Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
Adımız, andımızdır. ua akşam çekilen Tayyare Cenüyeti yize ngosunda en büyük ikramiye olan 0;000 Tiralık Her yerde 5 kuruş B Gündelik : : ACIKLI BİR YILDÖNÜMÜ — | YENİ YIL.. e Fl'allSlZ - ltalyan koçuŞ" P İsmail Müştak MAYAKON — KADINLARININ SIYASA VURUUĞNA GİRİŞLERİ : Bugün çıkan Ülkü dergisin- den Başbakanımızın aşağı- daki yazısını alıyoruz: Türk kadınları saylav - seçil - mek üzeredirler. Bu erişmeden se- vinç duyduklarını anlıyoruz. Yur- dun her yanından bize gönderdik- İeri telyazılarında ulusal Kurul - - tayin son yasası dolayısiyle coş - kun duygularını bildirmektedir - » Kimse kadınlarımıza bu gö - “tünüşü çok görmiyecektir. Türk kızımım en yüksek erginlik belge - dini, Ulusal Kurultay'dan almış blması ulusça, hepimiz için, bay - tam yapılacak bir varıştır. -Türk kızı son on yılda çok ol - E:nluk gösterdi. Kurtuluş çağın - doğrudan doğruya savaşa de- Ben çalışmalarından söz açacak değilim. Sanırım ki, ulusal savaş- ta kadınların yaptıkları için dü- şündüklerimizi yeri geldikçe, bir çok gez söyledik ve duyurmağa palıştık. Savaştan sonra gelen çağ bize çok çetin yüz ile çatmıştı. Ben iş- tebu kurunda, kadınlarımızda beliren engin uzluğu öğmek isti - yorum. Kadınlar, yaşama didinmesi - ne pek yürekle atıldılar. Yalnız evde ve tarlada kalmıyarak, kent lerin dolaşık geçim bucaklarına sokuldular. Okula ve fakültelerin göz yıldıran köşelerine girdiler. Yargıcı, avukat, hekim kadın- lar, baytar fakültesinin kılğı sa - lonunda biçakla çalışan, yüce mü- hendis okulasında yetişen, kızla- rımız görüldü. Üniversitede kim- ya hocalığında kadınlarımız var- dır. Hoca okulasında ve Jlise- lerde kadın başkanlarımızın işle - rini iyice başardıklarını görmekle öğünüyoruz. Yaşayışın her ala » nırda kadınlar kendi ekmekleri - ni çıkarmak için arı adlarını ko - ruyarak ve aza katlanarak iş ara- maktadırlar. Ben hemen her gün böyle bütün yürekli türk kızları He karşılaşırım. — Unutmamalıyız ki, bütün bu görünmeler, son on iki yılın özlük- leridir. Kadınlar Cumurluk kuru- muna koyu karanlık bir tutsak ça- gından geçtiler. Bizim Cumurluk- ta- kadımlarımıza sağladığımız, yalnız karanlık anlayısların onla- ra saldırmalarına yol ve yön bı « rakmamaktır. Bu kadar ilkçil ve enaz bir yardım, kadınımızın yüksek varlığını güne çıkarmak için yeter olmuştur. Yeni türk topluluğunda, ya « şayışın gerek bilek, gerek us ile başarılan bütün işlerinde görgü ış sesi gür kadınları gözü- nüzün önüne getirir misiniz? Bu kadımların çevirdikleri evbarklar- dan düzgün ocak, yetiştirdikleri çocuklardan sağlam ve erkli döl bulunur mu? Bu kadınlar ana ola- :â ğ:v?ıl:"m:;zm ve saylav ola- üyük yurdun koruyucusu ve bekçisi olacaklardır. Yeni Türk derneğini bizim öz- lediğimiz ve göz diktiğimiz kılık- malarında durgunluk Son dakikada çıkan güçlüklerin yenile- ceği, Bay Lavalin R omaya gitmesi ihti- malinin azaldığı bil diriliyor Londra, 31 (A.A.) — Fransız - İtalyan müzakerelerinde ciddi bir manie dair ingiliz mehafilinde malümat yoktur. Bu kısa duruşun ikinci derece- deki meselelerden olduğu ve mü- zakerelere bir zarar vermiyeceği sanılmaktadır. Fransa'nın şimalinde — bulun- makta olan Sir Con Saymen Ro- ma ve Paris ile daimi temas ha- lindedir ve Roma'ya gitmesi şim- dilik mevzubahs değildir. Sir Saymen'in gelecek hafta ba- şında Londra'ya gelmesi beklen- mektedir. M. Laval'ın da bu ara- da Londra'yı ziyareti için bir ha- zırlık yapılması muhtemeldir. Baklk Londra, 31 (A. A.) — Gazete- ler, Fransa ile İtalya arasındaki meseleleri halletmeğe ve orta Av- rupa'nın şimalinde barışın korun- masiyle Avusturya'nın istiklalinin temini için bir diplomasi vesika- sının yapılması için görüşmelerde son dakikada bazı güçlükler çık- tığını haber vermektedirler, fakat henüz askıda olan noktaların mu- vaffakıyetle bitirileceği emniyet- le sanılmaktadır. Bu görüşmelerin başlıca sonuc- ları'o kadar mühimdir ki, iyi ha« ber alan ingiliz mahfelleri, bir a- kamet ihtimalini W savvur edile- mez saymaktadırlar. Nerede kal- dı ki, baş gösteren engeller nisbe- ten ikinci derecededir. Fransa ile İtalya arasında yapı- lan görüşmelerin bildirilen genel maksadı, Avusturya'nın komşu- sıhhi müesseselerimizi gezmeğe giderker. ları olan İtalya, Yugoslavya, Al- manya, Çekoslovakya ve Mıc?- ristan'ın, Avusturya'nın sıyasal is- tiklali ile arazi bütünlüğünü ve öteki smırları bir tecavüze karşı (Sonu 2 inci sayıfada) Irak veziri Nuri Paşa gitti İrak Dışarrişler Veziri Nuri Paşa şerefine bugün İrak elçiliğinde bir öğ- le yemeği verilmiş ve yemekte dışarı ve içeri işler bakanları Bay Tevfik Rüştü SA CAT KA IS - Irak Darışartişleri Veziri Nuri Paşa Aras, ve BayŞükrü Kaya, -Dışartişler Bakanlığı ileri gölenleri buli ştar. Nutri Paşa öğleden sonra sıhhat ü lerini iş ve akşam trenile Mşgkovada kurşuna dizilenler kimlerdir? Moskova, 31 (A.A) — Kirof'a yapı. | ? | BE, ö kur!un ge lan suçlular şunlardır: Katil Nikolayef, arkadaşları Kotoli - nof, Şatiski, Humaii £, Mandelst. Miasnikof, Levin, — Sosistki, Sokolof, Luskin, Zivezdof, Antonof, Kanik ve Tolmazaof. Daha muhakeme edilecekler Moskova, 31 (A.A) — Leningrad suçlularının kurşuna dizilmesile Kirof- un öldürülmesi meselesi - kapanmış ol - muyor. Hükümet merkezinde meydana çıkan gizli kurum mensublarını da içi- ne alacak olan ikinci bir muhakemenin b da yar 1 ht idir. Bu mu- hakeme gizli yapılmıyacağı için Le. ningrad mahkemesinde adı kapalı bir surette geçen yabancı konsolosu da a- lakadar edecektir. Sovyet matbuatı Leningrad'da veri- len hükümden dolayı büyük bir mem . nuniyet göstermekte ve Sovyet birliğini yıkmağa çalışanların aynı âkıbete uğra- masın istemektedir. şehrimizden ayrılmıştır. Durakta Dışartişler Bakanı Bay Tev- fik Rüştü Aras'la bakanlık ve İrak elçi- liği ileri gelenleri bulunmeştur, C. H.F. Kaza başkanları toplantısı - Vilayetimizin fırka kongreleri, say - lav seçimi ve buna esas olacak olan ikinci müntehib seçimi, yenileşen vila- yet umumi meclis azalıklarr seçimi ha- zırlıkları için hararetli çalışma devam etmektedir. Vilayete tâbi on bir kaza. nın fırka başkanları bir kaç gündenberi bu işler için fırka vilayet merkezinde çalışmaktadırlar. Resmimiz kaza başkanl , Bay Mümtaz Ökmen'in başkanlığı altındaki bir toplanışı göstermektedir. Musta_fâ_ Necatinin mezarına gidilecek Merhum Bay M. Necati Kurtuluş savaşının ilk zaman- larından itibaren ulusal — gücler içinde ulusal ülküye gönül vere- rek çalışmış ve sonra Maarif Ve- killiğinde memlekete çok yararlı hizmetleriyle kendisini sevdirmiş ve saydırmış olan Mustafa Neca- ti'yi beş yıl önce bugün kaybet- miştik, Kara taliin onu aramızdan ayırdığı gündenberi geçen zaman- lar Necati'nin içimizde yaşıyan hatıras, 11 silemedi, her gün biraz daha caîıh olarak oraya yerleştir- * “Necati'yi sevenler, talıabğlerî, meslek ve meclis arkadaşları bu- gün saat on beşte mezarı başında toplanarak değerli ölünün hatıra- sını anacaklardır. şir, birinin gidişini yürek Si — tulariyle uğurlarken ö ge « igw Dün gece eski yıl, yıpranmış eteklerini sürüyerek, kat bir yoldan tarihe karışırken Tanyeri ağartısının aydınlattığı başka bir - yoldan da genç bir yolcu içeri gi- riyordu: Yeni Yıl ... - bi / Birinin daha izi kaybolmadan — ötekinin yüzü görünen bu iki yol- cu ile biz, her yılın son gecesi kapı: — mızın eşiğinde böyle bir gez birle- lişini gönül coşkunluklariyle kars — şılarız. Sanki biri ölüyor: yasını — tutuyoruz. Ötekisi doğuyor: cüm- büşünü yapıyoruz. Oysa ki ne ge- len var ne giden, ne ölen var ne de doğan... Gelen ve giden, do - ğan ve ölen, sevinen ve ıızlı_yuı bizde, bizim içimizde, bizim öz benliğimizdedir. ; Dün gece de gönüller, yağ murlu bir yaz günü gibi, bir yan- — dan göz yaşlariyle nemlenirken — öbür yandan sevinç alevleriyle tu: — tuştu. Bugün bir yıl daha yaşlı . —— yız. Başımızın saçları biraz daha g ağarmış, yuzumumntw eri bir — az daha derinleşmiş, üstünde do- — laştığımız yuvarlağın kabuğu bir az daha kalınlaşmıştır. K . Yılların son yapraklarını böyle — iki aykırı duygu içinde çevirmek — adamoğlunun bir avunması mıdır, — yoksa bir öc alması mıdır? bunu — pek iyi bilemezsem de şu var ki — dağarcıklarmda “dün,, — için hiç bir kıvanç ve “yarın,, için hiç bir — güvenç taşımıyanların. her yılr son gecesini ilk güne bağlı- yan saat çalarken, kendilerinden geçmeleri acıklı bir alm yazısmm verdiği bir şaşkınlıktır. Bence bir — faler karının önüne — çömelip dört beş çürük bakladan “yarm,, 1 öğrenebileceklerine inananlar ne ise dün gece bir kumar masası ba- — şma oturarak sinegin papaziyle (Sonu 3 üncü :nyr!ıdı) Dost N oskova'dan sesle __ Moskova'da çıkan Lö Jurnal dö Mosku yeni gelen 22 ilkkâ- nun sayısında, “Türkiye'de yeni değişimler,, adı altında, A, — Filipof'un aşağıdaki yazısını hasmakladır.'()kurlınmıı için bu- — nu dilimize çeviriyoruz: “Fransuva Villandi şaşırıp yaslandı: — Ulusalcı olduk- larını ileri süren bu yeni türk- ler! ne çocuk şeyler! böylece, bütün bir geçmişi inkâr edi- yorlar!... diye düşündü.,, — Klod Farer. Ankara'nın dört Bayanı, Paris 1933 bi ea Görünüşe göre Klod Farer'in düşün. celerini anlı kta olan F Vil - landri'nin acınmaları, Türkiye'nin söz- de (eski dostlar) mın mahiyetlerini pek iyi tesbit ediyor: Bu dostlar (şanlı geç. mişi ), yürekleri sızlıyarak anmakta ve bugün yani istiklalini ele geçirdikten kür ta yetiştirmek her den önce kürk kadınının işi ve onun borcu- dur. Türk kadınının yurdun her köşesinde bu yüce saygı ile görül- mesi için, onun tarlada ve kentte bir az soluk alarak yaşaması için saylav seçilmesi gerek idi. Uma - rız ve bekleriz ki, kadınlarımız, yeni çıktıkları yüce orundan el uzatarak soysal yaşayışın türlü alanmdaki, düşkün yur Jaşları daha kolay — yükselteceklerdir. Buyruk-ıssı kadınların evlere, top luluklara karşı özleri erkeklerin - kinden daha değerli ve daha ge- çerli olacağında duruksamıyoruz. Bu yazılarım sevgili umutla - rınıdır. Bunları, son günlerde ül- kenin her bucağından bana tel çe- ken sayın kadınlarımız, lgndi sözlerine ve duygularına karşılık tutarlarsa, gönlüm gönenç ile do- K 14/X11/1934 İSMET İNÖNÜ sonra sıyasal, ökonomik ve soysal ha — " yatını yeni baştan kurmağa - başlıyas — Türkiye Cümhuriyetinden de tiksinı — mektedirler, - Fransuva Villandri'nin şaşalayıp yas — lanması nedendi? O, epeyce vakit uzak — kaldığı Türkiye'ye dönünce Ankarada — yeni evler ve hattâ yepyeni bütün şe- — hir görüyor. Bu evler, ona bakılırsa, bu — yeni yapılar, türk özelliğini taşımamak- — ta, bugün mimarların, Lizbonla Varşovs — arasında bütün kurdukl Bi karı, benzemektedirler.,, 'e : Biz bu teraneyi iyi biliriz. Bazı so — fu kadınların, Moskovada, Kızılmeydan — da, Noterdam diberi kiliseciğinin yerin: de yeller inden acı duymakta ol. — maları böyledir. Bazı yabancı ıqy;b ların Görki'de satıcıları, -meyhaneleri, müşterinin önünde yerlere kl_d'arl&' A lokanta garsonları, az çok - gönül andaşlarile Nicni”nıymm g yerde (ruı.ğ;lübıı) ile taban tabana 2 olan ve Avrupa ile Amerikanın en bli. yük kurumlarına (oldukça benziyen) o tomobil fabrikaları — gördükleri vakit duydukları acı da böyledir. isü (Sonü 2 incı sayıfada)