SAYIFA 2 Dü işleri. —— * Kılavuz için dersler ikğan Meşhur —— 1 üinlü, angın 2- (mahut anlamına) herkesce bilinen, hep bildiğimiz, hani şu, hani şu bildiğimiz 3 - (maruf an.) tanınmış Meçhul — 1 - bilinmedik 2 - bilinmez, bellisiz 3 - tanın « mamış Şöhret — 1 - Ün 2 tanınmışlık 3 - Soyadı Meçhuliyet —- 1 - bellisizlik, karanlık 2 - tanınmazlık Mütenekkiren —« tanımsız, tanımsız olarak, tanımsızca İştihar etmek — tanınmak, ün almak, ünsalmak, Nedim divan devrinin ünlü şairlerindendir. Herkes kendi köyünde angındır. Siz bu taraflarda iyi yol yapmakla tanınm ı ş'stnızdır, Bilinmedik ne huyun kaldı? Onun ismi bu taraflarda bilinmez, Sonu bilinmez bir işe girdi. Eski zaman adamları, ün atattır, derlerdi. Sizin kendi şehrinizde bile tanınmışlığınız yok, Bellisizlik içinde yürümekten hoşlanmam , Çok çalıştı, bir çok başarılar elde etti, fakat türlü t a. nınmazlıktan kurtulamadı. Avrupa'da tanımsız dolaşmağı severim. Eski Amerika Finans Bakanı tanımsız İstanbula geldi. . İzmir inciri bütün dünyada ün Aalmıştır, Bütün tarihe ün salan türk yiğitliği... ... ST YU y > oOlsrAK 'Toplamak Kavramak ğ Kapsamak Kavram k Kavrayış K Kapsa K Kapsal ç Cam, cuma, ihtiva, iştimal, ihata gibi osmanlıcaların karşılıklarımı böyle tek olarak yazışımızın sebe- bi, asmanlıcada bunların pek karışık kullanılmasındandır. Bu kelimeleri misallerle ayıtdetmek, ve bu kelimeleri osmanlıca- dan çevirmiyerek yerinde kullanmak daha doğru olur. “ Bütün iyilikleri netsinde t o plryan..., sözünde Bi toplamak kelimesi ile cemetmek, cami kelime- B Terini karşılıyoruz.. “Sözünüzü iyi kavrıyamadım!,, cümlesinde kavramak osmanlıca ihata etmek karşılığıdır. Ohalde kavrayışlı adam, ihatalı adam de- mektir, Bir kelimenin kavram'ı demek osmanlıca mefe um'u demektir, Kapsa'yı ihtiva karşılığı kullanıyoruz. kapsa» mak — osmanlıa âm ve şâmil olmak, işti- F mal anlamınadır. “Özgenlik, bütün yurddaşları kapsas ğ yan bir baktır.,, Hürriyet, bütün yurddaşlara şamil bir İ haktır.., “Bukanunun içine aldığı hükümler..,,dediğimiz- de, osmanlıca ihtiva ettiği sözünü karşılıyoruz. Ni- tekim içindekiler'de muühteviyat demektir, “ Kanunun bu meseleye şümulü yoktur.,, sözü “ka « P nun bu meseleyi kapsamar., yahud “bu mesele kanu « nun kapsamında değildir.,, şeklinde çevrilebilir. - Vx İ Cereyan etmek — Akmak, geçmek, geçmekte olmak İ Cmyuıı=Ahm,yürüm,ıhnu, gidiş, hareket Cari --« Akar, yürüyen, yürür, geçer, “Şu sırada cereyan eden hadiseler...,, sözünün karşılığı “şu sıtada geçmekte olan hadseler...,, dir, K “Buhılı'se;lln cereyan etti., ,cümlesindeki ce« p reyan etti sözünü İ . 4 İ geçti veya oldu diye çevi “Dünya ekonomisinde yeni cereyanlar.., sözündeki cereyanlar'ın karşılığı akımlar'dır. “İşlerin gidişini beğenmiyorum..,, cümlesindeki Bi- & dişde cereyan demektir. İ “İşlere iyibir yürüm vermek..,,sözünde cereyamr m türkçesi yürüm'dür. ö Cereyanı mouvement karşılığı kullanınca hare- ket kelimesini alırız. Yürüyen işler,umuru cariye demektir. Yürür (yahut) geçer kuraP'dakaidei cariye'« nin karşılığı olur. Fakather cari kelimesi türkçeye çevrilmek İstemez: Mahıcari doğrudandoğruya bu&ây demektir. Ankara Birası ULUS i H z25 MAYIS 1935 CUMARTESİ ; — DUYUKLAR . . SUŞ Tecim ve Endüstri odaları kurultayında Kurultay Genel Sekreterliğin- den bildirilmektedir: 1 — Tecim ve endüstri komis- yonları bugün (dün) de çalışmala- rına devam etmişlerdir. Bunlardan 'Tecim Borsaları, Genel Mağaza- ları üti rapor- larını Genel kurula sunulmak ü- zere Genel Sekreterliğe vermiş - lerdir. 2 — Tecim Odaları kanun ve tüzük komisyonları bu sabah (dün) çalışmalarına devam etmiş ve raporlarını hazırlamağa başla- mışlardır. 3 — Dilek ve Standardizasyon komisyonları dün akşam geç vak- te kadar çalışmalarına devam et- ır. Standardizasyon kemisyonuna 'Tarım işleri genel direktörü Bay Abidin de girmiş ve komisyon (- yelerinin sorularma çok kıymetli izahlarda bulunmuştur. Bu komisyonlar raporlarını ya- rım (bugün) Genel Sekreterliğe vereceklerdir. 4 — Bugün saat 10 da Genel ku- rul toplanarak komisyonlardan gelen raporları gözden geçir- meğe başlıyacaktır Kızılay haftasının üçüncü günü Kızılay kurumu tarafından ye- ni üye ve gelir kaynakları bul. mak için 23 mayıstan 31 mayısa kadar devam etmek üzere hazır- Janan (Kızılay haftası) nın bu - gün üçüncü günüdür. Genel mer- keze gelen haberlere göre, hafta, yurdun her tarafında büyük bir ilgile karşılanmıştır. Hayır kurumlarımız arasında başlı başına bir soysal yardım evi ve sevgi ocağı olan Kızılayın ba- şardığı büyük ödevleri anlatan a- fişler ve güzel sembollerle bu ilg- gi tazelendirilmektedir. Geçen yıl bir kaç il kolu tarafından de- neç olarak yapılıp iyi sonuçlar ve- rven üye yazma haftası bu yıl dü- zenli bir program altında ve bü- tün yurdda yapıldığından Kızıl- ay için çok verimli bir hafta ola- cağı umulmaktadır. Adapazarında kültür çalışmaları Adapazarı, 24 (A.LA.) — Şar- baylık kurulu üsnomal olarak top- lanarak gençliğe spor yeri olarak ayrılan, sonradan cumuriyet alanı yapılan şarbaylık arsasından on bin metre yerin 2500 liraya kültür bakanlığınca yapılacaik orta okul kurağı için satılmasını ve alma- cak paranm da C. H. Partisi ilçe yönetim kurulunun istediği oku- ma kurağına yardım olmak üzere partiye verilmesini kararlaştır- mıştır. Di Kılavaza ©? ÜLKünün 27 inci sayısında toplu olarak çıkmıştır. Büyük dil devriminde- ki ödevini yerine getiren ÜLKÜ". nün yıllığı eskiden olduğu gibi gene 250 kuruştur. Ulus basım evinde aboöne yazılmaktadır. ——— ——— — Hakikiğ Bira Z Bir gazeteci ve bir şair iki İSTANBUL YTELEFONLARI amerikalı Bayan » — şehrimize geldi Biri gazeteci ve öteki şair iki Amerikalı bayan, kuzey Ameri - kası sindikasının orun- tağı olan Mis Gladys Baker ile arkadaşı şair Mis Sarah Hender- son Hary dün İstanbuldan şehri- mize gelmişlerdir. Mis Baker'in ilgili bulunduğu gazetecilik sindikasında 140 bü- yük gazete vardır. Mis Baker A- merikanın en tanınmış görüşme- nidir ve şimdiye kadar, bütün acunda, binden fazla ünlü kimse- lerle enterviular yapmıştır. Gazeteci ve şair iki arkadaş, 27 Nisanda Nevyorkdan çıkmış, Ro- maya gitmişler, orada B. Musoli- ni ile görüş: erdir. Z Bıl':dııı B"u"ılğque ve oradan Bu- dapeşte, Viyana, Prag, Berlin, Brüksel ve Londraya uğrayacak, bu şehirlerde yüksek devlet &- damlarile görüşeceklerdir. Londradan sonra doğru Amerika- ya dönerek gazetelerine Avrupa- daki görüşmelerile duyuşlarını ya- zacaklar ve bir kitap çıkaracak- lardır. * Amerikaya dönmeleri eylül ve- ya birinci teşrin aylarına raatlıya- caktır Mersin Halkevinde güzel bir gece Mersin, 24 (A.A.) — C. H. Par- *isinin dördüncü büyük kurulta- yında ilimiz delgesi olarak bulu- nan doktor Muhtar Berker dün gece Mersin Halkevinde bir ko- nuşma yapmış ve kurultay hak- kındaki duyuşlarını içtem ve he- yecanlı olarak anlattıktan sonra yeni parti programmı uzün uza- dıya izah etmiş ve ilimizle ilgili dilekler Üzerinde kurultayca alı- nan önemli kararları bildirmiştir. Bu toplantıda, parti ve halk baş- kanı ve üyeleri ile birçok bayan ve bay hazır bulunmuşlardır. Bu konuşmanm arkasından halkevi müzik kolu bir kanser vermiş, top- lantı çok iyi bir hava içinde bit- miştir. ANKARA RADYOSU Bu akşamki program: 10.30 — Sporcu konuşuyor 19.40 — Musiki: Haendel — Air ü Gavotte Keman: Necdet Remzi Piano: Ulvi Cemal 20.00 — Türkiye başın kurultayı saatı 2010 — Musiki: Beethoven Menuet & Presto ” Seherzo Keman: Necdet Remzl Piano: Ulvi Cemal 2030 — Dans musikisi 2050 — Son haberler, Her gün beş kelime ; (Başı 1 inci sayıfada) 2-Bu mesele hakkındaki çözenizi akla yakın bulmu- yorum. 2. — İnkılâb — Devrim Not: Gazetemize gönderilecek yazılarda bu kelimelerin osmanlı. caları kullanılmamasını rica ede- rız. Bir gazeteci salgıtı geliyor İstanbul, 24 — Ankarayı gezer cek olan Güney Amerikası gaze. tecilerinden bir grup bugün öğle« den sonra Köstenceden şehrimize gelmiştir. Arkadaşlarımız vapan da Basın Genel Direktörlüğü İs- tanbul oruntağı Neşet Halil Atay ve İstanbul gazetecileri — taratın: dan karşılanarak, hükümet adına park oteline konuk edilmişlerdir, Gazeteciler İstanbulu beğen diklerini söylemişler, gördükleri eyi karşılanmadan dolayı teşek« kür etmişlerdir. Gazeteciler pazar akşamı An» karaya hareket edeceklerdir. İstanbulda Atatürk spor günü eşsiz bir törenle kutlandı Başı ) inci sayıfada canlı, arı duygularını anlatan öz dille verdiği bir söylevde 19 Ma< yısın ulusal tarihimizde ve acun tarihindeki yüksek anlamını va4 eşsiz yerini izah etti ve bu kalız esere karşı gençliğin ödevini an. latarak ilk önce kendisi andiçtik koca alanı kaplıyan gençlik va bütün seyirciler bu andı tek bir ses ve gönül halinde tekrarladıs lar. Program tam bir düzen ve bas şarık içinde tamamlandı. Fener stadınm hiç görmediği bu kala: balık akşam geç vakit, yaşa; dıkları saatlerin unutulmaz anısı ile stadyomdan ayrıldılar. Bugünkü sayımızda ge! çen kılavuz kelimeleri Aytar — Muhabir Bildiriğ — Tebliğ Değişke — Tadilât Diyev — Beyanat Doruk — sirve Düşerge — Vecibe Etki — Tesir Genel kurul — Heyeti umumlya Genel « Umumt Gereç ** Malzeme Girişim — Teşebbüs Gündem — Ruzname İlgin — Alâkadar İncelemek — Tetkik etmek Kamoy — Efkârı umumiye Kurağ — Bina Kurul — Heyet Kıvanç — Pahir, Wtihar Kotarmak — Halletmek Oruntak « Mümessil Öğretmen — Muallim Önerge — Teklif Örgüt — Teşkitât Özveren — Fedakâr Böylev —& Nutuk Sunmak — Takdim etmek Sürel — Daimi Tecim — Ticaret Tüzük * — Nizemname Uçak — Tayyare Ürün -« Mahsul Ürüt — Hasılat Üznoma! — Fevkalade Üye — Arza Yönetmenler — müdiranı umur evkini Verir