20 Ocak 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8

İMEMLEKETTE Eşi'a TYARN: Ihmal yuzud Gebe Bir Radın Öldü Bursa, (TAN) — Taksim mahalle- sinde oturan hamal Nezirin karısı Ma 'ide, kendi evinde feci ıstıraplar için- »de doğurduktan sonra ölmüştür. Ço- cuğu sağdır. İddia edildiğine göre, sancıları baş- Jayınca Maide Memleket hastanesi- ne götürülmüş, bir müddet dolaştırıl dıktan sonra Boğaz hastalıkları ko- wuşunda kendisine bir gargara veril- miş, ve “şimdi yatak yok!,, diyerek “evine yollanılmıştır. Bu iddianın doğru olup olmadığı smüddelumumilikçe tetkik edilmekte- dir. D ı'h( Egede Otomatik Telefon İzmir — Nafıa Vekâleti, bu sene içinde, Akhisar, Salihli,Turgutlu, Ala şehir, Soma, Kırkağaç, Bergama, Di- kili, Foca ve Menemenin otomatik telefonla İzmire bağlanmasını em- retmiştir. Aydın, Nazilli, Denizli ve kazaları, Ödemiş, Tire, Bayındır, Torbalı, Kuş adası ve Kemalpaşa otomatik telefon- Jarı da ikmal edilecektir. lll Az ve İyi Tütün İsteniyor İzmir — Geçen yıllarda fazla tü- tün yetiştirildiği için hunun bazan ta mamile satılamadığı, bu neticenin de memleket için zararlı görüldüğü ile- Ti sürülerek, ticaret, ziraat odaları i- le belediye ve inhisar idareleri m2- murl halk ar da “az ve nefis tütün yetiştirilmesi,, için propaganda yapmaları lüzumu İnhisarlar Vekâ - letinden bildirilmiştir. a—i — çanakkalo Belediyesinde * Yolsuzluk — Çanakkale, (TAN) — Mülkiye baş müfettişi Nedim Nazmi, belediye iş- lerini teftiş etmektedir. Belediye baş kâtibi Hadiye, yapılacak muhakeme- si neticeleninciye kadar işten el çek- tirilmiştir. Belediyede, eskiden yı*pı!mış bazı yolsuzluklar meydana çıkarlımış ve mesulleri hakkında takibata başlanıl- mıştır. ——— OÖ Bir Türk Milyoneri — İzmir — Bundan on sene kadar ev- #wel Amerikaya gidip sigara fabrikası açarak milyoner olan İsmail Kadri 'Türkmen şehrimize gelmiştir. müddet burada kalacaktır. Bir İnegölde Bir Milyon Lîra İle Su Tesisatı Yapılacak İnegöl, (TAN) — Uludağın muh- telif vadilerinden İnegöl ovasına i - nen suların zaman zaman taşarak o- vanın bir kısmını istilâ ve mahsulü tahrip etmesi yakında tarihe karışa- caktır. Hükümet, dere yataklarını te mizletmeğe, lâzım gelen yerlerde ka- nallar ve virajlar açtırmağa karar vermiştir. Bu maksatla bir buçuk ay- danberi Kocadere — mıntakasında kamp hayatı geçirerek tetkikatta bu- lunan mühendislerimiz işlerini bitir- mişler, diğer mıntakalarda faaliyete başlamışlardır. İlk tahminlere göre, İnegöl ovasın- da yapılacak su tesisatı 800 bin - bir milyon liraya mal olacaktır. Bu te- sisat sayesinde binlerce hektar arazi su istilâsından kurtulacağı gibi bu tehlikeden dolayı kullanılmıyan bin- lerce hektar arazi de işletilebilecek ve bataklıklar kurutulacağı için, sıt- ma belâsı da imha edilmiş olacaktır. İzmirde Telefon Aboneleri Artıyor İzmir, (TAN) — Gün geçtikçe a- boneleri arttığından, İzmir otomatik telefon şebekesinin genişletilmesi mu vafık görülmüştür. Lâzım gelen le- vazım münakasaya çıkarılmıştır. Bun dan sonra herkesin telefon alabilıme- sini temin için taksiltle de aboneler kaydedilecektir. Vekâlet, telefon ür- retini şirket zamanındakine nazaran yüzde otuz nisbetinde ucuzlatmıştır. Senelik 500 mükâl den sonrası İ- çin abonelerden mükâleme başına 5 kuruş yerine dört kuruş alınmakta- dır. Haber aldığımıza göre Nafıa ve- kâleti otomatik telefon malzemeleri- nin memleketimizde - yapılması için bir fabrika inşası . tasavvurundadır. Bu hususta bir İsveç firmasile temas- larda bulunulduğu da bildirilmekte- dir. Giresunda Bir Motör Battı Giresun, (TAN) — Keşap nantye sinden hareket eden ve Hüseyin kap: tanın idaresinde bulunan (Barbaros) adlı, tütün ve saire yüklü motör, Ke- çiburnu civarında fırtınaya tutularak batmıştır. İnsanca zayiat yoktur, Tü tünlerin bir kısmı kurtarılmıştır. Za- rar miktarı 11 bin liradır. —H Bir Tahsildar 4370 Lira İhtilâs EHi Kırklareli, (TAN) — Maliye mer- kez tahsildarı Tayyar, tahsil ettiği dört bin lirayı kaybettiğinden bahis- le müracaatte bulunmuştur. Müddeiumumilik tahkikata başla- mış, Tayyar tevkif edilmiştir. Tetki- kat neticesinde, Açığının 4370 Jira olduğu anlaşılmıştır. Atatürk'e Dair Konferanstiar Bursa, (TAN) — Büyük Atamızın aramızdan ebedi ayrılışı münasebe- tile Ziraat okulunda talebe tarafın - dan bir seri konferansları verilmiş- tir. Bu konferanslar her hafta cumar- tesi akşamı olmak üzere beş talehe İN W K tarafından Sırasile beş hafta veril- miştir. Konferansları veren talebeler son sınıftan Avni Kaynak, Tarık Er- gören, Mehmet Esay, Ömer Konu, Cemal Ergindir. lzmırde Bir Katil Mahküm oldu İzmir, — Evvelce hakkında veril- miş, olan idam kararı temyiz mahke- mesince nakzolunan bir katilin mu- hakemesi bitmiştir. Katil, bir gece Narlıderede pusu kurarak kasap Mus tafayı öldüren Bektaş oğlu Hasan- dır. Maktul tarafından gayri menku- lüne haciz konulması takdiri tahfif sebebi sayılmış ve 24 yıl ağır hapse mahküm olmuştur. İki Çeşmelikte, eşi bayan Muazze- zi öldürmiye teşebbüs eden ve yara- lıyan Salih, 24 seneye mahküm edil- miş. ruhi bazı vaziyetleri görüldü - ğünden cezası üç sene, üç ay, üç gü- ne indirilmiştir. Hatay İçin İzmirden Tütün İsteniyor İzmir — İskenderun ticaret od: dan İzmir ticaret odasına gelen mek- tupta, gayri mamul ve nimmamul tü- tünün Hataya Türkiyeden getirtile- ceği, bunun için alâkadar firmaların kataloğ, nümune ve teklif mektupla- rını İskenderun ticaret odası vasıta- sile yollamaları bildirilmektedir. Kayseride 2050 Senelik Bir Han Tamir Ediliyor Kayseri — Vilâyet makamı, Kara- darı köyünde bulunan ve tarma 1050 sene evvel inşa edilmiş olan tarihi bir hanın tamiri ve muhaf! için GU » 4 - YOT T. C. ZİRAAT BANKASI Kuruluş Tarihi: 1888 Sermayesi: 100,000,000 Türk Lirası j Şube ve ajans adedi: 262 Zirai ve ticari her nevi banka mnameleled FK eeei dağd Te Para Bırıktırenlere 28800 Lira lkramıye Verecek Ziraat Bank d b ve - 50 lirası bulımınlırı senede 4 defa çekilecek kur'a ile aşağıdaki plan: göre ikramiye dığıtılhaknkm Skb: tas: h . d 4 Adet 1,000 4,000 Lira 4 * 500 ” 2,000 Ş 4 e 250 2 1,000 a| 40 - 100 - 4,000 5 100 « 50 İ 5,000 Z 120 i 40 ,' 4,800 Ş 160 20 : 3,200 z DİKKAT: Hesaplarmdaki paralar b!r sene İçinde 50 liradan uağı düsmiyenlere ikramiye çıktığı takdirde ©» 20 fazlasiyle verilecektir. Kuralar senede 4 defa, 1 Eylül, 1 Birincikânun, 1 Mart ve 1 Hazi- ran tarihlerinde cekilecektir. EAEUERAAK LA VASAİA YE İA TT N Çalda Tütünler Satılmadı Sandal Bedesteninde kıymettar ir çift zümrüt kü bir tek ta Çel — Kazumızda yetiştirilen “ta | " <6 zümrüt Küpe ve bir tek taş tünlerden 200 bin kilosu henüz satı-| Zümrül Yüıük Maarif Vekâletine müracaat etmiştir. DÜ Ğ 8 Yaşında Bir Çocuk Kayıp İzmir — Davas kazasının Samurta köyünden olup Nazillı kazasının Pirli ye köyünde amcası Koca Veli oğlu Mustafa Bacının yanında mektebe de wam eden Koca Veli oğlu sekiz yaş- larında Mehmet Çaran, güya yetim mekteplerinden birine gideceği baha mnesile iki ay evvel amcasının yanın- dafnı ayrılmıstır. Nerede olduğu meç- huldür. Hükümet kendisini aramak- tadır. ——— İzmirde Ölümle Neticelenen Feci Bir Kaza İzmir — Ödemişin Kiraz nahiye- sinde, Dokuzlar köyünde müessif bir kaza olmuştur. Ahmet Avcı ve eşi Ayşe odun kömürü yaparlarken kö- mMür ocağı üzerlerine çökmüştür. Ay- şe ölmüş, Ahmet ağır surette yara - lanmıştır. li) dedi. Yalnıılığa, güneşe ’ve soğuk havaya ıhtıyncı vardı. Bir taksiye bindi. Bir hedef söylemiş olmak i için (Şiş- mamıştır. Çiftçi alıcı gelm:lıii bek- 26/1/939 Perşembe günü satıla- lemektedir. caktır. İstanbul Yükçülük yapmak üzere bugüne kadar müracaat edenlerin ihtiyaçtan bir kaç: misli fazladır bu cihetle yükçü kaydedilmek belediyeye beyhude müracaat edilmemesi ilân olunur. (B) (454) * Keşif bedeli 2438-lira 43 kuruş olan Caddebostanı iskele yolunun tamiri açık eksiltmeye konulmuştur. Keşif evrakı ile şartnamesi leva- zım müdürlüğünde görülebilir. İstekliler 2490 sayılı kanunla yazılı ve- sikadan başka en az 1500 liralık bu işe benzer iş yaptığına dair eksilt- meden sekiz gün evvel Nafia müdürlüğünden alınacak vesika ve tica- ret odası vesikası ve 182 lira 88 kuruşluk ilk temınat makbuz veya mek- tubiyle beraber 6.2.939 pazartesi günü saat 14 buçukta daimi encümen de bulunmalıdırlar. (İ) (452) Beledri,ysi_' İlânları adedi üzsre Cerrahpaşa hastahanesine lüzumu olan ve hepsine 4712 lira bedel tahmin edilen H kalem malzeme ve 390 düzine Rontgen filmi ile 50 şer kutu Revelatör ile Fiksatör açık eksiltmeye konulmuştur. İistesiyle şartnamesi levazım müdürlüğünde görülebilir. İstekliler 2490 sayılı ka nunda yazılı vesika ve 353 lira 40 kuruşluk ilk teminat makbuz veya mektubiyle beraber 27.1.939 cuma günü saat 14 buçukta daimi Encü- mende bulunmalıdırlar. (İ) (211) hiç bir müdafaa zırhı kuşanmıya tenezzul etmemiş- tir. O adam ki... Hayır çizgili güzel kadın! O adam ne senin aş- AKA GÜNDÜZ — Size kısıcı bildirebilirim: Ben sizi beş, altı * aydanberi seviyorum. k — Aşk denilen duygu ile mi? — Evet, Tâ kendisi. Sizi aşkla ve ateşle seviyo- rum. Beni mazur görünüz, siz açık konuşmayı em- rettiniz. — Bunu böyle söylemek bir suç işlemek değildir. — Ben yapı işleri, taahhüt muameleleri, nüfuz spekülâsyonu gibi şeyleri bilmem. Siz yolunuzda ser- bestsiniz. Ben sadece şunu teklif ediyorum. Aramızda bir gönül bağı.. — Ben de her şeyimde serbest olmasını isterim. — Fakat çok yapayalnızsınız. — Belki öyle. Belki değil, Yalnızlığım için bir kalabalık teşkil edeb*' ğinize emin misiniz? Ben değilim. İ — Bu saniyeye kadar çok açık konuştunuz. Fa- kat bu saniyeden itibaren çok zalim konuşmiya baş- ladınız. — Dostum, benim bir kadın olmadığıma hükmet- meyiniz. Gönül harpinin her telinden melodi çıkar- masını bilenlerdenim. Şu var ki, bu musikiden vaz- geçtim. Bunun sebeplerini sayıp dökmek uzun sürer. Siz de benim gibi geçkinsiniz. Ben de sizin gibi.. Biz o yoldan çoktan geçtik. Acı tatlı sular içtik... — Yorgun görünmeyiniz. — Demir gibiyim. Bir motörpomp gibi çarıydca- ğım. Bana sadece dostluk teklif ediniz. Elimden an- TEFRİKA No. 18 cak bunu esirgememek gelir. — Şimdilik buna da teşekkür ederim. — Önceden söyliyeyim, Bu sözümü ümit verici bir şey saymayınız. Sizi aldatmak istemem. Aldat- mayı zaten beceremem. — Ben vermek istemediğiniz bir ümide kapıla- cak değilim. Sizin sadece dostluğunuzu saklıyacağı ve kendi gönlümün dileklerince hareket edeceğim. Cadde satıcıların gürültüsü ile dolarken Meli a- yağa kalktı. O kadar tıb.iî bir ciddiliği vardı ki, kal- kıp gitmekten başka yapılacak bir şey kalmamıştı. Meli elini uzattı ve öpülmesine izin verdi. — Bir daha görüşelim, diyebilir miyim? — Natürlih! HSadece dostum olduğunuz müd- detçe her vakit görüşelim. Ve kapıdan çıkarken ilâve etti: B la beraber benden bir dafa daha tekrar lamak, projelerimi hatırdan çıkarmayınız. Düşünü- hüz. Hem onları, hem hayatı düşününüz. Hisleri 'genç lere bırakalım. Bize de birer bolca cenaze parası çık- sın dostum cenaze parası, — Benim servete ve miras bırakmıya ihtiyacım yok. Benim sade size ihtiyacım var. — Yine görüşelim dostum. İyi bir gündüz uy- kusu temenni ederim. Cadde bir kar çamuru içinde, Güneşin ılıklığı i- le ayaz biribirinden ayrı. İçkisiz bir sarhoşa dönen Vurgun evinin bulunduğu köşeye saparken vazgeçti. Şişliye geldikleri zaman yine ne yapacağını bil- Miyordu. Bir emir daha: (Büyükdere)ye! Mecidiye- nin ilerisindeki karakolu geçtikten sonra kar yine te- mizleşiyordu. Arabadan indi. — Biraz yürüyeceğim. Sen burada dur, tam 20 dakika sonra bana yetiş. Bu yolların erbabı olan şoför yan baktı. Vur- gun gülümsedi: — Al şu beşliği de öyle bekle..Bak ben sana i- hanıyorum. — Beyim benim numaram alnımda! — Hakkın var. Benim numaram yoktu ki ne ol- duğumu bilesin. Yerdeki karlar bulgur bulgür olmuş, ayakları- nın altında çıtırdıyor. Düşünüyor mu, düşünmüyor mu? Farkında değil. Vakit vakit zihnine bir şey sap- lanıyor. Bu nasıl kadın? Hisli görünmesi içindeki maddilikle maddi göründüğü zamanlardaki ince an- * Tayışı nasıl telif etmeli? Para kazanmak istiyor. Her kadının ve her er- keğin istediği şeyden farklı bir şey istemiyor demek. Acaba? Acaha şirketten, sermayeden bahsedişi ya- Tan mı? Şunu mu demek istedi: Ben para kazanmak İstiyorum. sen beni seviyorsun, anladık, kuru kuru- ya sevda olmaz! Ben sana hayran, sen cama tırman! Öyle bir şirketin kazancı kadar bir kazanç temin e- debilir misin bana? Temin edersen mesele yok. Ede- mezsen üzülme. Ben son çizgili güzelliğimi bedava “şöyle dursun, orta fiyata bile harcamak istemiyorum. Hayat ve güzellik sahnesinden gider ayak şata- fatlı bir servet istiyorum. Çünkü budala değilim. Eğer bunu söylemek istedise vaziyet büsbütün fena, Meli'ye bir setvet sunabilmek için hiç bir im- kân yok. Meli'nin gösterdiği imkânları elde etmek? Titredi. O adam ki buna benzer işler için kale- minin ve kalbinin bütün hızı ile cenkleşiyor. O adam ki soysuz soygunculuğun aleyhine mızrak çekmiş ve kına, ne senin projelerine satılmıyacaktır. O adam se- ni seviyor, muhakkak ki, ölesiye seviyor. Bu sevgisi- nin icaplarını kendi manevi kuvvetinde, sönmez e- nerjisinde halledecektir. Sen onu sevmiyeceksin bel- ki de hiç istemiyeceksin, fakat ona itaat edeceksin, O gün glince o da hiç bir şeyini yüzüne vurmiyacak. Bu kadın Dallının verdiği ilk menfi malümattan çok uzaktı. Öyle bir şey olsaydı şimdiye kadar du- yulurdu. Ne olursa olsun bu kadını öğrenmek gerek. Yarı esrarlı görünen bu mahlükun nenin nesi oldu- ğu belli olmalı. Bunu dostlarından öğrenemezdi. çün- kü şimdiye kadar hepsi lehinde konuşmuşlardı. Düş- manlarını da tanımıyordu. Bunu öğrenmenin bir yolu vardı: Kapicı anahtarı! Bu anahtari kendisi kullanmıyacak, sadık hiz- metçisi madama kullandıracaktı. Madama vereceği talimatı şöyle tasarladı: — Kapıcının karısı ile ahbap olacaksın. Elbette bir sürü derdi vardır. Ona para yardımı edeceksin. Borç verir görüneceksin, fakat “sıkılmayın, ne va- kit paranız olursa ödersiniz, hiç olmazsa Allah ke- tim,, diyeceksin. Sonra onların delâleti ile Eleniyi tanıyacaksın. Onu da bu plânın başka çeşidi ile ken- dine çekeceksin. Bu safça tasarlayış kalbine biraz ferah verdi. Te- pelerden mavi Boğaza ve yeşil kıyılara daldı. Bir he- yaz posta vapuru çıkıyor, iki şilep giriyor Martılar nokta, nokta.. Martılar kar yağıyor gibi.. Martılar Beyaz konfetiler.. Bacalar havaya tmzalarını atıyor- lar. Arkada kalan asfaltta kendinden daha 'htiyar bir otobüs ıhlıya püfliye yokuşu tırtmanıyor.. Bir kaç keçi, bir kaç koyun bir iki sıska eşek sabah kah- valtısına çıkmışlar.. Bir serçe, bir serçeye terbiyesiz- ce tecavüz ediyor.. Bir saksağan bir ineğin sırtını ga- galıyor. (Devamı var)