş gemileri tarifleri hakkında da tafsilâtı — ihtiva etmektedir. Üçüncü lâhikası: Japon bal mensup üç mekteb gemisinden (l 15000 ton sayılması hakkındadır. Dördüncü lâhika: Karadenize sahil- dar devletler filolarının mecmuu tona- jt hesabına dahil olması icab eden gemi larını ve tâli sınıfları gösteren ma- Tümatr havidir. mniyetini koruyacak şekilde tanzim ettiği gibi Şarki Akdenizde ve Karadenizde sul- hun teminine matuf esası etmektedir. Bu itibarla memle- ketin hayati icablarının ve aske- ri zaruretlerinin kâfi teminatını haiz olan işbu mukavele ile mer- butları bulunan - protokol - ve dört lâyihanın tasdikini muta- zammın kanun lâyihasını hüki metiniz, yüksek kabul ve tasvi binize sunar. Muhtelit Encümenin mazbatası: Muhtelit encümen mazbatasında şun- Jarı söylemektedir : *..24 temmuz 1923 tarihinde Lozan- da imza edilen Boğazlar mukavelesi ye- suale cevab veren B. İnskipp, hüküme- tin alman müesseselerine verdiği mühimmata aid olmadığını, ve bu siparişlerin yalnız bazı makina ve âlet modellerine inhisar ettiğini bildir. miştir. İngilterenin Berlin bü- i Sir Fippa, İngiltere dış işler genel sekreteri B. Vansittart'- birlikte, bugün - Berline dönmektedir. B. Vansittar'ın refi B. Fipps'in refikasının kardeşidi mi mahfiller, B. Vansittart'ın — Berline sirf olimpiyadlarda bulunmak üzere git- tiğini tebarüz ettirmektedirler. * Londra, — Yeni - ingiliz - sovyet anlaşması projesi, dün Avam Kamarası- B. Rünciman bügün bu. mesele hakkında beyanatta bulunacaktır. * Şikaga, — Michigan gölünde bir mavna batmıştır. Mürettebatı olan 23 kişiden on beşi boğulmuştur. *& Viyna, — Viynadaki Avusturya - İtalya kültür enstitüsü müdürü italyan âyanından B. Françesko Salata, İtal- yanın Viyana elçiliğinde B. Preziosiye halef olacaktır. * Atina, — Bir milli birlik hükü- eti kurmak maksadiyle siyasal lider- ler arasındaki konuşmalara tekrar baş- Tanmıştır. *& Paris, — Sosyalistler, sosya bölgesinde yapmış oldukları anketin vermiş olduğu hoşnudluğa değer neticeler dolayısiyle, Parlamentoya askerlik hizmeti müdde- tinin kısaltılmasını teklif edeceklerdi rine geçmek üzere 20 temmuz 1936 tari- hinde Montröde imza edilmiş bulunan 'yeni mukavelenin tasdikine dair Har illiğince bazırlanan ve İcra ve- killeri beyetinin 29.vır.1936 tarihli top- Jantısında Yüksek Meclise arzı karar. Jaştırılan kanun lâyihası esbabr muc besile birlikte Millt Müdafaa ve Har ciye encümenlerinden müteşekkil olan muhtelit encümenimizde Hariciye ve- delegelerinin istihkâmlar kilinin huzurile tetkik olundu im top- rakları üzerinde gayri askeri kaldırarak her noktadan Türki- yenin hâkimiyetini tamamlayan, tarafından ittifak- la ve takdir ve şükranla kabul o- Tunmuş ve tasdikini mutazam- man kanun lâyihası aynen tasvib olunarak müstacelen müzakere- si ricasile Heyeti umumiyeye sevki için Yüksek Reisliğe tak- dim edilmiştir... Kısa olimpiyad haberleri »& Berlin, — Meşhur finlandiyalı ko- şucu Nurmi, beraberinde finlandiyalı atletlerden mürekkeb ufak bir grup ol- duğu halde buraya gelmiştir. — Dünya şampiyonu olan Nurmi ile hemşeriler ni alkışlamak üzere istasyona kesif bi halk kütlesi toplanmış idi. *& Berlin, — 1896 senesinde Atinada yapılmış olan birinci olimpiyadlardak Maraton yarışının galibi Spiridon Luya memleketinden getirmekte olduğu bir zeytin dalını hamil olduğu halde bura- ya gelmiştir. Mumaileyh, bu dalt on bi ci olimpiyadların açılacağı gün B. tlere verecektir * Berlin, — 205 kişiden mürekkeb fransız ve 115 kişiden mürekkeb olan deh olimpiyad takımları, buraya gel derdir. * Berlin, — Olimpiyad oyunlarının kayıd müamelesi kapanmıştır. İştirâk edenlerin mikdarı, 4503 erkek ile — 341 kadındır. En kalabalık ekip, alman e- kipidir: bu takım, 385 erkek ile 45 kadından terekküb etmektedir. Alman e- kipinden sonra amerikan eki bu takım da 323 erkek ile 44 kadından mürekkeb bulunmaktadır . * Berlin, — Kültür bakanı B. Rust ve milletlerarası olimpiyad komitesi reisi Kont Bayye-Latcur, dün “yunan sporu,, sergisinin açılma törenini yap- mışlardır. Uşak ilk okullarını bitirenler Vaşk, 29 (ALA) — Bu yaf kazamız Gkullarında "4004” talebe devam etmiş Ve bunlardan 2970 talebe geçmiş ve 458 talebe mezün olmuştur. Mektebi. biti. senler orta okula girmeye hazırlanıyor. lar, Fakat orta okullar kendi müdavim. lerinl bile sığıştırmak müşkülâtr ile kare yılaştığından orta reektebe girmek leti- 'yen ilk mezunların vaziyeti zorluk göz termektedir. Vaziyet şimdiden kültür bakanlığına bildirilmişt “Ankara radyosu Örkestra plâk yayımı Edebiyat Karışık muzik Ajans haberleri Caz muziği İstanbul radyosu Muhtelif plâklar Halk musikisi (plâk) Stüdyo orkestraları ç Son haberler Saat 22 den sonra Anadolu ajan: sının gazetelere mahsus havadis. ervisi verilecektir. Bando konserleri iyaseti Cumur bandosunun mual lim B. İhsanın idaresinde Müyük Mih- det Meclisi Bahçesinde vermekte oldu: #u konserlerin bugünkü programı :, 1. Kisım Marş. Zi Fleg of Frendşip — 2 — Volstad — Vals Şpaniş Libes ——— deben | 3—Supe —— Üvertür - poete Peyzan 2. Kısım 4 — Fevriye — Fantazi Monavana $ — G. Pare — Serenat Sülezetuval 6 — Mayerber Marş Oflambo No, 1. R. Peker'in takilâb Deraleti ra, ULUS Bastmevince kitap ha- Tinde basılmıştır. 124 sayfa tutan eser, yalnız. basma masrafı kar- sılığı olarak her yerde ON KURU. ŞA satılmaktadır. İ EE ! İş Bankasına memur alınacak Türkiye İş Bankasından : Bankamızın Merkez ve Şubelerinde çalıştırılmak üze- te Lise veya Ticaret Liseleri mezunlarından müsabaka im- tihanı ile memur alınacaktır. Bu imtihanda kazananlar a- rasında ayrıca Yüksek tahsil görmüş olanlar ve yabancı li- sanları iyi bilenler tercih olunacaktır. Almacak memurlara, imtihandaki muvafafkiyet ve tah- sil derecelerine göre 70 ile 100 lira arasında aylık verile- cektir. Yazı ile imtihan 15 Ağustos 1936 cumartesi günü saat ONDA Ankara, İstanbul ve İzmir şubelerimizde yapıla- caktır. En son yazılma tarihi 10 Ağustos 1936 dadır. İstekli olanlar, girme ve imtihan şartlarna ait izahna- meyi Bankamızın Ankara, İstanbul-ve İzmirdeki şubele- rinden alabilirler. Başka yerlerde bulunanlar bu izahname- yi Bankamızdan tahriren de talep edebilirler. Ancak bütün taliplerin çok vazıh adres vermeleri lâizımdır. 2—2958 Tefrika: No: 11 BİLİNMİYEN İNSAN Yazan: Dr. ALEXİS CARREL Türkçeye çeviren: NASUHİ BAYDAR Endüstriyel sâyin teşkilatlandırılmasında, i çilerin fiziolojik ve dimaği halleri üzerinde fab- rikanın tesiri tamamiyle ihmal edilmiştir. Mo- 'dern endütsri, bir kişinin veya birkaç kişiden mürekkeb bir grupun, kabil olduğu kadar fazla para kazanması için, imkân nisbetinde az finta, azami derecede istihsalde bulunmak düşüncesi üzerine kurulmuş ve makinaları kullanan in- sanların hakiki mizacı hakkında hiç bir fikir ve fabrika hayatınm bunlarla bunlardan doğacak çocuklar üzerinde ne gibi tesirler kaygısı olmaksızın gelismiştir. Onlar akla geti rilmeksizin büyük şehirler inşa edilmiştir. Mo- dern binaların şekil ve ebadı, metre murabbar ar- sanın en yüksek randımanı vermesi ve kiracıla- ra beğenecekleri yazıhaneler veya mesken- ler arzedilmesi zaruretinden — ilham - alımmıştır. Böylece de, dar bir yere lüzumundan fazla mik- darda insan toplayan dev ölçülerde binalar in- Basına varılmıştır. Bu insanlar, bu gibi binalar- icra edecej da zevkle oturmaktadırlar, zira onlardaki - kon- fordan ve lüksten haz duydukları için elzem o- landan mahrum bulunduklarını farkedememek- tedirler. Muasır şehir bu acayip binalardan ve duümanlar, tozlar, benzin buharları ve benzinin yanmasiyle hasıl olan maddelerle meşbu. hava ile dolu; kamyonların ve tramvayların gürültü. sü ile velveleli, sonu gelmiyen büyük - bir kala- balıkla karmakarışık ve karanlık - caddelerden teşekkül etmektedir. Böyle bir şehrin, sakinleri- nin huzuru düşünülerek kurulmamış olduğu besbellidir. Hayatımız, gazetelerin tesiri altındadır. İlan- cılık daima müstahsillerin menfaatine olarak ya- pılmakta ve müstehliklerin faydasr hiç düşünül- memektedir. Mesela, beyaz ekmeğin siyah ek- mekten eyi olduğuna halk inandırılmıştır. Un, gün geçtikçe daha fazla elenerek en faydalı un- surları eksiltilmiştir; fakat bu suretle daha iyi muhafaza olunmakta ve ekmek de daha kolay yapılmaktadır. Değirmencilerle fırıncılar daha zi 'yade kazanmaktadır. Müstehlikler ise şüphe bi: İe etmeksizin daha aşağı cinsten bir ekmek ye- mektedirler. Ve, ekmeği mektedir. Ticari ilancılık için büyük - paralar barcanmaktadır. Bu suretledir ki faydasız ve ek- seriya zararlı türlü türlü yiyecek Ve eczacılık maddeleri medeni insanlar için bir ihtiyaç halini slmıstır. Ve gene bu suretledir ki halk kütlele- rinin zevkini satılacak mallarına doğru - tevcil edecek derecede kurnaz bir takım' adanıların hirsı medeniyetimizde esaslı bir rol oynamakta) Büyle olmakla beraber, yaşama tarzımız ü- zerinde müessir olan amillerin menşei hep köy le değildir. Bu âmiller, her zaman bir takan ferd. lerin veya grupların finansal menfantleri namı: na tesirlerini icra etmekte olmayıp ekseriya ha. D ada SSD D ler. Fakat, bu tesirleri icra etmekte olanların in. san hakkındaki telakkileri yanlış ise, kendileri namuslu olmakla beraber, hüsüle - getirdikleri netice diğerleri kadar zararlı olabilir. Mesela, bazı daktorların yaplığı gibi, münasib gae beden hareketlerile - çocukların boyları ile a. dıklarını kabil olduğu derecede fazlalaştırmak Tüzım mıdır? Çok şişman ve çok ağır. çocukl daha küçük çocuklara üstün müdür? Zekânın, faaliyetin, cesaretin, hastalığa mukavemein ia” kişafı ferdin - gelişimi ile tevem değildir. En gok hafızanın, adalelerin ve bazı mondanite usüllerinin kültüründen ibaret olan mekteb ve üniversite terbiyesi, sanıldığı ibi. acaba. mo- sanların muhtaç oldukları dimağ muva- zenesini, sinir sağlarılığını. muhakemeyi, ahlak ve yorgunluğa dayanığı temin edebi- lecek mahiyette midir2 İnsanı sinir ve dimağ hastalıklariyle zihin zafı tehlikeli surette tehdid. etmekte olduğu halde hekimler acaba “neden © sanki yalnız bulaşrcı hastalıklara maruzmuş- çasna hareket etmektedirler? Hekimler, terbi. yeciler ve ijenistler gayretlerini insalanrın hayre 'na menfaatsizce sarfetmekle beraber gayelerine erişemiyorlar, zira hakikatin ancak bir parçasını ihtiva eden şemaları istihdaf ediyorlar. Arzula- rını, huylarını veya doktrinlerini. konkre in- sanın bizzat kendisi sananlar da böyledir. Bu gi- biler, insana tahsis edilmiş olduğu halde ancak insanın eksik veya acayip bir hayaline elverişli olan bir medeniyet kurmaktadırlar. Bütün feri leriyle nazariyecilerin zihinlerinde ( hükümet sistemleri sadece iskambil birer şatodur. Fransız ihtilali prensiplerinin tat- bik olundukları insan da, müstakbel cemiyeti kur racak olan Marx veya Lenin'in hayalindeki in- san kadar hakikatten uzaktır. Unutmamalıyız ki beşeri münasebetlerin - kanunlarını henüz bil- memekteyiz. Sosyoloji ve ekonomi politik an- cak tahmine dayanan, sözüm ona ilimlerdir (Sonu var)