12 Haziran 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İ KAT vT LEzal NUTT NTT z ; Çekilen Numaraları Sıraya Konulmuş Olarak Neşrediyoruz -Büyük İkramiye Bugüne Hava Kurumu piyankosu - — nun ikinci keşidesine dün baş- lanmıştır. İkramiye kazanan numaraların tam listesini sıraya konulmuş olarak aşağıda bula- caksınız. 15,000 lira kazanan No. 17836 3,000 lira kazanan No.lar: 508 14741 1,000 lira kazanan No.lar: 2254 23994 38149 500 lira kazanan No.lar: 112 851 2545 4531 4397 - 6489 7578 11838 18830 19156 23089 32054 32199 33978 35279 — 36075 37095 ) 28073 Ü na5328 5 #i 7418 LA iLeme < $ # R 0 15167 KA — 22919 Ha — 27890 _; — 828 200 lira kazanan No.lar: 1521 2352 3940 4766 4888 5317 5873 6842 8994 9265 13439 15276 17729 18525 19921 20514 21276 23459 24788 27492 28086 28287 28427 30558 30837 32899 34820 35850 37384 38038 100 lira kazanan No.lar: 283 1354 1668 1841 3664 4008 5449 6406 9367 — 9532 9687 10526 10865 11495 11528 12246 12941 13639 13732 13960 14197 14427 14934 16290 17512 17542 17598 17689 20225 2535408 — 23435 24848 25323 25857 27048 29547 29842 30341 30753 33935 33938 34744 35007 35909 36936 36951 39341 50 lira kazarum No. « CX A RRERE IUT "Ü'Fî' aa 936 1131 1866 2368 2853 3080 3530 4390 4909 5658 5929 6550 6925 THO 7419 8019 8155 8311 8676 9083 9727 11033 12067 12509 12801 13427 13781 14536 14760 15132 15831 16226 16344 16912 17262 17802 18346 20365 20564 20837 21001 21747 21980 22918 23044 23491 24029 24255 24704 25191 25416 26010 26653 27825 28082 28463 28796 29389 32978 ağhk ' 1050 2191 2900 3960 5505 6216 7154 7597 8298 9013 10525 12428 12915 14168 14886 16179 18696 17756 20338 20799 21690 22901 23173 24204 24948 25627 27927 28290 28884 968 1984 2877 3935 4980 5881 7034 7531 8255 8955 10035 12188 12902 13783 14840 16005 16582 17736 19918 20585 21581 22034 23149 24129 24824 25515 26930 28250 28838 Si ,1758 2462 3235 / 4525 5738 6671 8118 8624 9199 11225 12688 13754 - 14628 — 16250 17247 18141 20418 20954 21873 23789 24644 | 25355 — 26353 - 28502 _Kuldı 29600 31036 32449 32718 33958 34844 36686 37890 38314 38693 39279 29449 30474 32182 32571 33572 34605 36231 37422 38233 38588 38921 39972 29599 30985 32312 32608 33696 34782 36299 37T47T 38291 38675 38998 20674 31831 32513 32772 - 34262 35576 37053 23012 38350 38758 39586 39723 30 lira kazanan No.lar: 168 516 778 820 955 991 1039 — 1399 1621 1674 1852 1943 2162 — 2241 — 2391 2434 3131 3323 3421 3585 35683 3723 3761 3789 3856 ,3951 3983 4319 4530 4677 4678 4892 5125 5276 5294 5550 5598. - 5939 6024 — 6419 6583 6690 — 6T11 — 6905 6940 7118 7275 7656 TTTT 7944 8380 — 8460 8683 8890 9110 9439 9557 9608 9714 9721 9932 9933 9937 10676 10899 11071 11091 11168 11517 11587 11608 11934 12520 12934 12954 13167 13447 13477 13592 13552 14153 14389 14396 14409 14935 15456 15493 15543 15810 15827 15936 16022 16286 16326 16429 16721 16878 16985 17020 17116 17348 17704 17786 17846 18339 18363, 18486 18854 1902 19092 19191 19353 997 1460 2077 2964 3(W0 3843 4400 4947 5556 6460 6919 7692 8509 9464 9861 10821 11407 12277 13384 13954 14462 15809 16155 16842 17219 18182 18859 19476 Tayyare Piyangosu Acı bir zıya : Profesör Marcel Labbe ve Onun Türk Talebesi rofesör Marcel Labbö'nin Pa- riste 31 mayıs 939 tarihinde ölümü Türk hekimlerinin büyük te- essürünü mucip olmuştur. Zira yir- minci asrın bu değerli ve umumi bil- gi seviyesi yüksek olan âliminin ö- lümü cidden acıdır. 1920 de Istan- bulda bir seri konferans vermiye gel- diğinde Mütarekenin o acı günlerin- de Türk hekimlerine derin bağlılık- larını izhar etmiş ve yanında çalışa- cak Türk hekimlerini beklediğini ve onlara elinden gelecek yardımları e- sirgemiyeceğini vaadetmiştir. Marcel Labb& hakikaten dediğini yapmış, yanında çalışan vatantlaşlarımıza a- ğabey, baba gibi alâka göstermiştir. Marcel Labbe, yanında çalışan Türk arkadaşlarını mesaisine iştirak ettir- miş ve Literatüre isimlerini kendi is- mile beraber geçirtmiştir. 1930 da son defa memleketimize gelmiştir. Türk doktorlara dediklerini yapan profesöre çok büyük misafirperverlik göstermiştir. Dr. Marcel Labb&e'nin yanında olaz şimdi Universitemizin hidroloji ve klimatoloji profesörü o- lan Dr. Nihat Reşadı buluyoruz. Pa- riste Tıp fakültesinde tahsılini ikmal ettikten sonra en çok yanında bulu- nan ve ilmi mesaisine iştirak eden- lerden biridir. Halen dahiliye kliniği doçenti bulunan Dr. Muzaffer Şevki, uzün zamahn yanında çalışmış ve ke- za ilmi mesaisine iştirak etmiştir ve beraber bazı etütler neştetmişlerdir. Dr. Kadri, Marcel Labbe'nin tevec- cühünü kazanarak yanında çalışan- lardandır. Profesör Süheyl Unver 2 sene Marcel Labb&'nin yanında ilmi mesaisine iştirak etmiştir. Hocası o- na karşı takdirkârlığını Diyabet ders leri eseri mukaddimesinde bildirdiği gibi Paris fakültesindeki lâboratuva- rile o zaman Piti& hastahanesindeki kliniğine asistan ilarak tayin ettir- miştir. Dr. Ahmet Sait, Dr. Cafer, klini- ğş Şgk zaman kalarak çalışmışlar- | P ZU1z0 21068 21928 22328 23132 23494 23693 24177 24771 26072 27387 28023 28535 28988 29394 30093 31723 32321 32958 33401 33830 34382 35226 35819 36663 37129 38034 38472 38927 20530 20946 21029 21170 21242 21430 22029 22141 22280 22629 22641 22932 23418 23475 23483 23618 23685 23677 23852 24074 24161 24354 24422 24705 25458 25712 258938 26744 27085 27113 27604 27717 27855 28125 28330 - 28353 28832 28866 28904 29227 29243 29382 29831 29944 30012 30722 31307 31654 31931 32134 32310 32405 32614 22858 32921 33059 33196 33664 33788 33804 34122 34242 34320 34740 34771 34779 35602 35717 35731 36262 36346 36559 36918 36944 37117 37374 37555 37512 38088 38153 38267 388710 38729 38792 39174 39786 39958 20245 21084 21944 22628 23390 23510 23843 24305 24784 26242 7426 28070 28661 29125 29503 30540 31928 32373 32911 33513 33887 34616 35468 358221 36710 37142 38037 38620 38886 Son Yağmurlar Her - Yerde Mahsul İçin Çok Faydalı Oldu Son günlerde yağan yağmurlar bü- Yi .ıun memleketteki kuraklık tehlikesi- — nin önüne geçmiş buülunmaktadır. — Mezruat bu son yağmurlardan çok büyük faydalar görmüştür. Hemen — her yerde umumiyet itibarile fayda- — Jr olan yağmurlar bazı yerlerde de — mevzii olarak ufak mikyasta zararla- — ra sebep olmuştur. Muhabirlerimizden gelen telgraf _ we mektuplara göre, Manisada son günler hep yağmurlu geçmiştir. Ha- va birdenbire soğumuştur. Yağmur — bütün mahsuller için faydalı olmuş- — tur. Yalnız, harmanlar, pamuk ve tü- tun mahsulleri son yağmurlardan bi- — yaz zarar görmüşlerdir. Antalyada yağmur doluya çevir - — miş, mahsulâta zarar vermiştir, Ipsalada yağmurlar yüzünden bu seneki mahsulün çok verimli olacağı tahmin edilmektedir. Fakat bir poyraz fırtınası, burası- nı âdeta kışa döndürmüştür. Kışlık- larınt sandıklarına dolaplarına — ko- yanlar yeniden çıkarmışlar ve pal- tolarını giyinmişlerdir. Çemişkezeğin Başvartenik nahiye- sine on dakika mesafede bülunan Şehinkal mevkiinde yüz dönümlük e- kili arazi muhtelif yerlerinden çat- lamış ve yirmi metre derinlikte hen- dekler açılmıştır. Bu suretle mahsu- lü de mahvolan köylüler yer çatlama- sının devamından ürkmektedir. Na- hiye mudurluğu tarafından bu ha- valide icap eden tedbirler alınmıştır. 'Tessamdı. Pazar günleri TT TÂN — Bu Baba Katil midir (Bundan birkaç gün evvel, 6-6-939 tarihli nüshamızda kurtuluş ümidi k,almıy'ın hasta çocuğunu öldüren bir babanın hikâyesini okudunuz. söylemeden evvel, okuyucularımızın gönderdikleri cevapları neşre devam ni, sebeplerile beraber yazarak he- rica ederiz. Gelen cevapları neşre de- vam edeceğiz:| #Çocuğunu öldüren baba katildir. Ka- nunların tayin ettiği cezayı görmeli, evlât katili olarak icap ediyorsa asılmalıdır, Bir babanın hasta ve alil oğluna 17 sene mü- temadi bir emek ve gayret sarfı süretile bakması, onu bilâhare işlediği bu suçun günâhından hiçbir şekilde kurtaramaz. Bu babayı, 17 sene varını yoğunu harcadı, elinden geleni yaptı, fakat muvaffak ola- madı diye mazur mu göreceğiz? Hayır. O- pun yaptığı işin hiçbir fevkalâdeliği yok- tur. Bir babanın oğlunu yetiştirmek, bü- yütmek, ne çeşit hastalık olursa olsun a- zami ihtimamı göstermek, iyi etmek için her çareye başvurmak esas vazifesidir. Ve bu baba, anlıyoruz ki vazifesini elinden gelen şekilde yapmıştır. Fakat, bu keyfi- yet hiçbir zaman ona çocuğunu öldürmek hakkını bahşedemez ve kendisini hiçbir şekilde mazur görmemize imkân yoktur. Evet ama ne yapmalıydı? Gayet basit.. Mali vaziyetinin imkânlarına göre onun tedavisini bir hastane heyeti sıhhiyesinin eline tevdi etmek ve mukadderata boyun eğmek. Böyle yapsaydı, çocuğun tıbbi bir ihtimam altında bulunuşu, kendisini bir dereceye kadar azaptan kurtarırdı. Dahası da var: Evet, bugün bütün etibba ittifakla bu çocuğun iyi olmasına imkân bulunmadığı hükmünü vermiştir. Ve belki de, babanın hareketinde en mühim âmil de bu olmuştur. Fakat, bu, bugün için, yani tababetin bugünkü imkânları daire- sinde verilmiş bir hükümdür. Yarın, öbür gün yeni bir tıbbi buluş, yahut yepyeni bir tedavî usuld :aya&nde bu çocuğun ız- Dr. Emin Şukru, Dr Albükrek ve ismini şu anda tesbit edemediğimiz diğer bir çok Türk hekimleri keza 0- nun teveccühlerine lâyık olacak şe- kilde yanında çalışmışlardır. Büu arkadaşlarla yakından temas eden Profesör Labb&e, memleketimi- zin ilim ve harsına karşı çok büyük alâkalar göstererek onları sık sik top- lantılarına davet etmiş ve hasbihal- lerde bulunmuştur. Marcel Labbe, memleketimizi çok iyi tanır ve severdi. Zira 3 defa u- zun fasılalardan sonra memleketimi- ze — gelmiş ve bizleri çok sevmiş- tir. Avrupada kendilerini tanıtan ve beynelmilel şöhreti haiz olan ilim a- damlarımızı çok takdir ederdi, Tür- kiyeye ait aldığı güzel haberler onu daima sevindirir ve Türk inkılâbına karşı hayranlıklarını bildirirdi. Onun bir emeli vardı: Uzun zamanlar Tür- kiyenin bazı yerlerinde dolaşarak gü- zel ve kuvvetli fırçasile Türk bedii- yatını tesbit etmek ve bunları bir al- büm halinde neşretmek. Marcel Lab- be bir vakitler Fransada edebi ten- kitlerile meşhurdu. Figaro gazetesi, kolleksiyonlarında onun güzel ve İ- hatalı tenkitleri göze çarpar. Iyi bir onu bazan Pariste resim atölyelerinde çalışır bulurduk. Eserlerini serede bir de- fa Pariste açılan Salon des M&ödecins (hekim ressamlar sergisinde) teşhir ederdi. Sanate büyük aşkı vardı. E- winde daima Türk eserlerinden mü- rekkep ve derin bir alâka ile topla- dığı kolleksiyonu arasında yaşamak ona hayatının en büyük zevkini bah- şetmiştir. Hekimlerin şahsiyet sahibi olmala- rmı ve hekimlikten başka ilim ve hars şubelerinde kendilerine lâzım bilgilerle mücehhez olmalarını ister- di, Kendisi de böyle yetişmiş ve ha- yatta öğrenilmesi icap eden hiç bir noktayı ihmal etmemiştir. Muhakkak ki yüksek bir insandı. Marcel Labbe- nin muntazam ve verimli çalışmala- rinda» refikası, cerrahi kliniği pro- fesörü Reclus'ın kızı olan Madam Lab be'nin büyük hizmetleri vardır. Ko- casının ne yüksek ruhta ve kabiliyet- te yaratıldığını görmüş, onun çalış- malarına daima kolaylık göstermiş- tir. Marcel Labb& çok seyahat etmis- yıhut hlc değıhe rahat:xz]ıgım kı:men Bi- dermek pekâlâ mümkün olabilirdi. Maksadım şudur: Babayı bu hareketinde mazur görmek isteyenler, şüphe yok ki, doktorların verdikleri hükmü esas olarak alacaklardır. İşte bu esas, yanlıştır. Ve doktorların yarının yeni keşifleri, buluş- ları hakkında bugünden fikir yürütmek iktidarları mevcut olmadığını da gözönün- de tutmak gerektir,. Hulâsa, bu baba, katildir. Jüri, mahkü- miyetine karar verecektir. Fakat, 17 sene sarfettiği cehti gayreti ve doktorların koy- dukları teşhis dolayısile düştüğü ümitsiz- liği nazarı itibara alarak cezasını bir mik- tar azaltacaktır. O kadar. Yoksa, bu baba, beraet edemez.” Eyüp Sofular, 566 No. da Ahmet Fethi Dd “Bu baba, katil değildir. Zavallı oğlu zaten rahmi maderden hayata değil, meza- ra doğru çıkmıştır. Babanın yaptığı hare- ket ise, onu mukadder olan yerine koy- makla ebedi süküna kavuşturmaktır. Böy- le elemli bir vaziyette bile son çareye başvurmak kimsenin elinden gelmez. Ben siz Fakat, bab çektiği ıztırabın derinliği karşısında duy- duğumuz büyük bir teessürle onu mazur görür ve jürinin de bizim gibi düşünmüş olmasını isteyebiliriz.” Ye Mersin: Füruzan Hepoer e “Bu meseleyi iki noktadan düşünmek İ- cap eder. 1 — Kanun noktasından. 2 — Viecdan noktasından. Kanunun bu hâdiseyi suç sayıp sayma- dığını bilmiyoruz. Vicdani noktaya gelin- bütün alil, zayıf ve biçareleri yok edecek- se meydana gelecek olan bu neslin de hod- miyetin zarar ınreeeğini ynutmamak lâ- kim, nasil buhşıillr? Cemiyetin içinde ya- Jürinin bu baba hakkındaki kararını ediyoruz. Jürinin ne karar vereceği- nüz bize göndermemiş olan okuyucu- larımızdan bu husustaki kanaatlerini derhal bir mektupla bildirmelerirüi te; vaziyet şudur: Eğer bir cemiyet, İyi nesil meydana getirmek için, bünyesindeki gâm maddi olacağını ve bundan gene ce- zımdır. Bu gibileri yok etmek hakkını Okuyucularımızın Verdikleri Cevapları Neşrediyoruz : şıyan bütün fertler ayni hakkâ nasıl sa- hipse, en büyük hak olan yaşamanın da bu zavallılara verilmesi lâzımdır. Esasen, bu baba, çocuğunu öldürmekle onun te- davisinden, masraflarından kurtulmuş o- labilir. Lâkin vicdan azabının elim pen- çesinden nasıl kurtulacak — Veriletek ce- zaya gelince, ona verilecek hiçbir ceza, git- tikçe şiddetini arttıracak olan vicdan aza- bından büyük olamaz. Jürinin bu nokta- ları nazari itibare alması lâzımdır.” Beşsiktaş Muhtarievvel sokak 23 numarada Ekrem Kızılağaç “Hayatla alâka peyda eden her insan kanunların tekeffülü altında bulunması İ- tibarile hasta ve gayri kabili tedavi dahi olsa hiç kimse kimsenin hayatina küste- demez. Hastalığı gayri kabili tedavi buluran bir hasta icin ölüm bir iyilik olarak düşünülse bile selâmeti umumive icin yapılmıs olan kanunlar böyle bir fiili cürüm addeder. Birkaç sene evvel Amerikalılar tedavisi gayri kabil olan hastaların etibba raporile tesbit edilerek öldürülmesini kanunlaştır- Mmak istedikleri halde bunu yapamamış- lardır. Binaenaleyh; hastanelerde, bâhusus akıl hastanelerinde böyle tedavisi imkânı bu- lunamıyan binlerce hastayı öldürmek mi lâzım gelir? Baba, kanun nazarında müttehimdir, hiçbir mazeret bu ithamı izale edemoez.” Beyoğlu Parmakkapı sokak No, 20 de Yeniyol Sara SeğĞğĞiik POLİS ; . Bir Dalgıç Boğuldu Geçenlerde Ayvansaray sahillerin- de, hurda demir yüklü bit motör bat- mıştı. Evvelki gün motörün battığı yere dalgıç indirilerek bu demirlerin dışarı çıkarılmasına başlanmıştır. Dalgıçlık işini tulumsuz olarak ya- pan Hamit isminde bir işçinin deniz- L%m çıkmadığını gören arkadaşları, SAlaRlA SAK YAm bazain himPalGe- taranla Balat Musevi hastanesine ge- tirilmiş ise de biraz sonra ölmüştür. Üç Kaza Oldu İstinyede oturan Remzi isminde bi- risi evvelki gün Bakırköyde satın al- mak istediği bir evi gezerken balkon- dan aşağı düşerek muhtelif yerlerin- den ağırca yaralanmış, sol bacağı da kırılmıştır. Yaralı hastaneye kaldiril- mıştir. e Beşiktaşta Şenlikdede mahallesin- de oturn Geziban isminde genç bir kadın benzinle entarisini temizlerken benzinin ateş alması neticesinde a- yakları yanmıştir. Kadının feryadı- ha yetişen mahalle bekçisi Kasım da ateşi söndüreyim derken elleri yan- mış, her ikisi' de tedavi altına alın- mışlardır. Ka Numarası ve şoförünün ismi he- î i F & — 12-6 - 939 RADYO ANKARA RADYOSU Türkiye — Radyodifüzyon — Postalari | Türkiye Radyosu Ankara Radyosu Dalga Uzunluğu 1639 m. 183 Kes. 120 Kw T. CA ©. 1974 m. 15195 Kes. 20 Kw T. A. P. 31.70m. 9456 Kes 20 Kw Pazartesi, 12. 6. 1939 12,30 Program. 12.35 Türk müziği: 1— Hicazkâr peşrevi. 2 — Zekâi — Dedenin —Hicazkâr ağır semaisi— Gülşende he- zar, 3 — Rakımın —Hicazkâr şarkısı— Bekledim tâ fecre kadar. 4 — Corlulunun —Hicazkâr şarkısı— Ben sana gönül ve- reli, 5 — Sazla halk türküsü — Şu dağ- ları delmeli. 6 — Sazla halk türküsü — Bülbül tasta ne gezer. 13 Memleket, saat avarı, âians ve meteoroloji haberle- vi. 13,15 Müzik (Karısık program — Pİ.) | 13,45 — 14 Konuşma (Kadın saati -— EV | hayatına dair). 19 Program. 19.05 Müzik (Melodiler — PIL) 19.15 Türk müziği (Karışık prog- ram) 19.40 Türk müziği KÂşık edebiyat saz şairlerinden örnekler) 20 Memleket saat avarı, ajans ve meteorolofji haberle- Ti. 2015 Neseli plâklar — R. 20,20 Türk müziği (Klâsik program) Ankara Radyo- su Küme Heyeti, İdare eden: Mesut Ce- mil, 1 — Beyatlaraban peşreyi. 2 — Sa- düllah Ağanın — Beyatlaraban — birinci | beste— Neveivanım. 3 — Sadullah Ağa- nın —Beyâtiaraban ikinci beste — Bül- bülü dil Ey gülü rana. 4 — Sadullah A- ğanın —Beyatiaraban Ağır semaj — Rak- seyliyecek. 5 — Ney taksimi, 6 — TI!. Selim — Muhayyer şarkı — Ey goncal nazik terin. 7 — Varda Kosta Ahmet —Muhayyer - sünbüle şarkı— Ey- nihali işve. 8 — Leminin —Beyatlaraban şar- ki — Bakasız hüsnün güvenme anına. 9 — Rahmi Beyin —Beyatlaraban şar- kı — Bana seyranı cemalindir. 10 — Saf semâisi. 21 Konuşma, 21,15 Müzik (Rad- yo Orkestrası — Şef: Praetorius) 1 — Fr. Sehubert — 7 inci senfoni Do ma- jör. a) Andante — Allegro, ma non trop- po, b) Andante con moto, c) Seherzo — — Trio, ç) Allegro vivace, 22,15 Müzikli ko- nuşma (Halil Bedii Yönetken tarafındaın — Sehubert H.) 22,30 Müzik (Neşeli mü- zik) — PL) 23 Soön ajans haberleri, zire- at, esham, tahvilât, kambiyo - nukut bor- sası (fiyat) 23.20 Müzik (Cazband — P1.) 23,55 — 24 Yarınki program. LİSAN İKMAL K 'l...uı...ı....__.ı..ı. " BERLİTZ Lisan Dersanesine Müracaat ediniz. Tatil Müddetince Yalnız 7.50 Lira Beyoğlu İstiklâl Caddesi 294 nüz malüm olmıyan bir motisiklet Şişlide Halâskârgazi caddesinden ge- çerken Taksim orta okulu talebesin- den Aliye çarparak muhtelif yerle- rinden ağırca yaralanmasına sebebi- yet vermiştir. Yaralı hastaneye kal- dirilmiş, suçlunun aranmasına baş * ’IIII-HİI-I"I-'-İllI-İİİİ."II_I"İ-IIH-HII-"II.IIII-I“!-HI Ismarlama gibi vücuda yakışan ve endamı güzelleştiren... v Binzelmann- MAYOLARI Ü,—%((&D Tanır mısınız? Beyoğlunda BAKER Mağazalarında satılır. ıııı-ıııı-ıııı.ı-ıılı-ıııı-ıııı-ıııı-ıııı-ıııı-ıııı-ıııı-ıııı-ıııı lanmıştır. Ğ —““-““-““-““-““ Halk San'atkârı tir. Onun bütün seyahatlerinde ka- dınlık, zerafet ve faziletin timsali o- lan madamını kendisinden ayrılmaz buluyoruz. Kocasına olan en derin bağlarını her an şefkatile izhardan geri durmamıştır. Marcel Labbe, Fransa ve beynel- milel tıp âleminde olduğu gibi yetiş- tirdiği Türk talebesi itibarile Türk tababetinin de mabihililtiharı rak ebediyen kalblerimizde yaşıya- caktır. ziyetlerimizi sunarız. yok ola- Ailesine, oğullarına ve kızına ta- 15 Haziran Perşembe Akşamı TURAN Tiyatrosunda NAŞİT ÖZCAN GECESİ ERTUĞRUL SADİ TEK, Darülbedayiden HALİDE PİŞKİN, Okuyucu SABRİYE TOK- SÖZ birlikte HAYRET EFENDİ Vodvil 3 Perde, Varyete, Düeto, Solo. Tafsilât el ilânında. Telefon: 22127 -e - Saraç Elişi ve Makine Kalfası İle Makine İle Di- ker Erkek ve Kadın Terzi Aranıyor: 1 — Tophanede 2. No.lu dikim evi için saraç el işi ve makine kalfasi ve ayrıca makine ile elbise diker erkek ve kadın terzi alinacaktır. 2 — Yas ve askerlik nazarı dikkate almmıyacaktır. 3 — Ücret haftalık verilmek üzere taliplerin hüsnühal kâğıtlarile birlikte hemen dikim evi müdürlüğüne müracaatları. (4009) ve Hifo aşl

Bu sayıdan diğer sayfalar: