30 Ağustos 1941 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3

ten. SÜV4 SUv# BEDELİ Ecnebi 2800 1800 1 sene 8 Ay say TAY vdrem değiştirmek Ke abaza -ŞAvustralya « “Başvekili Neden Çekildi ç gün evvel Avastralyaduki ka- tahsis ettiğim mızles'in kabine top'antısın- istifa etmemeye karar ve: Yayeğini yazmış olduğum halde bir ver- asikip veya tüshik katası olarak bu ke- ya hjme istifa etmiştir. şeklinde çık- hiştı, Dün gelen telgraflar o Avustralya bayvekilinin, partiler arasındaki ihti- Ritglâltan dolayı, mlli birli maksadiyle, İstila eti bildirdiler. Bütün Londra gazeteleri bu hadise e şidetle alâkadar olmakta, bütün Gali İngilterede ve domiryonlar içinde eşi Yehmpek az bulunan bu kadar kuvvetli ve Pali Alan yas cesaretli bir şahsiyetin İstifası tees- | yasürle karşılamakta ve kendisinin A- vustralyada yahut diğer bir yerde yük ek kabiliyetlerini göstermesin: mil ün kılacak bir fre “eaş(8tn1 ümit etmektedi Cahi SUYA muhtelif partileri arasında büyük fi- Hapkir aynlıkları olduğunu söyliyen bu gazeteler bu hadisenin Avustralyanın barp gayreti Üzerinde bir tesir icra et- Üyniyeceğini ve bütün partilerin, har- "kebin mümkün olduğu kadar büyük bir giddetle sevk ve idare etmek hususun- ga müttelik (bulunduklarını tebarüz etrirmektedirler, 7”, Vaziyetin daha İyi aydınlanması i- Baki çin hatırlatalım: Bir rey eksetiyetiy- le iktidar mevklini muhafaza eden bir koalisyon kabinesinin başında bulun, Menzies'nin Londrada toplanrıası ta- savvar edileti imparatorluk harp kabi- msil etmesini u ediyordu Fakat Avustralya travayyis partisinin seli Cursin böyle tralyayı Londr vustralyan temali edebileceğ ziyetin vahametin, trajyada | kal Böyliyerek buna Yunanistan hs da A nka yar Rifat değil, bizzat A- diğer cihstten va- Ava: ekütında çok slyalı askerin, zayi olmas: bozmamak 2 (338) senesi 26 Ağustos sabahında güneş ik ışıkla tinı cihana yayarken 60 batarya- nin gürleyen sesi, Türk yurdunu istilâya ve Türk istiklâline son vermeğe gelen müstevit ordula- ra karşı yağız çehreli, çelik bar Zulu kahraman Mehmetciklerin yaydan kurtulan bir ok el ileri atılması için bir işaret ol bir kabinede Avus-| ayin edeceği bir insanın) Muştu. 26 Ağustostan 30 Ağustosa kas) dar yalnız beş gün süren ve müs- tevlinin denize dökülmesiyle so- na eren büyük taarruz, tarihin kaydetmediği büyük bir a muharebesi şeklinde netice - ndi, Filvaki tarih daha büyük im İ kuvvetlerin imhasile neticelenen |bir çok muharebeler kaydeder; . İfakut, bu imha muharebesinin ondan evvel vukua gelen ve on- seutsuzlak tevlit | dan sonra vüküz geleceklerle mu emiş olduğunu da bu münasebetle he turlatabiliriz Bu istifanm, Moskovada üçler kon- #eransırın ve Londrada imparatorluk konferansın duğu bir sw tere hükürne Du Bu konferan, memleke vukua gele İngil in pek gayamı mem- ın, ittifaka dahil 0- tlerin ihüyaçlarını ve im kânlarını tesbit ederek müstakbel b rekâitin umumi plânını hazırlamak ol- duğu malümder Bu işte, Sovyetler #.merikadan siyade her birinin husus mak mecburiyet Küçlük çekeceği in edilmektedir. Son aylara gelinceye kadar, yakın bie tehdit altında butunmiyan domir- yonlar, kendilerini pek fazla düşln- meksizin İngiltereye yardım ediyor- lardı, Bu meyanda Avustralya öskei İri Mısırda, Habe: li, Yunanistan, da, Suriyede İngilizlerin yanında har- betmişlerdir. Fakat son aylar içinde Pasifi tikçe artan Japon tehdidi değiştirmiştir. Avastra) vel Japonların yerleştikleri Hindiçini- ye çok yakındır. Avustralya zimam- darları ve hall, Japon emperyalistle. ren 70 - 80 milyon İnsan besli- yebileceğini iddis ettikleri Avustral- yayı bir iskân müztemlekest haline kuymak istedik de bilirler, Moskovada ve Londrada toplanacak olan konferanslarda müttefiklerin ham i Birliğinden ve daminyonlarından yetlerini hesaba "kat olan İngiiterenin gi di bu vaziyeti a. pek sz e madde kaynaklarını, harp levazımını| ve kara, hava ve deniz kuvsetlerini mubtelif harp cephelerinin bugünkü ve yarmki ihtiyaçlarına göre tevzi edile. ceği şüphesizdir. Fakat hangi cephe ön plânda gelecektir? Atlantik mi, simali Afrika m, Pasifik |, Sovyet cephesi mi2, alyayı yakından a- | Mâleadar edeceği şü, Avustralya başvekili Menzles geçen- lerde mebusan huzurunda yaptığı bir beyanatta: "Ingiltere imparatorluğu- vw teşkil eden dominyenlar rinin yakm tehlikeler karşı lunduğunu ve hususi merfaatle, Hunu,, söylemişti, Avustralya yerden evvel, Japon taarruzuna karşı kendini emniyette hizsedebilmesi için, Singapurun, Filipin ve Guam âdala- rınin lâzım olduğu şekilde tahviye e- dilmesini istiyaceği tahmin edilebilir. M. ANTEN —— ————— İktisat Vekilinin Tetkikleri! loni . 29 — Mü | pudak (AA) — İkt Ve-) ile yeniden sarar. rr Day, maden havzascıda tet- wçilerle hasbihalde bulun- Aksam İktisat Vekil şerefi- be partide bir ziyafet ve İmiyvir, Nafia Vekili B Bursa, 20 (AA) — General Ali Fus vadan Bursaya Bnstur rsada Hafiz Vekili besoy, dün, Yala- iştir. Burada Na- #a İşleri errafın: “tkiklerde bulunan cık olan Nafia OVekilimizin şerefine dün akşam belediye tarafından bir zi- yalet veritmiştir HALKEVLERİNDE: 39 Afet Terese| Türk dünyası, bulan | bu tevzide| kayese imkânı bırakmıyan husu- etleri şudur kı; bir tarafta me deniyet dünyasının en modern sılâhlarla teçhiz etiği bir urdu ve arkasında bütün bir hüsümel dünyası, beri tarafta uzun yıllar süren Cihan harbinden yorgun i ve elinden silâhı alınmış bir hal-| de çıkmış bir Türk ordusu kasında muzturip ve fakat 5 amış bir tek millet, Türk milleti bulunuşudur. Bu zaferin büyüklüğünü ve ehemmiyetini İamak için, bir lahza bunun tabakkuk etmediğini kabul eder- sek Trük camiasının ve medeni- yet dünyasının neler kaybedece- gini düşünmek küfidir. 30 Ağustos zaferi bugünkü kuvvetli ve Türk devleti olmıy: kan ve ateş deryası haline gelen dünyanın ortasında © kuvvetine, tesanüdüne, şuurlu ve dürüst yasetine dayanarak bir sulh se bolü halinde akta duran bir urt parçası bulunmiyacaktı. Türkün tarihi büyük zsferler, şeref ve amanlık destanla- le dop doludur. Ve hatta Türk rihinde eski bir devir kapayıp yeni bir devir açan eşsiz zaferler de vardır, Fakat, garpten şarka doğru a- kan kin, nefreti zulüm ve meze let selini dolduran ve bu selin yatağını kurutup şarkta cümhuri- yetçi, inkılâpçı, milliyetçi, İâik ve devletçi modern bir örnek hü- kümet kurulmasında amil olan ve tesiri yalnız yurd sınırları i- çinde kalmıyarak tarihi büyük wskeri kudret ve iktisadi yarlık- lar ve dinamik hamlelerle dolu milletlere halas ümidini aşılayan dünyadaki mevkiini tekrar ikti- sap heyecanını veren bir zafare hiç milletin tarihinde rastlamak nümkün değildir. İşte bunun içindir ki, bütün Türk milleti tarihe mal oldukça ve hadiseler baş döndürücü bir süratle yeni inkişaflar gösterd çe büyüklüğünü daha iyi kavra- dığı büyük zaferini her yıl artan bir heyecanla anar ve O zaferin neşesi bütün yurdu bütün tazeli- arsı olmasaydı müstakil k ve buza; Ve işte bunun içindir ki, bize büyük zeferi kazandıran. sşsiz kahraman, büyük yaratıcı Ebedi Şef Atatürk'e minnet bağlılığı « mız ve lâyomut hayranlığımız saval bulamaz. Ve yine bunun içindir ki, bü yük zaferin cephe kumandanı Is. met Inönü'ne inancımız katidir ve lüzumu halinde ardında âziz yurdumuzu, kudsi istiklâlimizi ve dalma temiz kalmış şerefimizi türk tarihine lâyik ve başka mil- letlere örnek olacak şekilde mü- dafaayu ve muhafazaya kadir bur lunduğumuza imanımız sarsılmaz atan uğrunda ea e ... e (30 |, Ağustosta Koca Bir İstilâ Ordusu Vatanın Harimi | İsmetinde Nasıl Boğuldu? m "|, gm bilen Mehmetçiklerin, | ında çocuğu, sırtında cep- hane sandığı ateş hattıma koşar ken gözünü kırpmayan eşi kadar kahraman, eşi kadar. feragatkâr Ayşelerin, Fatmaların dünyası - ir, — Ve bu dünya dönmekte devam ettikçe bunun ortasında Türk dünyasının daima durmakta de vam edeceğine imanımız sonsuz dur. | *#* i kumandan sr fatiyle Türk ordusuna © Dü büyük ve nihai zafere ula; tacak Şu emri vermiş Başkumandanın tarihi emri Türkiye Büyük Millet Mec- Jisi orduları! Afyonkarahisar - Dumlupu - r meydan o muharebesinde zalim ve mağrur bir ordunün anasırı asliyesini inanılmıyacak kadar az bir zamanda imha et- tiniz. Büyük ve necip milletimizin fedakârliklarına lâyık olduğ! nuzu İsbat ediyorsunuz. Sahip- lerimiz olan büyük Türk mil leti istikbalinden emin olmaya haklıdır. Muharebe meydanla. rındaki maharet ve fedakârlık- larınızı yakından müşahede ve takip ediyorum. Milletimizin hakkınızdaki taktiratınıza delâ. let etmek vazifemi mütev; yen ve mütemadiyen ifa edece- ğim. Başkumandanlığa teklifat ta bulunulmasını cephe kuman danlığına emrettim. Bütün arkadaşlarımın Ana - doluda daha başka meydan mu- harebeleri verileceğini nazarı kate ularak ilerlemesini ve herkesin kuvayı akliyesi ve me! nabi celâdet ve sumimiyetini müsabaka ile ibzale devam ey- lemesini talep ederim. Ordular! Ilk hedefiniz Ak - denizdir! Ileri! Büyük Müllet Meclisi Reisi Başkumandan 4. Kemal rt 3 lrkülik bir kolordüsiyie Bursanın şimal ve Eskişehirin şarkında, bir Kolordüsiyle Eski şehirle Afyon ârasında ve $ lir kal! bir kolordusiyle Afyonun şar kında ve cenubunde ve asıl taarj ruz muntakamız karşısında vej Menderes boyunca Aydına kadar yayılmış ve uzanmış iki piyade ve bir suvari firkasından mürek- kepti. Düşmanın bu kuvveti 90 bin kılınç ve tüfek, 3200 hafif, 1000 ağır makineli tüfek ve 320 topla İ mücehhez 206 bin kişi idi. 'Türk azmi ise, Trakyanın, Is- tanbulun, Kocaeli ve bütün Ege mıntakası ve cenup bölgelerinin üç büyük devletin askeri | işg sitmda bulunmasma rağmen bu nün karşıma ve yalnız bu cep- hede 99 bin tüfek ve kılı, 2025 hafif, 839 ağır makineli tüfek ve 323 *opla mücehhez 225 bin su- bav ve er yığrmetı, Bu ordu 26 Ağustosun sabahı ileri atıldı, Kahraman piyadeler görmeden onlarm üzerlerinden stıyarak Kocatepe, "Tinaztepe 29 düüster 022 günü düşmanl tel örgülerini kesmeğe bile lüzum | Küçük Kalecik ve Belentepede| düşmanın tepesine dikildi. Çelik bazuların savurduğu süngüler iş- ledi ve toprak bir kere daha kı- zil kanla sulandı. Bir süvari fırkamız tozu duma na katıp Afyonla Kütahya arasm da Döker umumi istikametinde i üklenip oradaki kuvet leri yerinde mıhlarken bir suvari manlık ve dah sessizce düşmanın gerilerine sarkarak demiryolları telgraf ve telefon hatlarını bo - zarak düşmanın daha ük günden Ismirle muvasalasın: kesti Ağustosta taorruz bülün şiddetiyle devam etti. Bir çığ gibi ilerliyen Türk ordusu düşmanı çözdü ve onu Afyon - Sincanlı ovalarına döktü, Taarruzun ikin ci günü, yalnız düşman cephesi yarılmakla kalmamış ve hemen hemen tamamen denecek bir se kilde ricat Hattı da kesilmiş bu- Tunuyordu. Kahraman “Türk erinin sarsıl - maz azmine dayanan Türk ku: mayınm yüksek sevk ve idaresi Afyon - Dumlunınar meydan mu harebesinin mühim kısmını Türk ordusunun lehine kaydetmi Aksama doğru Afvonkarahisarın istirdadı haberi bu harekâtr bü- yük heyecanla takin elen cephe gerisine ilk zafer müjdesi olarak yavıldı OR. 20 aöstorta muvaffaklvet ler devam etti ve dismanın ihti yat kuvwetleri mnlabil hir taarru 7a mevdan bırakılmadan naveş Barca garılm İmha ila Mev her an artan Kir hizla ilerliyar a nel hir hafta tutma. rak bendin! berlamaema PATRİK EFENDİ HAZRETLERİ eti Minusin bir göz işareti Üzerine es rafına balında, Tndeki m trmiştı kel epeyce ters bir tavırla sor- unuz, orada?,, « Bilirsiniz ki ben W- r bir adamım râüm, gesirdim. Gözlerimin ö- böyle yeli geçtiler, Elini dr u Küçük Ma. leri, hiç ses çıkar- dinledi. Sonra ihtiyarın yan papa gitti, elini tuttu, diz lerini adamçpğızm fetsiz gürler kerek, yavuğca: ayır, küçük Mari m, bü z Dize haber geti partin efendi hızr: ve yerine zatınızı patrik etmişler. deği. dedi, on Minastır, Patrik Has tahrip, | jlisi | vefat eimişİle zeldi: Başkumandan, büyük taaruzdan evvel. cephede kıdaları teftiş ediyor Türk Tarihinin En Büyük ve Eşsiz Zaferi bırakmamağa çalişiyordu. Afyon -Izmir demiryolünün şimalinde- kı Iibulak dağlarında düşmanın esaslı tahkimatı mevcuttu, 1 inci! Türk ordusu düşmanın burada tutunması imkânlarını ortadan kaldırmak, ikinci Türk ordusu dilşmanın Afyon gurupunu yan: dan kuşatmak vazilesini üsteri- İİ ve ulmışlardı. Birinci ordu beş gece - Silki- saray - Dumlupmar mevzilerine inci ordu Kurtköy - Reşkarış - Yenice hattına dayanmış, süvari kolordumuz da tamamiyle düş - manın gerilerine sarkmıştı. Bu vaziyette düşmanın birinci ve ikinci kolorduları 4 üncü,, 5 İnci, 9 ncu. 12 inci ve 13 üncü fıka- İarile sarılmıştı. ** 0 Ağustos sabahı bu vaziye- tesbit eden Başkuman - dan Genel Kurmay Başkanını ikinci ordu karargâhına gönder- di ve bu orduya tamamiyle ce- nuba çark etmesini ve suvari kol ordusunun da Kızıltaş deresini kapamasını emretti ve kendisi de süratle birinci ordunun muhare- be idare merkezine gitti. Yanın- da bu ordunun komutanı olduğu halde Başkumandan Çalköy çeş- mesindeki Zafertepeden harekâtı tedkike koyuldu. Bu sirada düşmanın kısmı kül. ik ve küçük Adatepelerde! müdafaa için yerleşmeğe çalışı - yor, fakat hangi cepheyi £ nı kestirememekten mütevellit bir şaşkınlık içinde bocalayıp du- ruyordu. Halbuki çember gittik- daralıyor, Çalköy - Işörenköy - Ağaçköy, Asılhanlar bölgesi da hilinde iki kolordu. şiddetli bir müdafsa harbi bile yapamadan eriyip gidiyordu. Kızıaş deresi istikametinde ricata çalışan bir kısım kuvvet leri suvari küvvetlerimiz Murat dağlarma starken şuraya buraya dağılmış döküntü kuvvetler de kı talarımıza teslim oluyorlardı. O gün koca bir istilâ ordusu ai Bugün Havacıli i Haftası Durmalı ve Hava kurumunun Inönündeki Sayın vatandaşlar, Bugün, Türk ordusunun tarihimize kazandırdığı hayat verici saferm şere- Tini ve gururunu yeniden tadacağımız gündür, Yaşamasından o mi: kesilen yaralı bir milletin karlı dağlı dın İ- men bir çığ gibi, «likinip şahlanışmın yılönümündeyiz, Yeryüzünde, milyon- ların, en modern ölüm makineleriyle hoğuştukları son haftalarda bile, on dokuz yıl önceki zaferimiz erişilmez kıymetini mahafaza etmektedir, Ha: #eleri, içinde yaşanılan şartlar dikkate alinarak gözden geçirmek Hizm gel diğine göre, silâhma sürecek fişeği tüfeğine takıcık © süngüsü kalmamış bir ordunun, kaynakları bol ve son- suz bir salgma vurduğu yıkıcı darbe den asırlar geçse bile, parlaklı- ğine kaybetmiyecektir, Bunun için her 30 Ağustosta ırkımızın, en korkunç ve en çetin imkânsızlıklardan sıyrıla- rak ıığa kavuşabileceğini düşünmek ve ölnimiz: dik tutmak hakkımızdır, 30 Ağuston tarihi, bize ayni zaman- da, elbirliğiyle, emek birliğiyle kur- duğumuz bir müesseseyi, Türk Hava Kurumunu hatırlatır, 30 Ağustaata KATIN Başlıyd İ Havacı Gençliğin İhtiyaçk İ | Üzerinde Daha Çok Alâk Türk H Kurumuna Yardım Etmeli seye m me irmak e. Havacılık Haftası, “2 bütün saatlerini eğ kamplarında, kani geçiren binlerce lerimizin önüne mi lerini tutuşturan a ” dolar, Sevgili vatandaşlar, İyi varuşmasını bilen Kat, yalarmı koruyamıyan İ yıldanberi, kökleri çilrii İsibi, birer birer devriliyo! calsiz günlerinde bile başı Türk milletinin, havada da kalıraman kalacağına nesli ne kadar kuveeligi ida sağiantayi MENİ Havacılık Haftasında F ihtiyaçları üzerinde das le durmalı ve Türk Hava yarım etmeliyiz Büyük Türk gökleri kadr be geçirirken bu £ vazifemizi İzmi, Türk Hava Kurun Lİ İİİ e KUDUZA TUTULAN HAYVAN Kuduz hastalığı - esiiden dedikleri gibi kuduz ille - vaktiyle dünya- nın en korkunç hastalığı “sayılırdı. Kudura tutulan insan, hastalıktan kurtulmasına imkân olmadığınan, ku duz hayvanlar gibi öldürülmezse de, bir tarafa bağlanarak kapatılır ve za- yalı en şiddetli istırap içinde gebe- iri, Büyük Pastör'ün buldağu kudur 8- mst sayesinde bugün kuduz hastalığı artık korkunç bir şey sayılmaz. Kus duz bir hayvanın ısırdığı insana vak- tinde aşı yapılınca, o insan, hastalığa tutulmadan kurtarılır. Bununla beraber, kuduz hasalığına karşı aşı yaptırmak hiç de eğlenceli bir iş değildir. Bir kere, acaba aşi elerine vaktinde başlanılabildi mi? Kuduz bir hayvanın insanı ısırması ile kuduz hastalığının meydana çık - mast arasında epeyce günler geçtiği için, iğnelere vaktinde başlanılmış ol- tamamen ezildi, mahvedildi ve Türk vatanının harim ismetinde boğularak Türk yrdu kurtarıldı. Yazan: H. 6. Dwight kamaştırdı, Dili dolaşarak Ben galiba yatacağım Bu söz üzerine Minsa scele ayağa Kalktı, bir tarafa çekildi. Arâkele gelirse, o, ihtiyara: "Pek münssip o- Efendi hazretleri. Şimdi imki varken istirahat (etmelisiniz, çünkü yarm öbür gün çok yorulacağız., de- ai ddande “Ben v özlinde bir doğru ta- şehre taşınıcaklarıı ber vermişti Bunun üzerine tepe- deri Köşküe bir değişiklik oldu. Za- ten hayli baş olan büyük odalar bü bütün çıpink kaldı; sofalar, yığılan aden, geçilmez bir ha- h- Arskelin ba rdi. Art İsendıklar yüz bahçe bile altüst oldu işer, içinde bulunduğu, bu küçük İhtiyar, abk alık etrafa bakınarakİlemin gözlerinin önünde dağılıp git- söylendi: "Vefat etmiş, ha? Ben mi... Ben mi vefat etmişim? Arnkel, ihtiyarın elini tezimle ö- perek, cevap verdi: "Hayır, pelerim. Sig şimdi İstanbul patriği oldunuz. Bonra ayağa kalkarak Minmss şar ihtiyarın önünde diz çök- iü ve , dedi, Mumun ışığı yine ihtiyarın gözleri İmadı, rahatı "Azir peder, benilden ,İtiğini gördü, Çelge sesleri, hamalla- ölüleri yi rinden huzuru kal- sandıklarının İçer- lerine gömüldü, Lâkin bu bal uzun sürmedi, Artkel gitmek zaman # diği 1, İhtiyar olup biten bu gerip haller- orulmuş, sasalamıştı, lâkin yine zçok bezin bile olsa- tebessüm et- meye imkân bulabiliyordu, Son da-bihi ması pek, pek müstesna olmakla bera» ber, kuduz hayvanım rsırdığı insan ve ailesi helecandan kurtulamaz, . za da iğnelerin az çok acısı ve uzun — Çeviren; M. kika gelip de yepyeni bir h yünşıncu bu tebessüm belirmez oldu. Çünkli ona, yenleri aşağıya sarkık gayet bol kolla uzun, simsiyah biz cüppe giydirdiler, başına, Ermeni pa- paslarına mahsus, sivri tepeli, ke- bersiz, silindir şeklinde bir külâh ge- girdiler, boynundan o alim bir zincir sarkıtlar, pörsük derili cılız parm ğına da İri taşlı bir yüzük taktı r sedye ( getirtier, buna oturttular, kollara dört hamalın yapıştığı sedye yavas yavaş yola çıktı, Bozuk ve tehlikeli kaldırımlardan aşağıya, deniz kens- tda İnerken, siyah, beyaz ve slm renkleri içinde — muhleşem tavrı ile ihtiyarın simasi harikulâde bir şey ol- muştu, Belki de buru sezmekten do- Ban çocukça bir his, yeni intibalarm verdiği bir teheyyüç hali sebebinden olacak ki, bahçeden ve kameriyeden #yrılmak ona güç gelmedi, Herhalde, aşağıda, kıyıda Dekliyen üç çife kayığa kurulmak, bu suret beri uzaktan seyire! , hareket © oyununa kendisi de k pek parlak bir gey olacak- Kayılta, Arskelin Levon diye ça- Bırdığı, bir adam bulunması ilkin, rı biraz ürkütüü, Fakat Boğaz- | rıh sürmesi,, Kuduz aşısı Yaj essesenin bulunduğu yerde bile oraya gidip gelme acısı da başka... Onun için, kendisini vana ısırtıp aşı iğnelerini se, kendini hiç ısırtmamaki dir, dersem bana gülseniz. süphesiz, tasdik edersiniz... Kendin! kuduz bir hay tan korumak için de, bi larm o kuduza m vanda kuduzun o alâmetleği - yine eskiden dedikleri sb dadan hak, değildir, iu bileceğini bilmek pek kolay kü ber hayvan © hastalığa, lir, Kuşlar bile kuduza müstesna olmadığı gibi hayvan sayılan - tilki de'tut kat insan için, bu baker: keli hayvan köpektir, Kudurun hayvani ne gelince, bunla söre az çok değişir. , İki sahilin o bahçelerle tepeleri, rüyadaki hayaller önünden geçe geçe, akıniz kayıp gitmek zevki ona, şeyi unutturdu. a Topbenede sona iskeleye yanaştı, Orada, lando arabası bekliyordu, Bi sırmalar içinde bir kavas #hi lerledi ve kâyiktakileri ıma çıkmalarma yardım di ihtiyar, galiba, bundan celerde köşke gelmiş len nımış olacak ki, onun yi Öpmesine e kadar ehemmiyeti Zaten kendisi de örük lere alışmıştı, nitekim öndek ya, tek başma yerleştirildiği |. nas arabacının yanına öül N ihtiyarın yüzünde o eski ball, sümü tekfar belirdi, KüçMi pi lece hareket ederek Boğarkğı, kuşundan Beyoğlu esdd. kaldırımları şakırdatan BİP SN Galataşaray etvarında bir Ya, Ki önünde durdu. İhtiyarla gene psuna koşan hizmetçisi hayret anı geçirdiler, y Carla j