ündelik VAKİT KAZANMA m*'îluhuıl sıyasanın çok fay - '::'düğü yöndemlerden biri Vakit kazanmaktır. Vakit ka - ğ'ö:mk bugünün işlerini şöyle bi ** pamuk ipliğine bağlıyarak dq.:: yükü geleceğe bırakmak belkektir. Gelecek insanlar için * olmıyan bir durumdur. Ken- b _de daha çok - ihtimaller ve Yal nlar saklıyan bir durum.. O ü kadar hadiseler değişebilir, ç "l_llrm düşüncelerine şekil ve- d.bf*şrlü etkeler başka biçimler B'ı"ı_lır. Yarın umud acunudur. Ün olamıyanın yarın olması, «Sün olanın yarın olmaması dü .ı"':ai insanlar için olduğu kadar x'“llnr için de en büyük yaşayış Üdür, Merakla beklenen Stresa kon: Ansı da bitti.. Buradaki konuş- el tın sonucu da anlaşıldı.. Ge- bir bakrmdan denilebilir. ki, ıhü,:'nfurını vakit kazanmak po- SI ile Avrupa . barışına hiz - ::_ıttlmiıtir. Yıllardanberi devlet- İ Uğraştıran barış sorumunun özünde, ne de şeklinde yeni bir Y yapılmamış olmakla beraber, gün için olsun, onu büyük bir mtıdan kurtarmak yolu bulun- tur, Uluslar derneğinin uğra- Ec'l'?' iş üzerinde alınacak karar- Tn taşlağı hazırlanmış ve Ce - x Vre'de acı sürprizler ile knq.ı - $mak ihtimalinin önüne geçil « İştir. Bunun arsıulusal sıyasa ba- fer, BALKAN EKONOMİ KONSEYİ —orava <—< Yarın toplantılarına Balkan Ekonomi konseyinin yarın t0 Çalışmalarını yakından takib ettiği- miz Balkan antantı ekonomi ve f'"" komisyonu yarın şehrimizde liah -« mer merkezinde toplanacaktır. Yugos- lav, rumen ve yunan heyetleri h.uıuıı Istanbuldan şehrimize geleceklerdir. Dost ülkeler ekonomik bakımdan bü - yük değeri olan bu işe asağıda adları yazılı delegeleri göndermişlerdir: Rumen kurulu Başkan: B. N: Tabakoviçi, Rümen | demiryolları inhisarı idare meclisi baş- Oğmanlıcada 1 — Öz türkçe köklerden gelen sözlerin karşısına yazılarını gazetelere vereceğiz. 2 — Yeni konan karşılıkların iyi ayırdedilmesi 3 — Kökü türkçe olan kelimelerin bu günkü işlenmiş (T. Kö, | için, gereğine göre, ve kullanılan şekilleri alınmıştır: Aslı ak olan hak, aslı üğüm olan hüküm, türkçe #çek,, kökünden ge planacağı Hilâlishmer — genel merkez binası kanı, B. Jon Kristu, dışarı işler bakan- lığt ekonomi işleri direktörü. B. Valli - maresco, elçilik müşaviri. B. Mühendis Makovci, demiryol direktörlerinden. Mühendis Mihalopol, münakalat bakan- lığı direktörlerinden. Nikolau, General konsolos. B. Maryau, Romanya çıkı (ih- racat) enstitüsü genel direktörü (son- radan gelecektir). Elen,kurulu B. GĞ. Hazitakis, kurul başkanı. B. (Sonu 2. nci sayıfada) n Türkçeye Karşılıklar K ) beldeği ( alâmeti) konmuştur. Bunların her biri hakkında sırası ile uzmanlarımızın (mütehassıs) Nevyork, 16 (A.A.) — Dey NİSAN 1935 ÇARŞAMBA i Telgraf »uze- tesinin Nevyork bildirmeni, Amerika işçi partisi liderlerinin hil olacağı büyü 00.000 amelenin da- grev hasırladıklarını yaz- maktadır. Elektrik ucuzladı Bayındırlık Bakanlığı ile şirket arasında yapılan konuşmalar bitmiş ve elektrik kilovat başın- da 5,5 kuruş daha ucuza indirilmiştir. Ankara Elektrik şirketi ile Ba- yındırlık Bakanlığı arasında, gö- rülen lüzum üzerine, açılmış olan konuşmalar, birkaç aydanberi sür- mekte idi. Bu defa, iki taraf üyelerinden kurulmuş olan komisyon işlerini bitirmiş ve Ankara halkını sevin- direcek ve yaşayış pahası üzerin- de önemli bir tesir yapacak bir so- nuca varmıştır. Dün, şirket murahhaslariyle Ba- yındırlık Bakanı Bay Ali Çetinka- ya arasında imzalanan bir proto- kola göre şimdiye kadar kilovat başıma alınmakta olan 25,5 kuruş, 20 kuruşa indirilmiş ve belediye için de şirketin yıllık kârı üzerin- den yüzde dârt pay verilmesi esası kararlaştırılmıştır. Ankara halkının yüzünü güldü- recek olan bu başarım hakkında yarınki sayımızda uzun boylu taf- silat vereceğiz. Halkın asığını korumak yolun - da birçok gayretler göstermiş ve işler başarmış olan Bayındırlık Bakanlığını bu başarımından do- layı da kutlamayı bir ödev biliriz. fransızcaları yazılmış, ayrıca örnekler de konulmuştur. Balkan antantı ve küçük anlaşmanın e E ĞA bildiriği Cenevre, 16 (AA) — Küçük anlaş- ma ve Balkan anlaşması konseyi dün yaplığı müşterek toplantı sonunda bir bildiriğ çıkarmıştır. Bildiriğde denili - yor ki: Kdt el a lli alani s, Avrupanın kuzey doğusunda karşı : hıklı yardım andlaşmaları yapmaya ve orta ve güneyi Avrupada güvenlik and- laşmasının tahakkuku yolunda konuş « (Sonu 2, ncl sayıfada) Bulgar Dış Bakanı Kabineden çekildiği söyleniyor. Sofya, 16 (A.A.) — Havas ajansı bildiri- yor. Kabine üyeleri ara- sındaki — anlaşmazlık, yakında — bir buhran çıkarmak — ihtimalini gösteriyor. Dün akşam Dış İşler Bakanı Batalof'un ç.ı,u.ı;:l duyuğu — dolaşmakta idi. Başbakan bu du- yuğu yalana çıkarmış ise de B. Batalof'un ıe!çokmn çekildiği ve a SĞi eee emei ahmedağa ılla"vuzu N. 24 Ki len şekil gibi. hg)' Hoktası — Kavşıt noktası > Tek: Toros demiryoliyle Ankara demiryolu- Zut iltisek noklası Eskişekirdir -— Toros de- Miryöleyle Ankara demiryolunun kavsıt nokta- " Eskişehirdir. 'ğ'*'ı — Bitişik, kavuşuk z Tnek: Pitraten biribirine merbut değil, belki Tölüsık denilebilecek derecede — Yaradılıştan Sizibirine bağlı değil, belki bitişik denilebile- Gt — Benzeşim ı—_,"'“"' Arabide “sin, He ile yazılan ihtısas iltibaslarını iydir — Arabçada “sin,, li ihtisas ve "sat, İt Ni “tisas benzeşimlerini kaldırmak iyidir. ü çt etmek — Sığınmak Tnek: Bu tire ile yazılan ihtisas ile ref'etmek âlinize iltica etmek iste- işş, — Bu işde de yüce bağışlamanıza sığınmak Sterim, Sığmal b İlticagâhım olan siner mader —Sığıns- < " Olan ana kucağı. SRüç; KSi — Sığınık Pnek: Siyasi mültecilere en çok müsamah: EĞS- c * Türkiye'dir * Sıyasal sığınıkları en çok Katılmak “ lâb kahramanlarının saffına ben i d lar, etmek isterim * Bu devrim bahadır- in v * Sırasına ben de katılmak isterim. 'at M veccüh) — Yönel x Vk: Ptifatınız kalbimi serşarı mesar eyledi Sneliniz gönlümü sevinçle doldurdu. İltifat Çtevecclih) etmek — Yönelmek, yüze bakmak, hoş davranmak mek — Parıldamak, yalpırdamak Örnek: 1 — Semada iltima eden bir necmi hire hasrı nazar ederek.. -« Gök yüzünde parıl- dıyan parlak bir yıldıza (ıîz'î'nlf dikkrek... E 2 — Ulfk üzerinde ziyayı şemsin iltima ettiğin! —» Üfk üzerinde gün ışığının yalpır- Iltima et görenler... dadığımı görenler.. İltimaat — Yalpırı Örnek: İltimaatı kamer, du — Ayra yalpıtıları, göz İltimas (sahabet etmek) — Kayırmak Örnek: Bu işin olması için bana biraz R etmenizi rica ederim * Bu işin olması için be- ni biraz kayırmanızı dilerim. enzarımı taltil ediyor- lerimi okşuyordu. iltimas İltiva — Kıivtım Örnek: Ü: Üstündeki ipek fistanın kıv Titiyam bulmak — Onulmak Örnek: Harbre aldığı ceriha iltiyam — Savaşta aldığı yara onuluncam. hariri fistantn iltiyaları * Tımlart... bulunca... İitizam ctmek — Tutmak, yan çıkmak, yan olmak Örnok: Siz beni iltirem ettikten sonra £ —rı;w- den korkmam — Siz beni tuttuktan (Siz benden yan çıktıktan) sonra kimseden korl Tizam etmek — Susturmak İma — İmay Örnek: Anlıyana yana bir küçlük Ima etmek — İmaylamak ç ma:nek: 1ma etmek istediğiniz nokta gözümden kaçmış değildir -> İmaylamak istediğiniz nokta gözümden kaçmış değildir. b bir küçük ima yeter * Anlr gay yeter. İmal etmek — Yapmak Örnek; Onun imal ettiği tarada güzel koltukla- tın emsali yoktur — Onun yaptığı yolda güzel koltukların benzeri yoktur, İmalât — Yapım Örnek; İmalât hitam bulmak üzere olduğu sı- rade —« Yaprın bitmek üzere olduğu sırada, İmalâthane — Atölye (T. Kö.) Mamul — Yapık Örnek: Ceviz ağacından mamul bir dolab — Ce- viz ağacından yapık bir dolap. Ameli — Pratik (T. Kö.) Nazari — Teorik (T. Kö.) İmale etmek — Çevirmek, yatırmak, eğmek Örnek: 1— Kalbinizi bu tarafa doğru imale e- den sebeb — Yüreğinizi bu yana doğru çeviren mumuı is'afa tıklan — sonra İman Örnek çeğine ceğine, yükseleceği Türklüğün ileri gide- e inanımız vardır. İmar etmek — Bayındırmak (Bak: âbadan) IEmdad etmek — Yardıma koşmak İmdad — Yetişme, yardıma koşma Imdad! — Yetiş! Hınba etmek — Yoketmek Örnek: Harbın nihayetinde düşman ordularını imbha eden büyük kumandan,.. —— Savaşın sonun- da düşman ordularını yok eden büyük komutan... Imhal etmek — Önellemek, önel vermek Örnek; Alacağınızı tediye etmek isterim; fakat biraz imhal etmenizi rica edeceğim «« Alacağın nizi ödemek isterim; ancak biras — önellemenizi (önel vermenizi) diliyeceğim. Mühlet -« Önel Örnek: Size iki ay mühlet... ondan — sonra belh demem © Size iki ay önel... ondan sonra bekler >mem, Imkân — İmkân (T. Kö.) Ademi imkân — İmkânsızlık Adimülimkân — İmkânsız Mümkün — İmkânlı Mümkün kılmak — İmkânlaştırmak Gayrimümkün — İmkânsız Gayrimümkün kılmak — İmkânsızlaştırmak İmlâ — İmlâ (T. Kö.) İmlâ etmek — Doldurmak Örnek: Bu Jütfunuz kalbimi hissiyatı mesertet- Bu kayranız yüreğimi sevine le imlâ eyledi — duygulariyle doldurdu. İmrar etmek — Geçirmek Örnek: Gümrükten imzar sandıklar edilen Gümrükten geçirilen sandıklar. Mürur & Geçme Örnek: Bu sokaktan yük arabalarının müruru memnudur — Bu sokaktan yük arabalarının göç- mosi yasaktır. İmsâk etmek — Kısınmak Örnek: Sarfiyatta biraz imsak etmek lâzım « Harcamada biraz kısınmak gerek.