Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
İ p. J r —h &b ayle- sonra tıbbiye mektebi fakülte halini 2- Yini yenmi bir acı hlınca burada maraz - teşrih hocalığ :a çOK BEĞENİLEN BİR sarstı. Mem- tayin olundu. NFE n ve mesle- Hamdi Suad, © kadar pek u ANS VERDİ. :—— eşini pek az iptidai bir şekilde okutulmakta olan ve (Başı I. inci sayfada) €tiştire- doktorlugnnınıhmnılekıledenbu C t Ri '“ıı:oiihy— kakuka S Teşk l _m;" e:eıııı,. Bı_'yııı Afeh'ıoz Metli bilgin Pro- zerinde okutmuş ve alman unıvenıtelo- ı.ılıdııı ile Türk Tarih Cemiyetinin bsörDoktor vi örneğinde bir pataloji ü kur- | Asbaşk olduğunu söyledi. Ve Türk Hemdi Suad öl muşta. Hamdi Suad Güha Gülhanede |- Tarih Cemiyetinin kendilerine yazdı. Ğü. Adı yalmız tıb ken mesleki araştırma yolundaki çalış- | ğt mektuptan iki temiyet arasında #lemimize — değil, maları ve bilhassa cild üzerindeki tet- | ilk elbirliği eseri olmak üzere Türk Milletlerarası tıb kikleri, cild 4 leri hakkındaki etüd- | Tairh Cemiyetinin yapmış olduğu ar- tarihine de malol- leri ile alman tıb dünyasına kendini ta- | keolojik araştırmalar hakkında bir muş bu çok değen mıttırmıştı. 931 de Cenevrede toplanan | konferans vermesinin Bayan Âfetten  Profesör bütün patoloji jeoğrafik kongresine karac' « | Tica edilmiş olduğuna dair olan fıkra- Ömrü içinde çalış- seyruzları hakkında ehemiyetli bir <a- | Tarı okudu. ruıı. feragat ve por vermiş ve bu raporda türk tezini Bayan Âfet gayet vekarlı ve fasih Yazuun tam ör- başarı ile müdafan etmişti. bir fr ile konfı verdi. heğini vermiş de- Pariste toplanan milletlerarası mu- Ve projeksiyonları izah etti. i bir insandı. kayeseli patoloji kongresinde nebat ur- Konfer.ıns de.rîn ve devamlı bir a- üüü veneler İzer Mikkmükü travayıbüyük ilgi w lâka ile dinlendi. Projeksiyonlar mu- fakülte kürsüsün- dırmıştı. Hattâ kongrenin bir toplartı- vaffakiyetle gösterildi. Konferans so. de yüzlerce — tale- Profesör. Dr. Si '.Iîl siüküşü, nunda Bayan Âfet çok alkışlandı. Gi şürmün sons HoamdiSocd | Bu ö Gb bilginlilik “Batole: Reis, Bayan Âfeti hararetle tebrik Ta üniversite değişikliğinde * yaşı - | ji jeneral” ve “otopside maraz FENES | par gfrek' kendisine gerek Türk Tarih hin ilerlemiş olması yüzünden fa - şhisi ve adli tıbda ehemiyeti” adlı iki a ltıne : K ?ok faydalı konferıîıı- külteden ayrılmıştı. Fakat onan ih - | ehemiyetli eseri halâ tıb fakültesi ta- | yer “pa ge ettiklen aa """;'f"' tiyarlamış vücudu içinde daima ve halâ | Jebesi ile doktorlarımızın elinde çok tin Cenevre Tarih Cî:ıri;eüz:n & î Şalışmak isteyen bir meslek aşkı vardı. faydalı bir eser olarak yaşamaktadır. _ zâsı bulunmasından dolayı onun bu Dinlenecek yerde tekrar çalışmağa atıl- Genç yaşındanberi meslek hayat: * -- akşamki muvaffakiyetinden bu cemi- d ve Gureba ı...._m maraz teş- | de d-nmdan çalışan bu değerli bilgin, i- | yetin de bilhassa iftihar duyduğunu Tih müteh l son kadar ş yaşının artık — dinl k ih- ilâve etti. büyük muvaffakiyetle yaptı. tiyacım duymamış, Gureba hastane- Sâmiler arasında bulunan Cenev- 14 şubat 1898 de yüzbaşılıkla mek- ::'m' “boî““mh"nh İ;ne eskisi gi | ye Üniversitesi Rektörü ve Journal de tebi l Ülendi Sunl ğ ei ga başl eo burad G başmuharriri ile diğer zatlar tek ğ 'Dr Gülhane ha Mı '..îe İş ve vazife _l'h çalışa çalışa sön- | Bayan Âfeti tebrik ettiler. Bu akşam R. 'z"; leî ğ_ T AR dü. Bütün hayatı içinde ihtiras nelir | Türk Tarih Cemiyeti Cenevrenin ilim ln':“:' çe ” e_ı'ı ":' :“î Si . ye- | bilmemiş olan ve mücadeleyi yalnız | âleminde Bayan Âfetin konferansı ile Yya g di. A yada muh- | mikroskop başında mikroplarla yapan | çok parlak bir muvaffakiyet kazan- telif üniversitelerde beş sene kadar ça- Hamdi Suadın ölmez hatırasını türk | mıştır. İştı. Memleketine dönünce Gülhane se- doktarları ve türk doktorluğu her va- — Tiriyatına tayin edildi. Meşrutiyetten | kat saygı Tle anacaklardır. B Başbetke Kısa Dış Haberler BÜ AALDÖNÜMÜNDE (Başı I. inci sayfada) * Madrid — 1934 de Asturi isya. | layısiyle memleketin birçok yerlerin- € ATAY — Nni şiddetle bastırmış olan General | de ürler su altında kalmış, set- HOA N tevkif olunarak harb di g öprüleri sel götürmü Hberfrkiltenielealarnden <e AĞ VF yıkıbal, kaprüleri sel ŞÖRÜMMİşe yüz dokuz yıl sonra, milletin sıhi ' Verilmiştir. tür. Sa baskınma uğrayan bir trenin | ; Gvaclarma yetişmek için daha elci * To"yo Şit Sovyel Büyük Bç'"' 30 yolcuma tayıklarlu Kurtarılmıştır. ne kadar hekim, dispanser ve has- '& Bern — 1936 olimpiyadlarının | ta yurdları lâzım olduğunu Sağlık :'9“'4-' d“"z'nd_ tevkiflerini - japon Filadelfiyada yapılması için Lozan- | Bakanımızdan sorunuz. Yeni bir _j_'”"'"“_ o z ı"_;?_'_'"“ etmiş, | daki arsrulusal olimpiyad komitesine | doktorluk mektebi açılacak olur- kn“:oıh:;mzu'hd aako *'b::'“ casusluk- | pijadelfiya şarbayı başvurmuşsa da sa, bakanımız, on senede bu derin Bi Ti n diğim dökdürrek aai f eati ğ l':“gı.ıı“g“"."î Ş_gmmmd. dokls Ce ti ktan idare ol * Nevyork — 1934 yılı temmuzun- | bi tayyare filosu rsmarlamıştır. Filo | s1hatla hiç ilgilenmemiş olduğuna danberi ilk defa olarak borsada en üç badtnda hüzer elataktır bundan açık delil ister misiniz? büyük düşüklük kaydolunmuştar. Bu, İ Biz Anadolunun bütün hastalıkla- li B. Hitlerin sulh tekliflerinden vnı * Trenton — Hauptman'ın idamı- - rını medrese üfürükçülerinin ağız 8 tihdkdnde bül nın yeniden tecili için lâzım gelen bekü eçmek üd inde Üskür Vali ları karşısında bulduk. Halkı ileri gelmiştir. ee Vö eirde MA N öşür zorbaları ile aşır sihirbazla- $ Londra — Sü Bakanı ordu büd- | Yeni bir tecil veremiyeceğini söyle- | »— — aA LA K D Gin Sesini verirken, adaların güvensiz va- | Tişse de avukatlar amudsuz değil- | | ç e garbcı ve müsbetçi aydın- Ziyeti dolayısiyle, icabında İngilte- | dirler. İığı altında cisim veruh sağlığı Teden ayrılabilecek bir ordunun lüzu- * Bükreş — B. Bratyano parla- buluyoruz. Varlığımız Kemaliz- .Muna işaret L— - Avara | ası toda romen şimendiferlerinin sov- | min tasfiye ettiği eski kıymetlere - büdceyi kabul etmiştir. yet asker ve mühimmatı taşımağa ha- | karşı tahrib hareketine durma- * Vaşington — Amerikanın Lon- | zir olmak üzere emir aldıklarını bil- | dan devam etmek ve onun kurdu- dra büyük elçisi durum hıkkındı B. | dirmiş, orada bulunan İnkuletz ve | Şu yeni kıymetleri durmadan yay- Ruzvelt'le görüşmüştür. Kostinesko adlı bakanlar bu sözleri | mak, yerleştirmek ve umumlaştır- * Nevyork — Karlarm erimesi do- | yalarlamışlardır. mak savaslarına bağlıdır. çÇ 4 MARY 1936 CUMART*-S[ ULUS SAYFA < Degerh bir profesorumuzu kdybettık Prof. Dr. Hamdi Suad'ın hayatı Bayan Âfet CENEVRE TARİH VE ARKEOLOJİ CEMİYETİNDE İTALY. XN - H. U’ES HARRI Simalde îl-;î_xzm ileri hareketi başladı Bir ita'yan Asmara, 13 (A.A.) — Dnb'nin hususi muhabiri bildiriyor: Resmi italyan mahfilleri, şi- mal cephesinde italyan kuvvetle- rinin ileri yürüyüşü hakkındaki son haberler teyid olunmaktadır. Yerli Luvvetlerinden mürek- keb kıtalar Setit nehrini geçer- ken sağ cenahlariyle Sudan sımı- rından bir kaç kilometre beride bu- lunan Noggaro'yu işgal etmişler- dir. İkinci kolordu Takazze'nin ce- nubunda Semien yaylasında ileri yürüyüşüne devam etmektedir. Üçüncü kolordu ise Sokota üzerine yürümektedir. Ve Fenar- doyu işgal etmiştir. Henüz teyid edilmiyen bir ha- bere göre de, birinci kolordunun sağ cenahı Aşanginin yakınlarına kadar ilerlemiştir. Enderta muharebesinin bilânçosu Roma, 13 (A.A.) — 10 şubat- tan 15 şubata kadar cereyan eden Enderta muharebesi hakkında Ma- reşal Badoglio'dan Musoliniye mufassal bir rapor gelmiştir. Bu rapora göre, Enderta mu- harebesine hemen hemen münha- sıran italyalı askerler girmiş ve ölü olarak 36 subay ve 620 assu- bay ve asker, 130 eritreli ve Ras Guksa adamlarından 15 kişi zayi- at vermişlerdir. Düşman kayıpları beş altı bin kişi tahmin olunmaktadır. Londra, 13 (A.A.) — Royter: İtalyan tayyare faaliyeti hariç ol- mak üzere, cephesinde za- hiri bir sükün hüküm sürmekte- ise de Aşanzi gölüne doğru bir italyan taarruzu için hazırlıklar yavaşlamamıştır. İtalyan ön müfrezeleri şimdiye kadar hiç bir muka karşı- laşmamış olmakla beraber, Negü- sün kumandasımdaki habeş ordu- sunun da bir taraftan hazırlan- makta olduğu ve bir muharebenin “REELERD T ir. Royterin şimal orduları nez- dinde bulunan ve italyan ileri ha- rekâtını şahsen takip etmiş olan muhabiri, italyan zaferlerinin, bü- yük bir kısmımın, topçu sayesinde mümkün olduğunu ve topçunun habeş müdafaasını kırmak sureti- le kati bir âmil olmuş bulunduğu- nu yazıyor. hareketi rasat tayyareleri tarafın- dan haber verilince, italyan top- çusu bu kıtaları dağıtmakta idi. Royter Ajansının Adisababa- daki muhabiri bildiriyor: Bir i#talyan tayyaresinin Jini- rin batı şimalindeki Arussi vilâ- yetinde yere dqereh ıçnıdekıle— rin tedir. Burada dolaşan fakat resmen tayyaresi daha düşürüldü ğ Her hangi bir habeş , teyid edilmiyen bir habere göre, " Ş beş italyan tayyaresi Arussi vilâ- yetinin tenhabir kısmında karaya inmişler, mürettebat halk arasında propaganda yapmak için talimat almış bulunuyorlardı. Aynı habe- re göre, uzun müddet Habeşistan- da oturarak memleket lisanmı öğ- renmiş olan Bora adındaki bir l doktorla Kavagna adındaki bir & mühendis de bu tayyarede bulunu- e yorlardı. Bunlar en yakın köye giderek halkla temas etmişler ve halk kendilerine kanmış görün- mekte idi. Fakat o sırada ansızm bir habeş muharibi gelmiş ve bu iki yabancının italyan olduğunu söyliyerek “bunları öldürünüz” demiştir. Bununla beraber Bora ve Kavagna kacmıya muvaffak ol- muşlar ve kendilerini kovalıyan köylüler de mitralyöz ateşile kar- i şılanmışlardır.. Biraz sonra beş P tayyare uzaklaşmıştır. — Re İtalyan - Habeş uzlaması da Londrada görüşülecek KA Londra, 13 (A.A.) — Royter ' Ajansının ogrendıgme goı'e. İtal- yan hükümetinin isteği üzerine 13 ler komitesi italyan - habeş uzlaş- ması meselesini gözden geçirmek K üzere önümüzdeki hafta Londra- - : da toplanacaktır. » Yunan kabinesinin alacağı şeki Atina, 13 (A.A.) — Atüna ajan- H sı bildiriyor: K Kat'i olmamalda beraber yeni ka- bine şu suretle kurulmuştur: Başbakan ve dış işleri bakanı: B. ğ Demircis, İç işleri bakanı: B. Logo- F stis, Harbiye bakanı: B. Metaksas, - Adliye bakani: B. Dragamis, Deniz .. va bakanı: General Zoiopulos, Fi- " nans bakanı: B. Manzavinos, Zira- ğ at bakanı: B. Benakis, Münakalât bakanı: B. Ekonomu, Sıhhiye baka- B nı: B. Kuzis, Ekonomi bakanı: B. Dekazos, Saosyal yardım bakanı: B. A Teotokas, Kültür bakanı: Pr. Mari- i dakis ve yahud devlet şürası R. B. Kolivas. orı: Yargakopulos, Finans müme- şarı: B. Valaoritis. Girid un 3i alisi 3. Bakopu- los hariç, umura? valiler arasmd. de- ginkiik yoktur. B. Demircis'in biraz rahatsız ol- ması dolayısile, kabine cumartesi gü- Z yemin edecek ve gelecek hafta jparlamentoya - çıkacalstır. Kabine, şparlamentoda, İiberallerin, cumurcu şartinin, radikallerin, —uetahsasçım- rım ve zocamanisçilerin taswihlerini alacaktır Yeni kabine, üç ay için sa&hiyet K üstiyecek ve İ eenadı yalnız par- i İamentke encümerlerinin & İ;ette bulunmasımı şart koyacaktır. : Tefrika: No, 7 Evılıllnk ve Ötesi Yazan: Jak ŞARDON Turtşıye çeviren: Nasuıu BAYDAR çe — e aa Ve mektubu tekrar katlarken : — Ben de ona kavuşmak isterdim, dedi. Bert sordu: — Sen evlentdikten sonra Kristin halâa Baris'te kaldı, değil mi ? — Mösyö Katröfaj adında bir avukatla &vlendi. Biz ikimiz, iki ktz kardeş pibi yaşa- dık; halbuki yirmi senedenberi biribirimizi ancak iki kere gördük. Madam Dögui evliliğinin başlangıcında Üvazik'e güclükle alışmıştı; şimdi bu lü « Zumundan fazla büyük evin içinde kenhdini Yeniden yabancı hissettiği için orada artık Yasayamııryacağını sanıyordu. 'Ona Paris'e gelmesini tavsiye etmekte — Olan Madam Katroyfa_ı n mektubundan ilk önce kimseye bahsetmedi. Fakat bu daveti Sık sık düşündü. Yeğenine yakın bir yerde, tatlı gencçlik hatıralariyle dolu olan bir şe - irde oturmaktan zevk alacağını tahmin e- diyordu. David'e izin verecek ve yazları ge - lip torunlarını görecekti. 'Emma, bü derece manasız bir tasavvur- dan anasını döndürmeğe çalışıyordu;. Ma - dam Dögüui de daha ilk itirazda bundan vaz- geçmiş görünüyor, fakat çocuklarına karşı müdafaa etmek istediği yeni otoritesini pek kıskandığı için, gene fikrini takib ediyordu. Bir gün damadına : — Evimi size bıraktyorum, bana küçük bir kira verirsiniz. Şehirde rahatsızsmız; butada hem çocuklarınızım odaları, hem de güzel bir bahçeleri olmuş olur. Mösyö Şoran, Döğul'lerin servet vaziye- ti hakkında sık sık karrsiyle konuşuyordu. İki senedenberi Nuvazik'den ayrılmış olan Bonifas'larm yakılışı İte Döymui ticaret evi - nin yuvarlanışmda kendi kiyasetinin doğru- luğunu görüyordü. Çok zengin olduğu halde çok idareli yaşryordu ve katısına da bu kay- geh ve amet zihniyetini telkin etmişti. Madam Şoran, Madam Döğgut'yi arzu - sundan vazgecirmek teşebbüsünde bulun - ması için kocasmıı kandırdı. Biraz boğuk ve erkek gibi sesi ile: — Lui'nin arkadaşı idin; ba vazifendir, diyorümn. izime ei Haa ğ Kocası ile bir kavgadan beri gelmiyen Mösyö Şoran'ı salonunda görür görmez Madam Dögui bir gözyaşı buhranıma tutul - du. Mösyö Şoran Paris'e yerleşmenin mah- zurlarından bahsetmek imkânını bulunca Maçdam Dögui, razı olarak, sevimli bir ta - vırla iskemlesinde kalkıp oturdu. Fakat Paris'te bir apartıman tutmak vazifesini ye- ğenine vereli on beş gün oluyordu. Madam Katröfaj, yeğeni için, taşralılara uygun saydığı, iki yanı ağaçlı sakin bir cad- dede, yeni bir apartıman seçmişti. Madam Dögui, beyaz boyalı küçük odalarda çok yer tutan eski mobilyalarından bir kaçımı bera - berinde getirmişti. Bert'in odası sanmaşık - Ir bir duvara bakryor, birkaç ağacım tepeleri- ni, bir gök parçasmı görüyordu. Fakat bura- nın âdeta kır sakinliği içinde, zaman zaman, gurultıiler ulıkesuıdmı kaçmış sarsıcı bir şe- Madam Dögui, ıııımmkta olduğu yas- tan dolayı bütün davetleri reddetiyordu: bir ziyaretten sonra Katröfoj'lara da bir 'da- ha gitmedi. Gençliğinden beri çok değismiş olan kalabalık sokaklardan ürküyor ve kim- seyi görmediği apartımanından hiç çıkma: yordu. Bert, bazı bazı, Katröfoj'larda öğle ye - meğine kalıyordu. Duvarları tablolarla dolu olan, yeğeni Odet'in yaşadığı bu bir çeşid hapis ve esirliğe benziyen kocaman apartı - man, Mösyö Katröfoj'un susuşları, herkesin beğenip arsız ettiği küçük Mersedes'in küs- tahlıkları, hattâ halasınım sarıya boyanmış saçları, Ödet'in idaresi sayesinde pek lezzet- Hi yemeklerin yenildiği o bitmez tükenmez öğle yemekleri Bert'in yüreğini sıkıyondu. Bert'le hic konuşmayan Mösyö Katrö - foj, bir gün, sofrada tavuk ayırırken: — Meslekdaşım Pakari'yi Nuvazik'te görmüş olacaksınız, değil mi? Bert, alçak sesle: — Oğlunu tanıyorum, dedi. Odet söze karıştı: — Anlaşılan Alber diplomasiden vazgeç- miş; babasının kâtihi olmuş. Konuşulanlara dikkat etmek zalmetin- den kendini kurtarmak için etrafındakileri sözlerini tekrarlamağa mecbur eden Mös- yö Ratröfoj sordu: — Ne dediniz? (Sonu var) Şi F L ça H Gf l — İskihek A