MK =YIFA z DIŞARDAN GELEN SON DUYUKLAR ULUS ZU MmAnI 1935 ı,unşan-; — Âlmanya ve uluslar (Başı 1. inci sayıfada) h. Mecburi askerlik hizmetinin yeniden — Şiesis edilmesi acun sıyasasınım büyük gpeselelerini semereli bir surette konuş- Bnak içn zaruri olan muvazeneyi vücude ürmektedir. Almanya, gerek kendisi m gerek diğer uluslar için gerekli Ölan barışı temin için işbirliği arzu et - inektedr. Amerika'nın düşüncesi daha sorulmadı Vaşington, 19 (ALA.) — İngiltere, Al — paanyanın son kararı hakkında — henüz TAmerika dışarı işler bakanlığının noktai Bazarını sormamıştır. Sanıldığına göre Con Saymen ile B. Hitler arasında- görüşmenin sonucunu bekliyerek şim vi Tagiktlere tarâfinden retmen — bir he üste bulunulmıyarak yalnız şifahi — Börüşmeler yapılacaktır. İngilterenin kararı umud verici b Londra, 19 (A.A.) — Bu sa - bahki gazetelerin ekserisine göre, $ir Saymen'in Berlin'e dün gön - — İderilen ingiliz notasına gelen ce - jabdan sonra Berlin'e gitmek için — Blımış olduğu karar, bütün ümidle- # uyandıracak şekildedir. Deyli Telgraf yazıyor: “Bu karar, İngiltere hükümeti - İııııu * ingiliz tebliğinde bil- ü veçhile umumi bir anlaş - Ma için bütün gayretlerini sarfet - tiğini göstermek hususunda, her - — kesi ikna edecektir. Fransız gazeteleri Bay Saymen'in yolculuğunu doğru bulmuyor Paris, 19 (A.A,) — Matbuatın acı acı tesbit ettiği iki hakikat şun- — dan ibaret kalıyor: Versay anlaş: Mmasına yapılan tecavüz karşısında Mmüşterek ve ehemmiyetli hiçbir i- — Hiraz serdedilmemiş ve İngiltere de tahammül göstermiştir. “Jurnal,, diyor ki: “Fransa' » — man niyeti, müşterek bir protesta - — da bulunduktan sonra, Londra, Paris ve Roma arasında, hâdise - — nün geleceğini görüşmek ve ica - — Banda uluslar kurumuna baş vur - maktı. Sir Con Saymen'in seyahati, önceden Fransa ve İngiltere ara - sında kararlaştırılan şartlara ta - ııııilı zıd bir tarzda vuku bulu - yor." Petit Parisien: "İııihlı*hn— j hiç bir sonuc çıkmıyacağını, önce- den kestirip o zaman, Almanya - nın giyabında çabuk ve muvakka- ten bir şart, bir de Tuna andlaş - ması akdederek, barışa taraftar ulusların güvenini pekiştirmekten , başka çare kalmaz..,, diyor. k - Eko dö Pari de diyor ki: “Pa- riste hiç beklenilmiyen ingiliz mu- tavaatı hayret ve şaşkınlığı mucib dıqhı Birkaç haftadanberidir, y liz bakanları tehlikeyi hisset - — miş veuyanık gibi idiler. Meğer — aldanıyormuşuz, Almanyanın şan- :: lııulıeıı. çok güzel bir mükâ - ıuouıi de şu mütaleayı - yürütüyor: — “İngiltere'nin notası, Fransa — we İngiltere arasında her türlü b kbirliiim mani olduktan başka, /— B.Hitler'e manevi bir taviz temin /— etmiştir. Hitler'in biricik kuşkusu, — Roma'nın ittihaz edeceği durum- — İdan yanadır.,, k Figaro gazetesi, emrivaki do-- — Jayısile hâdis olan yeni durum ında, Fransa ile müdavelei dilmeden, Berlin seyahati d » h kararında ısrar edilmesini hayret le telâkk! ediyor. Populer de diyor ki: “İngiliz dışarişler bakanının Berlin'e gidişi, Almanya tesliha - tının meşruiyetini tasdik demek o- lacaktır ,, Amerika durumu aydın- lanmış buluyor Vaşington, 19 (AA.) — B. Hull, Al- beraberi umumi temayülün inkişafına göre, Almanyanın beyanatı, bir sui te » fehhümü izale etmiş, müstakbel görüş - -ılıııvıdıı—ıııyhlı—nkı—. Alman gazetelerinin müşterek bir başyazısı Berlin, 19 (A.A.) — B. Göbels, bü- tün gazetelerin yazısını teşkil eden bir yazısında diyor ki: — Mecburi askeri hizmet tesisi, şimdiye kadar halledilmemiş dünya po- litika meseleleri üzerinde semere vere- cek konuşmalara varmak için gereken denkleşmeyi teşkil etrrekte''v. Almanyanım öteki uluslar kadar barı. şa ihtiyacı vardır. B. Hitler'in büyük ve cesur kararına derin bir surette minnet- tar olan alman uluşu, bu karara savaşçi ve kinci bir heyecanla cevab vermedi, Sadece vakuy olarak, kendi kuvveti sayesinde yeniden kendini güvende duy- maktadır. Yarı resmi (Korrespondans — Politik ve diplomatik) gazetesi diyor ki: * Almanya, silâhların uluslararası şey, Almanya için hususi bir vejim üze- rinde müzakerelere girişmektir. Bu gazete, Almanya'nın son kararı- nın, fransız — ingiliz tekliflerinin mü- zakere esaslarını yıkmadığını teyid et - mektedir. Amerika sevirci kalrvor Vaşington, 19 (AA.) —B. Hull, AL manya'nın tekrar silâhlanması mesele « sini hiç bir Avrupa diplomasi mümessili ile münakaşa etmemiş ve hiçbir yaban. ct hükümetten bir bildiri almamıştır. Fakat B. Hull, dün akşam B. Norman Daviz'i davet etmiş ve kendisiyle görüş- müştür. B. Hull, Amerika'nın durumunu şe - yirci vaziyeti olarak tarif etmiştir. Amerika dikkatli davranmakta ve duru. mu sıkı bir surette takib etmektedir. Ayan dışarı işler komisyonu reisi B. Pitman, Almanya'nın durumunun, Ame- rikanın karışmaması gereken — ciddi bir vaziyet yaratmak tehlikesi arzettiğini söylemiştir: — Almanya'nın kararı, demiştir, es- ki savaşcı ulusların askeri ittifaklardan gayri yeni bir müdafaa sistemi için ken- di aralarında görüşmemelerinden doğan kaçınılmaz bir durumdur. Nevyork Taymis Alman- ya'yı tenkid ediyor Nevyork, 19 (AA.) — Nevyork Taymis diyor ki: “İngiltere'nin tasav - vuru, Almanyanın bile çiğnemek cera - Avrupa diplomasi cebhesi vücude getir. meğe matuf gibi görünüyor. Son yıllar içinde, Almanya bütün dostlarını kaybet- miş ve düşmanlarınm'husumetinin de artlığınr görmüştür. Cihana karşı yap- tığı bu elim tezahürden sonra, herhan. gi bir devletin, gelip te, Almanya ile ay- nt safa dizilmesini tasavvur etmek müşküldür. ,, İngiliz notası karşısında almanı gazeteleri Berlin, 19 (A.A.) — Alman istihba- rat bürosundan: İngiliz notası ile al . man cevabı hakkında mütalea yü alman gazeteleri, Almanya'nın — ingi bakanları ile konuşmalara istiyerek giri- şeceklerini yazmaktadırlar. Müttefik - Ter silâhları bırakma üzerindeki tecahhüâd. leri bozduklarından Almanya bundan gereken sonucları irtihrac etmiştir. Şim di, durum sarihtir. Büyük devletler hu. kuk birliği dairesinde konuşmalara giri- şebileceklerdir. * Fölkişe Beobahter,, Almanya'nın hareketi üzerinde yapılacak konuşmala. rin ve diplomasi gayretlerin boşuna sarfedilmiş olacağını yazıyor. Çünkü bu hareket, Aprupa'nın barışa kavuşması için yapılacak müzakereler için lâzım ip- tidai vaziyetleri tesbit etmiştir. * Berliner Tageblat,, a göre, yimdi hareket noktasının bütün devletler için ayar ve müsavi olduğunu yazıyor, Al - manya barış arzusunda kimseden ileri gitmemiştir. Konuşmaların müsbet s0 . nuclara ulaşması için elinden geleni yapmaktadır . Amerika devlet adamları arasında görüşmeler Vaşington, 19 (AA.) — B. Ruzvelt, B. Hull ve Norman Davis ile bir saat kadar konuşmuştur. Görüşmenin Al » manya'nın tekrar silâhlanması üzerinde yapıldığı sanılmaktadır. Fakat hiçbir dü- #ünce yürütülmemektedir. Bununla beraber B. Norman Davit' . in, şimdilik Avrupa'ya gitmeği düşün « mediği sanılmaktadır. B. Eryo'nun bir nutku Lil, 19 (A.A.) — Turkuan'da söylediği bir nütukta B. Eryo de - miştir ki: “Barışın korunması beyanat- tan daha farla şeyitre ihtiyac gös- teren bir eserdir. Barışın koran - ması İş istiyen ciddi bir eserdir. Bu dakikada iki şeyden çekinmek i - cab eder: Tahrik ve feragat.. Cümhuriyet, nefret etmiş ol - duğu tahiik fikri ile kendisini en tehlikeli durumlara koyabilecek feragat Fikri arasıada denkliği te- min etmelidir. İşsizlik meselesini tetkik ettik- ten sonra, B. Eryo B. Hitler'in bek. lenilmiyen hareketinden bahsede- rek demiştir ki: “Fransa için silâh yarışına gi « riyor denilebilir mi? Hayır, iste - diğimiz, maalesef mevcudları zaif kalmış sınıfların doğurduğu sıya- sal sonucunda toprağın korunma- sı için gereken asgari mevcuddur. Almanlar sıyasalarının muvaffakıyetinden emin Berlin, 19 (A.A.) — İngiliz bakanlarının ziyaretleri kararının teyid edilmiş olması, B. Hitler ta- rafından kullanılan yeni diploma- si uşullerinin bariz bir muvaffa « kiyeti eseri gibi tefsir edilmekte - dir. Yarı resmt mahfiller, son ha - reketin dünyada yapacağı yankı - ları gizli fakat hakiki bir endişe i- le bekledikten sonra, devletlerin ne Berlin'de, ne de Cenevre'de müşterek bir hareket yapmamış olmalarını kaydetmektedirler. İngilizlerin protestosuna müp - hem bir şekilde temas edilmekte- dir, “Korespondans Diplomatik,, , muahedeleri bir taraflı değiştir - mek hususundaki memnuiyete da- ir yapılan bu protestoyu sadece bir üslüb vesikası saymaktadır: Hukuk müsavatını elde edil « miş sayan âlman idarecileri, sıkı bir müzakere yapacaklardır. Al - manya hava ândlaşmasına girerek garbte güvenliğini garanti altına almak istiyorsa da, şarkta bir gü- venlik sistemini kabule dünden dlalla fusla yönekmiş Hağiklir B. Saymen'in yolculuğu- na aid kararlar değişti , Londra, 19 (A.A.) — Dış iş - leri bakanı Sir Saymen, B. Eden ile pazar günü tayyare ile Lon - dradan kalkacaklar ve Alman hü- kümeti idarecileri ile görüşmek ü- zere Berline gideceklerdir. Almanya'nın ingiliz notasına verdiği cevab, tetkik edildikten sonra, bu yolculuk için önce alın- maış olan kararların bugünkü du - rum karşısında da değiştirilmesi takarrür etmiştir. Fransız - ingiliz görüşmeleri Londra, 19 (A.A.) — 3 şubat tarihindeki fransız » ingiliz bildi - risi ile bildiren politikaya tevfi - kan, Paris hükümetinin alman hü- kümeti ile son yapılan anlaşmala- rın gelişmesinden haber verilmek- tedir. Diğer taraftan istişarelere de . vam olunuyor. İngiltere'nin Paris büyük elçisi Sir Corc Kralk, Londra'da bulun- maktadır. Ve bu sabah Dış işleri bakanlığına gitmiştir. Fransanın Londra büyük elçisi B. Korbin de, Dış işleri bakanı tarafından görüş- meğe davet edilmistir. Romen gazeteleri "alman ların kararı andlaşmala- rın bozulmasına örnek olamaz,, diyorlar Bükreş, 19 (A.A.) — Alman- ya'nın son kararı bütün gazeteler- de heyecanlı mütalea ve tefsirlere yol açmıştır. Universul gazetesi diyor ki: *“Bu karar, heyecan uyandıra - cak mahiyette olmakla beraber iyi malümat almakta olan mahafili hiç bir veçhile hayrete düşürme - miştir. Bununla beraber cüretli bir itiraftır. Avrupa diplomasisi şim - di açık bir durum karşısında bulu- nüyor ve Almanyanın hareekti - ihtimal - barış davasına hizmet et- miştir .Çünkü barışı zıman altına almak için karşılıklı yardım and - laşmaları aktinin müstaceliyetini göstermiştir. Bununla beraber şu ciheti taş - rih etmek isteriz ki Almanya'nın hareketi, muahedeler hükümleri gereğince silâhlarını tahdit mec - buriyetinde bulunan diğer ülke - leri ayni yolu takibe teşvik edecek bir örnek teşkil etmemelidir. Ne küçük anlaşma, ne de Balkan an- laşması Macaristanın ve yahut Bulgaristanın Almanyanın hare « ketini örnek olarak gösterecek ve bunu behane ittihaz ederek yeni- den silhâlanmak ve muahedeler hükümlerini ihlâl etmek iddiasına kalkışabilmelerini kabul etmiye - cektir.,, Yarı resmi İndependence Ru - manie diyor ki: *“Şimdi büyük devletlerin ta - kib edecekleri bir tek yol vardır: Barış koruyucularını — biribirine bağlıyan bağları kuvvetlendirmek ve Berlin hükümetine aralarından birine karşı bir tecavüz vukuunda hepsini mütesanit ve mütekabilen müdafaaya hazır bulacağını an - latmak. Bazı kimsele>, Almanyanın bu hareketine eski müttefiklerini im - tisal etmelerit ihtimalinden endi - şe etmektedirler. Bu zevat, şunu göz önüne almalıdırlar ki küçük anlaşma ile Balkan anlaşması muı— terek menfaatlerini müdafaa için her zamandan ziyade mütesanit - tirler ve Triyanon ve Nöyyi mu - ahed&lerinin Versay muahedesi Ankaradaki alman maslahtgüzarı- nın beyanatı (Başı 1 inci sayıfada) le, bizi Almanyayı derpiş ettiği si- lâhlanma tedbirleri hakkında ale * ni beyanatta bulunmaya davet et- mişlerdir. Fransa, İngiltere, İtal- ya ve Lehistan büyük elçilerine cu- martesi günü B. Hitler tarafından dışarı işler bakanı hazır olduğu halde, bu hususta malümat veril - miştir, Teslihat hakkındaki kanun teslihata ve buna mütcallik sı - yasal meselelere mütedair müza - kerelerden imtina ettiğimiz mana- sını asla tazammun — etmemekte - dir. Bu kanunun yegâne tesiri, bü - yük bir kısmı ordularının teşkilât ve kuvvetlerini kanunla tesbit et- miş olan diğer devletlerle bundan böyle müsavi vaziyette müzakere- de bulunmaklığımız olacaktır. Esasen bu kanun yalnız Versay andlaşmasının 5. ci faslının teb - dili ile alâkadardır ki, bu kısım da, diğer memleketler silâhlanma hak- kındaki hükümlere riayet etmemiş oldukları için, artık bizi kayıd al- tında bulundurmamaktadır.,, gibi parçalanmasına -ıırl;ınü—ıırıı- ha etmiyeceklerdir. İngiliz parlamentosu son hâdiseleri konuşacak Londra, 19 (A.A.) — Gece ya- rısından biraz önce, hükümetin bu perşembe günü, son hâdiselerle, bıhnlııııABırlıııı_yıhındn- B. Laval Bakanlar heye- tine izahat verdi Paris, 19 (A.A.) — Bakanlar, dün saat 20.30 da toplanarak Al- manyada mecburi askerlik hizme- tinin tesisi üzerine ortaya çıkan dur Tumu tetkik etmiştir, B. Laval, ingi- liz ve italyan bükümetleriyle bu hususta yapılmış olan görüşme - ler hakkkında malümat ve izahat vermiştir. Alman silahlanmasının içyüzü Londra, 19 (A.A.)—lıııllo- re telksiz telefon şirketinin dışarı hakkında bir takım ifşaatta bu - lunmuştur. Bu zatın söylediklerine göre, ormanlar arasında gizli fabrika « lar bulunmakta, yeni yeni kışla ve istihkâmlar yapılmaktadır. Her devletin bazı askeri sırları vardır. Ancak, Almnaya'da bütün mü - dafaa teşkilâtı esrar perdesile ör- tülüdür.,, Pravda gazetesinin düşünceleri . Moskova, 19 (A.A.) — Komü- nist fırkanın organı, Pravda ga - zetesi: “Hitler'in öc almağa hazırlan- makta olduğu ortadadır. dedikten sonra, Almanyanın şiddet polili - kasının bundan böyle arazi iddia - larını tazeliyeceğini yazıyor. İyi haber alan mahfiller, an - laşma yolundan gidildiği takdir - de, bunun Almanya tarafından ye- ni bir teşvik sayılmasından korku- yorlar. Bu mahfiller ,garb devlet - lerinin Almanyaya karşı şiddetli tedbirler almalarını müsaid bir gözle görecekler ve Sovyet hükü- meti de, Versay muahedesini im » zalamamış olmak itibarile ,duru- munun müsaadesi d.ıır:ıınde bu tedbirlere iştirak eyliyecektir.