e— Sahile: 4 Mustafa Fazıl Paşadan ... Fethi Okyara tefrika: a Rıza bey, kendisini tevkif erî;nlerle asker Mustafayı görünce şüpheleniyor CERRAHPAŞA VAKASi (Suavi vakası) nı müteakip, (Cer. gahpaşa) daki — (Cemiyet) | habar almışlar. Orada olanların cümlesini topladılarsa da, yalmız (Kırlanti) yi tutamadılar. Bu efrat (yüni, cemiyet merkezin. de bulunan zevat) üç mah, Zaptiye Nezaretinde (ihtil men) olun- mak süretile istintak olundu. İstin. taklar, (Zaptiye Nazırı, Kteşrif müdüzlüğü) nde geberen (1) (Bansar Mahinud) tarafından — icra edilirdz, Ramazanda, mevkufları (Babı ser. #skeri) (2) nakil ve kışlada hapset- tiler. Yâni, (Divanı harbi askeri) ye verdiler, Orada, birkaç defa, ÇAli Suavl) takımı ile beraber olarak di. vani karbe çıkarıldılar. Divanı harp reksi, (Alyanak Mustafa Paşa) — ve vektli de (Trabzonlu Ahmed Vahap Paşa) idi. a Bayramdan sonra (İS04 renenl .. gecesi) Suavi takımı Akdeniz bke. delerine sürgün edildiği gibi, (Cer- rahpaşa takırm) da (Libnan) kur vetine bindirilerek Sultan Müursrlın kabvocibaşın İbrahim efendi Sam. suna; Filibeli Abdullah efendi Sino- Ba, Babı seraskeri tahrirnt Kulemi kotebesinden Ahmed Rıza efendi (ki, hHâtıratın sahibidir) Trahsona, — Bü. yolca Ahmed ağa (Van) kalesine nefyolundu. Bu cemiyetin azasından Asix bey, (Akkâ) kalesine gü mişti. — Bir Talkddet sonra mabeyinden — gönderi. len bir doktor, Aziz beyle nhhup olup bir gece kale Üzerinde gezerkon Aziz beyi dürtüp, kaleden düşürün biçare adam karakol kulerinin üzerine dü- şün beyni patlayıp gehiden vefat e- der. Hekim Agâh ve Fülbeli Abdür- rahman efendi vesatrleri, — kâmilen mazlamen vefat ettiler. (Benim dahi 'Trabzonda başıma neler geldi. çekti- Kimi, buk taalâ biliver). ... Görütüyar ki hâtırat, pek açık bir Hsanin yazılmç — olmakin — berabar, komitenın belli başlı eşhası, progra- gai, baskın verinceye kadar yapi derantı hakkında hiçbir esaslı malü. Mmatı İhtiva etmemektedir. Ancak, ve #lkanın ikincisini teşkil eden ve yine Ahmed Riza bey tarafından yazılmış olması tahmin edilen — başliksız — ve Amzasız mektap müaveddesi, vaziyeti birar daha tenvir eylemektedir. Bu müsveddeler, hapisanede yazıl. mıştır. Ve anlaşılıyor. ki, asıl mek- tap da, pendereden sokağa atılmış- tır. Mektup, pek wzm olduğu için, ay- nen nükledemiyiceğim. Sadece. me- alini anlatırken, mühim — satırlarını aynen nakille İktifa eyliyeceğlin: Komltanın Cerrahpaşadaki merke- «i basıldıktan sonra, tevki/'nta devam ediliyor. Komltanın efradından (Ax. ker Mustafa) ismiude bir adami da tevkif ediliyor. Bunun delâletile, bir sabah erkenden <mektup sahibl- Rı. | za beyin evi de zabıta memurları ta. yafından kuşatılıyör. —Riza bey de tevkif olunuyor. Rıza bey, kendisini tevkif edenle- vin arasında Asker Mustafayı — gü- rünce şüpheleniyor. Yolda ufak is- “ticvap odiliyor. Askor Mustafa: — Benden nasil şüphe edelillir - () (Teşrifi gehane — müdürlüğü) ile (güliş müdürlüğü) ayni memarla yetti, Sultan Hamld, mükim üstintak maznımun — ifadesini dinlemek için (Hacı Mahmud efen. diyi gönderirdi. Cahil olmasına. rağ- men son derecede zeki — ve hafısam kuyvetit olan bu adam, istintaktan sowru dağruca Sultan Hamidin Nu guruna çıkar. Dinlediklerini, bir gra- meofen plâğı gibi — Rarfiyen tekrar ederdi. (£) Şimdi, Ünlvereite (Hukuk gu. beri) win bulgnduğu bina. İTAL Büyük casus romanı Yazan: Ziya Şakir Öküzağtu | Behmed Paşa) ile Suttan Hamidin | YANLAR & Ben öğmedim ylilmtali atı sin? Altı aydanberi, bulumüyordum. Diyor, Ve ihanet etmediğine dair, tominat veriyor. Hattâ: — Aman.. İstintakta, beni hima- ye edecek sürette ifade veriniz. Çünkü askerim, Beni, kurşuna dizer. lar. Diye, rica ediyor. Zaptiye Nezaretine geliyo: za beye, İlk sual olarak: — (Kırlanti) nerede? Diyorlar... Rıza bey metanetle ce- vap vererek: — Bilmem,. Diyor. Bütün suallere inkârla mu- kabele ediyor. İstlevabı kra eden, (Miralay Ali bey) isminde bir şahıs... Ali bey, komitamın erkânı asliyesinden olan (Ariz bey) 1 getirtiyor: — Biz, (Müsyö) nün saklandığı yeri biliyorsunuz. Mutlaka söyliye- ceksiniz. diye her ikisin! de sıkıştırı. yor. Bunlar, inkârda devam ediyorlar. Biraz sotra da — Zaeptiye Nasırı (Mehmed Paşa) nın huzuruna çıka. mlıyorlar... — Ve, Nazirin yanında, (tabip Agöh BEfendi) iamlndeki ko- mita arkadaşlarını görüyorlar, hay- ret ediyorlar, Zapliye Nazırı, Rızs beyin çehre- sini tetkik ediyor; — (Mösyü) nün evinde bulunan geslaler arasında, bu adamım resml var mi? ,Diyor... Tabip Azâh Efendi: — Hayır. Yoktur. Diye, cevap veriyor. Rrza bey, derhal müstantikin” hu- zürüna — sevkediliyor. — Müstantikin yanında da, Sultan Hamld tarafın. dan tahkikata nezarete © len (Sansar Mahmud) oti adam © tarihte henüz (7i rüy değildir. Sultan Hami vecibaşılık) varifesini ifa dir. Müstantikle Sananr Muhmud bera berce Riza beyi İstlevaba Kirişiyor. Jar. Evvelâ mülüyimetle, sonra da tehditle, komltanın esrarım Söylet. İmuek İstiyorlar. Rıza bey, ber şeyi | tnkârda devam ediyor. Bunun üze- Fine, mevkaf — arkadaşlarila — ihtilât ettir İmeden, tevkifhane sergardiya. Binin odasında hupsediliyor, Rıza bey, sergardIyanın yatağında yatıyor. Fakat tam tath uykuday. ken acele acele uyandırılıyor. Müs- tantikin | huzuruna — çıkarılıyor... Sansar Mahmud, yine örsda. Müstantik, kurnaz — davramyar Uyka gervemi olan Rua Beye: — Tabip Agâh efendi, ber şeyi anlattı. Hattâ Aziz bey ila ağlunda da İnkâra mecal kalmadı. Sen de işin doğrasunu süyle. | Diyor. Rıza beyi, faka bastırmak istiyor. Halbuki genç komitacı, — Gü. | künet ve itidalini kaybetmiyor! — Fena halde uyku sersemiyim. Müsaade vun da yüzümü yıka. yayım, Biraz aklım başıma gelsin, Diye mukabele ediyor. Bu bahane ile, vaziyeti düşünüyor. — Zihninde mühakeme ediyor. Kurtuluş ihtimali olmuyan bu İşte, daha ağır münmele- lera ve cebrü tazyiklere duçar olma. mak için, sudan bir İfada vermeyi kararlaştırışor. Tekrar müstantikin odasna girerek: — Evet. Ben de komitaya dahi. Vim, Müstantik (defter maddesi) ümze- rine istintak ediyor, İfadesini imza ettiriyor. Fakat istlevap, bitmemiştir. rvin tekrar devam edecektir. Rıza bey, sergardiyanın — odasına avdet ettikten sonra, devam edecek istintakta vereceği cevapları kurşun kalemle bir kâğıt üzerine (güya Na. mır Paşaya n yazıyormuş gibi) not ediyor. Cebine koyuyar, (Devamı vor) Mizin içinizde Ya. K — TASVİRİ EFKÂR - Egeninenmümbit, en zengin kazası: —BERGAMA — Tarih sahifeleri arasında geniş bir yer tutan eski Medeniyetlerin bu mümtaz şehri, Cümhuriyetin yapıcı kudretile her gün biraz daha inkişaf ediyor Bergama, (Tasviri Efkâr) — E- ge mintakasının, hattâ Türkiyenin €a talili, ayni zamanda en mümbit ve zengin kaza merkezi, muhakkak ki Bergamadır. Talilidir, çünkü, «al- tınlarım toprağın altında saklıdır!> diyen adamın hikâyesindeki toprak, onun bağrındadır. Geniş yaylâlar, insan boyu altın başaklı buğdaylar doğeran ovalar, gök yüzünü, yeşil purçaklarile — şür- leştiren çamlar... Sadece rayihâ dağıtmak için — halkedilmiş — hissini veren ihlamuar ağaçlarile, — aaatlerce yüründüğü halde tükenmiyen or- manlar, Bergamanın — zenginliğini âdeta haykırırlar. Tablatı da kategorilere ayırmak icap ederse, burasını, Jüke — mevki addetmek lüzımdır. Çünkü her geylim nadidesi Bergama toprakları üzerin- dedir. Özünde, zağlığın <cebedi hayat> faalzemesini saklıyan çam fistikları- mı, özürnü, İnciri, berrak perbeti an- diran zeytin yağım, nefis tütünleri ve hububatın her çeşldini — tabiatın Bergamada Selçuki eserlerinden Çimli çami sinesinde anlı olarak seyretmek İçin | yalfte İzibarlla de normal haddedir. dahi Berçamaya gelinebilir. lergama muntakası, Türkiye 2b egi B Eski imsanların, sağlbık yürdünu |e aran ea verimli ve çoşitli bir kö- (Asklepyona) kurmak için — Berga- mayı intihap edişlerindeki — sebebi, gesini teşkil eder, Buradaki nüfus burada aramalıdır. Biz şimdi bura- | kalabalığı da Birf bu sebeple İzah dâ söz yığınlarını bir kenara bira- kazak rakamları konuşturalım: Ka- edllebilir. Detin işlemesi — kolay, — rutülfti ı._. mamız her sene, devlet ambarına |emem- ve muhafaza eden bir tapra- aşağıdaki nisbet dahilinde iştirak |4t olan kazamız, çok mümbit etmektedir. ve mahsuldardır. Bu zirsate çok müsait 10,000,000 — kilo buğday, — 296000 | olan ve toprakları yer yer sulayan kilo arpa, 200/000 kile çavdar, 11,000 | Bakırçay, Mendres, Gediz ve Simav Kile yulaf ve 2,885,000 — kile musir, | süları vardır. Zamanında Bergama topraklarının rekeltesidir Bergama, Türkiye piyasalarına toprak, bu mintakayı — her 1,600,000 kile tütün, 2,500,000 kile | evvel mükemmel Bol bir yağmur, kâfi bir scak üÜmüszlü bir şeyden bir giraat memle- Akala pamuğu, 3,000,000 kilo pa- | keti haline sokmuştur. lamut Te de iştirak etmektedir. Bundan başka 400,000 kilo çamı | dur ki, pamuk, fıstağı, 2400000 kilı baklayı, 450 İklim şartlarını bilenlerce malüm tülün, üzüm gibi mahsulâtin — yetişmesi için evvelâ bin 60 kilo nokudu, 250,000 kilo su- | tenebbüt deyresinde lüzun olan kü- samı hep bu Bergamanın mümbit | fl bir yağımur, sonra da Jâzım olan toprakları vermektedir. kazanının hususiyetle- | devamlı ve kâfi bir sıcağı, ancak bu minlakada olan — «Exe ikllmir Bergama rinden biri de, bopraklarının, sene- (adımı alan iklim tipinde göreblliriz. de İki defa mahsul verme kabiliye- tnde — bulunmasıdır. toplanan hububatın yerine ekilen ikinci bir mahsul, yine zamanında ve normal olarak elde edilmektedir. Meselâ bakla anımna mizir, di- ğer habuhat anızlarına - karpuz, ka- vun ekildikten sonra alınan muhsul, Bergamuda xiraatin gayosi, geniş Vazın erken | vüsl bir mikyasta zirant — usullüne dayanır. Bu maksatla hayvanlar hep bu işe vasıta olurak kullanılır, €0 bin kusur nüfusu olan — Ber- gamanın G 96 i zürradir. Ziraat, kısmen Ziraat Vekâletinin gönderdiği traktörlerle yapılmaktadır. Bu ma- beni etiztiyüzdu. Yeni bir-büve' çelmıya beşladıkı “mek ünküsini bülunbuuz. Kasia sokrahmadir Haklise Gğnnü balkti, Bla İayiai kineli zirani sayesinde yokandaki rakamlar İki misline çıkarılacaktır. | Borgama, çeşitli güzalliklere mu- lik olmakla beraber, ayni zamanda klâsik bir tarih şehridir de. — Eakl miyetlerin ve bügün tarih aa- hifeleri arasına giren büyük sima ve şehirlerin inlerini ve harabelerini hâlâ dikkatle nazarlarımıza sermek- tedir. Buruda çok değerli ve ehem- miyetli âbideler, müzeler, ve eserler mevcuttur. Tabiatın lenmiş çime: n güzelliklerile süs- yeşil bir halı gibi ayakların altına serihmiş olan güzel | Rengama, cümhuriyetin yapıcı kud- | dreti sayesinde ber gün birar daha İnkişaf etmekte ve gözelleşmektedir. Kaymakamımız C. H. Partlal Nihat — Artımı ile | aade etliği uim | bette halk için, gehir için öiribirle- rinden baz alarak çalışıyorlar. — Ve güzel eserler meydana getiriyorlar, | Sıvasta büyük İçki ile mücadele Bunun için, Türk sarhoşluğa müteallik hükümleri |şiddetlendirmelı acaba fayda vermez mi? dünkü yozmu. ken, yalınz içki ile değil, gnu içenle de, yapanla da, satanla da mücadele etinek Jâzım geleceğini tebarüz ettirmiştik. — Böylece mülen- dele sahası genişlemiş ve iş de biraz güçleşmiş oluyor. Fakat we çare kl buba zararet vardır Bötün Bu elhetler göz Gaüde tutulursa mücadelenin birkaç Kısma Ayrilması ve ona göre todbirler alin. masi isap eder, 1 — Alkoliklerle mücadele etmek, sarhoşluktan mütevellit — her türlü hüdiselerin azalması için tedbir a. mak... £ — Alkol almadan duramıyan ve Takat kendisinden başka kimseye 20- rerı dokünmüyan biçareleri bu beli. den kurtarıcı tedbir almak, — onları tedavi etmek... 8 — Yetişmekte olün nesdin alko. d alışmaması İçin mücadıle açmak ve alkole müstalt —görünenleri ba belidan vazgeçirmek için tedbir ab İçkiyi hazırlıyan ve satanlar. İa mücadele etmek.. Şimdi bu mücadelelerin nasıl açı- lacağı, bunlarla no şeklide uğraşıla- çağı, bu bir sürü todbirlerin neler. den ibaret olması Iâzım geleceği me. selesi kalıyor. Doğru... Küğıt üze bunlary madde madde sıralamak Fakat tatbikata geçmek me- sele! Evet; bunun mesele, ham de çok mühim ve çetin bir mesele oldağuna kabul etmemiye tmkün yaktur. Pa. kat bu meseleyi bir memleket mese- desi olarak ele ahıp halletmiye siçin tmkân olmasın?... ZEVKLE MÜCADELE EDİLİR Mİ? ı Bir insanın zevkine müdahak et. miye, insan aevkine karşı harp axc- mıya her saman imkân vardır. Pa Kat müteneriz devlet dahi alat meğ: tüt mukadderdir. Rana bir çol n.?î,“.îî, verilebilir. Kockoca Birleşik Amerika hükümetleri bu mücadel de wuvaffak olamamış, kaçakçılı; önüne geçilememiş, birçok ins: m pahasına barp, hükümetin mai Tübiyetile — neticelenmiztie. — Biz de moni müskirat kanunu çıkardık. Fa. kat iyi bir nedce alabildik mi? Bi- dükis.. Şu halde tecrğbeler de göstermiş- tir ki men'i müskirnt kanununun İç- ki mücadelesi bahsinde, fayda ber. taraf, sararı vardıt. NE YAPMAK LÂZIM? Bir insanm zevkine müdahale edile mes Meşelâ, bir yaz akşanıı erliki Balkonunda guruba karşi demlenen bu zevkinden kinse nınhe vatandağı bi yum bırakamaz, Fakat bu satın ku- fayi tuktuktan sonra gee — gelip dan kaptığı bir arımıdi. yoldan ge- çenlerin kafasını atmak zevkini talmak arcusuna bul göbi müni olu. ruz. postane yapılacak Sıvas (Hasüsi) — Günden güne artan ve hur sahada büyük inkişaf ve çalışmalara kavuşan şebrimizin bugünkü ihtlyaçlarına cevap vermek üzere posta, telgraf, telefon umum müdürlüğü tarafından — Cümhuriyet caddesi üzerinde büyük bir idare binası yapılmak için bu sahadaki bi- maların İstimlük muamelesine — buş muştır. Erbaada elektrik tenviratı Erbaa (Husust) — Büyük zel. samı tamamlanmış ve hatlar çe- kilerek şehir tenviratı eskisinden çok iyi bir şekilde temin edilmiye başlanmıştır. ranla kaydetmek bir vazifedir. iyeye ait elektrik motörü, yeni | lekete —- f baştan tamir edilmiş, naksan ak- | tararsız bir adam Binseraleyh evvilü 1 İnel madlde: yi ele alip alkoliklerle nosil müca: İele etmek ve sarhosluktan mütevel- |ğit her türlü hâdiseleri azaitımak için ne gibi tedbirler almak kap eleceği menelesi üzerinde durabiliriz: Bir sarhoş tasavvur edinle. Adam akıllı kafayı çekmiş, aşka gelip ta- Übancasına sarılarak etrada ateş edi- İyer, Kurşuntardan biri horlanıgi bir lanılacağı memzüniyetle haber alın- | kimseye isabet edip öldürürse — sar- cexa modir? Herbulde H Geşil Çönlü bir Gefa Sldür. düğü adama Wisi yaktar. Sonra çok garhoçter; yüni akde Başında olmü- yarak bu cizayeti işleneletir. Bu 00 zayı hafifletlei sebepler ea nihayet 1016 sene hapisle hayatını bağışlar. -faydanıni — düşünüyoruz - mu? Şayet serseri kurgun o biçareyi yaralamışsa sazheşun çezakı çüphe- siz çok duha hafif olur. Yokda blr kadınla giderken bir sarhoşun müziç sarkıntılığına maruz kalbanız acaba I—ulıılııı sonra muattal kalan Be- | Acaba bu zat hapisten çıkmca mem. ledi Bu yerinde ve güzel başanda * Ykladlmlkü Tarahlr aeti gü l Gra Tarkaş zasöskl l geee İi çıyacakamız, sonra da âsabımız bo- Yerimize döndüğümüz zaman büyük koltuk- ga kaldık. Muhatabım tereddür içinde idi. Kaldir- ta yanına oturdum, sın mi),. Kaldırmasın mı?.. Susuyordu. — Çok düşüscelisiniz dedim, Kopliman yapmak lüzumunu hissetmiş ola- cak ki: — Sizi temaşa etmekten vakii nuşurüm dedi. Şuh bir kahkaha attım. — Çok naziksiniz dedim. Fakat beni temaşa t buluzsam, ko- rim. faydalı buldum. — Yoruldunuz mu? diye söze başladım, — Aman dedi, böyle şey men nüktesiz. Alman dans rekoru kırmak için günlerce dansedebili- lur mu? Ve he- sizinle dedi, tuhallığı Ben bu Wört muhaveresini burada kesmeyi Sözün mecrasını değiştirdim: — Yazık, dedim, şimdi Almanyada kimse çingir sofracındaki meyva tabafin- | Ceza Kanununda zulacak. Nihayet bu adamın göreti (H cezu dn bir daha bu gili bali tekrarlamıya tövbe edip — karamınek İçmesini kafasına yöerleştirecek llt dar ağır olamaz. Peki ama, bir adamin — keşif yanımdaki kadına tecavüze, raüdahar| le edereein bana küfretmiye ne hake) kı var? SARHOŞ ZASINI ARTTIRMAK Bütün bunların önüne geçmek içik Türk ceza karununda — hazı tadilif Tüziadir. — Yüksek. Adliye Vekâler dar hâlen tatlıik edilmekte olan kas nuna da bu hususta fıkralar ilüvesl| zaruridir. Gerçi şimdiki kanuna göre de ser- boşluk bazı ahvalde cezayı afırlağı tiricı sebeptir. Fakat bu tedbirin peki cür'i olduğu sarhoşluktan müteveli! eörümlerin azalmamasından bellidir. Sarboşluk umumlyet itiharile daim) cezayı küt kat arttıran â içkiyi ail zurna sarhaş olup işlemiye cezaret bulmak için ( Azalır ve artık mahkeme aalanlar:0-) da: — Ne yaptığımı bilmiymum, çok içmiştim ! gibi maze, stler hakikatafi Kabahatten büyük özür —ai ona göüre vema — verilir. bir adamı sarhaşlıukla adam niçin idama mahkünt edilme- xin Y İÇİN içiy başkasının kızına, karkl sina #ltkintılik eden bir sarhoş nb çin beğ senedeh ağağı almamak fixae İve haple öözasi yemcsin? | Bu ağır cozalar gazetelerle — ilüni Çedilirse horbalde içkiyi — kararınca içenler çoğelır ve hiç olmazaa sarei boşluktan müterellit cürümler a20-) hr. | Tçki ile mülcadele bahsinde bu ee het daha ziyade adli bakımdan xhlüe ki ve içtimal yaranın Kısmaem olavtt tedavisi bakkındadır. —Asıl — meselt diğer mnaddelerin teşrih ve tatbikldiri Üi onlardan da yarın bahsedeceğiz. 4 Nocml |Söğütte bir korucu | adam öldürdü Söğüt, (Hususi) — Söğüdün Jinhisar nahiyesine bağlı Hisarcık |köyünde kozucu bulunan Mehmet Yalçın, ayni köyden Mustafa Sa- rTaçı öldürmüştür. | Vaka şöyle olmuştur: Korucu Mehmet Yalçın, kö- ün kır bekçiliği vazifesini de yapmaktadır. Mustafa Saraç da köyden bir sant kadar mesafede |bulunan ekin tarlaları civarındu & |küzlerini otlatmaktadır. Korucu kendisine ekin tarlaları civanında böyle hayvan otlatmanın döğrü almadığını söyledikte, buma bid- detlenen ve aldırış etmiyen M..ı.l tafa Saraç mukabelede bulunmuş | ve münazaa başlamıştır. Kaçucu Mel met Yalçın © #irada elinde olan korucu mavzerine davrın- (moç ve iladesine nazaran korkut- /mak İçin bir el ateş etmiştir. Bacağından vurulan — Mustafa Saraç, çok kan zayi ettiğinden öl müştür, Korucu tevkif edilmişcir. Taşovada tütün - 'Taşova (Tokat, Niksar, Erbas) mıntakalarında tütün satışları ha- raretle devam etmektedir. Bazı Deranbar müddetinin Tokal ve Niksarda 15 temmuzda, Erbaada 31 temmuzda hitama ermesi muh temeldir. böcekler tarafından yenilerek 7i yaa uğraması, Taşova rekoltesie, nin geçen senelere nazaran az o Tacağını belli ettirmektedir. ——— Hfet Alaz'ın allesinin teşekkürü Genç yuşında hayata görlerini kae| piyan kizimiz, — karım, — yöğendinlaş) kabdeşimiz: Caz çalmı; iğildi. herkes ne uyarak dönmiye başladık. başladı; ikinci kâtip önümde r dam buldu ve bir valsin ahengi- Kulağıma iğildi.. ve benim Gestapoda olduğumu bildiren, hu #i bir vazife ile Rumanyaya gönderildiğim satır- lanını ihtiva eden bir mektup — tanzim etti Bunu kendisine vereceğim. Mektupta benim Al- man istihbaratı namma çalıştığımı, Alman istih- barat memurlarının da bilmemesi kaydedilmiştir. Aldanırsa çok iyi bir iş olacak, — Aldanmazsa. böyle eğlenemiyor. Herkeste bir hüzün var, Harp yuhlara da sıkıntı veriyor, Muhatabım güldü: — Geçici şeyler bunlar, dedi.. Gün gelecek elbet biz de kahkaha ile güleceğiz. Sonra birden- bire politikadan bahsetmiş almaktan — mütevellit bir pişmanlıkla sözünü geri aldı: — — Dünya bu, dedi, İnsan her zaman gülmez, İsticvap «ıram ona geçmişli elmektense konuşmayı tercih ederim, Ve hemen ilâve ettim. — Niçin dansetmiyorsunuz? Ayağa kalktı. — Buyurun, dedi... Vazifem başlıyordu. Genç adamın kollarinin arasında kuş gibi uçuyordum, «i dayamıştım. Nefesim kulağının altına temas edi- Wfet Alaz'ın çenaze merasintine iştirak &den, çe lenk gönderen, gevek bizzat 1'yarete| lerile, gerk mektup, telgraf ve H* fonla sonsuz acımıza taziyet ve ee seliyette tulunan akraba ve dostla- ra, billarsa yokındar elükasını eire gemiyen İstanbul C. Müddelümre t vası geldi, tabil işi ilerletmenin yolunu buluzsunuz. Yalnız kadın- larla temas etmemesi ve dost tutmaması — için Barih ve katt emirler var. Bundan korkabili İsap eden tedbirleri alın.. Yabancı toprakta bi * Gayet l Ka ha oprakta biner, doğru —İstanbula ...yordu... Gayet lâkayıt, fakat kurnazca sokulu- Çok seyal: işsinl i Hikmet Önst ve bütün Adliye ark e Ş Har Güğ Ş ada yahak, etmişsiniz madam dedi, na- | Hikmet Onct ve bütün Adliye arka, * ;:ııneı’. bir oyun oyniyacağım ) ı.ı.ı.c._. : vordum; Dane asnasında bir tak İâf etmedim... aıl görüyorsunuz dünyanın ahvalini) Te n gibi tük. O bir iki şex söyledi. Cevap:” vermadiğln -icid “(” — Vallali dedim, Baldvinih bir sözünü'ğn” İywiedak sarakilk Teüyali güsikdörfü — Tehlikeli hareketler ekseriya en ziyade — Allah muvalfakiyet versin dedi, nezaketten pek ileri gitmedi. Edindiğim kanaat tırlatmama müsnade ediniz. Bütün dünya baştan mizin en büyük tesallisidir. muvaffakiyet temin edenlerdir. Vala bitmişti. Biraz evvel toplanmış — oldı idi: iksiz bi İr ti ha l 4 olduğu« şu idi: Sıkılgan ve beceriksiz bir erkek!,., Bu gi- başa bir timarheneye döndü. Hâdisat insanların Anası, babazı, b Seg-) Muhakkak, ... muz köşede tekrar buluştuk. Bileşçök-der kafalı- ölulürdü-Fekat' birketarde mühakeetslörinden deba sörüe tdliyor, * V, haz deri'ei üü ae arradı. Ataşemiliter, ayni soğuk ve durgun tavırla kes esen rüzgüra tâbi oluyor. — (Devamı var) tuzağa düştükten sonra istediğiniz yere — sürükle-