DE ŞA EN | S P © R TAYYARECİ HUGS'UN HAYATI Hugs'un Hayatı Rekorları Gibi Fevkalâdedir Tayyareci Hugs devriâlem se; hatine çıkacağı gün traş olur. ken sevgili terin Hepburn'a telefonla: “—Hayır, Ka- terin, sizi bera- ber götüremem,, diyor. Amerikadan Avrupaya uçuş re- korlarının hepsini birden kırün Ame rikan tayyarecisi Howard Hüghes'in hayatı Kakiki bif roman mevzuudur. 1908 senesinde Los Angeles”te zen gin bir babanın evlâdı olarak dünya ya gelmiştir. Daha on iki. yaşında iken kendi gayreti ve. çalışmatiyle bir telsiz istasyonu kurmıya muvaf- Hak olmuştur. On sekiz yaşında yüz milyondan fazla mirasa konmuştur. 'Tablati itibariyle kazanmadan para sarletmeyi sevmiyen Howard Hug- hes film yaptırmıya başlamış, onda da muvalfak olmuştur. Bir taraftan film yaptırırken, diğer taraftan tay- yare sürat rekorlarına merak etmiş- tir. Los Angeles'ten Nevyork arası ha- wa rekorunu kırmiya teşebbüs ettiği .935 senesinde tayyaresiyle kapak- Janmış, mücize kabilinden ölümden kurtulmuştur. Geçirdiği kazaya rağmen tecrübe- lerinde yılmamış, 1937 senesinin 19 Kânunusanisinde emeline pall ok muştur, O gün doğduğu şehrin tayya re karargâhından Nevyork'a doğru havalanırken teşebbüsünde müvaf- fak olup olamıyacağını soranlara: — Nevyork'a indiğim zaman belli olacak, şimdiden ne söyliyebilirim. Cevabını vermişti. Soğuk ve müşkül bir havada o me safe arasındaki rekorun yetişilemi- yecek kadar fevkalâdesini . yaparak Nevyork'a 7 sant 28 dakika 27 sani- yede varmıştı. Nevyork tayyare İstasyonuna in-| diği zaman ihtisasını ve muvaffaki- yetinden dolayı memnun olup sual İerini de şu mütevazi ve kısa muka- bele ile karşılamıştı: — Benim yaptığım bu iş zamanı. mızda pek tablidir. Halbuki yaptığı rekor o zaman için hakikaten fevkalâde idi. Los An geles — Nevyork yolunu saatte va- #ati 528 kilometre süratle geçmişti Kânunusanide, arkadan ve yardan şiddetli esen rüzgârla boğuşarak 526 kilometrelik vasati sürati yedi bu- çuk saat devam ettirmek herkesin ve her tağyarenin harcı değildi İre gönderdiği bir tamimle 938 — 939 İ miştir. Haftanın Spor Dedikodüsu DE Sabık Futbol Ajanlığı Müsabakalar Tertip Elebilir mi? İstanbul Futbol Ajanlığı gazetele- Mg maçlarının 11 Eylülde başlıyaca- ğini ve ayrı olarak Milli Küme mü-| sabükaları ihdas maçların | bu sene iki devre olarak yapılâcağım da ilân etti. Yeni Spor Kanununun neşrinden iibâren huküki vezaifini yemi müdü| riyeti umumiyeye ; devretmesi icap eden eski Spor Kurumuna mensup bir ajanın bu şekildetllin ve klüp murahhaslarını davetle önü- müzdeki sene için yeniden bir fiks- tür tanzimine kalkması günün en mühim spor dedikodusu haline gir- edileliderberi bir /!| i devre olarak oynatılan bu İ liğem yolundaki bir iddindir. A AN | | Valindaşla | Tütün Satış İzni Niçin Verilmyor ? İİ Silivri kazasında Fatih ma - İ| hallesinde fırın sokağında 6 nu marada bakkal Nazif yazıyor: “Silivride sekiz senedenberi | tütün bayiliği yapıyordum. Ha- | ziranda inhisarlar umum mü - dürlüğü emir vermiş: Bu kaza dahilinde fazla bayi bulundu: Zu için, bir kısmına yeniden ruh salname çıkarılmamasını bil - dirmiş, İ Diğer mağdur bayilerle bir | likte İstanbul inhisarlar baş - müdürlüğüne müracant ettik. Bir müfettiş gelerek tahkikat yaptı. Neticede eskisi gibi he- | pimize tezkere verilmesi mu - vafık görüldü. Bu emir tebliğ | edildiği halde Silivrideki inhi- sar memuru bir türlü benim tez keremi vermiye yanaşmadı. Ö- ne sürdüğü sebep te benim ken- disine rüşvet teklif etmiş olmak | Halbuki, tamamen uydurma olan bu isnat, cürmümeşbut mahkemesine intikal etmiş ve hakkımda berâet kararı veril « | miştir, Vaziyet böyle olduğu hal | de, inhisar memurunün sırf | sahsi bir garez eseri olarak, İ bana tezkere vermeyişi, İstan - bul başmildürlüğünün son em- Bütün sporcuların iştirak ettiği bü İ dedikodu muhtelif şekilde tefsir edil| mekte ve ortaya hiç yoktan bir mın- taka klüpler ihtilâfı doğurmaktadır. Haber aldığımıza göre başla giden kfüplerimizden (bazıları aralarında arilâşarak resmi bir mahiyeti haiz ol maktan uzak bulunan bu maçlara iş tirak etmiyecek ve ancak “yeniden | Kalerin Hepburn O tecrübesini ve rekorunu takip e den günlerde Howard Hughes meş- hur Lindberg'in Nevyork — Paris rekoruyla beraber bülün uzun me- Safeler ve tahammül rekorlarını da kırmayı tasarlamıştı. Haftalarca çalışarak meydana ge- tirdiği tayyare ile Nevyork'tan uçtu. 16 saat 55 dakikada Paristeki Bour- get meydanına indi. Bu müddette yaptığı vasati sürat 352 kilometreyi bulmuştur. Tayyarecinin aşkı Milyonlarına rağmen maceralı ve | halecanlı iş hayatını seven tayyare- cinin yegâne sevdiği mahlük sinema yıldızlarından o meşhur Katherine Hepburn'dur. Howard Hughes sevgi lisini iki sene evvel tanımıştır. Sine mada ekseriya korkunç dramlar ve levi tipler yaratan Katherine Hepburn ile sevişmiye başladıkları gündenberi hiç © ayrılmamışlardır. Sinema yıldızı Howard'ın tayyaresi- ni yaptırdığı atelyede saatlerce kal- mayı âdet edinmişti. Günün yansın dan fazlasını beraber geçirdikleri halde beraber resim çıkartmamak veya gazete fotoğrafçılarına yakalan mamak üzere yemin etmişlerdi. Sev gilerinin ilân edildiğine, bersberlik kurulacak olan beden terbiyesi mü- || İdüriyeti umumiyesi tsrafından ter. tip edilebilecek maçlara girecekleri- ni ileri süreceklerdir. Birinci sınıf klüplerimizin idareci | la lerinden birisi bize bu hususta terbiye my e il edilmesini bel “— Böden mumiyesinin lerken klüplerimizi yakından alâka- dar eden İstanbul lig maçlarının 11 Eylülde başlıyacağına dair gazeteler de bir tebliğ gördük. Bu tebliğin ki min tarafından verildiğini araştırın. ca resmi hiçbir sıfatı kalmamış olan ajanlık olduğunu hayretle öğrendik. Bizce Ajanlık ve İstanbul minta- kasının resmi hiçbir kıymeti kalma- ir. Çürkü neşredilen beden ter- biyesi kanununun muvakkat madde- | si Türk Spor Kurumunun vezâifi bu | kanunun neşriyle hitam bulduğunu göstermektedir. Mevcudiyeti bu. suretle ve kanw- nun emriyle hltama ermiş olan hu- susi bir teşekkülün şimdi devlete in- tikal etmiş bir takım işleri kanunun neşrinden sonra ifaya kalkması ta-| rönmen füzulidir. Hattâ eğer malt akıbetleri de olursa mucibi mesuli- | * yettir, Bu itibarla biz hiçbir hüviyeti ol mıyan mülga Türk Spor Kurumu me murlarının davetlerini kanunun s2- rahatine gt gördüğümüz için kabul etmedik. Şüphesiz kahunu teşreden hükümet onun icaplarını da derpiş edecektir. ——— — ——— lerini herkesin fotoğraflardan olsun seyretmesine razı olamiyorlardı. Bu gizlilikleri yüzünden nikâhları nın kıyılıp kıyılmadığı da Amerika- da katiyetle söylenemiyor. İkisinin karakterleri Tayyareci otuz yaşndadr. Milyon- larca servete maliktir. Çok güzel'a dam sayılır. Fakat epey sağırdır. Pa| rasını hesaplı sarfeder, hattâ hasis denecek kadar siki ellidir. Pez az ko nuşur. Susmayı musikiye dahi ler- cih ettiği olur. Katherine Stüdyoya giderken dikkati celbet- memek için hususi veya kira otomo- bil yerine kamyonu tercih eder. O da | sevgilisi gibi pek az konuşur. 2 sene dir tayyarecinin gölgesi gibi onu ta- kip etmektedir. Hiçbir arkadaşına kalbini açmamıştır. Tayysrecinin bu İ son seyahatinde beraber olmak üzere telefonla yalvarmıştır. Aldığı cevap: ulak memur alıyorlar. — Büyük memuri- yetlere eskisi gibi kendi milletdaşlarımı | kayırıyorlar. rine de aykırıdır. Tahkikat yapan müfettiş, ra porunda bayilik tezkeresinin ia- desine lüzum gösterdiği halde bu iş nicin geciktiriliyeor? Buna hir türlü mâna © veremiyorum. | İnhisarlar umum müdürlüğü - nün nazarı dikkatini celbetme- nizi ve bu haksızlığın tashihi 5 | cin kıymetli tavassutunuzu ri - ca ederim.,, ' Ecnebi Müesseselerde Çalışan Türkler ir #hniyetlerini bhlk değiştirmek istemiyor Vakin inklibamızda sönen bu mües- seseler hükümetin aldığı tedbirler de eskiden istihdam etmek istemedik. i Türklere bazı mermuriyetler vermiye mecbur oldular, Fakat, en çok odacı ve kir tarafı, senelerce çalışan. Türk | memurlarının sounds ufak bir tazminat- la kapı dışarı editmeleridir. Bütün ömür- müesseselerde mış olan bu sr ihtiyarikta sefalet çekiyorlar. Bu müessereler, memleketimizdeki me- murlarına hiç olmazsa, bir tekst maaşı bağlayamarlar mı? Türkiyede para kaza- pan bu şirketler kendi memurlarına yap tikleri müsmelenin aynini Türklere de tat biks mecbur edilemezler mi? Meselâ, ecne bi şirketler kanununa veya bankalar Ka- rununa muvakkat bir madde iâvasl mure- #ile bizlerin hukukunu da muhafazaya im- Türkiye Yelken Birincilikleri İzmir, (TAN) — Türkiye yelken birinciliklerinin fuar esnasında şeh- rimiz körlezinde yapılması için Su Sporları Federasyonuna müracaat &- dilmiştir. Bu müracaatin kabul edi- leceği ve müsabakaların geçen sene olduğu gibi yine burada yapılacağı kuvvetle ümit edilmektedir. Atletizm Müsabakaları Gayri Federe Klüplerden olan Ru- melihisar Klübü tarafından tertip e dilen atletizm müsabakaları Pazar günü saat 15 te Bebekte Robert Kol- loj sahasında yapılacaktır. Barutgücü Kongresi 16/7/9033 Cumartesi günü akdi mu karrer olan kongreye iştirak eden ü- yelerin ekseriyeti teşkil edememele- den yıllık kongremizin 23/7/9838 Cumartesi günü saat on altıda Bakır köy Halkevi salonunda toplanacağı- nıarz vebütün üyelerin gelmesi rica olunur. Ok Atışları Kurumumuzca tertip edilen ök a- tışlarının altıncısı 2377/938 Cumar-| tesi saat (15) te Okmeydanında de- vam edileceğinden saygı değer hal- — Hayır Katherine sizi götüre- mem! olmuştur. kımıza ve üyelerimize arzı keyfiyet olunur. la Mülâkat | ig Yazan : EFELER > O nu, kuliste tanımıştım; “ba- let,, lerin en genci, en gü - zeli ve en canlısıydı. Koyu siyah ipek saçları; koyu siyah, parlak gözleri, insanı şaşır» tıyordu. İnce, ufak kemikli, toplu ve çok biçimli bir vücudü vardı. Kıvır kıvır bir genç kızdı. Hop- pa, civelek, işveli değlidi; canlıy, dı, bir yerde duramıyordu. Sağa sola koşuyor, #ıçrıyor, arkadaşlari- le şakalaşıyor, Kahkahalarla gülü - yor, yorulmak bilmiyordu. Ona bakarken, ihtiyarlığımı unu tuyordum. Çünkü, onun canlılığı ve hayatından memnun oluşu, na, en bezgin anlarında bile, ve neşe aşılıyordu. Bazen, provaya geç kalıyor, hiç dinlenmeden soluk soluğa esvap değiştiriyordu: — Sabahleyin denize girdim; öyle yüzdüm, öyle yüzdüm ki... A- man, ne yoruldum bilseniz! insa bayat Halbuki rahat yatağından ka'k- mış, saatlerce dinlenmiş insan - — Aman, bugün provayı erken bitirebilsek! — Acele bir işin mi var? O, kahkahadan kırılıyordu: -- Prova erken biterse, gezmiye gideceğiz. Bir arkadaşının kulağına fınıl - dıyordu; — Bu sabah, Mecidiyeköyüne ka dar yürüdük. Bir kır gazinosunda dansettik. - Gezmiye, nereye gideceksi - niz? ” O, tek ayağı üzerinde bir dans figürü yaparak cevap veriyordu: — Neresi olürsa, yeter ki, güle- Tim, eğlenelim. O, yaşamayı, gülmek ve eğlen - mekte buluyordu. Bir şeye dikkat etmiştim; bu “gülen ve eğlenen, genç kız, haşı havalı değildi. Bü - dün gezmeleri, eğlenmeleri, “nor- mal,, haddini aşmıyordu. Çünkü kendisine yapılan iltifatları dinler ken, birden ciddileşiveriyordu. Kar şısındakiler de ister istemez, ağır duruyorlardı. Bu, neşeli bir genç kız için, ya - man bir kuvvetti, Sonra, vazife ile eğlenceyi biri- birine karıştırmıyordu; vazifesi « nin bittiği yerde eğlence başlıyor- du. B ir gün sordum. — Kaç yaşındasın, kızım. Koyu siyah parlak gözlerini ka- pıyarak, çok uzun yılların yorgun BANDIRMADA : : Tuğunu duyuyormuş yi göğüs ge çirdi: — On sekiz yaşındayım. Güldüm: — Daha çocuksun, yavrum! Fakat o, gülmedi: — Çocuk muyum? Koskoca kı- zim. Anladım ki, o, bu “'on sekiz yılı da çok görüyor. Yaşından daha genç, daha canlı olduğu muhak - kak. Bir gece, genç kadın artistler - den biri, yaşlı kadın makiyajı yap mişti. Genç “Balerin,, , ağlamaklı bir sesle: —— Ah, bu makiyaj, size hic va - EE İKAYE Ii KAYE İhtiyarlıktan Korkan Genç Kız Mahmut Yesari , külünü anlatamazdım, susu İ ile korgenerâ! Sabit, tümü 23. 17.41036 İ AANUEUUYAYTAAE ed raşmadı, dedi. Adeta ihtiyar old” nuz! Yaşlı kadın makiyaji yapan ge artist gülümsedi: — Sahne burası. Her kılığa gir“ ceksin. İnsan, ihtiyarlayınca alıngan © lar, Genç “Balerin,, in, “âdeta tiyar oldunuz!,, derken acıması, P Ba, biraz dokunmuştur — Rızım, dedim. Sen de ihtiysf olacaksın. H* asık görmediğim, daimi gülen yüzü karardı; siyah parlak gözlerinde şimşek! çaktı; sesi, isyanla titriyordu! — Ben ihtiyarlamak istemi * rum, ; Ben de ihtiyarlamak istemiy0”” dem, boynumu büktüm: i — Bu, elde değil ki, çocuğum! Büsbütün isyan eti: — İhtiyarlıyacağıma, Allah © nımı sisin! Ona, ibtiyarlığın mecburi rev pımı alsin isi Genç, güzel, canlı kız, ihtişs”” mak istemiyor. Çünkü, ihtiyar ğın uyuşukluk, bezginlik oldi Bu, hemen her gün, her vesil& Yy e a m | görüyor. n Bunu, kimse istemez amma tiyarlamak, uzun yaşamak oldi na göte; ihtiyarlamaktan K mak, yaşamaktan korkmak mek değil mi? nsarlar, ölümden dâh4 w, korkarlar. g İhtiyarlıktan korkma, kızım korkuya yavaş yavaş alışırsı Yolunun üstünde rastladığı” saçlı, beli bükük kadınlar da “ * . liklerinde, emin ol ki, senin beliki de senden fazla ihtiyari korkuyorlardı. Amma şimdi, lar, gençliklerinden daha çok yata bağlıdırlar. Yaşlı kadınların genç görün isteyişleri, sadece ihtiyarlıkta” 5 tukları için mi, yoksa, ölüm“ laştıkların unutmak, yaklaş” kikati görmemek, buna ins” mak için mi? Her yaşın, kendine göre ai eğlenceleri, neşeleri vardır- pa” mak, bir hünerdir. Sen, bU yaf ri göster, İster genç, ister İN ol; yalniz; neşeni kaybetme! ve *inden evvel ekşiyer : ihtiyardan daha ca” sik Alaya Sancak veri, Bandırma; (TAN) — Burasi ir keri kıtamıza sancak vero ge simi yapılmıştır. Merasimö? in Mi müfettişi orgeneral Fahretti” çor ei teslim ettikten sonra bir # s mi yapılmıştır. Bu münasebetle mere başa bayraklarla süslenmi$: man askerimiz candan tr. şar, bir çok askeri erkâBı kaymakamı Ragıp Art. balk bulunmuştur. Orgeneral Fahrettin Alt”