3 Şubat 1940 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2

1 A'—Im*an_y'_lanm İçyüzü - Parola Şu: Polönyalıla ’ Ya Almanlaşacaklar, - YahutİmhaEFdilecekler Ahali Mukavemete Teşvik Ediliyor, Buna Kananlar Derhal Kurşuna Diziliyorlardı (YAZAN: BİTARAF BİR MÜŞAHİT) - anzige varır varmaz ilk İ- şim limana bakmaktı. Ha- va çok soğuktu. Ancak limanı bir gözden geçirmek, soğuğa taham. müle değerdi. Fakat liman kapalı idi. Polonyar hların batırdıkları yelkenli gemi- lerin direkleri, buzların ortasından yükseliyordu. Buz kıranların aç. tığı bir kanal içindefi geçiliyor ve muvasale bu sayede temin olunu- - yor. Almanlar, bu gemileri yüzdür- mek için bir hayli çalışmışlar, fa. kat muvaffak olâmamiş- lardır. Çünkü anladığıma göre, Polonyalılar batırdıkları ge- mileri çimento ile doldurmuşlar ve bü yüzden, bunlar kimiıldatılamı. yacak hale gelmiştir. Sonra bu ge- milerin güvertelerine mayinler de konduğu için bunları yüzdürmiye çalışanlardan bir çokları feci kâa- zalara uğramışlardır. Gdynia'ya* gidemedim. Çünkü oraya ancak hususi müsaade ile gidiliyor. Bana bu müsaade veril. memiştir. Fakat burada bulunan Polanyalıların kâmilen atıldıkları- nı, Almanların bunları memleket içlerine, ve tahaşşüt kamplarına gönderdiklerini anladım. Bunların bir kısmi da Baltık memleketleri. ne kaçmanın çaresini bulmuşlardır. Fakat Danzigte küçük bir Po- Tonyalı koloni kalmıştır. Almanlar bana açıkça söylediler: Polonya ve 'ya Çekoslovakyaya girmiye teşeb- -: rr dleke İrminl İt Dar.zig Almanları, Polonyayı bir daha dirilmesine imkân vermiye- cek tarzda idare etmek lehindedir- ler. Bunların liderlerinden biri ba- na şunları söyledi: “Polonyalılar ya almanlaşacak, yahut imha edi- lecek.,. Onun anlatışına göre, köylerdeki ,papaslar, ahaliyi mukavemete teş- vik ediyorlardı ve halk ta Polon. ya bayrağını dalgalandıracak de - recede gaflet gösteriyorlardı. Ce- zaları gayet basitti: Kurşuna di. zilmek. Almanların köylü liderleri, ge- niş çiftliklere, Almanları yerleştir- mekle meşgüldürler. Bu büyük çiftliklerin sahibi olan aristokrat Polonyalılar içinde vaktinde ka. çamıyanlar, ya kurşuna dizilmişler, yahut hapse atılmışlardır. Bunların bir kısmı da Varşova- daki sefarethanelere iltica etmiş- ler, ve bir müddet için orada kal. mışlardır. Bir bitaraftan anladığıma gi'em bir Alman Prensesi Lodz'daki. bir memura telefon etmiş ve aziz dostu olan bir Lehli kontese yardım için bir şey yapılabilip yapılamıyaca- ğinı sormuştur? Memurun verdiği cevap şu mealde idi: “— Her şeyi yapmıya hazırım. Fakat kontesin bulunduğu yerdeki vaziyeti bilmiyorum. Şayet orada da Lehlilerin çiftçi liderlerinden biri varsa, tavassutunuz, kontesin aleyhinde netice verir. Fakat kon- büs âkıbet, yakalanmak, kovulmak gi- bi vaziyetler, belki de daha fena- sıdır. Onun için Danzigdeki Po- Jonyalıların halini anlatmakla ik- tifa edeceğim. bşir Dnnzigdeki Lehlileri çarşılar- da gördüm. Kadınlar, ha- fif yaz elbiseleri içinde titreşiyor. lardı. Sebze satan /bir kadına, yak- laşan ve ayni hafif elbiselerle do- laşan iki kadına dikkat Ettim ve yanımdaki arkadaşıma sordum: — Bunlar ne diye bu elbiselerle dolaşıyorlar? Ve niçin bir lâhana ile bir kaç havuç almak üzerinde uzun uzadıya düşünüyorlar! Arkadaşım yüzüme bakafrak: — Ama da çok şeyler soruyor. sun! dedi, bunlar Lehlidir. Dâaha anlamadın mı? — Hayır! — O halde anlatayım. Bunlar, çarşının içinde ilerleyıp istedikle- rini alamazlar. Çünkü Alman ka- dınlarının alış verişlerini bitirip, dönmelerini bekliyorlar. Lehli ka- dınların Alman kadınları arasına karışıp alış veriş etmelerine mü- saade edilmiyor. — Peki bu Lehli kadınlar bu müthiş soğukta niçin yaz elbisele- rile dolaşıyorlar? —Başka giyecekleri yok ta ona dan.. — Ürst başları nereye gitti? — Bunlar harp başl , seri değildi. Sinagogdan arta kalan ni yapacağım.., İ Danzigliler, — sinemalarda dahi Lehliler aleyhinde tezahürler yap- mağa ve' sinemalarda hâlâ Gdy- nia'nın bombardımanına ait man. zaraları göstermiye dovam ediyor- lar. Almanlar bu manzaralardan o derece hoşlanıyorlar ki, onları mü- temadiyen temaşa etmektedirler, ilhassa Vesteflate'yi görmek istedim. Fakat, müsaade et. mediler ,ve buralarda tahtelbahir- ler inşa olunduğunu söylediler. Burada muharebe sahnesi olarak gördüğüm biricik yer, Danzig pos- tanesidir. Lehli posta memurları, Alman hücum kıtalarına mukave- met etmiş ve harbe girişmişlerdi. Hâlâ binanın cephesinde büyük bir delik göze çarpıyor. Binanın İ çindeki tahribatı gördüm. İşçiler, hâlâ enkaz taşımakla meşguldü- ler. Şehirdeki sinagog da tahrip e- dilmiştir. Fakat bu hâdise, ayak takımı işi idi ve bombardıman e- şey bir yığın enkazdan ibaretti. Bununla beraber Danziy, gördü- ğüm Alman şehirlerinden daha iyi bir vaziyettedir. Danzigliler, daha ferah yaşamaktadırlar. Onlara ve. rileln gıda maddeleri. daha boldur. Bundan maksat Danzig Alman- larıni, Almanyaya iltihaktan hoş- nut etmektir. Fakat bu imtiyazlı l varmak üzeredir. her şeylerini kaybettiler. Çünkü o zaman evleri ve malları müsadere edildi. Şu gördüğün iki Radın, Leh- H bir tacirin karısı ile kızıdır. Âi- Gelecek ay başlarında, Danzig a- halisi de Almanyanın diğer taraf- larına benziyecektir. leleri asırlardanberi burada yaşı« yordu. Onun için burada kalmala- rına müsaade edildi. Artık fazlası- nı sorma! Arkadaşım ilâve etti: —. — Burada kürk kadar ucuz bir şey yok. Dövizin varsa çok rahat alabilirsin. Bunlar eskiden Lehli. . lere aitti. Almanyadan çıkıp bitaraf bir, memlekete döndüğüm zaman de- mir yollarının resmi dairesinde sa- tılık bir sürü kürkler gördüm. Ve bünlarin üzerinde şunlar yazılı i- di: “Alman kürkleri ea mükemmel kürklerdir.., a anzigde, Polonyaya ait bir çok hikâyeler dinledim, fa- kat bunların hepsi de Lehlilerin aleyhinde idi. Çünkü Danzigde Al- manların hepsi de Lehlilere düş. Cumhuriyet İşçilerinden BirVanlı, Bir Alman Komisyoncusunu Yaraladı Cumhuriyet matbaasının içinde ve makine dairesi önünde kanlı bir hâ. dise olmuştur. Şimdi kendi hesabına makine komisyonculuğu ile meşgul olan, bir müddet evveline kadar da makine mütehassısı sıfatile Cumhu. riyet gazetesinde çalışan Alman te- r Tramvay Şebekesi Yenilenecek Tramvay şebekesinin ekser yerleri son zamanlarda fazla yıpranmış gö- rülmüştür. Bu yüzden raylar bir çok noktalardan çürümüşlerdir. Bu yüz- den dün sabahleyin saat 8 de Tak- simde bir tramvay yoldan çıkmış ve iki saat kadar münakale kesilmiştir. 12 de Sirkecide bir tramvay bozul- muş,_bir müddet münaka'e durmuş- tur. Üç gün evvel de yine Sirkecide Paket postahanesi karşışındaki kö- şede üstüste iki tramvay yoldan 'çık- mıştır. Belediye şebekenin bu halini gözönünde bulundurduğu için şebe- keyi esaslı surette tamir etmek mak- sadile Avrupa, yahut Amerikadan 1.100.000 liralık malzeme celbetmiye karar vermiştir. Evvelki gün Anka. raya giden vali ve belediye reisi Lüt- fi Kırdar, bu malzemenin, prim ver- mek suretile değil, serbest dövizle celbi için alâkadar dairelerle temas ederek bu hususu temin ctmiye Ça- lışacaktır. Su şebekesinin Islahı için getirilecek maâlzeme de yine bu şekil- de celbedilecektir. Ayaspaşa yolu muvakkaten kapandı Belediye reis muavini Lütfi Ak- soy, dün Ayaspaşaya giderek Mühen- dis mektebinin önünde yapılmakta olan Kaskate ait inşaatı gözden ge- çirmiştir. Belediye reis muavini, ge- rek buradaki inşaatın, gerekse Be- şiktaşta Barbaros türbesi etrafındaki yıkma işinin süratlendirilmesini alâ- kadarlara bildirmiştir. Ayaspaşa yo- lu Dolmabahçeye doğru yeni bir is. tikamet almaktadır. İnşaat dolayısile Ayaspaşa yolu, pazartesi -akşamına kadar nakil vasıtalarına kapatılmış- tır. Ankara Radyosu - Belediye İle Adliye Arasında İhtilâf Çıktı temektedir. Nafia Vekâleti de bu tal Prostun hem noktai nazarma, miştir. Adliye Vekâleti demektedir ki: binasının gerisine doğru Binbirdirek ta lüzum vardır ki bu paranın Adliy imkân yoktur. Bundan başka bu saha 15 metrelik b'r genişlik temin edilse sında kalmış olacak ve Hükümet Ma da biribirleriyle temas etmekted'rler. — “Prostun hazırladığı plâna göre, Sultanahmette Adliye Sarayının önünde, 15 metre genişl'ğinde bir cadde bulunması icap etmektedir. Bu takdirde hem caddeye lâzım gelen genişliği, hem de Adliye Sarayının üzerinde inşa edileceği arsayı tem'n etmek için eski hapishane Adliye Mimar Prost'un Piânını Beğenmiyor Belediye ile Adliye Vekâleti arasında, Adliye Sarayı plânı dolayısiyle bir ihtilâf başgöstermiştir. İhtilâfın sebebi şudur: Şehir mütehassısı Prost, İstanbulda yapılacak resmi binalara ait plân- ların tatbik'nden evvel, tetkik edilmek üzere kendısine gönderilmesini is- ebi tasvip etmiştir. Adliye Vekâleti hem de Prostun imar plânma itiraz et. inşa edilecek olan hududuna kadar olan sahanın istim. lâki icap eder. Bu sahanın istimlâki için de bir milyon liralık bir tahsisa- e Vekâletince verilmesi İcap ediyor. Halbuki Vekâlet bütçesinden istimlâk iç'n bu kadar bir paranın tefrikine istimlâk edilip önündeki caddeye de dahi Firuzağa camii caddenin orta- hallesi ismi verilecek olan bu saha. da tam mânasiyle bir ademi tenazür, bir ahenksizlik meydana gelecektir.,, AdI'ye Vekâleti bu mülâhazaya binaen Prostun imar plânında tâdilât yapmasını istemektedir. Vekâletin noktai nazarı kabul edildiği takdirde ya plânı bozup Adliye ve Vilâyet Saraylarımın önlerinden geçecek olan 15 met_relık caddeden vazgecmek yahut AdI'ye Sarayını başka bir yerde inşa etmek icap edecektir. Belediye ile Adliye Vekâleti bu husus etrafın. Propaganda Yapan 2 Genç Hakkındaki Tahkikat Bitirildi Bir takım propaganda mektupları hazırlıyarak bunları öteye beriye da- ğitmaktan suçlu Nihatla arkadaşı, dün zabıta tarafından adliyeye tevdi edilmişlerdir. Bu hususta Emniyet müdürlüğünden gazetemize verilen malümat şudur: “Nihat Erzurum Lisesinin onuncu Belgrad, 2 (Hususi) — Diğer Bal- kan devletleri merkezlerinde olduğu gibi, burada da Ankara radyosunun difizyonlarından şikâyet edilmekte- dir. Çünkü herkes Ankaranın sesini duyamamaktan müteessir ve şikâyet- çi bulunmaktadır. Burada öğrendiğime göre Polonya- da münhal kalan dalgaları Fransızlar alıp yeni istasyonlar kurmaya teşeb- büs etmişlerdir. Bu İş önümüzdeki Martın ilk günlerinde bitmiş olacak- mış. Alâkadar makamların bu dalgalar. dan birinden bizim istifade edebilme- miz için vakit kaybetmeden teşebbü- se geçilmesi, Tadyomuza her taraf. tan gördüğü alâkaya karşı icap eden Maarif Vekili Akademiye Gitti Maarif Vekili Hasan Âli Yücel, dün öğleden evvel Güzel Sanatler Akademisine giderek, ötedenberi ay- da bir defa toplanan ve şubat top- lantısını da dün yapan âbideler jüri heyetine riyaset etmiştir. Vekil, he- yetten muhtelif şehirlerimizde yapı- lacak âbidelerle bu âbideleri yapmak üzere müracaat etmiş ulan ve bu hu. susta eser vermiş bulunan sanatkâr- lar hakkında da izahat almıştır. Hasan Âli Yücel, öğleden sonra da Edebiyat Fakültesine gitmiş, yine İslâm Ansiklopedisi tercüme işleri hakkında alâkadarlarla görüşmüştür. Maarif Vekili saat 16.30 da Maarif Müdürlüğüne dönmüş, orada bazı 'hususi müracaatçıları kabul ettikten sönra, Maarif müfettişlerile, maarif işleri hakkında görüşmüştür. , Salâhattin Merasimle Gömüldü . Evvelki gün vefat eden Bostancı | kazası kurbanlarından itfaiye efra- | dından Salâhaddinin cenazesi dün me rasimle kaldırılmıştır. Cenaze saat baasından Villi Blümel, ayni gazete. nin eski ve muvakkat makine işçile. rinden Vanlı Mehmet Ali tarafından Mehmet Ali, makine dairesinde temiş, re::l cevabı alınca dışarıya Çi- kıp beklemiş, avluya çıkarak merdi- vene giden Almana evvelâ arkasın. dan kürek kemiğine, sonra da göğ- süne bıçağını saplamıştır. Vanlı tu. M f 4 V n kaldırılarak Beyazıda B ş, Orada tan sonra Edirnekapıdaki Şehitliğe defnedilmiştir. Merasime bir polis müfrezesi, bir itfaiye müfrezesi ve itfaiye bandosu da iştirak etmiştir. tulmuş, Alman da Cerrahpaşa hasta. nesine kaldırılmıştır. Vaziyeti ağır. dır, fakat hayatından ümit kesilmiş tedbiri alması arzuya şayan görül: | gen Sinoplu Faik ismindeki talebe mektedir. J ile Üniversite Fen Fakültesi müda- —— vimilerine bizzat tevzi etmek isterken kılındık- | daroğlu Sinop'ludur. Nihat tahsil ha- yatı esnasında geçirdiği vaziyetlerle işitip kapıldığı rivayetler'n ruhi sa. ikleri ve mektepten kovulmuş olma- nın vücude getirdiği infial hisleri te- siriyle büyük iş görmek ihtirasına kapılarak bazı hareketlere gir'şmiş, zabıta da kendisini takibe başl tır. “Maksadını terviç ettirmek — için muhtelif ecnebi şahıslara müracaat etmiş ve hareketler'ndeki kuvveti göstermek için bir müddettenberi de g lerde mevzuubahs edilen be- yannameleri tertip ile öteye beriye göndermiş, nihayet İkine'kânun ayı- nın 24 üncü günü bunlardan bir kıs. mını da kendisine arkadaş olarak kandırdığı İstanbul Erkek Lisesin- suç üstü yakalanarak tahkikat evra- kı ve elde edilen suç delillerile bir. likte mahkemeye tevdi olunmuştur..,, 0 Memleketimizde Bu Sene Yeni Nüfus Sayımı Yapılacak İlkbaharda bir sayım tecrübesi yapılacaktır. Günü henüz malüm de- ğildir. Bakırköyünün, köyleri ihtiva etmesi, her nevi sınai müessesatı bu. lunması itibarile sayım tecrübesinin bu kazada yapılması istatistik umum müdürlüğünce münasip görülmüş- tür. Beş sene evvel yapılan umumi - —D Dutnun wU — — fandan tardedilmistir. Bunu ©'z.|savımda nümerotai — venidi nil. niden İstanbul Erkek Lisesine kay-| deki noksan numaravve îgvhgrarın . H * Na Sp> Â d ; in nıl miyor dolunmuş, Fakat vaziyeti anlqstla- tşmamlanması alâkalılara tebliğ e- D ıe e Y rak il'şiği kesilmiştir. Nihat Silâh-| dilmiştir. Umumi sayım 940 senesi zarfında yapılacaktır. Fakat günü henüz ta- karrur etmemiştir. A aai el İngiliz Vapuru Yanıyor Limni adası civarında yanmakta olan İngiliz vapurunda bulunan muh telif Türk mallarının yerine yeniden mal mübayaası için alâkadar firma- lara telgraflar gelmiştir. Zarara uğ- rıyan mallar arasında dört bin balya tiftik ile üç bin çuval muhtelif zahire bulunmaktadır. Bu malların tama- men yandığı bildirilmektedir. ——————— Tütün Mübayaası İçin Britiş - Amerikan Tobako Şirketi- nin mümessillerinden üç kişilik bir heyet şehrimize gelmişlerdir. Heyet azası Savare, Maksvel, ve Kohen'den mürekkeptir. Heyet bugün Ankaraya giderek oradan Ege mintakasına ge. çecek ve külliyetli partilerde tütün mübayaa edeceklerdir. Heyet azası, felâketzedelerine yardım için, İzel Holanda Ticaret Mukavelesi Feshedildi Holanda ile aramızdaki ticaret an- laşmaları ve bunlara bağlı protokol- lar hükümetimiz tarafından feshe. dildiği gümrüklere tebliğ edilmiştir. Fesih kararı şubat sonunda tatbik e- 350 İngiliz lirası teberrü etmişlerdir. Ismarlanacak Vapurlar İngiltereye ısmarlanacak yeni on bir vapurun inşaatının ihalesi son safhaya girmiştir. Münakalât Vekâ- letinin bu iş için İngiltereye bir he- 'dilecektir. $8 — Nazlill harikzedelerindenim, o zaman devlet harikzedelere ev vermişti. Fakat ben Nazillide bulunamadığım için alamadım, şimdi müracaat etsem ala- bilir. miyim, elde resmi vesaikim var- dır, kime ve nereye müracaat edeyim? C — Bir istida ile Nazilli kaymaka- mına müracaat ediniz. Eğer hakkınız ise size de bir ev verirler. ı'ıı-pçı sıhhat $8 — Sadık Sadıkoviçin b İ lda basil türkçesi var mıdır? C — Yoktur. 8 — Belediye Ücret mukabilinde ce- naze kaldırır mı? Kaldırırsa târifesi ne- dir? C — Belediyenin ücret mukabilinde cenaze kaldırma teşkilâti ve bu iş içın tatbik ettiği muhtelif târifeler vardır. yet göndereceği bildirilmektedir. M Birinci sınıf cenaze için 200 lira para alınır. Buna mukabil de bir çelenk, 20 taksi' otomobili, bir cenaze otomobili, bir imam ve iki hafız gönderilir. Lâhit yaptırılır. Tabut ve techiz, tekfin birinci sınıf malzeme ile yaptırılır. 100 liraya mukabil kaldırılan cenazeye çelenk gön- derilmez, lâhit ve tabut ile 10 taksi o- tomobili ve bir cenaze otomobili gönde- rilir. Yine bir imam ve iki hafız temin edilir. 50 lira alınan cenaze için techiz ve tekfinden maada bir tabut bir cenaze ve 5 taksi otomobili gönderilir, cena- zede bir imam ve bir hafız bulunduru- lur ve lâhitsiz bir mezar verilir. Dör- düncü derece olan 30 liralık cenazede iki taksi otomobili, ve kapaklı bir ce- naze arabası gönderilir, cenaze tabutsuz gömülür, bir imam ve bir hafız temin edilir. Fakrtihal kâğıdı çıkaran kimsele- rin cenazesi belediye tarafından mec- | Gümrük — Varidatı İ Azalıyor İstanbul —gümrüklerinin kânunu: sani varidatı iki milyon 300 bin lira olarak tesbit edilmiştir. Yeni senenin bu ilk ayının varidatı geçen sene ay- ni aya nazaran çok düşüktür. Çünkü 939 kânunusanisinde varidat bğş bu. çuk milyon lira idi, Kânunuevvel varidatı 3 milyon li- ra olduğuna göre, varidat aydan aya düşmektedir. Halbuki şimdiye kadar normal olarak aylık varidat vasati beş milyon küsur olarak tesbit edil. miştir. Varidatın eksilmesine, muharebe ve buna müteferri olarak ithalât güç- lükleri sebep olmaktadır. Selvolle mensucatı Pamuklu selvolle manifatura eş- yasının ithali için Tizaret Vekâleti tarafından verilmiş olan bir aylık müsaade müddeti de 22 kânunusani. de bitmiştir. Ticaret Vekâleti, güm- rükte beyannamesi verilmiş ve veril- memiş ne kadar selvolle pamuklu varsa, bunların miktarının tesbiti ile Vekâlete bildirilmesini is:emiştir. Ayrıca alâkadar tüccarlar, bu bir aylık müddeti kâfi görmedikleri için ayni şekilde yeni bir kararnamenin daha çıkarılmasını ve mensucattan gayri pamuklu eşya ile yünlülerin i. çinde bulunan selvolle'lerin ayni ka- rarname ahkâmına tâbi tutulmasını istemektedirler. Tüccarlar bu husus- ta icap eden teşebbüslerde bulun. muşlardır. Elektrik malzemesinde ihtikâr İhtikâr komisyonuna elektrik mal- zemesi satanların ihtikâr yaptıkları bildirilmiştir. Elektrik sigorta ve bo- rularının fiyatları yüzde yirmi beş nisbetinde yükseltilerek satıldığı şi. kâyet edildiğinden alâkadarlar hak- kında tahkikata başlanacaktır. BELRĞER S İr e el mir eşya, makineraksamı, tütkal, n kavva, İsveç bandıralı Bikalond va- puru makine ve aksamı, bileytaşı, kâğıt, kimyevi ecza ve gaz lâmbası aksamı, İtalyan bandıralı Bosforo vapur asfalt ve Aseton getirmiştir. Rusya ile yeni mukavele Bir müddettenberi Sovyet Rusya ile ticaret muameleleri durgun bu- lunuyordu. İki gündenberi Sovyet Rusya ticaret ataşeliği tarafından pi- yasamızda tetkikler yapılmasına baş. lanmıştır. Ateşenin ihracat tüccarla- dilerinden zahire ve yağlı tohumlar, tiftik ve zeytin, zeytinyağı piyasaları hakkında malümat almiştir. Sovyet Rusya ile yeni bir ticaret anlaşması yapılacağına dair piyasamızda bazı haberler dolaşmaktadır. "Amerika ile ticaretimiz Amerikaya başlayan ihracat ehem. miyetli bir şekil almıya başlamıştır. Külliyetli miktarda fındık, susam, av derileri, sıgala yağı, Brezilyaya fın- dık ve halı gönderilmiştir. İngiltere ile muhtelif bitaraf memleketlere de ihracat artmaktadır. Dünkü satışla. rın yekünu üç yüz bin liradan fazla. dır. Gönderilen mallar arasında faz- la miktarda tütün vardır. Tiftik fiyatları Tiftik ihracat birliği dış piyasala- rın yükseldiğini nazarı dikkate alâ« rak oğlak tiftiklerinin birinci kalite- sinin kilosuna 210 kuruş, kaba ve de- ri tiftiklerinin kilosuna da 145 kuruş fiyat tesbit etmiştir. Bu fiyatlar üze. rinden piyasada İngiltereye satışlar yapılmıştır. — p. —— Bacağı Kırıldı Sultanahmette oturan Tahir oğlu Celâl Sirkecide istasyon arkasında o tomobil tamir ederken sağ ayağı bur- kularak birdenbire yere düşmüş ve bacağı kırılmıştır. Yaralı Cerrahpa- şa hastah ine kaldırılmıştır. TAKVİM 3 Şubat 1940 CUMARTESİ Gün: 29 Kasım: 88 Rumt: 1855 İkincikânun: 21 12,28 17.27 ll 2 nci ay Arabi: 1358 - Zilhicce: 24 Güneş: 710 — Öğle: İkindi: 15,10 — Akşam: canen defnedilir. Yatsı : 18.59 — İmsâk: 5228 e| rından bazılarını davet ederek ken- — |