16 - 6-939 16 Haziran 539 | TAN ABONE Mep? Türkiye isin yle 30, 16, 3, bedeli peşindir. Adres değiştirmek 25 Cevap için mektuplara 10 kuruşluk | vesi “Kizımdır. 3.5 liradır. Abone Kuruştu Hitler İstirahatte gün kadar evvel, iç yüzü sütununda Hitlerin haziran ayını köşkünde rahatle geçireceğini haber vermişt Filhakika Alman devlet reisi ay başında köşküne çekildi. Şimdi ora- da hülyalarına vüsat vererek dinlen- mekle meşguldür. Hitlerin dinlenmesi demek, dün- yanın dinlenmesi demektir. Bu din - lenme devri ne kadar uzarsa, dünya- nm rahatı da o kadar uzayacaktır. Fakat gelen haberlere bakılırsa, temmuzun ilk haftasında dünya yeni bir buhranla karşılaşmağa namzettir. Bu buhran diplomatik bir rahatsız - lık da olabilir, askeri bir karışıklık ta olabilir, Hitler istirahat ederken hâdiseler durmuyor. Sovyet - İngiliz anlaşması tahakkuk etmek üzeredir. Türk.Fran ız anlaşması imza edilmek üzeredir. Bir aralık sarsılır gibi görünen Bal-| kan antantı yeni kuvvet ve canlılıkla tekrar ortaya çıkmıştır. Bohemya, Çekya ve Avusturya - da da dahili huzursuluk baş göster - miştir. Almanya huzur ve sükün İçinde değildir. Onun için temmuzu endişe ile bek- liyoruz. Ve dünyanın yeni hâdiselere sahne olmasından endişe ediyoruz. wıtekım Alman taraftan harp hazırlığını tamamlamakla meş - güldür. İtalyan kuvvetlerini Alman kuy- vetlerine bağlamıştır. İspanyol ordusunu yeni © bâştan tensika karar vermiştir, Dahilde bir senelik bir harbe ye- tecek er?uk ve malzeme biriktirmek- tedir. Polonya hududunu tamamen çe - virmek için Slovakyayı işgal edecek, ve hududu çevirecektir. Bütün bunlar, bugünkü siikân ve huzurun muvakkat olduğunu göste - ren emarelerdir. bir w * Biraz da Sükün Hergün okuduğumuz © buhran, harp, tehlike haberleri dünyanın her tarafında fena bir harp psikosu yarat miştır. Radyolar, gazeteler, sinema - Tar, dedikodular bu psikosu miitema: diyen beslemektedir, Kendinizi bir kaç gün için bu psi. kostan kurtarmak, dünyadan uzak sükün ve huzur içinde sinirlerinizi dinlendirmek istiyorsanız, radyonun, gazetenin, sinemanın ve dedikodu - nun bulunmadığı bir yere çekiliniz. 1 tavsiye ederiz. Tı biatın yeşilliği içine gömülerek dün. yayı unutmak için bundan daha sa » rahat, daha gönül açlel, bulamazsı, " Cümhurreisimizin geçen gün işaret sttikleri gibi, Yalovanın sakin havasi insanın beynini yıkayor, İçini temiz. liyor, sinirlerini yumuşatıyor. Ki Köyünde * Dokumacılık Besninin köylerinden Kızılı Yüzıliyor. Halkımız Besninin harice en az Para veren köylüsüdür. Kızılınllar bütün ihtiyaçlarını kendi kendilerine temin ediyorlar. Meselâ düğün gi- yimlerinden başkası burada meydana getirilmektedir. Genç rikla eğirdikleri pamuklar tezgâl da dokunuluyor. Iptidaf olan bu tez- gihlarda bir çulha günde 15 — 20 metre bez dokuyabilmektedir. Hal- buki tezgâhlarda yapılacak küçük tadilâtla bu verimi iki, üç misline dan Wkarmak mümkündür. Eski Hariciye Vekili Dr. Tevfik Rüştü Arasın Mısırı ziyareti intibalarından (Arasın yanındaki zat Başkâtip Ali Mahir Paşa, soldaki gözlüklü zat de Abdülfettah Yahya Paşadır.) Sulh Davasında Kardeş Mısırın Büyük Rolü (Kardeş Mısırın Hariciye Nazırı Abdülfettah Yahya Pa- şa, birkaç gün sonra memle- ketimizi şereflendirecektir. Bu münasebetle, Hariciye Nazırı- nın Daily Telgraph gazete- sinde intişar eden ve Mısır ha- rici siyasetinin ana temelini anlatan bir yazısını okuyucu. larımıza aynen naklediyoruz.| * ır harici siyasetinin en hı temeli, o umumi auuaunak VE DU in çalışanlarla en fa al teşriki'mesaide bulunmak- tır. Mısır, bu hedefi takip etmekle yalnız derin sulh arzusunun tesiri altımda hareket etmiyor. Ayni zamanda da, dahili ıslahat programını tatbik etmesine müsa. it bir sükünet ve hüsnüniyet ha. vasına muhtaç oldüğunu da idrak ediyor. Mısırın cografi © vaziyeti, onun her beynelmilel karışıklığa ka, şı son derece hassas olmasını ica - bettirmekte ve onun için Mısır da dünya vaziyetinin kendisine yük - lediği yüklerin altından kalkınma. ğa çalışmaktadır. Mısır, Milletler Cemiyetine kat şı eniyi temenniler taşıyan bir memlekettir. Bu müessese, buh - ranlar geçirmiş ve beynelmilel güç lükleri halletmekte gösterdiği aczi yüzünden prestijinin düşmesine şa it olmuştur. Bununla beraber Misir, Millet. ler Cemiyetinin tesisinden istihdaf edilen maksadı tahakkuk ettiren bir mahiyet - almasını ummakta, yüksek vazifesini ifaya liyakat ve. recek tarzda cemiyet misakmın ta diline müzaheret etmektedir. Bu yüzden Mısır, tanzimine İş - tirak etmediği bir çok beynelmilel anlaşmalara bağlanıyor ve bu su. retle beynelmilel beraberliği iler letmeyi ve milletler ailesinin bir rüknü sıfatiyle vazifesini ifa etme yi istiyor, Aralarında müşterek menfaat. ler bulunan milletlerin bu menfa- atleri sağlamlamak için birbirle - rine yaklaşmalarmı ve arada çıka. bilecek her ihtilâfı bertaraf etme. lerini Milletler Cemiyeti ruhuna münafi görmüyoruz. Akdeniz kiyi. lârında yaşayan milletlerin menfa atleri bu mahiyettedir. Bu menfa - atleri, Akdeniz kıyılarmda zuhur eden büyük medeniyetler arasında tarihi bağlar ve karşılıklı sempati. ler takviye etmektedir. Mısmın Akdenizdeki vaziyeti son derece mühimdir, Bütün Ak. deniz milletleri arasında sulh ve dostluğun takviyesini ve şarki Ak. deniz ile garbi Akdeniz havzala - rmda sulhü ihlâl eden meselelerin Yazan: |Abd ieilei Yahya (MISIR HARİCİYE NAZRİ) Kahirede Aras şerefine verilen ziyafete (Gözlüklü zat Mısır Hariciye Nazırıdır) siretle halini diliyoruz. Mısırın garp hududunu, Sudan daki menfaatlerimizi ve Habeşis - tandaki haklara ait meseleleri hal yolunda mühim bir adım atarak İtalyan imparatorluğunu tanıdık. Bunun müstakbel müzakereler ü- zerinde müsait bir tesir yapacağı - nı Umuyoruz. M ıstr, şarklı bir memlekettir. Dil, din bağlariyle, siyasi ve iktisadi menfaatlerle şarka bağ lidır. Herkese dost olmak isteyen Mısır, eski medeniyetin mirasiyle, müşterek tarih ile ve hürriyet uğ- runda mücadele ile manen bağlı olduğu şarklı memleketlerle dost olmayı bilhassa arzu eder. Türkü ye ile yaptığımız dostluk ve ika - met muahedeleri iki Oo memleketi bağlayan ananevi dostluk ve karşı- lıklı anlaşmayı maddeten takviye etmiştir ve iki memleketin müşte. rek menfaatleri üzerinde irtişare « ler yapmalarını temin etmiştir. İran Şehinşahmın veliahtı al » tes emperyal Şahpur Mehmet Ri. za Pehlevinin altes ruvayyal pren- ses Fevziye ile evlenmeleri İran ile Misır arasında kardeşlik dost » luğunu tesis etmistir. F ilistin meselesine gelince Mı- sırın daimi arzusu, İngiltere. nin bu meseleyi munsifane bir şe. kilde haletmesi ve bu memlekette sükünu tesis ederek kan dökülme. sine mâni olmasıdır. Çünkü, Filistin ile Mısır ara. sında normal münasebetlerin ia » desi için orada sükünetin teessüsü ve buradaki efkârı o umümiyenin tatmini lâzımdır. İki memleket hal kı arasmdaki kardeşçe hisler Fi. listin hâdiselerinin o Mısırda çok derin tesir bırakmasma sebep olu. yor. Misir hükümetinin telâkkisine göre, herhangi hal çaresinin, işe yaraması için, Filistinlilerin ekse. riyetçe makbul olması lâzımdır ve bu hal çaresi onlara yükletilme - melidir. İngiliz hükümetinin, - Filistini taksim projesini kabul etmemesi Mısırda çok derin tasvin ile karşı. lanmıştır. Biz hâlâ, Filistinde u. mümun kabul edebileceği bir hal çaresi bulunabileceğini ümit edi . yoruz Burada Milletler Cemiyeti top lantısında söylediklerimi tekrar e. debilirim: Kendilerini bir çok mem leketlerde fena bir vaziyette bu - lan ve bir sürü tazviklere uğrayan Yahudiler #isselesi, Araplarm hak. ları manda tarafından ve manda - ter devlet tarafindan en sarih şe. kilde tanınmış olduğu için Filistin araplarmı tazyik ile hal edilemez. Mısırın sulhü arzu etmesi, o. nun her icaba göre hazırlnnmasına mâni olmamıştır. Bu yüzden Mi » sır, müdafaasını tamamlamıya bü. tün kuvvetiyle çalışmaktadır. Bununla beraber Mısır ile Bü. yük Britanya arasındaki ittifakın ve Mısırın diğer devletlerle teşriki € karş karşı emniyet hissediyorum. mesai etm in, su ran her engele geleci Mısır Kralı Şehrimize Gelecek Mısır Hariciye Nazırı ve | Maiyyetindekiler de Yarın Geliyorlar Abdülfet- Mısır Hariciye Nazırı Misafir Nazır Tophane rıhtımında vilâyet, İstan. bul Kumandanlığı, Merkez Kuman- danlığı ve bir askeri kıta tarafın- dan resmi şekilde karşılanarak Pe- İ rapalasa misafir edilecektir. Dost Devlet Nazırı ilk geceyi şehrimizde geçirdikten sonra devlet erkâniyle temaslarda bulunmak üzere Yalova- ya gidecektir. Abdülfettah Yahya Paşa memleketimizde bir hafta ka- lacak ve bu müddet zarfında Cüm- hurrelsimiz tarafından da kabul edi- ecektir. şehrimize gelecektir. Misır Hareiye Nazırına, devlet hu. kuk işleri heyeti reisi ve hariciye | | hukuk müşaviri Abdülhamit Bedevi | Başa, Haritiye Nezareti umumi kâ-| tibi Mehmet Abdülhalek Bey, Hari- ciye Nezareti memurlarından Hüse- yin Aziz Bey refakat etmektedir. Kardeş hükümet nazır ve memur- larının yapmakta oldukları bu ziyâ- retin, , Mısır Krallığının Südâbâd Paktına girmesi meselesiyle alâka- dar olduğu söylenmekte ve iki mem- leket arasında münasebatın takviyo- sine yardım edeceği de ilâve edil mektedir. Diğer taraftan Mısır Kralı Majes- te Birinci Faruk'un bu yaz içinde memleketimizi ziyaret etmesi mu- karrer bulunduğundan bu temaslar esnasında bu işinde söylenilmesi j ihtimalleri ileri sürülmektedir. yüz binlerce asker tah Yahya Paşa Yarın saat 17 de İZMİRDE : 5 ÖOPÜŞLEP Göksuda Bir Gondol Safası Yazan: Sabiha Zekeriya Sertel “G rarehia” adlı bir İtalyan mec. muâsı, (| haziran) numaralı nüshasinda diyor ki: “Çarpışma amı gelince, İtalyan orduları gezine gezi- ne Tirandan Boğaziçine inecekler » dir.,, Negüslin topraklarında hurma sa. fasına çıkan bambinolar, eli mızraklı zenci alaylarının karşısında bire beş kurbanla çadır kurdular, İman. tan. kı, mızrak gülleyi kervan, otomobil. li, göçebe üâşiret, nizamlı askeri ye « nemediği için, Haile Selâsenin başm. daki tacı, kralın başına geçirebildiler. Habeşistanda bir hurma safası hare m, kuzguni siyah kölelerle çarpışan bam binolar, Göksuda bir gondol safasına özeniyorlar. İspanyada tam iki buçuk sene, silâhsız, gıdasız, yardımsız, göğüs » nü kurşuna siper, kadını, çocuğu « Bu ordusuna nefer yapan, bir pence. reden bir pencereye kurşun sıkan, mahalle aralarını harp o meydanma çeviren, cesur İspanyolların karşisin da, tankı ile, tayyaresiyle, zehirli gazlariyle, ordusu ile, v yoku yle ile dövüşen, Madride el koyabilmek için, Faslı alayları, Cermen teknisi - yenleri, belli başlı kumandanlariyle iki buçuk sene geceyi gündüze, gündüzü geceye katan © bambinolar Göksuda bir gondol safası istiyorlar. Gece uyurken komşu evine bas - kın yapan, belinden silâhmı — aldığı Arnavudun arkasmdan kurşun sikan, toprağını korumak için mavzer 81 - kan yerlileri, ortaçağ köleleri (o gibi kazığa diken, Zogonun tacını, tâeda. rının başına geçiren bambinolar, Ti. ran basamağına basip, Akdeniz kıyı. larına sıçramağa hazırlanıyorlar, arı sarptır. o Balkan dağlarını aşmak için, balilaların aya. ğına geçirdiği sandal, senyor (.....) ninin süt banyosunda © yumuşattığı taban, kıldan ince bir zardır.” Hele, Geliboluya çıkan yolu bekleyen Meh metçik yamandır. Boğazın akıntısına tutulan gondollara, Karadeniz mezar. dır. Bu seyran, Venediğin karanlık sularında, çiçekli gondolların içinde, serenât çalan şövalyelerin, safasına pek benzemez. Bu safanın sonunda, Marmara - nın, Boğazın, Karadenizin suları kan kırmızı akarsa, balilaların, bambino. larm, korsan şarkılarma, Mehmetçis gin safer şarkısı baskın çıkarsa, Bal. kan dağları ârl ırkının su karışmamış kanı ile yıkanırsa, vebali onlarn boy nuna... Göksuyunda gondol cıklı bir serânat olur. Bir Fırıncı Bir Kahveciyi Öldürdü Izmir, (TAN) — Kemalpaşı kaza- sının aşağı mahallesinde bir cinayet olmuş, fırıncı Nazif oğlu Vahit a- dında birisi, bir genç yüzünden ar- kadaşı kahveci Yahya oğlu Rifat bıçakla ağır surette yaralamış, öl dürmüştür. Katil yakalanmıştır. Kalpazan Tutuldu Izmir, (TAN) — Bergamada kas sap Şakir, kalp bir cili kuruşluğu müze bekçisine sürerken yakâlan- mıştır, Zabıta, nır ne suretle ele İ geçirildiğini tahkika başlamıştır. Çukurda Öldü İzmir, (TAN) — Ballıkuyu mahal lesinde feci bir kaza olmuş, ihtiyar bir adam helâ çukurunda boğulmuş, ölmüştür. Tüfekçi Adem ismindeki bu ihtiyar, gece helâya gitmek üze- re kalkmış, ayağı kayarak çukura düşmüş, başından yaralanmış; sa- bahleyin ölü olarak bulunmuştur. Ziraat Mektebi İmtihanları İzmir, (TAN) — Ziraat mektebin- de imtihanlar neticelenmiştir.. Son sınıftan 35 kişilik bir grup, hasat mevsiminde staj görmek üzere Kara- cabey hârasına gönderilmiştir. Bun- lar orada yirmi gün kalacaklardır.