8 Nisan 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 10

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

e B ü li “ K | İtalya Niçin | Arnavutluğu - İşgalEdiyor? (Başı 1 incidej ve yahut Avusturyanın Almanya | jle birleşmesine muhalifti. Fakat bir emri vâki karşısında bulunu- yordu. Almanyanın bu hareketine artık mâni olamazdı. Çünkü Ispan- yada meşgüldü. Fakat bu emri vâ- kiin zararlarnıı azaltmak için Yu- goslavyayı kazanmıya ehemmiyet verdi. Roma ile Belgrat arasında sıkı ziyaretler ve temaslar vuku buldu. Yugoslavya da Alman akı- nı karşısında İtalyanın dostluğunu kazanarak aralarında bir muva- zene tesisinde menfaattardı. Bu müzakereler iki memleketin iktısa- den biribirlerile daha sıkı bağlan- malarile neticelendi. Fakat hâdiseler Mussolininin tahmininden daha süratle yürüyordu. Almanya, Çekoslovak- yayı işgal etti. Macaristanı iktısa- den kendisine bağladı. Romanya ile kuvvetli bir iktısadi anlaşma yaptı. Şimdi sıra Yugoslavyaya ge- liyordu. Italya Orta Avrupadaki nüfuzunu kaybetmiş bulunuyordu. Bir defa Yugoslavya ile Alman- yanın iktısadi münasebatı süratle inkişaf ediyordu. Üç, dört ay ev- vel Alman Maliye Nazırı Doktor Funk'un Belgradı ziyareti üzerine Almanya ile Yugoslavya arasında mühim ve geniş bir iktısadi anlaş- ma imzalanmıştı. Almanlar Yugos- lavya ihracatmin yüzde 50 sini sa- tın alıyorlardı. Halbuki Çekosla- vakyanın işgalinden sonra bu nis- bet yüzde 70 - 80 i buldu. Bu su- retle Yugoslavya iktısaden Alman- yanın eline düşüyordu. Diğer taraftan gazeteler, Yugos- lavyada yaşıyan Alman ekalliyet- lerinin tahrikâta başladığını bildi- rTiyor. Almanyanın Yugoslavyayı parçalamıya çalıştığını haber ve- riyorlardı. Almanyanın Yugoslav- yayı alması Adriyatiğe inmesi de- mekti. Kit e Mussolini buna göz yumamazdı. Nitekim geçen ayın 26 sında irat ettiği meşhur nutkunda Adiryatik- ten bahsederken buranin munha- sıran İtalyan ve kısmen Slav deni- zi olduğunu zikretmiş ve bu sahil- lere yabancı ayak bastırmıyacağını söylemişti. Bu yabancı ayak Al- - manayağıidi. * ğ Bu nutkun arkasından şimdi de - İtalya, Arnavutluğu işgale başladı. İtalya bu suretle Akdenizdeki hâ- kimiyetini takviye edecek ve Yu- goslavyanın Almanyanın eline düş- mesine mâni olacaktır. İtalyanın bu hareketi, öte taraf- tan Berlin ile Romg arasında dost- Juk teminatı verilmesine muhalif değildir. Almanya Adriyatiğe in- , mek istemedikçe İtalyanın Berline bağlı kalmasında menfaati vardır. Maksadı Almanyadan Adriyatik sa- hilleri hakkında teminat almaktır. Fakat bu meselede anlaşamadığı için İtalyanın bir gün Almanyadan ayrılması ihtimali de yok değildir. he GEEA Lala KX ee ı İspanya Antikomintern Pakta Dahil Oldu : Londra; 7 (Hususi) — Bugün Ber- y İin ile Burgostan “resmen bildirildi- |— ğine göre İspanya hükümeti antiko- -— mintern pakta girmiştir. Daha evvel pakta giren devletler Almanya, Ja- ponya, İtalya ve Macaristan devlet- leridir. Bu suretle antikomintern | pakta girenler beş taraflı bir grup — teşkil etmektedirler. General Fran- — ko hükümeti, İspanya Cümhuriyet- çilerini, kızıl saydıkları ve Bolşevik- liğe kati bir darbe indirdiklerine inandıkları için antikomintern pakta — girmesi hayret uyandırmamıştır. Arnavutluk İmdat Bekliyor ! (Başı 6 ıncıda) 'Ş) viedlanı, şarabını. diçmiş, — pürosunu — tellendirmiştir. Tok karnına kös din- , , Bu feryada bittabi bermutad sura- — tinı bürüştüracaktır. Bu hiddetle /— tadyosunun düğmesini başka bir is- Tiran Ağır Şartları Bulunan Ultimatomu Kat'iyetle Redetti SON DAKİKA Şiddetli Bir Muharebe Başladı Londra, 7 (Hususi)— Tiran- dan alman en son haberlere gö- re İtalyan kuvvetlerinin Draç, | Avlonay, Saranda, ve San | Civani, Medua şehirleri işgal olunmuştur. Fakat San Civani, Medua şehrinden ilerliyen İ- talyan kuvvetleri, püskürtül- müş ve gerilemiştir. Bu hıvı-) lide muharebe devam etmek- k tedir. Draç şehri, ancak altı te- ı | | şebbüsten sonra İşgal edilebil- miştir. Bu altı teşebbüsün her birin- de İtalyanlar püskürtülmüşler- dir. : Harekâta iştirak eden İtalyan kerleri 35,000 kadad Ge- neral Godzoni ile Draçta gö - | rüşmek ve mukabil tekliflerde | bulunmak üzere Draca — giden ) Arnavut heyeti henüz kabul o- lunmamıştır. | Tiranın tahliye olunduğu ve I Arnavutluk payitahtının başka | bir şehre naklolunduğu tekzip | olunmaktadır. ——— (Baştarafı 1 incide) Diğer taraftan medeni milletlere kendi dillerinde yapılan hitaplar, Ar navutların, düşmanın faikiyetine rağ men, İtalyan hücumlarını, sabahtan- beri üç defa geri püskürttüğünü kay- detmektedir. Tiran radyosunun bildirdiğine gö- re, Ayasaranda, Avlonya ve Draç li- manlarını 170 kadar İtalyan harp ge- misi, tayyare filoları ile birlikte, bom bardıman etmiştir. İtalyanın ültimatomu İki tarafın biribirine zıt neşriyatı içinden vakanın şu şekilde vuku bul- duğu anlaşılıyor: İtalya dün Arnavutluktaki tebaa- sını çekmiş ve Arnavutluk hüküme- tine bir ültimatom vermiştir. Arna- vütlüuk mahafili bu ültimatomun bir millet için gayri kabili kabul şartları ihtiva ettiğini bildiriyorlar. Arnavut luk meclisi bu ültimatomu müzake- re için toplanmış ve ültimatomu itti- fakla reddetmiştir. Meclisin ültima- tomu müzakere ettiği sırada yirmi beş İtalyan tayyaresi Tiranın üze - rinde uçmuştur. Meclisin kararını bütün halk tas- vip etmiş ve Tiranda İtalyan ülti - matomu aleyhinde nümayişler ya- pılmıştır. Bu hâdiseler üzerine İtalyanlar Avlonya ve Draçı bombardıman et- mişlerdir. Avlonyanın bombardımanı sabaha kadar devam etmiştir. Draç ta ayni muameleyi görmüştür, İtalyanlara göre vaziyet İtalyanlar hâdiseyi şu şekilde an- latıyorlar: “Son bir kaç gün içinde yeni bir muahede akdi için İtalya hükümeti ile Kral Zogo arasındaki görüşme- ler inkişaf ederken Tiranda ve baş- ka yerlerde silâhlı çeteler ciddi nü- mayişler tertip ederek Arnavutluk- ta bulunan İtalyanların emniyetini tehlikeye sokmuşlardır. Dün sabah harp gemilerimiz Draç ve Avlonya- da kadınlar ve çocuklar da dahil ol- mak üzere yüzlerce vatandaşımızı alarak — İtalyaya — nakletmişlerdir. Dün akşam İtalyan kıtaları Arnavut luğa gitmek üzere Bari ve Brindisi'- den hareket etmişlerdir. Ayni zaman da Öğleden evvel Saint — Jean de Medua ile Sante — Güanante arasın- da bir cevelân yapmakta olan birin- ci deniz filomuz Arnavutluğa doğru yol almıya başlamıştır. Bir hava fi- losu da seferber edilmiştir. İtalya neler istiyordu? Arnavutluk membaları Arnavut- luk içinde İtalyanlar aleyhinde her- hangi bir hareketin vukuunu şiddet le tekzip etmekte ve İtalyanların üç Igündenberi gittiklerini bildirmekte | dir. Ayni membalara göre, Arnavut- lukta Italyan garnizonlarının yerleş mesi, muvakkaten bu memlekete İ- talyan kıtaları gönderilmesi ve Ar- navutluğa yapılan İtalyan muhace- retinin arttırılması hakkında İtalya tarafından ileri sürülen taleplari reddetmiştir. Söylendiğine göre bu talepler, İ- talyanın Arnavutluğu himayesi altı- na almak için giriştiği bir teşebbüs- ten ibarettir. Arnavutluğun red ce- vabına İtalya askeri hareketler ve bir deniz nümayişi ile mukabele et- miştir. İtalyan askerleri ilerliyorlar İtalyan membaları bugünkü hare- kât neticesinde ilk işgal olunan dört şehrin işgali tamamlarıdığını ve bu şehirlerden çıkan kuvvetlerin ilerle- mekte olduklarını bildirmektedir. Arnavutluktan — verilen haberlere göre, Arnavutlar bütün bu ihraç ha- reketlerine şiddetle mukavemet gös- termişlerdir. Avlonyadaki askerler ve gönüllülerle — İtalyanlar şiddetli bir muharebe yapmışlar, Draça çı- karılan İtalyan kıtaları denize püs- kürtülmüşler, Ashigjini'de kanlı bir muharebe olmuştur. Muhtelif kaynaklardan — verilen malümata göre, İtalyanlar tarafın - dan gönderilen askerlerin — miktarı otuz, otuz beş bin kadardır. Fakat İtalyan radyo — istasyonları 100,000 askerin gönderildiğinden bahsediyor- lar. Arnavutlar tarafından tahşit olu- nan askerler 26,000 den ibarettir. Giornale d'İtalie gazetesinin bil- dirdiğine göre, Harbiye Nezareti bir ay müddetle talim görmek üzere pi- yade, süvari, — topçu ve istihkâm sı: nıflarına mensup ihtiyat zabitlerin- den bazılarını silâh altına almuağa karar vermiştir. Bu bir aylık talim — müddeti 15 günlük iki devreye ayrılacaktır. Bi- rinci devre, 1 den 15 mayısa Kadar devam edecektir. “Sizin tayyareleriniz, toplarınız var, fakat bizim...,, Tiran, 7 (A.A.) — Arnavutluk A- jansı bildiriyor: Sabık — Başvekil Mehdi Fraşeri, Mussoliniye aşağıdaki mesajı tel- garfla göndermiştir: “Benito Mussolini, Biz biliyoruz ki sizin topları- nız, tayyareleriniz ve gazlarınız var Ve bizim ise yalnız cesareti- miz ve zulma kurban vaziyette Rrak ) k[rl 'l_ arn mına, 20 inci asrın ortasında ilk Çağların Barbarlığını mı temsil edeceksiniz? Tamiri kabil ölmaz hâdiselerin vukuundan evvel, Ar- navutluk istiklâlini tanıyınız. Benito Mussolini, bu hailevi dakikada Yorgi Kastriota'nın “İskender Beyin,, ruhü yeniden uyanıyor. Ben, bu dakikada bü- tün müttehit Arnavut milletinin hissiyatına tercüman olduğuma eminim. Memleketi işgal edebi- lirsiniz, fakat yalnız Arnavut er- keklerinin değil, fakat ayni za- da Ar dınlarının da cesetleri üzerinden geçerek. Mussolini cevabınızı bekliyo- rum., - Kraliçe Yunanistana geçti Arnavutluk Kraliçesi, iki gün ev- vel, dünyaya gelen veliaht ve mai- yeti ile birlikte dün sabah saat ye- dide Yunanistana geçmiş ve Florine şehrinde ikamete başlamıştır. * Romada yapılan resmi bir tebliğe göre, son dakikada Kral Zogo tara- fından Draca gönderilen bir heyet, Kralın bazı tekliflerini İtalyan kıta- atının başkumadanına tevdi etmiş- tir. Fakat, bu teklifler Romaya bil- dirilmiş ve şimdilik neticesiz kalmış- tır. Şehrimizden de Arnavutluğa bir kafile gidiyor Gahri izde oturan ve Arnavutluk v TAN var., Siz, asil İtalyan milleti na- Teminata Rağmen Yugoslavya da Endişede (Başı 1 incide) İngilterede : Londra, 7 (Hususi) Matbuat Arnavutluğun işgali hakkında henüz mütalea dermeyan etmek imkânını elde edememiştir. Umumiyetle sa - nıldığına göre İngiltere vaziyetin tebellür etmesini bekleyecektir. Si- yasi mahafil tarafından verilen ma. lümata göre, Italya hükümeti salıya kadar, Akdenizde statükoyu bozacak hiçbir harekette bulunmıyacağını bil- dirmiştir. Anlaşılan hâdisenin İngiliz efkârı umumiyesi üzerindeki tesiri işgalin sulhen veya cebren yapılma- sına göre değişecektir. İtalyanın cebir kullanması Parla- mentonun derhal toplanmıya davet olunmasını ve Chamberlain'in İskoç- yadan hemen dönmesini icap ettire- cektir. Londra ile Paris sıkı temas halindedir. İngilterenin Roma Sefiri Kont Ci- ano ile görüşmüş ve Kont Cianonun Arnavutluk hâdiseleri hakkımda ver diği izahatı dinlemiştir. Görüşme ne- ticesinde neşroilunan tebliğde deni liyor ki: “Lord Perth, Arnavutluk vaziyeti hakkında nazıra bir nota vermiştir. Kont Ciano, Lord Perthe beyanatta bulunmuş ve teminat vermiştir.,, Lord Perth'in İngiltere — İtalya paktma nazarı dikkati çektiği ve İ- talyanın bu paktı bozmuş olduğun- dan bahsettiği bildiriliyor. Lord Halifax, bugün mühim faa- liyette bulunmuş, Lehistan, İtalyan, Romanya, Arnavutluk, Türkiye Yu- nanistan sefirlerini kabul etmiştir. Amerikada : Nevyork, 7 (Hususi) — Arnavut- luğun İtalya tarafımdan işgali hak- kında gelen haberler üzerine Harici- ye Nazirı M. Cordel Hull derhal M. Roosevelt ile telefonla temas etmiş ve kendisine vaziyet hükkinda uzun izahat vermiştir. Fransada : Paris, 7 (Hususi) — Bütün mat- buat, Arnavutluk hâdiseleriyle meş- guldür. Hükümet;, Arnavutluk hâdi- selerinin Fransa ile alâkası olmadı- Nazilli (TAN) — Sinema filmlerin- dekini andıran bir hâdise vuku bul- müuştur. Tafsilât şudur: Buldanda manifaturacı — Halilin Denizli lisesinde okumakta olan on beş yaşındaki oğlu Mustafa, çama- şırlarını mektep civarındaki evler - den birinde oturan 35 yaşlarında Perihana yıkatmaktadır. Bu kadiın, uzun müddet beraber kaldığı İsmail adında birinden yeni ayrılmış ve Mustafayı sevmeğe başlamıştır. Bir gün Mustafaya: — — Daha fazla okuyup ta ne ola- cak? İşte sana istediğin kadar para... Gidelim İstanbula, yaşıyalım, de- miştir. Bir gün Mustafa, Perihanin Deniz- lide trene bindiğini görünce, bilet bile almadan irene atlamış ve ikisi beraber İzmire doğru yola çıkmışlar- dır. Fakat Sarayköy istasyonunda Mustafanın dayısı bunları ğörmüş ve hemen Buldana telgraf çekerek Ha- lile vaziyeti bildirmiştir. Halil de yıldırım telgrafile Nazilli istasyonu- na ve jandarma kumandanlığına mü- racaat ederek oğlunun yakalanıp ge- ri gönderilmesini ve masrafını ödiye- 8-4-939 — 15 Yaşındaki Talebe İle 35 lik Kadının Aşkı ceğini bildirmiştir. Bir taraftan ken- disi de otomobille İzmire koşmuştur. Tren Nazilliye gelince, zabıta Mus- tafayı ve Perihanı yakalamış, ifadele- rini almıştır. Mustafa bir jandarma- nin refakatinde Sarayköydeki dayı sına gönderilmiştir. İ Diğer İşler Belediye, getirttiği iyi cins şeftali fidanlarile bir meyva bahçesi vücude getirmiştir ve şeftali ağaçlarını ısla- ha çalışmaktadır. Mevcut imalâthane, buranın ve ci- vardaki birkaç kazanın desti, tuğla, çanak, kiremit ve sü borusu gibi ih- tiyaçlarını karşılıyacak şekilde kuv- vetlendirilmiştir. Artık bu gibi me- vad ithal olunmıyacaktır. Kasabamızda radyo adedi yirmi beşi bulmuştur. Elektrik olmadığı i- çin bunların en çok yirmi beş günde boşalan akümülâtörlerinin Zongul - dağa gönderilip doldurulmasındaki müşkülaât ta kaldırılmıştır. Belediye, kasabamızdan geçen ırmağın kenarı- na büyük bir çarh kurdurmuştur. Bu çarhın çevirdiği dinamo ile akümü- lâtörler doldurulmaktadır. Menderes Aydın (TAN) — Devletin, pamuk- lw dokuma fabrikalarını kurmıya karar verdiği zaman daha bunlar yapılmadan eline aldığı uzun elyaf- h ve yüksek kaliteli pamuk yetiştir- me siyaseti güzel — neticelerini ver- meğe devam eylemektedir. Nazilli pamuk ıslah istasyönunun faaliyetiyle, Akala cinsi pamuğun T—8 vilâyette ekilmesi temin olun- müuştur. Kemiyet bakımından temin edilmiş olan bu muvaffakıyetin şim- di keyfiyet cihetinden temini yolun- da ilerlenilmektedir. Bunun için de sulama ve suların islahı işlerine hızla devam olunuyor. Mıntakamızda 1,5 milyon dönüm sahası olan büyük Menderes ovası- ğını ileri sürüyor. Fakat Fr yalnız Akdeniz statüsü dolayısile bu işle bilvasıta alâkadar olduğu haber veriliyor. ' Soir diyor ki: “Faşist — hükümetini bu harekete sevkeden ne dir? Yugoslavya üzerin- de bir tazyik mi icra etmek istiyor? Makedonya ve Ege denizinde tasav- vurları mı var? Otrante — kanalile Adriyatik denizini mi kapatmak isti- yor? Kime karşı? İtalyan matbuatı- nın bu hususta tam bir ketumiyet muhafaza etmesi daha az garip de- ğildir.,, Petit Parisien'e göre, bütün Bal- kan devletlerini sürükliyecek bir çarpışma vukuu muhtemeldir. İtal- yanın Balkana girmesi burada mu- yi altüst edecek Madam Tabous'ye İtalyanın İngiltereyi, ara- larındaki paktı feshe sevketmektedir. n Çi tir, PARİS VE LONDRA Sefirlerimizin Temasları Paris, 7 (Hususi) — Hariciye Na- zırı Bonnet, bugün Başvekille yaptı- ğı mülâkatı müteakıp Türkiye Bü- yük Elçisi Suat Davazı kabul etmiş- tir. Londra, 7 (Husüsi) Türkiye Büyük Elçisi Tevfik Rüştü Aras, saat 16 ya doğru Hariciye Vekâleti- ne giderek Sir Alltanucadogan - ile bir mülâkat yapmıştır. , tabiiyetinde bulunan Arnavutlardan bir çoğu dün Arnavutluk konsolosa- nesine müracaat etmişler ve vize al- mışlardır. Bunlardan 50 — 60 kişilik bir grup ilk kafile halinde bu sabah Arnayvutluğa hareket edeceklerdir. Tiran hükümetinin sonuna kadar mukavemete — karar vermiş olması dolayısile, Arnavutluk tâbiiyetinde- kilerden hariç olarak ta konsolosha- neye baziı müracaatlar yapılmış, fa- kat henüz kendilerine vize verilme- miştir. nın sul teminine çalışılıyor. Çivrilik Işıklı gölü bent haline konularak başarılacak olan bu iş ya- kında kısım kısım ihaleye çıkarıla- caktır. On sene evvel Nazillinin ilerisin- de Feslek çayından başlıyarak açılan sulama kanaliyle her sene 40 bin dö- nüme yakın arazi sulanmaktadır. Bu kanalın 40 kilometre daha uzatılarak suların Nazilli — ovasına ayni kanalın baş tarafına bu sene regülâtör de yapılacaktır. Nazilli ovasının Cenup kısmını ta- mamiyle sulayacak olan 600 bin lira keşifli Pirlebek kanalının — inşası münakasaya çıkarılmıştır. Mühendisler şimdi, Atça ve Yeni- pazar ovalarının sulama işiyle meş- gul olmağa başlamışlardır. Sene so- nuna kadar bu kısımların da, sula- ma tesisatının yapılması ihale edile- cektir. Denizliden Sarayköy nihayetine kadar olan büyük ovayı sulıyacak ve 400 bin liraya çıkacak olan ka- nalın inşası da münakasaya konul- Ovasının Sulanmasını Temin Etmek İIçin Tedbirler müştur, Burhaniyelilerin kooperatif kura- rak açtıkları 19 kilometrelik kana- lın tevsii işi de, diğer sulama tesisa- tını yapmakta olan Nafia Vekâletin- ce deruhte edilmiş ve faaliyete ge- çilmiştir. Böylece yakın bir âtide, büyük Menderes ovasının sulama davası ta- mamen halledilmiş olacak, zaten dünyanın bütün pamuk mıntakala- rından daha yüksek pamuk randı- manı veren bu toprakların — verim y kabiliyeti arttırılacaktır. Ve memle- ketimiz, pamuk ihracatında en ileri memleketler safına girecektir. Bugün pamuk tarlalarını — sula- mak için çiftçi; at ve motör, dolap gibi her vasıtadan istifadeye çalış- makta, dönüm başına — 5 liradan 10 liraya kadar masraf etmektedir. Bu- na rağmen istediği suyu temin ede- *3A tAtpoğ umyoyAsg CanıyoK T2Tpria receği bol su, çiftçiyi masraftan kur- taracağı gibi istihsalâtı da arttıra- caktır. Bu sulama faaliyetiyle beraber, ıslah çalışmaları da devam ediyor. Mehnderese amut olarak akan çay- ların sebebiyet verdikleri bataklık, taşkinlik ve tahribatın önüne geçil- mesi için evvelâ civarın ağaçlanıp orman haline getirilmesi — lüzumu Aydının burnunun dibindeki Tas- taban bataklığının kurutma ameli- yesi de devam ediyor. Burada 11 ki- lometre uzunluğunda olan — kanal, bu sene nihayetine kadar bitirilecek ve bakatlık kurutulmuş olacaktır. Söke ovasında Menderesin taşma- sınin da önüne geçilmiş, böylece za- rarlara son verilmiştir. “Besni” den yazılıyor: tına mal olması muhakkak görülen dehşetli bir kaza, tesadüf neticesinde hafif atlatılmıştır. Tafsilât şudur: Fırat nehri Kızılin'de köye naza- ran 150 metre derinlikten ve dik ya maçlı kayalar arasından geçip git- mektedir. İçme suyu buradan alındı- Bi gibi köy halkı çamaşırlarını da &- sırlardanberi burada yıikamaktadır. Evvelki gün on kişiden mürekkep lerindeki büyük kayalar ansızın, OnKadın 150 Metrede Kopan Kayalarn Altında Eziliyorlardı dehşetli gürültülerle koparak aşağı- Kızılin köyünde, on kişinin haya- | ya yuvarlanmıştır. Bereket versin, bu esnada Yağan yağmurdan korun- mak için çamaşır yıkayanlar mağa- raya girmiş olduklarından kurtul- muşlar, kayaların altında kalıp ezil- memişlerdir. , Kayaların çökerken kopardığı deh- setli gürültü köyde büyük bir heye- can uyandırmış, herkes hâdise yerine koşmuştur. Uzun çalışmalardan son- ra, kayaların kapadığı mağara ağız- dört aile halkı çamaşırlarını yine ©- | lârı açılmış ve içeride mahbus kalan rada yıkarlarken, yüz elli metre üst- :rdmhr- sapasağlam kurtarılmışlar-

Bu sayıdan diğer sayfalar: