28.5.1941 Bütçe Dahiliye Vekilinin beyanatı © Bundan sonra söz alan Dahili- ye Vekili Faik Ozlrak hatiplerin ileri sürdükleri fikir ve müta - 'calara cevaplar verdi. Nahiye , müdürlerinin tahsil noktasından #ayıf oldukları yolunda söylenen isözlere iştirak etmiyerek hâlen | nahiye müdürlüğü yapmakta ©-| İdare adamlarının arasında | siyasal bilgiler okulu mezunla - rm dahi bulunduğunu (beyan letti. Vekâletin nahiye teşkilâtını bugünkü ihtivaclara muvafık bir ekilde hazırlamakta olduğunu diyen Vekil, şunları ilâve et- Teftiş ve mürakabe usul'erin. valilerin gösterdikleri fa- daha faydalı ve daha sumüllü esaslar üzerinde çalış - mayı temin icin hazırlıkları - mıza devam ediyoruz. Gelecek yıllarda bütün bu ileri sürülen ve temenni edilen hizmetleri in- sallah yerine getirmeğe muvaf - ve kü ahval! dolayi- cut olduğunu ve bu sebepten do- lavı bazı tedbirlerin alınmasında mahzurlar bulunduğunu ilâve etdi. Faik Öztrak'ın o beyanatından sonra maddelere geçildi ve sy - nen ksbul edildi... Hariciye bütçesi Bundan sonra, Hariciye Ve- kâleti bütçesine gecildi. Heve- i umumiyesi hakkında söz alan «bulunmadığı için maddelere ge- çilerek synen kabul olundu. Sıhhat Vekâleti Sihhat ve içtimai Muavenet| Vekâletinin bütçesinin müzake - resinde ilk sözü General İzzet tin Çalışlar aldı, Sıhhat islerinin milli müdafaa isleri kadar mü- him bir iş olduğunu tebarüz et- *irdi. Memleketin bazı mıntaka- larında mevcut olan bataklıklar wüzünderi sıtmanın yaptığı tah- ribatı misallerle izah eyledi. Cok cocuklu gilelere ayrılan tahsisat. tan bu sene tensikst Yapılması- na İtiraz eden General: — “Çok çocuklu ailelere yar dun işi bu memleketin yaki- nen alâkada rolduğu ve üzerinde ehemmiyetle durduğu bir nü- fus işidir. Memleketimizin nü- fusa olan ihtiyacını söylemeğe lüzum yoktur. Partimizin altı okunu yediye çıkararak bu ye inci okun da nüfus davasını tem il etmesi lâzımdır... Dedi. Sinan Tekelioğlu. intihap dai- resindeki Yenice köyünde traho. mun mevcut olduğunu tren gü- zersâhında olan bu köyden tfen- le gelip geçen yolcuların alış ve- riş ettiğini ve bu suretle hasta- ğın başkalarına da gecmek timalinin mevcut bulunduğunu| ki söylüyerek: — “Bu köyün yüzde doksan sekizinin gözleri hastalıklıdır. Bunun gibi bu mıntakalarda tra- kom, bastalığının nisbeti, mıntakalardan cok fazladır. Hü. kümetin bu derde bir çare bu- larak halkı bu felâketten kur - tarmasını iemenni ediyorum... Mazhar Müfit Kansu, Artvin- de bir tek loztor mevcut oldu- Müzakereleri ve büteemizin bize verdiği kud-| maddelere geçildi ve Adliye büt- rete dayanarak çizdiğimiz plân | cesi de aynen kabul edildi. ili çalışmalarımıza de - Maarif bütçesi vam edeceğiz., Ki Bundan sonra Maarif Bütçesi- Bundan sonra Masbiz yi nir müzakeresine geçildi. İlk sö- Kansunun ye > apipimi | Feridun Fileri Bingöl aldı. e er Müfide 5 Feridun ill hayatı. rek ? € Ol mızın geçirdiği safhaları memle- doktorun da asker olduğunu SöY*| ket hayatında göreceği işleri, u- ledi. ba 7 ye |Zün uzadıya hikâye ettikten son Bunun üzerine tekrar KÂTSYE| ra maarif programlarının yeni ih. gelen me kimde “AİD İüde, | Viyaclara uygun bir hale sokul- sız! aklar. dahili de Mili Müda-| maçını, memleket genelinin e e müracant edeceğini | kerliğe hazar, abılgan, cesur birer ildirdi. SN vatandaş olmalarını temin etmek ie mr İmami e için Vekâletin yeni tedbirler al- yük bir âfet olduğunu ve tedbir er km m mk lar alırımadığı ir bu hastalığın | beraber ayni şerait altında yetiş- Do di büyük. urun; Si | trilmeleri ve ayni tedris usulüne yeceğ rat İ Mibi tutulmaları meselesini ele ih-| ictimai muavenet diğer) nen bu hastalığa karşı müsamahastz bir mücadele açması lâzım geldi. ğini hrvan etti. Vekil tekrar kürsüde Tekrar kürsüye gelen Vekil Hulüsi Alatas, su cevabı verdi: “ — Memlektte frengi denilen hastalık voktur. Diğer memleket. lerle mukayese ederseniz. bizde» “İki misbetin çok dun olduğunu görürsünüz. Her görülen yara, her görülen bere veva sıyrımtıyı Irengi zânnetmek hatadır. Ken- di kendimizi aldatmıyalım. Bu nunla beraber. biz yine memle- ketin muhtelif yerlerine hevet- İer gönderiyoruz. Sünheli fertle. ri tedavi altına elarak arasra gö- rülen bu hastalığı önlemek icin elimizden gelen her gayreti sarfe- diyoruz, Feridün Fikri Bingöl, Vekilin kendi kendimizi aldatmıyalım, sö zünü hatırlatarak bu söze ken- disinin de sadık olduğunu, bazi köylerde vatandaşların bu hasta- klan büyük bir ıstırap içinde bulunduklarını Kendine yapilar bir çok müracaatlardan bu işi en kat'i bir şekilde anlamış bulun- duğunu, bir hekimin frengili bir hastaya şırınga yapmasiyle bu| hastalığa çare bulmanın imkânsız lığını izah etti. İçtimai muavenet işleri Gali leti bütçesinin müzakeresi sira- sında bütün hatiplerin sıhhat iş- lerine temas ettiklerini, kendisi nin ise bütün bunlardan ayrı 0- arak içtimsi musvenet işlerine temas edeceğini söyledi. Ve bu mevzu üzerinde alınan tedbirle- rin ve gösterilen faaliyetin pek cüzi olduğunu içtimai müaveret işleri üzerinde oVekâletin daha çok alâka göstermesi lâzım gel diğini beyan etti. Ücüncü defa olarak kürsüye gelen Vekil Hulüsi Alataş, Feri- dun Fikriye cevap verdi. Ve mem lekette frengi hastalığının hâd bir dereceye geldiği yolunda söy- lenen sözlerin doğru olmadığını, işlerinde ve- âletin hakikaten lüzumu kadar alâkadar olamadığını ve bu işin herşeyden önce paraya dayandı” ğını söyledi. Bu beyanattân son- ra, maddelere geçilerek bütçe ay- kubul edildi. Adliye bütçesi Bundan sonra Adliye Vekâleti bütçesine geçildi. Âbidin Bingöl, ahvali hazıra her ne olursa ol sun Adliye işlerine ve bu işin ba- sında bulunanlara ve idare etmek, te olanları yapılacak yardımın ğunu ve memlekette bundan bas inde olacağını söyledi. Ad ka misalye kısmı başta olmak ö-| Şe kötiplerinin aldığı maatın di- zere bir iki doktora ihtiyac Ol) ger duğunu söyledi. Geçen sene ah” devlet müesseselerinde çalı memurlara nisbeten pek öz vali hazıra dolayisiyle bir hasta-| olduğunu, bir çok adliye baş kâ- hane açmanın imkânsız olduğu-| şiplerinin bin veya | vekilden bu SEN6İ maaşla geçindiklerini İleri süre-| 2 nu söyliyen De yapacağını sordu: “Bu sene de yine ahvali hazı- ra dolayisiyle doktor gö: 500 kuruş rek dedi ki: «.— Adliye kalemleri devletin eli kolu mesabesindedir: Bu W- Gültekin, Sıhhat Vekâ-! aldı. Kız çocuklarda deha ziyada analık vasıflarının arllırılmasını ve bu mevzu üzerinde yeni va- zivetler ve esaslar dairesinde ted. risat yenılması lâzım geleceğini, mektenli kızların aile teskili ba- kımından zayıf bir halde bu- Tunduklarını bevan ederek, mek. teplerdeki inzibat vazivetine te- mas etti, İnzibati tedbirlerin da- ha ziyade arttırılması lâzım ge leceğini söyledikten sonra imti- han mevzuunu işaret edip dedi- ki: “— Bir dersten sınıfta kalan talebenin gelecek sene bütün derslerden imtihana tâbi tutul- mas kat'iyyen doğru değildir. Bu hangi memleketim o nizamı, hangi memlekette tatbik edilen bir kaldedir. Onu anlamak isti- vorum. Diğer taraftan ovabancı dil öğrenmek hususunda bir cok mektep “talebesi zayıf bir vazi- yette bulunuyor. Yabancı dil öğ- renmek hususunda Vekâletin da- ha çok hassas olması lâzım gelir. Maarif Vekilimizden bize bu e- saslar dairesinde izahat verme- «inf temenni ediyorum. Dil meselesi Besim Atalay da, yabancı dil bahsine tomas etti. Siyasal bilgi- ler okuluna kabul edilecek talebe lerine tercih edilmesinin yanlış olduğunu söyledikten sonra $u sözleri ilâve etti: — “Alay alay fransızca oku - yanlar olsun. Binlerce kişi İngi- | lizee öğrensin. Bütün bir sinif in- gilizce tedris etsin, Bunların hiç İ bir zararı yok, Fakat Türk mü - nevverini mütcessir eden tek me sele vardır. O da Türk u- sun türkçeyi bilmemesidir. Dün arapça, acemce dilimize hâkim w i, m. Hisan- ları dilimize hâkim olmıya çalı pe Arkadaşlar, millet mef- Umunun en mühim unsurların- je biri de dildir. bakımdan, yabancı kelimeleri Ji.) VEYA sanlarından atmak bakımından dillerine çok büyük hizmetler et- mi . Fakaş biz daha birçok Mela karşılığının. türke çe olarek ne olduğunu bilmiyo - ruz. Milli varlığımızı muhafaza ancak, müşterek ve müstakar bir dil sahibi olmamıza bağlıdır. Mazhar Müfit, yine ayni mev. zua temas ederek şöyle söyledi: — “Bir gün “vekil, diyoruz, ertesi gün“ « Bir gün “Saylav” oluyoruz. Ertesi gün de “Mebus,,. Bunun hangisi doğru? Diğer taraftan gazetelerimizde, İyr İransızca kelimeler aldı yürüdü. Bunların içinden na çıkacağız? Etki lisanı terkediyoruz, yenisi de karma karışık. Ne yapacağımı şaşırdık. Maarif Vekilinin cevabı Maarif Vekili Hasan Ali Yücel, bir sastten fazla süren uzun bir imkânsızdır. Diyeceksiniz amma. | zovları noksan ve sakat olan bir) beyanatta bulundu. Bütün maa barada halk doktorsuzluktan Kİ devlet, noksan ve sakat is görür. | rif meselelerini ele alarak bu me rılıyor.,, dedi, Bere Türker, nüfus mesele Adliye teşkilâtının takviyesine | seleler üzerinde hatipler tarafın- kâtiplerin terfi ve terfihine mut- sini ele alarak doğum vefiyatının! ak. garuret vardır, inemleket icin bir âlet geldiğini ve Sıhhat Vekâletinin) gömleri ihdas edilmesi temenni-| terbiyenin mevcut Abidin Bingöl, seyyar sulh hâ- ön çok bu mesele üzerinde durma | sinde de bulundu. icabettiğini tebarüz ettirdi. Sıhhat Vekilinin cevabı Bundan sonra, kürsüye Sıhhat Vekili Hulüsi Alataş, ha- tiplerin temennilerine ayrı ayrı cevaplar verdi. Elde Fa ile bugünkü mevcut pa-İten takviyeye ce-İ ğunu, Adlive kalemlerinde sene- Bütçenin heyeti umumiyesi hak kında başka söz alan hatip bulun. gelen | madığından Adiiye Vekili Hasan Menemencioğlu kürsüye geldi. Vekil, adliye teşkilâtının hakika- muhtaç bulundu- vap vermenin mümkün olmadı-İde 1,200,000 iş görüldüğünü ve mı, sıtma hastalığı İle Veköle-|bu kadar mühim ve çok alâkadar tin yakinen olduğunu. bu sene bu hastalıktan ölenlerin geçen seneden fazla olmadığım, | bir bu arada kinin getirmenin ah-| ladığımı, işlerin 2400 kâtip tarafından ifa edildi- ğini, Vekâletin bu maksatla veni teşkilât kanun lâyihası hazır. her kazada bir hâkim vali hazıra dolayisiyle çok Zor) bulundurulmasını temin etmek bulunduğunu, oCavadan getirmek mecburiyetinde "cok doktorların talim hizmetini Cila etmek icin askere alınmış Gi- duklarını ve normal halin iade - sinde bütün kazaların hepsinin (de birer doktoru bulunacağını| müsbet bir hal söyledikten sonra dedi Ki: yine avni gayretle her türl kinin | maksadiyle bazı hazirliklara ge- kal -İeildiğini söyledikten sonra dedi dıklarını söylelikten sonra birj ki: “.- Çok çocuklu hâkimlere yardım etmek icin elimizden gel diği kadar çalısıvoruz. Bu yar dımın ilerde dahs cok ve deha ie gelmesini temin etmek için bazı yeni tedbirler 'Doğum islerine elimizden | almaktayız. geldiği kadar büyük (gayretler Mahkümların daha sıkı bir kon üne artanftrole tâbi e sarfediyoruz. Günden güne a.) aza evlerinde vaki olan hadise. | rafından temin edildiğini, genç - tutulması suretiyle talıkların önünü almıya çalışıyo-)lere son verilecektir... “ruz. Elimizden geldiği kadar, l Vekilin beyanatından sonra, Gan ileri sürülen tenkitlere ayrı evi verdi. Talebeye ve- terbiyenin başında ( insani ui, Maarif Vekâletinin bunu kendine Şiar ittihaz eylediğini, kız ve er- kek talebenin todrisalında fark gözetmenin mümkün olsmıyaca- ğını, kız çocuklara “çocuğa Şu şe kilde meme verilir. ve “çocuk şu şekilde banyo edilir, veya “şu ok yemek yedirilir., diye dünyanın hiçbir yerinde tedrisat yapılmadığını, bu gibi işlerin hu- susi meslek okullarında gösteril » mekte olduğunu, diğer taraftan yapılan tedrisatın nazar! olmak « tan ziyade ameli olması üzerin - de hatipler tarafından ileriye sü- rülen fikirlere tamamen a e de iştirak ettiğini e di, Sanat okulu hemen her sanayi aim vazife çlabildiğini, erkek sanat mekteplerinin geçen sene olduğu, gibi bu sene de tatil arak Milli Müdafaa hizmetlerinde va- zife görmekte — bulunduklarını, * Müh Müdafaa Vekâletinin sün'a- ta ait ber türlü personel ihtiya - sının sanat mektebi mezunları ta- ayn ci rilen leri beden terbivesi bakımından sıkı bir tedrise tâbi tuttuklarmı, içinde fransızca bilenlerin diğer-| 9. TAN Churchill'in Beyanatı (Baş tarafı 1 incide) Tafından düşman kruvazörlerine, destroyerlerine nakliye gemile - rine ve bu küçük Yunan kayık- larına verdirilen zaylat çok ağır ise de bu hücumlarımız esnasın- da boğulan düşman askerlerinin miktarını esaslı bir surette tes — bit etmek imkânı yoktur. Yal -İki ruz umumi Bir sure'te diyebiliriz ki, düşman çok ağır zayiâta uğ - Tamıştar. Donanmanın zayiatı Fakat bahriyemiz tarafından Giridin müdafaası hususunda gö rülen hizmetler kendisine de s- ğır zayiata mal olmuştur. Çünkü donanmamız daima, hava muha- faza kuvvetlerinin hirhayesinden mahrum olarak, düşman tayyare meydanlarının hakiki menzili da- hilinde harekâtta bulurmağa mec bur kalmıştır. Alman ve İtalyan radyoları, her vakitki mübalâgalarını da ge gerek bizim bahri zayiatımızın miktarını çok” yüksek rakkamlar Ja her tarafa İlân etmişlerdir. Biz şimdiye kadar bu mübalâgalı pro pagandaları tashihi muvafık gör- medik, Şimdi diyebilirim ki, 74- yiatımız Glucester ve Fiji kruva- zörleriyle 4 destroyerden yani Juno, Greyhound, Kelly ve Kash- mir gemilerinden ibarettir. Bu gemilerin mürettebatından en mü him kısmı kurtarılmıştır. Tki rk lı ile diğer müteaddit kruvazör - ler de bu hücumlerdan zarar! görmüşlerse de hasar ebemmi - yetli değildir. Bunlar yakinda ye niden harekete geçeceklerdir. Bir kısmı deha şimdiden faaliyetine | başlamıştır. Akdeniz filomuz Mataban bur nu muherebesinden evvelki va- ziyete nazaran bugün Italya filo- sundan daha kuvvetlidir. Herhal de şarki Akdenizdeki bahri vazi- yetimizin haleldar olması mev - zuu bahis dahi değildir. Muharebenin neticesi her ne olursa olsun, Mısıra nazaran ile- Ti mevzilerimizden birini teşkil eden Girit adasında (gösterilen şiddetli mukavemet Britanya im paratorluğunun askeri tarihinde çok yüksek bir mevki tutacak - İrak ve Suriyede Irakta vaziyetimiz çok geniş! bir mikyasta olarak düzeltilmiş ir. Bu sebeple oranın istikbaline büyük bir emniyetle bakabiliriz. Suriyede düşman tarafından! yeni inkişaflar gösterilmemiş! Habeşistanda İtalyan kuvvet - lerinin teslim olmaları devam et»; mekte ve her gün binlerce esir alınarak miihim harp malzeme- si ele geçirilmektedir. Gazi "Terbiye Enstitlislindeki be- den terbiyesi talebesinin ortsmek lere hoca olmak üzere yetiş *| ütü, ia sönede BOLAR tirilmekte olduklarını 60 kadar mezun veren bu mektebin henüz ihtiyacı karşılı- , beden terbiyesinden yamadığını, ileri sürülen fikrin çocuğu sade-| *“ ce ve atlatmak olma- dığını söyliyen vekil (o sözlerine şunları five etti: — "Biz, beden terbiyesinden şunu anlıyoruz: Tırnakları kesil.| miş, temiz fırçalamış, e- Tini yüzünü, başını temiz . muş ve temizliği kendine Şınr if- tihaz etmiş talebe yetişliriyo - Tuz. Bunun için de büyük gay retler sarfediyoruz. Koşuda birin RO ER 0 eğ Bismarck Zırhlısı (Baş tarafı 1 incide) deniz muharebesi hakkında iza- bat vermiştir.Ancak Churehill be yanatta bulunurken Bismarek'ın batarıldığı haberi henüz alınma- dığı için, Churehill, bunu mecli- se bilâhare bildirmiştir. İngiliz basvekili bu izahatında demiştir iz “Geçen Çarşamba günü yeni Alman zırhlısı Bismarck, berabe- rinde 20 santimetrelik toplarla mücehhez yeni kruvazör “Prins Eugen” olduğu halde keşif tayya- relerimiz tarafından Bergen ci- varında görülmüş ve perşembe günü ikisi birden kaybolmuştur. Bu gemiler, Amerikadan gelen gemi kafileldrimize taarruz et- mek üzere Atlantik Okyanusuna açılmıya teşebbüs ettikleri tuk- dirde yolların kesilmesi için bir çok tertibat alınmış ve cuma ge- cesi Alman harp gemileri Gro- enland ile İslanda arasındaki Da- nimarka boğazını geçerken kru- wazörlerimiz tarafından görül- müşlerdir. Cuma sabahı Prens dö Gal zırhlımızla Hood zırhlı kruvuzö- rümüz Alman gemileriyle muha- rebeye tutuşmuslardır. Hadise- ler o kadar süratle cereyan et- miştir ki, bunlar hakkında henüz tam malümata malik bulunmuyo- rum. Fakat şurası malümdur ki, Hood, 23 bin yardadan çkilen bir güllenin tam isabetine maruz kal miş ve cephaneliklerine giren bu gülle gemiyi berhava etmiştir. Hood'dan kurtarılanların sayısı pek mahduttur. Plânları bundan 23 sene evvel yapılmış olmakla beraber bu mükemmel geminin batması İngiliz bahriyesi için bü- yük bir ziya ve içinde bulunan tayfalarla erlerin ölümleri ise da- ha ağır bir kayıptır. Takip devam ediyor Cumartesi günü sabahtan ak- şama kadar zırhlılarımız Bir marek ve arkadaşiyle teması mu- hafaza etmişler ve harbe dün $8- bah başlıyabilmek üzere bütün tedbirleri almışlardır. Fakat ge- ce hava bozulmuş, görüş kabili- yeti azalmış ve Bismarck süratle yol değiştirerek takip edenlerin gözünden kaybolmuştur. Prins Eügen'in ne olduğu hakkında e- limde malümet yoksa da onun hakkında da her türlü tedbirlerin az edilmiş olduğunu söyli- yebilirim. Dün öğleden az evvel Amerika- lılar tarafından bize gönderilmiş ”İolan uzun mesefeli keşif tayyare- lerinden Kataline tayyaresi Bis- marek'ın mevkiini ke: iş ve Alman Fransız liman. Jarından Brest ve Saint - Nazaire € doğru yol almakta olduğunu anlamıştır. Bu keşiften sonra &- mirallik tarafından yeni ve seri bazı tedbirler ittihaz edilmiş ve Atlantik denizi kontrol emiz herekete getirilerek çok mühim ehemmiyeti haiz be- zı kombinezonlar tatbik mevkline iştir, Temas tesis ediyor Dün akşam torpil atan bom- İbardman tayyarelerimizle Ark Royal tayyare gemisinin deniz tayyareleri tarafından yalnız ba- sına seyahat etmekte olan Bis- marcka karşı birbirini takibön müteaddit taarruzlar yapılmış ve gece yarına doğru Bismarck zarhlısının iki torpille yaralandı- Bı haberi bize gelmiştir. Bu tor- ci gelen bir talebeye biraz sonra sigara içerken (o Faslarsak buna sporcu diyemeyiz. Bunun gibi bir talebenin her şeyden evvel dürüst bir ahlâk sahibi olmasını istiyo- Tuz. Bu sene lerfi edenler ve Dil meselesi Vekil, bu sene sınıf pillerden biri geminin tam orta» sına ve diğer! arkasına İsabet et- miştir, İkinci torpil geminin dü- menini tahrip etmiş olacak ki, yalnız sürati dü: ve Bismarck zırhlısı o dakikadan itibaren intizamsız daireler çiz- miye başlamıştır. Bu vaziyete dü-| dAğU şen Bismarck, filolarımızdan bi- rinin tastruzüna yeni- Laval'e Göre Girit Harbi (Baş tarafı 1 incide) Fransanın b Şafakla beraber İngiliz bom. : ardıman tayyareleri syni sın - Vazifeleri takaya hücumlarını tekrarla > mışlar ve yerde bulunan müfe. (Baş tarafı 1 incide)| sadit düşman tayvarelerini yok. Amerikalılara hitap eden Laval | mışlardır. Evvelisi xece bom- şunları söylemiştir: bardıman tayyarelerimiz sahil “Siz Okyanusun ötesinde bel-| leri ve tayyare meydanlarını şid. ki pek iarkında değilsiniz, fukat| detle bombardıman etmişler - bu harp diğer harplere bnzemi-! dir. yor. Bu öyle bir ihtilâl ve inki-| o Zinlerce Alman askeri lâptır ki, Avrupa, bundan genç- z leşmis, yeniden teşkilâtlanmış ve boğuldu müreffeh olarak çıkacaktır. Hür-| Londra 27 (A.A.) — Almanla. riyetlerin beşiği olan bir memle-| rın deniz yolu ile Giride asker kette bu hürriyetlerin tehdide) ihraç etmek için sarfetmiş olduk. maruz kalması bahis mevzuu ola-| ları bütün gayretler, İngiliz maz. Demokrasi eğer bizim ta-| harp gemilerinin harekâtı neti- nıdığımız ve bugünkü sukutumu-| cesinde okamete uğramış ve İn- zun kısmen müsebbibi olan seyse| giliz gemileri düşmanı ağır za- bizden bunun için mücadele et-! viata uğratmışlardır. Bu zayiat mekliğimiz talep edilmemelidir. | meyanında suda boğulan binler- işmekle kalmamış | rin yüzde 37 den yüzde 46 nis i emiş ve Alman betine çıktığını, imtihan mese- Ben Geli her lelerinden dolayı vaki olan si-| türlü imdat sahasından uzuk bir zıllların ehemmiyete şayan bü-| mevkide hareketsiz bir halde kal- İunmadığını, muallimlerin dön- düdüğü talebenin mektep ni zamnamesine göre hareket edil. mek suretiyle vaki olduğunu be-|,. yan ettikten sonra hatipler tara- fından dil meselesi üzerinde süy- lenen sözlere işaret etti ve dedi kiz zırlamaktayız. Bu hususta tesek kül etmiş olan komisyon aş» malarına muntazaman devam et mektedir. Bu lügat, kullanmak ta olduğumuz bütün kelimeleri ve hepsinin karşılığını ihtiva e- decektir. Biz. millete su keli- meyi kullanm veya kullanmayın diye bir şey söyleyemeyiz. Halk. beğendiği kelimeleri secer ve kullanır, Onun icin bugün Bakan değil, Vekil kelimesini kullanı- YOrUZ en Maarif Vekili bundan sonre hazırlanmakta olan diğer lügat| Kitaplarına gecti Ve bu ki- *apların da viahivetleri hakkın da genis izahat vererek sözleri- ne nihayet verdi. Bundan sonra maddelere geci lerek Maarif bütcesi de aynen kabul edildi. Meelis varın “bugün, saat 14 te tekrar toplanarık bütce mü- zakeresine devam edecektir. a — “Büyük bir dil Tügati hes) Tİ mıştar, Bu sabah güneş doğarken Bismarck kendisini takip etmek- te olan zırh'ıların hücumuna ma- uz kalmışsa da neticenin ne ol- duğunu şu dakikada bilmiyorum. Yalnız Bismarek'ın top ateşiy- le batırılmamış olduğunu ve sim çekileceğini tahmin etmekte - yim, Sizlere söz söylediğim es- bada taarruz vukua gelmekte olduğundan nihayet bu düşman gemisinin pek izale yekmda Katiyetle ümit et - mekteyim. Avam Kamarası bu beyanat- tan sonra diğer mesailin müza- keresine başladığı sırada Chur- cihli tekrar ayağa kalkmış ve Bismarck (o gemisinin batırılmış olduğunu meclise bildirmiştir. Başvekilin müjdesi mebuslar ta- pex şiddetli alkışlarla karslanmıstir. Prens Eugen Atlantikte Ankara, 27 (Radyo gazetesi) — Bismarek zırhhsiyle beraber Nor- veçten ayrılan ve Hood'un bat- ması ile neticelenen harekâta is- tirak eden Almanların meshur! cep zırhlılarından Prens Eugen”- in Bismerek'ten ayrılarak At lantiğe açılmıya muvaffak oldu- Fransa batmak istemiyor ve batmıyacaktır. Fransa, Avrupa nın bütün büyük devletleri ile beraber iki is besarmak mecburi- yetindedir. Sulhü korumak ve ondan sonra işsizlikle sefaleti ve kargasalığ ortadan o kaldırarak sosValizmi tesis etmek. Şahsi tecrübeme istinaden si- ze verebileceğim teminat, iste bunlardan ibarettir. Amerika bizi bü milli diril- me yolunda bu surefle tahlil et- miye muvaffak olacak mıdır? Yoksa gaddarca ve kanlı teşeb- büslerleFransanın istikbaline doğ ru serbestçe ilerlemiye baslıyaca- ğa saati geciktirecek midir? Avru panın veniden kurulmasında, siz. Amerikallar, çok yüksek bir pol oynıyabilirsiniz. Fakat bunu ân- cak sulh için sulh yolu ile çalışa” rak ve kendi pefsinize borçlu ol- duğunuz sekilde hareket ederek yani kuvvetli, müteyakkız ve müttehit kalarak yapabilirsiniz. Sizin kıtanızla kıtamız arasında mübsdelelere yeniden baslanma- ıdır, Servetlerinizden pek çoğu- na muhtacız. Sizin de bizim ser- vetlerimizden bir kısmına ihtiya- cınız vardır. Fakat şunu kabul etmelisiniz ki, Fransa yeni dünya ile yeni Avrupa arasındeki dön- me dolav vazifesini ancak, her türlü gizli düşüncelerden âzade olarak Almanya ile tam bir isbir- liği siyaseti takip edebildiği tak- dirde yapabilir... Amiral Darlan Pariste Vichy, 27 (A, A) — Amirsl Darlan öğleye doğru Parise hare. 14 İngiliz Ticaret Gemisi Bafırılmış ! Berlin, 27 (A.A) — “Tebliğ” Mn Koş Eyy gl üşmanın yüklü 14 ticaret ge misini » Bunların mecmuü tonilâtoları 77,800 dür. İngiliz den mıntakasında, s- vaş tayyareleri üç bin tonluk bir öle emsekei —reired yük bir ticaret - di hasara uğratmışlardır, Arnavutluk Başvekiline Suikast Yapan Adam - İdam Edildi Tirana, 27 (A. A.) — sabah: erkenden Vossilacl, hapis. hanenin avlusunda (idam olun- ayısta Arnavut- luk başvekili Verlaci'vi öldürmi- ye teşebbüs elmiştir. Suikast es- natmda başvekil Verlaci Arnâ- vutluktan ayrılmakta olan İtal yan kralına Tirana tayyare mey- damna kadar refakat etmişti. anlaşılmaktalır. Bismarek'ın kaybiyle Almin donanması yüzde yirmi beş nis- betinde zayiat vermiş bulunmak. tadır. Alman menbalarına göre Berlin 27 (A.A.) — Bismarek aathlısının batmadan evvel Al- man Kına gönder- miş olduğu mesaj, sudur; “Ge- mi, manevra kabiliyetini kaybet. miştir. Son obüsümüze kadar çarpışacağız. o Yaşasın iş a iz torpillerie heyatma hatime | #ilü mış ve King George'u hasara uğ- ratmıştır. Fakat düşmanın bir obüsü geminin baş tarafına isa- bet etmiş ve Bismarck'ın sürati azalmıştır, Bundan başka 24 ma- Yıs gecesindeki hava taarruzu esnasında gemiye bir torpil daha isabet etmiş ve sürati daha ziye- de azalmıştır, 26 mayısta “Brest in 400 mil gearbinde akşanım dokuzuna doğru Bismarek'a İn- giliz tayyareleri iki torpil da- ba atmışlardır. Bu yüzden g& Bi dümeni kullanılamaz bir İs gelmiştir. Üç saat sonra, 21,42 de Amiral Luetzens, Alman baskuman s0- devam etmiş ve 27 m kadar ii kuvvetler mayıs sabahı üstün önünde balmıştır. ce asker vardır. Maamafih İngilizlerin Glou- cester ve Fiji adında iki kruva- zör ile Juno, Greyhound. Kelly ve Jashmir adında dört torpido mubribi kavbetmiş olduğu ma- lümdur. Bundan başka iki zırh. lı ile bir kaç kruvazör daha ha- sara uğramış İse de hasarları a- ğır değildir. Halen Giritteki kumandan Ge- neral oFreyberg'e sağ ve salim takviye kıtaatı gelmektedir. * Londra 27 (A.A.) — Bazı ha- berler hilâfına olarak Almanla- rın şimdiye kadar Giride tank çıkarmadıkları — anlaşılmaktadır. Bu haberler dün de teeyvüt et- memistir, 5 Alman tebliğine göre Berlin, 27 (A-A.) — “Tebliğ, Girit adasında, Alman kıtaları muvaffakıyetli dir. Stukalar İngiliz üslerine, kıtaat tecemmülerine ve ordu- #hhlara muvaffakıyetli taarruz- lar o yapmı . Girit adası üzerinde hava dafi bataryaları Hurrieane tipinde bir av tayya- resi düşürmüşlerdir. Giridin ce- nubunda büyük bir nakliye ge- misi bombalarla ağır hasara uğ- ratılmıştır. , Şarki o Akdenizde, Stukalse küvvetli bir İngiliz filosuna ta- arruz etmişlerdir. Bir İngiliz tayyare gemisine eğir e dört bomba dsabet etmiştir. kru- Beyrut, 27 (A.A) — “Ofi,, Bir ingiliz tayyaresi dün saat İ4l0 dak Küle Tamakla meşguldür. Bingazi yapılmıstır. gr Berlin, 27 (A.A) —“