AYIFA 2 y Grman ve fundalıkta Yazımın bu başlığı Alman- yadan gelen bir posta kartı- nrn üzerine vurulmuş olan “Var- sicht mit dem Feuer im Walde und Heide!,, demgasının türkçeye çevrilmesidir. Ormancılığı çok i- leri gitmiş olan Almanyanın or- manlarına karşı gösterdiği özen işte bu dereceye kadar ilerlemiş. Almanya kendi memleketinde or- man yangınının seyrek ve hem de pek seyrek olmasına rağmen ge- ne çok dikkatli davranmakta ve halkı da dikkate çağırmaktadır. gmılarının — içeri- sindeki düzgün ve plânlı yollarda yürürken karşınıza çıkan “Sıgara içmek yasaktır!” “Ateş yakmak yasaktır!” levhaları iyormuş gibi, bu hatırlatmaklıkların alanı tâ mektupların ve mektup kartla- rının üzerlerine kadar miştir. genişletil- Memleketimizde ise orman yan- ginları het yıl binlerce hektarlık ormanı silip süpürürken, biz hâlâ bunların önüne geçmek için esas- Ti tedbirleri alamıyoruz. Memle- ketimizde ormanların alevler içe- risinde kavrulmasının b sebebi vardır: 1) Halkın olan sevgisizliği ve onun ne ir ekonomik kıymet taşıdı- aşamak üzerine ceye kadar etkin olduğun mesi. ) Orn eksik olması şIrca nana ve ağaca yarıgınını meydana ı kuvvetli kanuni maması e bu yüzünde 'erce hektar- lik ormanlarımız alevlerin içeri- sinde kül olup gidiyorlar. Hiç şüp- he yok ki, her memlekette orman yangını dana gelir; fakat bunların dereceleri arasında bü- yük farklar vardır. Bizbu farkı daha canlı bir surette belitmek i- çin Almanyadaki orman yangın- larını gösteren istatistik ile mem- leketimizdeki orman yangınlarını gösteren rakamları biribirlerile karşılaştıralım: Bavyera devlet orman yönet- gesinin orman istatistiklerine gö- re 1887 tarihim tarihine kadar geçen 37 senelik bir devirde (5117) orman yangını meydana gelmiş ve bu yüzden ceman (5570) hektarlık orman zarar görmüştür. İsatistiğe göre bu yangınları do- ğuran sebebler de şöylece sıralan- mıştır: enlere getii sebebler me Yangınların * sayısı 54 Yangınları doğu- ran sebebler Yıldırımdan teşe dikkat! Dr. ŞEREF NURİ Lokomotit kowdermın- dan Dikkatsirlik yüzünden Kast ile Sebebi bilinmeyen 462 3,145 671 185 S17 Memleketimizde orman giınlarını dağru ve isabetli rette gösteren istatistikler makla beraber, elde bulunan kamlar da son senelere aittir. Bu itibarla alman istatistiklerinde ol- duğu gibi 1887 tarihine kadar ine- miyoruz. Biz ancak 1927 tarihin den 1931 tarihine kadar geçen beş senelik bir devir i man yangınla, bunların yaktı yan- bir su- olma- ra- 1928 1929 1930 1931 98,100 Bu iki rr gilarını gösterten istatistikler bi- biribirleri & konulunca, memleketimizdeki orm. larının debşeti mek müm değildir. Almanyada (37) sene devir içerisinde (5,570) hektarlık orman yanmış İl memleketi- mizde (5) sene f inde (78,204) ık orman yanmıştır. Eğer emleket Şısına kadar gidebilmiş © nelik devir — içe kaç milyon he levler içerisinde Bgörürdük, Orman yangınlarının meyda- na gelmelerindeki sıklık ve yanan ormanlık sahaların genişlik dere- cesi türlü sebeblere g. değişir. 1) Havanın gidişine, 2) Ağaçların nevilerine 3) Mevkilerin vaziyetine 4) Halkın soravdan çekinmesi- ne ve ormana karşı olan sevgisine göre bir memlekette orman yan- giınlarının sıklığı ve genişlemele- ri değişebiliyor. Bu unsurlardan önemlisi halk ile orman arasındaki olan il- manın Iduğ en &i ve oflun ormana karşı olan duy- gusudur. Eğer halkımız ormanı sever ve herhangi bir ağaca gele- cek zararı, oğluna gelecek bir za- rar gibi telâkki ederse, orman yan- gınlarının adedi azalır ve hem de pek çok azalır, Bunun için halkı aydınlatmak, tıpkı — almanların yaptıkları gibi yapmak lârımdır. Bir Mısır gazetesi İngilterenin Şap denizinde ve Sudanda süel hazırlıklarda bulunduğunu bildiriyor (Başı 1. ci sayıfada) ya bırakmak hususundaki her tür- önergeleri reddetmeğe dölen - diğini bildirmiştir. İmparator, bu türlü etgerlik bölgelerinin ilerde büsbütün alınmak ihtimali oldu - “gunu ilâve etmektedir. Habeşistandaki son hâdise ha- beşlere göre nasıl olmuş? Adisababa, 14 (A.A.) — Bir habeş bildiriğine göre Harrar'dan Didedauaya giden italyan konsolosiyle habeş asker leri arasında çıkan hadise şudu İtalyan konsolosu, işareti olmıyan bir, otomobil içinde sekreteri ile birlikte gi- derken bir atlı bölüğünün önüne geç mek istemiştir. Yedekte olan atlat oto- mobilden ürkünce askerler şoföre işaret vererek durmasmı istemişlerdir. Komu- tan tarafından gönderilen adamın ist ği üzerine, konsolos beklemeyi kabul et- miştir. Subay ve askerlerin hareketi pek doğru idi. Hem bunlar otomobilin kime aid ol- unu da bilmiyorlardı. Habeşistana silâh satılmıyor. Kopenhag, 14 (ALA) — Dış bi Danimarka tarafından Habeşistana si - lah ve cephane satılması ihtimalini or- tadan kaldıran bir diyevde bulunmuştur 14 temmuz bayramı Fransada hadisesiz ve gürültü- süz olarak geçti (Başı 1. ci sayıfada) Piğgis, 14 ÇALA.) — Sant 12,30 a ka- dar iç bakanlığına büyük eyalet merke :- lerinden gelen telgraflara göre bu saate kadar hiç bir hadise kaydedilmemiştir. ... Paris, 14 (A.A.) — Bugünkü gösteri- Hinçen önemli krşmı, Ftandanım her tara fından gelen altı yüzden fazla uçağın açık gök üzerinde yaptıkları gösteriş ol muştur ... Marsilya, 14 ÇALA.) — Burada ik gösteriş olmuştur. Bunlardan biri halk yöneyi diğeri de ateş salip kurulu ile ulusçu partiler tarafından tertip edil. tir. Hiç bir hadise ol meştır Türk - yun an dostluğu (Başı 1. inci sayıfada) Bay Maksimos bundan sonra, bu zor , bütün Avrupa memleketlerinin şin kuvvetlendirilmesi uğrunda da- n iyi çalışma şe fından k ve bundan araçlarla Ce- olan usul olduğunu dolayı Y bütü, nevre kurulunun kredisi ve otoritesinin nanis İtilmesine çe eket içinde Çaldaris bi ekenomik me- emleket iyecek ve lusun vergi y artırmıya- cak olan finansal | vetlendirilmesi Yü tir devini üze bakan tü Aras Dış İşlerinin yeniden elime alırken ekselanslarma, kendile benim için daima k uş olan elbirli makla duyduğum hoşnudluğu bildiririn Karşılıklr güven ve içtem elbiri yinde ilkönce Ankara ve sonra da ina paktlariyle iki ülke arasını zulmaz bir dostluğun ve Bal! masının temellerini arasında sıkı ve ve bağlarını kurarken tek g barış davasına hizmet olmuştur. milr — sürette bu yüksek e doğru olan düşüncemiz, bu Gl - n gerçekl aynı sevinçle gö recektir .Barış eserinden ve memlek rimizi bağlıyan bağların kuvv mesinden dolayı haklı olarak grur duy biliriz. Beni, aynı ruh içinde sıyasamı - zın gelişimine devam etmekle her zaman bahtir göreceksiniz. Ulusunuzun şeref v için bütün kalbimle en eyi dilek dostluğuma inas ica ederim. Maksimos genliğ lerimi sunar ve bayr mala kselanslarından Dış Bakanımız Bay Tevfik Rüştü Aras miştir; bu telgrafa aşağıdaki cevabı ver- Son Ekselans B. Maksimos, Dış Bakanı « Ek dış sıyasası elanslarının dost memlekc başma dönmesi haberini hoşnudlakla karşıladım. Yüksek ödevi- nizi üzerinize aldı sırada bana gön dermek kayrasında bulunduğunuz tel - graf beni pek fazla duygulandırdı. En içtem teşekkürlerimi ve canlı tebrikle iyal ve balkan paktı ile iz tükel dostluk ve ba rış eseriş; kurulmasını gerçekleştirdi rece veri m bağların bekl diği parlak gelecek için güvenli bir g şimdiye kadar bu lar vermiş olan sa; rantidir. Şahsiğ dostluğunuz - benim İ- r. Bmi üven verici elbirliğimizin de- vamı bağlı bulunduğumuz büyük dava- ya hizmet edec Bu rü! ki, şe- refli elen ulusunun genliği ve iki mem leketi bağlayan he bağlar için man daha — gikt h en hararetli dileklerimi sunar vo sarsılmaz dostluk hislerimi ta- zelerim Tevfik Rüşdü Aras General Kondilis'in İtalya gezisi Atina, 14 (ALA) — B. Çaldaris, ba- sın üyelerine, general Kondilis'in İtal- ya ve Yugoslavya g n özel eldu- ğunu söylemiştir. B. Çaldaris, B. Kor in ki İtalya ileri gelenler ihtimal ki ülkeyi ilgilendiren bir tak leleri gözden geçireceğini fak, yasal ne de diplomatik hiç bir mese- leyi görüşmeye yetkili olmadığını ilâve etmişi B. Kondilis Yugoslav devlet adamlarile görüşüyor Liyubliana, 14 (ALA) — lis Roma'dan bu: B. Kondi- a gelmişdir. yonde, yunan asbaşbakanı, Yugoslavya sü ve deniz bakanı general Yifkoviç ta rafından karşılanmışdır. General Kondilis hemen Balede ha teket etmiştir. Orada krallık naibi prens Pol ve başbakan ve dış bakanı B. Milan Stoyadinoviç ile buluşacaktır. İstas- — ——— — Küçük anlaşma ve Habsburglar (Başı 1. ci sayıfada) Kral Karol ve Prens Pol Habs- burglar meselesini mi görüşmüşler? Sinaya, 14 (A.A,) — Yugoslavya kr rallığı naibi Prens Pol, G 1 Kondi - lisle karşılaşmak üzere Belgrada hareket etmiştir. Prensin Romanyaya gelişinin, özel mahiyette olduğu sanılmaktadır. Bunun- la beraber, Prens Pol'ün Kıral ile birlik te iki kükümeti ilgilendiren meseleleri ve daba fazla H meselesini görüştüğü söyl glar nmektedir. Habsburglarmn tahta çıkarılmaları ih n küçük anlaş- 1 uzlay durüm timalinin önünü almnı Romanya'nın y almıyacağı sanılı dr PANYA'DA: panyada da fırtınalar ve su baskınları olmuş Madrit, 14 ÇALA.) — İspanya'nın birçok yerlerinde zorlu fırtınalar bo yağmurlar, katırgalar ve su — baskınları olmuştur. Ziyan pek önemlidir. Havalar olunur de çok sıcak gidip dururken recede soğumuştur . Madrid, 14 (A.A.) — Gihon şehri - nin aşağı mahallerini su basmıştır. Pem- peluna yakınında Çidakos suyu taşmış, ekinleri yoketmiştir. Saragos ile Pampo- kana arasındaki yol kesilmiştir. Birç hayvan ölmüştür . ] Dağınık duyaklar Çekoslovakyada tahıl tekiti » 18 ÇALA.) — Öxzel bir sosyete tarafından devletin kontrolu altında İ dare edilen zahire tekitinin kalmasına kabine karar vermiştir. Hükümet ,sücl bir ergeyie bir buğ: day stoku meydana getirecek ve bunun depo ve yönetme masraflarını kendi ü- zerine alacaktır. Bir dağ kasası Bükreş, 14 (ALA.) — Brasov y da Moreni dağlar T çok gez men taşıyan bir dişli demiryolu bir uçurumdan aşağı yavarlanır #i ölmüş, beş kişi de yaralanmıştır. 'RADYO ANKÂARA 19.30 . Dişçinin saati 19.40 . Musiki: Glück bakkında birkaç söz: Nec- det Remzi Glück- İphigönle anf Tauris den Gavotte Glück. Andantino Glück. Gavotte Keman: Necdet Remzi Piyano: Ulvi Cemal 20. » Ziraat ve 2010 - Musâki ; Örkestra konseri 20.30 - Dans musikisi 20.50 ti saati “plâkla. Haberler AVUSTURYA'DA: B. Şuşnigin otomobil kazası nasıl olmuş? AA) ver yö 3. Adam, yap mobilin makine olduğunu meydana çıkar mi: Kendine gelen şof nalık duymadığını söylemektedir Büsbütün harap « manlar tar ürere Viyana'ya g Arşidük Otto'nun E çektiği telgraf Viyana, 14 (AA.) — E vuğstur - aristan impaartoriçesi Zita ile ik Otto dö Habsburg başbakan B, Şuşniz'| Şuşnige ş sağlama telgrafi çek « mişlerdir. lerine göre kendilerine ö ç verilemiyeceği fikrinde oldukları « nt apaçık söylemişlerdir. Sovyet Rusya Amerikadan 30 milyon dolarlık mal alacak Vaşington, 14 (A.A.) — bu yıl içerisinde en az 30 milyon dolare vyetler, İrk mal satın almayı Amerikaya adamış. lardır. ALMANYA'DA : İngiltere Almanları gene umkırıya uğrattı Berlin, 14 (AJA.) — Dış Bakanlı « ğmnm resmiğ çevenleri Sir Hor'un kamarasında verdiğ Tarı un bi avam n düy? k- tmektedirler. Bu çe « venler, Sir Hor'un, yalnız genel liği tavsiye ettiğini, buna varmak söylevd: âni söylemektedirler. Yarı resmiğ “diplomatişa - politişe korespondanz,, diyor ki: * Almanya prensip olarak iş birliği fikrini reddetmemiştir. Fakat birçok unüm kırılardan ve başarısızlıklardan ders alari alman hükümet adamları, bazı fedaklir « lıklar karşılığında olsa bile, yeni bir me- tot kullanmayı ve hiç bir işe yaramad :- farı anlaşılan eski metotlarında wrar et memeyi daha doğru buluyorlar. Alman politikasının doğruluğunu is - bat için alman - Polonya paktı ve almari « İngiliz deniz andlaşmasını gösteren bu gazete, Avrupa barışı için Almanya'da, bundan daha fazla bir çalısma istenilemi. yeceğini yarmaktadır., - Gündelik ENDÜSTRİDE KONTROL (Başı I. ci sayılada) bütünlüğü de sempatik bir iş kolu olmaktan uzaklaşacaktır. Yer yer, vakit, vakit endüstri- izdeki kalite eksikliğinden ve “al yüksekliğinden sızlanmalar olu- yor. Bu dağnık sızlanışların bütün endüstri için karşın bir his uyandır- dığını sezmek güç değildir. Türk yoğaltmanının büyük kütlesi çiftçidir. Bunlar, ürünleri- ni dünya piyasasında satarken İle- ri teknikli memleketlerin ucuz maliyetine uyuyorlar. Türk yoğalt. manının endüstri mallarını da u. 32 almaları gerektir. Endüstride fiz?, ancak, teknik ve finansal zorağ- ların çizdiği smırlar içinde ola- caktır. Kazanç hırsının kabarta- cağı bir değer, - devlet kontrolun- dan kurtulamamakla beraber - en- düstri için yıkıcı bir tehlikedir. Diz endüstriden kendi kendini kontrol etmesini isterken, özel asığlarma en uygun yolu göstermiş oluyoruz. Kemal ÜNAL