27 Haziran 1935 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 3

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

B 27 HAZIRAN 1935 PERŞEMBE hai . UL —WT KİK KD ü İ SAYIFA 3 Yarı - sıyasal Fransada partiler Eski anlamında parlâmentoculuğu yaşatan tektük memleketlerden biri de Üçüncü cumuriyettir. Frangın düşüp düşmiyeceği gürül. tüleri arasında, fransız parlâmentosu, iİki kabineyi arka arkaya düşürmekle yıllardanberi alışık olduğumuz — “bil- yük,, işlerden birini gördü. Ama üçün- cü keresnide kıyışamadı ve Laval ka. binesinin ötekilerinkinden — farksız o- lan dileklerini yerine getirdi. Şu var ki bu sırada, sağdan sola doğru birçok pazarlıklar yapıldı, elde edilebilecek oylarla beraber sağa doğru nelerin ya. ptlması, sola doğru da ne gibi şeyleri yapmaktan sakınmak gerektiği — iyice hesaplandı. O gündenberi Laval kabinesinin e- dinde, frangı tutmak bahanesi ile bir takım Üsnomal betgiler — bulunmakta- dır. Ve gene o gündenberi, fransız partileri kaynayıp durmaktadır. Sol partiler, “cumurluğun — korun. ması,, nt ikide birde ileri sürerek ra- dikallerin tâ ortalarına kadar sokula. bilmekte ve dinliyecek kulak bulmak- tadır. “Ateş haçlılar,, yahut “action fran- gülse'ciler,, gibi sağ kurumlar da, ko. münizm tehlikesini önlemeğe — çabala- dıklarını sırası geldikçe haykırmakta. dırlar, Bir yandan da ingiliz, fransız, al- man “eski savaşçıları,, arasında buluş- malar yapılmakta, ateşli söylevler söy.- lenmektedir. Bu da gösteriyor ki, da- va, sadece fransız partileri arasında değildir. Alman faşizmi, tıpkı bir za- manki komintern gibi, iki büyük Av- rupa demokrasisinin içinde bir faşist dalgasını çözmeğe ve böylece, kendi diş sıyasasını o memleketlerdeki fa. şist kuyvetlerine taşıtmak istiyor. Bu olur mu, olmaz mı? Bunu dü. şünmek zamanı gelmemiştir. Yalnız denilebilir ki, faşizmlerin biribirlerini 1Ş bir kural ol Çünkü ital- yan faşizmi ile alman faşizmi arasında İlk günlerde göklere çıkarılan dostluk, çok geçmeden bir sabun köpüğü gibi dağıldı ve ortada sıkıcı bir geçimsiz- lik kaldı. Şu var ki, faşizmlerin yarınki ge. çimsizlikleri bugünkü yardımlaşmala. rına engel olamaz., Bilinen şeyler ara- sındadır ki, italyan faşizmi gibi alman faşizmini de kışkırtan, ileri iten ve ik- tidara getiren hep İngilteredeki muha. fazakâr kuvvetler olmuştur. Nitekim, alman .- ingiliz eski savaş- gıları arasındaki yakınlaşmalarda önem- li söz söyliyenlerden biri de Prens dö- gal'in kendisi olmuştur. Eğer bu gibi detaylar gözden kaçırılmazsa, görülür ki, Fransadaki sol partileri şu günler- de bir araya iten sebepler hiç de küçük değildir. Büyük Önderimiz geçenlerde ame. rikan gazetecilerine yaptığı diyevde, Avrupada savaşı istiyenlerle istemiyen- deri tarihiğ bir genişgörürlükle biribi. rinden ayırmış ve tehlike çıbanının ü- gerine parmağını koymuştu. Fratsız ve ingiliz demokrasilerini şu günlerde bulandıran parti kavgalarını gözetler. ken, büyüğümüzün dediklerini göz ö- nünde tutalım. Burhan BELGE Muğla'da mağden çıkatı Muğla, 26 (A.A.) — Mağden resminin indirilmesi yüzünden e- limiz mağdenlerinde çok çalışma- lar vardır. Dış memleketlere sa- tış da artmıştır. Yalnız mayıs a- yı içinde elimiz mağdenlerinden dış memleketlere üç bin 410 ton manganez, 7.629 ton krom, 1150 ton zımpara mağdeni çıkarılmış- tır. Bu mağdenler yüzünden eli- mize 14.697 lira girmiştir. Ha- zirana kadar bir yıl içinde de yal- nız mağdenlerden elimize 127.187 lira girmiştir. Düşünüşler . * ” Çirkin bir hal Bahçe gibi, gazino gibi, bütün ka. musal yerlerde, herkesin canının iste- diği ve elinden geldiği kadar eğlenmek hakkıdır. Ancak bu hakkın bir sınır; vardır: Kendisi eğlenirken başkalarını rahatsız etmemek ve başkalarının cam- nr sıkacak hadiselere meydan verme- mek, Ne kadar acınacak haldir ki, içine biraz fazla kalabalığın toplandığı ve içki şişelerinin açıldığı eğlence yerle. rimizde, sık sık, ya uzun ağız dalaşma- lariyle veya yumruk ve tokatın da ka- rıştığı gürültülerle biten tatsız ve si- nirlerimizi bozarak hadiselere rastlarız. Geçen gün de böyle bir halle karşı. laştım. Bir bahçede oturuyoruz, müzik çalryor ve ortada bir iki çift dans edi.- yorlar, Bir aralık, ispirtoyu fazlaca ka- çırmış dört beş erkeğin oturduğu —ma. sadan iki genc ayağa kalktı ve pistin üzerine çıkarak beraber oynamaya baş- ladılar. Aralarında yabancrların da bu- lunduğu birçok aylelerin karşısında bir erkeğin damlık etmesindeki çirkinliği bir göz önüne getiriniz. Bütün hazır bulunanlar bu hareketi haklı olarak kendilerine karşı bir saygısızlık saydı- lar. Masalardan itiraz sesleri yükseldi. Dans eden çiftler de protesto etmek ister gibi çekildiler. Meydanı boş bu. lan ve koca pistin üzerinde tek başları- na kalan iki genc gene aldırış etmedi. ler ve kendi özel malikânelerindeymiş gibi rahat ve çevrelerinden habersiz dönmeye devam ettiler. Bu sefer de çalgıcılar güzel bir jestte bulundular, bü uygunsuz harekete bir son vermek için çaldıkları parçayı ortasında kesı- verdiler. Sipsivri ortada kalan . gencler, her yandan yükselen kahkahalardan yaptık- ları gafın farkına vararak masalarına çekilecek veya oradan uzaklaşacak yer- de, orta yerde bağırıp çağırmaya baş. ladılar. İçlerinden biri çalgıcılara kü- fürler yağdırdı, kanundan, haktan, hür. riyetten bahsederek yanlarında oturan kadınların yüzlerini kızartacak çirkin sözler söyledi. Bir garson geldi, gat- sonlar geldi, başgarson geldi, polisler geldi. Fakat hiç kimse bu sirke gibi keskin genci dı. Hemen bir saata yakın bir zaman, bir yandan çal-- &t ve dans devam ederken, bir yandan da onun öteye beriye koşmasını, bağırıp çağırmasını ibretle seyrettik. Tabiiğ- dir ki orada bulunanlar da sinirlendi. ler ve zevkleri kaçtı. Burada şunu söyliyelim, bilmiyen- lerimiz öğrensinler ki kamusal bir yer. de iki erkeğin ortaya çıkarak dans et- mesi ayıptır, çirkindir, hiç bir mede- niğ memlekette görülmiyecek bir hal- dir. Genclerimiz, ispirtonun — aleviyle birleşen cazbandın ezgileri kanlarını kaynattığı zaman, arkadaşının elinden tutup ortaya fırlamadan önce, bu ha. reketlerinin oradâ hazır bulunanlar ü- zerinde yapacağı etkiyi göz önünde tutsunlar. Kendilerine — güvenemiyen. ler, gülünç olmamak için, haddinden fazla içmemelidirler. YAŞAR NAB! zevkimizi kaçıran Halkevinde eskrim dersleri Halkevi spor komitesi eskrim derslerine fazla önem vermekte- dir. Bu kere Halkevinde salı ve cu- ma günleri olmak üzere haftada iki defa değerli bir macar öğret- men tarafından erkek ve kadınla ra ders verilmektedir. Bu temiz ve çok faydalı spo- run memleketimizde yayılması i- çin gençlerimizin bu fırsattan fay- dalanacaklarını umuyoruz. Altınordu idman kurulu başkanliğından : Yurt nizamnamesi mucibince sene- lik 1 4 935 per. şembe günü saat 18 de yurt binasında yapılacaktır. 'a Yurdumuz üyelerinin bulunmalarını dilerim. İÇHABERL ISTANBUL TELEFONLARI İdman Cemiyetleri Birliğinin büdcesi İstanbul, 26 — İdman cemiyet- leri birliği bugünkü toplantısında nomal ve üsnomal büdcelerini 203 bin lira olarak kabul etmiştir. Üsnomal büdce sonbaharda ya- pılacak balkan olimpiyatları ve Sovyet Rusyadan 29 birinci teşrin bayramına gelecek Sovyet spor- cularile yapılacak değetler için- dir. Genel merkez Ankaradaki başkanlık kuruluna beş yıllık ça- lışma programı yapması için yet- ki vermiştir. Tıb Fakültesini bitirenler İstanbul, 26 — Üniversite tıp fakültesinden 11 i kadın olmak ü- zere 40 talebe çıktı. Bunların 15 i asker, 14 ü sivildir. İstanbulda ekmek flatı İstanbul, 26 — Unun fiatı çu- valda 850 kuruşa çıktı. Narh ko- misyonu ekmeği bir kuruş daha artırdı. Bugün Tarım bankası fah- rika buğdayı çıkardığı için piyasa- da unun çuvalı 660 a kadar düştü ve buğday 20 para ucuzladı. Narh komisyonunun ekmek için bir ka- rar vermesi bekleniyor. Alınacak yeni vapurlar İstanbul, 26 — Gemi almak i- çin Almanya, Holanda ve Dani- markaya giden kurul başkanı B. Sadettin “fabrikaların önergeleri- ni ve modellerini bir temmuzda göndereceklerini ve bunların için- den beğenilenlerin Ekonomi ba- kanlığının onamı alındıktan sonra gemiler ısmarlanacağını,, söyledi. Denizciler bayramı İstanbul, 26 — 1 temmuzu de- nizciler büyük törenle kutlayacak- lardır. Ankara vapuru gece gezin- tisi için hazırlandı. Eski Hal boşalıyor İstanbul, 26 — Uray kabzımal. lardan eski halin 30 hazirana ka- dar boşaltılmasını istedi. Büyük Adada plâj İstanbul, 26 — Büyük Adadaki Yürükali plâjının yapılması için açılan yarışmaya beş mimar girdi. Fırtına yüzünden kazalar İstanbul, 26 — Evelki günkü yağmur ve fırtınanın sebeb olduğu kazalar birkaç tanedir. Edirne ve yakınlarına yağan yağmurlardan tren hattı bozulmuş, seterler 12 saat aksamıştır. Haliç ftenerinde bir dıvar yıkılarak altında iki ço cuk kalmış ve ağır yaralanmıştır. İncirli ve Arnavut köyleri arası- na düşen bir yıldırım bir korucu:- yu ağır yaralamıştır. Sıhat direk. törlüğü kurağına düşen başka bi yıldırım yardımcı direktör B. Sa- minin odasına girmiş ve telefonu yakmıştır. Ramide bir ahırın da- mı çökmüş, altında elli inek kal- mış ve bunları kurtarmak için it- faiye gönderilmiştir. Avrupaya gidecek artist İstanbul, 26 — Güzel sanatlar akademisinde Avrupa konkuru sı- nacında birinciliği B. Talip ka- zanmıştır. , Ankarada yiyecek, içecek fiatları Domates: Üç dört aydır, sıcakların birden bi- re artınası, bu mevsimlerde Ankaraya gelen ürünü hemen hemen dörtte bire indirmiştir. Bu hal hele domateş üze- rinde etkisini göstermiş ve bu Ürünü bozmuştur. Şimdilerde Mersin'den va- gonlarla domates gelir ve üç kuruşa kadar inerken, bu yıl pek az gelmekte ve toptan kilosü 8 kuruşa satılmakta- dır. Dükkânlarda perakende olarak 25 — 30 kuruşa satılmasının sebebi, dük- kânda domatesin bir iki gün içinde bo- zulmağa yüz tutmasından ileri geliyor. Halbuki kuraklık olmasaydı, demir- yollarının gösterdiği kolaylık yüzün den domatesi beş kuruşa almak imkânlı olacaktı. Mersin'den Ankara'ya kilo ba- şına elli para navlun alınmaktadır. Ba- yındırlık Bakanlığınım gösterdiği bu ko- laylık bütün esnafı sevindirmiştir. Yal- nız yağmursuzluk yüzünden üç dört gün sonra, domatesin toptan satışının 20 kuruşa kadar. çıkacağı sanılıyor. Yerli ürün çabuk yetişirse bu pahalılı- ğın çabuk önü almacaktır. Kabak, semizotu, hiyar Beypazarı çok ürün yetiştirmeğe başlamıştır. Her gün kamyonlarla Bey- tu gelmekte, kabak 5 ve semizotu 3 ku- pazarından dolmalık kabak ve semizo- ruşa kadar kantarlanmaktadır. Adana ve Mersin'de hiyarlar kuruduğundan fiatr yükselmiştir. İstanbuldan gelenle- rin tanesi 3 — $4 kuruşa verilmektedir. İki üç güne kadar Beypazarından gele- cek hiyarların fiatı düşüreceği bekle- niyor. Başka yıllarda hiyar bugünlerde 30 — 40 paraya veriliyordu. Bamya, patlican : Mersin, İzmir ve Antalyadan gelen patlıcan 20, sivri biber 20 — 22,5, dol- malık biber 2$ kuruşa kantarlanmakta- dir. İzmir mahsulü bamya 25-30, Vezir- hanından gelen ayşekadın 14.15 kuruşa verilmektedir. Adapazarının patatesi 10 kuruştur. Halbuki başak yıllarda bu va- kitler Ankaranın v- çevresinin patates- leri de yetişiyor ve fiat 6.7 kuruşa ini- yordu. Sarmsak, soğan: Geçen yıl pahalı alınan tohum yüzün- den sarmsak bu sene yüksek fiatlıdır. Mersinden gelen sarımsak 20 ve kuru soğan 5 kuruştur. Türlü yemişler: Yemiş bol gibidir. Her yıl yağmur- dan kurtlanan kiraz, bu yıl da l:urak— Irktan kurtlanmıştır. Kiraz çok az gel- meğe başlamıştır. 15-30 arasında kan - sındadır. Sabanca ilk şeftalilerini de gönder- meğe başlamıştır. 25-30 arasında kan: tarlanmaktadır. Erik 6.12 ve İzmirden gelmeğe başlayan armut 12.18 arasın- dadır. Bursa, Tavşancıl ve Sabancadan viş- ne gelmeğe başlamıştır. 15-20 arasında kantarlanmakta ise de bu yıl yerli vişne çok olduğundan bir hafta sonra fiatlar çok düşecektir. Kümes hayvanları: Kümes hayvanları içinde en çok sa. tılan piliçtir. Yinebilecek derecede bü- yümüş olan piliçleri köylüler 7,20-10 ve perakendeciler de 12,5-15 arasında satı- yarlar. j Et fiatları kuzü 30, koyun 40 kuru, şadır. Kasaplar da kuraklıktan şikâyet ediyorlar. Mevsim yağmurlu olsaydı bu fiatların düşeceği tahif idi. Kırlarda ot olmadığından, celepler sürülerini otlat- makta güçlük çekiyorlar. Buz: Ankarada şimdi en çok satrlan buz. Dikkat ediniz Basın Genel Direktörlüğün- den: “Vaktiyle abone ve ilân dolan- dırıcılığı yapan ve gazeteleri ba- kanlar kurulu kararı ile kapatılan bazı kimselerin şimdi halkımızın hava tehlikelerinden korunma i- şine verdiği ehemmiyetten istifa- de ve bazı hayır cemiyetleri ismi- ni istismar ederek hava hücümla- rından ve zehirli gazlerden korun- ma mevzuu üzerinde yazılmış der- me çatma kitapları yüksek fiat- larla şahis ve müesseselere zor- la sattıkları yapılan tahkikattan anlaşılmıştır. Halkımızın vatan müdafaasına ve şeflerin emirlerine gösterdiği derin alâkayı istismar eden bu * soysuzlar hakkında şiddetle taki- bat yapılmakla beraber halkımızım bunlara karşt müteyakkız davratı- maları temenni olunur.,, İzmirde yoksul çocuklara yardım İzmir, 26 (A.A.) — C.H.P. ta- rafından korunan kimsesiz 250 yoksul çocuğa şehir gazinosunu tutan B. Murad tarafından bir akşam yemeği verilmiştir. Ça- gırılanlar arasında C.H.P. çocuk- ları koruma ve kızılay ve şehri- miz öksüzlere yardım kurulu baş- kanları ve daha bir çok kimseler- le basın oruntaklarr bulunmakta idi. Uşakta sergi Uşak, 26 (A.A.) — Dün hak kevinde beş ilk okul öğretmen- lerinin el işlerinden bir sergi a- çılmıştır. Çocukların sergide gösterdil. leri işlerini halk beğenmekte ve sevinç duymakta ve öğretmenle- ri kutlamaktadır. Bugünkü sayımızda geçen kılavuz kelimeleri Ağılamak — zehirlemek Asığ — Menfaat Belitmek — Tayin etmek Betke — makale Düşün — mülahaza Etki — Tesir Ertik — meslek Evre «« safha Gelişim — İnkişaf Göret — Ziyaret İnançlamak — Temin etmek Karşın — tağmen Kesin * Kati Okan — Okyanus Ortalama — vasati Sağlamak — temin etmek Sömürge — müstemleke Subay — zabit Üretim <- istihsal Yormak — atfetmek Yöney — Cephe dur. Evelce Bomonti fabrikası günde 1000-1200 kalıp çıkarıyor ve her kalrbe toptan 60 kuruşa veriyordu. Bir kalıp 1$ kilo gelmektedir. Orman çiftliği buz fabrikasını kurunca, günde 480 kalrp ka. dar çıkarmağa başladı ve fiatı 35 kı- ruşa indirdi. Şu halde buzun kalıpla alınınca kilosu iki kuruştan biraz faz. laya gelmektedir. Orman çiftliği belediyenin buz fabrik da kiralamış, öteygünden iti- baren işlemeğe başlamıştır. Belediye- nin fabrikası günde 800 kalıp kadar çıkardığından buz sıkıntısı kalmıya. caktır. Memurlar kooperatifinin güm — delik çıkardığı buz da 50 kalıp kadar. drr. e Çiftlik lokantası cuma günü Bankalar Caddesinde açılıyor: buzlu ANKARA BİRASINI ancak burada bulabilirsiniz, Çok nefis, temiz ve çeşiâ]i yemekl;rle K Ü ş

Bu sayıdan diğer sayfalar: