23 Temmuz 1941 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

23 Temmuz 1941 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

iğ ke ! Yazan: Bedri GÜRSOY, Futbolcu Borireleri Dünyanın Siyasi Manzarası (Başı 3 üneüde) hararetle devam edilmektedir. Bütün ihtiyatlar silâh altına ça- Eırılmış, atların ve otomebille- rin musaderesine başlanmıstır. Diğer cihetten, birkaç zaman- danberi Tokyoda bulunan Ja- ponyanım Fransız Hindiçinisi mümessili Hindiciniye dönmüs. tür. Bu zatın Singapura 90 mil mesafede bir takım deniz ve ha- va üslerinin Japonyaya verilme. Şark Cephesinde Alman-Sovyet Harbinin TAN MEET DİL Şİ ASKERİ VAZİYET İlk Ayinel Bilânçosu ASKERİ MÜTEHASSISIMIZ YAZIYOR İn Klübünü Sorcu İken (Nüzhet) i, sporu bıraktıktan sonra p- bas) 1, bugün de memleketimiz- de değerli bir futbol mütehas- fsısı olarak nam veren (Nüzhet Baba) yı kim tanımaz ki? Nüzhet, memleketimizde en - der yetişen, daima iftihar ile iğ yadedeceğimiz değerli bir spor- . Ve spor mütehassıslarımızdan- #dır. Denizellik, stletizm, tenis, fut bol, dağcılık gibi sporlarda bilfi- ji senelerce tam amatör bir spor- Mcu ruhu ile emek sarfetmiştir. Nüzhet sporculuğunu bu ana £8- NM Bundan dolayıdır ki hâlâ bugün İde formu hiç bozulmamış, çelik - pe bir sporcu vücudüne malik- Nilarda büyük bir liyakat göster miştir. Koyu Fenerbahçelidi. son derece sever. Hey gidi günler a in #imdi gö- Üzümün önüne Nüzhetin futboleu. Tuğu geliyor da... O ne ele avuca gli sikmaz yaman bir futbolcü idi. Yorulmak, yılmak nedir bilmez- di. Çevik ve sağlam bir vücude malikti, Mükemmel bir atletti we ayak, kıvraktı. Kafa vuruş- Jarı da meşhurdu. Bütün bu me zivetlerinden maâda Nüzhetin Mutboldaki en büyük hususiyeti Zamanının en teknik oyuncula- rından olması idi, terbiyesinin ve gayesinin ne de- #mek olduğunu kavramış olan bu mütevazi ve münevver #por- cu Babamizla hepimiz daima if - İ tihar ederiz. Vi Nizet Baba'nın spora ait sorduğum suallere ver- diği şayanı dikkat cevapları: *— Kaç sene, hangi klüpte ve ihangi mevkide futbol oynadı - », Diz? “— İlk klübüm Fenerbahçe - dir. Bu, böyle kalmış ve kala- caktır. Klüp değiştirmek en nef Tet ettiğim bir hâdisedir. Foner- Kİ bahce birinci takımında, yanını Miyorsam, 1911 senesinde oyna - nağa basladım. Sol-haf, sol iç ve nihayet santrfor mevkilerinde oynadım... “— En kuvvetli spreuluk hâtr- Tanızı anlatır mısmiz?,, «— En kuvvetli sporculuk hâtı Falarım arasında; a) Robert Kollejde 1912 sene- isinde vüz yardada; bir ceyrek Emilde ( o zaman kollej atletizm müsabakaları yarda ve İngiliz a- Yağı tizerine yapılırdı), tek a- dım atlamada birincilik adığım haziran ayı basta gelir. Kollejde © devirde bildiğiniz gibi cok ya- bancı unsur vardı, Bunlar ara- Sında bir Türkün iştirak ettiği her üç müsabakada da (esasen Nüzhet “Baba” eFnerbahçe bi. rinci takımında oynarken bir atletin üç müsabakadan faz- | lasına iştiraki meranu idi) birin- cilik almâsı ve keza sınıf bay- rak yarışmda da takımının bi- rinci gelmesi ile dört madâlyayı birden göğsüne takması, sanki hep öbür milletlerin ordu- larını perişan etmek kadar gu- rur vermişti. Hele öbür milletler benim tek bir birincilik bile a- lamıyscağımı söyliyerek i kızdırmaları üzerine, bu işin böy le tecelli edişi beni deli gibi se- vindirmişti. b) Yine 1911 senesinde Fener bahçe birinci takımında ilk Ga- İatasaray maçında sol haf oynar- ken topu haf mevkiinden alarak çalım ile bütün Galatasaray haf- larını ve beklerini geçerek bir gol atmam da keza hiç bir zaman unutamıyacağım bir hâtıradır. €) Merzifon yaylasında bir öğ- leden sonra ve ertesi gün akşama kadar 97 parça çij keklik vurdu- Zum günü de ölünciye kadar u- Dutamam.. “— En futbol devri- miz sizce hangi tarihtedir. “— En kuvvetli futbol devri- miz, İstanbulda "Taksim stadında| Slavyayı yendiğimiz gürlerdir. Ben o zaman Avrupadan gelmiş tim. Üç sene kadar Türk fütbol- cularını görmemiştim. Bekirin de iştirakiyle ve merhum Seda din hakemliği altında cereyan eden bü maçtaki heyecanım fev- kalâde idi. Adeta ve katiyyen mutat hilâfma yüreğim, küt küt atmıştı, Çünkü ben maçlarda faz la hevecana kapılmam. O gün bir seyler olmuştum ve oyün es pasında bir kaç kere kalbimi e- limle yoklamıştım; bir şey olu- yor muyum diye!,, “Bizde profesyonelliğe taraf - tar mısınız?,, “— Profesyonelliğe asla taraf- tar değilim. Henüz amatörlük i- sinde dahi gönül bundan çek daha ilerisini istiyor. Esasen a- matör, spor, profesyonel olabil- mek için ve bir tamasa halini a- labilmek için çok ilerlemek lâ- zımdır. Bizde profesyonelliği kabul edersek iş çok daha bozü- İur. Bunun için profesyonelli ğin aleyhine hepimiz çalışmalı - YIZ beğendiğiniz kimlerdir?.. “— Türk futbolcülerinden en “ pon sini ihtiva eden bir mefnlin İlis- tesini beraberinde getirdiği tah. min ediliyor. Bu haberlerden Japonvanın eğer haşka hir istikamette bir hareketi setir mevrwm bahis 09- | kün Kilse. Mindiçini | istikametinde Japon devlet adamları, Sibir- yaya ve Felemenk Findistanına karşı harekete geeti”i takdirde ve Amerikayı ka smda bulacağını, fakat Hindici- ni istilâsının Amerika müda' Tesini tevlit etmemesi ihtimali- ni döstünmüş olabilirler. bir sebep de, Hindiei- ninin kendini müdafaa edecek vaziyette ol e Fikrimizce İngiltere ve Ame. rika, hövle bir istilâ tesebbüsü karsısında sevirci kalamıvacak- lardır. Cinkü. Hindieintnin İs- gali Taponları Filinin ve Bormen adalarına, cenbi Sivamın israli ise Sinennıra yakşaltıracaktır. Amerikanm son zamanlardı sürntle almakta oldnim askeri tedhirler. hövle hir istilâva mii sandle etmiyeceğini göstermek- tedir. M. ANTEN Francala Tevziinde Yolsuzluk Yapılıyor Sıhhi mazereti tahakkuk eden lere günde muayyen miktarda francala almak hakkı verildiği halde francala yapan bazı fırın - lar bu hakkı kendiliklerinden hi, çe saymaktadır. 250 gram franca- la, bir adamın bir günlük ihtiya- çını bile tamamiyle SL halde, bazı günlerde de fırıncı . ların hak sahiplerine francala ver memeleri esasen hasta olan ve francala yemiye mecbur olan kim seleri ne kadar müteessir edece- gi âşikârdır. Nitekim bizce hüvi- yeti malüm olan ve günde 250 gram francala almıya hakkı bulu nan birisine Osmanbey francala tevzi mahallinde iki gün üstüste; francala verilmemiştir. Osman - beydeki fırına bunun sebebi so « rulduğu zaman, “Biz Galatadaki fırından francala alırız. O fırın da bugün bize muayyen miktar-| dır. da İrancala vermedi.,, cevabı ile karşılaşılmış, ertesi günü bu, te. kerrür etmiştir. Müteakip günlerde yine bu hâ disenin meydana gelmemesi İP miştir alâkadar makamların nazarı dik: katini celbederiz. "— En çok beğendiğim Türk futbolcüleri 1) Zeki Rıza, 2) Be- kir, 3) Büyük Fikrettir, Bunlar bangi memlekette olursa olsun (İngiltere de dahil) birinci likle- Alman - Sovyet harbinin bi» it, ayda devam eden bu büyük har bilâncosu sudur; — Kınlordu telâfisine im- ğe zayinta uğramıstir. Öyle ki, daha simdiden son ihti da seferber edilmesine! İhtiyaç hâsıl olmustur. 2 — Sovyet Birliğinin Avru da hazırlanmış devamlı bir müs- tahkem hat kalmamıştır. 3 — Sovyet ordusunda ciddi bir buhran görülmektedir. mukabil Alman harekâtı man devam etmektedir. Yine Alman askeri sözcüsüne ylik muharebeden sonrs iü vaziyeti 1940 senesinin 7 haziranmda Weygand hattının yarılmaşından sonraki vaziyetiy le mukayese #decek olursak gö- rürüz ki, Alman cephesi Mans sahili ile Meuse nehri arasında siddetli bir meyhan muharebesi. ne tutuşmuş bulunuyordu. sim- di de Stalin hattının ötesinde 0- na benzer bir mevdan muhsrebe- si cetevan etmektedir... İngiliz mütehassıslarına göre İnçiliz asker! mütehassısarına göre İse bir aylık Sovyet . Alman harbinin bilânçosu sudur: Bir aylık harp esnasında AL man ordusu Stalin hattma ka. dar gelmiş ve 370.000 kilometre murabbar arazi İsgal etmistir. Rus hatları şurada burada iğril- mis, fakat bugüne kadar hie bir noktada kırılmamıstır. Bu kadar geniş bir harp cephesinde arazi kayhı fazla hir şey değildir. Mü him olen nokta Sovvet kuvvet lerinin sağlam ve harbedehilecek vaziyette bulunmasıdır. Kızıler. dunun mukavemeti hiç bir verde sarsilmamış ve kırılmamıstır. Almanlar cephede hâlâ hava üstünlüğünü temin edememisler- dir. Cepheden rafiyo İle nesri- yatta bulunan Alman baro mu hahiri Johachim Richter “Daimi denecek surette Sovyet tayyare- lerinin taarruzuna uğramakta - yız,, demiş ve bir Alman kuman- danınm şu sözlerini nakletmiştir: “Şu Sovyet tayyarelerini püs- kürtmek imkânsızdır. Bu derece devamlı taarruzlara şimdiye ka- dar asla maruz kalınmamıştır. itün bu tayyarelerin nereden geldiklerini biliyorum. Her hal de cephenin diğer köşelerinden buraya nakledilmiş olacaklar * ai Gö NR geremeriğde Sovyet kıtaları ve yerliler mües- ir çete harbine başlamışlardır. Bu münferit baskınlar o Alman- ları hayli rahatsız etmeğe başla- Çı vi neliceye gelince İki tarafın görüşünü hülâsa e- den bu mütalealardan çıkan ne- * | mamıştı. fak olamamışlardır. Leningrat üzerine yürüyen kol hâlâ Pskow'dadır. Bir haftadan: beri bu sehrin ilerisine geceme mislerdir. On gün evvel Kiyefin zaptedil mek üzere olduğunu bildiren Al- man tebliğleri simdi Kiyefin 120 kilometre garbinde bulunan No- | vograd - Volinsk etrafında mu- harebeler olduğundan bahset - mektedir, Yalnız merkezde Alman motö rize kuvvetleri Polosk ie Doh: rovie arasında Stalin hattmda hir yarık vücude getirerek Smo- lensk'e okadar İlerlemişlerdir. Fakat üç gündenberi bu mü » selles üzerinde cereyan eden mü, harebeler henliz kat'i neticeyi vrmemistir. Almanlar burada Vitebsk'de bulünan Sovyet kuv- vetlerini eevirmeğe ealıstıklarını iddia ediyorlar. Sovyetler de Polotsk ve Dobroviç'e ilerliyen Alman motörize kuvvetlerini yan dan tazyik ederek torbanm zını kapamağa ve bu suretle kalarma bakmadan ilerliyen Al 182,35 man kuvvetlerini muhasara; . gayret ettiklerini bildiriyorl 1416,45 106,23 Merkezde devam eden büyük har hin neticesi bütün cenh» üzerin- de tesirini göstermekten hali kal miyacaktır. İki taraf da hir cep- hede bütün kuvvetleriyle dö- vüşmektedirler. Hava kuvvetle" ri cephe arkalarında münaka- le yollarını kesmekte, tecemmii - | leri dağıtmağa calısmaktadır. Cenunta Besarahya ve simalde| Fin cenhesinde Almanlar büyük muvaffakıvetler kaydedememis. lerdir. Bilâkis burada Sovyet cenhesi fevkalâde sağlam görün- mektedi, İbrahim Paşa Sarayı (Bası 3 üneiide) Mustafa Pasaya, üçüncüsünü de Fatihe hizmet etmiş ve İstanbul fethinde yararlığı görülmüş olan İskodra Beyi Nasuh Beye nikâh. landı. At meydanında günlerce muaz zam senlikler, eğlenceler tertip edildi, hattâ bu düğünde halkm | havretini mucip olan bir hâdise| de oldu: At meydanı elvarında küçük ve harap bir Bizans kilisesi © va-| kitlerde barut deposu ittihaz e-| dilmisti. Düğün esnasında bir infilâk neticesinde barut deposu. mun hafif olsun diye saç levha larla örtülmüs kubbesi havaya u. enrak denize kadar gitti ve suya İdüştü. Ve bu kubbe dakikalares İ batmıyarak denizde yüzdü. Bunu düğün halkmın bir kıs mı hayretle seyredebildiler. Çün kü 6 vakit simdiki yüksek Tica- ret mektebi binası ve yahut daha arkadaki San'atler mektebi söyle dursun hattâ San'atler mektebi verinde mevcut olup sıkışmış kalmıs bir vazivette gördüğümüz Birinci Ahmet binaları bile yapıl. Meydanın denize nazır bir set halinde bulunan mukav- reden bir teras halinde Hayvan Hastalığıne Karşı Tedbirler Ankara, 22 (TAN) — Gümrük, ve İnhisarlar Vekâleti salgın hay van bastalıklarının önüne geçil- mesi için yapılacak işler hakkın. da altkadarlara bir tamim gönd rerek ezcümle şöyle demektedir: “Büyük mikyasta tahribat ya- pah salgın hayvan hastalıklarının önüne geçilmesi ve bu hastalık ların hariçten gelecek hayvanlar | vasıtasiyle sirayeline meydan ve rilmemesi için hudut kapılarımız İdan girecek ve çıkacak hayvan . ların kanumi ve nizami bir şekil de veterinerlere muayene ettiri) roğsi ve yakalanan kaçak hayvan ların hayvan sağlık zabıtası ka nunu hükümlerine tabi tutulma- sı tamimen tebliğ olunur. Muamele Vergisi Muafiyeti İçin Yeni Program Ankara, 22 (TAN) — Teşviki sanayi kanunundan istifade eden müesseselerin getirecekleri ma - kine, alât ve bunların yedek ve tecdit parçaları hakkındaki korar name İle mer'iyete konulan kara| * Ta bağlı listede mevcut eşyanın) © muamele vergisi muafiyetinden | istifadelerinin Iltısat Vekületinin müsaadesine tâbi tutulacağı hak- 1943 Kadınlar Müzik. (PL) fast 8,30 Evin santi | 2015 Rudy * Gazetesi 1230 Program © | 2048 Malz 133 Semaller türküsü 300 Şarkilar (| 21.09 Zirmat 1415 Müzik Cev | takvimi 2110 Saz eserleri N | 2124 Riyasetletim hur bando ri 2210 Sarkılar 12,18 Mem 29.30 Haberler Postası 45 Dans mürif | 1825 Konuşma o 12255 Kapanış AM Çocuk saat 19,30 Haberler rn a amm m Müessif Bir İrtihal Şehrimiz manifatura komisyor n Zeki Acar'ın eşi, A 3 Bez fabrikası iş # Acarla Hari * a Balcı, Hale Birol'un anneleri Bayan ATİYE ACAR uzun süren bir hastalığı mütea kip vefat etmiştir. Cenazesi bu gün 23 temmuz çarşamba günü t 14 de Osmanbey; Şair Ni * sokağında Hale Apartmanı" n kaldırılarak Teşvikiye cami * nde namazı kılındıktan sonr kındaki kararname; Vekiller he- yeti tarafından tasdik edilmiştir. tanb Tahmir bedeli İlk teminat rinç, Tahmin bedelleri Me ik teminat «Fri terndiden açık eksiltmeye kodu melât müdürlüğü Keleminde görülebilir, st M4 fe Dalmi Encümende m veya mektupları, ve 94l yüma ai muayyen #satte Dali! Enedmende bu Ayvalık Bağyüzü 18 pü pusluk ki ceman 12500 (lâ 13000 ımı tame) demir borular kaplı 247f usuliyle İf-T-Mİ tarihinden itibaren 21 gün müddetle müzayedeye konmuş Borular Bağyüzü köyünde teslim Talipler tarfından verilecek fiya urunluğuna hestp edilecektir. © 75 hesâbiyle pey akçeri #88 Talişterin 8 Ağurton 041 Çarşamtıa günü esat TR ya kudur pey xçeteri okluşlarmı Bağyüzü köy muhtarlığına İstanbul Fiyat Mürakabe Komisyonundan: 86 Numaralı İln: 84 * Odun satışlarında; 1 — Perakende #eteş fiyatı oleri "60 kurum Merin, evw veya ere kâna kadar nakliye ve İstif masrafı 3 — Dükkânlerdeki kilo ile odun & Kömür satışlarında; 1 — Nakliyesi perakendeciye &li satışlar toptandır. (6105) İstanbul Fiyat Mürakabe Komisyonundan: 87 No. lu İlân: İstan Fiyatları Şunlardır : Kilasa 81 Kur ii . ” ik ” . n . .s ii 7 a «a “ 75 Ğ 7 Ni «© ” aile kabristanına defnedilecektir Belediyesi 136,90 © Haseki ve Cerrahpaşa hastehaneleri için ab- nacak hastahane levazım ve mulbak eşyam, Edirnekapı sıhhat merkert (le Üsküdar çocuk bakım evini fasv) Köy Muhtarlığından : ğın Bağyüzü köyünde tahminen 7000 metre 8 puzluk 1000 metre , ve bakayesi 1 ve 3 çeyrs Onun için yarın da öbürsü gün de seni igerbest bırakmak mesuliyetini üzerime alacağım. Şu ceplerini arakladığın adamı bulmanı istiyo . um. Al sara bir Vira, şimdi evo git, yorgunsun, şöyle bir iki saât uyu, sonra sokağa çık şehrin garp Karaflarım araştır. dedi. Cebinden çıkarttığı bir (Kart dövizit) üzerine bir şeyler yazdı, ve “Bunu cebine koy eğer o sdamı yahut arkadaşını görür- sen, onların peşine düş ilk rastladığın polise bu kartı göster, herifi yakalat, bunu yapabilirsen bin İiranın senin olduğunu bil,, diye ilâve etti, Billy kartı aldı. Falmouth “ha bak olur da bent görmek istersin. Gelip beni burada ara. Burada değilsem bile buradakiler nerede olduğumu bilir- ler, dedi. Billy aklında bir felfelek ve cebinde de bir tey. kif emri olarak sokağa çıktı . e İÇ a ek ön Ke Artık o makut gün . yani mühletin tamamlan” dığı gün gelip çatmıştı. Tanyeri apaydın bir şafak attı; Londra şebrini uyandırdı. Takvimin mukad- der yaprağı, açıldı. Carnaby sokağındaki lâboratu- arın damından Manfred yaradılışın yeni günü na. $ıl yarattığını seyrediyordu, Ufuktan koca bir gü- peş fırladı. Manfred'in yorulmuş arıklarnış yüzünü Bydınlattı. Metin sdam © gün çok düşkündü. Onun Br'dı sıra dama çıkan Gonsalez bu yaslılığın farkına vardı. “Sana ne olüyor,, dedi. Oteki “Hiç!,, der - mişçesine başımı salladı, Gonsalez “Poiccart'la yan. Keslet mi?,, diye sordu. Manfred “Evet, dedi. “Bu kadar v: aka geçirdik, onların arifesinde bugün düy- Ni makta olduklarını hiç duymuş muydun? diye sor- du, Manfred'in yavaş yavaş düşen göz kapakları. Ban altındaki bakış pek uzaklara süzüldü. “Evet bilmem. İçimde bir şev, derinden detine ağlıyor, ümidim kalmıyor, muvaffak olamıyacağımızı sanı. İ yozum,, dedi ğı Yazan: EDGAR WALLACE — Manfred dı vaffak olmamaktan im! Hayır sonuna | Falmout kadar! Muvaffak da olmayışın da ötelerine varan bir yol var, biz o yolun yolgunuyu Bu, bu kadardır vesselâm. Thery nerede?.. — Aşağıda, uyuyor, İkisi de aşağıya indiler, en alt katta bir tıkırdı oldu. “Kimdir 0?,, diye bağırdılar. “Benimi; diye cevap veren Pojccart'm sesini tanıdılar. Koşular, Poiccart'n üstü başı tozlu, yüzü de yorgundu. “Eh e rl rae iki kişi, Polccart'a cana işleyici bir bakıyorlardı. En içiyorlardı. Poiccart anlâttı; bekleyişin acısını — “Yahu neredeyse, tozların, toprakların, yıldız ların bile hep ittifak ederek aleyhimizde rar na inanacağım gelecek, Defterimi çalan adam lis tarafından tevkif edildi. Defterim herifin cebin den çıktı. Aksi olarak zekice bir polis defterin için- deki yazılardan kuşkulandı, ve nihayet oradaki kayıtlarla bizim aramızda bir münasebet olduğuna hükmetti, Ben sizden ayrıldıktan sonra eve dön. düm, elbisemi irdim. Dawning Sireet'e var- a bir kalabalık toplanmıştı. Aralarına tıldım. Falmoutk'un orada olduğunu biliyordum. Ve ila ül. alsel 4000 “Haze HiÇ 3 Tefrika No. 26 yerden başını kaldırdı. “Mu defterin » olduğunu çakarlarsa, hemen Şiir) Tit istedim, Herifin verdiği kibriti çaktım, Cigara- lerini biliyordum. Fakat evvel ne hırsızın yakalanıp ae mağ belli değildi. Saniyen yakalansa da defterden şüp- helenecekleri belli değildi. İşte iş aksi gitti. Hem herif yakalandı, hem de defterin ne olduğu anla. şıldı. Ben orada bekleyip dururken polisin biri a- cele gelen bir arabadan fırladı, binanın içine koş- tu. Çok geçmeden Falmouth'la polis beraber çıktı. Jar ve bir otomobile girerek kaçtılar. Onları başka bir otomobille takip ettim. Bir polis merkezinin önüne vardık. Pencereden içerisi gözüküyordu. 8“ | iyi ki, hırsızı kapalı bir yerde sorguya çekmediler Ben sokaktan her şeyi seyredebiliyordum. Taharri kızıyor harsız çırpınıyordu. Herifin beni görmemiş Dm ve yüzüm gözüm hakkında malümeat anladım. Ben hırsızın yüzüne iyice EN 'e nerede görürsem göreyim onu tanıya- bilmek üzere şekil ve şemailini hafızamda zaptet- tim. Tam bu sıfada hırsızla Falmouth çıktılar. Oto. mobile sıçrayınca defolup gittiler, Otomobil gitse gitse polis müdüriyetine giderdi. Haydi ben de o- Taya, Netekim ki, müdüriyet kapısı dışarısında fki- sini de götürmüş olan otomobili tanıdım, Herifler demek içerdeydi. Aradan çok geçmedi hırsız yal - nız olarak çıktı, Dikkat ettim, Herif hem şaşkın hem de memnundu. Ardı sıra yürüdüm, Gonsalez “Herifin polis tarafından da takip edi. | mekte olması tehlikesi yok muydu?,, diye sordu. — Vardı, Fakat ben takip edilmediğine emin ol- duktan sonra takip ettim. Gördüğüme göre polis herifi serbest bıttakmıştı. Herif Temple taraflarma kadar yürüdü. Yolun çatallaştığı yere varınca aca. ba şuraya m: buraya mı yürüyeyim, diye düşünü la gibi şaşaladı. İşte o zaman önünden geç - tim. Birkaç adım ileri yürüdüm, döndüm. Sanki cebimde bir şey arıyormuşum gibi ceplerimi yoklı. oklıya, gelip heriften olgaramı yakacak bir kib ma tuttum. Herif kibrit ışığında yüzümü gördüğü rddum, gibi ben de onun yüzünü gü in yüzünde beni tanıdığını gösterir bir hal yoktu, A. damla hoş beş etme yolunu buldum. Beraberce| bir kahvehaneye girdik. İçtik. Şundan bundan a- tıp tuttuk. Fakat yavaş yavaş yüreğime soğuk bir şüphe tırmandı, sakın herif beni tanıdı da beni ya. kalıyacak olan kuvvetlerin yetişmesine kadar fa ii tutuyordu? irt sözünü burada bir an kesti, cebinden bir şişe çıkartarak masanın üzerine koy. du, “Anlıyorsunuz ya, ölüm herifin tâ yanı başına yaklaşmıştı. Fakat İçimde beliren bu şüphe yavas yavaş silindi söndü gitti, Sokakta yürürken tam üç polisin yarından gi rekl Eğer isteseydi, beni onlara tutturabilirdi, Neyse herifle şundan bun - dan dertleştikten sonra, herif (artık vakit geci eve döneceğim) dedi. Ben de (Benim de evde epe; ce işim var. Ben de kalkıp gitmeliyim) dedim. B: Taberce kalktık. E1H altmış adım yürüdük. Nere . vakit yoktu. Oyi unumu Gesi verdim. Lâfı çalımına getirerek, dim, Bana o da “onlar hakkında ne var?,, dedi. (ârkası var) lanlar yılık #htiyact için alınacak pi- tereyağı, sadeyağ sair erzak, mikdarlaı yukarda yazı İşler ayet lıuştur. Şertnameleri zabıt ve müa- xale 4-8-941 Pazârtesi günü sa- iplerin ie teminat makiuz sayet odası vesikalariyle ikale günü İMA (sız) pusluk olmak üzere 2500 (le 3000 da erki sv tesisatına mit müs- eti t boruların einsine xöre beher metre Tiradır, (5116). Numaralı İlâna Ekti tabidir, kışı zam! 15 kurusta t olmak frere İkinci ellere yepımcuz buldaki Azami Yapağı Cins Trakya malları Tip Teskyi İzmir Ayâmlı Anndolu “nce” Anadolu “aba Şörk ince” Sark "kaba" Errrüm"kezil” 9410 beyayfi Van ve Ermurum “baya” Kıra yaka ve koş (6109) VEDAT ÜRFİ Yaz temsilleri Bu aksam Beykoz YALNIZ INSAN Piyes 3 perde BOBSTIL ŞAR Vodvil 1 perde Gören Bilen Var m? Bir buçuk ay evvel İzmit kâğı fabrikasına rı izinsiz evden ayrılan oğlum Sak riden bugüne kadar hiçbir habe alamadım. İzmit, Gölcük ve Istar bul taraflarında mümkün oldu * ğu kadar arattım. Kendisini tan eya nerede bulunduğ' lerin aşağıda yazılı adre sime insaniyet nâmma haber ve: mesini rica ederim. Adapazar Kuyudihi Bayrakh sokağı Ne. Gi da Hilmi. “KAYIP — Haliç Feneri nüfu' memurluğundan aldığım hüviye cüzdatımı kaybettim. Yenisini & Jacağımdan eskisinin hükmü yok tur, Fenerli köy mahallesi Kül han sokağı No. 4 banede ka yılı Vasil kızı Kiryakiç Topuzoğlu KAY 30 ders yılın Antalya orta okulundan almış © duğum tasdiknamemi kaybettin ini alecağımdan eskisini hükmü kalmamıştır. Antalya Demirel Pare mahal lesinde Hakkı oğlu Mehmet Sezai 1331 doğümly sl

Bu sayıdan diğer sayfalar: