az 5-8.909 8 5 Ağustos 1939 TAN ASONE BEDELİ Türkiye Ecnebi 1 Bene 2800 Ke. Mw Kr. za * s Ay ww * 40 3 Ay so " 150 1 Ay s0 » Milletlerarası posta Htibndına dahil ölmiyan memleketler için abone bedeli müddet sırasiyle 30, 16, 8, 3.5 liradır. Abone (bedeli peşindir. Adres değiştirmek 25 kuruştur. Cevap için mektuplara 10 kuruşluk pul ilvesi lzımdır. Kutuplar Üzerinde Rekabet! u sicak günlerde, kutuplar ii. zerinde kopan rekabetten bül. setmek bile, insana bir hayli serin - lik veriyor. Yazı da kışı da, buz fa - bakalarının inçiden dökülmüş gibi saf, lekesiz ve sonsuz beyazlığı için - de yaşayan bu güzellik âlemi, bugün değilse, yarın, yarın değilse öbürgün, belki de büyük bir harbin (o patlak vermesine sebep olacağa ve bugü nün Danzig meselesi gibi bütün dün. yayı gerginlikler ve korkular içinde yaşatacağa benziyor. Bu bahsin yeniden ortaya çıkma. sına sebep, Amerika (o cümhurreisi Mister Rooseveltin, meşhur kutup - lar kahramanı amiral Byrd'i yeni bir memuriyetle cenup kutbuna gönder. meğe karar vermesidir. Kutuplar ü- zerindeki uçuşları ile bütün dünya - ya heyecanlar yaşatan amiral Byr - din yeni vazifesi, Amerikanın ccnup kutpu üzerindeki iddialarını, her şe. yin fevkinde tutmak için 180 derece. li tul dairesinin garbinde bir takım manyanın cenup kutbunun bu min » takasında keşifler yapacak bir heyeti hanima olmasının. anlaşılması. Tee e in entakayie Tarla Almanlar değildir. Seg Japonlar da ayni alikayı göstermek. te ve bu havaliye heyetler gönder » mek istemektedir. Sonra İngilizler de kadro harici kalmamak için hiç bir teşebbüsten geri kalmıyorlar. Onla- rın kutupları keşif için daha önce - den göze aldıkları fedakârlıklar, bu rekabet sahasına girip hak iddia et. meleri için bir teşvik vesilesi teskil ediyor. Gerçi bugun iç kutup mıntakaları hakkımda ileri sürülerek iddiaları uz. laştırmak imkânı henüz mevcuttur, fakat vaziyet, düne nisbetle bir hay. li değişmiştir. Dün kutuplara gitmek, yalnız cesaretli adamların göze ala. bildikleri bir macera idi, Bugün, tay- yareler sayesinde bu macera bütün eski ehemmiyetini kaybetmiştir. Dün, kutupların iktisadi birer hazine oldukları kimsenin de aklın. dan geçmiyordu. Ve kafalara hâkim olan biricik gaye, yeni ufuklar ve sa. halar keşfinden ibaretti. Bugün bu telâkki değişmiş, kutup mmtakaları balina avcılığı yüzünden büyük bir kıymet kazanmış ve kutupların bir sürü madenlere ana kaynak teşkil et. tiklerinin söylenmesi ile vaziyetinin ehemmiyeti kat kat artmıştır. Bu . günkü telâkkiye göre, kutuplar ze. mininde gömülü olan petroller ye petrol derecesinde lüzumlu ve mü. him madenler, bütün dünyayı uzum bir zaman idare edecek (derecede mebzuldür. Bu da bütün iştahları ve ihtirasları tahrike kâfi gelmektedir. Bununla beraber kutupların ya. kın bir atide büyük bir rekabet ve mücadele sebebi teşkil edeceğini zan. netmek doğru değildir. Daha önce, tayyaresiliğin inkişafı sayesinde, ku. tuplur medeniyet âlemine yaklaşı - cak ve yazın, kutuplar, serinlemek isteyenlerin tenezziih yeri olacak, is- teyenler ve imkân bulanlar kutup - larda bir iki haftalık tatil geçirerek yurtlarına döneceklerdir. Bu imkânlar, kutupların ehemmi. yetini artlırdıktan başka © kutupları istismar meselesini de şimdiden gö « zönüne getirmektedir. Daha şimdi - den her milletin kutuplarda kendine bir saha ayırmak istemesi de istik - bal endişesi yüzündendir. TAN İlk Maarif Şürası, Ankarada toplandı, maarif hayatımız için çok mühim kararlar aldı ve dağıldı. Bu yazı, Şüranın vardıği neticeleri, aldığı kararları hulâsa ediyor: / Maarir Şürası BİLANÇOSU T emmuZun on yedisin « den yirmi dokuzuna ka- dar, geceli gündüzlü içtima - lar yaparak hummalı bir fa liyetle çalışan (Maarif Şüra- s1) nın faaliyet bilânçosunu, memleket efkârı umumiyesi- ne ârzetmeyi vazile biliyo - rum. Cümhuriyetin ilânının ilk se» nelerinde Ankarada toplanan (he. yeti ilmiyeleri den sonra maarif meseleleri, geniş bir mütehassıs heyet tarafından aleni bir surette tetkik ve müzakere edilmemişti. Hiç şüphesiz, milli kurtuluş sa- vaşmın ilk günlerindenberi, mille. ti istiklâl ve çümhuriyete kavuş - turan milli şeflerin direktifleri al. tında çalışan hükümetler o maddi yoksulluklara ve İmkânsızlıklara rağmen, maarif işlerine çok ehem. miyet vermişlerdir. On altı sene i. çinde maarif alaninda başarılan işler, göğsümüzü iftiharla kabarta. cak kadar büyüktür. Fakat şurası da muhakkaktır ki bütün yapılan işlerin tamamen küsursuz ve isabetli olduğu ve mp- arife ait idealimizin tamamen ta. hakkuk ettiği iddia edilemez. Büyük başarılarla dolu olan bu on altı yıl bizim için, ayni zaman. da kıymetli bir tecrübe devresi oL muştur. , Bez ünelerin verdiği düzelimak, “elçsiklerimizi saman - lamak, bir kelime ile faaliyetimizi, « daha verimli kılmak maksadile. bugünkü ihtiyaç ve imkânlarımı. za göre ayarlamak sırası gelmiş » tir. ve Se Je Maarif Şürası, bu büytik işi başarmak için toplan - mıştır. Kıymetli ve genç Maarif Ve » kilimiz Hasan Âli Yücel, Mağrif Şürasını açış hutkunda, Cümhe - riyet maarifinin birbifinden çetin olan meselelerini, bugünkü dert - lerini ve ihtiyaçlarını büyük bir vukuf ve vuzuh ile ortaya koydu. lar, Vekâletin tesbit ettiği rüzna - meye,dahil olan meseleler evvelâ, ayrılan muhtelif Oo komisyonlarda tetkik edildi. Alınan kararlar he. yeti umumiyede müzekere oluna. .rak reye kondu. , Muhtelif tahsil derecelerine a. it meseleleri; talimatnameleri, prp. gramları, imtihan sistemlerini tet- kik eden ihtisas komisyonlarından başka, Vekâletin hazırladığı; (Tür. kiyede tahsilin bugünkü durumu ve ana meseleleri) hakkındaki ras poru tetkik ve bu raporun ihtiva ettiği esasların plânlaştırılması ve- zifesi kendisine verilen (plân ko - misyonu) nun hususi mahiyetini te. barüz ettirmek lâzumdır. Diğer ihtisas komisyonlarında, daha ziyade teferrüata ait olan meseleler münferit bir surette tet. kik edilmiştir. Halbuki plân ko - misyonu, maarif meselelerini, bir. birlerine ve ayni zamanda memle- ket içtimai ve iktisadi ihtiyaç ve imkânlarına bağlı bir surette bir bütün olarak tetkik eden ve maâ- Tİf faaliyetini plânlaştıran bir ko- misyondur, Gerek komisyonlarda ve gerek umumi heyet içtimalarında müza - kereler büyük bir hürriyet hava « st içinde yapılmış, herkes fikrini açıkça söylemiş, muhtelif ve ba - zan birbirine zıt olan noktai na - zarlar ortaya konmuş ve çarpış - miş, bir çok kararlar o alınmış ve kâfi derecede aydınlanmıyan me - seleler, üzerlerinde tekrar düşü » nülmek üzere komisyonlara hava- le edilmiştir. Meselâ, olgunluk imtihanı ve Wise programı, bunlardan biridir. (Gere ki Maarif Şürasının faaliyeti “bitmemiştir, de - vam ediyor ve edecektir. Esasen maarifin bütün meselelerinin on |. ki gün içinde tetkik ve halledilme. lerine imkân olamazdı. Ahnan kararların hepsinde tm isabet olmiyabilir, yahut bunların hepsi kendi fikrimize uymıyabi - lir, Zaten Maarif Şürası, — istişer mahiyette bir ihtisas heyetidir. Ve- sifesi, Vekâletin hazırlamış oldu. ğu esaslar, programlar, talimatna. meler üzerinde düşünmek ve ka - ,rar vermektir, Fakat bu kararları aynen yahut değiştirerek (tatbik etmek salâhiyeti, mesul makam “ lan Vekâlete aittir. Fakat şurası muhakkaktır ki, Maarif Şürasinın içtima, maarif hayatımızda bir dönüm (noktası teşkil edecek kadar mühim bir hâ- disedir. Çünkü bugün maarifimiz. için mühim olan mesele, sadece bir kaç yeni mektep açmak, program. m. rapi. A çok daha e Mesele, cümürişet maâarifini plânlanştırmak davasıdır. Günlük İhtiyaçların ve tazyikle. rin tesiri altnda muvakkat ve ya- rum tedbirler almaktan vazgeçerek, tedrici olarak tahakkuk edecek ve şahısların değişmesinden müteessir olmiyacak bir inkişaf plâm çiz- mek davasıdır. Yalnız büyük şehirlerde oturan küçlik bir zümrenin değil, en baş. ta 14 miyon köylü olduğu halde bütün Türk milletinin maarif ih- tiyaçlarına cevap verebilecek bir maarif teşkilâtını - mevcut imkân ve vasrtalardan azami istifade ede. rek «en rasyonel bir tarzda tan- zim etmek davâsıdır. Iktısadi hayat ve faaliyetini plânlaştıran Cümhuriyet devleti, maarif faaliyetini de plânlaştırmak lüzum ve ihtiyacını duymuştur. (Maarif Şürası) bu ihtiyacın inah- sulü olarak toplanmıştır ve bu e- sası, faaliyetinin mihveri olarak al- miştir, Ana komisyonu olan (Plân ko- misyonu) nun, heyeti umumiye ta. rafından kabul ediler teklifleri bu Hikri teyit etmektedir: eyeti umumiyece kabul edi- len bu esaslardan en mü- nimlerini aşağıya kaydediyoruz: © iialen üç yıl tahsil veren köy mekteplerinin beş yıllık tahsil ver. meleri şu tedbirlerle temin edile- cektir; A) Eğitmenlerle idare olunan mektepler için ilk tahsili tamamlı. Yücak iki yıllık pansiyonlu bölge mektepleri: açılması veya çocuklar rın gidip gelmeleri müsait merkezi köylerde bu tahsilin nehari olezak yaptırılması, B) Bir muallimli ve beş sınıflı mekteplerin açılması, © Eğitmen teşkilâtına, inkişaf pPlânina göre, devam edilecektir. Eğitmenlerin tedris ve ziraat işle. rinde görülen noksanları tesbit e- dilerek, gezici başmusilimler tara» fından tamamlanacaktır. © Nüfusu 400 den fazla olan köylerde okutulmıyan çocuklar İ- çin muallim yetiştirmek üzere mev- cut olan 11 Muallim Mektebi, köy- de ve şehirde azami faydalı olabi. lecek kudretli muallim yetiştire- cek surette ıslah edilecektir. Yazan: S5. Celâl Antel © Köy çocuklarına bütün küy iş. lerini ehliyetle yapabilecek bilgi ve iktidarları kazandıracak muallim leri yetiştirmek maksadile, Izmir. de (Kızılçullu) da, Eskişehirde, Kastamonuda, Lüleburgazda açi- lan köy muallim mektepleri, inki- şaf plâna göre arttırılacaklardır. © Köy muallimlerinin huzur i- çinde ve faydalı bir şekilde çalış- malarını temin edebilmek için şu tedbirlerin alınması uygun görül müştür: Yatacak yer - ecza dolabı - ken. disinin ve ailesinin hastalıklarile a- lâkadar sağlık müfettişleri . bil- hassa iktisadi ve sıhhi bakımlar- dan bulunduğu köyde eser bır mış olanlara maddi mükâfat - zi- raat işleri için lâzım olan vasıtalar « Ektiği araziden istifadeye mâni o- lan kayıtların kaldırılması - Köy mualliminin, orta tahsil çağına gel- miş olan zeki ve liyakatli çocuğu- nun, mensup olduğu kasaba veya şehir orta mektebinde okuyabilme. si için ona mahalli idarenin yate- » cak yer temini. © Orta mektepler, lise binala. rından ayrılacaklaf'dır. © Orta mekteplerin, gençleri iiselerden başka, hususi veya resmi müesseselere adam yetiştirmek hu- susundaki vazifelerinin kolaylaştı- rılmasını ve bu müesseselerde iş terbiyesi verilmesini mümkün kıla. cak tedbirler alınmalıdır. © Halen mevcut ve dört ayrı tip- te olan yardımcı muallimler, - yük- sek tahsil görmüş olanları doğru- Gan doğruya, tahsil vaziyetleri mü. sait olanları « imtihana tAbi tuta. rak muallim kadrosuna almak ve diğerlerinin o vazifelerine hihyet vermek suretile - tusfiye edilme- lidirler. © Orta muallim © mektebinde, dört yıl içinde her yıl üçer yüz mu. allim yetiştirecek sekilde, tertibat alınmalıdır. alebesi az olan orta mektep- leri az muallimle idare ede- bilmek ve muallimlerin bir sınıf. taki derslerini çoğaltarak o sımf- taki talebenin fikri olduğu kadar içtimai ve ahlâki terbiyelerile meş- gul olmalarını! mümkün kılmak maksadile, orta muallim mektebin. de her gencin, ortamekteplerde ted- ris edilen iki grup dersi okutacak şekilde yetiştirilmesi lâzımdır. © Liselerde tahsil görecek tale benin beş yıl için şu şekilde kad- rolaştırılması uygundur: Maarif Vekâleti, muhtelif ihtisas işleri için beş yıl içinde ne kadar gence ihtiyacı olduğunu devlet teş- kilâtından tahkik etmeli ve buna yüzde yirmi ilâvesile, liselerde tah- sil görecek talebe miktarmı tesbit etmelidir, © Her yıl orta mekteplerden cı- kacak talebe, bilgi testlerine ya- kın bir imtihan tarzı tatbiki sure- tile en kabiliyetleri seçilerek li. selere alınmalıdır. © Her orta mektebi ve her lise. yi behemehal kadrolaştırmalıdır. Mektebi, her orta mektep ve lise- nin sınıflarının, sınıflarda okuya- cak talebenin ve ders verecek mu- allimlerin miktarı tesbit edilmiye doğru gidilmeli ve mektep idare. leri bundan fazla talebe almıya mecbur edilmemelidir. © Liselerin ve orta mekteplerin bulundukları yerlerde resmi pan- siyonlar dışında, hanlarda, evler- de oturan çocukların sıkı bir kon. trole tâbi tutulmaları için tedbir- ler alınmalıdır. © Yüksek Muallim mektebi kad. rosu âzami”dereceye çıkarılmalı. dır. © Istanbul Üniversitesi Zdebiyat ve Fen Fakültesi ile Ankara Dil, Tarih ve Coğrafya Fakültelerinden beş yıl içinde her yıl yüzer genç mezun olacak şekilde tertibat alın- malıdır. Bu, her yıl 150 talebeye 20 - 30 lira aylık burs vermek su- retile temin olunabilir. © Bütün tedrisatın esası olan ana dili tedrisatımı iyileştirmek me. selesinde Türk Dili Tetkik heyeti, ve Istanbul Edebiyat Fakültesi, Ankara Dil, Tarih ve Coğrafya Fa- kültesi mesailerini ilk önce tedris hedefine yarıyacak şekilde teksif etmelidirler, © Yabancı dili muallimleri ye- tiştirmek için, şu üç tedbirin üçü. ne birden müracaat edilmelidir: 1 — İstanbul Üniversitesinde yabancı di) muallimleri yetiştirmek İçin açılan kurslara devam etmek. 3 — Ankara Dil, Tarih ve Coğrutye Fakültesinde mevcut olan lisen zümre- lerine çok miktarda bursiye talebe al- mak. 3 — Muallim mektebi mezunlarından kabiliyetli olanları o Alman, Fransız ve İngiliz mekteplerine devem ettirip bu mektepleri bitirdikten sonra; Türk dili imtihanına tâbi tutmak ve bundan son- xa, bir sene müddetle, öğrendikleri dil- leri konuşan memleketlerde tahsil ettir. mek, ©Vekâlet, hususi liselerin kontro- lünü ve diploma verme şartlarını tanzim için tedbir almalı ve iyi netice vermiyen muadelet mesele. sini yeniden tetkik etmelidir. stanbul Üniversitesi Tıp ve Fen fakültelerinde klinik ve lâboratuar bakımlarından görü. len sıkıntının azaltılması için. 4) Ankarada Tıp Faküllesi işinin tâ- cil, b) Ankaradaki Ziraat Enstitiisi için- de tabii ilimler m tesisinin tetkik ” edilmesi Hüzumludu © Bütün KARE mektep ve Ü- niversite fakültelerine şamil olmak üzere, akademik mesleğe intisap ve burada İlerleme şeklini tanzim e- der bir (üniversite ve yüksek mek- tepler kanunu) na ihtiyaç vardır. © Yüksek mektep ve fakülteler. de asistan miktarının arttırılması ve Tıp fakültesinde olduğu gibi di- ğer fakültelerde de, asistanlığın yalnız doçentliğe gider bir yol te- lâkki edilmiyerek, bir müddet a- sistanlık edenlerin, memleketin di- ğer işlerinde kolaylıkla çalışmala. rının temin olunması ve bunun i. çin asistanlığın staj telâkki edile. cek surette, hâkimler kanununda ve diğer mevzuatta tadilât yapıl ması lâzundır. © Bütün devlet dairelerinin ta- mamen objektif olarak yaptırmak istedikleri tetkiklerde, üniversite ve yüksek mektepler profesörlerin. Gen İstifade edilmelidir. Bu saye- de, bem ilim adamlarımız, hayatın önümüze koyduğu meseleler üze- rinde çalışma fırsatmı bulacaklar, hem de ilim adamları ile aksiyon adamla arasında irtibat *esis O. lunacaktır. © Ankara, ve Istanbul üniversi- telerinin inkişafları bakımından bu üniversite sitelerinin toplu bir şe. kilde teessüs edebilmeleri için: a2) Ankara Üniversitesine bağlı fa- külte ve enstitülerin bugünkü fil, tarih ve coğrafya faktiltesi binası ile Errurum çeşmesi arasında yapılacağı göz önüne alınarak şehir plânında bu cihelin maza- nı dikkatte tufulması; b) İstanbul Üntvrsitesinin bina itiberile inkişafı: Beyazıt meydanı, kiyolofi ens- İtüsü ve yüksek muallim rektebi bi- Baları arasındaki sahada olacağından, müstakbel üniversite sitesinin burada kurulabilmesi için, şehir plânında bu Cihetin göz önünde bulundurulması te- min edilmelidir. © Universite talebesinin yatma ve yeme ihtiyaçlarında . kolaylık görmeleri için, İstanbul ve Anka. ği SERBEST SÜTUN İstanbulun Ekmek Meselesi Yazan: F. Cemal CEN B elediyemiz, şehirde bir veya Kaç ekmek fabrikası © aça bir veya bir kaç İstanbula kifayet e. decek nuktarda ekmek imal o . lir. Fakat; bu ekmeği mel muhite sevketmek muazzam ve raflı bir teşkilâta mütevakkaf >. la beraber daha muazzam olan zi müşkülütini ve “. şeraitini kaldı rTaMmAaZ. j Şehrin en ücra köşelerinde ” teşkilâtlanmış bir çok fırınlar mev - cut olmasına, ekmeklerin bulunduk. ları mahallerde imal edilmesine, sev. $ kıyat gibi mühim bir mesele mevcut bulunmamasına rağmen tevziat işi nin tablakâr ve bakkal gibi muta. yassıtlara yaptırıldığı ve satışın kı diye dayandığı malümdur. Her fn nın kendi muhitinde başlı a meşgul olduğu tevzi ve tahsil işini fabrikanın açılmasıyle seddedilec; tırmların müstecir veya müstahde minine havalesi şöyle dursun, bun ların herhangi bir sıfatla ekmek işile alâkalandırılmaları izaha (o ihtiy göstermeyen bir basiretsizlik o lür (1). Muhütin içtimai ovaziyetine mutavassıtların karakterine vâkıf mıyan bayilerin satış işini ederek muamelelerinin normal bi şekilde cereyan edeceğini / fa; bile hu bayilerin heyeti mecmüuasış ayrı ayrı ve hergün uğraşmak mec buriyetinde olacak fabrika idaresi | nin maruz kalacağı müşkülâttan sa fınazar, Et Limitet şirketinin büsünü akim bıraktıran âmiller d kale alınmıyarak, piyasanın mı lif kâr ve nakliye ücretleri bindiri miş unlarına, hiç değilse, fi in, tesisat amertismanının, teş masrafınm İnzimamiyle b kü ekmek fiyatını düşürmek muhafaza etmek kabil olacak Belediyemiz, ekmeğin nakil, xi ve satış işini, bir takım sakim | niyet ve usullerle yüzde dok: ekseriyeti için (muz) gibi 14i madde haline getirilen et Kİbi mütalea ettiği takdirde > caktır. aim Bütçesi ğer, ihtiyacı bol için az para ile çok iş görmek iş nın temin etmeyen fikir ve büslerin kıymeti yoktur veya azdır. Kurulacak müessese, şehrin iş hs mini daraltmıyan, vatandaşın rız kesmeyen, halkın ihtiyacını güç tirmeyen, ihtikârın husul ve na meydan vermeyen, idareyi m külât ve muvaffakıyetsizliğe lemiyen, memleketin parasını isı etmeyen bir müessese olmalıdır | mesai mahallide masruf olsun. buki; kı 5 . İ mi bulunacaktır. Binmenaleyh; lacak fabrika, piyasaya tâbi olarak un tedarik eden ekmek fabrikası gil, muhtelif ucuz istihsalâtı ve gari o masarifatiyle piyasaya h kim ve onu kendine tâbi kılan fabrikası olmalıdır ki; yarım tedi lerle âkıbeti meşkük bir yerine, o meseleleri, o ntiksetmemei şartıyle kökünden halleden bir girişilmiş olsun. (1) Tan gazetesinin 107939 tarih nüshasında ve (Okuyucu mektupları) tununda (Bakkala göre ekmek isi) b laklı yazıdaki teşebbüsler en zayıfı ve p Udasisi olmakla beraber dikkati calip bi mahiyettedir. ra belediyeleri ile müştereken birler alınmalı ve buna Partim geniş mikyasta yardımda bulun s: rica edilmelidir Ji. plân komisyonünun, he. yeti umumiye e e kabul edilen bu esas teklifleri, M arif Şürasının nasıl bir zihniyetle çalıştığı ve ne mahiyette rlar aldığı hakkında efkârı umumiye ye bir fikir verebilir. Biz, faaliyete geçecek ihtısas kı misyonlarında, Şüranın müte içtimalarında daha kati ve tam | şeklini alacak olan maarif inkişaf Plânımızın, metodlu çalışma sisti mini devlet faaliyetlerine hâkim kilan İsmet İnönü zamanında, meslek içinde yetişen genç ve ira deli vekilimizin idaresi altında kı. sa bir zamanda tahakkuk edecç, Gine inanıvoruz,