Tan 5 Haziran 1939 sayfa 4 | Gaste Arşivi

5 Haziran 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

5 Haziran 1939 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

K p A Â Ç ü Ka :'_!_ T - Tarih Yadigârlarımız Osmanlı hükümdarı Kanuni - nin gözdesi ve karısı Haseki Sultan; ten ve vücut ihtişamı gibi . iç güzelliklerini de keridisinde top lamış büyük bir kadındı. O, kendi doğurduğu çocuklarına Kanuni a- ilesi içinde hâkim ve müstesna bir mevki vermek için kahredici gü- zelliğini ve zekâsını da kullanırdı. Fatihin kardeş öldürmeyi meşru - laştıran kanunnamesi (1) ortada dururken Hasekinin — hareketleri günah sayılmıyabilir. Fakat bu gü- zel kadın bıraktığı hayırlı eserlerle bütün mesavisinin üstünden bir sünger geçirmiştir. Onun bize ka - dar gelen sıhhat, irfan ve içtimat yardım müesseseleri kendisine bir kaç şehzade ve vezir kanını helâl ettirecek kadar mühimdir. Bu ba- kımdan Hurrem Sultanı — hayırla anmak bir kadirşinaslık borcudur. Bu yazımı kendi adile anılan semtte | ki Haseki sultan külilyesine tahsis edeceğim, Bu, Osmanlı kadını bu- rada cami, medrese, subyan mek - tebi, Darüşşifa, imarethane, çeşme ve bunların arasında hamam gibi tam teşekküllü bir irfan, sıhhat ve içtimat yardım müessesesi bırak - mıştır. Hasekinin; kendisini diğer hayır sahiplerinden ayırt eden hu- susi bir karakteri vardır. Bıraktığı yapılarda dinden ziyade irfan ve içtimai yardımseverlik hassaları Haseki burada Süleymaniye gi- bi, Şehzade gibi muazzam bir ma- bet yaptırabilirdi. Fakat o küçük ve tek kubbeli camiini muazzam hayır mü inin — gölgesind bırakmayı tercih etti. Beden ve kafa ilmini din ilminden üstün ve evlâ tutmuştur. Bunu — yaparken de peygamberin “İlim ikidir. Ev - velâ beden ilmi, sonra din ilmi!,." Mi ra gelen bir sözüne uymuş- tur. o aseki Hurrem sultan külliye- sinin inşasına büyük sanatkâı , Sinanın müstesna bir plâniyle, sa- natinin ilk inkişaf çağlarında 945 H. yılında başlanmış ve 957 H. de ikmal edilmiştir. Bu manzume; Si- nanın Prot köprüsünden ve Ayas - paşa:türbesinden sonra yaptığı ilk büyük ve muvaffakıyetli eserle - rindendir. Haseki — müesseselerini gördükten sonra Sinanın; Şehzade külliyesiyle ilk muvaffak eserini verdiği hakkındaki kanaatler hayli sarsılacaktır. Sinan, Haseki camiini 945 yı - lında tek kubbeli olarak yapmış - tı. (2) Haseki müesseseleri semte bü - yük bir şöhret vermiş ve bu şöh - retle mütenasip bir kalabalık çek- mişti, mabet cemaate dar geliyor - du. Birinci Sultan Ahmedin ser - bevvabı Hasan bey 1021 H, tari » hinde mabede bir kubbe daha ilâ - ve etti. Camiin iç kubbesinin üs « tündeki beş beyitli kitabenin şu: Dokuz yüz kırk beşinci sâli hicret Bina oldu bu beyti diynü ahyâr Mıszaları camiin inşa tarihini ve: Dedi âsâri itmamına tarih Zihi âli ve beytullahı ebrar (1021) Beyti de tamir tarihini göster- mektedir. Eski müzeler müdürü merhum Halil Etem, Camilerimiz adlı eserinde camiin inşa tarihini 946 olarak yanlış göstermiştir. (3) 1894 zelzelesinde sarsılan ve bir çok yaralar alan mabet, evka- fın itinasıyle şimdilik eski halini muhafaza ediyor, imar görmüyor - sa da büsbütün yok olmak tehlike- sinden de uzaktır, Bu bakımdan ca- mii bırakarak karşısındaki adayı İişgal eden mektep, medrese, ima - rethane, darüşşifa, bunların ha - mamlarını ve çeşmeyi tanıtmıya çalışacağım. Bu yapırlar, bize Mimar Sina- nın 12 senelik sanat haya - tının inkişaflarını adım adım takip etmek imkânını vermektedir. Eski içtimaf yardım, timarhane, mek - tep ve medrese tarihi kadar plânı sütunları, sütun baslıkları, bilezik el Haseki Darüşşifasının bugünkü hali leri, kubbelerinin ve bacalarının hususiyeti ve bilhassa çinileri ba- kımından fevkalâde — ehemmiyeti haizdir. Denebilir ki bu manzume Sinanın nevi şahsına münhasır bir sanat harikasıdır. — Selçukilerden gelen Türk çiniciliği renk, desen i- tibariyle yurda en mütekâmil ve müstesna bir hususiyet arzeder, Eseflerle yazıyorum. Milyonlar ea altın harcanarak kurulan bu camia bugün yalnız Sinana tapan- lara değil, din, mezhep ve milliyet farkı olmaksızın bütün güzel sa - nat ve tarih severlere kan ağlata- cak feci bir vaziyettedir: - Kurşunları tamamen soyulan kubbeler 'yer yer çökmüş, kubbe ve pencere üstlerindeki panoların çinilerinden tek bir tarlesi kalma - mış, sütun başlarını ve kaidelerini kuşatan tunç bilezikler hoyratça kesilmiş ve aşırılmıştır. Şadırva'n- lar ve kuyu bilezikleri gibi parça- ları kabili nakil olan şeylerin yer- lerinde yeller esiyor. Bugün bu mü- esseselerin pırlanta âyarındaki çi- nileri yabancı müzelerin en değer- li ve baş eserleri arasında yer alı- yorlar. ö Hırsızların elinden kurtarılabi- len, medresenin cümle ve dersha - ne kapılarının üstündeki iki çini pano şimdi yüksek şark eserleri - nin teşhirine tahsis edilen Fatihin Çinili köşkünün koridoruna asıl - mıştır. Başlıbaşına bir mektep ve merhale olan o devir çiniciliğin - den - kısmen parçalanmış - bu iki pano yâdigâr kalmıştır. Dış kapı - nın yukarıya doğru kısmen beyzi - leşen yarım daire şeklindeki çini - kitabesinde sarı, beyaz, siyah, ye- şil, mavi, ve mor renklerin kay - naşmasından gönülleri büyüleyen yüksek bir ahenk doğmuştur. O de virlerde; 'minvmürlerdeki altın HASEKiMedresesini HarabidenKoruvyalım yaldız yerine kullanılan sarı renk ondan ki devir çinil Or- tadan kalkmış gibidir. Bu bakım - dan bu iki hatıra fevkalâde kıy - metlidir Bu panonun sağ dılının i- ki kordelâsı ile ortasının sol tara - fından bir kısmı kırılmış ve yok ol- muştur. Panoya mavi zeminli bir çerçeve yapan on iki kurdelenin i- çinde sarı ile besmele ve ayetül - kürsi yazılıdır. Panonun — yukarı kısmında dua cümlelerinden sonra türkçe ve arapça misralarla karı- şık şu kitabeyi okuyoruz: Bu medrese kim bunda olundu bina Hllâh Lem yüra ve lem yuhber firri fatisa- niha (4) İtmamı zamanında iİlhami ilâh ile Denildi buna tarih “946 velhayrü li baniha” Bu kitahe bize medresenin ca- miden bir sene sonra — yapıldığını söylemektedit. Panonun ortasının O | zemini yeşil, yazıları DEyAz, Trrs * raları ayıran çizgiler mor, süsleri sarı ve siyahtır, Dershane kapısi - nın üstündeki panonun ortasında mavi zemin üzerine bir ayet yazı- lıdır. Kenarında yeşil, siyah ve sa- rı renklerle işlenmiş süslü bir çer- çeve vardır. Kadirnaşinaslığımızın ve uğruların elinden arta kalan bu çiniler müzeyi gezen her sey- yahın o ziyaretçinin mukaddes bir tapınak gibi tavaf ettikleri iki ök- süz hatıradır, Ben üç pazarımı bu eserleri tetkike hasrettim. Medrese- ye girdiğim zaman kendimi bir mezbelede ve düşmanın tahrip ta- nelerini yemiş bir istihkâmda san- dım. Odaların ve dershanenin için- de köpekler yuva yapmış. İçeriye girince insanı dehşet ve korku sa- rıyor. Sinan binayı zelzele sarsıntı - larından kurtarmak ve âzami bük me ve eğilme kabiliyetini arttır - mak için mermer ve mozayik pen- çere ve kapı süvelerini yerlerine tesbit etmek için kurşun kullan- mıştır. Kubbeleri soyan hırsızlar kurşun bulmak için kancalarla bu muazzam külliyenin bütün pence- i re ve kapı süvelerini yıkmışlardır. Sanat âbidesini yok etmeğe çalı - şan bu yıkıcı ve öldürücü günah senelerdenberi yirminci asrın mü- nevver bir şehrinde devam ediyor da belediyeden, müzelerden, Si - nan severlerden, Tarih Kurumu - muzdan bir tek alâkadar çıkmıyor. İlme, tarihe, sanata büyük ölçüde yer veren Cümhuriyet — devrinde bu tahripkârlığa artık müsaade e- demeyiz. Bütün — mebuslarımızı, Maarif Vekâletini ve diğer alâka- darları âcil bir vazifeye çağırmak için bu satırları karalıyorum. Cami, medrese, çeşme, sebil, türbe, imarethane, darüşşi - fa, mektebi subyan, hankah gibi mimari kıymeti olan tarih yadi - A N- Konyada Birçok Maden Bulundu Konya, (TAN) — Vilâyet hususi idareleri arasında ilk defa burada te- sis olunan su işleri bürosunun su ara- ma tetkikleri, vilâyetimizin toprak altı servetinden yana çok zengin ol- duğunu da meydana çıkarmaktadır. Evvelce yapılmış olan ve vilâyeti- mizin jeolojik durumunu gösteren haritadaki noksanları tamamlamak ve maden işleri üzerinde tetkikatta bulunmak üzere, Maden Tetkik ve Arama enstitüsünden gönderilen mü- tehassıs doktor Lahn, yirmi günden- beri muhtelif noktalarda çalışmakta- dır. Kendisine vilâyetimizce su işleri bürosu jeoloğu doktor F. Zimmerman terfik edildiği gibi Maden Enstitüsü lara iltihak etmiştir. Tetkikatın altmış günde bitirilece- ği tahmin edilmektedir,. Şimdiye ka- dar muhtelif yerlerde, demir, kur - şun, simli kurşun, pirit, manganez, krom, kromit, linyit, bakır, civa, kü- kürt, amyant madenleri bulunmuştur Bu madenlerin kimyevi temelli ot- lara da sirayet ettiği, bu sebeple za- ten şimdi umum hayvan resminin on altıda birini veren Konyanın daha büyük ve iyi ölçüde ağaam yetiştiril- mesine müsait olduğu da anlaşılmak- tadır. İzmir Balıkçılığı Himaye İstiyor Izmir — Körfez balıkçıları cemi- yeti, deniz işleri Muhabere ve Müna- kale Vekâletine bağlandığı için, o Vekâlete bir ariza göndererek bazı temennilerde bulunmuşlardır. Ariza- da' İzmir balıkçılarını bir teşkilât i- çinde birleştirmek zaruri olduğu, İz- mir halkının balık ihtiyacını temin edemediği, zira sermayesizlik yüzün- den av vasıtalarının az ve eski, dal- T ihmal yüzünden matlüptan uzak olduğu ve köpek - balıklarının körfeze giren balık neslini imhaya devam ettikleri, İzmir balıkçılarının sattıkları balığın tutarından yüzde yirmi birbüçuğunu — muhtelif nam- larla balıkhanede b î)ârmak mecbu- x'l;,"ıestımıiıeı kaîdıkları ılıa'ı irilmekte ve balıkçılığın himaye ve ihyası rica e- dilmektedir. Körfezimizde 100 binden fazla kö- pek balığı ve kaplumbağa bulundu- ğu tahmin olunmaktadır. çesi vardır. Bu kanun bir harim |- çindeki, külliyelerin türbe, sebil, medrese ve mekteplerini belediye ve müzeye verirken yalnız mabet- leri evkafta bırakmıştır. Müezzin, kayyum, imam ve hatipli mabet - lerle beraber bu külliyelerin de tabii bekçileriydiler. Bu kanun on lardan nezaret hakkını bile sel- bettiği için camilerden başka - bü- tün külliyeler senelerdenberi yü - züstü bırakılmışlardır. Bu yüzden bir kısmı da yok olmuşlardır. Nitekim, belediye de medresele- ri evkafa geri vermek istemiş, fa- kat, evkaf bütün binaların kur- şunları sökülmüş olduğu için bunu reddetmiştir. Kurşun eski yapıların' yegâne sigortasıdır. Mebuslarımız eski ka- nunu tâdil ederken kurşun — alıp satmasını devletleştiren bir inhisar kanunu da kabul etmelidirler. Kurşun çokça ya milli müdafaa da veyahut şimdi devlete ve belediyelere geçen su - tesisatında kullanılır. Barutu, tütünü, ispirto- yu inhisarla pek âlâ ve faydalı bir şekilde idare ederken tarih yadi - gârlarını garanti eden bu madde - nin serbestçe alınıp satılması me- nedilince hiç bir şey kaybetmiş olmıyacağız. Bilâkis yurdun dört tarafındaki Türk âbidelerini kur - tarmış olacağız. Büyük Millet Mec lisi böyle bir kanun çıkararak kur- şun hırsızlarını şiddetle tecziye e- dinceye kadar diğer — alâkadarlar faaliyete geçmeyi, Haseki külli * - yesini büsbütün yok olmaktan me- netmek için hiç olmazsa oraya bir bekçi ikame etmelidir, gârlarını belediyelere, üzelere ve evkafa dağıtan kanunun tatbi- kattta çok fena neticeler verdiği güneş gibi ortaya çıkmıştır. Bu iş- lere evkafın daha liyakat ve ehli - yetle bakabileceği kati — surette anlaşılmıştır. Evkafın mütehassıs- ları, geniş teşkilâtı ve müsait büt- (D K i Âli Osman, Sayfa: 27. Fatih burada aynen şöyle der: Her ki K STAĞÜNd 1 t mü- yesser ola, karındaşların nizamı âlem için katletmek münasiptir. (2) Tezkire-Tül-Bünyan. Sayfa (28). (8) Camilerimiz. Sayfa: 50. (4) Hadikatülcevami sahibi (Rıfat) kelimesini (vaka) şeklinde yanlış okur muüştür. S, A, M, grupu direktörü Enis Toser de bir kaç gün evvel gelmiş ve bun- Tehditçi İki Kız . Yakalandı Bunlar Mektupla Adana İş Bankası Müdürünü Tehdit Etmişler Adana, (Tan Muhabirinden) — Birkaç gündenberi Adana Iş Banka- sı Müdürü Hamdinin evine tehdit mektupları atılarak para istenilmek- te idi. Zabıta tarafından evin ettra- fına konulan memurlar bugün yeni tehdit mektubunu eve atarken cür- rcü meşhut halinde iki çocuğu yaka- lamışlardır. Bunlardan biri 14, diğeri 16 yaşla- rındadır. Yapılan sorgu neticesinde Ihsan ve Şinasi adlarında olan bu ço- cuklar, mektupları Ihsanın ablası Nâ- zime ile Şinasinin ablası Cemilenin yazmış olduklarını itiraf etmişlerdir. Çocukların ablaları da tevkif edilmiş- lerdir. —— xx Yulyus - Berker İhtilâfı Hükümetimizle Yulyus Berker şir- keti arasındaki ihtilâfta hakemlik et- mek üzere şehrimize gelen Yunanis- tanın Paris sefiri M. Politis ile Fran- sız hukukçularından M., Bronet ve Dolaprabi dün akşam Ankaraya ha- reket etmişlerdir. —H POLİS : Bir Tabanca Kazası Evvelki akşam Kasımpaşada bir kaza olmuş, 12 yaşında bir kızcağız başından tabanca ile ağırca yaralan- mıştır. Vaka şöyle olmuştur: Kasımpaşada Mezarlık sokağında 16 numaralı evde oturan 14 yaşında Hüseyin, dayısının kızı Fatma ile oy- narlarken bir aralık Hüseyin dayı- sına ait tabancayı alarak Fatmayı korkutmak istemiş, ve işte bu sırada tabanca ateş almıştır. Çıkan kurşun Fatmanın sağ yanağına teş_gğğf' ede- TERUTU AMT TYURİC YF miştır. Yaralı çocuk, Şişli hastanesine kaldırılmış, Hüseyin yakalanarak tah kikata başlanmıştır. Bir İhbar Fatihte oturan Yaşar isminde bir genç, zabıtaya müracaatla Vahram isminde bir doktorun, hasta olmadığı halde kendisine para ile rapor ver- diğini iddia etmiştir. Daoktor Vahram yakalanmış, tahkikata başlanmıştır. Park Otelde Bir Kaza Ayaspaşada Parkotel inşaatında çalışan Ali isminde bir amele 3 met- re derinliğindeki kuyuya düşerek muhtelif yerlerinden yaralanmıştır. Yaralı Beyoğlu hastanesine kaldırıl- mıştır. —© Apartımanlar Hakkında Bir Karar | Belediye, şubelere gönderdiği b"î tamimle ev ve apartman pencereleri kenarlarına konulan çiçek saksıları- pın sokaklara düşmesi ve caddeleri kirletmesi, hattâ kazalara meydan verilmesi muhtemel olduğu gibi bun- ların muhafazası için pencere kenar- larına konulan tahta ve tenekelerin de ayrıca umumi zarafeti b_ğzdugu beyan edilmiş ve bunların önüne ge- çilmesi bildirilmişitir. İtfaiye Mektebi İmtihanları İtfaiye mektebi imtihanları hitam bulmuştur. Neticeler tesbit edilmek- tedir. Mektep ilk mezunlarmı verdi- ği için diplomalar bu sene bizzat vali tarafından tevzi edilecektir. Beyoğlu Maliye Dairesi Defterdarlığın Şişhane karakolun- da Beyoğlu malmüdürlüğü için yap- tırmak istediği binanın yeri, şehir plânında çocuk bahçesi oııı_îak gös- terilmiştir. Binanın inşası mütaahhi- de ihale edilmiş olmakla beraber şim dilik inşaat durdurulmuştur. Mesele bir defa da şehir mütehassısı Prost tarafından tetkik edilecektir. _—_o_'—'_'_ Mardinde Operatör Yok Mardinden yazılıyor: Memleket hastanemizin başhekimi ve operatörü Şerafettin Kesen, Si- irde tayin edüdiğindenberi yerine kımse gelmemiştir. Operatöre muh- taç olanlar, bir çok masraf ve zah- met ihtiyarile Diyarbakıra gitmiye mecbur oluyorlar. Bir an evvel ope- ratör tayini lâzımdır. AT Fi dndkürene eila < 5-6-939 —| | RADYO ' w ANKARA RADYOSU Türkiye — Radyodifüzyon Postalâf! Türkiye Radyosu Ankara Radyost Dalga Uzunluğu 1639 m. — 183 Kes, 120 BU T AO 1974 m. 15195 Kos, 20 BT T. A. P 3170 m. 9456 Kes 20 &” Pazar, 4. 6. 1939 Pazarfesl;— 5* Ğ Ğî;” 12,30 Program, 12,35 Türk müziği — # 13 Memleket sant ayarı, ajans ve m' oroloji haberleri, 13,15 — 14 Müzik (W fonik plâklar) " 19 Program, 19,05 Müzik (Neşeli md'w zik — PL) 1915 Türk müziği: (Fasıl H | yeti) 20 Memleket saat ayarı, ajans İ meteoroloji haberleri, 20,15 Neşeli _D"W lar — R, 2020 Türk müziği: 1 — Şi nüma peşrevi. 2 — Nayi Halim Cavüluı' —ŞSivenlima bestesi— Bir görüşte dÜF tüz 3 — Şivenüma Yürük semai — ne ola ol hilâl ebru, 4 — Sadettin KâY nağın — Bestenigâr — şarkı — Ciçekli nağmeden. 5 — Kazasker Mustafa — Bestenidâr şarkı — Eyservü nazilir 6 — Bestenizâr şarkı — Ben seni sevdir seveli. 7 — Bestenizâr saz semaisi. 8 T Raif Beyin — Kürdilihicazkâr — şarki” | Rengiruhsarına. 9 — Osman Nihld"' —Kürdilihicazkâr şarkı— Gözümden B” miyor. 10 — Muhayyer türkü —Bu! ayın on dördü. 21 — Konuşma — (Doktü” run saati) 21,15 Müzik (Küçük Orket” tra — Şef Necip Aşkın) 1 — Emmerid Kalman — Fasingsfe potpurisi, 2 — ) €hlels — Çardaş No. 1, 3 — Emmcl'ıdı İ Kalman — Ah sen, sen (Vals). 21,45 KO7 nuşma, 22 Müzik (Küçük Orkestra © Şef: Necip Aşkın) Devamı 4 — Ama€” —Saz çalan âşık sültinden (Aşk Tüyasi) 5 — Oscar Fetras — Hatıra, 6 — B — Rüya (Keman için) 7 — Felix gle$i” mer — Sar nehri kenarlarında, 227 Müzik (Operetler — Pl.) 23 Son ajâff haberleri, esham, tahvilât kambiyo » N” kut ve ziraat borsası (fiyat), 23.20- Mi zik (Cazband — Pl,) 23,55 — 24 Yar! program. B C | VEFAT Dişçi mektebi Protes Profesüfl Hüseyin Hamit Salahor müptelâ © duğu hastalıktan kurtulamıyarak * 6.939 günü 1.40 da vefat etmiştir: Cenazesi bugün Süleymaniye ca” desinde 19 No. İu evinden kaldırı!f | rak ikindi vakti Beyazıt camlin namazı kılındıktan sonra Merkez | cektir. —Çocuk Bilmecemizi î Kazananlar 21 mayıs tarihli Çocuk sayram'ııd"d “Bilmece - Bulmaca” yı doğru halled ’ lerden hediye kazananların listesi: DOLMA KURŞUN KALEMİ 4i KAZANANLAR # Kuzguncukta Behlül aralığı 4 numıf"“ Ergin Oktay, Mevlevihanekapısı 22 nt:l we mektep 129 Niyazi Akçakoca, 24 üncü mektep 485 Saime Okuşluk, İ ALBÜM KAZANANLAR ge Cağaloğlu erkek orta okulu 420 Alıi Mi hir Türkpençesi, Üsküdar birinci ortâ kül 181 Saim Kuttaş, Fatih Gelenbevi © desi 91 numarada Şadi Agun. SULU BOYA KAZANANLAR Urfa Yaylâk kazası sabık muull!mlv'w 11 İhsan Çelikcanın kızı Güneş, Glrîf diş tabibi Bahtiyar Engin oğlu Selcukw,’ İ gin, Samsun Jisesi son sınıf fen kolu Ahmet Yiğitbaş. & KALEM BOYASI KAZANANLAR İpsala merkez mektebinde 58 Celil Gâ al, Adana avukat Şemsettin Tokbay Ü Sadettin Tokbay, İstanbul 52 nci ilkm? tep 239 Perihan Kalafatoğlu. İ KART KAZANANLAR l'ı'd Gaziantep adliye yanında Doğruluk iyr Kemal Yeşilova, İpsala merkez mekteb'i de 100 Mustafa Özbey, Kadıköy Kalam” caddesi 1 numarada Dürriye Zarlu, İ zi bul Aksaray Haseki caddesi 30 numafi Muallâ, ——— Saka Türklerine Ait Mezar Taşları Konya Aksarayı (TAN) — çe darlı köyünde iki mezar taşı bul ;j muüş ve buradaki Cümhuriyet m f,Ö tebi bahçesine getirilerek muhaâ altına alınmıştır. Bu mezar taşlâf dan Birinin Saka Türkleri hükt e darlarından birinin oğluna, diğer” de yine Saka Türkleri din reisl den birine ait olduğu anlaşılmak dır, TAE lskr 3 Çocuk Doğurdu. Kendisi ve 1 Çocuk Ölİd Görele (TAN) — Çürük Eyf | köyünden Omer karısı Fatma. PH , gün ara ile, ikisi erkek ve biri KIf çocuk doğurmuştur. pr Kız çocuğu ile anne ölmüştür kek çocuklar sağdır. | zi

Bu sayıdan diğer sayfalar: