L Pa: e ç TEMMUZ 1935 CUMARTE Yarı . sıyasal Fransa Arkada Arstulusal işlerde, ingiliz dip asisinin ustalıklarını tarih de anlatır, herkes de bilir. Bunun en #on örneğini Bay Eden'in Habe- şistan konuşmaları üzerinde yap- “uğı söylevde gördük. Toprak ve- tilmesi toprak alırımması gibi ince noktalara dokunan bir sömürgeci- lik işi değil de herhangi bir ba- yındırlık işi görüşülüyormuş gibi Bay Eden, açık konuştu. Haheşis- tan işinde, İngiltere - İtalya dos- yasmın en gizli yapraklarını oku- maktan çekinmedi, daha önce za- ten, ingiliz kamoyuna, italyan ha- reketinin geniş ölçüde bir kritiği bildirildi: Hem Uluslar Sosyete- sinin prestiji, hem de İngiltere- mân kendi öz menfaatları bakımın- dan. İtalyan basınını, şu günlerde, Eden'in o söylevine cevab verir Körüyoruz. Bu cevablar, açık ve serttir. Öte yandan, ingiliz faşisti Sir Mosley, kendi devletini, Ha- beşistanı tutup İtalyaya güçlük gıkarttığı için ayıplıyor ve “İngil- tere kendi imparatorluğunu san- ki başka türlü mü meydana getir- di?,, diye sormakla italyan basını- nın dediklerini tasdik ediyor. Kı- sacası, Habeşistan meselesi şu günlerde, sömürgecilik edebiyatı hakkında en güzel örnekleri ve- riyor. Bir yandan İtalya Habeşista- Na yeni kuvvetler gönderip bir yandan da İngiltere'de bu iş için kabine toplantıları — yapılırken, hem Londra hem Roma Paris'i kazanmağa çalışıyorlar. Şu var ki, Londra, almanlarla yaptığı deniz anlaşması ile fran- sızları daha geçen gün cpi gücen- dirdi, Baldvin'in geçen ay sonun- da söylediği söylevde, İngiltere- nin dün gibi bugün de 3 şubat ka- rarlarına (doğu paktınım da yapıl- masını şart koşan 4 nokta) bağlı kalacağını söylemesi, fransız ba- sınında okunan yazılara bakılırsa, deniz anlaşmasının uyandırdığı soğukluğu kaldıramamıştır. Buna karşılık, italyân politikası Fran- sa'nınki ile omuz öpüşerek ilerle- mektedir. İngiltere, Almanya ve Avrupa durumunda, üzerine bir “hakem- * lik,, ödevi almıştı. Deniz anlaş- Ması ile bu ödevi, pek öder gö- Tünmedi. Şimdi Habeşistan işin- de “hakemlik,, Fransa'ya düşü- yor. Bakalım Fransa, öteki işler- de kendine gittikçe yaklaşan İ- talyadan yana mı yoksa kendisini şimdiye kadar alman işlerinde bir iki kere çelmelemiş olan İngilte- Teden yana mı çıkacak? Burhan BELGE Muğlada yağmur Muğla, 5 (A.A.) — Muğla ala- zunın kuzay yönlerle dağ arası ye- rine yağan yağmurlardan burala- rı çok faydalanmış ve bu alanda tütünlerin bir kısmı kırılmaya baş- Tamıştır, Bir kısmma da çapa ya- pılmaktadır. Bu yıl içinde üç mil- yona yakm tütün olacağı umulu- yor. Havalar kurak fakat ürünler çok iyidir. Tütünlerin hiç birinde hastalık voktur. ————”: — Tüze Bakanı gitti Tüze Bakanı B. Şükrü Saraç dün akşamki trenle İstanbul'a git- miştir. Bakan durakta uğurlan - mıştır. Finans yönetgeri İstanbula gitti Finans Bakanlığı yönetgeri B. Faik Baysal pazartesi dönmek üze- re dün akşam İstanbul'a gitmistir. Cemiyetlerden ka - zanç vergisi alın - mıyacak Tecimel olmıyan ergelerle ku- rulmuş olan cemiyetlerden bazı il- baylıklarca azaknç vergisi aranıl. dığı başvurmalardan anlaşılmıştır. Finans Bakanlığı yaptığı incele - melerde bu gibi cemiyetlerden ka- Zanç vergisi aranmaması sonucu - na varmıştır. Bakanlık bunu ya - kında ilhavlıtdara hildiracaktir. İzmir panayırına gire - ceklere kolaylık 22 ağustosta açılacak olan ar - sıulusal İzmir panayırına katıla - caklar Şark Demiryollarından aşa- ğgıdaki esaalar üzerine faydalana - caktır. 22 ağustosta açılacak arsıulu - sal İzmir panayırına eşya götüre - ceklere genel tarife üzerinden yüzde 70 ve sergiyi görmek için gideceklere yüzde 50 indirilecek - tir. Bundan faydalanmak için ser- ği komitesi tarafından verilen bel- genin sosyeteye gönderilmesi şart- tır. Eşyalarını sergeyecek kimse - lerin taşıt paralarını gidiş ve — - lişte tamamen vermeleri lâzımdır. Yüzde 70 eksiltmeye gelince: Bu eşyaların gidişte beraber götürülen eşyalar olduğunu ve gi- diş gelişlerinin ağırlıklarını göste- rir sergi komitesi tarafından veri- len belge “evrakı müsbite,, olarak bir dilekçeye iliştirilip sosyeteye verdiği zaman geri verilecektir. Bu izin, gidiş için serginin açıl- masından beş gün önceden baslı- yacak ve açılıncaya kadar ve dö - üşte de serginin açılma gününün arihten beş gün sonrasıma kadar devam edecektir. Sergiye gidecekler ile mal ge - tireceklerin yunan hattından yüz de 25 derecesinde bir eksiltmeden faydalanacakları ve dönüşte nü - munelerin parasız naklolunacak- ları bildirilir. Bazı öz türkçe kelimele - rin doğru şekilleri İstanbul, 5 (A.A.) — Bazı dev- let kurumlarının gazetelerde ka rışık ve yanlış yazıldığını gören dil Cemiyeti kılavuz komisyonu baş- kanlığından öğrendiğimize göre aşağıdaki kelimelerin karşılıkları şunlardır: Belediye — Uray, Şehir - şehir “türkçe,, Şehir meclisi — Sar ku - rulu, Balediye Riyaseti — Şarbay- lık, Belediye Reisi — Şarbay, Müs- teşar — Yönetger, Maslahatpiizar — İşgüder, Şurayı Devlet — Da - nıştay, Mahkemei temyiz — Yar- gutav, Divanı mehasebat — Sağış- kur, Müsavir — Danısman. ULUS u İÇ HABERLER İSTANBUL TELEFONLARI Sultanahmed kazıları İstanbul, $ — Profesör Baks- ter'e yardım eden öğretmen Lam- buri Sultanahmet'te yapılan kazı- ların bugünkü dutumu hakkında şunları söyledi: “— Bizans sazayının üç mey- danı vardır. Şimdi kazılan yer bu üç meydandan biri üzerindedir. A- rasta sokağında bulunan birinci meydanın döşemesinin olduğunu bildiğimiz mermerleri — bulduk. Meydanın döşemesini bulmak i- çin 2.35 metre kazdık. Artık bütün çalışmalarımız, bulunan bu döşe- me etrafında olacaktır. Kazıları ge- nişletip bu mermer döşemeyi çevi- ren dıvarları araştıracağız, Sara- yın dıvarları hipodromla Akbıyık camisi arasındaki kısım üzerinde- dir. Araştırmalarımıza üç ay de- vam edeceğiz.., Kazıların yapıldığı Arasta so- kağında iki taraflı, göz göz temel- ler vardır, Bu temellerin 16. asırda türkler tarafından yapıldığı anla- şılmıştır. Bir hırvat profesörü İstanbulda İstanbul, $ (A.A,) — Hırvat üniversitesi tarih profesörü Ko- naut İstanbula geldi. Buradan Ki- yete gitmiştir. Profesör şunları söylemiştir: “— Kiyete Ayasofya kilisesini görmeğe gidiyorum. Bu kiliseyi Bizanslılar yapmıştır. Kilisa, Un- kapanında eskiden kilisa olan Gül- camii büyüklüğündedir. İstanbul- daki Bizans cserlerini göcdüm, Bunların içinde hele bodrum ca- misi mimarlık bakımından çok değerlidir. Bu cami, şimdi süel müze olan İrene kilisesinin doğu- sundaki Med adlı kilise ile ayni biçimde yapılmıştır. Med kilisesi bugün orta- da yoktur. Bodrum camisinin temizlenip bugünkü harab halin- den kurtarılması çok arzuya de- ğer. Ayasotyanın müze yapılması " çok yerinde olmuştur. İngiltere- nin Vestminister kilisesi için de hal böyledir. Vestminister'in kili- se oluşu, bunu gözden — geçirmek istiyenlerin işini güçleştiriyor.,, Profesör şimmdiye kadar azad ay- larını Pariste geçirmekte ve ora- da Romalılardan kalma 187 met- re uzunluğundaki bir kiliseyi orta- ya çıkarmakla uğraşmakta idi. Profesör bundan sonra tarih pro- fesörü olarak Pariste kalacaktır. Hekimler odasının yardım sandığı İstanbul, $ — Hekimler odası yardım sandığı için bir proje ha- zıtladı. Yakında odanın altında bir ertik kitaplığı açılacaktır. Dok- torlar odaya, vergi alınmasına e- sas olacak sirkülerleri gönderi- yorlar. Bunun sonu on güne kıd_az alınacak ve ondan sonra oda, sir- külerlere göre Jaktorları vergi i- çin sınıflara ayıracaktır. Dünkü İstanbul gazetelerinin başyazıları özetleri da yazdığı başya - zıda B. Sami di - yör kiz “Denilebilir ki, ekonomi alanında- ki bu geniş imkânlara rağmen ertik se- çiminde gençlik neden zorluk çekiyor? Bizce, gençliğe umut verecek, çalış- Mma bheyecanını verecek ancak konkur sistemidir. Bu seçim metodu: Halkçılık Pprensiplerimize, parti programının hem Metnine, hem de ruhuna uygundur. Bu Sistem bütün ulusal kurumlara — kadar Fayılmalıdır. Türkiyemizde ayrıtlı, ar- | kalı bir sınıf olmadığına gençliği inan- | Altrmanan en kestirme yolu budur. Karakter, ahlâk gibi kaliteler, ancak konkurda kazananlar için üstünlük ve- rir. ; deki başyazısında Cumhuriyet » yanas Nedi son günlerde bir ingiliz profesörü tara- fından yapılmıya başlanan tarihiğ eser- Jer araştırması ettafında şunü yazmak- tadır: Dün gazetelerde bizans saraylarını araştırmak için Edimbrug üniversitesi tarih profesörü Mister Baxlerin üç asis- tanı ile işe başladığını okuduğumuz za- man kendi kendimize önüne — geçilmez bir utanma duygusu ile rahatsız olduk. ——— aA MA SEE A Bizim memleketimizin baznelerini baş- a ülkelerin insanları gelip — ortaya çı Xarmağa çalrşıyorlar. Ve biz sadece an- ların yaptıklarının lâfı ile geçiniyoruz. Bugün insanlığına da eşsiz gerçek süs- ler olan bügsserler bizim: taya çıkarıp dünyanın gözt mak ödevi bize düşer. inüne kay- Ayasofya müze yapıldıktan sonra o- nun avlusunda tapmağın ilk şekli za mâanında bazr eserleri aramak zahmeti ni almanlar üzerlerine —aldıfar, ve yer altından ortaya bir hayli eserler ve alkâ metler çıkardıdar. Bunu de' biz batka Bi AYKİ Şi Ğ ai < e e b VA “Türk Kuşu,, kurumunun Sov- yetler birliğinden getirtmiş oldu - ğu öğretmenlerce, birkaç zaman - danberi, Orman Çiftliği karşısın - daki “Türk Kuşu,, alanında ken- dilerine plânör uçuşları yaptırıl - makta olan gençlerimizden, bu uçuşlarda iyi sonuçlar almış bu - Tunan sekizi, dün akşam İstanbu - la hareket etmişlerdir. Bu gençlerden biri Bayan Sa- biha'dır. Genç uçakçılarımız ayın onunda İstanbul'dan kalkacak o - lan Çiçerin vapuriyle Odesaya ve —a» Uray - kabzımallar an - laşmazlıği bitti İstanbul, $ — Urayla kabzı- mallar arasındaki hal anlaşmazlı- ğı bitmiş gibidir. Halde ilk artır- mada kiralanmıyan dükkânların şimdi isteklisi çoktur. Dükkânla- rın hepsinin kiraya verildiği söy- leniyor. Üniversitede Istanbul, $ —Üniversite 24 tem muz Lozan günü için hazırlıklara başladı. Programı Tüze fakültesi- nin talebe cemiyeti pazartesi gü- nü yapacaktır. Üniversitede yapılan orta okul yabancı dil, tarih ve coğralya öğ- retmenleri sınacında beş kişi ka- zandı. Öteki sınaçlar yarın yapı Tacaktır. * İs:anbul, $ — Lise ve orta o- kuliar sınaçlarında bu yılki sonu- cun vüzde 50 olduğu haber veri- liyor. * İstanbul, 5 — Eski başbakan B. Ravf İstanbula geldi. * İstanbul, $ — Florya plâjı 18 temmuzda açık artırmaya konu- Tacaktır. * İstanbul, $ — Göçmenler Ya- 'ovada seksen dönümlük boş top- rağı ağaçlamışlardır. 3000 ağaç yetiştirilmiştir. * İstanbul, 5 — Hasta olan kö- mürcü Celâle Zindan kapıda bir kötteci ilâç vermiş, Celâl zehirle- nerek ölmüstür. larmma birakmıyarak kendimiz — yapa- caktık. da B. Asım Us KURUN şanlacı yazıyarz “Fransız gazeteleri telâş içindedir. Bu telâs, İngilterenin sında şimdiye kadar hayâl meyal serilen Avrupa sıyasa. bir değişikliğin açığa çıkmasından ileri geliyor. Bu arada öyle hâdiseler oluyor ki. transızların telâşımı azaltacak yerde Bir kere İn- gilcere ile Almanya arasında deniz kuv. vetleri anlaşmasından sonra bir de ha- Va anslaşması yapılmak - için hazırlık- lar başlamıştır. Öyle görünüyor ki, do- Bu Avrupssında özgür bırakimak üzere İngiltere Aymanya ile bir. anlaşma n şüphe eden fransızlar ye- u k tamtersi artırmaktadır. yapacığında Uçakçı gençlerimiz Koktebele gittiler SAYIFA 3 oradan da üç ay okuyup pratik bil- giler edinecekleri Koktebeldeki Sovyetler Birliği plânör okuluna gideceklerdir. “Türk Kuşu,, bu gençler mem- lekete dönünceye kadar yeni uçak- çılar yetiştirmeye devam edecek- tir. Resmimiz, dün Türk Hava ku rumu kurağında alınmıştır ve ku- rum ikinci başkanını, giden tale - belerden dördü ile birlikte, göster- mektedir. Yerli mallar sergisine hazırlık İstanbul, $ — Galatasarayda- ki salonlar, yerli mallar sergisi i- çin sergi komitesine verilmiş ve paviyonların yapılmasına başlan- mıştır. Sergide Tekitler yönetgesi, onuncu yılı dolayısile bir paviyon hazırlıyacaktır. Ayrıca bu yıl ser- gide örnek paviyonları da olacak- tır. Meyvaclık enstitüsü İstanbul, $ — İstanbul ilbaylı- ğının Büyükderede açtığı meyva- cılık enstitüsüne bu yıl İstanbul köylülerinden, yaşları 15 ile 30 a- rasında ve 15 i kadın olmak üzere 50 kişi alınacaktır. Bunlar ensti- tüde bir yıl tfenniğ meyvacılık öğ- renecekler, yatmak, yemek ve iç- mek için para vermiyecekler, ay- rıca orada kaldıkları günler için gündelik alacaklardır. Köylülerin birikmiş gündelikleri yıl sonunda kapital olazak kendilerine verile- cektir. Yanlış bir haberin içyüzü Iç işleri bakanlığı basın genel direktörlüğünden bildirilmiştir: « Maliye Bakanlığında yapılaa bir hırsızlık hakkında bazı gaze - telerde görülen ve biribirine uy - mıyan haberlerin icyüzü ve doğru- su şudur: Finans özel direktörünün ma- sası üzerinde bir zarf içinde ve şahsa ait olan bir miktar para bir odacı tarafından alınmırtır. Para bulunmuş, suçlu edacı adliyeye ve- ' rilmitisr.. ni hâdiseler ile hak kazanmış olacaklar- dır. ZAMAN İngihere nin Habeşistan meselesinde aldığı du- da Zaman, imzalı vamıda rum üzerinde deniliyor ki; “İngilizlerin hayati saydıkları me- selelerde şakaları yoktur. Böyle mese- lelerde dostlük tanımazlar. Şimdi anla- şılması gereken mesele, İngilterenin bu. işte kesin kararını verib vermediğidir, Burunla beraber son bir ihtimal daha kaliyor ki: o da İtalyanın “Tana,, gölü taraflarını ingilizlere terketmesidir. Şu ha'de bugünkü bütün gürültülerin, Ha- beşistanı büyük devletler arasında pay- laşılmak gibi komediya ile karışık bir felâkete vardığını görürsek pek şap