28 Kasım 1934 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 6

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

iği & ULUŞ 28 İKİNCİ TEŞRİN 1834 ÇARŞANI Maarif Cemiyetinin Samanpazarındaki pansiyonu dil olduğu Maarif Vekâletince de tas- dik edildi. Mektep yabancı dil derslerine ayrı bir ehemmiyet vermektedir. Terbiye mütehassısı ve ingilizce muallimi sıfa- tiyle Amerika'dan bir Mis getirilmiştir. İngilizceden başka mektepte fransızca ve almanca da okutulmaktadır. Musiki derslerine, spora ve beden terbiyesine de ayrıca ehemmiyet verilmektedir. Ta- lebe sayısı 160 dır. Eskişehir Yatı mektebi; Bu mektepte şehir ve kasabalardan uzak yerlerde hizmet gören Devlet De- miryolları memurlarının:çocukları oku- tulacaktır. Mektep evelce Devlet De- miryolları tarafından idare edilmekte Iken 1932 senesinden iytibaren Cemiye- tin idaresine geçmiştir. Halen mevcut talebesi 293 tür. Fakir talebeye yardım: Cemiyet bir yandan/'mektep ve yurt- larr idare ederken öte yandan da ciddi mevzular üzerinde kitaplar neşretmek - tedir. Bundan bhaşka asıl tesekkül maksa - dına uypun olmak üzere tahsilini biti - remiyen zeki ve fakir talebeye paraca yardımlarda bulunmaktadır. Şimdiye kadar 13 yüksek tahsil talebesine 10,190 Hralık 1,577 ilk ve orta mektep talebe- sine de kitap, çamasır gibi malzeme ve eşya tedarik etmek suretiyle 7,213 lira- İrk yardım yapmıştır. Cemiyetin diğer faaliyetleri: Vilayetlerdeki müesseseleri ve mü- measilleri vasıtasiyle ulus mektepleri çalışmalarına ortaklık etmiş ve 5700 Yyurttaşa okuma yazma öğretmiştir. Bun- dan basşka Ankara dil kursları açmış, talebe kampları teşkil etmiştir. Hula- sa maarifçilik alanında memlekete fay- dalr hizmetler görmeğe çalışmış ve ça- lışmaktadır. Vilayetlerdeki teşkilat: Cemiyetin beş vilayette idare heye - ti, 27 vilayette de mümessili vardır. İdare heyeti ve mümessil bulunmayan vilayetlerde Cemiyet — İşlerine maarif müdürleri bakmaktadır. Cemiyetin varidatı: Yukarda atları yazılr bir çok mek - tepler ve yurtlar idare eden ve fakir ta- Jebeye yardım eden Cemiyet bütçe mu- vazenesini temin etmek için kendisine varidat bulmak mecburiyetindedir Bu varidat membaları arasında her yıl ter- tip olunan eşya piyangosu hasılatı da vardır. Cemiyet bu yıl da bir eşya pi- yangosu tertip etmiştir. Bu yılki eşya piyangosu 14 birinci kânun 1934 günü Ankarada Halkevinde çekilecektir. Sa- tişa çıkarılan biletlerin yüzde otuz Üçü ikramiyeye ayrılmışstır. Biletlerin tane- si 100 kuruştur. En büyük ikramiye 3000 liradır. Ve bir liradan yukarı ol- mak Üzere 5891 bilete ikramiye düşe - cektir. Bu piyangonun hususiyeti ve herkesin isteğini çeken tarafı çıkacak ikramiyeyi seçmek hakkının bilet sahi- bine verilmiş olmasıdır. Bu eşya piyangosu biletlerinden a- lanlar, bilgi kaynaklarını bollaştırmak ve bilgi yollarında yürüyen gençlerimi- zin rastlıyacağı güçlükleri kaldırmak maksadiyle kurulan (Türk Maarif Ce - miyetinin) işini ve maksadını kolaylaş- tırmış olacakları gibi talilerini de de- nemiş bulunacaklardır. Bir inciliz tarihçisine cevap Mustafa Kemal'le Üçüncü Selim ! Londra üniversitesi tarih pro- fesörü Mr. Toynbee bu yıl bası- lan “A Study of History,, atlı üç ciltlik bir eser çıkardı.Bu bir tarih olmaktan ziyade tarih felsefesi sayılır. Yazıcı burada kendine mahsüs esaslar — üzerinde tarihi mütalea etmek istiyor. Medeniyet- lerin menselerini, biribiriyle mü- nasebetlerini, tasnifini araştırı - yor. Bunları Arya hâkimiyetine döndürebilmek için, aydınlık yol- ları bırakarak karanlık çıkmazlar içinde beyhude yere yorulup du- ruyor. Tarihi hakikatleri olduğu gibi görmeye ve onları muayyen bir ga- ye ile başka türlü göstermeye yel- tenmeyi ilim önürü ile uzlaştırmı- yan bizler profesörün bu indi fi - kirleri üzerinde burada bir şey söyliyetek değiliz. Ancak nomad. kabileler diye tavsif etmek istediği türk ulusla- rını ve onların hiç bir yere mede- niyet götürmediği zehabını en bü- yük tarihi bir yanlışlık olarak pro- fesöre geri veriyoruz, ve türk ta- rihini daha esaslı tetkik etmesi Küzumunu hatırlatıyoruz. Büyük türk inkılabınm hari- kalı dehası olan Mustafa Kemal'i, osmanlı padişahlarından üçüncü Selim'le mukayese ediş sekli ise büsbütün hayret verici bir dar görüslülüğün ifadesidir. Türkiye- deki inkılanlar hakkında, burada gelin tetkik etmek zahmetinde bü- hunmurvarak nzaktan isitme ve ec- t on"antk asrlerdan din- n D Börtes ei leme suretiyle elde edilen bilgiler üzerine dayanan bir tarihçilik, Prof. Toynbee'nin — bozguncu ve geniş göremiyen zekâsından ge - çerse böyle garip bir mukayese yapılmasına saşmamak lazımdır. Mustafa Kemal inkılabı, Seli - min yaptığından daha küçüktür, diyebilen bir adamın mantığı kar- şısında gülerek susmaktan başka yapılacak bir sev yoktur. Mehmet SAFFET Bir kadın tayyarecinin uzun yolenluğu Londra, 26 (A.A.) — İngiliz kadın tayyareci Vaktor Burce dün sabah sa- at 7,50 de bir Otojir-tayyaresiyle Kap'a yollanmıştır. Bu uçuş bu tayyarelerle ilk uzun yol uçusudur. Madam Bruce'- ye yedek parçalarla biraz benzin nakle- den bir tayyare arkadaşlık etmektedir. Otojirde güç inişler için üç bin mum gücünde bir fener vardır. Liyej'de çıkan yangın Liyej, 26 (A.A.) — Sosyalist koo- peratif mağazalarında çıkan yangın bir kaç milyonluk zarar vermiştir. Ateş yayıldığından zabıta yangına yakın ev- leri boşaltmıştır. Katalonya'dan geri alımar haklar Madrit, .27 (A.A.) — Reisicümhur M. Zamora, vaktiyle Katalonyaya ve- rilmiş olan genel işlerin tekrar hükü- met merkezine bağlanmasına dair olan kararnameyi imzalamıştır. Soyatları Türk Dili Araştırma Kurumu ü- yelerinden Besim Atalay'ın soyat- larına rehperlik etmek üzere bul- duğu eski türk atlarının üçüncü listesi şudur: Arığ Tekin — Arık — Arık Bo- ğa — ÂArıs — Arpa — Arpat — Arsakay — Arslan — Arslan Ar- gun — Arslan Boğa — Aztekin — Arslan Giray — Azlag — Azine- bik — Arslan Mirza — Arslan- taş — Artan — Artı İnal — Artık Arslan — Artuk — Artuk Aslan — Artukboğa — Aruk (ka) — Arvuz — As (ka) — Asan — A- sana (ka) — Asana Kutlu — A- sana Tuci — Aydoğmuş — Ayın — Ay Kanat — Ay Kutluğ — Ay Melek (ka) — Ay Sabar — Ay- temuz — Âyverdi — Asatekin — Asığ Bulmuş — Aspar (ka) — Asparuk — Asutay — Aşan — Aşana Kutlu — Aşan Buğa — Aşan Toğrul — Aşkan — Aşnas — Aşut — Aziret — Ata — Ata İbiş — Atakay - Ata Okay — A- tala — Atalık Gazi — Atalmış — Ataman — Atam — Ata Oğlan — Atılmış — Âtımız — Atış — Atila - Atalay — Atlı — Atmış — Atsak — Aybe — Ayısıt (ka) — Aykul Teli — Ayluç Tarhan — Ay Mergen — ÂAytaş — Aytemur — Ayyarkın — Atsuz - Atsız — Atsuz Elti — Ava — Avanaş — Avaneş — Avar — Avina — Av- kan - Avgan — Avşar - Afşar — Ay — Ay Ana (ka) — Aya Oku — Ay Arığ (ka) — Ayas — Azın Arığ (ka) — Ayaz — Aybars — Aybek — Ay Boğa — Aybirdi — Aycıl — Aycil Mirza — Ayçicek (ka) — Aydan Arığ (ka) — Ay- dar — Aydemir — Avdın — Ay- doğdu — Aygan — Ayış — Ay- kut Alp — Aymaz — Ayna — Aytekin — Aytimür — Azak — Aydın Alp. Soyatları alanlar Soyadı alanlardan duyduklarımızı yazıyoruz : Acar — Maliye Bakanlığı hesaplar mümeyyizi Ali Rıza, Akkerman — Zi- raat Bakanlığı salgın hastalıklar mü- tehassısı Naki Cevat, Aran — Divanı Muhasebat Reisi Seyfi, Akyüz — Kars Mebusu General Muhittin, Apaydın — M. Müdafaa Bakanı Zekâl, Biçer — Adana mebusu Ömer, Baş- fay — Denizli mebusu Yusuf, Baysal — Maliye müşteşarı Faik, Bozkurt — İç hastalıkları mütehassısı doktor Os- man İsmail, Barman — M.M.V. Ordu dairesinde Nizamettin, Çorak — Devlet Şârası azasından A- saf Talat, Çalışkan — İş Bankası U- mum Müfettişi Sami, Çölgeçen — Be- lediyeler Bankası azasından Sami, Çe- lebioğlu— Devlet Şürası azasından Fe- rit, Dikmen — Kocaeli mebusu Ali, Dikmen — Konya mebusu Hamdi, De- miral — Ankara mebusu Hamdi, De- mir — Devlet Demiryolları başhekimi ve şehir meclisi azasından doktor Veh- bi, Daga — Devlet Demiryolları - Cer Müdürü Şaban, Erlap — Çanakkale mebusu Ziya Gevher, Erdoğan — Gümüşane mebusu Şevket, Evcen — Belediyeler Bankası idare meclisi azasından Nusret, Er — Belediyeler bankası idare meclisi aza- sından Salih Vahit, Eldeniz — Cebeli « bereket mebusu General Naci, Askerlik tarihimizin kuynakları Türklerin harp usullerinden bahse- den en mühim ve meşhur eserlerden bi- rtisi de Bizans hükümdarı vı ıncı T.co- nun vücuüde getirdiği eserdir. 886 van 912 senesine kadar Bizans tahtını işgal eden Leon Bizans'ta Makedonya süla- lesini kuran birinci Basileios'un oğlu- dur. Bu hükümdar zamanında cenubi İtalya'da Longobard'larla bazı küçük devirlerde Bi- araplar harplar olmustur. Bu zans'ın en büyük düşmanları ve bulgarlardı. Araplarla Suriyede ba- zı mücadeleler olmakta ise de asıl müt- hiş zararları arap korsanları yapmakta idi. Ege denizinin adalarına, Yunanis- tana, Sicilya ve cenubi İtalya sahil- ierine hücüm eden arap korsanları Bi- zansı korkutmuşlardı. Şimalden de bul- garlar hücüm etmekte idi. Bulgar hü- kümdarı Symeon (893-927) tahta çıkar çıkmaz Bizans ile mücadeleye girişmiş, bu iki sene süren harplar esnasında Bi- zans hükümdarı da macarlarla ittifak aktine mecbur olmuştu. Macarlar 895 te Bizans ordusile birlikte hareket ede- rek üç büyük harpta bulgarları mağlâp ile şimal — şark Bulgaristanı istila ey- lemişlerdi. Bu mağlübiyet üzerine bul- gar kıralı Peçeneklerle birleşerek Bi- zansa hücüm etmiş ve bizanslıları mağ- lüp ettikten sonra 896 da sulh aktet- dilmistir; ki bu sulh Leon'un ölümüne kadar devam etmiştir. Leon hılkaten zayıf ve hastalıklı bir adamdı. Ordu sevketmemiş, dalma sa- rayında oturmağı tercih etmiştir. Genç liğinde kendisini Bizans rönesansına yol açanlardan biri olan Patriaka, Pho- tios terbiye etmiş olduğundan İime te- mayülü daha fazla idi. İşte bunun için- dir; ki Sage yani bilge lakabını almış- tır. Leon birçok eser yazmıştır. Baba- sının cenaze nutkunu, kilise hutbeleri, şiirler, dinf eserler, tefe'üller ve sair birçok eserler arasında bilhassa bizi a- lâkadar eden en mühim eseri harp usul lerinden bahseden kitabıdır. Bu eseri bir zamanlar III üncü Le- on'a isnat ederek 717-740 senelerinde yazıldığını ileri sürenler olmuşsa da bugün VI ıncı Leon'un olduğu vazı- han taayylin etmiştir. Eserin içinde muellif babası Basileios'tan bahsettiği için bunun hangi Leon olduğu vazıh- da bahsettiği kavmin de macarlar olup olmaması şüpheli görülmüş, bunun üze- rine macar âlimleri uzun uzadıyâ kiklere başlamışlardır. Leon bilhassa araplara karşı harp — - üsülleri hakkında izahat vermeğe : mıştır; ki bu izahatı ağızdan alma ma* lümata dayanmaktadır. Bundan bulgarlardan bahsedilmekte ise de bun: larla yaptığı sulha ima ederek bulgaf” lara karşı silahlanmak lâzım olmadığıf dan harp usullerinden bahse lüzüm görmemektedir. Fakat türklerle garların harp usullerinin tamamile ay* nr olduğunu, yalnız bulgarların hirit> tiyan olduklarını kaydeder. Daha son” ra iranlıların, türklerin, frenklerin bi longobardların harp usuüllerini S7 anlatmaktadır.Leon'un türkler hlk”': da verdiği malümat tamamile Ma! $ kios'un eserine dayanmaktadır. Müc lif bu eseri tamamile kopya etmiş olup yalnız Maurikios'un skyth veyâ avar dediği yerlerde türk ismini kulw' tır. Fakat her iki eseri biribirile muk#” yese edersek Leon'un bazı yerlere iler veler yaptığını görmekteyiz. Binaeni” leyh Bizans hükümdarı sulh ık““uı ve münasebatta bulunduğu kavmı eyi6? tanımış ve bunların harp usulleri avaf ve diğer türklerin harp usullerile bİ” leştiği için Maurikios'un eserindeki b? kısımları bilerek kopya etmiştir. Bu mühim eseri Meuraius 1612 Ö* neşrettiği gibi ilmt bir surette 1917197f de Budapeşte'de Vari de ayrıca neşre” miştir. Kitabın lâtinceye ıınllm'"'jı Checus, Migne, Kollar, italyancaya T” gafetta, Andreo, fransızcaya Yoİy :’o Maizeroy, almancaya Von Bourseheide 'mncaruyı da Vari-Barczay, Hazay, Marczali yapmıştır. Bu yazımla askerlik tarihimizin BE zans membaları kısmını bıclrlyol'““" Doğrudan doğruya türklerin a ğinden bahseden başka baları şimdilik bir tarafa bırakarak türkleriü askerlik tarihine neler ilave ettikleril” den bühis birkaç makale daha yaza-” ğim. Hüseyin Namık tır. Müellif eserin mukadd indı harp bilgisini tecrlibe sahasında dahi pek ihmal ettiklerinden, binaenaleyh tatbik noktasından faydalr addettiği kısımları eski harp bilgisine ait eserler den ve tarih kitaplarından Iktibas ede- rek yazdığını bildirmektedir. Kitap 20 bahisten ibarettir. Bu mühim eser Bi- zans hükümdarlarının harp meydanla- rına birlikte götürdükleri tabur kütüp hanesinin en kıymetli eserlerinden bi- risidir. Müellif mukaddemeden sonra takti- ka mefhumile, manasile uğraşmakta ve tam bir ideal kumandanın evsafını izah etmektedir. Daha sonra ordu taksimatı, teşkilatı, bazı silahlar ve bunların ev- safı, ordu talimleri, inzıbatı, ordu sev- ki, tabur kurumu, saffr harp nizamı, harp usulleri, muhasara, deniz harbı hakkında birçok malfümat vermektedir. Kitabın bizim için mühim olan nok- tası xvırr İnci bahsidir. Bu bahiste mü- ellif türklerin, frankların, longobard'- ların, slavların harp usullerinden bahs- etmektedir. Kitapta türk namr altında macarlardan bahsedilmektedir. Halbuki Leon eserinde membalarını sarahaten yazdığı halde en fazla istifade ettiği hattâ krsmen de kopye ile diğer bir eser daha vardır; ki bunun ismini zikr t ktedir. Bu eser evelce bahset- Günenli — Devlet Şürası d Emin, Günay — Urfa mebusu Behçet, İbar — Demiryolları Zat işleri mü- dürü Tahsin İsmail, Avukat Kemal, Demiryallar İstatistik kaleminde Meh- met, Hakimiyeti Milliye Sipariş memu- ru Mahmut ve kardeşleri Ahmet, Abdul ,lah, Salih, İnan — Dil Cemiyetinde Abdülkadir. Karabacak — Zonguldak mebusu Ha- san, Kobilay — Belediyeler Bankası idare meclisi azasından Kadri, Kutluk — Maliye Vekâleti Bütçe müdürü Fa- ik, Maçkan — Devlet Demiryolları Kay seri Başmüfettişi Necip, Oral — Kara Müsteşarı General Hüsnü, Oğuz — Çığır mecmuası müdü- rü Hıfzı Oğuz, Okay — Giresun meb- usu Kâzim, Oktar — Devlet Demir- yolları Evrak müdürü Behçet ve Zira- tiğimiz VI mcı asra ait Maurikios'un kitabrdır. Binaenaleyh türk namr altın- at Vekâleti müdürlerinden Hikmet, Öz kan — Maliye Vekâleti Hesaplar birin ci mümeyyizi Ekrem, Tetkik memuru Kadir, Beypazarı Tahsil Müfettişi Sad- ri, Örs — Cebelibereket mebusu hasan Basri, Önal — Ökonomi Vekâleti ma- den mühendisi Sadri Saim, Kayseri Halkevi dersleri Kayseri, 27 (A.A.) — Halkevind? dil derslerine başlanmıştır. nml': içinde fransızca, almanca, ingilizce nakış dikiş dersleri vardır. Artvin'de tütün ürünü Artvin, 27 (A.A.) — Renk ve kolt siyle ün almış olan tütün ürünü şım€ ——— kadar görülmemiş kertede iyi yetişm'i ” — tir. j Elaziz'in yeni caddesi — — ; ati Elaziz, 27 (A.A.) — Yapı vt ta olan bin metre uzunluğun! d 'Ş 20 metre genişliğindeki pa!'k eli şeli istasiyon caddesi bitiril halka açılmıştır. Adana'da fırka kongreleri —— Adana, 27 (A.A.) — C- %.ııö t vilayetimiz içindeki merkez pa yesinden başka diğer ocak “"'_ hiye kongreleri de bitmek ük"' Sıl dir. Bunlar da biter bitmez 'i kongrelerine başlıyacaktır. Adana'da seçim lıınfı'k"" ğ Adana, 27 (A.A.) — Mebuf ,fı'ı çimi cetvellerinin yarısı mümessilleri tarafından do'g::; BAA muş ve şimdiden belediyey* . miştir. Birkaç güne h% kalanları da bitirilmiş ; ı,'A;.. Muğla'da Mebus seçimi ,..H Muğla, 27 (A.A.) — o — Solok — M. M. V. Müsteşarı G l Nazmi, Savut — Belediyeler Bankası idare meclisi azasından Mümtaz, Tura — M.M. Muhasebe M. Yahya Naci, Tar han — Maliye Vekâleti Kanunlar mü- dürü Mümtaz, Yalman — Ordu mebusu Hamdi, Yetkin — Maliye Vekâleti Tetkikat bürosu. müdürü İhsan. apıldı. Seçimin nasıl lildv p: nı bildiren buyruk geldi. Seçim * na göre yürütülecektir. İ Artvin'de havalar eyi Bidif9i Artvin, 27 (A.A.) — valar yaz günlerini andırmaktad 'e çi sürekli bir şekilde kış tadır. A

Bu sayıdan diğer sayfalar: