SPOR Balkanlı Güreşçiler Şerefine Güreş Federasyonu Dün Ziya fet Verdi Beden Terbiyesi Genel Direktörü, Müsabakalarda Kazananlara Madalyalarını Tevzi Etti Beden Terbiyesi Genel Direk. Balkanlı misafirler şerefine örlüğü tarafından Tokatliyanda verilen ziyafetten bir intiba İstanbulda İş Görmenin Mihnefi (Başı 3 üneüde) yeni binalar yapılmakta olduğunu söyledi, Bir diğer rat da, Bökreşteki bu imar ha- reketini salâhiyetlar bir Rumen recülüne Romanyada bunun mevsimsizliğine İ etmek istemiş, fakat gu cevabı almıştır. — Eğer harpte memleket elden giderse, Bükreşle birkaç binanın da birlikte gi mesi, bu büyük felliket içinde bir damla bile sayılmaz. Aksi olur da betmemiğ oluruz. Dünyada artık hav Hkesi, yangın tehlikesi, harp İ lâ tenicesi nereden gelip nereye gider, | sekli nedir? T eler! nedir? Bun- lar birer ilim ve sır olmaktan çıktı Her-| kes görüyor ve anlıyor. Mahallelerde bu! yolda halka dersler veriliyor, kurtlar açi- iyor. Bütün bunları, İstanbul şehrinin ima- rına sekte verecek birer unsur diye arzet- miye hacet yok. Harp olsa da, olmasa da Çocuk bahçesi yapılacaktır. Stadyum insa edilecel / Sovyet tecavüzü bilfil inşaatını tahrip edinciye kadar Finler, Olim- pik Stadının inşaatina devam etmiş- tiler. Tiyatroya gelince; Pariste eski t.| yatro binalarına milyonlar sarfedip yeniliyorlar, Halkı oyalamak, eğlen. dirmek için ellerinden geleni yapı” yorlar. Hattâ Komedi Franseze ya- kında memleketimize de gelecek olan bir tiyatro turnesi bile tertip ettiler. Orada hiç kimse bunlar yapılırker — Yahu! Sırası mı? Alman tayya- releri tepemizde! Bı çekmek, harp endişeleri ve tasala- riyle neşemizi kaçırmak faydasız ol. duğu gibi harp esnasında da hayatın bütün icaplarını ihmal etmek, harpte en mühim rol oynıyan cephe gerisi- nin maneviyatını zaafa düşürmektir. Bu münasebetle size Hoca merhu. mun bir fıkrasını nakledeceğim: Vaktiyle Hoca çocuğunu eşeğine göstererek “topun ağzında olduğu sanılan | dünyasına hergün yeni bir şâheser kazandıran kudretli artist WUDS, insan kutiretinin yaratabileceği en mükemmel filmi “LOUİS PASTE mücadelesi, Gönüllerde en derin aşkı yaratan bir faziletin ti LÂLE Bu müstesna eseri BU AKŞAM takdim etmekle sonsuz Lütfen numarah yerlerinizi muhafaza edersek şehiri İmarda vaklı kay- | mm BU HAFTA İstanbulun en geniş en rahat ve nezih, sesleri gay veren Makina ve tertibatla müceh TÜRKÇE SÖZLÜ 2 1 — Tekmil Şarkım bülbülü, Ses Kraliçesi UMMU Fevkalâde şarkılarile sizi teshir edeceği VrnED A (YANIK ESİRE) 2 — Emsalsiz 2 Fransız Yıldızı ANNABELLA'nın Misilsiz Şaheserleri HAR P Tekrar tekrar görmek İstiyeceğiniz ve sizi zevk ve he: Sungurlu Halkevi Reisliğinden : On parçadan mürekkep bando müziğimizin yeniden getirecek bir mualllme ayda 40 lira verilecektir. Halkevi Relsliğine müracaatları. ACI BİR ÖLÜM Almanyada gemi inşa mühendisli. ği tahsil etmekte iken duçar olduğu tifo hastalığından rehayap olamıy, rak gözlerini dün. yaya kapıyan FL TEŞE Merhum Akmen; yin kızı Bayan Zevci, Münire Ki: Beşeriyet tarihine en parlak zaferi kazandıran bir âlimin hayatı, Tıp âleminde en büyük ez. ÇEMBERLİTAŞ Sinemasında ŞAHANE FİLM CHARLES BOYER CLAUDE FARRER'in Meşnur Romanı rakacak 2 büyük eser Bu fevkalâd: proğramı kaçırmayınız. Li Taliplerin Sungurlu Ağanın oğlü Ve-Aksariyeşrafından |Bay Hicabi ve Rifatin-biarTerleri, İ merhum Valde kâhyası Hacı Safiye; Kizıltanın 7.3 940 Bugün her cephede binlerce hayat sönerken dünün ölüme maydan okuyan dâhisini hürmetle selâmliyalım, Sineme POL MUNİ. hazırladılar, UR'ün HAYATI. Güzel ANİTA LOUİSE. Sevimli DONALD bi yapan bir imsali, bütün dünyaya baş eğdiren at demir, SİNEMASI memleketin en yüksek şahsiyetlerine bir gurur duymaktadır. evvelden kapatınız. Tek: 43505 O Er A e ara araman ay Gİ ADYO ANKARA RADYOSU Türkiye (o Radyodifüzyon £ Postaları Türkiye o Radyosu Ankara Radyosu Dalga Uzunluğu 37mn ME Ken 19 Kw e Perşembe, 7. 3. 1940 1230 Program ve memleket saat ayarı, 1245 Ajans ve meteoroloji haberleri, 1250 am AMLAR LR RAN, YAL İŞ temiz ve tabii GÜLSÜM'ün İrar D ve I — Hicsz peşrevi, 2 — Refik Fersan Hicaz şarkı (Ey benim gonca gülüm), 3 — Salâhattin Pinar: Micar gerin o(Sızlayan yecan içinde bı. r büseni), 8 — Salk m şarkı (Ürdün kire rine bağladı), $ — Sadettin Kaynak: am türkü (Çıkar yücelerden habep sürarım), 13.15 Türk müziği: Halk türküleri, Azi öğretip meydana 18,05 N | Konuşa & leket sa, KKÜR wlı Hacı Veysel Cevdet Çağla. 4) Okuyan: Necmi Riza Ahıskan 1 — Sultariyegih peşrevi, 2 — Dede İsulliniyeği beste (Canü dilimiz), 3 — Ler Mujiz Megük, şarkı (Andıkça ge Sg. ızıltanın Ankara Yalkan güreş şampiyonasında birincilik alan Çoban Mehmede madalyası veriliyor hatira olarak birer kupa hediye et.İçocuğu terkisine bindirmiş. O 22. Beden terbiyesi genel gözüküörlüğu| adma güreş federasyonu dün Toka yanda Balkanlı misafirler şerefine| İmiştir. fette Balkan güreş şam derece alanların ma aları dâ me.İspor teşki rasimle verilmiştir. rini vermiştir. Ziyafette Vali ve Belediye reisi Lütfi Kırdar, Parti Müfettişi Tevfik Fikret Sılay, Beden Terbiyesi Genel Direktörü miyet havası içinde yenen yemekten sonra General Cemil Taner Balkan. lı misafirlere teşekkürlerini, galiple.. re de tebriklerini birkaç sözle bildir. tir, Yunan, Rumen, Yugoslav kafile reisleri, generalin sözlerine mukabe, kendi mediklerini safirperve, Rumen kaflesi. reisi ve Romanya bir öğle yemeği vermiştir. Bu ziys.j güreş İederasyonu başkanı Manvella|den eşeğe binmiş, hayvanın belini onasında | Balkan kongresi azalarına Romanya | kıracaklar! Demişler, ının diploma ve rozetle. Herekedeki Maç Kavgası Herekede İğmitli gençlerle yapılan eneral Cemil Taner ve|bir maçta kavga çıktığı, vilâyet erkânı hazır bulunmuş, sami. |birbirlerini döğdüğü yazılmıştı. İreke fabrikası Sümer başkanı gönderdiği bir lübü gençlerinin kavga tasrih ediyor. klüpleri mensuplarından müteşekkil grupa Herekelilerin lâzim gelen mi. i gösterdiklerini, bindirip kendisi yayan giderken: — Yahu! Ne vefasız çocuk! Ak sa-| kallı babası yaya giderken kendisi) eşeğe binmiş, demişler. Hoca bu sözü işİtince çocuğunu in. dirmiş, kendisi binmiş. Bu sefer de — Körpe çocuğu yaya yürürken, kart herif eşeğe binmiş. Amma in. #afsız baba! Diye muahare etmişler. Bu sefer hem kendi binmiş, hem de man da — Allah insaf versin! İki kişi bir- Bu sefer Hoca: — Artık illâllah! Demis, ne yap. eeabeğiire beğendiremedim. Allah kimse- gençlerin He. spor klübü mektupta, et. İzmit HALKEVLERİNDE Kadıköy Halkevinden: Cuma akşamı saat 20,80 de Evimiz salo- | nunda Halide Nusret Zorlutuna taratın. dan (Nedim) mevzulu bir konferans ve- rilecektir. Herkes gelebilir . Beyoğlu Halkevinden: fakat | Persembe günü ant 180 da Evimize ruzan Mübahat Kunt'un cenazesi Berlin Sefirimizin ve Maarif Vekâleti Talebe umum mü. lettişliğinin tavas. sutları ile şehrimi. 78 nakledilmişti Tahsil hayatında büyük varlıklar gösteren ve bihakkın temayüz eden bu kıymetli gencin fulü memleket için bir kayıp olmuştur. Bugünkü perşembe günü öğle namazını müte. akip Beyant camiinde namazı kılın. dıktan sonra şehitliğe defnedilecek. tir, Cenabı haktan rahmetler diler, kederdide ailesine de taziyetlerimizi bildiririz. TEŞEKKÜR Sevgili babamız. Ve Türk tinin değerli bir evlâdı, kıymetli arkadaşı.. Ve baba gibi sevip kendisinden feyiz a dıkları askeri baytar mektebi sabık profesörlerinden ve bakteriolojihane sabık direktörü mütekait kaymakam Merkez Bankası muhasebe memurla. rından Vefik Kızıltanın ve İstanbul | Hukuk Fakültesi 3 ncü sınıf talebe. sinden Nihat Kızıltanın babaları Tan. rının rahmetine kavuşan Hariciye Vekâleti Baş Hukuk Müşaviri Büyük Elçi Profesör Ziya Kızıltar Ankarada cenaze merasimine biz. ve yan ile kanayan kalplerimize te- selli veren en büyüklerimize, mesai arkadaşlarına, dostlarına, S. B. O. ve Ankara Hukuk Fakültesi aziz ta. lebelerine sonsuz teşekkürlerimizi arzederiz. Kederdide ailesi namma Oğlu Nihat Kazılten EVLÜT n acılar içinde bırakan vgili babamız Mersin Tücesi n Şaban Çiftçinin aziz ruhu için bugünkü perşembe günü Beyazıt camisinde İkindi namazını müteakip İmevlöt okunacaktır. Kendisini seven zat iştirak ile, çelenk göndermekle| çen günle *— Yezit Asım; Sultaniye. gâh şarkı (Biz Fey töMe-iee, re meh taba çıkardık) $ — Dede; SultariY»an yürük semai (Şideyledi), 6 — Sültaniyex gih saz semalsi. b) Okuyan: Azize Tözemi | 1 — A, Yusuk Hicaz şarkı (İşte Beşer İmislin ver mi senin), 2 — Ruşen Kam: Hicarkâr şarkı (Bir neveivandır âşübu candır), 3 — Tehir Ağa: Hicazkâr şarkı (Gönlümü kile fir dilbar), 4 — Kürdüf- bicazkâr şarkı (Gidelim Göksuya), 20,15 Konuşma — ÇBiblisosretya), “BOO Türk müziği Yesil heyeti, 21,00. Türk, mür iğ: Zeybek ve oyun havaları, Çalanlar: Hakkı Derman, Şeri? İçli, Hamdi Tokay, Hasan Gür: Lavta; 71,15 Müzik: Sirel Tay» fur tarafı Havayen Gitar sosları; 2130 Müzik: Küçük orkesimi (Şe& Necip o veeneradi), 1 — EPSİMSİğer! Küçük toplantı, yi 5 — Franz Lehar Tarta kuşunun öten. #ü yer (Potpuri). 22,15 Memleket zirant, esham » tahvil, mukut borsası (Fiyat), 22,30 Müzik: Gaza band (PL)/ 2828 - 2830 Yarınki prog- ram ve kapanı pi MR lede bulunarak alkışlanmışlardır. Merasimi müteakip vali ve a direktör şampiyonada derece a rım mükâfatlarını ve iel ni, vermiş, kendilerini tebrik etmiştir. Balkanlı kafile reislerile ekip lda- recilerine de hatıraolarak madalya- Jar verilmiştir. Güreş antrönörümüz kan şampiyonluğunu © kazanan! Bal. ra maçta Herekelilerin galebesi üzerine İzmitllerin kavga ettiklerini, buna bölge as başkanı Kerim Okayın da şahit olduğunu bildiriyor. Balıkesirde Bisiklet Müsabakası *sitde bisiklet federasyonun. ca hazırlanan bisiklet müsabakaları rın İkincisi elli kilometre üzerinden yapılmıştır. Süleyman birinci, Sabri Ahmet üçüncü gelmiştir. Doçent Dr. Nüzhet Gökdoğan tarafından (Güneş) mevzuunda mühim bir konferans verilecektir. Mevzua dair resimler projek- siyonla gösterilecektir. Herkes gelebilir. . Beyoğlu Halkevinden: | Aletsiz Jimnastik, eskrim, boks, güreş | Atletizm branşlarındaki #por çalışmalarına İEralpın cenaze merasiminde e İdumuzun mümessillerine teşekkürle. lerin teşrifleri rica olunur. bakteriolog kimyager Osman Nuri| mak kadirşinaslığını gösteren, gerek tahriren ve gerek şifahen müze iştirak eden, dostlarına, talebeler teessür. arkadaşlarına, ine.. Yüksek or- X. Z. E. Ziraat Fi rimizi gazetenizle beyan &deriz. mü kalmamıştır. İştirak etmek isteyen kadın ve erkek va- tandaşlarımızın evimize müracsat ederek Ara kaydalunmalarını rion ederiz. İFelâhattin, Nu Çocukları nisa, Feni Fekat ne boş bir tedbirdi bul O. ve kızı, onun hayatını zehirlemek için Ala- un, uzun fasılalarla dünyaya gönderdiği iki kadındı ve onlar kendisini ömür yolunda, son nefesine K# dar takip edecek bir ıstırap ve acı kaynağından baş- ka bir şey değillerdi ve olamazlardı. Adanada geçen ilk ayları, yirmi yaşındaki ısti- tabını gölgede bırakacak kadar şiddetli olmuştu. Vaktile ilk cefa memleketten uzaklaştığı zaman ken- disini avutacak şeyler bulmuş, dünyadaki yeniliklere kapılmış, onlarla avunmuş, ne de olsa genç kalbinin ve vücudünün bin bir zevkini tatmin ederek teselli bulmuştu. Fakat bu defa artık onu meşgul edecek hiçbir şey yoktu; ne para, ne eğlence, ne de kadın! Esasen bulunduğu Adara muhitinde bunları bulması. na da pek intizar edilemezdi. Burada günlerini işle, geceleri de bir kaç ahbap ve alle arasında geçiriyor. du. Filhakika bu aileler içinde, kızmı Mehmet Bey gibi bir adamis evlendirmiye hevesli bir kaç ana var- dı; hattâ, ufak bir göz işsretile hemen hayatına gir muye hazırlanan genç kızlar da mevcuttu sma, o bu gibi manevralara uzak kalmağı tercih etmiş ve bu Ailelerle münasbetini mümkün olduğu kadar resmi bir şekilde bırakmıya çalışmıştı. Sevemiyecek olduk. ten sonra Etrafındaki kadınlarla meşgul olmıya ne lüzum vardı! Aylar geçtikçe hislerinde kendi aleyhine bir de. Kişiklik olmuya başladı hayret ve korku içinde görmüştü. Adanaya Ayşoden kaçmak ve yeni başlı- yan ıstırabını uyutmak için gelmişken ondan uzak- laşmea bütün silâhlarının elinden düştüğünü, ken. disini gapdeiza etmek kuvvetini ie balam onu Yazan: MUAZZEZ TAHSİN BE hayali, munis ve sokulgan bir kedi gibi, kadife ayak. ları üzerinden hiç gürültü etmeden yavaşça yürüye- rek soxuluyor, onun dünyasını ihata ediyordu. On- dan kaçmak isterken böyle muhaşra edilmek ne ga- rip bir şeydi! Ancak Mehmet bu hayalden artık kaç- mıya cesaret edememiş, kendisini, bayraında alacağı bediyeleri düşünen bir çocuk saadetile, tatlı hulyala- rına birakmıştı. Bir gün alelâcele yürüyerek bir sokaktan geçer- ken açık bir pencereden dışarıya taşan neşeli, taze bir kahkaha birdenbire kalbine bir bıçak sokmuşlar gibi müthiş ve kıvrandırıcı bir acı ile ona Ayşeyi hatırlatmıştı. Ayni akşsm, Istanbula giden trene binerek ona doğru koşmaktan kendini alamamış, fakat Ayşenin yaşadığı yerlere tekrar döndükten sonra yine cesa1©- ti kırılmış, onunla yüz yüze gelmekten korkmüş, hul. yalarının ölümünün getireceği büyük acıya ve inki- Sara dayanamıyacağını hissederek onu aramamış, &- rayamamıştı. Halbuki bazı saatler onu, uzaktan ol. sun görmek ii vücudü nasıl kavruluyor, onun RKAND Mehmet, başının ağırlığı altında uyuşan ve iğne» lenen ellerini iki yanıma sarkıtarak koltuğa yaslandı, gözlerini açti, şımdi aralık kirpiklerinin arasında bip bir Ayşe, başka başka dekor ve elbiseler içinde res- mi geçit yapıyordu: Denizde çırpınan genç vücut. Kotranın bir kb. şesine sinmiş duran korkak çocuk... Ince mavi elbi. sesi içinde bütün kadınlık güzelliği ve sihrile parla. yan genç kız. Köşkün terasasında, uzun bir iskemle ye gömülüp hulyaya dalan kadın... Ve nihayet bö- şında, üstünde ve ayaklarında benek benek karlar dinlenen bugünkü taze yüzlü Ayşe... Bu hep başka çeşit Ayşeler el ele verip birleşi. Yorlar, bir tek ve biricik sevgili oluveriyorlar ve a. Yaklarının ucuna basarak yaklaşıyorlar. Mehmet bu bin bir yüzlü bir tek kadına kolla- rını açmak, onu çağırmak, göğsünün Üstünü ağırlaş- tıran, nefesim kesen ve kulaklarında uğultu yapan heyecanile ona: — Gel Ayşe.. Senden başka bir kadın hayatım. da yok ve olmadı. Yalnız sen varsın ve ömrümün sonuna kafar yalhız sen ölscsken.. Demek, onun omuzların; kuvvetli kolünrils do. Şaban Çiftçi oğulları KAYIP — 12/10/1938 ım mezuniyet vesikamı kaybettim. Yenisini alacağımdan eskisinin hük- Tekirdağı Amerika asma fidanlığı Pzelin Ziraat mühendisi Ahmet B Ecnebi İstasyonlarında Türkçe Neşriyat Londra 31 ve 19 metre üzerinden sas 18,55 de; Paris 40 metre üzerinden «at 20,25 de; Roma 31 metre Üzerinden ve orta dalgada Roma İkiden sanat 21 de, YENİ NEŞRİYAT; ÜLKÜ — Halkevleri dergirinin #5 mes sayısı özlü ve dolmun bir gekilde çıktı, tar 'akültesinden san layarak göğsüne basmak istiyordu. Fakat kulağında çınlayan şakrak bir ses onun bu çılgınlığı ile, bu buh- ranile alay ediyordu: — Yirmi sekiz yaşında esmer bir delikanlı! Ve Mehmet bu slsy eden küstah sesi duymamak için kulakların parmaklarile tıkadı, acizle, öfke ile, yensle akan yaşlarını silmiye bile utanarak onları 6. linin tersile itti ve isimsiz bir mücadele İle kabaran göğsünü yumruklarile yatıştırmıya çalıştı. * — Allo" — Allo! — Amiral siz misiniz? Neyse sizi bulabildim. Be. ti) taniyamadınız mı? Tanımaz olur muyum Ayşecik? Fakat beni nasıl bulduğuna şaştım da telefonun öteki ucunda sen olduğuna mad, — Dsyıma yeni numaranızı verdiğinizi unuttu- « Ben mutlaka bunadım. Kesik bir kahkaha... — Yok canım, bunamıya daha çok vaktiniz vat; untumuş olacaksınız... — Neredesin ve niçin telefon ediyorsun sen? — Beyoğlunda bir pastacıdayım ve size bazı şeyler söylemek istiyorum. Rahatsız etmiyorum ya? — Estağfirullah, seni dinliyorum kızım, — Yengemle, dayım sizden çok şikâyet ediyor- sar Kıştanberi bir çok defalar telefonla «izi davet ettikleri halde Bostanerya gitmemiş, sudan mazeret. lerle onları ihmal etmişsiniz. — işim çoktu da ondan... (Devamı var,