19 Mayıs 1941 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— 19-5-1941 —— HİKmYE Allaha bin şükür, şimal arman- larında yaptığım, senelik büyük av ve balıkçılık seyahatimden sağ, sa- lim dönmem kısmet olduğu için, şim- di artık arkadaşım kılavuz “Ed” hak- kında bütün hakikati çekinmeden if- şa edebilirim. Edvard, arkadaşımdır, diyorum, ona “Ed” dediğim için,.. İnsaf edin! Bu arkadaşlık sayılmaz da, ya ne arka- daşlık sayılır? Başka — bakımlardan pek öyle uzun boylu yakınlığımız yok, Meselâ mk bakımından... Ed, yarı İn- gilizi yarı Fransız Kangdalı, yarı kır- mızi derili, yarı Amerikalıdır. Anası Almanyadan gelmişmiş... Bunu biz- zat Ed söyledi, ben dinledim, Velha- sıl Ed, tuhaf bir halitadır, Tam ne olduğunu ne sen sor, ne de ben söy- liyeyim! Ed'in birinci kusuru yol bil- meyişidir. Eh, bir kılavuz da bu ka- darcığını olsun bilmeli değilmi ya! "Botlarım Hâüâlâ Teccercscncesne. Stephan Leacock'tan - Çeviren: Ha - Ça; “--<s-cceci Yedimdedir!., nun eşi, Bir akşam oturuyorduk, iş- te şuracıkta, O, çakısıyla patates so- yuyordu, Tıpkı senin gibi. O gün de, orda, şelâlenin yanında, çok iyi av- lanmıştık, İşte bugün nasılsa yine öy- le, Yalnız seninkiler, bir parça daha irice düştü, Görmeliydin Mr. Richard- son'u, Az kalsın uçuyordu, “Al, Ed!” dedi, “Al şu çakıyı, sakla, hatıram ol- sun,” Aldım, sakladım, fakat bu se- fer tam yola çıkmadan evvel kaybet- tim onu; yüreğim yanıktır. Evet, “Al şunu Ed!” demişti. “Al şu çakıyı!..” Meğer daha sonra Mr, Richardson, bu seyahatinde, balık ağı yükünden de “halâs” olmuş: — Al, Ed! dermiş, Zaten şehirfğe kullanamam. Al, sende dursun, sen bunu fazlasiyle hakkettin! Böylece çakıdan sonra, bizim balık ayı da, Mr, Richardson'unkiler gibi #“deve oldu!” Nihayet ormanlardan ayrıh!v ta eve dönerken Mr. Richardson'un yavaş yavaş bütün takım taklavatından da olduğunu farkettim, Umumiyetle söz- leri hep şuymuş: MA —AL, Ed, al, sende dursun, Eh, mademki Mr. Richardson böyle demişti, ben ne diyebilirdim? Aşağı l dim ya! En iyi oltam, balık — Hangi yolu pek e- min değilim, derdi. Ama her halde şuradandır, Sen hele şu sandalı yük- len de, şöyle yavaş yavaş yokuşa tir- mana dur, ben — etrafı bir kolaçan edeyim, Böylece, umumiyetle kara yolların- da sandal benim sırtıma yüklenir, Ed, ıslık çala çala, durmadan etrafı “ko- laçan” ederdi: — Hele sen şu ateşi yakmıya bak, ben gideyim de, yemekten sonra ba- lık tutacağımız gölün bu olup olma- dığına bakayım, * 'elhasıl benim bütün günüm, sandal taşımakla, ateş yakmak- la veyahut bulaşık yıkamakla — geçerdi, Ed ise durmadan “ko laçan eder”, pipo i- çer, ve daha da ol- K k mazsa, benden evvel luk ettiği baş ka “kibar” ların sergüzeştini anlatırdı: — Geçen sene baharda, birisini gez- dirdim ki deme gitsin! Anadan doğma kibar, Adı Richardson veya Richard- dı. Müthiş hoş bir adam,.. Sen onu her halde tanıyacaksım, çünkü ya Nevyorktan, ya Klivlend'ten geliyor- du, İşte tam şu şelâlenin üsünde öy- le bir balık tuttu ki görme! Tas- tamam senin şimdi tuttuğun gibi, Öy- le sevindi, öyle sevindi ki, sevincin- den bana oltasını bağışladı. Tam se- nin şimdi durduğun yerde duruyor- du, İşte orada, kayanın üzerinde, Ba- liğı tuttu, Tam seninkisi gibi., Tıp- kı tıpkısıma, bir buçuk kilo., — Dışarı çekebildi mi bari, diye sordum, — Hayır, onu ben çektim çıkardım, Seninkileri çıkardığım gibi. Bunu gö- rünce, neredeyse oynıyacaktı. “Ed” dedi, “Bu benim, bütün hayatımda ? SİK a y bür srajlal gördüğüm en büyük balıktır. Sana oltamı hediye ediyorum.,, Elinde, işte şu sarı saplı oltalardan biri vardı. Ay- nen sizin elinizdeki gibi. Kayadan iİ- nince: “Al Ed, dedi, Şunu al. Hedi- yem olsun.., Hâlâ evdedir. Tabif bana da oltamı hediye etmek düşmüştü. Ne yaparsın?! Mr, Ri- chard&on'dan da aşağı kalamazdım ya! y undan az sonra ayni şekilde en iyi çakımı da kaybettim: — Aman, ne yaman çakı, diyordu. Bunlar, buralarda bulunmaz; Mr, Ri- chardson'da da bir tane vardı, tam bu- ağım, iki makaram, böylece kanatlan- dılar, Halbuki eve henüz 150 kilo- metre vardı. Hesapladım; demek ki, Richardson, bütün balık ağı takımım- dan, geçen yılın tam bu zamanlarımda kurtulmuştu, İşte o zaman, bu daki- kadan itibaren, Mr, Richardson'un ar- tık elbiselerinden olmıya ka- fama dank etti, â — Şu Mr, Richardson yok mu? Di- yordu Ed, yaman herifti, onun da tıpkı seninkisi gibi, bir muşambası vardı, ind Milit Şefimizin İmzalı Fotografları Ankara, 18 (A. A.) — Bugün aldığımız telgraflar Milli Şef İs- met İnönü'nün hediye etmiş ol- dukları fotoğrafilerin İzmit, Kas- tamonu, Bursa ve Rize vilâyet Parti merkezleri ile Halkevlerin- de törenle şeref mevkilerine ko- nulduğunu bildirmektedir. Bu münasebetle yapılan top- lantılarda halkımız Milli Şef'e sonsuz bağlılık duygularını bir defa daha teyit eylemişlerdir. HabeşistanHarekâtı Sona Eriyor (Baş tarafı 1 incide) Habeşistanda son vaziyet Londra, 18 (A.A.) — Reuter'in askeri muhabiri bildiriyor: Londrada ifade edilen fikre gö re, Dük d'Aoste'un teslim olmak için şartları öğrenmeyi araştır - ması, muhakkak surette, Habe- şistan seferinin hemen derhal tamamiyle nihayet bulacağı de- mek değildir. Dük'ün Amba-Ala- gi mıntakasında her türlü muka- vemetin hâlen mânasızlığını müd rik bulunduğu muhakkak olmak- la beraber, diğer iki Italyan mu kavemet merkezi, yani Amba-A- lagi'nin cenubu garbisindeki Gon dar mıntakasının ve Addis-Abe- ba'nın 300 kilometre kadar ce - nubundaki göller l ismi geçmemektedir. Sanıldığına göre, İngiliz impa- ratorluk kuvvetlerinin bir kıs - mını hakiki hedefleri olan Lib* yadan hariçte tutmak maksadiy- le Habeşistanda — mukavemete mümkün olduğu kadar devam et mek h da Hitlerden tali - Dönüşte, tam or di ıştık, İş- te şuracıkta bir yerdeydi. Yanyana yürüyorduk, Tıpkı şimdiki gibi. Meğer © muşamba şehirde hiç giyilmezmiş: “A), Ed!” dedi, Mr, Richardson, “Şe- hirde bana lâzım olmaz, artık., * Bir kaç gün- sonra, şelâlenin ya- nında Ed, bana, Richardson'un kendisine kasketini ver diği yeri işaret etti, 'Yirmi kilometre öte- kumrn de, Richardson'un geri '# ' kalan, üç fazla gömle- Bini, çoraplarımı ve İ- Ki kırmızı mendilini hibe ettiği yeri' de, Allaha şükür, sağ salim öğrenmek nasip oldu. Dananın kuyruğu işte o akşam kop- tu. Ateşin başında çömelmiştik, Ed, mat almış bulunan Dük'ün, Gon- dar ve Göller — mıntakalarında mukavemete nihayet vermiyece- ği muhtemeldir. Habeşistandaki Italyan kıtala- Tının miktarı kat'i surette malüm değildir. Bir hafta evvel, Habe - şistanda takriben 33 bin Italyan ve 36 bin yerli askerin mevcut bulunduğu tahmin edilmekte idi. Fakat bunların tarzı taksimi hak kında hiçbir resmi malümat yok tur. Eğer Amba-Alagi mıntaka - sındaki muharebelere bunların büyük bir ekseriyeti iştirak et - miş ise, bu noktadaki Italyan kuvvetlerinin teslim oluşunun, diğer mıntakalardaki harekâta da süratle bir nihayet verdireceği ertesi sabah, Mr. n Ona, botlarını bağışladığı harikülâde bir dere kıyısı göstereceğini daha o ak- şamdan vaadediyordu, O gece, güzel bir mehtap vı_rdx_ Çamların esrarlı alaca karanlığma uzanmış düşünüyordum: Richardsin'un botları bir türlü aklımdan çıkmıyor- du. b Nasıl oldu da bilmem, bizim şehir- de de Richardson, yahut ta Richard adında birini hatırlar gibi oîuyordışm: Böyle büyük bir balık avr seyaha!ı?- den dönüşte, zatürreeden tahtalr kö- yü boylamıştı. Daha o gece, seferberliğimi tamam- ladım. Gece yarısı ıssızlığından bn.is- tifade, kurşuni battaniyemden sessiz- ce sıyrılarak, çam ağaçları arasından sine sine “caddeyi boyladım ” O zen- gin balik avr takımından yanimda tek “iğne” bile kalmamıştı. Fakat botlarım ayağımdaydıl!.., Nehir boyunca ilerliyerek, şafaktan iki saat sonra, kendimi bir tven İs- tasyonuna dar attım. Botlarım hâlâ yedimdedir!.. . Hava Harpleri (Baş tarafı 1 incide) Bütün bu gece — harekâtın - dan, bir bombardıman tayyare- miz dönmemiştir. Bu sabah erken, avcı tayyare- lerimizden birisir İngilterenin cenubu şarkı sahili wkhn;ğa bir düşman avcısını denize dü- sürmüstür. Dün yapılan kgşıf - euşlarından iki avcımız dönme- miştir. İstilâ üslerine hücum Douvres, 18 (A.A.) — Gece, İngiliz ıman tayyarele- ri Alman isgali altında bulunan Manş denizindeki Fransız liman- larına karşı çok şiddetli bir ]:;' lardır. Hü l Z e 3 e- A Bugünkü Merasim (Baş tarafı 1 incide) Müsabakalardan önce sporcu- lar mızıka ile birlikte İstiklâl marşını söyliyecekler ve bu es- nada izciler tarafından direğe bayrak çekilecektir. Bunu mü - teakıp gençlik marşı söylenecek ve geçit resmi başlıyacaktır. Ge- cit resmi bstikten sonra kız İi- selerinin 80 metre düz kosu, el topu müsabakaları, erkek lisele- rinin yüz, iki yüz, dört yüz, se- kiz yüz, bin beş yüz metrelik koşuları ile Balkan bayrak ko- şusu yapılacaktır. Bunları taki- ben de disk, gülle ve cirit atma- lar, tek adım, yüksek ve sırıkla atlamalara başlanacaktır. — Müsabakalardan sonra mükâ - fat tevzii merasimi yapılacaktır. ak- “ce yarısı baslamıs ve şafak V. tine kadar sürmüstür. M_uaşâînî infilâklar olmuş ve bu içti ların sadmesi, yalnız îımilteıi'egie Kent Kontluğu sahi a naları sarsmakla knlmımı“ 1$, f:* kat insanları ne olduğunu 80T - ü İ ildır - k üzere yerlerinden ka z :rııîstı: Fransız sahili- üzerindeki " va sise rağmen bomba'laf'f' Yeı: aîn_ İspartada Kız Enstitüsü Açılacak İsparta, 18 (A. A.) — Dün şeh- rimiz Akşam kız sanat okulunun ilk mezunlarını vermis olması ve tedrisatın nihayet bulması mü- nasebetiyle tertip edilmiş olan sergi açılmış ve seçkin bir davet- li kütlesi ile vilâyet erkânı hazır hul bu dafi bataryaları obüslerinin il filâkları müsahede edem!î;ıır. İngiliz nrojektörleri surada bi - rada Mansı avdınhh_nak_tş giaı Vali söylediği kısa bir hitabe- de 941 yılına okulun, kız ensti- tüsü l:ali!_ıek ifrağ edileceğini teb- 1 giklet D îpis'nin teskil ettiği sanılmakta- dır. Fakat arada sıra'da D:Jl: kergue'e ve Boulogne'a da cumlar — vapıldığı müşahede - 0- şir ey Okulun bu vıl mhtelif şubeler- den mezun olan talebe mikdarı 46 dır. İlunmustur. İngiliz resmi tebliği Kahire, 18 (A. A.) — “Tebliğ”: Habeşistanda, Adela'yı işgal ettik. Kıtalarımız, buradan, ricat ha- linde olan düşmanı takiben şima- le doğru ilerlemektedir. 16 Mayısta düşmanın. Giride yaptığı hava hücumları esnasın- da iki düşman tayyaresi daha dü- sürülmüştür. f Süveyş'e hava hücumu Kahire, 18 (A.A.) — “Tehliğ” İngiliz avcı tayyareleri mütema- di keşif uçuşları yapmışlar, Sol- lum civarında iki Messersehmitt düşürmüşler, Tobruk - Bardia yo lu üzerinde iaşe nakleden mühim bir motörlü nakliye kolunu mu - vaffakıyetle mitralyö İ TAN Fransaya Yapılan Vaitler (Baş tarafı 1 incide) Bu vaatler şunlardır: 1 — Bir Fransız - Alman dost- luk muahedesinin akdi. 2 — Fransız mülki tamamiyeti- nin masuniyetine dair Almanya tarafından teminat verilmesi. 3 — İktisadi ve mali anlaşma- larla münakalât işlerine ait an- laşmalar yapılması. 4 — Fransanın tazminattan mu af tutulması ve bombardımanlar neticesi Fransız limanlarının uğ- radığı hasarların İngiltere tara- fından tazmin edilmesi. 5 — Fransız ordusunun dahili emniyeti muhafazaya mahsus bir kuvvet haline ircaı. Fakat buna mukahil Fransız donanmasının Al man, İtalyan ve İspanvol donan- maları ile birlikte “Büyük Av- rupa” donanmasının bir kısmını teşkil etmesi ve Amiral Darlan'ın bu Avrupa donanmasının basku- mandanı tayin edilebileceğinin ihsas edilmesi, 6 — Almanyaya kalacak olan Alsace - Lorraine müsfesna ol- mak üzere Fransanın tahliyesi. “Yalnız Fransız sahillerinin harp fen sonra tahliye edileceği tasrih edilmiştir..,, '? — Fransanın Suriye, manda- sından feragat etmesi ve Afrika- daki Fransız müstemlekelerine “Büyük Avrupa” müstemlekeleri cercevesi dahilinde istiklâl veril- mesi. Bu “Büyük Avrupa” müs- temlekeleri bir Almanın riyaset edeceği bir “Avrupalılar” komis- yonu tarafından idare edilecektir. ' Vichy'yi tüzağa düsürmek için bir vem olarak ileri sürülen bu büyük vaatleri yerine getirip ge. tirmemek Hitler icin. bittabi hic bir ehemmivaeti haiz değildir . Amerika Fransız aemilerini müsadere ediyor Londra, 18 (A. A.) — “Dailv Mail” in dinlomatik muhabiri va- zıyor: Londrada mesul mahfiller- de bildirildiğine göre. Amerika Birlesik Devletleri! simdiye kadar hic bir zaman olmadığı derecede- ,harbe girmeve hazır vaziyettedir Amerika donanması acık deniz. de rasladığı bütün Fransiz gemi- lerini müsadere emrini almıstır. Boston radyosunun bildirdiğine göre, Amerikaya gitmek üzere yolda bulunan bir Fransız ticaret gemileri kafilesinin müsadere e- dileceği dün Vaşingtonda söylen- mekta idi Veiechy'deki Amerika elçisi Kopenhag, 18 (A. A.) — “Ste- fani”: Vasingtondan gelen haber- ler Amerikanın Vichy hükümeti nezdindeki sefiri Amiral Leahy'- nin Fransız - Alman yaklasması üzerine geri çağrıldığını teyit et. mektedir. Müşterek deklârasyon Berlin, 18 (A.A.) — İşbirliği siyaseti hakkında müşterek bir Alman - Fransız beyanatı yapıl- masma intizar edilmektedir. Fransız hava nazırının temasları Rabat, 18 (A.A.) — Hava Na- zırı General Bergeret umumi vali General Ngıues. Simali Af- tutmuşlar, Capuzzo patikasmâ da hücum ederek yol münakalâtını K taa uğr h Yirmiden fazla otomobil alevler içinde tahrip edilmiş, diğer bir - çok otomobil de hasara Uğratıl - mıştır. Bir benzin deposu inli - lâk etmiştir. Düşman tayyareleri, Süveyş ka nalı mıntakası üzerine dün ak - şam bir hücum yapmışlardır. Fa kat serviste ve tesisatta hasar ve kanal mensubu arasında İn -| 1 rika bask General O- die ve Fastaki hava kuvvetleri kumandanı General Lahoulle i- le, hava, deniz ve kara kuvvet- lerinin isbirliği meselesiyle ticari havacılığın inkisafına müteallik meseleler hakkında — görüsmüş - tür. Bilâhare General Bergeret, Meknes'a harakat ptmistir. Vichy'nin tekzibi Vichy, 18 (ALA.) —.. Ofi ajan- sının bildirdiğine göre, Fransız hiîkâmetî.__H'itler ile Amiral Dar- sanca hiçbir zayiat olmamıştır. man tayyaresi ve avcılarımız di- ğer bir düşman tayyaresi tahrip etmişlerdir. Garp çölünde vaziyet Kahire, 18 (A. A.) — Batı çö- lünde muharebeler simdi hudutta tekâsüf etmektedir. Filhakika hu- dudun Mısır tarafında birkaç Al- man grupu daha kalmış olmakla beraber esas muharebeler hudut- la hududun iki kilometre ötesin- dekiKapuzzo arasında cereyan et Hava dâfi bataryaları iki düş -| Mareşal Petain'in Emri (Baş tarafı 1 incide) uçan veyahut tesadüfi olarak ye- re inmiye mecbur kalan Alman tayyarelerini kuvvetle püskürt- memekle itham etmek suretiy - le, Fransaya karşı bu tecavü - zünde kendisini haklı göstermek istiyor. Hiçbir şey, bunu haklı gösteremez. Mareşal Petain'in teyit ettiği gibi, Fransanın Ingiltereye kar- şı hiçbir tecavüz niyeti yoktur. Dünkü muhasımlarımızın kullan- dıkları salâhiyet, mütareke şera- itinin tam tatbikinden doğmak - tadır. Hakikat budur. Ingiliz hükü - metinin Fransayı itham ettiği şeyler, iftira ve bühtanlı uydur - malar ve caniyane tecavüz için bahanelerdir. Sizler, bunlara karşı sükün ve vakarla mukabele edeceksiniz. Filhakika, Fransızlar, Suriyeli - ler ve Lübnanlılar, daha sıkı bir ittihatla kardeşçe işbirliği yapa- caklar, fakat ilk kurbanlarını ma sum halkın teşkil edeceği hiçbj.r müuhasamat hareketine tevessül etmiyeceklerdir. Mareşal Petain'den Suriye ve Lübnan arazisini müdafaa etmek vazifesini aldım. Bu vazifeyi, sar- sılmaz bir tarzda ifa edeceğim, mukadderatına emin bulunan Fransa, Suriye ve Lübnan hal- kınin sadakatinden ve muhabbe- tinden emindir. Şark ordusu, kuvvete kuvvetle mukabeleye hazırdır..,, Suriye üzerindeki harekât Vichy, 18 (A.A.) — Neşredilen bir beyanata göre, İngiliz bom - bardıman tayyareleri cuma günü Şam miıntakası üzerinde görünün ce Fransız avcı tayyareleri he - men havalanmışlardır. Bundan sonra olup bitenler hakkında, In- giliz tayyarelerinin Elkantra mev kiinde tekrar Filistin" hududuna girdiklerinden başka bir şey ifşa İngiliz tayyarelerinin, Şam ü- zerinde görünmelerinden evvel, Suriyedeki Palmir hava meyda- nını bombardıman ettikleri ve Halep üzerinde uçtukları da bil - * Kudüs, 18 (A.A.) — Mütead- dit Fransız tayyarecileri tayya- releriyle Suriyeden Filistine gel- mişlerdir. Tayyareciler Vichy hü eeei Fa SKU AA v kararında olduklarımı söylemiş - lerdir. Musulda Alman tayyareleri üzerine ateş açıldı Kahire, 18(A. A.) — “Tebliğ”: İrakta, 13 Mayısta, Basranın 40 kilometre kadar cenubunda polis karakollarını, hadisesiz olarak iş- gal ettik. Musul tayyare meydanında bu- lunan Alman tayyareleri mitral- yöz ateşine tutulmuştur. Hein. kel tipinde bir tayyare ateş ala- rak haranp olmustur. Diğer bazı tayyareler de hasara uğratılmış- tır. Amara'da bazı petrol sarnıç- ları donanmaya mensup tayyare- ler , tarafından muvaffakıyetle bombardıman edilmiştir. Habbaniyedeki — İngiliz hava meydanı Messerchmitt tayyarele- rinin refakatinde ucan Heinkel tayyareleri tarafından bombalan- mıştır. Hasar ve zayiat azdır. Bir Messersehmitt tayyaresi bir sıh- hiye otomobilini mitralyöz atesi- ne tutmustur. İrak tebliğine göre Beyrut, 18 (A. A.) — 17 Mayıs tarihli İra kaskeri tebliği: Garp hesinde hü kıtalarımız ar Bör V| Da_ kanq Alman kuvvetleri tarafın- lan linin bahis edil- diği hakkında Nevvork Times'in verdiği haberi kati surette ya- Tanlamıstır. " miştir. Düşman, esir ve levazım bırakmak suretiyle geri çekilmi- ye icbar edilmiştir. Ege denizinde düşman tayya - releri, Rodos adasına bir akın ya- parak cüz'i hasarat ika etmişler- dir. Şarki Afrikada Dük d'Aoste'un k dası altındaki Amba Ala- mektedir. Yapılan hareket büyük bir taarruz değil, müteharrik bir harptir. Ve muharebe sahasın- daki vaziyetin pek az ehemmiyeti olduğuna işaret edilmektedir Bu harekâtta İngiliz kolları e- sir almak ve düşman makinele- rini hizmet harici kılmak sure- tiyle muvaffakıyet kazanmakta- dır. Alınan esirlerin ekserisi düş- manın makineli piyadesine men- sup askerlerle tank mürettebatı. dır. Bunlım? Eüçoğu araba ve jinin son müdafilerinin anudane mukavemeti devam etmektedir Bu müdafiler, malzeme fıkdanı yüzünden her saat daha ziyade müşkülleşmekte olan şerait al - tında cesaret harikaları göster - mişlerdir. Düçar olunan zayiat ve yaralıları tahliye ve tedavi et- mekteki imkânsızlık da bu müş - külâtı arttırmaktadır. Adallo Sidano'da — düşmanın bir taarruzu tardedilmiştir. Di - tanklar £ ız altın- ğer kal tebeddül yok - da tahrip edildiği için yaya gi - derlerken ele geçirilmislerdir. İtalyan vesmi tebliği Roma, 18 (A.A.) — “Tebliğ” Şimali Afrikada Sollum cephe - sinde düşmanın yapmış olduğu taarruzlara karşı göstermiş oldu- ğumuz anudane mukavemet tam ,bir muvaffakıyetle neticelen - tur. Yeni Zelanda başvekili Kahire, 18 (A.A.) — Yeni Ze- landa Başvekili Fraser tayyare ile Kahireye gelmistir. Fraser İn giltere büyük elçisi ile birlikte Mısır Başvekilini ziyaret etmiş - tir. Fraser yeni Zelânda kıtala - rını teftiş edecektir. düşsman kuvvetleri ile karsılas. mışlar ve ağır zayiat verdirerek bunları firara mecbut etmislerdir Haladiza mıntakasında 14 Mayıs günü bir düsman tayyaresinin tahrip edildiği teeyyüt etmistir. Sineldebbane üzerine tayyareleri- mizin son günlerde yaptığı bir hücum esnasında üc düşman tay- yaresi düsürülmüstür. — Bundan başka yerde bulunan 5 tayyare- nin de tahrip edildiği bildirilmek- tedir. Rutba civarında bombardıman tâyyarelerimiz düşman Zırhlı o- tamobillerine hücum ederek ol dükca ehemmiyetli zayiata sebe- biyet vermişlerdir. Düşmah hava kuvvetleri payi- taht üzerindeki keşif ucuslarına devam etmislerdir. Bunlar bir cok bomba atmıslarsa da hasar olmamıstır. Polis kuvvetlerimiz vaziyete hâkim olup düsman kı- talarının aralarında irtibat tesi- sini istihdaf eden hareketlerine mani olmaktadır. Von Blomberg'in oğlu Londra, 18 (A.A.) — Müsta- kil Fransız ajansının Kahire mu habirinin bildirdiğine göre, Al - man Maresali Von Blomberg'in oğlu Axel Von Blomberg cuma günü — Bağdatta defnedilmiştir. Hess, Yeni İfşaatta Bulundu (Baş tarafı 1 iticide) Bazırlanan gizli raporlar Londra, 18 (A. A.) — Londra gazetelerinden “Ewening Stan- dart” diyor ki: “Rudolf Hess'in Almanyanın vaziyetine dair söyledikleri ile Nazilerin plânları üzerine verdiği malümat hakkında hazırlanan gizli raporlar simdi büyük bir dosya teşkil etmektedir. Başvekil bütün raporları okumuştur. Ha- len bu raporlarda bakar bakmaz göze çarpmıyan malümat olup ol- madığı mütehassıslar tarafından tetkik edilmektedir. Temin edil- diğine göre, Hess tarafından ve- rilen malümat öyle bir mahiyeti haizdir ki, bunların tafsilâtını Hitler bilmiş olsa plânlarının ba- zılarını değiştirmiye mecbur ka- lr. Hess'in her söylediği de ay- rıca.tetkik edilmektedir.., Hitlerin eski bir sır arkadaşı 0- lan tanınmış muharrirlerden Her- mann Rauschning, Spectator'da yazdığı bir makalede diyor ki: “Rudolf Hess'in harbin orta- sında düşman memleketine kaç- ması Hitler için kaybedilmiş bir muharebeden daha büyük bir e- hemmiyettedir. Askeri harekât en yüksek dereceyi bulduğu bir anda bu hadise Hitler icin müt- hiş bir darbe olmuştur. Hitler en sadık ve en az hodbin mesai ar- kadaşını kaybetmekle kalmamış bu arkadaşının Nazilerin düşman. larına iltica ettiğini de görmüş- tür. Zaferle herhalde sarhoş bulun- mıyan, bilâkis şüphe ve endişe ile bir kıskaç içinde kalmış olan Alman milleti için bu hadise dai- ma korktuğu müthiş bir hakika. tin birdenbire meydana çıkmasını teşkil eder. Bu hakikat Almanya- nn uçurumun kenarında oldu- ğudur. Bu hadise 1918 de 8 A- ğustos muharebesi esnasında vu- ku bulan ve Alman kıtalarının iharebeye gitmek ist İ hadisesine benzemektedir. Simdi ise Hitler'in en iyi mesai arkadaşı olan kusursuz bir Alman vatan- perveri kendisiyle bu işbirliğini daha ileriye götürmekiten imtina etmistir. Her iki hadise de şuala- rını uzaklara isal eden bir fenere benzemektedir. Bundan böyle AL manların girişecekleri her hare- ket bir kararsızlık ve şüphe dam- #ası taşıyacaktır.., Sovyetler Birliği İle Siyasi Münasebetler Beyrut, 18 (A.A.) — “Stefa- ni,, : Bağdattan alınan bir habe- re göre, Himet Süleyman Irak'ın Moskova Elçiliğine tayin edil - miştir. Yeni Sefir derhal vazife- si başına gidecektir, Moskova, 18 (A, A.) — “DIN. B.,, : Resmi kaynaktan bildiril- diğine göre, dün Ankarada Sov- yetler Birliği Büyük Elçisi Vi- nogradof ile Irak'ın Ankara El- cisi Kâmil Geylâni iki memle - ket arasında diplomatik ve ticarı münasebetlerle konsolosluk mü - nasebetleri hakkında notalar te- ati etmişlerdir. Mısır'ın Eski Genelkurmay Başkanı (Baş tarafı 1 incide) ne çarparak düşmüş, içindeki üç Rooseveli Diyor ki "Totaliter Demokratik Yaşama Taarruz, Tarzımızın Bünyesini de Tehdit Ediyor Vaşington, 18 (A.A.) — Roo sevelt milli ticaret haftası mün: sebetiyle yaptığı beyanatta tot! literizmin tahakkümü altında dünyada beynelmliel tiecaretin ancak bir taarruz silâhı olaca- ğını kaydetmiş ve şöyle demiş ir: “Birleşik Amerika, demok tik prensiplerini müdafaa ve beral iktısadi siyasetin tatbik v teşvikindeki manevi istikameti ni idame etmelidir. Birleşik A merika, büyük bir kısmı itiba - riyle hırs, sebepsiz korku ve mı hametsiz taarruzla hasıl ola tahripkâr ticaret tahditleri yü zünden keşmekeş içine giren dünya iktısadiyatını tektfar - mak mesuliyetini ancak bu su - retle karşılıyabilir. İ Hakikaten müthiş bir düny buhranı karşısında bulunduğu:- muzu biliyoruz. Totaliter taar - ruz yalnız dış ticaretimizi değil, demokratik yaşama zımızI bizzat bünyesini tehdit etme dir.,, B . Amerikan donanması — — Vaşington, 18 (A.A.) — Şims di Amerika 17 zırhlıya maliktir. Bu zırhlılardan en son hizmete giren gemi dokuz adet 400 mili metrelik — toplarla — mücehh 35.000 tonilâtoluk “Vaşington,, dur. Bu harp gemisi birkaç al evvel donanmaya iltihak eden “North Carolina,, nımn eşidir. “Va« — şington,, tahmin edilen müddet- tön altı ay evvel bitmiştir. Bu d Amerika deniz tezgâhlarında kadar büyük bir süratle ça Romanyada Gıda Maddel Vesikaya Tâbi Bükreş, 18 (A. A.) — Siara gaz zetesi iaşe — müsteşarlığınm bir resmi tebliğini neşretmiştir. Bu tebliğde, şeker, et, un, ekmek ve« sair yiyecek maddelerinin Bük- reş ve civarında vesikaya tâbi t Hırvatistan —— Kralı Oldu (Baş tarafı 1 inci Guirina sarafında Dük de Sp leto Hırvatistan Kralı ilân edils miştir. Dük de Spoleto, Hırva: tistan Kralı olarak taç v Ş üzere yakında Zagrebe gidecek tir. ç 2e Roma, 18 (A,A.) — Venedik sat yında bulunan Mussolini ve Ante Pa« veliç arasında aşağıdaki vesikalar imzalanmıştır: !| 1 — Zara, Benico, Trau ve Sp * to'yr ihtiva eden geniş arazi, İtalyan arazisi olmaktadır. Brazza ve adaları hariç olmak üzere bütün maçya sahil adaları İtalyaya ge tedir. Kattaro boğazı mintakası Ğ Karadağ hududuna kadar - İtaly Krallığıma geçmektedir. 2 — Hmvatistan hükümeti, İt Krallığma karşı harp ayeler aşkeri kişi kaçmıştır. Bunların Kahire- ye gelerek gizlendikleri zanne - diliyor. Bu mükâfatı vaadeden tebliğ- de şunlar ilâve edilmektedir: “Ele gecirilen bavullarla kâ- ğıtlar ve fotograflar Azizle ar - kadaşlarının memleket emniye - tine muhalif faaliyette bulun - duklarını şüpheye yer bırakmı- yacak bir surette — göstermiştir. Bunların tevkifleri için büyük gayretler sarfedilmektedir.,, Raşit Âli yapılan cenaze mera- simine bizzat iştirak etmiştir. “Arap memleketleri İngiltereye müzaheret etmelidir,, Kahire, 18 (A.A.) — “Reuter., Öğrenildiğine_;zöre. Suudı Ara- bistan Kralt İbnissut, Irak Ma- liye Nazırı Naci Elsuudi Paşayı kabul ettiği zaman kendisine şunları söylemiştir: “Raşit Âli ile, takip ettiği si- yaset hakkında hemfikir olsay - dım, şimdiye kadar ona yardım etmiş bulunurdum. Arap. mille- tinin takip etmesi lâzım gelen yegâne yol İngiltereye müzahe- ret etmektir.., Haydarabât, 18 (A.A.) — Hay- darabât nizamı bir beyanname neşrederek Hindistan müslüman larını Raşit Âlinin hareketini takbih icin kendisine iltihaka da- vet etmiştir. harekât üsleri veyahut askeri te vücude getirmiyecektir, Hırvat hükümeti, bir harp vücude getirmek niyetinde olmadı- ğını bildirir. N " 8 — İtalya, Hırvatistan Krallığmnın istiklâlini ve arazi tamamiyetini ga- ranti eder, d Hırvat hükümeti, Bu garanti ile ve bu muahedenin ruhu ile uygun olmi- yan hiçbir enternasyonal — taahhülı girmemeyi kabul eder, Garanti ve işbirliği muahedesi, seneliktir, Alman - Hırvat komitesi Berlin, 18 (A.A.) — Viyan da bir Alman - Hırvat - İtaly komitesi teskil edildiği ha daki haberler resmen tekzip lunmaktadır. Hakikatte yalnız bir-Alman - Hırvat komisyonu teşkil edilmiştir. İtalyanm h bırakılmış olması mânidar gö mektedir. 50 bin Hırvat amelesi Almanyaya gidiyor Zagrep, 18 (A.A.) Nr “Stefani Takriben 50 bin Hırvat amı calışmak üzere Almanyaya g cektir. Bunlara günde vasati on mark verüecekıi'r. : Berlin, 18 (A.A.) — Sırp natı mıntakasının Macı rafından işgal edildiği hakkın daki şayialar gavri vârit telâkki edilmektedir. Bu mrntakaların mukadderatı hakkında valnız Al- manya karar verecektir. t

Bu sayıdan diğer sayfalar: